< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > |
Tıpın okunacak en iyi bölüm olması (3. sayfa)
-
-
Insanlar ailelerinin sosyoekonomik durumlarına göre sınıflar içerisinde doğuyor, bunu ben yapmıyorum. "Köyden indim şehre" ailesinin çocuğu şehirde bile doğsa evi halen efektif olarak köy yeri olduğu için şehir ve köy arasında kalmış bir köylü oluyor. Bu durum sosyoekonomik değil sosyokültürel mesela. Zengin köylünün çocuğu da zengin köylü çocuğu oluyor. Oturması-kalkması, konuşması yazması köylü gibi oluyor. Zengin köylü ailenin şehirli torunu olabilmesi mümkün, mamafih ebeveynleri yerine mürebbiyeler tarafından büyütülmesi gerekiyor.
Fakir köylü çocuğu diğer köylü çocuklarıyla beraber İstanbul Başakşehir, Esentepe (Esenyurt da olabilir karıştırıyorum ikisini ben hep), Bağcılar, İzmir Gediz, Kuruçeşme, Halil Rıfat gibi gettolarda büyüdüğünde iki-üç nesildir şehirde olup şehirlileşememiş insanlar ortaya çıkıyor. Mavi yakalı işlerde çalışıyorlar dolayısıyla okumak öğrenmek gibi tasavvurları yok, beden işi yaptıkları için akşamları isteseler bile oturup kitap okuyacak takatleri yok. Çocuklar kitap okunduğunu görmediği için kitap okumuyor. Çok iyi ders çalışıp doktor olduklarında da köylü doktor oluyorlar. Tekrar söylüyorum çok müthiş doktorlar olabilirler ama gene oturmayı-kalkmayı, konuşmayı yazmayı bilmiyor olacaklardır.
Ben istiyorum ki bu militan cühela durumlarını kabullensin, çocuklarının kitap okuması için günde yarım saat en kötü kitap okuyormuş gibi yapsın.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
-
En yüksek puan radyolojiymiş bir ara. Öğrendiğimde memleketim adına utanmıştım...
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Zengin köylünün şehirli torunuyum hocam. Gayet de elitim Babamda da köylülüğün zerresi yok. Bunlar celal şengör'ün boş çıkarımları.
gerçi dedem de barzo bi adam değil üni mezunu.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Cryptix Ph.D -- 11 Aralık 2024; 21:18:30 > -
Kim takar Celal de Medici'yi? Kendine elit diyen biri elit olamaz. Senin çocuğun belki elit olabilir, o da mürebbiye tutarsan. Tabii kafası epeyce iyi çalışıyorsa bilgiyi zaten kendi içer tutamazsın. Oturmayı kalkmayı öğrenmesi de zor olma. O bir istisna tabii ben kaideden bahsediyorum.
Baban köylüler tarafından büyütülmüş köylüdür. Sen göremiyorsundur alışık olduğun için. Özelde okudum ben epeyce kendini elit zanneden recep ivedik tanıdım. Recep ivedi olmayanların da bir yerlerinden mutlaka fışkırıyor o tezek kokusu. Şaşmıyor.
Ben memur çocuğuyum mesela. Annem Türkçe hocası, babam taşıdığımız her eve tam olarak bir kamyon kitap taşıdı yıllarca. Bizim evde geyik dönmedi lakırdı dönerdi öyle anlatayım mevzuyu.
Durumu anlatmak için sana bir örnek vereyim 14 yaşındayım bir şarkıyı Türkçe'ye çevirmeye çalışıyorum içinde "catharsis" kelimesi geçiyor, bilmiyorum ne olduğunu, tabii basılı sözlükten bakabilirim ancak, kelimeyi ararken tekrarladığımı duymuş babam geldi bana antik Yunan tragedyaları hakkında resmen yarım saat ders verdi. Basın yayın mezunu babam. O bir kamyon kitap sağa sola verdiklerimizden geriye kalan bu arada. Aklına gelebilecek bütün yabancı eserlerin gerçek tercümanlarca yapılmış çevirileri var şu an kolilerde, hepsinin ama.
Geçen başka bir mesele dönüyordu sanırım senle konuşuyorduk doğru Türkçe konuşmak ve yazmak üzerine. İşte bu ortamda büyüdüğünde doğru yazmak için değil yanlış yazmak için çaba sarfetmen gerekiyor. Bütün mevzu bu. Benim ailem elit mi? Hayır, varlıklı değiliz, elitlik varlıklılık da gerektiriyor, en azından pratikte. Hangi çatalla neyi yemem gerektiğini bilmiyorum ben mesela, oradan elenirim zaten:)
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
-
kitap okumanın günümüzde artık yerinin olmaması
-
Bu dedikleriniz İngiliz, Fransız veya Almanlar için geçerlidir belki, ama Türkiye'de fazla geçerliliği olduğunu düşünmüyorum. İyi eğitimli, kafası çalışan, beyaz yaka vs. kesim geelde yabancı dilini geliştirmeye uğraştığı için okudukları kitaplar, tükettikleri entelektüel ürünler de İngilizce veya diğer yabancı dillerde oluyor. Daha önce bir yazı okumuştum, ODTU'ye giden öğrencilerin Türkçeleri'nin gelişmediğiyle ilgili bir araştırma yapmışlardı yanlış hatırlamıyorsam. Etrafımda da buna benzer durumlar görüyorum; iyi eğitimli ve varlıklı kesim, çocuklarını yabancı dilde eğitim yapan liselere yolluyor, çocukları yabancı dil öğrensin diye uğraşıyor.
Türkçe dilinde üretimin çok kısıtlı olduğunu, ülke dışında bu dilin geçerliliği olmadığını ve dilimizin bilim dili veya edebiyat dili kabul edilemeyeceğini düşünürseniz, bu insanları anlamanız çok da zor olmuyor. Ayrıca diğer arkadaşların da dediği gibi, günümüzde; kitap okuma eylemi büyük oranda tarihe karıştı.
Bu dediklerinize istisna bir durum olarak; eğer kişi erken yaşta ailesinden ayrılabilirse çok büyük oranda kendini değiştirebiliyor; mesela askeri liselerde okuyan subaylar veya küçük yaşta yatılı okullarda okuyup sonra şehirde kendi başına yaşayan insanlar.
-
memeler...
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Eğer etrafınızda bu şekilde davranan insanlar görüyorsan büyük ihtimalle köyü aileden gelme beyaz yakaları görüyorsun. İstanbul'u mesela yerlisi diye bir şey kalmadığı için oradaki neredeyse herkes köylü çocuğu. İngilizce bilmeyenin dünyadan haberi gerçek manada yok, evet, ama biz İngiliz olmadığımız için Türkçe biliyor olmamız lazım. Bizim geldiğimiz bir kültür var ve ondan koparsak işte internette ve reelde gördüğün cürufa dönüşüyoruz. Yüz kelimeyle bütün hayatını geçiren adamdan herhangi bir şey düşünmesini veya üretmesini bekleyemezsin. İnsanların konuşurlarken kullandıkları kelimelerin çeşitliliği ile ağızlarını açtıkları zaman konuşabildikleri konuların çeşitliliği ve o konulardaki fikirlerinin rafineliği arasında doğru orantı olduğunu fark ettin değil mi? Sence neden?
Bir insan sadece bildigi dilde ogrenebilir. Yani tabii ki yarim yamalak bilinen yabanci dilde de birseyler ogrenilir ama İngilizce bilmeyen cocuga sadece İngilizce medya dayarsan çocuk ingilizceyi gelistirmekle beraber bu iş icin kritik olan yasta büyüdüğünde kendisini çüruf olmaktan muhafaza edecek seyleri ogrenemez. Köylüye sormuslar zengin olsan ne yaparsin diye, soganin cucugunu yerim demis, işte tarif ettigin bu şey de tam olarak oyle.
Çocuklara dil öğretmekte geç kalıyorlar bu arada ama yapabilecekleri bir şey de yok kendileri bilmiyorlarsa. Dil kurslarının tamamı umut taciri. Simultane tercümanım, çevremdeki insanların neredeyse tamamı dil biliyor, dil biliyor derken dil bilmekten sokaktan gecen vatandasin anladigi seyi kastetmiyorum da. Bunlardan bir tanesi bile dili kursta veya okulda öğrenmiş değil. Senin bu koylu irisi beyaz yakalar ugurbocegi koleji, ot koleji çöp kolejine çocuklarini gonderdiklerinde dil ogrendigini zannediyorlar çocugun. Tamamen yabanci dilin konusuldugu okullarda bu iş oluyor cunku oralarda bütün hayat yabanci dilde, ama anadil eksik olunca çocuk gene mal oluyor cunku Ingiltere'de yasamiyoruz. Neyse iste, Amerikan'a cocuk gonderemeyip cocuklsrini "mahalle kolejine" yollayanlar da kendileri de bilmedikleri icin cocugun dil falan ogrenmiyor oldugunu anlayamiyorlar. Şimdi ben bir gün ürersem çocuklarımı bilingual yetiştirmeyi düşünüyorum, bir arkadaşım başardı bunu ve çok kolay; çocuğa hem EN hem TR konuşuyorsun ve elinde iki dili birden ana dil olarak öğrenen bir çocuk oluyor. Dort yasindaki ogluyla her iki dilde de sakir sakir konusuyorduk.
Biraz karisik yazdim kusura bakma, aralar birseyler ekleyip duzenlemeyince boyle oluyor. Telefondan yazarken de editing cok zor malum.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
-
Senin geldigin kulturde oyle o kardeş.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Herhalde sizin ailenizde hiç köylü yok ki; bu kadar ailesinde köylü olmama özelliğini ön plana çıkaran bir sınıf ayrımı kurmuşsunuz kafanızda. Dedikleriniz genele vurduğunuzda doğru olabilir; 100 kişiden 80'i için geçerlidir, ama kalan 20 kişinin de hakkını arada yemiş oluyorsunuz. Bütün genellemeler yanlıştır paradoksuna düşüyorsunuz bu genellemeyi yaparak. Atatürk de soylu, elit veya çok iyi eğitimli bir aileden gelmiyordu mesela; buna benzer çok fazla örnek var, insanlar kendi çabalarıyla veya farklı koşulların getirdiği avantajları kullanarak bu alt sınıfta kalma döngüsünden çıkabiliyorlar.
Daha önce de dediğim gibi; çok geç gelişime girmiş bir ülkede yaşıyoruz, nüfusun büyük kesiminin köylü ailelerden gelmesi doğal bir durum oluyor. Avrupa ülkelerinde, bu gelişim ve sanayileşme çok daha erken yaşandığı için, köyden kalan kökenler soyağacının çok daha uzak dallarında kalıyor.
Yine, direkt olarak kendi yaptığınız bir şey ve işinizin de parçası olduğu için sanırım, kitap okuma alışkanlığını çok ön plana çıkarıyorsunuz. Güzel bir şey doğru, ama göz yoruyor, dinlenmek için yapmaya uygun bir eylem değil, o yüzden yoğun tempodaki insanların çok tercih edeceği bir seçenek değil ve günümüzde fiziksel kitabın tarihe karışmasıyla birlikte oldukça geri planda kaldığını düşünüyorum. Ayrıca seçilen kitaplar ve okuyucunun kitaptan ne çıkardığını da bilmeden, bunu biraz overrated şekilde kullanıyor olabilirsiniz. Yine ekstra bir bilgi; Türkiye'de en çok satılan kitaplar, sınavlara hazırlık kitaplarıdır. Devlet ve sistem bunu istiyor, halk da bu yoldan yürüyor...
Bu arada bahsettiğim okullar; ot koleji gibi yerler değil, varlıklı ve eğitimli aile niye oralara yollasın çocuğunu? Fransız, Alman, Amerikan okullarını tercih ediyorlar. Eğitimleri iyi olabilir, ama bu okullardaki öğrencilerin Türkçesi mi gelişiyor?
-
Tabii ki ailemde koylu var. Ailede koylu olmama uzerinden bir sinif sistemi kurmadim ben kafamda. Beni yanlis anliyorsun. Siniflar kendi kendilerine olusuyorlar. Bizim toplumumuzda asil-avam ayrimi da tarihi olarak yok dolayisiyla ortaya cikan butun sinif farkliliklari tamamen tabii. Sinif hayatin bir gercegidir.
Ben bu soylediklerimi norm icin soyluyorum. Mustafa Kemal norm degil. Ortalama zekanin aksine ogrenmeye ac, dolayisiyla hangi sinifta dogmus olursa olsun bir sekilde tirmalayacak ve ogrenecek. Tabii hepimizin ezbere bildigi uzere mahalle mektebinden alinip Semsi Efendi mektebine veriliyor ya, buradan babasinin tam olarak halktan (ince l ile telaffuz edilen formu ama halkin, su sahillere akin edince vatandasind enize girecek yer bulamadigi vardi ya) olmadigini anliyoruz.
Isim geregi beraber oldugum insanlarin okumus insanlar olmasi bir tesaduf, evet, ama arkadaslik ettigim insanlar da soru eklerini birlestirerek yazan, "muhattap" olan veya "askeri" ucretin ne kadar yetersiz oldugundan "bir haber" olan insanlar olmadi hicbir zaman. Kendim de burada tanimladigim sekilde okumus degilim zaten. Benim durumum biraz daha degisik, 3 yasinda falan okumayi kesin olarak anlayamadigimiz bir sekilde kendi kendime ogrenip Meydan Larousse okumaya basladim ben. Kokusu burnuma geliyor o ansiklopedinin su an hatta, kokular gercekten asla unutulmuyor. Istedigim zaman kullanabildigim internet'e 12 yasinda falan kavustum, o tarihe kadar ansiklopediler ve Turbitak'in o muhtesem cevirileri vardi elimde. Babam yillarca bana Jules Verne okutmaya calisti ama sanirim ADHDden dolayi edebiyat beni siktigi icin bastan sona hepsini bir turlu okumadim. Lisede mesela Rus formalistlerinin kitaplarini okutmaya calistilar onlari da okumadim, oyle seyler okuyamiyorum ben maalesef. Ama sonuc olarak ben burada yazarken galat-i meshur bile bulmuyor kimse. Tabii merak ettigim kultur, tarih, siyaset gibi alanlardaki herhangi bir seyi babama sorup epeyce detayli cevaplar alabildigim icin sosyal alanlarda pek bir sey okumama gerek kalmamasi da bana sadece bilimsel icerik ve ansiklopedi tuketme luksunu verdi. Spesifik olarak dogru yazmak icin ozel bir caba sarf etmem gerekmemesi burada esas konumuz. Bunu yapip yapmamasindan bagimsiz olarak dogru yazmak icin caba sarf etmesi gereken ve gerekmeyen insanlar arasindaki fark tipik olarak sosyoekonomik, yani spesifik olarak sosyokulturel fakat cikis kaynagi sosyoekonomi. Fiziksel kitap olmak zorunda degil bu arada okunan materyal. Kitap okumak benim semsiye tabir olarak kullandigim bir ifade. Ha mesela Migros'un kitap reyonunda bulunan, tercuman demeye dilimin varmadigi insanlar tarafindan cevrilmis rezillikleri okuyan cocugun Turkcesi bozulur, cok farkli bir konu o o konuya girersek oradan cikamayiz, cok doluyum.
Sanirim dun gece de bunu belirttim Amerikan, SJ gibi okullara cocuklarini gonderirken cocuklarinin Turkce icerik tuketmesi gerekliligini gozardi eden kesim parali koyludur. Onlarin cocuklari o okullarda "old money" cocuklarinin arasinda siritir zaten. Bu arada SJe cocuk vermek de cok sacma bir sey Fransizca'nin artik bir onemi yok cunku eski Fransiz kolonilerinde is yapmayacaksan. Artik dunyada iki dil var; anadilin ve Ingilizce.
Ben kimseyi asagilamaya calismiyorum. Koylulerle hicbir sikintim yok farkli ekonomik faaliyetlerin yuruyebilmesi icin farkli sosyokulturel siniflarin var olmasi elzem zira. En basit sekilde universite okumus birinin tarim veya hayvancilik yapmayacagini biliyoruz hepimiz (istisnalar mutlaka vardir, ben kaideden bahsediyorum). Internet forumlarinda siyaset, ekonomi vs. tartisan insanlardan anadillerini bilmelerini bekliyorum ben. Sorun orada cikiyor. Adam hayatinda hicbir sey okumamis geliyor siyaset konusuyor. Sehir ortaminda yasayabilmek icin gereken belirli bir kultur var. Bu kultur olmadiginda sehirler koye donusuyor. Dunyada binlerce yildir bu kultur bilgi aktarimiyla yapiliyor, yuzlerce yildir da bu is yazili gerceklesiyor. Celal de Medici gibi konustugumun farkindayim, kendisinden zerre haz etmiyorum fakat bu konuda hakli.
Arada sonradan ekledigim cumleler var bu defa telefondan yazmiyorum ama evden cikmam gerekiyor lutfen mazur gor.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi AREryilmaz -- 15 Aralık 2024; 2:19:23 >
-
kitap okuyan insanların sürekli kafa ütülemesi ve kafası çalışmadığı için kitaba muhtaç olmaları
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi yltyy -- 14 Aralık 2024; 20:25:12 > -
-
Konuda uber sacmalanmis nasi olsa kimsenin bir fikri yok yaz dursun diye olaganustu
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
birisi özet geçebilir mi?
-
Çok ciddi söylüyorum hayatımda gördüğüm en komik züğürt tesellisi oldu bu. Yazık kardeş sizlere, ama işte ailenizin suçu sizlik bir şey yok.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Kitap okuyacak vakit yok ki. günde 10-12 saat ders çalışıyorum, bir de kurgusal şeylere mi vakit ayıracağım? En büyük hobim dizi film izlemek. En son 1 ay önce film izledim.
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X