Şimdi Ara

Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:) (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
2.424
Cevap
82
Favori
291.920
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    quote:

    Orijinalden alıntı: deniz6

    Güzel bir inceleme fakat hocam nasıl şeritten çıkıyor biraz daha açar mısınız ani gaza bastığınız için mi patinaja mı giriyor?Yoksa araba niye sağa sola gitsin yahu?Birde aracın çok yakması normal test aracında herkes abanıyordur ona.


    Biz de aynı soruyu görevliye sorduk. Dedik ki: herkes mi performanslı kullandı da bu böyle yakıyor?Aldığımız cevabı aynen iletiyorum:

    -Hocam genci de bindi bu arabaya yaşlısı da. Yani yavaş kullananı da oldu performansını görmek isteyeni de o yüzden ortalama değer pek fark etmez..

    Gezinme konusuna gelince.. Araç o gücü tam olarak kaldıramıyor gibi bir izlenim oluştu ikimizde de...Gerçekten test edince anlarsınız. Patinaja da kalmıyor ama anlaşılmaz derece de sağa ya da sola çekiyor. Rüzgarlı yolda nasıl yüksek hızlarda rüzgar aracı alttan kaldırıp sağa sola kaydırırsa aynı hissi ve hareketi yeni Focus da yapıyor.


    hocam senin lancer çok gidemediği için araç kontrolden çıkınca sana öyle bir his yaşatmış olmasın. 180 ps yani overboostla 270 tork o arabanın düz gitmesi mümkünmü ??

    yol tutuş konusunuda nasıl hemen anladınız istanbul yolunda oda ilginç en kısa sürede bende test edeceğim. C max bile o cüssesine rağmen yol tutuş viraj kabiliyeti çok yüksek




  • Arkadaşlar çok beklettim biliyorum ama hala yazıyorum bitmek bilmiyor :))
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lexus


    quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    quote:

    Orijinalden alıntı: deniz6

    Güzel bir inceleme fakat hocam nasıl şeritten çıkıyor biraz daha açar mısınız ani gaza bastığınız için mi patinaja mı giriyor?Yoksa araba niye sağa sola gitsin yahu?Birde aracın çok yakması normal test aracında herkes abanıyordur ona.


    Biz de aynı soruyu görevliye sorduk. Dedik ki: herkes mi performanslı kullandı da bu böyle yakıyor?Aldığımız cevabı aynen iletiyorum:

    -Hocam genci de bindi bu arabaya yaşlısı da. Yani yavaş kullananı da oldu performansını görmek isteyeni de o yüzden ortalama değer pek fark etmez..

    Gezinme konusuna gelince.. Araç o gücü tam olarak kaldıramıyor gibi bir izlenim oluştu ikimizde de...Gerçekten test edince anlarsınız. Patinaja da kalmıyor ama anlaşılmaz derece de sağa ya da sola çekiyor. Rüzgarlı yolda nasıl yüksek hızlarda rüzgar aracı alttan kaldırıp sağa sola kaydırırsa aynı hissi ve hareketi yeni Focus da yapıyor.


    hocam senin lancer çok gidemediği için araç kontrolden çıkınca sana öyle bir his yaşatmış olmasın. 180 ps yani overboostla 270 tork o arabanın düz gitmesi mümkünmü ??

    yol tutuş konusunuda nasıl hemen anladınız istanbul yolunda oda ilginç en kısa sürede bende test edeceğim. C max bile o cüssesine rağmen yol tutuş viraj kabiliyeti çok yüksek


    Denemesi bedava Ankara'daysanız sınırsız test imkanı Lancer gidiyor mu gitmiyor mu onu da görürsünüz..Eski Focus'ta belirli bir açıdan önce viraja girdiğinizi bile anlamıyordunuz fakat şimdikinde arabanın viraja verdiği tepkiler çok değişmiş.
    Benim şöyle söyleyeyim en hassas olduğum konu buydu test ettiğim araçlar içerinde (Lancer'ı almadan önce) Focus ve Lancer kapışırdı ve gittim Lancer aldım.




  • Bütün otoriteler de zaten Mazda3-Focus II-Volvo S40 platformuna boşuna böyle hayranlar yıllardır.

    Konuda iyi güzel paylaşım yapılıyor, anasayfa otomobil haber editörü olarak her zaman destekliyorum bu tarz testlerin forumda paylaşılmasını ama yorumlarda biraz daha aşağıdan seyretmemiz gerekiyor.

    Tamam Lancer kötü yol tutar demez kimse, otomobille ilgili olan herkes bunu bilir ancak ESP testine bakarak yol tutuş için geliştirilmiş meşhur Mazda3-Focus II-Volvo S40 platformunu harcarsan bir dur demek gerekir. Ayrıca aklında olsun yol tutuş asla ESP ile test edilmez, otomobilin ESP'li davranışları önemli bir gösterge olmaz. İnsanları yanlış yönlendirmeyelim.

    Ayrıca konu Lancer'ın yol tutuşundan ziyade test edilen yeni otomobiller olsa gerek, daha paylaşılması gereken çok şey var bu otomobillerle ilgili diye düşünüyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lexus


    quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    quote:

    Orijinalden alıntı: deniz6

    Güzel bir inceleme fakat hocam nasıl şeritten çıkıyor biraz daha açar mısınız ani gaza bastığınız için mi patinaja mı giriyor?Yoksa araba niye sağa sola gitsin yahu?Birde aracın çok yakması normal test aracında herkes abanıyordur ona.


    Biz de aynı soruyu görevliye sorduk. Dedik ki: herkes mi performanslı kullandı da bu böyle yakıyor?Aldığımız cevabı aynen iletiyorum:

    -Hocam genci de bindi bu arabaya yaşlısı da. Yani yavaş kullananı da oldu performansını görmek isteyeni de o yüzden ortalama değer pek fark etmez..

    Gezinme konusuna gelince.. Araç o gücü tam olarak kaldıramıyor gibi bir izlenim oluştu ikimizde de...Gerçekten test edince anlarsınız. Patinaja da kalmıyor ama anlaşılmaz derece de sağa ya da sola çekiyor. Rüzgarlı yolda nasıl yüksek hızlarda rüzgar aracı alttan kaldırıp sağa sola kaydırırsa aynı hissi ve hareketi yeni Focus da yapıyor.


    hocam senin lancer çok gidemediği için araç kontrolden çıkınca sana öyle bir his yaşatmış olmasın. 180 ps yani overboostla 270 tork o arabanın düz gitmesi mümkünmü ??

    yol tutuş konusunuda nasıl hemen anladınız istanbul yolunda oda ilginç en kısa sürede bende test edeceğim. C max bile o cüssesine rağmen yol tutuş viraj kabiliyeti çok yüksek



    Aracın yol tutuşunu bu şekilde anlamak oldukça zor olsa gerek.

    Adam gibi profesyonel testler yapılır geyik testinden,şerit değiştirmeye,slaloma değerler ortaya koyulur o zaman anlarız hangisi iyi yol tutuyor.Bu tarz kişiler tarafından yapılmış öznel karşılaştırmalara pek anlam veremiyorum açıkcası.

    Önden çeker güçlü araçların çoğunda aynı şey vardır 1. vitesde gaza yüklenince çekme yapar sağa sola ama kesinlikle gezme tarzında değil biraz abartılmış geldi bana.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse


    quote:

    Orijinalden alıntı: lexus


    quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    quote:

    Orijinalden alıntı: deniz6

    Güzel bir inceleme fakat hocam nasıl şeritten çıkıyor biraz daha açar mısınız ani gaza bastığınız için mi patinaja mı giriyor?Yoksa araba niye sağa sola gitsin yahu?Birde aracın çok yakması normal test aracında herkes abanıyordur ona.


    Biz de aynı soruyu görevliye sorduk. Dedik ki: herkes mi performanslı kullandı da bu böyle yakıyor?Aldığımız cevabı aynen iletiyorum:

    -Hocam genci de bindi bu arabaya yaşlısı da. Yani yavaş kullananı da oldu performansını görmek isteyeni de o yüzden ortalama değer pek fark etmez..

    Gezinme konusuna gelince.. Araç o gücü tam olarak kaldıramıyor gibi bir izlenim oluştu ikimizde de...Gerçekten test edince anlarsınız. Patinaja da kalmıyor ama anlaşılmaz derece de sağa ya da sola çekiyor. Rüzgarlı yolda nasıl yüksek hızlarda rüzgar aracı alttan kaldırıp sağa sola kaydırırsa aynı hissi ve hareketi yeni Focus da yapıyor.


    hocam senin lancer çok gidemediği için araç kontrolden çıkınca sana öyle bir his yaşatmış olmasın. 180 ps yani overboostla 270 tork o arabanın düz gitmesi mümkünmü ??

    yol tutuş konusunuda nasıl hemen anladınız istanbul yolunda oda ilginç en kısa sürede bende test edeceğim. C max bile o cüssesine rağmen yol tutuş viraj kabiliyeti çok yüksek


    Denemesi bedava Ankara'daysanız sınırsız test imkanı Lancer gidiyor mu gitmiyor mu onu da görürsünüz..Eski Focus'ta belirli bir açıdan önce viraja girdiğinizi bile anlamıyordunuz fakat şimdikinde arabanın viraja verdiği tepkiler çok değişmiş.
    Benim şöyle söyleyeyim en hassas olduğum konu buydu test ettiğim araçlar içerinde (Lancer'ı almadan önce) Focus ve Lancer kapışırdı ve gittim Lancer aldım.


    ankaradayım. c max sahibiyim. çok net söylüyorum. araç yılan gibi dönüyor virajları esp devreye bile girmiyor. fokusu bilmiyorum ama daha kötü olacağını hiç beklemiyorum.




  • Yanlış anlaşılmasın, berbat ve çok kötü demedim..
    Eski Focus'un mükemmel dönüşlerinden sonra bu araba eski arabaya nazaran daha geride.
  • Haluk Test Sürüşü 1. Citroen C4 1.6 e-HDi 112 HP Confort MCP Plus


    Hatırlatma: C4 test sürüşüyle ilgili tüm yazılarımı bu mesajımda topladım...


    Aracı ben kullandım. Bize yardımcı olan Göral'dan Kıvılcım hanım konusuna ve de aracına hakim birisiydi. Bir gün önceden randevulu gittiğimiz için hiç bir sıkıntı olmadı. Kendisine buradan bir kez daha teşekkür ederim.

    Gelelim öncelikle araçla ilgili olumsuz noktalara:

    1. Fiyat :) Bizim kullandığımız 1.6 HDI comfort MCP araca plus paketi eklenmişti ve de 50.400 TL fiyata sahipti. En üst donanım olan Exclusive versiyonuna kör nokta uyarı sistemi ve cam tavan eklendiğinde ise 55.200 TL oluyor araç. Navigasyon + metalik boya ile 58.000 TL'cik oluyor :) Gerçi C sınıfı araçların dizel motorlu dolu versiyonları 50 bin TL üzerinde ama yine de rahatsızım işte.

    2. Aracın koltuklarını sevemedim bir türlü. İç mekanı daraltmasın diye galiba, kalıpları küçük geldi biraz. Yoksa görünüş olarak ve de yanal destek olarak fena değiller. Dolgu maddesi biraz daha sert olabilirdi ayrıca.

    3. Aracın arka kısım diz mesafesi benim Bravo ile aynı ebatlarda sayılabilir ama daha iyi olmasını beklerdim. Golf bu konuda Ceed ve Civic Hb ile birlikte en iyi değerleri sunuyor.

    4. Dashboard yerleşimi biraz karışık geldi bana. Daha sade bir dizayn olabilirdi sanki ama kişisel görüşüm bu ve de bağlayıcı değildir. Eminim beğenenler de vardır.

    5. Yarı otomatiklerin kaderi herhalde ama herkese hitap etmeyebilir MCP olayı. Hareket etmek için illaki gaza basmak zorundasınız. Tam otomatiklerde araç hafiften öne gitmek ister ve de bu bazen çok kolaylık sağlıyor. Vites geçişleri hissediliyor tabii ama araçta genel bir "yaylana yaylana gitme" eğilimi olduğundan ilk 2 vites hariç diğer viteslerde de bir yaylanma hissi var. İlk 2 vites bugünkü test şartlarında rahatsız etmedi ama Bravo bazen yavaşlarken ya da motor soğukken vites küçültme ya da büyütme konusunda kararsız kalıyordu. Daha detaylı bir test sırasında bu durumu iyice incelemek lazım. Bu aracı düşünen arkadaşlar mutlaka test sürüşü yapsınlar mümkünse. Eşim Bravonun yarı otomatiğine alışamadı.

    Ve hepsi bu kadarrrrr..



    Gelelim beğendiklerime...


    Nereden başlasam bilmem ki?


    1. Benim en takıntılı olduğum konu dizel araçlardaki motor gürültüsü. Daha doğrusu boğuk, kaba bir ses. Bravoda motor soğukken çok gürültülü çalışıyordu ve de yarı açık otoparkta eminim benim aracın giriş çıkışı belli oluyordu. Isındıktan sonra sessizleşse de ilk 5 dk rahatsız oluyordum (ama aracın yalıtımı çok iyiydi de içeriye pek gelmiyordu) Kia Ceed test sürüşünde çok daha az rahatsız eden, tıkırtı olarak nitelendirebileceğim güzel bir makine sesi aldım mesela. C4 ün motoru da az gürültü çıkartanlar grubunda. Eski aracım C-Max'in gürültüsünden bilirim bu PSA motorunu ama yeni versiyonda daha sessiz çalışır hale gelmiş.

    2. Aracın yol yalıtımı da çok iyiydi gerçekten. Bugünkü araçlar arasında en iyi yalıtıma sahip araçtı diyebilirim. Bu konuda eski aracım Bravo da çok iyiydi ama C4 bir gıdım daha iyiydi. Golf 6 testi de yapmıştım ve de onunla kafa kafaya diyebilirim.

    3. C4 ün en beğendiğim yanı süspansiyonları oldu. Eski Amerikan araçları gibi yaylana yaylana (ama rahatsız etmiyor kesinlikle) gidiyor. Yolu hissettirmediği gibi frenlemelerde aracın öne doğru eğildiğini görebiliyorsunuz. Grand Picasso test sürüşlerimde aracın gövde salınımları rahatsızlık veriyordu ama yeni C4 o kadar yüksek bir araç olmadığı için bana çoookk keyif verdi.


    4. Aracın en beğendiğim yanını göstergeleri olarak değiştiriyorum :)

    Bir araçta en çok kullandığım donanımların başında gelen hız sabitlemeyi büyük hız göstergesinin ortasındaki kısımdan takip ediyorsunuz. Ama işin güzel tarafı analog göstergenin kenarında ibreyi görürken alt kısmında büyük puntolarla mevcut hızınızı dijital olarak ta görebilirken aynı anda üst kısmında sabitlediğiniz hızı da görebiliyorsunuz. Daha önce kullandığım araçlarda bu özellik olmadığından bana süper geldi.

    5. Aracı Konya yolundan Kepekli yokuşuna ve oradan da Oran sitesi yoncadan geri Fen lisesi kavşağına kadar olan güzergahta sürdüm. 70 hız limiti levhasını geçtikten sonra hız sabitleme ile hızlanmaya başladım yokuş yukarı ve de kısa bir sürede 120'ye çıkıverdik. Focus 1.6 ecoboost 180 bg likten bile daha fazla bir hızlanma hissi verdi bana.


    6. Araçta bulunan stop start özelliğini de çok başarılı buldum. Görkemi indirdikten sonra bu özelliği test etmemiş olduğumu farkettiğim için bir de bayii otoparkında tur attım. Vites A konumunda, yani otomatikte iken frene bastığınızda 2 sn kadar sonra stop ediyor ve de ayağınızı frenden kaldırınca çok fazla sarsılmadan otomatik olarak çalışıyor. Bu sistemlerin hepsinde olduğu gibi herhalde daha güçlü bir şarj dinamosu, akü ya da diğer yardımcı sistemler kullanmışlardır diye düşünüyorum.


    7. Araç daha 3 bin küsur kilometredeydi ve de yakıt tüketimi 6 küsur idi. Büyük ihtimalle seri kullanılmıştır zaten.



    C4 ile ilgili birkaç şey daha ekleyeyim:

    Araçta triger zinciri yok. Yine eskisi gibi kayışlı.

    Ama eskisinde (aynı motora sahip Ford dizel için yazıyorum bu kısmı) 5 yıl ya da 90 bin km olan değişim periyodu 10 yıl veya 180 bin km olarak değişmiş. Triger zincirli motorların bazılarında bile 200 bin km değişimi istendiğine göre gayet güzel olmuş bu değişim.


    Tabii artık müşteriden triger kayışı değişimi adı altında para tırtıklayamayacakları için DPF olayını kullanacak gibi duruyor üreticiler.


    Yanlış hatırlamıyorsam (Görkem belki hatırlar) 120 binde DPF sıvısı (AD BLUE idi galiba, bugün adı geçmedi ama başka biryerlerden hatırlıyorum) eklemesi yapılması gerekiyor. Litresi 150 TL imiş (belki o zamana ucuzlar) ve de sıvı haznesi 5 litre imiş (yani 750 TL'cik (ısrarla ve itinayla sorulmuştur ). 180 binde de (yanlış olabilir) DPF'nin tamamı değişecekmiş ve de 2 bin TL gibi birşey telaffuz edildi.


    Aracın bakım periyodu yılda bir ya da her 15 binde bir.


    Ben bu aracı beğendim.



    C 4 ile ilgili netten birkaç fotoğraf:
     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)
    Hız sabitlemeyle ayarladığınız sürat bu fotoda ortada yazan kilometre göstergesinin üstündeki kısımda yer alıyor.

    Bu fotoda o kısım boş şu an.


    Bu da MCP şanzumanın vites parmağı:

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


    Vites kolu demek haksızlık olur zira parmak ebatında olduğundan bir vites PARMAĞI var C4'te.

    "Niye daha önce kimse bunu akıl edememiş" denecek türden bir yenilik olmuş gerçekten.





    Teşekkürler.


    Not: Diğer araçları da yazmaya başlıyorum. Bir de benden dinleyin :)




    Haluk Test Sürüşü 1,5. Citroen C4 1.6 e-HDi 112 HP Confort MCP Plus

    Gelelim 30 Haziran tarihinde tekrar test ettiğim C4 ile ilgili test izlenimlerime:


    Şimdiye kadar test ettiğim araçlar içinde bazı araçlar bir ya da birkaç yönüyle öne çıkmışlardı.


    C4 te onlardan biriydi.

    Hatta benim bu konu altında izlenim yazdığım ilk araç C4 idi :)

    Tam 1 ay olmuş.


    Hala da yazıyorum.



    Hem ilk testte foto çekememiş olduğum, hem de aradan zaman geçtiği için hazır arada başka bir sürü araç ta test etmişken ilkinden çok iyi izlenimlerle ayrıldığım C4'ü bir de 25 kadar araç test ettikten sonra test edeyim dedim.

    Yol bilgisayarını sıfırladım ve de yola koyuldum.

    Testte bana eşlik eden Göral'dan Özgür Bey'e teşekkür ederim.

    Hem güzel sohbetimiz oldu hem de bir tur daha atma isteğimi kırmadı. :)

    Konya yolundan Kepekli'ye doğru tırmanmaya başladım ve de 70 levhasını geçince hız sabitlemeyi 120'ye ayarlayıp aracı kendi kendine hızlanmaya bıraktım.

    Gerçekten güzel ivmeleniyor.

    Karşılaştırma açısından eski aracım Bravodan hız sabitleme ile hızlanmada kesinlikle daha seri diyebilirim.

    O anki hızım 77, sabitlenmiş ve de birazdan çıkacağım hız 121.

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


    Burada 91 olmuşum.

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


    Ve mutlu son. :)

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)



    İncek yoncadan geri dönüp efendi bir şekilde Fen lisesi kavşağına inerken 5.8 lt olmuş.

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


    Test sürüşü sonunda stop start olayını deniyorum.

    Bu normal rölanti:

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


    Bu da vites D ve de ayak fren pedalı üzerindeyken aracın stop etmiş hali.

    Soldaki devir göstergesindeki yeşil ışıklandırmayla eco yazısı ve devir göstergesinden anlaşılabiliyor.

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)

    Stop start olayı şimdiye kadarkilerin en başarılısı geldi.

    Şehiriçi trafikte mutlaka işe yarayacaktır.




    Bu da test sonundaki değerler.

    Yapılan yol:21 km.

    Ortalama tüketim 4.8 lt

    Ortalama hız: 55 km.


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)

    2 kez 0'dan 121 km hıza çıkıp o hızla çıktığım Kepekli yokuşuna rağmen çok iyi bir değer.

    Aracı park ettikten sonra rölantide fotoğraf çekeceğim diye oyalandım.


    Ortalama hız o yüzden düşük çıkmış.


    Aracın birkaç fotosu:

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)


    Bagajı kendi sınıfında en geniş(miş)

     Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:)



    Aracın süspansiyonları öyle konforlu ki ileride mutlaka bir süreliine de olsa sahibi olup bu keyfi daha uzun süreliğine sürmek isterim.

    Yalıtımı da hala sınıfının en iyisi bence.


    Bir test sürüşü yapın, ne dediğimi anlarsınız.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi haluk 23 -- 19 Şubat 2012; 18:17:21 >




  • Yapma be hocam c-max nasıl yılan gibi dönüyor ya sert girilen virajlarda kütlesi aracı resmen dışarı itiyor. Focusla arasında dağlar kadar fark var. Focus zaten bence yol tutuşunda sınıfının referans aracıdır .Lancer felan baş edemez ama c-max in lancer kadar yol tuttuğunu düşünmüyorum.
  • amma çok lancer in yol tutuşuna kaymış konu. yanlız o ncap testlerine bakıyoruzda esp siz spin atmayi başaran tek arabada lancer olmuş nasıl yol tutuyorsa artık mahşallah takla atmamış iyiki. (diyerek tartışmayı alevlendiriyim)
    ek: ekstra bi msj daha atmiyim dedim spin atiyor derken lancer kendi etrafında 180 derece dönüyor. bütün araçlara bakmadım ancak civic 80 derece anca sapıyor. şimdi civicmi en iyi yol tutan oldu



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Exxcrea -- 1 Haziran 2011; 22:20:49 >




  • Spin atmayan araba var mı orada???

    Bu arada mevzuyu kapatsak....Bu konuyu kirletmeyelim



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gorkemuse -- 1 Haziran 2011; 22:08:45 >
  • Zaten bilerek spin attırmış adam arabaya. Direksiyonla düzeltmek istese rahatlıkla tekrardan yola girer o araba. Tofaş değil sonuçta.O testin mantığını anlayamadım ben şahsen:) Herneyse hocam devam edin. Yazınız harika elinize sağlık.
  • Tesekkurler testler için.haluk hocam lancia delta dizel otomatik testide yaparsanız süper olur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zaftolga -- 1 Haziran 2011; 22:40:56 >
  • Testler ve izlenimler harika istediğim türden hemde ellerinize sağlık
  • Mesaj içeriğini yukarıdaki mesajıma taşıdım....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi haluk 23 -- 25 Haziran 2011; 23:19:25 >
  • Yeni Citroen C4'te Yolculuk İzlenimleri

    Karşılanma

    Ankara Konya yolundaki Citoren bayiisine gittik. Ne hikmetse içeri de 3-4 kişi vardı. Kıvılcım Hanım bizi karşıladı ve daha önce Haluk Abi'nin almış olduğu randevu gereği test sürüşüne hemen geçelim dedik. İşlemler tamamlanıp test sürüşüne çıkmadan önce diğer araçları inceledik, ama bizimle ilgilenen kimse yoktu. Ne içersiniz bile demediler.

    Test Sürüşü: Fransızlar'ın Yüz Akı C4, Önyargılarınızı Bir Kenara Bırakın

    Benim otomobile bakış açımda Fransızlar hep listenin sonlarındadır. Fakat C4 yüzümü kara çıkardı. Gerek tasarım olarak gerekse öne çıkan özellikleriyle acayip bir albeni oluşturuyor.

    Aracın içerisine oturduğunuzda, biraz tuhaf bir koltuk sizi karşılıyor, açıkçası yolculuk boyunca koltuğun size verdiği ne rahatlık ne de sıkıntı..Ortalama bir değer diyelim..Kapıları gerektiğinden daha hafif..Fakat C4'ü yakından inceleyenler bilir bu araç eski C4'e göre 2 kat fazla yalıtım malzemesi ile kaplanmış. Bunu kapıların fitillerinde de görebilirsiniz. Yolcu için kol dayama bölümü (cam kenarında olan) sıradan dizayn edilmiş, düğmelere erişimde bir sıkıntı yok. Konsolda açıkçası yolcu için bir atraksiyon yok yani göz zevkine hitap edilmemiş bunun yerine yine Fransız ruhu korunup ilginç bölmeler, tuşlar, düğmeler ve aydınlatmalar eklenmiş. Klima sıradan bildiğimiz tuşlar yerine kendine özgü düğmelerden oluşuyor. Ama kesinlikle söyleyebilirim ki aracı bizim gibi ilk defa kullananlar alışana ve keşfedene kadar biraz uğraşacaklar...Genel olarak sıradışı olarak söyleyebileceğimiz bir dizayna sahip. Yine kesinlikle kötü değil diyebiliriz

    Haluk Abi aracı çalıştırdığında, sarsılıp sarsılmama konusunda biraz tereddüt ediyor bu alet. Tabi biraz robotize şanzımanın da azizliğine uğrayarak sarsıntılı bir kalkış yapıyoruz. Hemen yokuş aşağı inmeye başladığımızda hemen Hillholder'ı deneyelim dedik ve başarıyla testi geçtiğini söyleyelim. Aracın direksiyonun ve sürüş özelliklerinin biraz sert olduğu inanın oturduğunuz yerden bile anlaşılıyor. Tatlı-sert desek daha doğru olur.

    Ankara'daki belki tek deliksiz, çukursuz yol olan Konya yolunda C4 resmen süzülüyor.. Araç hızlanıyor fakat araçta tuhaf bir şeyler var. Araçtan ses gelmiyor!!!! Kapılardan ses gelmiyor, rüzgar sesi almıyor, motor çalışıyor mu belli değil, şanzıman ses yapmıyor, uğultu yok, amortisörler inanılmaz sessiz...Nasıl PVC'li bir evde camı kapattığınızda ortalık sakinleşir, ses mes kalmaz aynı hissi C4 mükemmel bir şekilde veriyor.. Yalıtım konusunda gördüklerimin en iyisi diyebilirim

    120 km hıza çıktık, çıktığınızı anlamanız için sadece göstergeleri kullanabilirsiniz, başka hiç bir şekilde anlayamazsınız. Sert sayılacak bir fren yaptık ve o kadar tatlı durduk ki, aynen Haluk abinin dediği gibi yaylana yaylana.. Şanzımandan tekrar bahsedecek olursak, klasik bir şekilde 1-2 viteslerde öne doğru bir yığılma oluyor ancak 3 ve üzeri viteslerde hiç bir problem yok..

    Motor 112 bg' lik e-hdi motordu..Kasayı taşıyamaması söz konusu bile değil. Viraj kabiliyeti ve yol tutuş maalesef test edilemedi yol çok düzdü

    Sonuç: Citroen bu modelle tabuları yıkmaya hazır.


    Ekleme: Citroen Dizel Bakım hususunda DPF (Dizelcilerin korkulu rüyası Dizel Partikül Filtresi)

    120.000 bakımında DPF sıvısı değişiyor. Litresi 150 lira, 5 litre sıvı alıyor 750 lira ek masraf demek bu da.

    180.000 bakımında DPF değişiyor.. Fiyatı 2.000 lira.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gorkemuse -- 1 Haziran 2011; 23:06:04 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: joushkun

    Haluk abi İstanbul'u bitirdin Ankara'da devam mı ediyorsun? Ce'ed ve Megane 3'ü de ekle bari.


    Coşkuncum selam:)


    Bizimkisi Fluans idi, Megane 3 değil.


    Ya da ben Megane 3 kullandım da Fluence mı sandım ?


    İyi fikir valla.

    Konu başlığını değiştiriyorum.

    Testlerimize Fluence (ya da Megane 3) ve Kia Ceed de ekliyorum :)




  • Lancia delta testide olsa guzel olur.
  • hocam ellerinize sağlık çok güzel olmuş yazınız zevkle okudum yalnız bu asxin trafikteki kullanımı yükseklik bakımından nasıl rahat mı acaba
  • quote:

    Orijinalden alıntı: zaftolga

    Lancia delta testide olsa guzel olur.



    Lancia delta ile aynı motor ve (yanılmıyorsam) şanzumanı kullanan Bravo versek :)



    Bunu daha önce paylaşmıştım ama Citroen C4'e çok yakın özellikler barındıran Fiat Bravoyu 5 ay kullanmış biri olarak bu test sürüşü izlenimleri arasında Bravoyu da eklemek istiyorum.


    Haluk - Uzun dönem testi 1. ---- 2011 Fiat Bravo 1.6 multjiet dinamik plus 120bg dualogic 5 ay - 7000 km kullanım raporu


    13 Şubat 2010 tarihinde yazmıştım:
    quote:

    Arkadaşlar Aralık 2010 da teslim aldığım Bravo multijet dinamik plus dualogic + assist kit + safety kit + skydome 120 bg aracım 7000 km oldu (ev için sattım) ve de önceden yazdığım + - listesini güncelleme vakti geldi.


    Eski bir 2004 Focus C-max TDCI dizel, 2004 Focus 1.6 benzinli, 2008 Honda Jazz Elite CVT ve de 2010 Toyota Auris dizel 6 ileri sahibiyim. Jazz hala bende.

    Fiat Bravo normalde aklımın ucundan bile geçmeyecek, sadece göze hoş gelen bir tasarıma sahip bir araçtı benim gözümde. Ancak tek bir test sürüşü yapmam yetti desem yeridir.

    1. İçi kesinlikle çok sessiz. Yol gürültüsünü çok az alıyor içeri. (Güncelleme: Sert sayılabilecek ve de benim normalden daha fazla hava bastığım Lassa snoways era kış lastikleriyle gürültü biraz artsa da aracın yalıtımı gerçekten takdire şayan. 3500 km de yağ değişimi için servise gittiğimde aracın motor altı ve de ön lastik içlerindeki yalıtım malzemelerini sökmek bile 15-20 dk falan sürdü. Takmak için de bir o kadar süre harcamıştır servisteki çocuk. Bu yüzden aletin bakımları uzun sürüyor :)

    2. İçeriden hiç bir tıkırtı - çıtırtı gelmiyor ki benim araç bir de cam + açılır tavan. (Kış olduğundan sabahları termometre -6-7 leri gösteriyor ve de 3-4 ev aşağıdaki bir apartmana yol kazılıp hat çekilmiş ve de orayı öyle bırakmışlar. O kısımda ne kadar yavaş geçersem geçeyim birkaç çıtırtı geliyor cam tavandan).

    3. 6. viteste 2000 devirde 115 ve de 3.000 devirde 170 yapıyor. Yeni hız limitleriyle en az yakan araçlardan birisi. Yol tutuşu da hiç fena değil. Süspansiyon konforu da gayet iyi. Süspansiyonu sessiz çalışıyor ve de beni rahatsız edecek bir durum olmadı şimdiye kadar.

    4. Dualogic yarı otomatik şanzumanın vites geçişleri hiç fena değil ve de test ettiğim diğer yarı otomatiklerden bence daha başarılı. İlk 2 vites arası geçişlerde bazen bir kararsızlık yaşadığı oluyor ama çok da dert edilecek bir durum değil. Araçta mevcut olan ekonomi modunu vites kolu yanındaki E düğmesine basarak devreye alıyorsunuz ve de o zaman sistem daha erken vites değiştiriyor. Rodaj döneminde ve de sonraki motor açma döneminde bu özelliği neredeyse hiç kullanmadım. Artık yavaş yavaş kullanmaya başlarım herhalde.

    5. Toyota dizellerde olmayan cruise control var ama Ford ya da Kia dizellerdeki kadar kullanılışlı değil. Sol eli direksiyondan ayırıp sinyal kolunun altındaki küçük kolu çevirmeniz gerekiyor sistemi devreye almak için ya da yolda giderken hızınızı değiştirmek için.

    Ayrıca sistemi geçici olarak devreden çıkartmak için bir düğme ya da tuş gibi birşey yok. Ya tarif ettiğim koldaki kısmı çevirip tamamen devreden çıkartacaksınız ya da hafiften frene dokunacaksınız, veyahut ta aracı manuel moda alıp direksiyon arkasındaki kulakçıklardan ya da vites kolundan vites değiştireceksiniz.

    6. Cep telefonumla direkt olarak bluetooth üzerinden aracın ses sistemi vasıtasıyla görüşüyorum. Genelde bir sıkıntı çıkmıyor ama birkaç kez telefonumu görmedi alet. Ayrıca Blue-me sisteminde mevcut olan SMS okuyucusu Nokianın symbianlı S60 işletim sistemine sahip modellerinde çalışmıyor. Hatta çalışan model sayısı çok ama çok az. Fiat web sayfasında modellerin listesi var: (http://fiat.com.tr/Pages/tr/hakkinda/BlueMe/BlueMe_Compatibility.aspx)

    7. Flash belleğe attığım müzikleri direkt olarak usb üzerinden okuyor. Ancak USB içine şarkıları tek tek de atsam, ayrı klasörler içinde de atsam şarkıları direksiyon üzerinden ya da teybin üzerindeki düğmeden birer birer değiştirebiliyorum (başka türlü olabiliyorsa da ben kıvıramadım herhalde :) CD'ye klasörler içinde kaydettğim MP3 leri dinlerken tek tek şarkı ya da klasör atlatma seçeneğim var oysa. Bir de küçük bir nokta ama bence önemli. USB den dinlediğim mp3 bilgileri teyp ekranında değil de aracın göstergeleri arasındaki bilgi ekranında görünüyor. Şarkı başlarında ya da şarkı atlattığınızda yaklaşık 10 sn kadar normalde yol bilgisayarına ait olan bu ekrandan yol bilgisayarına ait bilgilere ulaşamıyorsunuz. (Beni çok gıcık eden bir durum bu. Paylaşayım dedim.) CD olarak dinlediğiniz parçaların isimleri CD çalar üzerindeki ekranda görünüyor ve de yol bilgisayarı ekranında da sadece ismini görebiliyorsunuz. Ancak yol bilgisayarının diğer bilgilerine de ulaşabiliyorsunuz. Bunu farkedeli beri USB den müzik dinlemiyorum.


    8. Motor olarak Toyotanın dizelinden sonra özellikle ilk çalıştırmalarda çok gürültülü. Kia'nın dizelinin sesi de daha az gibi. Ama Fordun dizeliyle aynı sayılabilir. Bu gürültüyü aracın dışında duyuyorsunuz zira aracın yalıtımı gerçekten iyi. (Ama bu benim son dizel aracım olur herhalde zira benim en takıntılı olduğum konulardan birisi bu. Benzinli bir Hondanın motorunun ipeksi çalışmasını ve de rafineriliğini çok başarılı buluyorum. Bir tane Accord ya da CR-V alıp Vialle lpfi sistemiyle benzer bir yakıt ekonomisi yakalayacağımı düşünüyorum dizel-benzin-lpg fiyatları arasındaki oran bu şekilde devam ederse.)

    Fordun dizeli 1750 devirden itibaren sizi koltuğa yapıştırıyor ve de 2500 devirlere kadar devam ediyor bu sıkı ivmelenme. Sonrasında yine var bir hızlanma ama asla 2000 devir civarındaki gibi değil. Bravonun 120 liği ilk başlarda bana daha "sağır" izlenimi uyandırmıştı ama şimdi 4500 km yi de devirdim, fikrim iyice değişti: Bravo da bu devir aralığı 1500 den başlayıp 3500 e kadar kesintisiz devam ediyor. Forddaki gibi bir patlama yok ama onun yerine daha bağışlayıcı, daha sağlıklı ve de düzenli bir ivmelenme var. Ford da 1200-1750 arası araç çok ama çok nazlı. Bravoda 1200 lerden itibaren bir kıpırdanma var ve de 1500 lerde artık önünüzdeki araç sizden kaçamaz diye düşünmeye başlıyorsunuz zira motor en sevdiği devirlere ulaşmış oluyor. Başka bir örnek daha vereyim. Aracım otomatik vites ve de 1500 devirde 6. viteste 115 le cruise controlle yokuş çıkarken alet vites düşürme ihtiyacı hissetmiyor. Ford da aynı şeyi yapamazsınız. Devri mutlaka 2000 ve üstü tutmanız gerekir. (Zaten 115 le giderken devir 2200 falan olacaktır orası ayrı ama yine de yazayım)

    9. Direksiyon sistemi hiç fena değil. Direksiyon simidi de ele iyi oturuyor. Konsolda bulunan "city" düğmesine bastığınızda aracın direksiyonu serçe parmağınızla döndürebileceğiniz kadar hafifliyor düşük süratlarde ve de hız artınca bu sistem siz tekrar yavaşlayıncaya kadar devreden çıkıyor. Ekranda uyarısı kalıyor ama direksiyon normal sertliğine dönüyor yani.

    10. Ses sistemi hiç fena değil. Fordlardaki Sony kadar olmasa da gayet yeterli. Sadece çok yüksek kalitede dönüştürülmüş ve de tarz olarak gayet gürültülü Mp3 lerde tiz seslerde çatlama oldu.

    11. Bagajı 400 lt ile gerçekten çok başarılı. Bacanağın bebişin irikıyım pusetini ve de birkaç valizi hiç sıkıntısız yutabiliyor. Bagajdan ses falan da gelmiyor.

    12. Aracımda viraj farları var. Parklar ya da farlar açıkken düşük hızlarda sinyal kolu ya da direksiyon hareketiyle iç taraftaki sis farlarını yakıyor. Acayip kullanışlı bir şey. Hatta sırf bu sistemi devreye alabilmek için mecburi dönüşlerde de o tarafın sinyalini yakıyorum :)

    13. Yol bilgisayarı çok kullanılışlı ve de detaylı ve de sağlıklı çalışıyor. Bir sürü bilgiyi görebiliyorsunuz ve hatta aynı bilgileri A ve B olarak ta görebiliyorsunuz. Ben her yakıt alışta A yı sıfırlıyorum ve bununla birlikte bir sürü değer sıfırlanıyor. B ye ise dokunmayacağım. Sıfırdan itibaren tüm değerleri alet tutacak (demiştim ama geçen yanlışlıkla B'yi sıfırlamış bulundum nasıl olduysa. Ben de yol bilgisayarı ayarlarından B'yi kapattım.

    14. Araçta hem ileri hem de geri vites için hillholder mevcut. Yokuşlarda aracı 2 saniye geri kaydırmıyor. Zaten siz gaza basmış oluyorsunuz bu arada. Çok ama çok kullanılışlı.

    15. Elektrikli katlanan aynalar da çok kullanılışlı.

    16. Aracımın ön koltuklarına eski araçlarımdan kalan bel desteklerini yerleştirdim. Zaten çok büyük sıkıntım yoktu ama eşim hep "ben Accordun koltuklarını daha çok beğeniyor(d)um" dediği için mecbur kaldım. Koltuk konforu daha da iyi oldu şimdi. Ama bu konuda Honda Civic, CR-V ya da Accord koltuklarını daha çok beğeniyorum. Volvo S60 koltukları ise "bir oturan bir daha unutamaz" dedikleri kadar var.

    17. Aracımda bulunan yağmur sensörünü çözemedim bir türlü :) Zaten eski C-max imde de kullanmıyordum, o yüzden problem değil. Aynı şekilde far sensörünü de kullanmıyorum zira yolda parklarım ya da farlarım mutlaka açık. Ama refakatçi aydınlatma gerçekten çok kullanılışlı. Yarı açık otoparkta çok işe yarıyor. 30 sn ye ayarladım ve de bu süre bana yetiyor.

    18. Yakıt tüketimi için şunları yazabilirim: Araçta 58 lt lik depo var ve de şehiriçinde yaklaşık 50 lt ile 700 km gidiyor kış şartlarında. Havalar ısınınca aynı miktar yakıtla 800 ü geçeceğimi düşünüyorum. Uzun yolda da efendi kullanımla 1200 km yi
    geçme planlarım var. Haydi hayırlısı.

    19. Bakım aralığı yılda bir ya da 20.000 de bir. Fordda bu süre 15.000 de bir. (Kia da 7.500 de, Honda ve Toyotada 10.000 de bir.) Bildiğiniz gibi ben 3500 de ilk bakımını yaptırdım zorla ve de üstüne rica edip hatırlı tanıdıklar sokarak :) Yılda bir ya da her 10 de bir de yaptırmaya devam edeceğim.

    20. Soğutmalı kol dayamayı hiç kullanmadım henüz :)

    21. Keske otomatik kararan ayna olsaymış. G. punto da bile var.

    22. İkinci el değeri Ford, VW, Honda ya da Toyota kadar değil ama bu gidişle 3-4 yıl sonraya şimdikinden daha değerli olacağını öngörüyorum. Fiat Bravo daki donanımı başka araçlarda almaya kalksanız inanın en az 3-4 bin Tl fazla vermeniz gerekir. (Golf için DSG ile birlikte 13 bin TL falan fazla veriyorsunuz. Şaka gibi)

    Zaten alırken 3-4 bin TL avantajlı olduğumuzdan, satarken de 4-5 bin TL zararda oluverelim.

    23. İç mekan genişliği bir sedan araç kadar başarılı değil. 1.78 boyumla koltuğu ideal sürüş pozisyonuma ayarlayınca arka koltukta çok fazla diz mesafesi kalmıyor. Ama yine de Megane 3 ten daha başarılı. Auris, Ceed ve de Golf bu konuda gerçekten daha başarılı. (Ama onlar da bagajdan tırtıklamışlar.)


    Sonuç: Bugün dizel + otomatik bir araç alacak olsam yine gider aynı özellikler ve renkte Bravo alırdım.


    Hala bravo Bravo'ya!



    Haluk


    C4'te olabilir






    Bunlar da Bravoda karşılaştığım kullanışsızlık ve eksiklikler. Bazıları yukarıda mevcut ama derli toplu dursun diye hepsini yazdım :) :


    quote:

    1. Cruise control Ford ya da Kia dizellerdeki ya da Hondalardaki kadar kullanılışlı değil. Sol eli direksiyondan ayırıp sinyal kolunun altındaki küçük kolu çevirmeniz gerekiyor sistemi devreye almak için ya da yolda giderken hızınızı değiştirmek için. Ayrıca sistemi geçici olarak devreden çıkartmak için bir düğme ya da tuş gibi birşey yok. Ya tarif ettiğim koldaki kısmı çevirip tamamen devreden çıkartacaksınız ya da hafiften frene dokunacaksınız, veyahut ta aracı manuel moda alıp direksiyon arkasındaki kulakçıklardan ya da vites kolundan vites değiştireceksiniz. "Resume" edebilmek için sistemi tamamen devre dışı bırakmak ta istemiyorsanız asılın frenlere. Hiç pratik değillll!


    2. Flash belleğe attığım müzikleri direkt olarak usb üzerinden okuyor. Ancak USB içine şarkıları tek tek de atsam, ayrı klasörler içinde de atsam şarkıları direksiyon üzerinden ya da teybin üzerindeki düğmeden birer birer değiştirebiliyorum (başka türlü olabiliyorsa da ben kıvıramadım herhalde CD'ye klasörler içinde kaydettğim MP3 leri dinlerken tek tek şarkı ya da klasör atlatma seçeneğim var oysa. Bir de küçük bir nokta ama bence önemli. USB den dinlediğim mp3 bilgileri teyp ekranında değil de aracın göstergeleri arasındaki bilgi ekranında görünüyor. Şarkı başlarında ya da şarkı atlattığınızda yaklaşık 10 sn kadar normalde yol bilgisayarına ait olan bu ekrandan yol bilgisayarına ait bilgilere ulaşamıyorsunuz. (Beni çok gıcık eden bir durum bu. Paylaşayım dedim.) CD olarak dinlediğiniz parçaların isimleri CD çalar üzerindeki ekranda görünüyor ve de yol bilgisayarı ekranında da sadece ismini görebiliyorsunuz. Ancak yol bilgisayarının diğer bilgilerine de ulaşabiliyorsunuz. Bunu farkettikten sonra USB den müzik dinlemedim.


    3. Motor özellikle ilk çalıştırmalarda çok gürültülü. Bu gürültü aracın içinden pek duyulmasa da yine de can sıkıcı. 1.3 multijetler çok daha sessiz geliyor bana.

    4. Yol bilgisayarı çok kullanılışlı ve de detaylı ve de sağlıklı çalışıyor olmasına rağmen belli bir süre sonra kendisini sıfırlıyor.

    5. Yağmur sensörünü çözemedim bir türlü.

    6. Keske otomatik kararan ayna olsaymış.

    7. Hava flltresini falan açıp kendim değiştirebilmek isterdim ama motor alt koruma çok sağlam. Serviste lifte kaldırılmış aracın motoruna ulaşmak 15 dk sürdü. Yani kendim müdahale edeyim, ya da tanıdık ustaya şu basit işlemi yaptırayım deme şansınız yok. El mecbur servis yolları taştan... (Bu yazdığım sadece pimpirikli olduğum için. Hava filtresinin çok sık temizlenmesi ya da değiştirilmesi taraftarıyım ve de bunun için bile servise bağımlı kalmak kötü. Yoksa aracın yalıtımı kesinlikle çok iyi.)

    8. Dualogic benzerlerinden iyi olsa da önceden tam otomatik kullananları kesmiyor doğal olarak. İlk 2 viteste kararsız kalıyor bazen.

    9. Belli süre sonra bazı yerlerden çıtırtı tıkırtı oluyor ama genel yalıtım iyi olduğundan çok da rahatsızlık duymadım.

    10. 60-70 km hızlardan sonra skydome açıkken çok gürültü çıkıyor. Ön tarafta bulunan file şişiyor. Aerodinamik olarak ta iyi bir dizayn olmadığını düşünüyorum. (Özellikle bahar aylarında sinek böcek toplar gibime geliyor, orası da ayrı

    11. Direksiyondan kanal değiştirme tuşlarını kullandığımda hafızadaki kanalları dinletmek yerine aynen yeni kanal ayarı yapar gibi istasyon araması yapıyor (ya da ben bulamadım).

    12. Birkaç defa CD okumama problemi yaşadım. Hem de normalde okuduğu CD'yi.

    13. Performanslı rampa çıkışlarda cruise control devredeyken alet vites düşürdü ama sonra tekrar vites büyüttü. Rampa sonuna kadar böyle devam etti ve de birkaç kez yaşadım bu kararsızlığı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi haluk 23 -- 27 Haziran 2011; 15:15:32 >




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.