Şimdi Ara

AC MI , COD MU ? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
34
Cevap
0
Favori
853
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Sonuç belli AC 3 .
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GencayA


    quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherDay

    Arkadaşlar konu ubisoft oyunlarına kaymışken sorayım Prince of Persia Trilogy HD oynayan varmı acaba?Almayı düşünüyorum ama kararsızım.Prince of percia the forgotten sands ile ilk kez pop serisinden bir oyun oynadım ve bayıldım desem yeridir.

    O oyuna bayıldıysan Warrior Within'e ölürsün :)

    Ya garip bir şekilde sardı beni nedense.2 defa bitirdim yani sıkılmadan.Müzikleri,ortamlar,hareketler falan baya hoşuma gitti.Yalnızca dövüşler biraz özensiz gibiydi o da pek etkilemedi beni.Warrior Within'in serinin en popüleri olduğunu duymuştum.




  • ac için senaryo bazında çok iyi diyorsunuzda ingilizce bilmeyenler ne yapıcak misal ben ac2'yi oynayıp bitirdim ama senaryodan pek bi şey anladığım söylenemez ama oyun çok hoşuma gitmişti birazda bu açıdan oyunu övseniz diyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: drejtc

    ac için senaryo bazında çok iyi diyorsunuzda ingilizce bilmeyenler ne yapıcak misal ben ac2'yi oynayıp bitirdim ama senaryodan pek bi şey anladığım söylenemez ama oyun çok hoşuma gitmişti birazda bu açıdan oyunu övseniz diyorum


    Hasan Sabbah'da oyunda geçiyordu sanırım bize tarih kitaplarında öğretilen adam.O yöndende etkileyici bir oyun tarihi bir konuya değindiği için ama tam olarak konu hakkında fikrim yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherDay


    quote:

    Orijinalden alıntı: GencayA


    quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherDay

    Arkadaşlar konu ubisoft oyunlarına kaymışken sorayım Prince of Persia Trilogy HD oynayan varmı acaba?Almayı düşünüyorum ama kararsızım.Prince of percia the forgotten sands ile ilk kez pop serisinden bir oyun oynadım ve bayıldım desem yeridir.

    O oyuna bayıldıysan Warrior Within'e ölürsün :)

    Ya garip bir şekilde sardı beni nedense.2 defa bitirdim yani sıkılmadan.Müzikleri,ortamlar,hareketler falan baya hoşuma gitti.Yalnızca dövüşler biraz özensiz gibiydi o da pek etkilemedi beni.Warrior Within'in serinin en popüleri olduğunu duymuştum.

    Aslında güzel oyundu Forgotten Sands. Hele şu suları dondurma muhabbeti süperdi. Ama dövüş sistemi cidden berbattı. Ben eski serilerinkini de pek başarılı bulmuyorum ama bu rezalet birşeydi ya. Hele o 4 power olmasa neler olurdu düşünemiyorum bile.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 1938


    quote:

    Orijinalden alıntı: drejtc

    ac için senaryo bazında çok iyi diyorsunuzda ingilizce bilmeyenler ne yapıcak misal ben ac2'yi oynayıp bitirdim ama senaryodan pek bi şey anladığım söylenemez ama oyun çok hoşuma gitmişti birazda bu açıdan oyunu övseniz diyorum


    Hasan Sabbah'da oyunda geçiyordu sanırım bize tarih kitaplarında öğretilen adam.O yöndende etkileyici bir oyun tarihi bir konuya değindiği için ama tam olarak konu hakkında fikrim yok.

    bende az çok hikayesinden anlıyorumda sonuçta yabancı dil nereye kadar anlıyacağızki




  • Hikayeyi merak edenler için forumda daha önce konuşulan özetler. Spoiler butonunu bulamadım kusura bakmayın o yüzden SPOILER SPOILER SPOILER !!!!!!!! :


    quote:



    Adem ile Havva

    Hikayemiz insanlığın varoluşuna dayanıyor.Daha tam bilgiler olmasada kendilerine tam olarak ''Tanrı'' demeyen farklı bir ırk insanları yaratıyor ve elmanın gücünü kullanarak onları çalıştırıyorlar, Adem ile Havva'da bunlardan.Adem ile Havva bir tane elmayı almayı başarıp o çalıştırıldıkları yerden kaçıyor ve onları çalıştıran ırka karşı çıkıyorlar.O ırk en sonunda dayanamayıp kendilerini tapınaklara kapatıyorlar.Adem ile Havva insanlığın soyunu devam ettiriyor.

    Suriye, İsrail'in oralar - 1191

    Haşhaşinler (bildiğimiz üzere assassin'ler) İsmaililiğin Nizari mezhebini benimsemiş ve önderleri Hassan Ibn-i Sabbah ile fedailik görevlerini yerine getiriyorlardır.1191 senesinde de Hassan Sabbah artık ölmüş (1120'lerde birşeydi ölüm tarihi) ve yerinde bir Dai var sanırım.Her kalede bir usta varda Masyaf kalesindeki usta Al Mualim var.Altair Ibn-i La-Ahad'da fedailerden biri.Altair taa en başında birçok şeye sahip iken örgütte yaptığı bir hatadan dolayı rütbesi düşüyor.Al Mualim Altair ve 2 kişiyi bizim bildiğimiz elmayı bulmak için tapınağa yolluyorlar.Tabi bizim garibanlar nerden bilsin elmanın gücünü.Robert De vs. (unuttum) çıkıyor karşılarına.Altair kendisini tutamayıp saldırdığı için rütbesini kaybediyor.Al Mualim'de ona öldürmesi için 9 isim veriyor.Altair'in bildiği üzere amaçları İsmaili için çalışıp bu inancı yaymak.Fakat Altair 9 kişiyide hallettikten sonra (bu 9 kişi genelde halka zulüm yapan komutanlar, Altair'de ''vay hacı biz iyiyiz ya'' diye seviniyor) sonuncu yani Robert De vs. vs. (gene unuttum) Al Mualim'de o tapınaktaki elmayı neden istediğini söylüyor.Altair hızlıca Masyaf'a gidiyor ve Al Mualim'in elma ile muazzam bir güce sahip olup etraftaki insanları kontrol ettiğini görüyor.Altair ona karşı savaşıp Al Mualim'i deviriyor.Daha sonrasında (buradan sonrasının bir kısmı tahmin, teori gibi olabilir durumlar yani ) Altair o elmanın sırrını arkadaşları ile çözüp onu saklıyorlar ve Altair tarihin en büyük assassin örgütünü orada kuruyor.Fakat İsmaili dinini yaymaya çalışırken Tapınakçılar (Robert De vs. vs. denen adamın tanıdıkları) bu elmanın sırrını çözüyorlar, bir anda Tapınakçılar ile Suikastçiler baş düşman oluyorlar.Bu assassin örgütünün amacıda elmanın sırrını templar'lara karşı ne olursa olsun saklamak.O sıralarda Altair'de genç ve güzel (yeşil gözlü yüzüne bakmağaa doyamayacağınız cillop gibi) bir tapınakçı kıza aşık oluyor.Kız daha sonrasında Avrupa'ya dönüyor (buraları tam atıyorum ağali başka türlü Ezio nasıl İtalya'da olsun Altair'in torunu adam )ve Altair'in soyundan gelen çocuğunu orada büyütüyor.Artık nasıl assassin oldularsa oralarda (belki Altair'de gitmiştir Avrupa'ya bilmiyorum soylarını bir şekilde orada devam ettirmişler)Bir yandan da birçok assassin Dünya'nın dört bir yanına dağılıyor ve örgüt gittikçe büyüyor.

    İtalya - 1476, 1499 olay örgüsü

    İtalya'da artık yayılan Altair'in soyu halkın arasına karışmış iyice.İtalya'nın birçok yerinde assassin'ler bulunuyor ve zaman içinde buralarada gizli yerler yapmışlar.Fakat birşey varki başta Adem ile Havva'ya karşı yenilen o ırkın bir tapınağıda (Vault diye geçiyor, kasa sığınak manasına gelir)Roma'da bulunuyor.Assassin'lerin burada olduğu gibi Templar'Larda bölgede cirit atıyor.Bu olayların içinde masum genç Ezio'da Auditore ailesine mensup biri.Babası Giovanni kendisini ''banker'' olarak saklayabilmiş bir assassin.Arada Tapınakçılara karşı savaşıyor falan rutin olaylar işte.Ezio için olaylar babası ve 2 kardeşinin, babasının çok güvendiği bir adamın tapınakçılara satıp onu öldürtmesi ile başlıyor.Tam bu sırada babası ona odasını karıştırmasını ve gizli ne bulursa almasını söylüyor.Oda orada Assassin kostümünü ve gizli bıçağı buluyor fakat gizli bıçak bozulmuş şekilde (Lineage dizisinde Giovanni'nin elindeyken bozuluyor) bir şekilde Auditore ailesinin dostu olan Leonardo Da Vinci'e yaptırıyor ve aralarında daha sıkı bir bağ oluşuyor (öyle bir bağ değil) Leo artık daha sık zamanlarda Ezio için alet edevat yapıyor zaten meraklı kendiside.Sonrasında ailesini korumak için Floransa'dan çıkartıyor ve amcası ile tanışıyor.Sonunda amcası ona babasının bir assassin olduğunu söylüyor(buraya kadar detaylı anlatmamım sebebi önemliydi buralar ondan)Ezio'da babasının intikamını almak istiyor ve Templar'ların peşine düşüyor.Olaylar bu şekilde ilerliyor, Ezio bu zaman içinde oldukça ''serbest'' takılıyor, kimi zaman öldüreyim para alayım amaan hesabı kimi zaman koy ... rahman neyse.Yani bilmediği birşey varki başka assassin'lerin varlığı.Bu işte iyice ilerledikçe limanda asıl takip ettiği tapınakçının bir elma getirdiğini görüyor ve elmanın peşine düşüyor.Ezio'da o zamana kadar söylentiler duyuyor, bir peygamberin gelip sığınağa (yukarı dediğim Vault, o ırkın tapınağı) girebileceği vs. vs.Sonunda o elmayı almayı başarıyor fakat çevresine baktığında amcasından tut yolda görüp yardım ettiği birine kadar alayı assassin çıkıyor.Ezio'a ''senin etrafında dolanıp seni yetiştirdik evlat'' diyorlar ve örgüte Ezio'uda tam olarak dahil ediyorlar.Olaylar gene gelişiyor ve Ezio tapınakçıların asıl adamını arıyor.Tam o sırada amcası ile diğer assassin'ler ona ''codex sayfalarını bulmalıyız onlarda birşey saklı'' diyorlar ve Ezio'da tüm codex (codex bir çeşit eskiden kalma parşomen sayfası) sayfalarını bulup koyuyor.Ezio eagle vision'u (lan ne kartal görüşüymüş Altair'den Desmond'a tüm ailede var maşallah ) kullanarak o codex'ler ile bir çeşit harita çıkartıyor.Bu haritada Dünya çapında birçok yerde tapınaklar işaretlenmiş şekilde duruyor.Bir taneside Roma'nın üzerinde duruyor.Tapınakçı liderininde oraya gittiğini düşünen Ezio elma ile peşine düşüyor.Gittiğinde adamda da ( şu herifin adı bir türlü aklıma gelmiyor ) elmanın tamamlayıcısı özel güçleri olan asanın olduğunu görüyor (asa nereden gelmiş haberi olan varsa anlatsın ) Kapışıyorlar ve Ezio asıl Vault'a giriyor.Karşısına Miranda adında bir bayan çıkıyor.Bayan Ezio'a ''sen görevini yerine getirdin'' deyip Ezio'yu sallamadan geçer.Miranda insanlığa yardım edeceğini ve birisini seçtiklerini söyler.İnsanlığın elmayı bulanlar tarafından tehlikeye girebileceğinden bahseder ve tam bu sırada Ezio'nun hikayesi sonlanmış olur.

    Abstergo şirketi ve Modern Assassin'lerin mekanı - 2012

    Desmond Miles adında bir barmen.Daha iki gün öncesine kadar normal bir hayatı olan Des. Abstergo adında Modern Tapınakçıların paravan şirketi tarafından kaçırılıp manyak prof. tarafından yapılan Animus adındaki makineye binmek için zorlanır.Des.'den önce birçok denek vardır fakat onlar yaşamlarını yitirmiştir ve çoğunda olan ''kartal görüşü'' (eagle vision) ile duvarlara bir sonraki gelecek akım için birşeyler yazmışlardır.Desmond 17. denektir ve demek oluyor ki öncesinde bulunan 16 kişi perte çıkmıştır.Animus insanların DNS'ını ince ince işleyerek atalarının soyunu görüntülü bir biçimde tekrar yaşanmasını ve bunların ekrana yansıtılmasını sağlar.Fakat bilmedikleri ve sonradan öğrendikleri birşey, Des.'in atalarını izleyip ne yaptığını gördükçe vücududa onlara göre alışır ve her bir yetenekleri doğrudan Desmond'a geçer(Eagle Vision örnek)Desmond Abstergo şirketinde Altair'in anılarını boyunca durmuştur.Zaman içinde bulunduğu yerin tapınakçılara ait olduğunu ve elmayı bulmak istediklerini bu yüzden anılarını öğrenmek istediklerini görmüştür(bknz:Suriye, İsrail'in oralar - 1191 kısmı)Lucy adında Profösörün asistanıda aslında modern bir assassin'dir ve Des'i oradan kaçırır.Des'in Abstergo'da kaldığı üzere diğer modern assassin'lere Animus'un nasıl olduğunu vs. vs. anlatır, onlarda Animus 2.0'ı yapmışlardır (piyasaya sürmüşlerdir geçen Eminönün'de gördüm adam çip takmış valla kaçak anılarını bile izliyorsun olmadı arkadaşlarınla Live'a bağlanıp kimin ataları daha yakışıklı gibi turnuvalarda olabiliyor)Lucy, Des'e yardım ederek onu Abstergo'dan kaçırmış ve modern assassin'lerin mekanına getirmiştir.Desmond burada ne yapacağını sorar.Lucy'de ''tapınakçılar çok güçlü, bu savaşı kaybediyoruz'' der başta.Sonra ''senin katılmanı istiyoruz'' der.Desmond ''ama ben hiç assassin olmayı falan bilmem belki aylar belki yıllar gerekir assassin olmak için'' der.Lucy ''Animus'da ataların ne yaparsa aynısını sende yapabilirsin, animus'da vakit geçirdikçe eğitilirsin bir yandan.Zaten Altair ile birçok şey öğrendi Ezio ile seni iyinin iyisi yapacağız'' der.Aynı zamanda bazı sırlarıda öğrenmeliyiz diyede ekler.Burada da Ezio'nun maceralarını tekrar yaşamıştır (bknz:İtalya - 1476, 1499 olay örgüsü kısmı) Ezio son Miranda ile konuşmasını yaptıktan sonra Desmond Animus'dan çıkartılıp bir hidden blade vermişlerdir.Tam o sırada manyak Prof. mekanı basar fakar Desmond'u canlı istiyorlardır.Desmond'da gelen güvenliklere karşı hidden blade'i ile ölüm kusar.Sonrasında araca atlayıp giderler.Aracın içinde Lucy ''tapınakların yerini öğrendik o haritada, artık onları aramalıyız'' gibisinden birşeyler söyler ve 3. oyuna doğru yola çıkarlar


    Ayrıca benden birkaç ekleme:

    Assassinlerin İtalya'da bulunma nedeni biraz belirsiz gerçektende, buna rağmen iyi anlatmışsın oraları da, fakat bütün assassinler Altair'in soyundanmış gibi durmuş Cengiz Han değil bu adam Yalnızca Auditore'ler Altair'in soyundan, o nedenle Desmond ile oynuyoruz. Geri kalanı da bu örgütün üyeleri, Machiavelli falan.

    Bir de bu asıl düşmanımız "The Spaniard" Rodrigo Borgia, çok güçlü ve çevresi olan bir adam. Bütün bu piece of eden işlerini saman altından yürütüyor. Asıl hayatında bir kardinal ve sonradan papa seçiliyor. Tabi bunu da önceden elinde bulundurduğu başka bir piece of eden olan asanın gücü ile yapıyor. Fakat asıl istediği bu asayla birleşip bir bütün oluşturan ve tam güç sağlayan elma piece of eden'ı, bunu da biz oyunun sonlarında Rodrigo'ya gelmeden ele geçiriyoruz. İşte oyunun sonunda Roma'ya gidiyoruz, orada papa olarak şapelde konuşma yaparken üstüne atlıyoruz. Oradan sonra olaylar gelişiyor.


    Devamı geliyor...


    The truth hakkında açıklama :

    quote:


    Denek 16(hani şu Animus'ta fazla durmaktan artık Animus'a gerek olmadan geçmiş anılarını görebilen deli) gidebileceği en gerideki anısına gitmiş ve dini mitolojilerde Tanrı'nın Cennet bahçesinden yasak elmayı çaldıkları ve insanoğlunun bu yüzden cennette değilde dünyada ürediği anlatılan Adem ve Havva hikayesinin tamamen yalan olduğunu görmüş.Bunun üzerine keçileri kaçırıyor zaten.

    Aslında Adem ve Havva'nın cennet bahçesinden kaçmadığını,çalınan ve dinlerde "yasak elma-veya meyve-" olarak geçen şeyin insanları yaratan ırkın insanları kontrol etmek için kullandığı "Apple of Eden" olduğunu,insanları Tanrı'nın değil başka bir ırkın yarattığını,Adem ile Havva'nın ise köleliğe "Piece of Eden"ı çalarak baş kaldırdığını anlatıyor video.

    Altair'in yazdığı Codex'lerden anlaşıldığı kadarıyla Altair'de bu dinler yalanının farkında


    Daha öncede dediğim gibi salt İngilizce bilmek yetmiyor.Dinler,siyaset,dünya,endüstri,sanat ve hatta oyunun sonlarına doğru"Antik Mısır" tarihindeki önemli olay ve kişilere ciddi göndermeler var.İlk oyunda ve bu oyunda gördüğünüz ve öldürdüğünüz kişiler sanmayın hayal ürünü,bir çoğu tarihte gerçekten yaşamış,tarihin akışına dolaylı veya direk yoldan etki etmiş ve ölümü hakkında kesin bilgiye sahip olunamayan kişiler.

    Yani tüm hikayeyi birisine tam anlamıyla gerçek tarihe yapılan göndermeleri ile anlatmak sayfalar alır.


    quote:


    bazı arkadaşlar hikayeyi anlatmışlar iyi güzel ama bir şeyi atlamışsınız. bu insanlığı yaratan ırk apple ile insanlığı köle olarak çalıştırırken, güneşte bir patlama meydana geliyor ve dünyayı kavururuyor baya baya üzerindekileri öldürüyor yaşam kalmayacak dereceye kadar nerdeyse. ondan sonra bu ırk insanlara göre daha fazla kayıp verdiği anlaşılıyor ve insanlar adem ve havva nın bir apple ı çalıp daha sonra başkaldırısıyla kölelikten kurtuluyorlar. daha sonrada bu ırk kendini vaultlara kapatıyor. o aradaki boşluğu doldurayım dedim




  • tabikide AC. ama hiç oynamadıysan direk gidip brotherhood oyununu alma. ilk iki oyunu bi oyna senaryoyu hikayeyi öğren. direk bort. tan başlarsan hiç birşey anlamazsın. zaten hikayeside biraz karışık sorularla dolu ama yinede her türlü black ops'a 1000 basar
  • İlk iki oyununuda bitirmiş biri olarak en doğru seçimin AC 3 olacağına karar verdim .
  • Öncelikle şunu söyleyeyim ac3 değil oyunun adı assasins creed brotherhoodAc3 daha çıkmadıValla bana kalırsa 2 oyunda pek beklenileni veremedi.Acb(assasins creed brotherhood)Ac2 ye göre bi fark yok arada.Grafikler aynı diyebilirim.Ama oynanışta biraz farklılıklar var.Senaryo pek sağlam gelmedi bana.Ama yinede 10 üzerinden 9 luk bi oyun.Roma'nın atmosferi gerçekten müthiş diyebilirim.BO'ya gelirsek senaryo kısmını hiç beğenmedim.Konu olarak pek bişey ifade etmiyor.Yalnız bol aksiyon mevcut.Ama yapay zeka çok iyi değil.Herşeyi sizin halletmeniz gerekiyor.Multisine gelirsek aslında multisini beğendim fakat lag sorunları oyundan atma vb sorunlar cidden insanın canını çok sıkabiliyor.Fakat oyunda perkler ve silahlar çok detaylı bi şekilde olmuş.Bana kalırsa senaryosuna 10 üzerinde 6.5 multisine ise 8.5 puan veririm.Sonuç olarak acb daha önde gibi duruyor.Bana kalırsa tavsiyem acb yönünde olur.Ama yinede sana kalmış.Yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherDay


    quote:

    Orijinalden alıntı: GencayA


    quote:

    Orijinalden alıntı: AnotherDay

    Arkadaşlar konu ubisoft oyunlarına kaymışken sorayım Prince of Persia Trilogy HD oynayan varmı acaba?Almayı düşünüyorum ama kararsızım.Prince of percia the forgotten sands ile ilk kez pop serisinden bir oyun oynadım ve bayıldım desem yeridir.

    O oyuna bayıldıysan Warrior Within'e ölürsün :)

    Ya garip bir şekilde sardı beni nedense.2 defa bitirdim yani sıkılmadan.Müzikleri,ortamlar,hareketler falan baya hoşuma gitti.Yalnızca dövüşler biraz özensiz gibiydi o da pek etkilemedi beni.Warrior Within'in serinin en popüleri olduğunu duymuştum.



    Two Thrones da çok iyidir. Mutlaka dene




  • quote:

    Orijinalden alıntı: drejtc


    quote:

    Orijinalden alıntı: 1938


    quote:

    Orijinalden alıntı: drejtc

    ac için senaryo bazında çok iyi diyorsunuzda ingilizce bilmeyenler ne yapıcak misal ben ac2'yi oynayıp bitirdim ama senaryodan pek bi şey anladığım söylenemez ama oyun çok hoşuma gitmişti birazda bu açıdan oyunu övseniz diyorum


    Hasan Sabbah'da oyunda geçiyordu sanırım bize tarih kitaplarında öğretilen adam.O yöndende etkileyici bir oyun tarihi bir konuya değindiği için ama tam olarak konu hakkında fikrim yok.

    bende az çok hikayesinden anlıyorumda sonuçta yabancı dil nereye kadar anlıyacağızki


    Doğru sende haklısın. Bakalım oyunların çoğunu türkçe dil desteği ile görebilcekmiyiz




  • İki si alakasız oyunlar kardeş

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 6 yıl sonra mı aklına geldi
  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.