Şimdi Ara

98 Terabayt (TB) yerli DVD

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
21
Cevap
0
Favori
2.533
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bir DVD'de binlerce film izleyeceksiniz!
    Bilkentliler DVD'lerin kapasitelerini günümüzdekinden binlerce kat arttıracak yeni bir teknoloji geliştirildi

     98 Terabayt (TB) yerli DVD
    Bilkent Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma Merkezi'nde (NANOTAM), görüntü veren ve kayıt yapan DVD'lerin kapasitelerini günümüzdekinden binlerce kat arttıracak yeni bir teknoloji geliştirildi.

    Bilkent Üniversitesi NANOTAM Başkanı Prof. Dr. Ekmel Özbay'ın başkanlığında doktora öğrencileri Özgür Attila Çakmak ve Koray Aydın tarafından geliştirilen nanoteknoloji tabanlı meta malzemeler, yeni nesil DVD'lere uygulanırsa, bir DVD'ye binlerce filmin kaydedilmesi mümkün olacak.

    Yeni teknoloji, dünyanın en prestijli bilim dergilerinden “Physical Review Letters” dergisinde yayımlandı.



    Prof. Dr. Özbay, çalışmayla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, DVD teknolojisinde kullanılan temel prensibin DVD yüzeyine uygulanan ışığın bilgiyi yazmasına ve okumasına bağlı olduğunu ve bu durumda bir DVD'ye daha fazla bilgi yazmak için ışığın mümkün olduğunca küçük bir noktaya odaklanması gerektiğini anlattı.


    Fizik kurallarına göre ışığın dalga boyundan daha küçük boyutlarda odaklanamadığını belirten Özbay, bu nedenle günümüzün en yüksek kapasiteli Blu-Ray DVD'lerinde bile elde edilebilecek en yüksek saklama kapasitesinin bu “doğa kanunu” ile sınırlı olduğunu belirtti.

    Bilkent Üniversitesi NANOTAM'da geliştirilen metamalzemelerin doğada rastlanmayan özelliklere sahip olduklarını dile getiren Özbay, şöyle konuştu:
    “Bu anlamda 'sihirli' olarak da nitelendirilen metamalzemeleri kullanarak dalgaboyundan çok daha küçük bir alandan geçen ışık miktarını binlerce kat arttırabilen yeni bir teknoloji geliştirdik. Bu yeni teknoloji sayesinde dijital bilgiler DVD'lere çok daha küçük alanlara yazılabilecek ve var olan bilgi depolama kapasiteleri binlerce kat arttılabilecek.”

    “TEKNOLOJİ BÜYÜK YANKI UYANDIRDI”

    Günümüzde 50-100 Gbyte ile sınırlı olan DVD kapasitelerinin en az bin kat arttırılabilecek bir teknolojiyi geliştirdiklerini bildiren Özbay, “Yaptığımız bilimsel araştırmalar sonucunda ışığın doğadaki davranışını değiştirdik. Yani sihirli özelliklere sahip yeni bir nanomalzeme geliştirdik ve bu malzemeyi kullanarak ışığın çok küçük bir alandan geçebileceğini gösterdik. Dünyanın önemli dergileri arasında bulunan 'Physical Review Letters'da yayımlanan bu çalışmamız bu konuda büyük yankı uyandırdı” diye konuştu.

    Türkiye'de kullanılan tüm DVD'lerin okuyucu ve kayıt teknolojilerinin yurt dışı kaynaklı olduğunu anımsatan Özbay, “Ne yazık ki şu aşamada geliştirdiğimiz bu teknolojiyi Türkiye'de değerlendirebilecek bir şirket bulunmuyor” dedi.

    Prof. Dr. Ekmel Özbay, çalışmalarıyla süper DVD'lerin üretim yolunun açıldığını, böylelikle bir DVD'ye binlerce filmin aynı anda kaydedilebileceğini bildirdi.

    Kaynak AA



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi upgradetr -- 14 Nisan 2009; 11:22:37 >







  • quote:

    “Ne yazık ki şu aşamada geliştirdiğimiz bu teknolojiyi Türkiye'de değerlendirebilecek bir şirket bulunmuyor”


    Kime küfretmeli bilmiyorum ki... Bu yüzden bu halde Türkiye , beyin göçü veriyoruz sürekli.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kenshi -- 14 Nisan 2009; 11:13:52 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kenshi

    quote:

    “Ne yazık ki şu aşamada geliştirdiğimiz bu teknolojiyi Türkiye'de değerlendirebilecek bir şirket bulunmuyor”


    Kime küfretmeli bilmiyorum ki... Bu yüzden bu halde Türkiye , beyin göçü veriyoruz sürekli.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Kenshi

    quote:

    “Ne yazık ki şu aşamada geliştirdiğimiz bu teknolojiyi Türkiye'de değerlendirebilecek bir şirket bulunmuyor”


    Kime küfretmeli bilmiyorum ki... Bu yüzden bu halde Türkiye , beyin göçü veriyoruz sürekli.


    Aynen ama bir yandada suçlu biziz gibime geliyor. Bu dvd teknolojisi alanında sony ve abd çok kapıştı sonunda japonya kazanmıştı. Bence tek çözüm Çalışmak Çalışmak Çok Çalışmak.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: upgradetr

    quote:

    Orjinalden alıntı: Kenshi

    quote:

    “Ne yazık ki şu aşamada geliştirdiğimiz bu teknolojiyi Türkiye'de değerlendirebilecek bir şirket bulunmuyor”


    Kime küfretmeli bilmiyorum ki... Bu yüzden bu halde Türkiye , beyin göçü veriyoruz sürekli.


    Aynen ama bir yandada suçlu biziz gibime geliyor. Bu dvd teknolojisi alanında sony ve abd çok kapıştı sonunda japonya kazanmıştı. Bence tek çözüm Çalışmak Çalışmak Çok Çalışmak.

    Alıntıları Göster
    elimizdeki dvd okuyucularda sorunsuz çalışacak bir yapıysa; o zaman sony hapı yutar. umarım patentini satmazlar ve bu yapıyı kullanıp ülkemiz içerisinde üretim yapan bir fabrika açar bir kalburüstü işadamımız. herşeylerini market açmaya adamış olanlardan biri bu işe girse bakkalcılıktan kazandığından belki fazlasını kazanır.




  • Çok güzel bir ar-ge çalışması. Ticari hale getirilebilmesi için maliyetler çok önemli tabi. Patent hakkını başkalarına kaptırmadan ve çaldırmadan alsak bile bu bize yeter. Ürün ve marka haline getirip satabilirsek o çok daha güzel tabi.

    Birden yıllar öncesine döndüm, Türkiye 'de ilk bilgisayar parçaları ürettirmeye başlamış PİCOM Bilgisayar aklıma geldi. Çevre birimleri, ses kartı ve radyo kartı gibi basit ürünlerle bu işe başlamışlardı. Global pazardaki fiyat politikaları, hammadde maliyetlerinin yüksekliği, Türkiye 'de istihdam maliyetlerinin yüksek olması ve fabrika üretimine geçebilmek için yatırıma yönelik finansları olmaması nedeniyle bir türlü şahlanamamışlardı. Ardından da Taiwan kökenli şirketlerin onlara gelip " siz üretimle boşa uğraşmayın, bizde hammadde ve işçilik ucuz, biz size satalım daha fazla kazanın " demişlerdi. Sonradan ise PİCOM al-sat yapmaya başladı. Ne yazıkki o zamanın hükümetleri PİCOM gibi şirketleri ne desteklediler, ne de B.T. sektöründeki firmaları koruyucu kanunlar çıkarttılar. Böylelikle kısa sürede tüketici pozisyonuna düştük. Tıpkı ABD ve AB ülkeleri gibi B.T. sektöründe teknoloji üretip Taiwan-Çin gibi yerlerde fason imalat yaptırsak en büyük akıllığı işte o zaman yapmış olurduk.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ÇakırEfe

    Çok güzel bir ar-ge çalışması. Ticari hale getirilebilmesi için maliyetler çok önemli tabi. Patent hakkını başkalarına kaptırmadan ve çaldırmadan alsak bile bu bize yeter. Ürün ve marka haline getirip satabilirsek o çok daha güzel tabi.

    Birden yıllar öncesine döndüm, Türkiye 'de ilk bilgisayar parçaları ürettirmeye başlamış PİCOM Bilgisayar aklıma geldi. Çevre birimleri, ses kartı ve radyo kartı gibi basit ürünlerle bu işe başlamışlardı. Global pazardaki fiyat politikaları, hammadde maliyetlerinin yüksekliği, Türkiye 'de istihdam maliyetlerinin yüksek olması ve fabrika üretimine geçebilmek için yatırıma yönelik finansları olmaması nedeniyle bir türlü şahlanamamışlardı. Ardından da Taiwan kökenli şirketlerin onlara gelip " siz üretimle boşa uğraşmayın, bizde hammadde ve işçilik ucuz, biz size satalım daha fazla kazanın " demişlerdi. Sonradan ise PİCOM al-sat yapmaya başladı. Ne yazıkki o zamanın hükümetleri PİCOM gibi şirketleri ne desteklediler, ne de B.T. sektöründeki firmaları koruyucu kanunlar çıkarttılar. Böylelikle kısa sürede tüketici pozisyonuna düştük. Tıpkı ABD ve AB ülkeleri gibi B.T. sektöründe teknoloji üretip Taiwan-Çin gibi yerlerde fason imalat yaptırsak en büyük akıllığı işte o zaman yapmış olurduk.
    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yeni Türkü

    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici

    Alıntıları Göster
    Evet hocam o çevreler sonuna kadar haklılar. Üniversitelerimiz genel itibariyle bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar. Bilim yapanları da var demekki. Bu küçük örnek bile bana gurur verdi. Gelecek adına ümitlerim arttı. Hem bu adı geçen üniversite " bazı çevreler " olarak kastettiğiniz çevrelerin " karşıt çevresi " tarafından sürekli olarak eleştirilen "vakıf üniversiteleri" kapsamına giriyor bilmem dikkatinizi çektimi. Vakıf üniversitelerini belki siz bile eleştirdiniz bilemiyorum. Devlet üniversiteleri de siyaseti bırakıp bilime yönelse belki burdaki güzel örnekten esinlenerek bilimsel çalışmalara başlayacaklar. Dünya sıralamalarında 2 tane Suud üniversitesinden bile geride kaldık. Konu amacından çıkar gibi oldu, konuyu açan arkadaştan özür dileyerek tekrar konumuza dönülmesini rica ediyorum.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Yeni Türkü

    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yeni Türkü

    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici

    Alıntıları Göster
    Güzel bir gelişme. Umarım başarı ile geliştirilebilir. Ama bana haberde kullanılan dil biraz abartma gibi geliyor.

    Bir de merak ettiğim bir nokta, bu bahsettikleri teknolojinin, HVD'lerde vb sistemlerde kullanılan teknolojiler ile arasında ne gibi fark var?




  • Şu anda kullandığımız DVD kapasiteleri çift katmanlılarda 8,4 GB ve tek katmanlılarda 4,7 GB

    98 TB demek bugünkü DVD-DL medyaların saklama kapasitesinin 10.000 katından fazla demektir. İnanılmaz bir rakam.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ÇakırEfe -- 14 Nisan 2009; 14:30:30 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Draugnar

    Güzel bir gelişme. Umarım başarı ile geliştirilebilir. Ama bana haberde kullanılan dil biraz abartma gibi geliyor.

    Bir de merak ettiğim bir nokta, bu bahsettikleri teknolojinin, HVD'lerde vb sistemlerde kullanılan teknolojiler ile arasında ne gibi fark var?

    Alıntıları Göster
    Benim kasttettiğim, basit siyaset ağzı vardır ya hani, kahvede karşılaşmamız gerekirken heryerde karşılaştığımız. Bu ağızı kullananların argümanları. Bu arada yanlış olmasın, ben şimdiye kadar üniversiteleri vakıf veya devlet olarak ayırmadım. Ama ikisinde de pek çok bilimsel araştırma yapılıyor, Her yıl universitelerimizden hocalarımız pek çok makale yayınlıyorlar.

    Ne yaptınız yahu 80 yıldır? Derler hani, derya içinde yaşayıp deryayı görmeyen balık gibi...

    Profesölerimizi kitap yüklü eşşeklere benzetirler hani. Eski Türkçe ile "merkep"lere...

    Zordur tabi anlamak ve anlatmak, Çünkü bazı kişilere iyilik kötülük gibi gözükür. Bilim dersin güler geçer, Üniversite dersin Eşşek der. O kişiye yapacak birşey yok




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Draugnar

    Güzel bir gelişme. Umarım başarı ile geliştirilebilir. Ama bana haberde kullanılan dil biraz abartma gibi geliyor.

    Bir de merak ettiğim bir nokta, bu bahsettikleri teknolojinin, HVD'lerde vb sistemlerde kullanılan teknolojiler ile arasında ne gibi fark var?

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Draugnar

    Güzel bir gelişme. Umarım başarı ile geliştirilebilir. Ama bana haberde kullanılan dil biraz abartma gibi geliyor.

    Bir de merak ettiğim bir nokta, bu bahsettikleri teknolojinin, HVD'lerde vb sistemlerde kullanılan teknolojiler ile arasında ne gibi fark var?


    HD DVD'nin sonu

    18 Şubat 2008 tarihi itibari ile en büyük destekçisi Toshiba'nın HD DVD-ROM oynatan ve kaydeden cihazlar ile bilgisayar sürücülerinin geliştirilmesini, üretimini ve pazarlanmasını durdurduğunu bildirmesi ile Blu-ray formatlı ürünlerle olan rekabet savaşını kaybeden HD DVD, kullanıcılarını hayal kırıklığı içinde bırakarak tarihteki yerini almıştır.

    Piyasada hali hazırda daha önceden üretimi yapılmış olan HD DVD ürünleri bulmak gittikçe zorlaşmakla birlikte LG ve Samsung gibi çoğu eski üretici yeni Blu-ray oynatıcı ve kaydedici cihazlarında halen ek olarak HD DVD desteği sunulmaktadır.

    HD DVD en fazla 40gb saklayabildiği için yerini 100gb saklayabilen Blu-Ray e bırakmış.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: upgradetr

    quote:

    Orjinalden alıntı: Draugnar

    Güzel bir gelişme. Umarım başarı ile geliştirilebilir. Ama bana haberde kullanılan dil biraz abartma gibi geliyor.

    Bir de merak ettiğim bir nokta, bu bahsettikleri teknolojinin, HVD'lerde vb sistemlerde kullanılan teknolojiler ile arasında ne gibi fark var?


    HD DVD'nin sonu

    18 Şubat 2008 tarihi itibari ile en büyük destekçisi Toshiba'nın HD DVD-ROM oynatan ve kaydeden cihazlar ile bilgisayar sürücülerinin geliştirilmesini, üretimini ve pazarlanmasını durdurduğunu bildirmesi ile Blu-ray formatlı ürünlerle olan rekabet savaşını kaybeden HD DVD, kullanıcılarını hayal kırıklığı içinde bırakarak tarihteki yerini almıştır.

    Piyasada hali hazırda daha önceden üretimi yapılmış olan HD DVD ürünleri bulmak gittikçe zorlaşmakla birlikte LG ve Samsung gibi çoğu eski üretici yeni Blu-ray oynatıcı ve kaydedici cihazlarında halen ek olarak HD DVD desteği sunulmaktadır.

    HD DVD en fazla 40gb saklayabildiği için yerini 100gb saklayabilen Blu-Ray e bırakmış.


    Alıntıları Göster
    HD DVD'yi yanlışlıkla HVD olarak yazmamıştım . HVD (Holographic Versatile Disc) ayrı bir olay. Aşağıdaki linkten bakabilirsiniz.

    http://en.wikipedia.org/wiki/Holographic_Versatile_Disc




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Draugnar

    HD DVD'yi yanlışlıkla HVD olarak yazmamıştım . HVD (Holographic Versatile Disc) ayrı bir olay. Aşağıdaki linkten bakabilirsiniz.

    http://en.wikipedia.org/wiki/Holographic_Versatile_Disc

    Alıntıları Göster
    Gerçekten öyleymiş ama bende HD DVD olarak algıladım gerçi Arasındaki fark 95 TByte sadece o zaman ama oda geliştirilme aşamasındaymış, bide yeni bir metaryal kullanılmıyor fizik kurallarının izin verdiği kadar depolama yapabiliyor. Bizimkiler bulduğu nano metaryalle bu sınırlı kapasiteyi aşıyorlar. Tab maliyeti ne olur bilinmez.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: upgradetr

    Gerçekten öyleymiş ama bende HD DVD olarak algıladım gerçi Arasındaki fark 95 TByte sadece o zaman ama oda geliştirilme aşamasındaymış, bide yeni bir metaryal kullanılmıyor fizik kurallarının izin verdiği kadar depolama yapabiliyor. Bizimkiler bulduğu nano metaryalle bu sınırlı kapasiteyi aşıyorlar. Tab maliyeti ne olur bilinmez.

    Alıntıları Göster
    Lafla peynir gemisi yürümez.

    3–4 yıl evvel de harddisklerin kapasitesini sınırsızlaştırabileceğini iddia eden bir profesörümüz vardı. Dolaşmadığı kanal, program, haber bülteni kalmamıştı.

    Daha 2 sene önce de “yenilenebilir enerji ve yakıtsız çalışan motor” üreteceğini söyleyen bir ekip aylarca basın toplantılarında ve televizyonlarda insanlarımızı kandırdılar.

    Ortada fol yok yumurta yok. Türkiye’deki Profesörler böyle maalesef.
    İcraatları ancak makale sayfalarındadır.

    Buyurun laboratuara denildiğinde "devlet destek vermiyor ki" deyip sıyrılmayı bilirler.
    Bilkent'e ayrılan ödenek 3 büyük üniversiteye ayrılan ödenekten bile fazladır oysaki.

    Türkiye’de Profesörlerin tek amacı “Bilimsel Mastırbasyondur.”



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zero01 -- 14 Nisan 2009; 16:07:51 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yeni Türkü

    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Yeni Türkü

    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici


    Evet eleştirirler, bilim üretmiyor derler ama para vermeye gelince bir tane siyasi ara ki bulasın. Parayı vermezler sonra Amerika'daki İngiltere'deki ve başka ülkelerdeki üniversiteleri örnek gösterirler. Ama bilmiyorum Harvard Üniversitesine sadece devlet tarafından yapılan yardımın Türkiye'deki tüm üniversitelere yapılan devlet yardımından 2 kat fazla olduğunu bilirler mi?

    Bilkent, ODTÜ, İTÜ ve diğerleri sağlanan imkanlarla ancak bu kadar yapabiliyor. Daha fazla imkan sağlansa daha fazla bilim üreteceklerdir.

    Buluşa gelince de gerçekten güzel buluş ama büyük ihtimalle Sony, Toshiba filan kapar. Bunun geliştirilmesini sağlayacak bütçeyi ve teknolojiyi Türkiye'de hiç bir firma karşılayamaz herhalde.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Beyaz Kartal

    quote:

    Orjinalden alıntı: Yeni Türkü

    Bazı çevreler sürekli olarak üniversitelerimizi eleştirir. Bilim yapmıyorlar siyaset yapıyorlar, herkes işini yapsın der. Hatta bazı çevrelerin bazı liderleri "Neyi ördünüz yahu neyi?" falan diyerek işi hem ayrımcılığa hemde karalama kampanysasına dönüştürür ya, arada şöyle gurur verici haberler çıkmasa haklılar diyeceğim.

    98 TB, Nano Teknoloji, TÜRKİYE'DEN! Türk bilim insanlarının azimli çalışması sonucu, bilime ayrılan o minnacık paranın desteği ile...

    Gurur verici


    Evet eleştirirler, bilim üretmiyor derler ama para vermeye gelince bir tane siyasi ara ki bulasın. Parayı vermezler sonra Amerika'daki İngiltere'deki ve başka ülkelerdeki üniversiteleri örnek gösterirler. Ama bilmiyorum Harvard Üniversitesine sadece devlet tarafından yapılan yardımın Türkiye'deki tüm üniversitelere yapılan devlet yardımından 2 kat fazla olduğunu bilirler mi?

    Bilkent, ODTÜ, İTÜ ve diğerleri sağlanan imkanlarla ancak bu kadar yapabiliyor. Daha fazla imkan sağlansa daha fazla bilim üreteceklerdir.

    Buluşa gelince de gerçekten güzel buluş ama büyük ihtimalle Sony, Toshiba filan kapar. Bunun geliştirilmesini sağlayacak bütçeyi ve teknolojiyi Türkiye'de hiç bir firma karşılayamaz herhalde.


    Alıntıları Göster
    Konuyu ısrarla üniversitelerde yapılan siyasette tutmayı becerebilmişsiniz tebrik ederim. Üniversitelerimizde bilim yerine siyaset yapıldığını ben 7 yıl boyunca gördüm. Bizden sonra hocalar siyaseti bıraktıysa bilmiyorum. Şahsen ben üniversitede siyasi görüş ayrımcılığı yapıp bunları notlara yansıtan hocalardan nefret ediyorum. Bunu kaç defa diğer arkadaşlarımla beraber yaşadık. O yüzden hiç kimse bana "üniversitede siyaset yapılmıyor" gibi baştan yanlış bir cümle kurmasın. Ben gördüğümü bilirim siz ne derseniz deyin. Siz bir devlet üniversitesinde okuyup siyasi ayrımcılık göremiyorsanız; ya nadir kalmış bilim kurumlarından birindesinizdir, ya da hocalarınız sizinle aynı siyasi görüştedir ve dişleri size değil başkalarına geçiyordur farkında değilsinizdir. Arkadaşımın öğrenim gördüğü Gazi üniversitesinde de benzer olaylar yaşanıyordu.

    Üniversite gelirleriyle ilgili tartışmalarınızın havada kalmaması için gelir tablolarını koyalım da bari kaynaklar üzerinden konuşun arkadaşlar. Alttakiler vakıf ünivsersitelerinin tablosu. Devlet üniversitelerinin bu derece detaylı bir tablosunu bulamadım:

     98 Terabayt (TB) yerli DVD




  • Her ne olduysa üniversitelere ayrılan bütçe (GSYH payı) 2002-2003 yıllarında ve 2005 'ten bu yana önemli oranda artmış. 2001 krizinin olduğu yılda iyice dibe vurmuş.

    YÖK VE ÜNİVERSİTELERE AYRILAN BÜTÇE


    YIL BÜTÇE(Bin YTL) GSYH Payı

    1999 676.899 __ 0,65

    2000 1.054.610 __ 0,62

    2001 1.364.901 __ 0,58

    2002 2.495.967 __ 0,7

    2003 3.346.669 __ 0,74

    2004 3.689.754 __ 0,67

    2005 5.218.465 __ 0,79

    2006 5.846.822 __ 0,78

    2007 6.586.692 __ 0,77

    2008 7.318.284 __ 0,72

    2009 8.772.719 __ 0,79
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ÇakırEfe

    Her ne olduysa üniversitelere ayrılan bütçe (GSYH payı) 2002-2003 yıllarında ve 2005 'ten bu yana önemli oranda artmış. 2001 krizinin olduğu yılda iyice dibe vurmuş.

    YÖK VE ÜNİVERSİTELERE AYRILAN BÜTÇE


    YIL BÜTÇE(Bin YTL) GSYH Payı

    1999 676.899 __ 0,65

    2000 1.054.610 __ 0,62

    2001 1.364.901 __ 0,58

    2002 2.495.967 __ 0,7

    2003 3.346.669 __ 0,74

    2004 3.689.754 __ 0,67

    2005 5.218.465 __ 0,79

    2006 5.846.822 __ 0,78

    2007 6.586.692 __ 0,77

    2008 7.318.284 __ 0,72

    2009 8.772.719 __ 0,79
    Bu haber Bilkent Üniversitesini Vakıf Üniversitesi diye küçümseyen forumdaşlarımıza güzel bir cevap olsa gerek...

    İnşallah devlet üniversiteleride siyaset yerine bilimi tercih ederde böyle gelişmeleri daha çok duyarız...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Shady

    Bu haber Bilkent Üniversitesini Vakıf Üniversitesi diye küçümseyen forumdaşlarımıza güzel bir cevap olsa gerek...

    İnşallah devlet üniversiteleride siyaset yerine bilimi tercih ederde böyle gelişmeleri daha çok duyarız...

    Alıntıları Göster
    o hocayı aynı imkanlarla itü , odtü ,yıldız üni'lerine koysan aynısını yapardı ve belki de daha az eforla.


    @zero01 ; devlet desteği üni'lere oldukça az. diğer ülkelerdeki hocaların maaşlarına bakmak lazım ,bütçelerine bakmak lazım.. bizde bir yrd doç , 1400 tl civarı maaş alıyor ,bir araştırma görevlisi 1100-1200 tl maaş alıyorsa ; sen o adamdan ne bekliyorsun ? aylardır ısı iletim katsayısı gibi basit bir parametreyi doğru düzgün ölçebilecek cihazı tüm türkiyedeki üni'lerde aradım ; hiçbirinde yok. bu kadar basit bir parametreyi ölçebilecek bir cihazı bile bulamıyorum. en son tübitak'ta buldum ; ama onlar da yeni almışlar ,daha üzerinde ambalajı duruyor. ve üstelik benden bile ücret talebinde bulunuyorlar . daha yazılacak bir sürü eksik var.

    not: yaptığım proje ,tübitak'ın projesi üstelik. komik değil mi?

    not: sonsuz hafızaya sahip hdd olayını ben de hatırlıyorum. ama o olayı bizim mühendisler mi söyledi hatırlamıyorum. silikondan üretilecek bir hdd'di galiba. yenilebilir enerjili oto'ya gelince ; zaten var ve yarışları bile yapılıyor. (güneş enerjisi arabaları). seri üretim durumunda değiller ama temeli atılmış durumda. her şey bir anda olmuyor. aynı şekilde yakıt hücreli otomobillerde üretilmiş durumda. (H2'ni güneş enerjisinden suyun hidrolizi olarak veya bakteri popülasyonundan faydalanarak üretirseniz o da 0 emisyonlu olmuş olur ki bunlar da lab şartlarında zaten yapılyor. tek sorun verimin arttırılması gerekiyor ,bu da zamanla olacaktır)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Shady

    Bu haber Bilkent Üniversitesini Vakıf Üniversitesi diye küçümseyen forumdaşlarımıza güzel bir cevap olsa gerek...

    İnşallah devlet üniversiteleride siyaset yerine bilimi tercih ederde böyle gelişmeleri daha çok duyarız...

    Alıntıları Göster
    Abartmayalım isterseniz. Yavaş yavaş tüm Türkiye 'nin maaşlarına kadar iniyoruz haa ona göre. 2009 yılı için açıklanan yeni maaşlar:

     98 Terabayt (TB) yerli DVD




    2009 yılında bazı üniversiteler için öngörülen bütçeler:

    İstanbul Üniversitesi bütçeden 486 milyon YTL
    Hacettepe Üniversitesi 345 milyon YTL,
    Gazi Üniversitesi 319 milyon YTL,
    Ankara Üniversitesi 340 milyon YTL,
    Ege Üniversitesi ise 297 milyon YTL,
    Marmara Üniversitesi 227 milyon YTL,
    ODTÜ 226 milyon YTL,
    Selçuk Üniversitesi 248 milyon YTL,
    Dokuz Eylül Üniversitesi 242 milyon YTL

    http://www.bugun.com.tr/haber.aspx?id=44088



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ÇakırEfe -- 14 Nisan 2009; 22:36:00 >




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.