Şimdi Ara

tautou adında bir adam geçti yanımdan... geçti... ve gitti...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1
Cevap
0
Favori
366
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • arkadaşlar bu anlatacaklarımda aslında bilmeniz gereken tek bir isim var, ama o kadar da önemli değil..isteyen ilk iki yazımı da okuyabilir başlamadan tanımak adına.

    yoğun duygu yüklü yazdım, sıkılmayacağınızdan eminim..

    bu ilk konu:
    http://forum.donanimhaber.com/m_56328455/tm.htm

    bu da ikinci:
    http://forum.donanimhaber.com/m_56486506/tm.htm


    şimdi geçtiğimiz salı gününe gidiyoruz.


    dershaneden iki erkek arkadaş, iki de kız arkadaşla birlikte beş kişi bir kafede oturuyoruz; dershane saatini bekliyoruz, arka bölümde 2-3 masa daha dolu..çoğu da arkadaş grubu,

    arka bölüme açılan koridorun ağzına, yani kafenin dışına doğru bakan sandalyede ben oturuyorum, koridoru bizim bölüme bağlayan kemervari dizayn edilmiş geçiti görebilen benim..

    neyse biz böyle cıvıl cıvıl ötüşürken kafenin elemanı gelip birilerine masa ayarlamaya başladı, "sizi böyle alayım isterseniz? burada boş var?"

    "tamam" dedi birileri..sesleri tanıdık geldi..ve işte o an, benim için zamanın ve canlı cansız her şeyin sabitlendiği o saniyede, bölme girişinde o yüzler göründü..oldukça tanıdık..

    hülya ve yine bizim okuldan benle yaş yavşağın teki, girişte durmuş, içeride elemanın onlar için hazırladığı masayı tartıyorlardı..

    yüzüm..lanet yüzüm ve onun, ruh halimi ortaya yansıtmaktaki karanlık hüneri..kim bilir gene ne şekle girmişti..


    hülya-yavşak yanımızdan geçer ve benim hafif arka sağ çaprazımdaki masaya otururken..

    beyler..


    bitmek bilmeyen bir an..geçmek bilmeyen saniyeler... yine beynimi okuyordu... eminim..

    çok..çok tuhaftı yahu..yani..nasıl oluyor da reddedilmeme rağmen hala..ve hala. sadece onu görmek bile beni bu kadar dağıtabiliyordu? nasıl becerebiliyordu beni her şekilde mutsuz etmeyi? nasıl başarıyordu iç dünyamı altüst hale getirmeyi?


    beyler o an,

    yer yer yarılsaydı da,

    ben içine girseydim işte..

    batsaydım kalsaydım oraya...

    bir daha çıkamayacasına..


    yüzüm, gözüm boynum..alev alev..kafamdan aşağıya kızgın yağlar, kaynar sular akıyor..midem bulanıyor... boynum başımı taşımıyor..masaya yığıldım yığılacağım..

    öyle bir kaç dakika kaldım..

    az önce ne hakkında konuşuyorduk yanımdakilerle bilmiyorum..ama her neyse bir an da sönüvermişti..ben, konuşmaya çalıştım ama, beceremedim..

    sadece “ben geliyorum birazdan” deyip,

    süklüm püklüm yerimden kalktım,

    kafeden çıktım,

    soğuk yüzümü yakarak bana "naber lan yaprağım" dedi.. yapraktan halliceydim zaten.. haksız sayılmazdı..

    merdivenlerden inerken, kafam çorba olmuş bir vaziyette, sersem salak bir şekilde iki kere düşme tehlikesi atlattım..

    ne olmuştu böyle yahu..

    ne oluyordu?

    tek bir saniye ile, bütün hayallerim, kendi çapımda kurmaya çabaladığım geleceğim yerle bir oluyor..

    ne oluyor beyler?

    bu beyin ambalesi ve karmaşık haller içerisinde bir vaziyette, ellerim ceplerimde, kısa ve seri adımlarla, ilerliyordum şehrin soğuk sokaklarında...

    sonra birden bire durdum..

    istop eden bir araba gibi,

    zank diye..

    dışardan bakan, sorunlu sanmıştır o hareketimden sonra beni.. insanların akıp geçtiği o kaldırımda, öylece durdum.. sinyal vermeksizin...

    kaldım.. belki saniyelerce, belki dakika...


    yanımdan annesinin elini tutan küçük bir kız çocuğu geçti, kafasında kırmızı beresi.. dönüp baktı.. meraklı meraklı "bu abi ne yapıyor böyle" dercesine... elinde deri çantası, pardösülere bürünmüş orta yaşlı, alaca bıyıklı, ciddi suratlı bir adam geçti.. umursamadı bile..

    anılar geçti...

    hayatım geçti...

    bir film şeridi gibi,

    rüzgar gibi geçti...

    tautou adında bir adam geçti yanımdan.. adam da demeyelim.. daha çocuk sayılır.. sakalı filan epeyce ama.. aklı o kadar değil..

    yürüdü, öyle saf, öyle masum.. yüzünde aptalca bir gülümsemeyle.. belli ki daha bütün bunların hiç birini yaşamamıştı henüz.. hala gülebiliyordu katısız ve pürüzsüz..

    tautou adında bir adam geçti yanımdan... geçti... ve gitti...

    o soğuk kış akşamı..orada, kaldırımda, bir sokak lambasıymışçasına sabit, yalnız ama etrafına ışık vermeden bekleyen kişi,

    artık bambaşka biriydi...


    o andan itibaren ben artık farklı bir dünyayı yaşıyordum..gözlerimin karardığını hissettim.. tek, derin bir nefes aldım..rap rap adımlarla evin yolunu tuttum..apartmana geldiğimde komşu çocuklardan biri "nabıyon aga" gibi bir şeyler dedi..umurumda bile olmadı..merdivenleri çıkıp eve, banyoya attım kendimi..musluğu açtım, ardına kadar..kafamı suyun altına soktum..

    soğuk, ensemi, kulaklarımı yakıyor, başımın orta yerini uyuşturuyordu..kaldım öyle biraz..neden sonra çıkardım kafamı suyun altından, odama gittim..yatağa attım kendimi..yorganın altına yerleştim..kafamın ıslaklığına aldırmadan sarındım yastığa yorgana..

    sular süzülmeye başladı başımdan aşağıya..yanaklarıma, yüzüme ulaşmış, yastığımı ıslatmışlardı..

    etrafımda bir anafor, kulaklarımın üzerinde bir uğultu..sanki sağır olmuş gibi hissediyordum..sağır olmuştum..


    ne kadar kaldım öyle bilmiyorum..bayılmış bile olabilirim yorganın altında..sonra,

    kalktım..gene robot gibi..odanın kapısına doğru yalpaladım..sandalyeme çarptım..devirdim..

    boynum kafamı taşıyamıyor gibiydi..sanki çok ağır, çok çok ağır bir örs yüzüme düşmüş, suratımı, boynumu, omurlarımı param parça etmiş gibiydi..göğüs kafesim içine göçmüş, dar gelen bir pantolon gibi sıkıyordu beni..ciğerlerim, kemiklerim eziliyordu..

    titriyordum resmen, sürahi’den bardağa su koyamayacak kadar çok hem de, iki peçeteyi birbirinden ayıramadım.

    ama bu soğuktan değildi, heyecandan da değildi, korkudan da değildi, açlıktan da değildi, sinirli biri de olamamıştım hiç; o zaman niye titriyordum ?




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Audrey Tautou -- 4 Şubat 2012; 12:01:04 >







  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.