Biz F35 projesinden iki ülkenin 10 küsür yıllık süreçte geçmiş onlarca yıllık komplo teorileri, düşmanlığı ile anlamsız hatası ile dışlanmasaydık zaten F35'lerin üretiminde, geliştirmesinde Abd kadar olmasa da uzun vadede bulunduğumuz coğrafyada NATO ve F35'ler için en büyük üretim, bakım tesisleri olma potansiyelindeydik. Biz F35 projesinden dışlanarak aslında F35'in kendisinden çok daha büyük bir şeyi kaybettik F35 için partner üretim, bakım ve benzeri süreç ortaklığını ve faaliyetleri. Geliştireceğimiz, yapacağımız şeyler elbetteki inanılmaz arge, icat - mucitlik olmayacaktı ama bugün Koç, Vestel gibi grupların büyük markalar için yaptığı sipariş usulü üretim sayesinde elde ettikleri üretim, geliştirme kabiliyetlerini üretim, lojistik maliyetleri konusunda bilgi, etki sahibi olabilmeleri ile oluşturabildikleri ve kendi çaplarında bazı alanlarda elde edebildikleri marka değeri gibi açısından bize insanlı olmasa da insansız sonraki nesil jetler için büyük bir potansiyel olabilirdi. Şuan bu projeleri kendi bütçemiz dahilinde gerçekleştirmeye çalışıyoruz F35 projesinin tedarikçi, üretici pozisyonundan olmasaydık sadece F35 ve aksesuarlarından elde edilecek 10 milyarlarca dolarlık gelirden kazanç ve tecrübe sağlayacak özel ve kamu kurumlarımız maddi, manevi çok daha fazla tecrübe daha fazla bütçeye sahip olacaktı. Bu ekonomi ile F35 projesinin üretiminde devam edebiliyor olsaydık da maaliyetleri nedeni ile F35'lerden çok sipariş edip, kullanmayı tercih edeceğimizi düşünmüyorum ama yinede 5 veya 10 veya 20 tanede olsa yeni nesil bir uçağın spesifik limitlerini, üstünlüklerini, artılarını - eksilerini bilmek bundan faydalanabilmek yüksek maliyete rağmen elzem durumlar için maliyeti düşürerek ciddi bir avantaj, üstünlük sağlayacak bir şeydi. İsrail ve sonrasında Yunanistan gibi ülkelerin bizden önce F35 alabilmesini, kullanabilmesini kabullenemiyorum ne yalan söyleyeyim. |
Türkiye Yunanistan'a Karşı Hava Üstünlüğünü Tamamen Kaybetti (9. sayfa)
-
-
Mevcut hükümetin diğer ülkelerle agresif izlediği dış ilişkilerdeki tutum aslında sadece kendisinden kaynaklanan olumsuz bir durum değil ne yazık ki. Niye diyecek olursanız bizde bireysel insan psikolojisinde aşağılık, değersizlik - yetersizlik kompleksi ile birlikte sık tetiklenen ve olumsuz etkisini gösteren üstünlük kompleksi problemi bireysel olarak bir çoğumuzda yaygın olduğundan daha fazla toplumsal olarak dış siyaset, politik - diplomatik durumlarda daha fazla kendini gösteriyor. Bu Osmanlı döneminde yaşadığımız olumsuz durum, savaşlar ve gerileme sürecinden kalan bir travma büyük ihtimal, sebepsiz değildir. Fakat bunu atlatmamız ve bunun farkında olmamız gerekiyor.
Her dönem kurtulamadığımız ve yükselen içerde ve dışarda yaşadığımız olumsuz durumlarda bir günah keçisi, sorumlu bulup kendimizi içgüdüsel olarak iyi hissetmeye, rahatlatmaya çalışıyoruz. Ecevit, Erbakan döneminde de iki ayrı siyasi grubunda bireysel olarak hayata bakışında dini, sosyolojik ideolojilerin etkinliği dışında bunu ne yazık ki politik söylemler ile mitinglerde, mecliste sık sık tarihte mevcut. NATO ülkelerini başarılı bir şekilde ikna ederek başlatabildiğimiz Kıbrıs operasyonunda ne oldu, nasıl oldu da NATO ülkeleri bize ultimatom vermedi, hatta bize destek oldu veya karşı çıkmayarak operasyonları başlatabildiğimizi sormuyoruz ama Kıbrıs'ta başlarken doğru yaptığımız süreçte sonrasında nasıl göreceli veya somut yanlışlar - hatalar yaptık da Ambargo ve tepki yedik bunu da düşünmemiz gerekiyor. Aynı sorunu Arap Baharın'da da yaşadık. Arap Baharı başarısız olduğu halde biz bu kadar NATO ülkeleri ile bu kadar gergin ve kopma noktasına gelecek duruma gelmek zorunda değildik yine aynı şekilde bu bizim çıkamadığımız bir kısır döngü, ilişki - süreç yönetimi sorunumuzu ne yazık ki gösteriyor. Elbetteki bütün suç, hata bizde değildir ama kendi yetki, hakimiyet alanımızda bireysel, toplumsal olarak bakacak olursak diğer ülkeler birbirleri ile istisna durumlar haricinde bu kadar aşırı pozitif veya negatif ilişki - diplomatik git-geller yaşamıyorda biz niye yaşıyoruz diye kendimizi iyi analiz etmemiz gerekiyor bence.
-
Bu kaynak kodları konusunda ülkemizde bir de karıştırılan başka ve kabul edilemez bir sorunda ülkelerin veya özel şirketlerin geliştirdiği çözümlerde kaynak koddan öte geliştirme ve bireysel olarak hazır know-how, proje taslağını kendi markamız, patentlerimiz ve ticari kâr hedefliliğimiz ile satabilmeyi patent bedeli ödemeden talep ediyor olma yanlışımız yatıyor. Bu tarz askeri projelerde kapalı kaynak ürün ve servis satışını Rusya, Çin gibi totaliter ülkeler haricinde gelişmiş ülkelerin kabul edeceğini, bu şekilde yatırım - milyarlarca dolarlık harcama yapabileceklerini sanmıyorum. Kapalı kaynak olması demek komplo teorilerinin gerçekten de geçtim ülkeler arası devletlerin içerisinde özel sektör ile kamu - bürokrasi arasında bile güç çekişmesi, suistimal veya veri - bilgi sızdırma, ticari misyon ile ulusal - diplomatik çıkarlardan ziyade şirketlerin devletleri kendilerine düzenli bağımlı hale getirmeleri gibi şeyleri politikacılara lobicilik veya şantaj yapma gereksinimi duymadan yapabilme imkanı verir.
Patrioatlar içinde büyük ihtimal bu tarz bir sorun yaşadık. Fakat unuttuğumuz bir şey var geçtim askeri - savunma gibi üst düzey ürünler olmasını her hangi bir özel şirketin milyarlarca dolarlık yatırımı, fizibilitesi ile tam kâra geçebilecek şekilde satış yaptığı dönemde sizden bu ürünleri alırız ama bizde bunu nasıl yapıp kendimize veya başkalarına üretebiliriz demek, sizin şirketi satın almak zorunda kalmadan sizin şirket gibi bizde bu işi yapmak istiyoruz sözleşmede hukuki olarak bunu kabul edin demek.
Bu bakış açısıyla biontech aşılarını isteseydik PFizer bize değil aşı başı 10-15 dolar, 100 dolar bile ödeseydik satar mıydı?
-
kaanı yapmışımız halen f35 çöpünü öven bir gürüh takımı var hazırı ne lüzümü var yapmayanları görüyoruz abd birer birer demokrasi getiriyor onlara.
-
F35 insanlı son üst düzey hava savaş aracı en azından NATO ülkeleri için. Yapay Zeka'nın savunma, saldırı gibi spesifik - niş alanlarda milyarlarca paralel işleme, öngörü - tahmin yeteneği ile birlikte, bir jet uçağına pilotun güvenli bir sürüş ve fırlatma gibi tesisatları için onlarca prosedür yerine çok iyi eğitilmiş bir veri modeli ile geçtim insan için jete eklenen ekipmanın yarattığı zaafiyetleri, ekstra yükü, maliyeti bu unsurlar olmasa bile bir pilot aynı anda en fazla 2 düşman unsuruna karşı kaç hamle, hesap yapabilecek o esnada veri, derin öğrenme ile bu iş için özel eğitilmiş ai modelleri kim bilir aynı anda kaç pilotun hesap edemeyeceği kaç ileri hamleyi hesaplayıp yok edecek.
Simülasyon ortamında it dalaşında yapay zeka modelleri geçtiğimiz sene mi, aylarda mı ne pilotları mat etmişti.
-
Yahu, içindeki şirketlerden vergi almıyorsun, ona buna neyin üstünlüğünü niye sağlayacan?
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
S400'ler indirir Yunan F35lerini
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X