Şimdi Ara

Türk (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
66
Cevap
0
Favori
3.284
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 100 USD ve kargo parasi.

    Aslinda iki kit almak gerekiyor, Y kromozomundan baba tarafi, X kromozomundan da anne tarafini ogrenmek icin.
  • Fazladan yazmışım 1 tane sıfırı:)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Maykıl.

    quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    Yukarda yazmıştım bunu. Çevresel etkiler genleri değiştiremez.

    Nasıl değiştiremez. mesela şöyle örnek vereyim. insanlar ilk başta çok fazla kıllıydı. kıllı olmak genlerle alakalı bi durum değil mi? zamanla kıllı olma özelliklerini kaybettiler. buna dünyanın ısısı neden oldu. dünya ısındıkça artık kıla ihtiyaç duyulmadı ve kıllı olma geni değişti. bunun yanında genden genede aktarıldı. 1 canlıya ait olarak kalmadı. yeni doğan bebekler kıllı doğmuyor hatta gitgide kıl oranı daha da düşüyor. belki bi 100 sene sonra istenmeyen tüy denen olay kalmayacak çünkü çevresel etken kategorisine giren toplumsal alışkanlıklar (hoş karşılanmadığı için fazla kılları aldırma) nedeniyle tamamen tüysüz bi nesil olacak.

    her özellik genlerde kayıtlıdır ve özellikler değiştikçe genlerde değişir doğal olarak

    Buna sebep olan şeyler genlerin mutasyonudur çevre değil. Çevreye uyum sağlama işi ise doğal seçilimledir. Değişiklik sonucu uyum sağlayamayan canlı elenir ve uyum sağlayabilenler yaşamaya devam eder. Çevresel hiç bir etken bir geni doğrudan değiştiremez.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    Buna sebep olan şeyler genlerin mutasyonudur çevre değil. Çevreye uyum sağlama işi ise doğal seçilimledir. Değişiklik sonucu uyum sağlayamayan canlı elenir ve uyum sağlayabilenler yaşamaya devam eder. Çevresel hiç bir etken bir geni doğrudan değiştiremez.


    "Değişinim ya da mutasyon, çok hücreli organizmalarda bir canlının hücre genomu içindeki DNA dizilimleri ile genetik bilgisinde veya tek hücreli organizmalarda, örneğin bir virüsün, DNA ya da RNA diziliminde meydana gelen kalıcı değişmelerdir."

    Bahsettiğim vücut özellikleri çevreye uyum sağlayıp, elenmemek için meydana gelen mutasyonlardır. çevre, genlere etki eder. örneğini de verdim.

    Hatta genlerin değişmesine direk çevre neden olur. mutasyon sadece radyasyonla, x ışını ile olur diyenler var, sen de diyebilirsin. ama onlar da çevreye girer. sadece daha etkili ve daha kısa sürede kendisini gösteren etkenler ama yine çevreden gelen bir uyarı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Maykıl. -- 3 Nisan 2012; 22:42:53 >




  • Hayretler ediyorum.

    KALITIM: Ana-babadan geçiyormuş! Her ana-babanın da ana-babsı yok mu? Kafa tasçılar! Kalıtım, genler vasıtası ile soydan soya/bedenden bedene geçtiğine göre, bugün biri çıkıp bu beden BEN demesi, safsatadan başka şey olur mu? Genler de dna'da olduğuna göre, sizi bedeninizi oluşturan genleriniz KAÇ BİN YILLIK acaba? O genler ve dna bilgileri ve kalıtımı kaç milyon veya milyar insan bedeninin, yen bedeni olmaz mı?

    Bugüne kadar, bir bilim insanı çıkıp da bu arap, moğol, ingiliz, alman, çin ırkı diye bir ırk tespit edilmiş mi?

    Ne kadar ırk karşıtı varsa, her biri en az bir ırkçı kadar ırkçıdır. Hitlere, kafatasçı diyorlar ama Hitlerin kafatasçılığını savunarak, ırkçılık yapmuyorlar mı?

    Irkı belirliyen kafadaki ve bedendeki dış görünüş mü olur, yoksa, ırkı belirliyecek olan KAN mı olmalı?

    Adli tıp kurumu tespit edilemiyen cesetlerin kimliğini, insanın neyinden tespit ediyorsa, ırkı da öyle tespit eden var mı?

    Kan hücresinden, dna'dan veya genlerden günümüze kadar bir ırk tespit edildi mi ki, yeryüzünde bir ırk olabilsin!?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Maykıl.

    quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    Buna sebep olan şeyler genlerin mutasyonudur çevre değil. Çevreye uyum sağlama işi ise doğal seçilimledir. Değişiklik sonucu uyum sağlayamayan canlı elenir ve uyum sağlayabilenler yaşamaya devam eder. Çevresel hiç bir etken bir geni doğrudan değiştiremez.


    "Değişinim ya da mutasyon, çok hücreli organizmalarda bir canlının hücre genomu içindeki DNA dizilimleri ile genetik bilgisinde veya tek hücreli organizmalarda, örneğin bir virüsün, DNA ya da RNA diziliminde meydana gelen kalıcı değişmelerdir."

    Bahsettiğim vücut özellikleri çevreye uyum sağlayıp, elenmemek için meydana gelen mutasyonlardır. çevre, genlere etki eder. örneğini de verdim.

    Hatta genlerin değişmesine direk çevre neden olur. mutasyon sadece radyasyonla, x ışını ile olur diyenler var, sen de diyebilirsin. ama onlar da çevreye girer. sadece daha etkili ve daha kısa sürede kendisini gösteren etkenler ama yine çevreden gelen bir uyarı.


    Hiç bir gen, abi hava güneşliymiş derideki melanin'i arttıralım diye hareket etmez hocam. Bahsettiğiniz düşünce tarzı Lamarck'ın hipotezindeki gibi. Yüksek dallardaki yapraklara uzanmaya çalışan zürafaların boyunları uzadı düşüncesiyle bire bir kesişiyor bunun yanlış olduğu çok uzun zamandır biliniyor. Mutasyonu çevrenin etkisine bağlayabilirsin ve o ismi verebilirsin ancak bahsettiğin şey çevresel şartlara uyum sağlamak için bilinçli bir mutasyon ve böyle bir şeyin imkanı yok ne yazık ki. Nesiller boyunca kuyruğu kesilen bir hayvanın hiç bir zaman kuyruksuz yavrusu olmayacaktır, nesiller boyunca ister epilasyon, ister başka yöntemlerle kılları alınan birinin kılsız yavrusu doğmayacaktır. Çünkü kılları yok ettiğinizde testislerinizdeki kıllarınızın çıkmasını sağlayan geni yok edemezsiniz. Bu ancak ve ancak bir sonraki nesile aktarılabilecek bir mutasyonla gerçekleşir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    Hayretler ediyorum.

    KALITIM: Ana-babadan geçiyormuş! Her ana-babanın da ana-babsı yok mu? Kafa tasçılar! Kalıtım, genler vasıtası ile soydan soya/bedenden bedene geçtiğine göre, bugün biri çıkıp bu beden BEN demesi, safsatadan başka şey olur mu? Genler de dna'da olduğuna göre, sizi bedeninizi oluşturan genleriniz KAÇ BİN YILLIK acaba? O genler ve dna bilgileri ve kalıtımı kaç milyon veya milyar insan bedeninin, yen bedeni olmaz mı?

    Bugüne kadar, bir bilim insanı çıkıp da bu arap, moğol, ingiliz, alman, çin ırkı diye bir ırk tespit edilmiş mi?

    Ne kadar ırk karşıtı varsa, her biri en az bir ırkçı kadar ırkçıdır. Hitlere, kafatasçı diyorlar ama Hitlerin kafatasçılığını savunarak, ırkçılık yapmuyorlar mı?

    Irkı belirliyen kafadaki ve bedendeki dış görünüş mü olur, yoksa, ırkı belirliyecek olan KAN mı olmalı?

    Adli tıp kurumu tespit edilemiyen cesetlerin kimliğini, insanın neyinden tespit ediyorsa, ırkı da öyle tespit eden var mı?

    Kan hücresinden, dna'dan veya genlerden günümüze kadar bir ırk tespit edildi mi ki, yeryüzünde bir ırk olabilsin!?


    ırk bir bilimdir her ırkın her ırka göre farklı özellikleri vardır , bugün dna testi ile ırk tespiti yapılıyor demekki bir ırkı diğer ırktan ayıran özellikler var.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    Hiç bir gen, abi hava güneşliymiş derideki melanin'i arttıralım diye hareket etmez hocam. Bahsettiğiniz düşünce tarzı Lamarck'ın hipotezindeki gibi. Yüksek dallardaki yapraklara uzanmaya çalışan zürafaların boyunları uzadı düşüncesiyle bire bir kesişiyor bunun yanlış olduğu çok uzun zamandır biliniyor. Mutasyonu çevrenin etkisine bağlayabilirsin ve o ismi verebilirsin ancak bahsettiğin şey çevresel şartlara uyum sağlamak için bilinçli bir mutasyon ve böyle bir şeyin imkanı yok ne yazık ki. Nesiller boyunca kuyruğu kesilen bir hayvanın hiç bir zaman kuyruksuz yavrusu olmayacaktır, nesiller boyunca ister epilasyon, ister başka yöntemlerle kılları alınan birinin kılsız yavrusu doğmayacaktır. Çünkü kılları yok ettiğinizde testislerinizdeki kıllarınızın çıkmasını sağlayan geni yok edemezsiniz. Bu ancak ve ancak bir sonraki nesile aktarılabilecek bir mutasyonla gerçekleşir.

    Genler, hadi güneş açtı melanin üretelim demiyor elbette. Güneş ışığının da etkisiyle gerçekleşen kimyasal reaksiyonlar sayesinde melanin artar, vücudun en çok güneş alan kısımlarında yoğunlaşır ve derinin kararmasına neden olur.

    Coğrafyalardan kaynaklanan renk değişimi yazın sahil kenarında güneşlenirken bronzlaşmak gibi bir şey değil. Bi 100 yıldan falan bahsetmiyorum, süreyi kısa tutarsan sağlıklı gözlem yapamazsın. Çok uzun yıllar boyunca çok güneş altında kalan bölgede yaşayan canlıların derisinin zamanla karakteri değişir ve deri rengine ait genin özelliği "melanin oranı yüksek, koyu renkli bir deri" olarak değişir. Burada bilinçli bir mutasyon yok, güneş ışığının neden olduğu bir mutasyon var. Kimyasal tepkimeler var. Ki zaten ben bilinçli demedim.

    Nesilden nesile aktarılma konusu, bahsettiğim gibi kısa sürede gözlemlenecek bir şey değil. İlk önce 1. nesil canlı, diyelim sıcak bölgeye göç ettiğinde sadece kendi derisi koyulaşır. Ölür. Sonra beyaz renkli çocuğu doğar. Onun da derisi kararır. Ölür. Onun çocuğu ya da torunu ya da torununun torununun torununun torununun toru....... ..... torunu, az da olsa X nesil önceki dedesinden daha koyu renkli doğar. X nesil sonrası ondan daha da koyu renkli doğar. Çünkü bu aile içindeki genler her defasında anlık olarak değişmek yerine (anlık derken, bir canlının yaşam süresi kadarlığına) artık koyu renkli olma özelliğine sahip olmuş olmaya başlayacaklardır.

    Doğal seleksiyon olayı da, eğer vücut dış etkiyle baş edemeyecek durumdaysa canlı ölür. Bir türün yok olmasına kadar gidebilir. Ama güneş ışığı etkisinde, vücudun bu etkiyle baş etmek için melanin üretme mekanizması olduğundan bunu devreye sokar. Ama benim de kastetmediğim gibi, bilinçli bir şekilde değil. Kimyasal reaksiyonlar sonucunda. Odunu ateşe atınca nasıl yanarsa, vücuda güneş ışığı geldiğinde de melanin artar.

    Zaten çevre şartlarına göre değişim olmasaydı doğal seleksiyonla bütün canlılar elenir, canlı kalmazdı. Çünkü dünyanın ısısı, hava basıncı, şuyu buyu zaman ilerledikçe değişiyor.

    Her neyse, eğer bu şekilde işlemeseydi bizler de kıllı atalarımız gibi aşırı kıllı doğmak zorunda kalırdık.

    Lamarck'ın düşüncesinin çürütüldüğünün söylendiğini biliyorum ama neden çürütülmüş bilmiyorum. He tamam, eksiklikleri vardır. Çürütülmesinin nedeni büyük ihtimalle eksiklikleri veya olayları açıklamasındaki yanlış sebep-sonuç ilişkileri kurmasından dolayıdır. Ama bana kalırsa bu şekilde işliyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    quote:

    Orijinalden alıntı: achilles97

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    bana kalırsa gerçek Türk tipi biz ile azeriler orta asyada çinlilere benzeyenler malesef çinlilerin baskısı ile oluşmuş olanlar.

    tam tersi. asıl şuan azeri ve türkiye türklerinin hiç biri SAF türk değil türklerin ilk anayurdu orta asyadır.bunu 5 yaşındaki çocuk bile bilir.çin baskısıyla falan olmadı türklerin çekikliği.zaten baştan beri öyleydik.çinliler çok baskı yapıyo diye asyadan kaçmıştık farklı kıtalara bölgelere falan.tabi hepsi kaçmamıştır heralde.

    hadi bizi anladık da azeriler kimle karışmış ruslar veya bir dönem oralara kadar giden araplarla mı ? benim bildiğim Türk çekik gözlü olmaz , okullarda kürşatın alparslanın oğuz kağanın resimerine bakın hiçbiri çinliye benzemiyor sonuçta o resimleri de birisi kafadan sallamamıştır.

    Arkadaşım sana cevaben bu resimdeki heykellere balbal denir savaşta ölen kahraman Türklerin heykelleridir.Farkındaysan çekik gözlü gibiler benim şahsi yorumum biz anadolu halkının kırma bir halk olduğudur.Kimse ben saf Türküm veya şuyum buyum diyemez bana göre.Alp arslan ve Oğuz kağanın resimleri hakkında bir bilgim yok kim çizmiş gerçekmi araştırmadım.
     Türk




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Maykıl.

    quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    Hiç bir gen, abi hava güneşliymiş derideki melanin'i arttıralım diye hareket etmez hocam. Bahsettiğiniz düşünce tarzı Lamarck'ın hipotezindeki gibi. Yüksek dallardaki yapraklara uzanmaya çalışan zürafaların boyunları uzadı düşüncesiyle bire bir kesişiyor bunun yanlış olduğu çok uzun zamandır biliniyor. Mutasyonu çevrenin etkisine bağlayabilirsin ve o ismi verebilirsin ancak bahsettiğin şey çevresel şartlara uyum sağlamak için bilinçli bir mutasyon ve böyle bir şeyin imkanı yok ne yazık ki. Nesiller boyunca kuyruğu kesilen bir hayvanın hiç bir zaman kuyruksuz yavrusu olmayacaktır, nesiller boyunca ister epilasyon, ister başka yöntemlerle kılları alınan birinin kılsız yavrusu doğmayacaktır. Çünkü kılları yok ettiğinizde testislerinizdeki kıllarınızın çıkmasını sağlayan geni yok edemezsiniz. Bu ancak ve ancak bir sonraki nesile aktarılabilecek bir mutasyonla gerçekleşir.

    Genler, hadi güneş açtı melanin üretelim demiyor elbette. Güneş ışığının da etkisiyle gerçekleşen kimyasal reaksiyonlar sayesinde melanin artar, vücudun en çok güneş alan kısımlarında yoğunlaşır ve derinin kararmasına neden olur.

    Coğrafyalardan kaynaklanan renk değişimi yazın sahil kenarında güneşlenirken bronzlaşmak gibi bir şey değil. Bi 100 yıldan falan bahsetmiyorum, süreyi kısa tutarsan sağlıklı gözlem yapamazsın. Çok uzun yıllar boyunca çok güneş altında kalan bölgede yaşayan canlıların derisinin zamanla karakteri değişir ve deri rengine ait genin özelliği "melanin oranı yüksek, koyu renkli bir deri" olarak değişir. Burada bilinçli bir mutasyon yok, güneş ışığının neden olduğu bir mutasyon var. Kimyasal tepkimeler var. Ki zaten ben bilinçli demedim.

    Nesilden nesile aktarılma konusu, bahsettiğim gibi kısa sürede gözlemlenecek bir şey değil. İlk önce 1. nesil canlı, diyelim sıcak bölgeye göç ettiğinde sadece kendi derisi koyulaşır. Ölür. Sonra beyaz renkli çocuğu doğar. Onun da derisi kararır. Ölür. Onun çocuğu ya da torunu ya da torununun torununun torununun torununun toru....... ..... torunu, az da olsa X nesil önceki dedesinden daha koyu renkli doğar. X nesil sonrası ondan daha da koyu renkli doğar. Çünkü bu aile içindeki genler her defasında anlık olarak değişmek yerine (anlık derken, bir canlının yaşam süresi kadarlığına) artık koyu renkli olma özelliğine sahip olmuş olmaya başlayacaklardır.

    Doğal seleksiyon olayı da, eğer vücut dış etkiyle baş edemeyecek durumdaysa canlı ölür. Bir türün yok olmasına kadar gidebilir. Ama güneş ışığı etkisinde, vücudun bu etkiyle baş etmek için melanin üretme mekanizması olduğundan bunu devreye sokar. Ama benim de kastetmediğim gibi, bilinçli bir şekilde değil. Kimyasal reaksiyonlar sonucunda. Odunu ateşe atınca nasıl yanarsa, vücuda güneş ışığı geldiğinde de melanin artar.

    Zaten çevre şartlarına göre değişim olmasaydı doğal seleksiyonla bütün canlılar elenir, canlı kalmazdı. Çünkü dünyanın ısısı, hava basıncı, şuyu buyu zaman ilerledikçe değişiyor.

    Her neyse, eğer bu şekilde işlemeseydi bizler de kıllı atalarımız gibi aşırı kıllı doğmak zorunda kalırdık.

    Lamarck'ın düşüncesinin çürütüldüğünün söylendiğini biliyorum ama neden çürütülmüş bilmiyorum. He tamam, eksiklikleri vardır. Çürütülmesinin nedeni büyük ihtimalle eksiklikleri veya olayları açıklamasındaki yanlış sebep-sonuç ilişkileri kurmasından dolayıdır. Ama bana kalırsa bu şekilde işliyor.

    Hocam gözleminiz doğru, yorumunuz yanlış. Kıllarımızın azalmasının, olmamasının sebebi kıllarımızın azalması gerektiğinden veyahut zamanla azaldığından değildir. Bu yönde bir mutasyon geçirdiğimizdendir.

    Ten rengi muhabbetine gelecek olursak. Karışık bir grup güneş ışınlarının dik geldiği bir bölgeye gider, ekvator bölgesi civarındaki olsun söz gelimi. Melanin açısından zengin olmayan deriler güneşin zaralarından fazlaca etkilecek ve büyük ihtimalle deri hastalıkları geçirecekler. Hasta olan bir kişi yeterince beslenemeyip avlanamayacak ve soyunu devam ettirme konusunda sorun yaşayacaktır, bunun dışında genetik olarak siyah tenlilik baskındır ve bu onların yaygınlaşmasını da arttıracaktır ve sonuç olarak siyah tenler hakim olacaktır. Yan etki olarak daha onlarca sebep sayılabilir tabi ki ve bu olay bu kadar basit değil ancak uzatmanın da pek mantığı yok.

    Çevre şartlarına göre değişim yoktur ve canlılar yaşamaya devam etmektedir. Çünkü evrimsel sürekli devam etmektedir ve sadece o ortamda yaşayabilecek canlılar devamını sürdürmektedir.

    quote:

    X nesil sonrası ondan daha da koyu renkli doğar. Çünkü bu aile içindeki genler her defasında anlık olarak değişmek yerine (anlık derken, bir canlının yaşam süresi kadarlığına) artık koyu renkli olma özelliğine sahip olmuş olmaya başlayacaklardır.

    X nesil sonra koyu renkli olma geninin oluşması için herhangi bir sebep yok, şu kadar nesil geçtikten sonra genlerde böyle bir değişikliğin meydana gelmesi açıklanamaz. Bundan öte güneşe karşı sağladığımız adaptasyonlar zaten genlerimizde herhangi bir değişiklik meydana getirmez ki bu sonraki nesillere aktarılsın ve çok uzun zaman sonra etkisi görülmeye başlansın.

    Lamarck'ı çürüten örneklerden bir kaçını da paylaşacak olursak Weisman nesiller boyunca farelerin kuyruklarını kesmiştir ancak kuyruksuz bir fare elde edememiştir, müslümanlar çok uzun süredir sünnet oluyorlar ancak sünnetli doğan insanlar yok,

    İstediğimiz kadar nesil aktaralım, özellik en baştaki nesillerde aktarılmayacağı için herhangi bir süre sonra değişiklik göstermeyecektir. Genlerin çevre etkisine göre, kılların azalması konusunda fikir yürütmesi gibi bir şeyin söz konusu olma ihtimali yok. Bunu insan üzerinde sizin de dediğiniz gibi görmemiz oldukça zor, bunun yerine bakteriler ile ilgili deneyler var.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Jean-Baptiste_Lamarck

    Mendel ve Weisman diye başlayan paragrafı okursanız ne demek istediğimi tam olarak anlamış olacaksınız.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    Hayretler ediyorum.

    KALITIM: Ana-babadan geçiyormuş! Her ana-babanın da ana-babsı yok mu? Kafa tasçılar! Kalıtım, genler vasıtası ile soydan soya/bedenden bedene geçtiğine göre, bugün biri çıkıp bu beden BEN demesi, safsatadan başka şey olur mu? Genler de dna'da olduğuna göre, sizi bedeninizi oluşturan genleriniz KAÇ BİN YILLIK acaba? O genler ve dna bilgileri ve kalıtımı kaç milyon veya milyar insan bedeninin, yen bedeni olmaz mı?

    Bugüne kadar, bir bilim insanı çıkıp da bu arap, moğol, ingiliz, alman, çin ırkı diye bir ırk tespit edilmiş mi?

    Ne kadar ırk karşıtı varsa, her biri en az bir ırkçı kadar ırkçıdır. Hitlere, kafatasçı diyorlar ama Hitlerin kafatasçılığını savunarak, ırkçılık yapmuyorlar mı?

    Irkı belirliyen kafadaki ve bedendeki dış görünüş mü olur, yoksa, ırkı belirliyecek olan KAN mı olmalı?

    Adli tıp kurumu tespit edilemiyen cesetlerin kimliğini, insanın neyinden tespit ediyorsa, ırkı da öyle tespit eden var mı?

    Kan hücresinden, dna'dan veya genlerden günümüze kadar bir ırk tespit edildi mi ki, yeryüzünde bir ırk olabilsin!?


    ırk bir bilimdir her ırkın her ırka göre farklı özellikleri vardır , bugün dna testi ile ırk tespiti yapılıyor demekki bir ırkı diğer ırktan ayıran özellikler var.

    Kalıtımı anlayan biri, asla ırktan söz edemez.

    DNA'dan ırk tespiti yapabilecek bir gerçek bilim adamı, bir İslam çıkmaz. Çıkarsa da Kuran'ı inkar etmiş olur.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 3ndorfin

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    quote:

    Orijinalden alıntı: achilles97

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    bana kalırsa gerçek Türk tipi biz ile azeriler orta asyada çinlilere benzeyenler malesef çinlilerin baskısı ile oluşmuş olanlar.

    tam tersi. asıl şuan azeri ve türkiye türklerinin hiç biri SAF türk değil türklerin ilk anayurdu orta asyadır.bunu 5 yaşındaki çocuk bile bilir.çin baskısıyla falan olmadı türklerin çekikliği.zaten baştan beri öyleydik.çinliler çok baskı yapıyo diye asyadan kaçmıştık farklı kıtalara bölgelere falan.tabi hepsi kaçmamıştır heralde.

    hadi bizi anladık da azeriler kimle karışmış ruslar veya bir dönem oralara kadar giden araplarla mı ? benim bildiğim Türk çekik gözlü olmaz , okullarda kürşatın alparslanın oğuz kağanın resimerine bakın hiçbiri çinliye benzemiyor sonuçta o resimleri de birisi kafadan sallamamıştır.

    Arkadaşım sana cevaben bu resimdeki heykellere balbal denir savaşta ölen kahraman Türklerin heykelleridir.Farkındaysan çekik gözlü gibiler benim şahsi yorumum biz anadolu halkının kırma bir halk olduğudur.Kimse ben saf Türküm veya şuyum buyum diyemez bana göre.Alp arslan ve Oğuz kağanın resimleri hakkında bir bilgim yok kim çizmiş gerçekmi araştırmadım.
     Türk


    Biz Türküz. Kırma değiliz. Sizler kırma olabilirsiniz!

    Anadolu (Ana- dolu) analar ile doludur. Ana dolu Türklerin yurdu değildir. Bunca Osmanlı ve kırmanın bulunduğu ülke, Türk yurdu olamaz. Olması için 80 yıl uğraştık. Ama gördüğünüz gibi uğraşlarımız boşa çıktı.

    Atatürkçülük, artık din düşmanlığı ve vatan hayinliği ile anılır oldu.

    Ama biz Türküz, kırma/melez değiliz. Yaratan bizi böyle yaratıyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    quote:

    Orijinalden alıntı: achilles97

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    bana kalırsa gerçek Türk tipi biz ile azeriler orta asyada çinlilere benzeyenler malesef çinlilerin baskısı ile oluşmuş olanlar.

    tam tersi. asıl şuan azeri ve türkiye türklerinin hiç biri SAF türk değil türklerin ilk anayurdu orta asyadır.bunu 5 yaşındaki çocuk bile bilir.çin baskısıyla falan olmadı türklerin çekikliği.zaten baştan beri öyleydik.çinliler çok baskı yapıyo diye asyadan kaçmıştık farklı kıtalara bölgelere falan.tabi hepsi kaçmamıştır heralde.

    hadi bizi anladık da azeriler kimle karışmış ruslar veya bir dönem oralara kadar giden araplarla mı ? benim bildiğim Türk çekik gözlü olmaz , okullarda kürşatın alparslanın oğuz kağanın resimerine bakın hiçbiri çinliye benzemiyor sonuçta o resimleri de birisi kafadan sallamamıştır.

    kardeşim bilmem bilirmisin ama temsili resim diye bi şey vardır. sen o saçma resimlerin kürşad veya başka bir türk olduğunu düşünmüyorsun heralde?

    böyle 2-3 tablo resmine bakarak koskoca ırk hakkında karar veremessin. senin sorduğun soru şuna benzemiş aynı:
    ...
    cengizhan'ın ismi türkçe o zaman bu adamda türk,o zaman moğollarda türktür... lafı gibi olmuş.ama şuan hepimiz çok iyi biliyoruzki moğollar türk falan değildir.şehir efsanelerinden başka birşey değildir




  • quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    quote:

    Orijinalden alıntı: achilles97

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    bana kalırsa gerçek Türk tipi biz ile azeriler orta asyada çinlilere benzeyenler malesef çinlilerin baskısı ile oluşmuş olanlar.

    tam tersi. asıl şuan azeri ve türkiye türklerinin hiç biri SAF türk değil türklerin ilk anayurdu orta asyadır.bunu 5 yaşındaki çocuk bile bilir.çin baskısıyla falan olmadı türklerin çekikliği.zaten baştan beri öyleydik.çinliler çok baskı yapıyo diye asyadan kaçmıştık farklı kıtalara bölgelere falan.tabi hepsi kaçmamıştır heralde.

    hadi bizi anladık da azeriler kimle karışmış ruslar veya bir dönem oralara kadar giden araplarla mı ? benim bildiğim Türk çekik gözlü olmaz , okullarda kürşatın alparslanın oğuz kağanın resimerine bakın hiçbiri çinliye benzemiyor sonuçta o resimleri de birisi kafadan sallamamıştır.

    şu forumdaki cahillik beni öldürecek. evet okullardaki resimleri birileri kafadan sallıyor ki öğrenciler senin gibi düşünsün.

    al bak bakalım orta asyalı türklerin resimlerine. ilki melikşah, diğer ikisi timur. çekik gözlüler. çinliler nasıl tarih boyunca maveraünnehire gelememiş sen neden bahsediyorsun? ne çin baskısı????

    http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/5/5f/B%C3%BCy%C3%BCk_Sel%C3%A7uklu_Sultan%C4%B1_Melik%C5%9Fah.jpg
    http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/8/8f/Chlebowski-Bajazyt_w_niewoli.jpg
    http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/4/43/Tamerlan.jpg

    azeriler ve türkler bu bölgede yaşayan halk ile orta asyadan gelen türklerin karışmış halidir. bu kadar basit.

    balkan türkleri neden beyaz tenli onu da sen düşün bul artık




  • quote:

    Orijinalden alıntı: birturk

    quote:

    Orijinalden alıntı: 3ndorfin

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    quote:

    Orijinalden alıntı: achilles97

    quote:

    Orijinalden alıntı: oguz_19811981

    bana kalırsa gerçek Türk tipi biz ile azeriler orta asyada çinlilere benzeyenler malesef çinlilerin baskısı ile oluşmuş olanlar.

    tam tersi. asıl şuan azeri ve türkiye türklerinin hiç biri SAF türk değil türklerin ilk anayurdu orta asyadır.bunu 5 yaşındaki çocuk bile bilir.çin baskısıyla falan olmadı türklerin çekikliği.zaten baştan beri öyleydik.çinliler çok baskı yapıyo diye asyadan kaçmıştık farklı kıtalara bölgelere falan.tabi hepsi kaçmamıştır heralde.

    hadi bizi anladık da azeriler kimle karışmış ruslar veya bir dönem oralara kadar giden araplarla mı ? benim bildiğim Türk çekik gözlü olmaz , okullarda kürşatın alparslanın oğuz kağanın resimerine bakın hiçbiri çinliye benzemiyor sonuçta o resimleri de birisi kafadan sallamamıştır.

    Arkadaşım sana cevaben bu resimdeki heykellere balbal denir savaşta ölen kahraman Türklerin heykelleridir.Farkındaysan çekik gözlü gibiler benim şahsi yorumum biz anadolu halkının kırma bir halk olduğudur.Kimse ben saf Türküm veya şuyum buyum diyemez bana göre.Alp arslan ve Oğuz kağanın resimleri hakkında bir bilgim yok kim çizmiş gerçekmi araştırmadım.
     Türk


    Biz Türküz. Kırma değiliz. Sizler kırma olabilirsiniz!

    Anadolu (Ana- dolu) analar ile doludur. Ana dolu Türklerin yurdu değildir. Bunca Osmanlı ve kırmanın bulunduğu ülke, Türk yurdu olamaz. Olması için 80 yıl uğraştık. Ama gördüğünüz gibi uğraşlarımız boşa çıktı.

    Atatürkçülük, artık din düşmanlığı ve vatan hayinliği ile anılır oldu.

    Ama biz Türküz, kırma/melez değiliz. Yaratan bizi böyle yaratıyor.

    memleket neresi? onu söyle kırmamısın değil misin söyleyeyim.

    ha bu arada kendime en yakın gördüğüm partiler milliyetçi partilerdir. ama ülkemizde malesef en cahil kesim milliyetçilerdir. iranlılar, kürtler, rumlar ve ermeniler orta asya türklerinden daha yakın akrabamız. bunu artık anlayın




  • İnanılmaz şeyler konuşulmuş gerçekten. Hayretle okudum. Türkleri tek bir noktadan çıkmış sanıyor sanırım çoğu arkadaş. Türkler ne Hunlar ile başlamıştır ne Sibirya ormanlarından çıkmışlardır. Haliyle Türklerin gözleri çekik olur tıknaz, kalın ve kıllı olur tabiri tamamen yalan ve yanlıştır. Herşeyden önce Türk Aryan da değil Sarı da değil. Beyaz ırktan olduğunu Atatürk'ün başlattığı çalışmalardan anlıyoruz, Aryan veya Sarı ırkından olmadığı da sonrasında yapılan çalışmalardan belli.
    Ayrıca National Geographic'in yaptığı testlerden bahsedilmişte aklıma geldi. Bunlar bir ara Amazonların kökenini araştırıyordu. Her taraftan kan aldılar gen araştırması vs. yaptılar. Sonuç olarak Türk oldukları çıktı fakat komik olan şey ise bütün program heyecanla ve şevkle geçerken Türk olduklarını öğrendiklerinde 3-5 cümleyle açılayıp anında bitirdiler programı Bunu öğrenmek için gen testi yapmaya gerek yok. Hunlarda dahi 10.000 ile 15.000 arasında bir kadın ordusundan bahseder ki Hunlardan öncesinde bölgede yaşayan ufak beylikler diyebileceğimiz aşiretlerde daima 18-25 yaş arasından oluşan kadın orduları bulunurdu.
    Köken kısmına gelirsek anne tarafımın yörük-türkmen kökenli olduğunu baba tarafımın ise Oğuz boyundan gelme olduğunu öğrendim ciddi bir çalışma ile. Hatta Osmanoğlu ailesi yani Osmanlı hanedanı ile uzaktan akraba sayılırım erkek soyuna bakarsak çünkü zamanında ailemizin bir büyüğü aileye damat olmuş. Yani köken işine girersek gayet düz ve belli bir kökene sahibim.
    Ayrıca bugün Çin topraklarında olan çoğu bölgeden inanılmaz mumyalar çıkmakta ve çıkan mumyalar özellikle kadınlar hakikaten çok güzel. Yani şimdi yaşasalar aşık olunası kadınlar çıkıyor mezarlardan. Mezarların duvarlarında, etraflarında Türkçe olarak okunabilen yazılar çıkıyor. Bu mezarlar en genci 2500-3000 yaşında ve çıkan mumyaların neredeyse hiçbiri çekik gözlü değil. Gayet Avrupa tarzı diyebileceğiniz görünüşteler. Nitekim Türklerin Kuzey Avrupa üzerinden binlerce sene önce göç ettikleri biliniyor Atilla'dan falan bahsetmiyorum. Bugünkü İsveç-Norveç bölgelerinde Türk mezarları bulunuyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kraven -- 14 Temmuz 2012; 12:41:28 >




  • kafa karıştıran şey türk kelimesinin kullanımından geliyor. yabancılar bunun çözümünü bulmuşlar. bakınız:

    http://en.wikipedia.org/wiki/Turkic_peoples

    http://en.wikipedia.org/wiki/Turkish_people

    kökenimiz orta asya türkleri olabilir. ama başka milletlerle karışmadıgımızı iddia etmek akla mantıga ters.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: .Derya.

    Arkadaşlar yılladır kafamı kurcalayan bir soru var ben bulamadım.


    Orta asyada yaşayan Türklere baktığımda çogu çinlilere benziyor (çekik göz olarak diyorum) bize bakıyorum hiç alakamız yok.

    Buradanda aklıma acaba çinlilermi bizden etkilendi yoksa biz mi çinlilerden gen alış verişinde bulunduk,

    Gerçek Türk tipi hangisidir bizim gibi olanlarmı, Orta Asyadakilermi.

    Özbekler
    Türkmenler
    Kırgızlar gibi hepsi çinli gibi (görünüm itibari ile) acaba bizmi onlara baskı uygulayarak tiplerini bizleştirdik, yoksa onlarmı bize.

    Azerilere bakarsak hiçde onlara benzemiyor aynı cografyada olsalarda azeriler biz gibi.

    Ben ırkçı değilim herkes insan olarak eşittir gözümde sadece bu konuyu merak ediyorum.

    Çinlilermi özgün tipli bizmi. Kim kimi etkilemiş.

    Gerçek anlamda Türk denen insanlar çekik gözlü oluyor diye biliyorum, ancak şu an Türkiye'de yaşayan Türklerin bayağı karışık olduğuna inanıyorum. Yani bence bu ülkede Türklük kavramı ırk olarak kullanılmamalı, kullanılacaksa millet olarak kullanılmalı. Bu çeşitliliği Rum, Slav, Kafkas, Ortadoğu halklarıyla karışmamıza bağlıyorum. Kültürel olarak da bu böyle. Bence artık Orta Asya ile çok eski kültürel değerlerden başka bir bağlantımız yok.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi I Love Cookies -- 13 Temmuz 2012; 16:23:59 >




  • Öncelikle ben ırkçıyım cevaba böyle başlayayım.

    Biz kültür bakımdan da,köken bakımından da melezleşiyoruz.İç anadolu arap,kıyı kesim ise batının etkisinde kaldı.Türklükle alakası olan bir yer yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: I Love Cookies

    quote:

    Orijinalden alıntı: .Derya.

    Arkadaşlar yılladır kafamı kurcalayan bir soru var ben bulamadım.


    Orta asyada yaşayan Türklere baktığımda çogu çinlilere benziyor (çekik göz olarak diyorum) bize bakıyorum hiç alakamız yok.

    Buradanda aklıma acaba çinlilermi bizden etkilendi yoksa biz mi çinlilerden gen alış verişinde bulunduk,

    Gerçek Türk tipi hangisidir bizim gibi olanlarmı, Orta Asyadakilermi.

    Özbekler
    Türkmenler
    Kırgızlar gibi hepsi çinli gibi (görünüm itibari ile) acaba bizmi onlara baskı uygulayarak tiplerini bizleştirdik, yoksa onlarmı bize.

    Azerilere bakarsak hiçde onlara benzemiyor aynı cografyada olsalarda azeriler biz gibi.

    Ben ırkçı değilim herkes insan olarak eşittir gözümde sadece bu konuyu merak ediyorum.

    Çinlilermi özgün tipli bizmi. Kim kimi etkilemiş.

    Gerçek anlamda Türk denen insanlar çekik gözlü oluyor diye biliyorum, ancak şu an Türkiye'de yaşayan Türklerin bayağı karışık olduğuna inanıyorum. Yani bence bu ülkede Türklük kavramı ırk olarak kullanılmamalı, kullanılacaksa millet olarak kullanılmalı. Bu çeşitliliği Rum, Slav, Kafkas, Ortadoğu halklarıyla karışmamıza bağlıyorum. Kültürel olarak da bu böyle. Bence artık Orta Asya ile çok eski kültürel değerlerden başka bir bağlantımız yok.

    Çekik gözlü vs. kısmını yukarıda açıkladım fakat diğer söylediklerine kısmen katılıyorum. Zira Türk devletleri tarihinde hiçbir zaman kan üzerine kurulu olmamıştır. Mete han dahil öncesi ve sonrasındaki istisnasız bütün devletlerde Türk kelimesi kan bağı olarak değil millet anlamında kullanılmıştır zira tersi durum mümkün olamazdı. Asya'nın büyük çoğunluğuna Türk devletleri hakim olmuştur, 1071'den binlerce sene önce Anadolu'da Türkler vardı fakat yerel halklar ile daima karışım olmuştur. Koreliler dahi uzaktan kuzenimizdir örneğin. Dolayısıyla kan üzerinden ırkçılık yapılamaz. Ben 2000 senedir Türk olduğumu biliyorum. fakat arada aileye yabancı gelin ve birkaç damatta karışmış. Dolayısıyla hiçbir insan %100 bir ırk olamaz, saf ırk denen birşey mümkün değildir.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.