Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
Voyager 1 ve 2 (2. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: _fisico_
Coronal delikler şu anlama geliyor arkadaşlar; manyetik kutup başlarıdır bunlar. Yani bir coronal deliğin güneşin arkasında veya başka bir yerinde eşinin olması gerekiyor, çünkü buradan çıkan manyetik kutup güneşin etrafını boylu boyunca sarıp diğer delik ile buluşuyor. Buralarda Güneş 'in içinde oluşturduğu elementler ve büyük bir hidyojen gazı atımı oluyor. 1 Milyar yıl önceki Güneş ile şimdiki Güneş arasında %20 'ye varan bir küçülme olduğunu duymuştum. Tabi 1 milyar yıl önce daha şiddetliydi. Fakat bu şiddetli 11 yıllık döngü artık başka bir boyut kazanmış gibi gözüküyor; Yıldızın merkezinde oluşan ağır elementlerin manyetik fırtınaları.
Zaten tüm hesaplamalar Güneş 'in şimdiki boyutlarını en fazla 1 milyar yıl daha koruyabileceğini gösteriyor, 1 milyar yıl sonra yıldızın atmosferi olarak gördüğümüz sarı ışık yayan tabaka genleşmiş olacak. 2 milyar yıl sonra bu genleşmenin Venüs 'ü içine alacağı tahmin ediliyor. Tabiki bu kadar büyük bir yıldız kütle olarak azalsa dahi sıcaklığı daha uzak yerlere ulaşır. Dünya o zamanlarda atmosferini kaçırmış ve volkan faaliyetleri her alanda aktif bir eriyik gezegen olma ihtimali var. Şuanda yaşam bulunmayan büyük gezegenlerin uydularında ise öngörülen tahminlere göre insanlık medeniyet kurabilecek.
böyle güzel konuları açanlara paylaşanlara tartışanlara teşekkürler.
-
güzel konu 
-
Voyager'in itici motorları hakkında bilgisi olan var mı? -
Evet evelki gün haberini verdiğimiz coronal delikten dünyamıza gelen plazma tabakası dün aurora olarak kuzey kutbundan atmosfere girmiş;
-
Voyager 1 Jüpiter'e yaklaşırken. 10 saatte bir kaydedilen görüntüler (Ocak 1979) :
@metalok, wiki'de "Voyager 1 included 16 hydrazine thrusters" yazılı.
Hydrazin 2.dünya savaşında ilk kez kullanılmış (Messerschmitt Me 163B : ilk roket itmeli avcı uçağı).
(http://en.wikipedia.org/wiki/Voyager_1 ,http://en.wikipedia.org/wiki/Hydrazine)
-
yanlış bilmiyorsam motoru yok, ilk aldığı hareketle ilerliyor. jüpiter gibi gezegenlerin yanından geçerek onların büktüğü uzayda hız kazanıyor.
quote:
Orijinalden alıntı: metalok
Voyager'in itici motorları hakkında bilgisi olan var mı?
-
Voyager 2 de bulunanaltın plaktaki Türkçe mesaj aynen şöyle:
"Sabah şerifleriniz hayrola!"
Türkçe göremedim ben mesajda. Bu yaratcılığıa kim sebep olduysa sevgiyle anıyorum. -
gerçek mi bu mesaj, gerçekse neye göre sabah demişler acaba :)
hayır başka uygarlıklar mesajı çözse yine anlamayacaklar...
quote:
Orijinalden alıntı: TuVNeRa
Voyager 2 de bulunanaltın plaktaki Türkçe mesaj aynen şöyle:
"Sabah şerifleriniz hayrola!"
Türkçe göremedim ben mesajda. Bu yaratcılığıa kim sebep olduysa sevgiyle anıyorum.
-
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
gerçek mi bu mesaj, gerçekse neye göre sabah demişler acaba :)
hayır başka uygarlıklar mesajı çözse yine anlamayacaklar...
quote:
Orijinalden alıntı: TuVNeRa
Voyager 2 de bulunanaltın plaktaki Türkçe mesaj aynen şöyle:
"Sabah şerifleriniz hayrola!"
Türkçe göremedim ben mesajda. Bu yaratcılığıa kim sebep olduysa sevgiyle anıyorum.
Belki uzaylıların Türk olma ihtimalinden dolayı demişlerdir
-
Ben baştan belirtmek istiyorum, maya kehanetinin tellallığını yapmak niyetinde değilim. Aslında bundan 2 yıl öncesine kadar da böyle bir şeyden haberdar değildim, tesadüfen karşılaştım ve araştırdıkça bir şeyler kaldı aklımdan. Bunu baştan belirtmek istedim çünkü sorularım kehanet ile ilgili olmaktan ziyade okuduğum bilgilerin ne kadarnın doğru olduğu. Yoksa foton kuşağında veya ışık insan konusunda değilim, bunun bilinmesini isterim.
Kendimi düzgün ifade edebildiysem şimdi birkaç sorum olacak müsadenizle:
1-Güneş'te ki bu siyah bölgelerin sebebi manyetik kutupların yer değiştirmesinden kaynaklı mı? Mantıksal olarak kutupların daha güçlü çekim noktaları olduğunu ve bu sebeple de siyah bölgelerin meydana geldiğini düşünüyorum. Buna göre Güneş'te manyetik kutup yer değiştirmeleri meydana geliyor diyebilir miyiz?
2- "Uzay Sonsuz mudur?" konusunda verilen belgeselleri izledim, oradan öğrendiğim bir konu da Güneş'in sahip olduğu manyetik alanın "heliyosfer" (yanlış yazımsa özür dilerim) de bu kutup değişiminden dolayı bir azalma veya zayıflama meydana geliyor denilebilir mi? Aslına bakarsanız bunu şu sebeple soruyorum, etraftaki birçok yıldızda da sanırım bu tip durumlar meydana geliyordur. Zayıflayan bir kalkandan dolayı gezegenimizden diğer yıldızlardan gelecek parçacıklara karşı da korunmasının daha az olacağı söylenebilir mi?
3- Dünya'da da böylesi kutup değişimlerinin olduğuna bazı şeyler okumuştum, bilimsel olarak kanıtlanmış her hangi bir bilgi varmı? Varsa hangi zaman periyodunda bu olay meydana gelmektedir?
4- Eğer Dünya'nın da böylesi bir değişimi söz konusuysa bu durumda Güneş'ten kopan bu parçacıklar Dünya'da daha büyük alanlarda etkili olurlar sonucuna ulaşılabilir mi? Yoksa (biraz önce yukarıda kutuplardan girdiği yazılmıştı),bu parçacıkların etkili olması için bir şekilde atmosferden içeriye sızmaları yeterli mi?
5- Bu siyah bölgeler Güneş'in Dünya'ya bakan yüzünde meydana gelmeseydi acaba yine böylesi bir tehlike olur muydu? Aslına bakarsanız bu bölgelerin zıt yönde de olup olmadığını merak ediyorum, sonuçta kutup iki ayrı noktaysa bunun olması muhtemel görünüyor bence. Eğer durum buysa diğer yıldızlarda da durum farklı değildir sanırım ve bizleri tek tehlikenin Güneş olmadığı sonucuna götürür mü?
-
quote:
Orijinalden alıntı: TuVNeRa
Voyager 2 de bulunanaltın plaktaki Türkçe mesaj aynen şöyle:
"Sabah şerifleriniz hayrola!"
Türkçe göremedim ben mesajda. Bu yaratcılığıa kim sebep olduysa sevgiyle anıyorum.
Ufak bir düzeltme eklemek istiyorum. Gönderilen mesaj tam olarak şudur ve gayet Türkçe bir cümledir :"Sayın türkçe bilen arkadaşlarımız, sabah-ı şerifleriniz hayrolsun." Mesajı dinlemek isterseniz :http://voyager.jpl.nasa.gov/spacecraft/languages/audio/turkish.au
Ayrıca sadece Türkçe değil neredeyse tüm dünyadan 55 farklı dilde karşılama mesajları kaydedilmiştir.http://voyager.jpl.nasa.gov/spacecraft/languages/languages.html
/>
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi muuzoo -- 13 Ocak 2011; 20:29:57 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: speedy_
yanlış bilmiyorsam motoru yok, ilk aldığı hareketle ilerliyor. jüpiter gibi gezegenlerin yanından geçerek onların büktüğü uzayda hız kazanıyor.
quote:
Orijinalden alıntı: metalok
Voyager'in itici motorları hakkında bilgisi olan var mı?
Motoru yok ise yönlendirme işini nasıl yapıyorlardı? -
quote:
Orijinalden alıntı: metalok
Motoru yok ise yönlendirme işini nasıl yapıyorlardı?
Yukarıda yazmıştım, dikkatinden kaçtı sanırım :
Voyager 1'in 16 tane hydrazine iticisine sahip olduğu söyleniyor.
Hydrazin 2.dünya savaşında ilk kez kullanılmış (Messerschmitt Me 163B : ilk roket itmeli avcı uçağı).
(http://en.wikipedia.org/wiki/Voyager_1 ,http://en.wikipedia.org/wiki/Hydrazine)
-
quote:
Orijinalden alıntı: aalpan
Ben baştan belirtmek istiyorum, maya kehanetinin tellallığını yapmak niyetinde değilim. Aslında bundan 2 yıl öncesine kadar da böyle bir şeyden haberdar değildim, tesadüfen karşılaştım ve araştırdıkça bir şeyler kaldı aklımdan. Bunu baştan belirtmek istedim çünkü sorularım kehanet ile ilgili olmaktan ziyade okuduğum bilgilerin ne kadarnın doğru olduğu. Yoksa foton kuşağında veya ışık insan konusunda değilim, bunun bilinmesini isterim.
Kendimi düzgün ifade edebildiysem şimdi birkaç sorum olacak müsadenizle:
1-Güneş'te ki bu siyah bölgelerin sebebi manyetik kutupların yer değiştirmesinden kaynaklı mı? Mantıksal olarak kutupların daha güçlü çekim noktaları olduğunu ve bu sebeple de siyah bölgelerin meydana geldiğini düşünüyorum. Buna göre Güneş'te manyetik kutup yer değiştirmeleri meydana geliyor diyebilir miyiz?
2- "Uzay Sonsuz mudur?" konusunda verilen belgeselleri izledim, oradan öğrendiğim bir konu da Güneş'in sahip olduğu manyetik alanın "heliyosfer" (yanlış yazımsa özür dilerim) de bu kutup değişiminden dolayı bir azalma veya zayıflama meydana geliyor denilebilir mi? Aslına bakarsanız bunu şu sebeple soruyorum, etraftaki birçok yıldızda da sanırım bu tip durumlar meydana geliyordur. Zayıflayan bir kalkandan dolayı gezegenimizden diğer yıldızlardan gelecek parçacıklara karşı da korunmasının daha az olacağı söylenebilir mi?
3- Dünya'da da böylesi kutup değişimlerinin olduğuna bazı şeyler okumuştum, bilimsel olarak kanıtlanmış her hangi bir bilgi varmı? Varsa hangi zaman periyodunda bu olay meydana gelmektedir?
4- Eğer Dünya'nın da böylesi bir değişimi söz konusuysa bu durumda Güneş'ten kopan bu parçacıklar Dünya'da daha büyük alanlarda etkili olurlar sonucuna ulaşılabilir mi? Yoksa (biraz önce yukarıda kutuplardan girdiği yazılmıştı),bu parçacıkların etkili olması için bir şekilde atmosferden içeriye sızmaları yeterli mi?
5- Bu siyah bölgeler Güneş'in Dünya'ya bakan yüzünde meydana gelmeseydi acaba yine böylesi bir tehlike olur muydu? Aslına bakarsanız bu bölgelerin zıt yönde de olup olmadığını merak ediyorum, sonuçta kutup iki ayrı noktaysa bunun olması muhtemel görünüyor bence. Eğer durum buysa diğer yıldızlarda da durum farklı değildir sanırım ve bizleri tek tehlikenin Güneş olmadığı sonucuna götürür mü?
Bildiğim kadarıyla cevaplayayım;
1. Güneşteki bu siyah bölgelerin sebebi net olarak bilinmiyor, Zaten Güneş 'in tam olarak kutbu yok, manyetik alanı heryerde, bir şelale gibi heryerden çıkabiliyor.
2. Güneş 'in manyetik alanı malesef Güneş 'i ilgilendiriyor, gezegenler tek başına kendi manyetik alanları ile kendilerini koruyorlar.
3 - 4. Ben de bilim ve teknik dergisinde 7000 yılda bir değişim olduğunu okumuştum, böyle bir değişim ıspatlandı ve 20. yüzyıl içinde manyetik alanda %5 azalma görüldü, manyetik alanın %30 - 35 civarında azalması ile Güneş plazması ekvatordan dahi giriş yapabilecek, içinde metal barındıran meteorlar da Dünya 'yı tehdit edecek.
5. Zıt yönde olup olmadığını tam olarak bilmiyoruz, gözlem yapmak gerekiyor. Başka yıldızların bırakın plazmalarını, ışıkları dahi bize zar zor ulaşıyor. Yani başka yıldızlar bizi bu yönde tehdit etmiyor.
-
Dünyanın geleceğini tehdit edebilecek büyüklükte meteorların yeryüzüne çarpma olasılığı bana aynı anda hem piyangonun çıkması hemde angelina jolie ile aşk yaşamam ihtimali kadar mevcut. Yeryüzü evrende en ideal yere konumlanmış ve bu hayatın oluşmasının temel nedeni. Mesela jüpiterin konumu ve büyüklüğü yeryüzünde uygarlığın gelişebilmesinin nedenlerinden. Jüpiterin yerinde daha küçük bir gezegen olsaydı dünyamızda hayat olmayacaktı. -
Mesele sadece Meteor değil tabiki, tehditleri ben şöyle kısaca sıralayım;
1. En büyük tehdit meteor, dün (13 ocak) Dünya 'nın 1 milyon km uzaklığından 28 m boyutlarında bir göktaşı geçti, bugün 1.5 milyon km uzaktan 17 m boyutunda başka bir meteor geçecek. Boyut büyüdükçe mesafe de artıyor mesela, 10 martta 17,5 milyon km uzağımızdan 2.6 km boyutunda devasa bir göktaşı geçecek. 2.6 km lik bir meteorun yeryüzüne çarpması halinde yaşamı silme ihtimali tartışılmaz %100 gerçek zaten, neyse ki 17.5 milyon km uzağımızdan geçecek.
2. Manyetik alanın kutup değişimi, bu değişim esnasında içeriğinde demir barındıran meteorlar bu şekilde 17.5 km uzaktan geçip gitmeyecekler, dünyanın çekim alanına kapılma ihtimalleri binde birlerden yüzde birlere tırmanacak. Güneş plazması da ayrı bir tehdit.
3. Bazı süpernova patlamaları karadeliğe dönüşmüyor ve nötron yıldızı olarak kalıyor, nötron yıldızları da çok parlamıyor malesef ve uzayda başı boş büyük bir tehdit olarak dolaşıyorlar. Böyle bir tehditin var olabileceğini ancak Güneş sistemi dışında Voyager gibi bir sonda koyarak gözlemlemek mümkün ancak.
4. Zaten Voyager şuanda büyük başka bir tehdit algılamış durumda, Samanyolundaki bir nebulayı şuan delip geçtiğimizi gösterdi. Nasa TV bunun yayınlarını ve bilimsel demeçleri şu günlerde veriyor.
5. İşte bu nötron yıldızları bazen Güneş sistemi dışından Güneş 'imize şöyle bir selam verip geçiyor, sonuç olarak Oorth bulutundaki birkaç buz ve toz karışımı meteorun yıldızın ani G kuvveti etkisi ile salınım hareketi yapmaya başlıyor ve bu Güneş 'e doğru olan hareketi sonucu olarak uzun yolculuklarına başlıyorlar. Yani kuyruklu yıldızlar. Şuan periyodik olarak bir yıl içinde ortalama 10 kuyruklu yıldız yörüngesinden geçiyoruz ve bu yörüngeden arta kalan taş patçacıklarını meteor yağmuru olarak izliyoruz.
6. Karadelikler, olasılık verilemeyecek başka bir tehdit, yani isteyen hayatı boyunca Angelina Jolie ile bir gece geçirme ihtimalini tutabilir ve bunu milyonda birler ile açıklayabilir, ama Karadelik öyle bir tehdit ki 55 yaşınızda iken karşınıza birden çıkacak taş gibi bir hayat kadınının ihtimali ile ölüp mezarınızın üzerine meteor düşmesi arasında bir ihtimaldir.
7. Heizenberg 'in belirsizlik ilkesi, her şekilde Dünya 'nın garanti yaşam koşullarına sahip olacağını düşünebilirsiniz, beklenmedik bir astro felaket kapımızı çalarsa "ne oluyor :S" diye bakıp kalma ihtimalimiz de var.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _fisico_ -- 14 Ocak 2011; 0:58:05 >
-
Güneşin yakıtı 5 milyar yıl sonra bitecek. Peki insanoğlu bu güne tanıklık edebilecek mi? Yoksa şu an evrenin herhangi bir yerinde başıboş dolaşan bir asteorit dünyaya çarpıp hayatı sonlandıracak mi? Belkide güneşte yaşanacak bir mega patlama dünyanın atmosferini buharlaştıracak. Yada samanyolunda yaşanacak bir supernova veya başka bir galakside yaşanacak bir hipernova yaşamı sonlandıracak. Yoksa hayatı insanoğlunun yaptığı tercihler mi sonlandıracak?
Bir çok seçenek var değil mi? Ne yapalım her günümüzü son günümüz gibi mi yaşayalım? Tabiki hayır. -
Olaya felsefi açıdan yaklaşmadığımız için şuan takip etmek daha işlevsel gözüküyor tabiki :) -
işte bu nedenlerden dolayı stephen hawking in de dediği gibi insanoğlu bir an önce uzay seyahatlerine başlamalı ve diğer gök cisimlerinde klonlaşmalı . böylece tek bir gökcismine bağlı kalıp insan soyunu tehlikeye atmamış oluruz.
quote:
Orijinalden alıntı: muribbi
Güneşin yakıtı 5 milyar yıl sonra bitecek. Peki insanoğlu bu güne tanıklık edebilecek mi? Yoksa şu an evrenin herhangi bir yerinde başıboş dolaşan bir asteorit dünyaya çarpıp hayatı sonlandıracak mi? Belkide güneşte yaşanacak bir mega patlama dünyanın atmosferini buharlaştıracak. Yada samanyolunda yaşanacak bir supernova veya başka bir galakside yaşanacak bir hipernova yaşamı sonlandıracak. Yoksa hayatı insanoğlunun yaptığı tercihler mi sonlandıracak?
Bir çok seçenek var değil mi? Ne yapalım her günümüzü son günümüz gibi mi yaşayalım? Tabiki hayır.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
