Şimdi Ara

açık öğretim ve örgün öğretim diploması aynımı? (10. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
209
Cevap
2
Favori
157.825
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: groza

    arkadaşlar forumlarda gezinirken gördüm bu konuyu.
    ben okulöncesi öğretmenliği 2.sınıfım ve açıktan okuyorum. okuduğum okulu bu kadar küçümsemeniz beni çok üzdü. ben buraya 338 puanla girdim ve ister inanın ister inanmayın örgün öğretime puanım yetiyodu üstelik okulbirinciliğim de vardı ve ben açıktan okumayı seçtim. ama şuan ki durumumdan memnunum hem diplomamda ki fark açık öğretimde okuduğumu gösterecekse göstersin hiç canımı sıkmıyorum herşey kpss'de belli olur. örgünde okulöncesi öğretmenliğini okuyan arkadaşlar var ayaklanma yapmışlar biz örgün okuyoruz açıktakilerle aynı diplolamyı alıyoruz diye sizde benim gibi yapsaydınız siz kendiniz isteniz örgün okumayı. ben şuan hem sözleşmeli öğretmenlik yapıyorum bi okulda hemde bi yandan da okulumu bitiriyorum. ve biliyorum ki okuldan mezun olduktan sonra diğer örgün öğretimini gören arkadaşlarla aynı kpss'ye girip puanlara göre atanacağız. sizne derseniz diyin açıktan okumakta bi marifettir. yeter ki çalışmayı isteyin..


    sonuna kadar katılıyorum hocam acıkögretımın avantajlarından bırıde hayatta tecrube sahibi oluyorsun calısmayı ogrenıyorsunuz ama örgunde oyle olmuyor artı aofde okumak oyle gorundugu gıbı kolay degıl




  • quote:

    Orijinalden alıntı: groza

    arkadaşlar forumlarda gezinirken gördüm bu konuyu.
    ben okulöncesi öğretmenliği 2.sınıfım ve açıktan okuyorum. okuduğum okulu bu kadar küçümsemeniz beni çok üzdü. ben buraya 338 puanla girdim ve ister inanın ister inanmayın örgün öğretime puanım yetiyodu üstelik okulbirinciliğim de vardı ve ben açıktan okumayı seçtim. ama şuan ki durumumdan memnunum hem diplomamda ki fark açık öğretimde okuduğumu gösterecekse göstersin hiç canımı sıkmıyorum herşey kpss'de belli olur. örgünde okulöncesi öğretmenliğini okuyan arkadaşlar var ayaklanma yapmışlar biz örgün okuyoruz açıktakilerle aynı diplolamyı alıyoruz diye sizde benim gibi yapsaydınız siz kendiniz isteniz örgün okumayı. ben şuan hem sözleşmeli öğretmenlik yapıyorum bi okulda hemde bi yandan da okulumu bitiriyorum. ve biliyorum ki okuldan mezun olduktan sonra diğer örgün öğretimini gören arkadaşlarla aynı kpss'ye girip puanlara göre atanacağız. sizne derseniz diyin açıktan okumakta bi marifettir. yeter ki çalışmayı isteyin..

    Açıköğretim yazarsa yazsın hiç dert etme.Önceden bende sorun ediyordum artık dert etmiyorum.Bende iyi bir liseden mezunum iyi bir puanla buraya girdim istesem örgünde aynı bölümü yazabilirdim ancak dışarıda üniversite okumanın maliyeti çok yüksek olacaktı.İşe girince anladım ki açıktan veya normal bitirince pek farketmiyor zaten ne yapabildiğine bakıyorlar üniversite ismi işe girene kadar.Özel üniversiteler ve üst düzey devlet üniversitelerini açıköğretimle kıyaslamıyorum tabiki.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: plantamax

    burdaki 5 sayfayı okudum arkadaşlar......bir nokta dikkatimi çekti, en kral üniversiteyi okuyorum diyende, açık öğretim okuyorum diyende bir işe, bir kuruluşa girme kaygısı içinde......tabiki işe girmek önemli hayatın devamlılığı için, fakat trdeki üniversitelerin neden ilk 500 e giremediğini şuanki nesilde verdiği mezunlardan çok iyi görüyorum........5 sayfa dolusu konuda HİÇ KİMSE çıkıpta ´´KARDEŞİM BEN KENDİ İŞİMİ KURACAM, BANA NE OKUL KALİTESİNDEN, BANA NE BU İŞLERİN KIYASINDAN...YASAL OLARAK DİPLOMAMI ALIRIM VE KENDİ YETENEKLERİME BAKARIM...KENDİ İŞİMİN PATRONU OLURUM´´ dememiş maalesef......

    maaş güzel şeydir fakat bir ömür boyu aynı ekonomide aynı çapta kalmak gibi zor bir yükü kabul etmek demektir.....neden nesillerdir sanayi ülkesi olmadığımız ve bundan sonrada olamayacağımz ortada.....fikirler ve eylemler öğretimli kesimi beyinen maaşa yönlenmeye teşvik ediyorsa eğer, yemişim bütün üniversitelerdeki kalite anlayışını.......üniversiteler İŞÇİ VE İŞ BULMA KURUMLARI DEĞİLDİR; ÜNİVERSİTELERİN İŞİ ´´ADAM´´ YETİŞTİRMEKTİR.....

    herkese iyi forumlar...

    Aynen öyle.Millet yılda 10-15 milyar verip maaşlı olarak birinin yanında çalışmak için okuyor.İş kurmak ticarete atılmak gibi bir niyetleri yok.Maaşların ne durumda olduğu malum.2-3 dil bilen en iyi üniversitede okumuş adama çok okumuş diye diğerlerinin 2-3 katı maaş verilmiyor.Çünkü patronlar işini görsün diye adam alıyor şirkete ortak etmiyor.Her zaman patronun denetimindesin.Birinin yanında çalışmak zordur hep yüksek performans göstermek zorundasın.En iyi üniversite mezunu içinde böyle en kötüsünü bitiren içinde aynı.




  • AÖF'de kitaplar çok iyi yazılmış ve dersler çok iyi organize edilmiştir... Sınavlar merkezi olduğu için notları ve diploması çok sağlamdır... AÖF bitirmiş birisi ile örgün öğretimden mezun olan öğrencilerin hiçbir platformda hiçbir bir farkı yoktur... Nihayetinde olay sadece ilgi ve bilgi meselesidir... Üstelik AÖF'den yüksek diploma notu ile mezun olmak örgünden daha zordur... 5 yıl içinde Harvard ve MIT'nin bile açıköğretime kayacaklarını Bill Gates açıklıyor zaten... Çağımızda artık insanlar çok meşgul ve birçok kimsenin yıllarca örgüne gidecek vakti yok...


    Bill Gates: Forget university, the web is the future for education




  • quote:

    Orijinalden alıntı: cenkog

    AÖF'de kitaplar çok iyi yazılmış ve dersler çok iyi organize edilmiştir... Sınavlar merkezi olduğu için notları ve diploması çok sağlamdır... AÖF bitirmiş birisi ile örgün öğretimden mezun olan öğrencilerin hiçbir platformda hiçbir bir farkı yoktur... Nihayetinde olay sadece ilgi ve bilgi meselesidir... Üstelik AÖF'den yüksek diploma notu ile mezun olmak örgünden daha zordur... 5 yıl içinde Harvard ve MIT'nin bile açıköğretime kayacaklarını Bill Gates açıklıyor zaten... Çağımızda artık insanlar çok meşgul ve birçok kimsenin yıllarca örgüne gidecek vakti yok...


    Bill Gates: Forget university, the web is the future for education


    Bende açıköğretimde okuyorum ve bir şey eklemek istiyorum. Örgün eğitimde hocalarla aynı çatı olmak kadar geliştirici birşey bulmak zor. Birde ölüyü diriltmişsin arkadaşım:)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Vatal

    bilkent, odtü sabancı koç hacettepe gibi ünilerle aöf yi kıyaslayıp aynı ne var ki diyenlere sesleniyorum:


    şaka yapıyor olmalısınız heralde. taşra ünilerinden iktisat-işletme mezunu olanlara kıyasla aynı şeyleri bildiğiniz belki de daha üstün olduğunuz doğru olabilir. ama üst düzey ünilerden mezun arkadaşlarla kendinizi kıyaslamayın bile. şahsen ben bilkent iktisatta (3. sınıf) okuyorum kafamı projelerden sunumlardan ödevlerden quizlerden sınavlardan kaldıramıyorum.






  • quote:

    Orijinalden alıntı: NevFan


    quote:

    Orijinalden alıntı: Vatal

    bilkent, odtü sabancı koç hacettepe gibi ünilerle aöf yi kıyaslayıp aynı ne var ki diyenlere sesleniyorum:


    şaka yapıyor olmalısınız heralde. taşra ünilerinden iktisat-işletme mezunu olanlara kıyasla aynı şeyleri bildiğiniz belki de daha üstün olduğunuz doğru olabilir. ama üst düzey ünilerden mezun arkadaşlarla kendinizi kıyaslamayın bile. şahsen ben bilkent iktisatta (3. sınıf) okuyorum kafamı projelerden sunumlardan ödevlerden quizlerden sınavlardan kaldıramıyorum.






    Kafayı sınavlardan kaldıramamak neyin göstergesi olabilir ki?.. AÖF'de de bir günde 4 dersin ve bir hafta sonu 2 günde en az 8 dersin sınavına giriyorsunuz... Bunu fakültenizde yapmayı hiç denediniz mi?..

    Tüm derslerin en güzelleri google'da ve youtube'da bulunuyor... Gereken sadece yabancı dil bilgisi ve ilgi... AÖF'ün dersleri de son derece profesyonelce ve özenle hazırlanmış... İyi bir diploma notuyla AÖF bitiren ve ilgili birisinin benim gözümde örgünden en ufak bir farkı yoktur... Üstelik derste not tutma eziyeti de yok...

    Ben 6 yıl örgün öğretimde okudum ve yüksek öğrenimde doktora derecesine sahibim... Daha sonra bilgimi ve görgümü daha da arttırabilmek için AÖF'ün bazı bölümlerine girip ilgi ile okumaya devam etmekteyim... Örgünden fazlası var eksiği yok... Bence ülkemizin gerçek köy enstitüsü projesi artık AÖF olmuştur...

    Bu üniversiteye gözümüz gibi bakmalı ve daha da geliştirmeliyiz...

    Özel üniversitelere verilen parayı bence kendinize iş sermayesi yapın...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cenkog -- 12 Ağustos 2010; 11:51:20 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: cenkog

    quote:

    Orijinalden alıntı: NevFan


    quote:

    Orijinalden alıntı: Vatal

    bilkent, odtü sabancı koç hacettepe gibi ünilerle aöf yi kıyaslayıp aynı ne var ki diyenlere sesleniyorum:


    şaka yapıyor olmalısınız heralde. taşra ünilerinden iktisat-işletme mezunu olanlara kıyasla aynı şeyleri bildiğiniz belki de daha üstün olduğunuz doğru olabilir. ama üst düzey ünilerden mezun arkadaşlarla kendinizi kıyaslamayın bile. şahsen ben bilkent iktisatta (3. sınıf) okuyorum kafamı projelerden sunumlardan ödevlerden quizlerden sınavlardan kaldıramıyorum.






    Kafayı sınavlardan kaldıramamak neyin göstergesi olabilir ki?.. AÖF'de de bir günde 4 dersin ve bir hafta sonu 2 günde en az 8 dersin sınavına giriyorsunuz... Bunu fakültenizde yapmayı hiç denediniz mi?..

    Tüm derslerin en güzelleri google'da ve youtube'da bulunuyor... Gereken sadece yabancı dil bilgisi ve ilgi... AÖF'ün dersleri de son derece profesyonelce ve özenle hazırlanmış... İyi bir diploma notuyla AÖF bitiren ve ilgili birisinin benim gözümde örgünden en ufak bir farkı yoktur... Üstelik derste not tutma eziyeti de yok...

    Ben 6 yıl örgün öğretimde okudum ve yüksek öğrenimde doktora derecesine sahibim... Daha sonra bilgimi ve görgümü daha da arttırabilmek için AÖF'ün bazı bölümlerine girip ilgi ile okumaya devam etmekteyim... Örgünden fazlası var eksiği yok... Bence ülkemizin gerçek köy enstitüsü projesi artık AÖF olmuştur...

    Bu üniversiteye gözümüz gibi bakmalı ve daha da geliştirmeliyiz...

    Özel üniversitelere verilen parayı bence kendinize iş sermayesi yapın...

    Alıntıları Göster
    Bilgi edinme anlamında AÖF iyi olabilir ancak, hiç bir görgü kazandırmıyor. Odun giren yine odun çıkıyor. Sosyal ortam ve disiplin olmaması bunun sebebide. Öğrenciler apaçiyse apaçilerle, oyun manyağıysa yine aynı arkaşlarıyla takılmaya devam ediyor. Kişilik olarak bir şey katmıyor yani.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Norman Cook

    Bilgi edinme anlamında AÖF iyi olabilir ancak, hiç bir görgü kazandırmıyor. Odun giren yine odun çıkıyor. Sosyal ortam ve disiplin olmaması bunun sebebide. Öğrenciler apaçiyse apaçilerle, oyun manyağıysa yine aynı arkaşlarıyla takılmaya devam ediyor. Kişilik olarak bir şey katmıyor yani.

    Üniversitede tiyatro, konser oluyor yarısı kaçıyor gelmiyor.Görgü kazanmak isteyen her türlü kazanır.Ortam derdindeysen aöf dershaneleri var üniversite gibi sosyal ortam oluyor tabi kampüs farklı bir yer.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Indigo

    quote:

    Orijinalden alıntı: Norman Cook

    Bilgi edinme anlamında AÖF iyi olabilir ancak, hiç bir görgü kazandırmıyor. Odun giren yine odun çıkıyor. Sosyal ortam ve disiplin olmaması bunun sebebide. Öğrenciler apaçiyse apaçilerle, oyun manyağıysa yine aynı arkaşlarıyla takılmaya devam ediyor. Kişilik olarak bir şey katmıyor yani.

    Üniversitede tiyatro, konser oluyor yarısı kaçıyor gelmiyor.Görgü kazanmak isteyen her türlü kazanır.Ortam derdindeysen aöf dershaneleri var üniversite gibi sosyal ortam oluyor tabi kampüs farklı bir yer.

    Alıntıları Göster
    Ulan bir iki saattir okuyorum hep aynı şeyler sunulmuş boşu boşuna uyku düzenim bozuldu, açıköğretimliler; biz sizi kendimizle kıyaslamıyoruz, örgünlerinde açıköğretimleri küçümsemesi(yada sindirememesi).
    Bende bir açıköğretimliyim, ve konudaki bazı kaliteli ünv.'de okuyan arkadaşların daha öz dili olan Türkçesine hakim olmadığını gördüm ve kahrettim. Oysaki ÖSS'de Türkçede vardı.

    Şunu düşündünüz mü örgün öğretimdekiler?
    Siz boşuna açıköğretimlilerle uğraşıyorsunuz. Elin oğlu/kızı[bizzat arkadaşım olur kendisi, abisiyle varnada okuyor. kendisi tıp, abisi mühendislik okuyor galiba] baba parasıyla Varna'da tıp okumakta. Bu adamı ÖSS'ye soksan barajı anca geçer. Daha ne niceleri var ne! Ukrayna' da Güverte okuyan mı dersin Atina, Avusturalya, İtalya mı dersin oho... say say bitmez. Ortada bir yanlış varsa ve biz bu yanlışı düzeltmek istiyorsak bu baba parasıyla okuyanlardan başlamalıyız. Sonuçta Açıköğretimliler oraya az yada çok bir emek sarfederek geldiler. Evet açıköğretimliler sizin üniversitelerinizle kapışamayabilir lakin Varna, Ukrayna, İtalya' da bulunan Üniversiteler sizin belki bir adım bile önünüzde. Yani gelip buraya Açıköğretimlilere bıdı bıdı biz 300 puan yaptık 2. alandan bıdı bıdı diye çemkireceğinize bu arkadaşlara çemkirin.
    Örgün öğretimdede okudum, akşam olunca yurtta dönen muhabbetler; Kurtlar Vadisi, Adanalı, Futbol, Ve en önemlisi Kantinde Kız Kesme yani ondan eskişehirdeki açıköğretimlileri Genel Ev Yuvası olarak adlandırmak abes kaçar.

    Muhabbetlerden Kesitler:
    -Aga bugün kantinde bi kızla okey oynadım lan
    -harbimi lan, güzelmi bari
    -süper kanka

    Bir diğer muhabbet:
    -olum ön sırada bir kız oturuyor varya görsen süper kesiştik baya

    Olayın içinde benim olduklarım:
    Birincisi:
    (bankta oturuyoruz şehrin merkezinde 4-5 kişi, akşam vakitleri, yanımdakilerin hepsi 4 yıllık ve biri[Okul öncesi öğretmeni], önümüzden 2-3 kız geçtiğini görür ve bağırarak şunları söyler)
    -Bilmemne fakültesi bilmem ne bölümü

    Yada bir diğer durum:
    (4 yıllık tarih okuyor eleman, ara sokaktan kız geçmekte, topruklu ayakkabısı "tak tuk" ses çıkarıyor, gece vakti abazalığın vermiş olduğu hezeyanla şunları haykırır)
    -Yavaş yürüyün, çok ses çıkarıyorsunuz
    -[Ben] Lan olum napıyon, kızlar şimdi bağırsa taciz ediyorlar diye nereye kaçıcaz biz?
    -Bişey olmaz aga

    Yada;
    Kardeşim dediğin evinde kaldığın ve aynı bölümde okuduğun adam eve kız atacak diye kiktir çeker ve gidersin, üstelik aldığın bota güzel diyip el koymaya çalışır o gün


    Daha neler neler, boşuna biz örgün öğretimiz diye övünmeyin. Adam var mısır piramitlerini kaçırmışlar diyor[Videosu vardı koysun biliyorsanız] olabilir mi ne diyor, daha sonra yine bu üstte anlattığım tarih okuyan arkadaş bana kandil günü mesaj çekiyor "senin ve ailenin kandilini kutlarım" diye, bir an sövecek diye korkmadım değil hani, şimdi söyleyin bana kimler aklı selim, cevap; tabiki hiç kimse, bakın bir arkadaş yukarda ne güzel örnek vermiş, kimse kendi işimi kurayım diye okumuyor herkes maaş peşinde koşuyor. İşveren değil, eleman olmak istiyor.

    İyi günler, umarım anlamışsınızdır neyin ne olduğunu.


    NOT: Bu mesaj üzerine hala açıköğretim bir hiçtir, zor değildir, ipini koparan mezun oluyor diye ilgisiz alakasız kasıntı yapacak adam varsa okuduğu okulu bıraksın, burada başka şeyleri kaleme aldık çünkü.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Vexille

    Ulan bir iki saattir okuyorum hep aynı şeyler sunulmuş boşu boşuna uyku düzenim bozuldu, açıköğretimliler; biz sizi kendimizle kıyaslamıyoruz, örgünlerinde açıköğretimleri küçümsemesi(yada sindirememesi).
    Bende bir açıköğretimliyim, ve konudaki bazı kaliteli ünv.'de okuyan arkadaşların daha öz dili olan Türkçesine hakim olmadığını gördüm ve kahrettim. Oysaki ÖSS'de Türkçede vardı.

    Şunu düşündünüz mü örgün öğretimdekiler?
    Siz boşuna açıköğretimlilerle uğraşıyorsunuz. Elin oğlu/kızı[bizzat arkadaşım olur kendisi, abisiyle varnada okuyor. kendisi tıp, abisi mühendislik okuyor galiba] baba parasıyla Varna'da tıp okumakta. Bu adamı ÖSS'ye soksan barajı anca geçer. Daha ne niceleri var ne! Ukrayna' da Güverte okuyan mı dersin Atina, Avusturalya, İtalya mı dersin oho... say say bitmez. Ortada bir yanlış varsa ve biz bu yanlışı düzeltmek istiyorsak bu baba parasıyla okuyanlardan başlamalıyız. Sonuçta Açıköğretimliler oraya az yada çok bir emek sarfederek geldiler. Evet açıköğretimliler sizin üniversitelerinizle kapışamayabilir lakin Varna, Ukrayna, İtalya' da bulunan Üniversiteler sizin belki bir adım bile önünüzde. Yani gelip buraya Açıköğretimlilere bıdı bıdı biz 300 puan yaptık 2. alandan bıdı bıdı diye çemkireceğinize bu arkadaşlara çemkirin.
    Örgün öğretimdede okudum, akşam olunca yurtta dönen muhabbetler; Kurtlar Vadisi, Adanalı, Futbol, Ve en önemlisi Kantinde Kız Kesme yani ondan eskişehirdeki açıköğretimlileri Genel Ev Yuvası olarak adlandırmak abes kaçar.

    Muhabbetlerden Kesitler:
    -Aga bugün kantinde bi kızla okey oynadım lan
    -harbimi lan, güzelmi bari
    -süper kanka

    Bir diğer muhabbet:
    -olum ön sırada bir kız oturuyor varya görsen süper kesiştik baya

    Olayın içinde benim olduklarım:
    Birincisi:
    (bankta oturuyoruz şehrin merkezinde 4-5 kişi, akşam vakitleri, yanımdakilerin hepsi 4 yıllık ve biri[Okul öncesi öğretmeni], önümüzden 2-3 kız geçtiğini görür ve bağırarak şunları söyler)
    -Bilmemne fakültesi bilmem ne bölümü

    Yada bir diğer durum:
    (4 yıllık tarih okuyor eleman, ara sokaktan kız geçmekte, topruklu ayakkabısı "tak tuk" ses çıkarıyor, gece vakti abazalığın vermiş olduğu hezeyanla şunları haykırır)
    -Yavaş yürüyün, çok ses çıkarıyorsunuz
    -[Ben] Lan olum napıyon, kızlar şimdi bağırsa taciz ediyorlar diye nereye kaçıcaz biz?
    -Bişey olmaz aga

    Yada;
    Kardeşim dediğin evinde kaldığın ve aynı bölümde okuduğun adam eve kız atacak diye kiktir çeker ve gidersin, üstelik aldığın bota güzel diyip el koymaya çalışır o gün


    Daha neler neler, boşuna biz örgün öğretimiz diye övünmeyin. Adam var mısır piramitlerini kaçırmışlar diyor[Videosu vardı koysun biliyorsanız] olabilir mi ne diyor, daha sonra yine bu üstte anlattığım tarih okuyan arkadaş bana kandil günü mesaj çekiyor "senin ve ailenin kandilini kutlarım" diye, bir an sövecek diye korkmadım değil hani, şimdi söyleyin bana kimler aklı selim, cevap; tabiki hiç kimse, bakın bir arkadaş yukarda ne güzel örnek vermiş, kimse kendi işimi kurayım diye okumuyor herkes maaş peşinde koşuyor. İşveren değil, eleman olmak istiyor.

    İyi günler, umarım anlamışsınızdır neyin ne olduğunu.


    NOT: Bu mesaj üzerine hala açıköğretim bir hiçtir, zor değildir, ipini koparan mezun oluyor diye ilgisiz alakasız kasıntı yapacak adam varsa okuduğu okulu bıraksın, burada başka şeyleri kaleme aldık çünkü.

    Alıntıları Göster
    Açıköğretim halkla ilişkiler önlisans bitirdim. Hiç bir haltıma yaramadı, 2011'de dgs sınavına girmeyi düşünüyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Flassy

    OFF TAMAM! Aöf en güzel, en zor, en kaliteli(ondan önüne gelen giriyo) en klas yer tamammı? Biz aptalız o yüzden 320'yle örgün yazdık salaklık yaptık.En kaliteli insanlar AÖFde.Ya düşünün biraz be kafası çalışmayan,öss'de bi b.k yapamayan adam giriyo hala daha yüceltmeye çalışıyosunuz.Bide Aöf olup Eskişehire giden akıl ve mantıktan gram nasiplenmemiş insanlar var ki onların vay haline.AÖF EN İYİSİ HAKLISINIZ BİZ SALAĞIZ!

    Birader merak etme öss'de bi b*k yapamayıp aöf'e giren adam sınıf geçemiyor. Bu kadar teleş yapma. Artık ekmek aslanın ağzında, insanlar ona ulaşmak için elinden geleni yapacak. Örgün olsun açık olsun önemli olan kişisel gelişim. Yüksek lisans yapıp daha cumhurbaşkanlarını sayamayan çok basit genel kültür sorularını bilemeyen insanlar tanıyorum... Herkes kendinin ölçütüdür bu devirde.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ayberk228

    quote:

    Orijinalden alıntı: Flassy

    OFF TAMAM! Aöf en güzel, en zor, en kaliteli(ondan önüne gelen giriyo) en klas yer tamammı? Biz aptalız o yüzden 320'yle örgün yazdık salaklık yaptık.En kaliteli insanlar AÖFde.Ya düşünün biraz be kafası çalışmayan,öss'de bi b.k yapamayan adam giriyo hala daha yüceltmeye çalışıyosunuz.Bide Aöf olup Eskişehire giden akıl ve mantıktan gram nasiplenmemiş insanlar var ki onların vay haline.AÖF EN İYİSİ HAKLISINIZ BİZ SALAĞIZ!

    Birader merak etme öss'de bi b*k yapamayıp aöf'e giren adam sınıf geçemiyor. Bu kadar teleş yapma. Artık ekmek aslanın ağzında, insanlar ona ulaşmak için elinden geleni yapacak. Örgün olsun açık olsun önemli olan kişisel gelişim. Yüksek lisans yapıp daha cumhurbaşkanlarını sayamayan çok basit genel kültür sorularını bilemeyen insanlar tanıyorum... Herkes kendinin ölçütüdür bu devirde.

    Alıntıları Göster
    MESAJIM BULUNSUN.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ManyetikRenozans

    MESAJIM BULUNSUN.

    Alıntıları Göster
    Konuya tesadüfen rastladım, tüm yazılanları okudum ve bir açıköğretimli olarak ben de kendi düşüncemi belirtmek istedim.Ben 2 yıl önce Muğla Üniversitesi işletme bölümünü kazanmıştım ve o dönemde Muğlaya gidip gitmeme konusunda fazlasıyla kararsız kaldığım için açıköğretimle örgünü karşılaştırma imkanım olmuştu. Eğer mezun olduktan sonra tercihiniz devlet kurumlarındaki işlere başvurmaksa ozaman Türkiye'deki belli başlı bazı üniversiteler (HACETTEPE,BOĞAZİÇİ,ODTÜ,İTÜ,TOBB,KOÇ) dışındaki herhangi bir üniversitede İİBF bölümlerinden birini okumakla aöf okumak arasında pek fazla bir fark yok. Bazı arkadaşlar aöflileri fazlasıyla yererken bazıları da çok yüceltmiş şunu bilinki iki uçtada değiliz. Kuzenim Gazi iktisat 2004 mezunu ve 5 yıl boyunca girmediği kurum sınavı kalmamıştı, 2 yıl önce ancak bir yere yerleşebildi. O da aöfnin bir işe yaramadığını düşünenlerden biriydi fakat bilgilerimizi karşılaştırdığımızda benim şuan bile onunla aynı bilgi birikiminde olduğumu görünce aöf konusundaki fikrini değiştirdi. Tabiiki yazdığım bazı üniversitelerde okuyan kişilerle kendimi aynı kefeye koyacak değilim, eğri oturup doğru konuşmak gerek ama genel olarak durum budur. Tekrar belirtmek isterimki İİBF bölümleri için konuşuyorum.

    Örgün eğitim her zaman için öncelikli hedefiniz olsun ama açıköğretimi de "aklımdan dahi geçirmem" demeyin. Benim ailemin gelir seviyesi orta halliden iyice denilebilecek seviyededir. Eğer Muğlaya gitseydim 4 yılda en az 40 bin lira gibi bi' miktarı bana harcamaları gerekecekti, oturup düşününce kazandığım üniversite ve bölümün bu paraya değmeyeceğini anladım ve açıköğretimi tercih ettim. Herşey kişinin kendisinde biter bu yüzden bazı kararları alırken olgunlukla düşünmek, ilerisini de hesaplamak gerekir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 0kyanus

    Konuya tesadüfen rastladım, tüm yazılanları okudum ve bir açıköğretimli olarak ben de kendi düşüncemi belirtmek istedim.Ben 2 yıl önce Muğla Üniversitesi işletme bölümünü kazanmıştım ve o dönemde Muğlaya gidip gitmeme konusunda fazlasıyla kararsız kaldığım için açıköğretimle örgünü karşılaştırma imkanım olmuştu. Eğer mezun olduktan sonra tercihiniz devlet kurumlarındaki işlere başvurmaksa ozaman Türkiye'deki belli başlı bazı üniversiteler (HACETTEPE,BOĞAZİÇİ,ODTÜ,İTÜ,TOBB,KOÇ) dışındaki herhangi bir üniversitede İİBF bölümlerinden birini okumakla aöf okumak arasında pek fazla bir fark yok. Bazı arkadaşlar aöflileri fazlasıyla yererken bazıları da çok yüceltmiş şunu bilinki iki uçtada değiliz. Kuzenim Gazi iktisat 2004 mezunu ve 5 yıl boyunca girmediği kurum sınavı kalmamıştı, 2 yıl önce ancak bir yere yerleşebildi. O da aöfnin bir işe yaramadığını düşünenlerden biriydi fakat bilgilerimizi karşılaştırdığımızda benim şuan bile onunla aynı bilgi birikiminde olduğumu görünce aöf konusundaki fikrini değiştirdi. Tabiiki yazdığım bazı üniversitelerde okuyan kişilerle kendimi aynı kefeye koyacak değilim, eğri oturup doğru konuşmak gerek ama genel olarak durum budur. Tekrar belirtmek isterimki İİBF bölümleri için konuşuyorum.

    Örgün eğitim her zaman için öncelikli hedefiniz olsun ama açıköğretimi de "aklımdan dahi geçirmem" demeyin. Benim ailemin gelir seviyesi orta halliden iyice denilebilecek seviyededir. Eğer Muğlaya gitseydim 4 yılda en az 40 bin lira gibi bi' miktarı bana harcamaları gerekecekti, oturup düşününce kazandığım üniversite ve bölümün bu paraya değmeyeceğini anladım ve açıköğretimi tercih ettim. Herşey kişinin kendisinde biter bu yüzden bazı kararları alırken olgunlukla düşünmek, ilerisini de hesaplamak gerekir.


    Alıntıları Göster
    Konunun tekrar göndeme geldiğini görünce girip "fark yok, ikiside kağıda basılıyor" yazmak istedi canım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Norman Cook

    Konunun tekrar göndeme geldiğini görünce girip "fark yok, ikiside kağıda basılıyor" yazmak istedi canım.



    Fark anlayışın buysa.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 0kyanus

    quote:

    Orijinalden alıntı: Norman Cook

    Konunun tekrar göndeme geldiğini görünce girip "fark yok, ikiside kağıda basılıyor" yazmak istedi canım.



    Fark anlayışın buysa.

    Alıntıları Göster
    Eğer bölümün ile alakalı bir meslek yapmak istiyorsan, günümüzde iyi bir üniversiteden mezun olmak şart. Bolu üniversiteside işletme mezunu veriyor, boğaziçi/bilkent de veriyor, taşradan çıkan ortalama biri düz memurluk yapıyor KPSS yi kazanabilirse, yada sıradan bir şirkette 3 kuruşluk maaş ile çalışıyor(istisnalar var tabi), boğaziçi/bilkent den çıkan ortalama biri, ya kamu ya uzman(Bürokrat) olarak giriyor, yada özel sektörde uluslararası şirketlere management trainee(yönetici adayı) olarak giriyor.

    Annemizin babamızın döneminde çok az üniversite olduğu için ülkede, üniversite mezunu olmak iyi bir işin garantisini veriyodu, ama malesef günümüzde artık bu böyle değil. Kalbur üstü bir üniversiteye gitmediğin sürece lise mezunuyla aranda bir fark olmuyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Imnobody -- 23 Mayıs 2011; 0:19:33 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Imnobody

    Eğer bölümün ile alakalı bir meslek yapmak istiyorsan, günümüzde iyi bir üniversiteden mezun olmak şart. Bolu üniversiteside işletme mezunu veriyor, boğaziçi/bilkent de veriyor, taşradan çıkan ortalama biri düz memurluk yapıyor KPSS yi kazanabilirse, yada sıradan bir şirkette 3 kuruşluk maaş ile çalışıyor(istisnalar var tabi), boğaziçi/bilkent den çıkan ortalama biri, ya kamu ya uzman(Bürokrat) olarak giriyor, yada özel sektörde uluslararası şirketlere management trainee(yönetici adayı) olarak giriyor.

    Annemizin babamızın döneminde çok az üniversite olduğu için ülkede, üniversite mezunu olmak iyi bir işin garantisini veriyodu, ama malesef günümüzde artık bu böyle değil. Kalbur üstü bir üniversiteye gitmediğin sürece lise mezunuyla aranda bir fark olmuyor.

    Alıntıları Göster
    Nice Odtü mezunu, öğrenicisi biliyorum, para etmez insanlar. Disiplinden yoksun, tembel ve umursamazlar. Diğer "büyük" üniversite öğrencileri içinde çok farklı değil. Ve evet, diplomalar arasında fark yok, çünkü hepsi kağıda basılıyor. Benim ablam Hacettepe mezunu ama yaptığı iş ile ilgili ne biliyorsa 2 sene de Ankara Üni. öğrendiği bilgiler. Ancak "Ben Hacettepe mezunuyum" diyor, kendini öyle tanımlıyor. Başka bir arkadaşım var, Gazi Uluslararası İlişkiler 2.öğretim mezunu. Şu an uluslararası bir lojistik firmasında 2250tl maaşla çalışıyor. İşe alınma sebebide çok çok iyi bir ingilizceye sahip olması.

    Eğer "bu adam AÖF mezunu, ben bunu işe almam, bu adam Sütçü İmam mezunu, ben bunu da işe almam, ama bu adam Hacettepe mezunu, ben bunu işe alırım" diye bir yaklaşımın özel sektörün TAMAMINDA olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Şirketler ÇALIŞACAK adamı işe almak isterler. İşe diplomayı almıyorlar ki, diplomayı almış olan bireyi alıyorlar. Diploma bankaya yatırılan, her ay faiz getirmesi gereken bir para değildir. Diploma oltadır, nasıl kullanmayı biliyorsan daha büyüğüne ihtiyaç duymazsın. Eğer CV'nizi, giriş yazınızı düzgün yazar, şirketin dikkatini çekip görüşmeye çağrılmayı başarabilirseniz, gerisi diplomanıza değil, size bakar. Zaten, yeni mezun öğrenci, CV'niz de ne yazak? Ad, soyad, TC kimlik, okul, diploma, sertifika, ilgi alanları.

    Diplomaya güvenip bir insan kendini donatmazsa o diploma hiç bir işe yaramaz kısacası. AÖF'li de, Sütçü İmalı'da Boğaziçi'li den, Odtü'lüden iyi olabilir. Terside pek tabii mümkündür. Şu konuya takılmayın artık. İngilizce öğrenin, Almanca öğrenin, Rusça öğrenin, Office öğrenin, SPSS öğrenin, CV'nize "Hobilerim; Kitap okumak, sinema" yazmayın. Sonra görürsünüz "AÖF ile örgün diplomasının farkı var mı" diye.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Norman Cook

    Nice Odtü mezunu, öğrenicisi biliyorum, para etmez insanlar. Disiplinden yoksun, tembel ve umursamazlar. Diğer "büyük" üniversite öğrencileri içinde çok farklı değil. Ve evet, diplomalar arasında fark yok, çünkü hepsi kağıda basılıyor. Benim ablam Hacettepe mezunu ama yaptığı iş ile ilgili ne biliyorsa 2 sene de Ankara Üni. öğrendiği bilgiler. Ancak "Ben Hacettepe mezunuyum" diyor, kendini öyle tanımlıyor. Başka bir arkadaşım var, Gazi Uluslararası İlişkiler 2.öğretim mezunu. Şu an uluslararası bir lojistik firmasında 2250tl maaşla çalışıyor. İşe alınma sebebide çok çok iyi bir ingilizceye sahip olması.

    Eğer "bu adam AÖF mezunu, ben bunu işe almam, bu adam Sütçü İmam mezunu, ben bunu da işe almam, ama bu adam Hacettepe mezunu, ben bunu işe alırım" diye bir yaklaşımın özel sektörün TAMAMINDA olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Şirketler ÇALIŞACAK adamı işe almak isterler. İşe diplomayı almıyorlar ki, diplomayı almış olan bireyi alıyorlar. Diploma bankaya yatırılan, her ay faiz getirmesi gereken bir para değildir. Diploma oltadır, nasıl kullanmayı biliyorsan daha büyüğüne ihtiyaç duymazsın. Eğer CV'nizi, giriş yazınızı düzgün yazar, şirketin dikkatini çekip görüşmeye çağrılmayı başarabilirseniz, gerisi diplomanıza değil, size bakar. Zaten, yeni mezun öğrenci, CV'niz de ne yazak? Ad, soyad, TC kimlik, okul, diploma, sertifika, ilgi alanları.

    Diplomaya güvenip bir insan kendini donatmazsa o diploma hiç bir işe yaramaz kısacası. AÖF'li de, Sütçü İmalı'da Boğaziçi'li den, Odtü'lüden iyi olabilir. Terside pek tabii mümkündür. Şu konuya takılmayın artık. İngilizce öğrenin, Almanca öğrenin, Rusça öğrenin, Office öğrenin, SPSS öğrenin, CV'nize "Hobilerim; Kitap okumak, sinema" yazmayın. Sonra görürsünüz "AÖF ile örgün diplomasının farkı var mı" diye.

    Alıntıları Göster
    AÖF İşletme 2007 mezunuyum.Kendimi ekonomi ve finans alanında okurken çok geliştirdim.Mezuniyet ve askerlikten hemen sonra bir finans kurumunda analist olarak işe başladım ve hızla yükseldim.Şirkette Boğaziçi , Odtü mezunları hatta Kanada'da master yapmış arkadaşlar bana parite analizi sormak zorunda kalıyordu,çünkü bilgisi olan bendim.Bunları ego tatmini için yazdığımı düşünmeyin,saygın üniversitelerden veya Galatasaray Lisesi'nden mezun değilseniz,diplomanızın kariyerinize katkısı sadece mulakata çağrılmanızdır.En az on mulakata girmişimdir,kimse bana '' açık mı,örgün mü'' sorusunu sormadı çünkü özel sektör için bilgi ve tecrübe çok daha önemli.

    Örgün üniversitede de bir yıl okumuş biri olarak avantaj ve dezavantajları sıralayabilirim sanırım;

    ÖRGÜN

    Avantajlar:

    1-) Akademisyenlerden birebir eğitim alma şansı.
    2-) Sosyal ortam ve staj vs. ile iş çevresi edinme şansı
    3-) Kızlar teklif ediyor :D

    Dezavantajlar:
    1-) Hazıra konma şansı.(Arkadaştan ders notları vs. çekip çalışmak pratik olabilir ama araştırma alışkanlığı kazandırmıyor.)


    AÇIKÖĞRETİM:

    Avantajlar:

    1-) 50 ile geçmek.Ancak bunun ne kadar avantaj olduğu tartışılır.Zira akademisyenden eğitim almadan 65 almak pek kolay bir iş değil.
    2-) Kitap okuma ve araştırma alışkanlığı kazandırması.Ben de bu alışkanlık zaten vardı ama olmayan arkadaşlar AÖF sayesinde mezuniyetten sonra da Suç ve Ceza vs. okumaya devam etti. :D


    Dezavantajlar:

    1-)Antisosyalleştirme.
    2-) Bu forumda olduğu gibi önyargılar.
    3-) AÖF'ü savunmanız durumunda ,Burhan Altıntop ile bir tutulmak :D




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kompeder

    AÖF İşletme 2007 mezunuyum.Kendimi ekonomi ve finans alanında okurken çok geliştirdim.Mezuniyet ve askerlikten hemen sonra bir finans kurumunda analist olarak işe başladım ve hızla yükseldim.Şirkette Boğaziçi , Odtü mezunları hatta Kanada'da master yapmış arkadaşlar bana parite analizi sormak zorunda kalıyordu,çünkü bilgisi olan bendim.Bunları ego tatmini için yazdığımı düşünmeyin,saygın üniversitelerden veya Galatasaray Lisesi'nden mezun değilseniz,diplomanızın kariyerinize katkısı sadece mulakata çağrılmanızdır.En az on mulakata girmişimdir,kimse bana '' açık mı,örgün mü'' sorusunu sormadı çünkü özel sektör için bilgi ve tecrübe çok daha önemli.

    Örgün üniversitede de bir yıl okumuş biri olarak avantaj ve dezavantajları sıralayabilirim sanırım;

    ÖRGÜN

    Avantajlar:

    1-) Akademisyenlerden birebir eğitim alma şansı.
    2-) Sosyal ortam ve staj vs. ile iş çevresi edinme şansı
    3-) Kızlar teklif ediyor :D

    Dezavantajlar:
    1-) Hazıra konma şansı.(Arkadaştan ders notları vs. çekip çalışmak pratik olabilir ama araştırma alışkanlığı kazandırmıyor.)


    AÇIKÖĞRETİM:

    Avantajlar:

    1-) 50 ile geçmek.Ancak bunun ne kadar avantaj olduğu tartışılır.Zira akademisyenden eğitim almadan 65 almak pek kolay bir iş değil.
    2-) Kitap okuma ve araştırma alışkanlığı kazandırması.Ben de bu alışkanlık zaten vardı ama olmayan arkadaşlar AÖF sayesinde mezuniyetten sonra da Suç ve Ceza vs. okumaya devam etti. :D


    Dezavantajlar:

    1-)Antisosyalleştirme.
    2-) Bu forumda olduğu gibi önyargılar.
    3-) AÖF'ü savunmanız durumunda ,Burhan Altıntop ile bir tutulmak :D

    kompeder güzel açıklamışsın aradaki farkları




  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.