Şimdi Ara

YAŞAMI DURDURAN NE? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
78
Cevap
0
Favori
3.503
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • RUH OLMADAN HİÇBİR CANLI GÖRÜP DUYAMAZ SADECE ET YIGINI OLUR.YANİ ÖLÜ

    Gören, düşünen, duygulanan, hisseden (6.his, telepati, psikometri) hep ruhtur. Buna en en güzel örnek çizgi filmlerdeki dev robotlardır. Robotun baş tarafında da bir insan bilgisayar tuşları, çeşitli kollar, düğmelerle dev robotu yönetir. Dövüştürür, yürütür, hareket ettirir. Fakat o robottan o insan çıkınca geriye paslanmaya başlayan bir metal yığını kalır. Tıpkı onun gibi ruhumuzda robotu yöneten insan gibidir. Bedenimizde robot gibi. Ruhumuz beynimizi bilgisayar tuşları gibi kullanıp bedenimizi yönetir. Ruh çıkınca geriye çürümeye başlayan et ve kemik yığını kalır. Bazı alimler bunu ruh binici çesed attır diye özetlemişlerdir. Kısaca ruh vardır. Vücudu yönetir, düşünce, görme, his merkezidir


    Ruh ile beden , devamlı bir mücadele, savaş halindedir. Beden durmadan bir şey ister. Acıkır, yemek, susar, su, üşür, elbise, evi varken yat, yatı varken kat, mark... dolar... ister . Ta ki gözünü toprak doldurana (ölüne) tek. Ruh ise bir şey istemez. Acıkmaz, susamaz... ölmez... Ruh, beden mücadelesini beden kazanırsa o insan artık kötü ruhlu, bencil, egoist biri olur. Eğer ruh savaşı kazanırsa (vücudun midesini oruçla, ağzını kötü söz, yalan, gıybet yerine zikirle, fikirle, gözünü haramdan sakınarak, elini ayağını harama uzatmayarak, kalbini Allah’ın zikri ve aşkı ile doldurarak ...) ne zamanki beden ruha teslim olur ona itaat ederse, vucud bu defa ruha benzemeye başlar. Ruhun uçabilme, görünmeme, şiş batınca kan çıkmaması, su üzerinde yürüme, bir anda iki yerde olabilme... özellikleri bedene yansır. Keramet adı verilen olaylar tezahür eder. Ruha sahip her insan belli disiplin ( et yememe, oruç tutma, zikir, namaz...) ile keramet denilen aslında tüm canlı insanların yapabilme yeteneğine sahip olduğu (çünkü ruhları vardır), belli bir aşamayı gerektiren bu hallere sahip olabilirler.




  • Konu çok güzel oldu gerçekten
  • Sual: Hayvanların ruhu ve aklı var mıdır?
    CEVAP
    İnsanlarda olan ruhtan hayvanda yoktur. Hayvandaki ruh, ona hayatiyet yani canlılık kazandıran bir ruhtur. Ruhun Farsça’sı can’dır. Yani hayvan da canlıdır. Ama bizdeki ruhtan onda yoktur. Hayvanda akıl da yoktur. Şehvetlerine uymaları suç olmaz. Aklı olana suç olur.

    İnsan ile hayvanlar arasındaki en büyük fark insanın ruhudur. İnsanlık şerefi bu ruhtan gelmektedir. Bu ruh, ilk olarak Âdem Aleyhisselama verildi. İnsanlara mahsus olan bu ruh hayvanlarda yoktur. Maddecilerin, felsefecilerin bu ruhtan haberleri olmadığı için, insanı maymuna yakın sanabilirler. İlk insanların şekli, yapısı, asla maymuna benzemez, fakat benzese bile insan insandır. Çünkü ruhu vardır. Maymun ise hayvandır. Çünkü bu ruhtan ve ruhun hasıl ettiği üstünlüklerden mahrumdur.

    Kaynak:http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=375
  • belki matrix filmindeki gibi bir ortamda yaşıyoruzda haberimiz yoktur. asıl bedenlerimiz başka bir yerde fanusların içinde duruyordur.kimbilir
  • quote:

    Orjinalden alıntı: max_mustafa

    belki matrix filmindeki gibi bir ortamda yaşıyoruzda haberimiz yoktur. asıl bedenlerimiz başka bir yerde fanusların içinde duruyordur.kimbilir

    Ben inanmaya başladım. Platon bile aynı şeyden bahsediyor:

    ― Şimdi dedim, insan denen yaradığı eğitimle aydınlanmış ve aydınlanmamış olarak düşün. Bunu şöyle bir benzetmeyle anlatayım: Yeraltında mağaramsı bir yer, içinde insanlar. Önce boydan boya ışığa açılan bir giriş… İnsanlar çocuklarından beri ayaklarından, boyunlarından zincire vurulmuş, bu mağarada yaşıyorlar. Ne kımıldanabiliyor, ne de burunlarının ucundan başka bir yer görebiliyorlar. Öyle sıkı sıkıya bağlanmışlar ki, kafalarını bile oynatamıyorlar. Yüksek bir yerde yakılmış bir ateş parıldıyor arkalarında. MaHpuslarla ateş arasında dimdik bir yol var. Bu yol boyunca alçak bir duvar, hani şu kukla oynatanların seyircilerle kendi arasında koydukları ve üstünde marifetlerini gösterdikleri bölme var ya, onun gibi bir duvar. Böyle bir yeri getirebiliyor musun gözünün önüne?




  • ruh diye birşeyin olamadığının kanıtıdır ölüm.
    ruh diye birşey olsa idi kuşun birden ölmesi gerekirdi.
    ruh vardır yada yoktur, 1 yada 0 gibi.ara bi değer yok.
    oysa,
    bu kuş ölürken birden bire ölmüyor.
    önce kısmı bir uyuşukluk haline girer,gözleri tepkisiz olsa da,bilinçsiz bir şekilde hareketler yapar.
    ağzı burnu kıpırdar ,bazen ani kasılmalı haraketler yapar.
    bu sırada ruh nerdedir?ne yapmaktadır.

    aslında bu sırada olan,yaşamları boyunca ilk defa oksijensiz kalan beyin hücrelerinin
    ne yapacaklarını bilemeyip ,karasız bir duruma girmeleridir.
    bazı ünitelerin erken "ölmesi" nedeniyle normal yollardan yapılamayan işlemler,alternatif veya alakasız yollara saparak,rastgele çıkış tepkileri verirler.
    titremeler -kasılmalar bunların eseridir.

    şuanda size ölümün gerçekten ruhla ilgisi olmadığını söyleyen şey ise,
    uzun evrimsel süreçte binbir güçlükle elde etmiş olduğunuz "sağduyu" dur.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: nowanda



    şuanda size ölümün gerçekten ruhla ilgisi olmadığını söyleyen şey ise,
    uzun evrimsel süreçte binbir güçlükle elde etmiş olduğunuz "sağduyu" dur.




    evrim sonunda buraya da mı girdi

    şimdi birisi de çıkıp "ruh çekilirken hücrelerin ve organların kısım kısım ölmelerine sebep olur, bu yüzden ölüm emareleri görülür" dese, o zaman ne diyeceksin?

    sağduyu eksikliği teşhisi mi?
  • ruh çekilirken kısım kısım ölünüyorsa,
    o zaman ruhun bir hacmi,büyüklüğü olmalı .
    biliyorsan söyle de aydınlanalım
  • dostum belki seni üzecek ama, ruhun hacmi ve ebatları hakkında herhangi bir çalışmamız olmadı. olamadı diyelim hadi.

    ruhun hayat veren bir hassa olduğunu iddia edersek, onun hacmi ve ebatları olup olmaması böyle bir şey olmadığı anlamını vermez. var mı elektriğin bir hacmi ve ebadı? yok.

    ruhu da vücudun elektriği say gitsin işte
  • elekriğin hacmi ebatı vardır ,olmadığını sana düşündürten nedir?
    herşeyin parçacıklardan oluştuğunu biliyoruz.
    bu sebeble herşeyin hacmi kütlesi olmalı.
    kütlesi ve hacmi olmayan şey yok demektir.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: nowanda
    ruh diye birşeyin olamadığının kanıtıdır ölüm.
    ruh diye birşey olsa idi kuşun birden ölmesi gerekirdi.
    ruh vardır yada yoktur, 1 yada 0 gibi.ara bi değer yok.
    oysa,
    bu kuş ölürken birden bire ölmüyor.
    önce kısmı bir uyuşukluk haline girer,gözleri tepkisiz olsa da,bilinçsiz bir şekilde hareketler yapar.
    ağzı burnu kıpırdar ,bazen ani kasılmalı haraketler yapar.
    bu sırada ruh nerdedir?ne yapmaktadır.

    aslında bu sırada olan,yaşamları boyunca ilk defa oksijensiz kalan beyin hücrelerinin
    ne yapacaklarını bilemeyip ,karasız bir duruma girmeleridir.
    bazı ünitelerin erken "ölmesi" nedeniyle normal yollardan yapılamayan işlemler,alternatif veya alakasız yollara saparak,rastgele çıkış tepkileri verirler.
    titremeler -kasılmalar bunların eseridir.

    şuanda size ölümün gerçekten ruhla ilgisi olmadığını söyleyen şey ise,
    uzun evrimsel süreçte binbir güçlükle elde etmiş olduğunuz "sağduyu" dur.


    Bir halatı bir anda koparamazsınız.
    Dünyanın en keskin aleti ile bile saniyenin bilmem kaçta kaçına denk gelecek bir sürede kesecek de olsanız bunun bir planı ön hazırlığı vardır.

    Nerede kaldı birden bireliği?

    Beden de ruh ile dünya arasındaki bağdır, halattır.

    Sizinle aynı şeylere inanmayabiliriz.
    Bizim doğrularımız bize doğru.

    Selam ile...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ömer -- 16 Mayıs 2007; 2:47:31 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Ömer


    Bir halatı bir anda koparamazsınız.
    Dünyanın en keskin aleti ile bile saniyenin bilmem kaçta kaçına denk gelecek bir sürede kesecek de olsanız bunun bir planı ön hazırlığı vardır.

    Nerede kaldı birden bireliği?

    Beden de ruh ile dünya arasındaki bağdır, halattır.

    Sizinle aynı şeylere inanmayabiliriz.
    Bizim doğrularımız bize doğru.

    Selam ile...


    verdiğin örnekler fiziksel varlığı olan nesneler için geçerlidir.halatın birden kopmaması maddenin ataletinden ve mukavemet gücünden kaynaklanır.

    ruh denilen varlığın fiziksel-maddi bir yapısı varsa dediğiniz doğru olabilir.
    ben olmadığını biliyorum.aksi bir bilginiz varsa öğrenmek isterim.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: C4

    dostum belki seni üzecek ama, ruhun hacmi ve ebatları hakkında herhangi bir çalışmamız olmadı. olamadı diyelim hadi.

    ruhun hayat veren bir hassa olduğunu iddia edersek, onun hacmi ve ebatları olup olmaması böyle bir şey olmadığı anlamını vermez. var mı elektriğin bir hacmi ve ebadı? yok.

    ruhu da vücudun elektriği say gitsin işte


    @C4;
    Böyle "son noktayı koyarım" tarzı, cidden seviyeli açıklamalarına bayılıyorum (katılmadıklarıma bile) Harikasın...




  • herkes olaya ruhani açıdan yaklaşmış ancak ilk mesajda sorulan soru ölümün sebebi ne şeklinde sanırım. canlıların yaşlılık denilen süreç yüzünden ölmesini zamanlarının dolduğu şeklinde değerlendirebiliriz. burda zamanının dolmasından kastım şudur. vücudu oluşturan hücreler yaşamsal döngüleri sırasında "atıklar" üretirler, bu atıklar ve dış dünyadan mağrus kaldıkları etkiler hücrelerin kendilerini yenileme ve hayatlarını sürdürme yeteneklerini gün geçtikçe azaltır ve en sonunda canlı hayatını devam ettiremez hale gelir. işte bu yüzden hepimizin ilk yaşlanan yeri derisidir. çünkü dış dünya ile en çok derimiz temas halindedir.

    bu arada olaya tamamen bilimsel açıdan yaklaşmaya çalıştım. ruh vardır yoktur şeklinde bir düşünce belirtmeye çalışmıyorum yanlış anlaşılmasın.
  • ruh bedenden ayrılırken aniden ayrımaz, vücut azalarından yavaş yavaş çekilir..azrail kötü insanların ruhlarını alırken kolunu insanın boğazından içeri sokar ve ruhunu içinden dışarı ters-yüz olarak çeker,bu olay insana büyük acı verir ve canı çıkarken kıvranıp acı sesler çıkarır...

    iyi insanların ruhunu alırken de cennet çiçeklerini koklatır ve kişi o güzel kokular arasında hiç hissetmeden rahatça huzur içinde ruhunu teslim eder...



    yalnız dinimizde ölen kişinin arkasından ölüm şekli hakkında yorum yapmak hoş değildir...yukarıdaki bilgiler genelleme olarak verilmiştir...

    allah ne emrederse o olur...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: nowanda

    ruh denilen varlığın fiziksel-maddi bir yapısı varsa dediğiniz doğru olabilir.
    ben olmadığını biliyorum.aksi bir bilginiz varsa öğrenmek isterim.


    Yukarıda yazmıştım aynen alıyorum:
    ------------------------------------------------------------
    RUH HARİCİ VUCUD GİYDİRİLMİŞ, BAŞINA ŞUUR TAKILMIŞ, HİSSİYAT GÖMLEĞİNE BEZENMİŞ BİR KANUNDUR.

    Evet Kanundur diyorum.

    Mesela dünyamızın idaresi için gereken kanunları düşünün Fiziki, Kimyevi vs. İşte bütün bu kanunlara harici bir vucut giydirsek başlarına da bir şuur taksak ve hissiyatla donatsak herhalde bizim ruhumuzdan farkı kalmaz.

    İşte hayvanların ve insanların hatta bitkilerin ruhları o canlı için gerekli olan kanuların vucudlaştırılmış halidir.

    Dolayısıyla bir canlı öldüğü zaman onu idare edecek kanunlar Ondan alınır.

    Meseleyi daha iyi anlamak için bilgisayarlara bakalım. İşletim sistemi tüm makineyi idare eden kanunlardır.
    Örneğin ram yandı. Artık işletim sistemi o bilgisayarı idare edemez.

    Biraz önce Müzik dinlediğimiz, film izlediğimiz, en zor hesaplamaları yaptığımız şey şimdi teneke yığınına dönmüştür.

    ölü kuş gibi...
    -----------------------------------------------------------

    Bir şeyi idare eden kanunlar o şeyden kısım kısım alınırsa alındığı bölge işe yaramaz hale gelir.

    RUH bütün vucudu idare ettiğinden ölüm hali başladığında önce ayaklardan can cekilir ayakları işleten kanunlar artık yoktur! ve ilaahir.

    O organı idare eden kanunlar çekildikçe organ işe yaramaz canlıda yavaş yavaş ölür.

    Bilgisayarın kapanması gibi. İşletim sistemi teker teker bütün donanımları idare eden kanunları sonlandırır. Dolayısıyla sistem yavaş yavaş kapanır.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Dellci


    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika
    İslamiyete göre hayvanların ruhu yoktur.

    Kaotika, yanlış biliyorsun.
    İslamiyette koyun, inek gibi hayvanların kurban edilerek yenilmesi hakkında ayetler geçmesi asla hayvanların ruhunun olmadığını göstermez.
    İslamiyetten ancak akıl sahipleri sorumludur ve İslamiyete göre hayvanlarda din ve iman için gerekli akıl yoktur. Bu onların ruhunun olmadığını göstermez.


    Peki bakterilerde, protistlerde (tek hucreli hayvanlar) ruh var midir? Muhtemelen yoktur denilecek. Peki bunun sebebi canlilarda ruh oldugu fikri ortaya atildiginda tek hucreli canlilarin bilinmemesi midir yoksa baska birsey midir?

    quote:

    Orjinalden alıntı: C4


    was'a katılıyorum hayvanlarda da ruh var ama insandaki gibi değil.

    kaotika, ölüm anında yada henüz ölmeden dondurulan insanlar var. bunların gün gelip canlı olarak tekrar yaşama döneceklerini zannediyormusun? bunlar dondurulduklarıyla da kalabilirler. bir tavuğu alıp şoklasak ve 10 gün sonra normal şartlara döndürsek canlanırmı bu hayvan?


    Tavuklar hakkinda bir bilgim yok ama dondurulup canlandirilan fareler var. Kaynagi bulabilirsem koyarim buraya.

    Mertallica benim yazacaklarimin aynisini, hatta daha detaylisini yazmis. Yazdiklarina aynen katiliyorum.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: mancur


    quote:

    Orjinalden alıntı: nowanda

    ruh denilen varlığın fiziksel-maddi bir yapısı varsa dediğiniz doğru olabilir.
    ben olmadığını biliyorum.aksi bir bilginiz varsa öğrenmek isterim.


    Yukarıda yazmıştım aynen alıyorum:
    ------------------------------------------------------------
    RUH HARİCİ VUCUD GİYDİRİLMİŞ, BAŞINA ŞUUR TAKILMIŞ, HİSSİYAT GÖMLEĞİNE BEZENMİŞ BİR KANUNDUR.

    Evet Kanundur diyorum.

    Mesela dünyamızın idaresi için gereken kanunları düşünün Fiziki, Kimyevi vs. İşte bütün bu kanunlara harici bir vucut giydirsek başlarına da bir şuur taksak ve hissiyatla donatsak herhalde bizim ruhumuzdan farkı kalmaz.

    İşte hayvanların ve insanların hatta bitkilerin ruhları o canlı için gerekli olan kanuların vucudlaştırılmış halidir.

    Dolayısıyla bir canlı öldüğü zaman onu idare edecek kanunlar Ondan alınır.

    Meseleyi daha iyi anlamak için bilgisayarlara bakalım. İşletim sistemi tüm makineyi idare eden kanunlardır.
    Örneğin ram yandı. Artık işletim sistemi o bilgisayarı idare edemez.

    Biraz önce Müzik dinlediğimiz, film izlediğimiz, en zor hesaplamaları yaptığımız şey şimdi teneke yığınına dönmüştür.

    ölü kuş gibi...
    -----------------------------------------------------------

    Bir şeyi idare eden kanunlar o şeyden kısım kısım alınırsa alındığı bölge işe yaramaz hale gelir.

    RUH bütün vucudu idare ettiğinden ölüm hali başladığında önce ayaklardan can cekilir ayakları işleten kanunlar artık yoktur! ve ilaahir.

    O organı idare eden kanunlar çekildikçe organ işe yaramaz canlıda yavaş yavaş ölür.

    Bilgisayarın kapanması gibi. İşletim sistemi teker teker bütün donanımları idare eden kanunları sonlandırır. Dolayısıyla sistem yavaş yavaş kapanır.



    Arkadaşım asla insan bir makina ile aynı değilidir ve benzetilmemelidir. İnsan bir programa tabi değilki elektronikle veya bir makina ile özdeşleştirilisin. İnsan düşünür ve istediğini yapar. Eğer bir programa tabi olsaydık yaşamamızın bir anlamı kalmazdı sanırım.

    AYRICA C4 VE KAOTİKA YA DÜŞÜNCE TARZLARINDAN DOLAYI TEŞEKKÜRLER

    bazen uyuşmasak bile cevaplar mükemmel. Merak ettiğim bir noktada burada bazı fikirlerde uyuşabilecekmiyiz acaba




  • Ruhun varlığı,ne olduğu gibi konular kafamı çok karıştırıyor ancak ölüm tabi ki fiziksel ve biyolojik olarak açıklanabiliyor...
  • İslam hakkında bilgisi olmayan,islamı da araştırdım diyerek kendini kandıran sonra da islamı karalamak için kulis yapmaya çalışan insanlardan tiksiniyorum.Bilyorsanız konuşun birşey sansınlar bilmiyorsanız konuşmayın adam sansınlar
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.