Şimdi Ara

Yıldız Sarayı Yağması

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (2 Mobil) - 2 Masaüstü2 Mobil
5 sn
10
Cevap
0
Favori
3.463
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  •  Yıldız Sarayı Yağması


    31 Mart Ayaklanması’nın en feci sonuçlarından birisi şüphesiz Yıldız Sarayı’nın yağma edilmesidir. Bulgar isyanı, Ermeni isyanı, Hersek olayları, Girit’teki karışıklıklar, Ermenilerin Adana ve Erzurum’daki isyanlarıyla yakın tarihlerde gerçekleşen bu olayın arkasında kimlerin olduğu hala tartışmalı olmasına rağmen hedefinin Abdülhamit daha doğrusu Yıldız olduğu barizdir. Abdülhamit bir anda vatan ve millet düşmanı kabul edilmiş, gerek dış gerek iç basında padişahı eleştiren yazılar ve karikatürlerin oranında bir artış görülmüştü.

    Meclis Başkanı Ahmet Rıza’nın Abdülhamit’’i tahtan indirilmesi konusundaki fikrinde yalnız olmadığını Bosna Hersek’i istila etmiş Avusturya’nın yaşlı başkanı da paylaşacaktır. İngiliz ve Fransız gazeteleri fikir birliği etmiş gibi güya Osmanlı Devleti’nin bekası için Abdülhamit’in tahtan indirilmesi gerektiğine yönelik manşetler atmışlardı.

    Hareket Ordusu komutanı Mahmut Şevket Paşa daha önce amaçlarının padişah olmadığını belirtmesine rağmen kararını değiştirecek ve orduya Yıldız Sarayı’nı kuşatma emrini verecektir. Fakat Abdülhamit kuşatma olacağını bildiği halde hiçbir tedbir almaması ve saray muhafızlarına tek kurşun dahi atılmaması emrini vermesi şaşılacak bir durumdur.

    25 Nisan 1909’da sarayı kuşatan ve hakimiyeti sağlayan ordunun içerisinde Osmanlı askerlerinden ziyade gönüllü İttihatçılara bağlı neferlerin bulunması olayları kimlerin organize ettiğini göstermekteydi. Enver Bey’inde içinde olduğu bu yağma ordusunda Bulgar isyanlarının baş sorumlusu Yane Sandanski’de bulunuyordu.

    Teşkilkat-ı Mahsusa Başkanı ve Enver Beyin yakın arkadaşlarından Hüsameddin Ertürk hatıralarında Yıldız yağması emrinin Şevket Turgut Paşa tarafından verildiğini, yağmalayanların aldıklarını ganimet olarak gördüklerini söylemiştir.

    Enver Paşa ve diğer yağmacılar Yıldız’a girdiklerinde padişahın özel odasını ve mücevherleri sakladığı yeri sormuşlar, sarayın muhasiplerinden Cevher Ağa sorulan sorulara cevap vermeyince idam etmişlerdi. Diğer muhasip Nadir Ağa’nın cevap vermesi üzerine onu, hayatını bağışlayarak daha sonra kuracakları mahkemede de hürriyetperver ilan ederek maaş bağlamışlardı.

    Yağmacılar mücevherlerin yanı sıra perdeleri, halıları, şamdan ve mangalları da almışlar, değerli gördükleri ne varsa almışlardı. Jurnaller, Abdülhamit’in kişisel mektupları, marangozhanesi, telgraf metinleri, kitaplarda yakılıp yıkılmıştı.
    Yıldız'da ele geçirilen malların tasnifi için Selanik mebusu Emanuel Karasu, Zohrap Efendi, Serez Mebusu Hiristo Dalçef Efendi’nin ararlında bulunduğu İstanbul şehremaneti başkanlığındaki bir komisyona bırakılmıştı. Komisyonun verdiği kararlardan birisi Abdülhamit’in giysilerinin ve koltuk takımının yağma sırasında harap olduğu için Kasımpaşa Bit Pazarı’nda satılmasını istemesidir.

     Yıldız Sarayı Yağması


    Abdülhamit tahtan indirilence önce Selanik’teki Alatini köşküne gönderilmiş, daha sonra Selanik’in kaybedilmesiyle İstanbul Beylerbeyi Sarayı’na nakledilmişti. Enver Paşa, Abdülhamit’in vefat haberini alınca hemen Beylerbeyi Sarayı’na gelmiş, vefat ettiği yatak odasında aramalarda bulunmuştur. Başını koyduğu yastığı, yatağı, karyolayı, dolapları arayan Enver Paşa Abdülhamit sürgüne gönderildiği gün boynunda asılı duran kitap şeklinde bir şeyi aramaktadır. Yastığın altında muşambaya sarılmış kitap şeklinde bir şey bulunmuş, Enver Paşa derhal açılmasını emrettiğinde kitaba benzeyen şeyin içinden kırmızı ve siyah mürekkeple elle yazılmış “Vefk” denilen tılsımlı bir dua bulunmuştur.

    Yıldız sarayının yağmalanmasındaki asıl neden Abdülhamit’i ittihatçıların tarihten silmek istemeleridir. Abdülhamit’in saltanatı boyunca edindiği ne varsa el konularak yeni bir siyasi döneme girdiklerini göstermek istemişlerdir. Kağıt keskisine dahi el konulması İttihatçıların nasıl bir öfke içerisinde olduğunu göstermez mi?

    Dünya Bülteni/ Tarih Servisi - Tarık Yalçın

    Tahsin Demiray "Yıldız yağması" başlıklı de şu bilgiyi vermektedir:

    İttihatçılar Abdülhamit'i Yıldız'dan ani olarak uzaklaştırmaz, sarayın mücevher, zümrüt, yakutaltın, inci vesaire kıymetli her nesi varsa oradan aldırmışlardır. Değeri milyonlar tutan ve aynı zamanda tarihi hazine teşkil eden küçük parça eşya büyük sandıklara doldurulup hemen harbiye nezaretine getirilip orada büyük dış kapının yanlarındaki -bugün biri rektörlük, diğeri Türkiyat Enstitüsü olan- binaların alt katlarına yerleştirilmişlerdir.

    Bu nakil işine nezaret eden Şehremini Ebubekir H.N.Tepeyran hatıralarında: Bizzat mühürlediğim kapılar sonradan açılmıştır." diyor ve talanı anlatıyor.

    Memduh Paşa da: Yıldız Sarayında hizmetle mevki tutmuş olanlar, hal'iden bir gün evvel kuvve-i müsellaha (Silahlı güç, Ş.A) ile çıkarılıp hırpalanmış ve tevkif hücrelerine sokulmuşlardır. Kadın Efendiler, Şehzadelerle Sultanlar ve Cariyeler ayrıca çıkarıldıklarından sarayın Hazinesinde mevcut cevahir ve nukut (Nakit paralar, Ş.A) memurini askeriye vasıtası ile ahz ve nakledilmiştir." demektedir.



    Han-ı Yağma

    Bu sofracık, efendiler – ki iltikaama muntazır
    Huzurunuzda titriyor – bu milletin hayatıdır;
    Bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazâr!
    Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır…

    Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
    Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

    Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
    Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir?
    Bu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir!
    Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir…

    Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
    Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

    Bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
    Haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray,
    Bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay;
    Bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay…

    Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
    Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

    Büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
    Gurur-ı ihtiıamı var, sürur-ı intikaamı var.
    Bu sofra iltifatınızdan işte ab u tab umar.
    Sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar…

    Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
    Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

    Verir zavallı memleket, verir ne varsa, malını
    Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
    Bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini.
    Hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini…

    Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
    Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

    Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak!
    Yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak!
    Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,
    Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak…

    Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
    Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

    Tevfik Fikret







  • İttihatçiler buralar da çok sevilir. İlla ki vatanseverleri vardır yok değil zaten İstiklal Savaşında rol de oynamışlardır tartışmasız.

    Ancak , tamam. II.Abdülhamid'i devirdin güzel partini kurdun , hükümetini kurdun. Bizim üç paşalar çöreklendi yönetime. 9 yıl boyunca ne oldu ki ?

    Türk tarihinin en ağır yenilgilerinden ve hezimetlerinden biri Balkan Savaşları,
    I.Dünya Savaş'ı verilen milyonlarca şehit ve yine hüsran ve hezimet ve yine yenilgi.
    Hayalperest maceralar ve yine yeniden hezimetler.

    Son bir bakmışsın adamlar dağılmış arkalarına bakmadan bırakıp kaçmışlar.

    Bir yerden tanıdık geliyor.

    Söyleyin de biz de sevelim ne yapmış bunlar...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi İl teber -- 17 Kasım 2014; 13:49:17 >
  • İl teber İ kullanıcısına yanıt
    İttihatçılar sayesinde çökmüş bir imparatorluğun, birbirini boğazlamaya hazır tebasından bir millet konumuna gelebildin.

    Kurtuluş Savaşı'nı başlatanın, İttihatçıların örgütlediği Kuvay-ı Milliye çeteleri olduğunu, Mustafa Kemal dışında, Kurtuluş Savaşı'nı idare eden paşarın hepsinin İttihatçı olduğunu biliyorsun değil mi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gülümseyen Tarih

    İttihatçılar sayesinde çökmüş bir imparatorluğun, birbirini boğazlamaya hazır tebasından bir millet konumuna gelebildin.

    Kurtuluş Savaşı'nı başlatanın, İttihatçıların örgütlediği Kuvay-ı Milliye çeteleri olduğunu, Mustafa Kemal dışında, Kurtuluş Savaşı'nı idare eden paşarın hepsinin İttihatçı olduğunu biliyorsun değil mi?



    Bilmediğimden soruyorum Kazım karabekir ve partisine katılan paşalar da ittihatçımıydı peki?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi S A M C R O -- 18 Kasım 2014; 7:22:29 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gülümseyen Tarih

    İttihatçılar sayesinde çökmüş bir imparatorluğun, birbirini boğazlamaya hazır tebasından bir millet konumuna gelebildin.

    Kurtuluş Savaşı'nı başlatanın, İttihatçıların örgütlediği Kuvay-ı Milliye çeteleri olduğunu, Mustafa Kemal dışında, Kurtuluş Savaşı'nı idare eden paşarın hepsinin İttihatçı olduğunu biliyorsun değil mi?



    Zaten yazımı doğru düzgün okusaydınız İstiklal Savaşını etkin rol oynadıklarını belirtmiş ancak ben 1909-1918 arasının hesabını sormuştum ??
  • quote:

    Orijinalden alıntı: S A M C R O

    quote:

    Orijinalden alıntı: Gülümseyen Tarih

    İttihatçılar sayesinde çökmüş bir imparatorluğun, birbirini boğazlamaya hazır tebasından bir millet konumuna gelebildin.

    Kurtuluş Savaşı'nı başlatanın, İttihatçıların örgütlediği Kuvay-ı Milliye çeteleri olduğunu, Mustafa Kemal dışında, Kurtuluş Savaşı'nı idare eden paşarın hepsinin İttihatçı olduğunu biliyorsun değil mi?



    Bilmediğimden soruyorum Kazım karabekir ve partisine katılan paşalar da ittihatçımıydı peki?

    Kazım Karabekir, İttihat ve Terakki'nin Manastır şubesini kuran adamdır. Bu başlıkta bahsedilen 31 Mart ayaklanmasını bastıran Hareket Ordusu'nu komuta eden subaylardan birisidir aynı zamanda.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gülümseyen Tarih

    İttihatçılar sayesinde çökmüş bir imparatorluğun, birbirini boğazlamaya hazır tebasından bir millet konumuna gelebildin.

    Kurtuluş Savaşı'nı başlatanın, İttihatçıların örgütlediği Kuvay-ı Milliye çeteleri olduğunu, Mustafa Kemal dışında, Kurtuluş Savaşı'nı idare eden paşarın hepsinin İttihatçı olduğunu biliyorsun değil mi?



    Atatürk'te İttihatçı idi sonradan ayrılmıştır partiden
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    güney-batıda görülen yıldız
    11 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Olivier17 kullanıcısına yanıt
    Kurtuluş Savaşı döneminden bahsediyorum. Kurtuluş Savaşı başladığında Mustafa Kemal İTC'den ayrılalı 7-8 yıl olmuştu. Onun dışındaki paşaların hepsi İTC mensubuydu.
  • İl teber İ kullanıcısına yanıt
    1909-1918 yılları arasında bir şey yapmadılar da o yüzden mi çökmüş bir imparatorluğun tebası, emperyalsit işgal karşısında bir ulus gibi tepki verebildi!

    Şöyle bir etrafına bak, Türkiye dışındaki Müslüman Ortaoğu ülkelerine, o günden bugüne başlarına gelenlere. O kadere ortak olmadıysan, bunu en başta ölmek üzere olan imparatorluğa kalp masajı yapmak için elinden geleni ardına koymayan, bunu başaramasalar bile her biri başka bir sömürgenin vatandaşı olmak üzere olan Anadolu Osmanlı tebasından bir ulus yaratmak için gerekli laboratuvarı kuran İttihat ve Terakki'ye borçlusun.

    İttihat Terakki iktidara gelene kadar ağzına Türk ismini bile almayan bir devletten, Türk devleti yaratmaya çalıştılar. Onların başlattığı şey tamamalandı ve bağımsız bir devlet kuruldu.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gülümseyen Tarih

    Kurtuluş Savaşı döneminden bahsediyorum. Kurtuluş Savaşı başladığında Mustafa Kemal İTC'den ayrılalı 7-8 yıl olmuştu. Onun dışındaki paşaların hepsi İTC mensubuydu.

    dostum bu ittihatın kurtuluş savaşına yararı olduğunu göstermez ki ittihat yıkılan imparatorluğa son darbe vurmuş bir partidir,özellikle enver paşanın hayalperestliği bu süreci hızlandırdı zaten dağılacaktı imparatorluk ama süreci hızlandırdı bu parti,kötü kararlarıyla.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.