Şimdi Ara

AILELERIN KORKULU RUYASI UYUSTURUCU!

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (2 Mobil) - 1 Masaüstü2 Mobil
5 sn
38
Cevap
1
Favori
1.585
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ne yapmali? nasil durdurulunabilmeli.

    Gencler arasinda uyusturucu ve alkol kullanma yas ortalamisi 13 ila 14 yas altina inmistir. Cinsel saglik ve HIV hastaliklarinda artis görülmüstür. Genclerimizde Psikolojik rahatsizliklar artmistir. Intihar vakalarinda artis gözlenmektedir.

    benim herzaman icimi parcalayan bir durumdur genclermzin bir cok problemi asamayip; uyusturucuya yonelip, careyi uyusturucuda aramalari. genclerimizi tehtit eden en buyuk sorundur uyusturucu. ailelerin korkulu ruyasi haline gelmistir bu durum. bu sorun nasil yok edilir nasil ortadan kalkar. tabii tamamiyla ortadan kalklmasi mumkun degil fakat nasil aza indirgenebilir. ne yapmaliyiz ne etmeliyiz bu durum karsinda.

    bir tuzaktan digerine. genclerimizin sadece uyustturucuyla da kalmayip cikarim amacli cesitli sapkin cemiyetlere, aldatilarak mensup olmalari durumu da ailelerin korkulu ruyalarindan biridir.
    bu cemiyetlere mensup misyonerlerin daha cok ozel okullar ve kolejler onunde ozellikle genc kizlarimizi din adi altinda sapkinliklarini saklayarak cemiyetlerinin icine almaktalar. sonra surekli bir telkinle sahsi ailesinden sogutarak kendi oz ailesine dusman etmekteler.

    peki bu guruplarin cikarim amaclari nelerdir. basta fuhus olmak uzere, daha sonra matti gelirin genc erkekler ve genc kizlar uzerinden farkli alanlarda calistirilarak saglanmasidir.

    peki ne yapmaliyiz nasil dur demeliyiz.

    bu konuda sizlerin degerli dusuncelerinizi ve dusuncelerimi burada sizlerler paylasmak isterim.

    saygilar...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi felsefika -- 3 Haziran 2008; 14:31:48 >







  • Aile bir derece önemli ama asıl önemli olan etken çevredir.Özellikle gençlerin kötü alışkanlığı edindiği yaşlar ergenliği yeni giriş yaptığı yani kimlik arayışına girdiği dönemlere geliyor.Kimlik arayışındaki gençimiz çevresinin etkisiyle bir çok davranış edinebiliyor.Kızlara laf atmak,içiyorum diye alkol içmek,sigara kullanmak.Lisedeki bir anımı anlatmak istiyorum size.Son sınıfta il sağlık müdürü ile rapörtaj yapmak için yola koyulmuştuk.Yanında bir kız arkadaş vardı.Yolda ilerken bizim okuldan 2 sınıf küçük bir öğrenciyi gördük elinde sigara vardı.Sigarayı biraz korku biraz da cesaret ile taşıyordu ancak korkusu ağır basmış olmalı ki avuçlarıyla saklıyordu sigarasını.Çocuk,bizi gördüğü anda cesareti ağır bastı ve büyük bir gösterişle içti.Bu gencin bize vermek istediği bir mesaj vardı."Bakın! Büyüdüm ben,sigara içiyorum" vermek istediği mesaj buydu.Bu yüzden erginin bilinçlenmesi ve çevresinin sürekli kontrol edilmesi taraftarıyım.


    Ayrıca güzel bir konu.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: asli_gfb

    Aile bir derece önemli ama asıl önemli olan etken çevredir.Özellikle gençlerin kötü alışkanlığı edindiği yaşlar ergenliği yeni giriş yaptığı yani kimlik arayışına girdiği dönemlere geliyor.Kimlik arayışındaki gençimiz çevresinin etkisiyle bir çok davranış edinebiliyor.Kızlara laf atmak,içiyorum diye alkol içmek,sigara kullanmak.Lisedeki bir anımı anlatmak istiyorum size.Son sınıfta il sağlık müdürü ile rapörtaj yapmak için yola koyulmuştuk.Yanında bir kız arkadaş vardı.Yolda ilerken bizim okuldan 2 sınıf küçük bir öğrenciyi gördük elinde sigara vardı.Sigarayı biraz korku biraz da cesaret ile taşıyordu ancak korkusu ağır basmış olmalı ki avuçlarıyla saklıyordu sigarasını.Çocuk,bizi gördüğü anda cesareti ağır bastı ve büyük bir gösterişle içti.Bu gencin bize vermek istediği bir mesaj vardı."Bakın! Büyüdüm ben,sigara içiyorum" vermek istediği mesaj buydu.Bu yüzden erginin bilinçlenmesi ve çevresinin sürekli kontrol edilmesi taraftarıyım.


    Ayrıca güzel bir konu.
    Bence bu noktada o maddeleri kullananların ve kullanılmadığı anlarda ne yaşadıkları anlatılmalı
    Yani kaç çocuk uyuşturucuya başlamadan önce kriz geçiren bir kişi görmüştür ki.
    yada alkol amadan önce alkolik olanların ne kadar tutarsız davrandıklarını
    Bunları gösterilmeli çocuklara sansürsüz biçimde
    Yoksa çocukta biliyor bu maddelerin sahte bir huzur verdiğini ve gerçekten istediği oluyor sahtede olsa o huzuru.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: cavroatesh

    Bence bu noktada o maddeleri kullananların ve kullanılmadığı anlarda ne yaşadıkları anlatılmalı
    Yani kaç çocuk uyuşturucuya başlamadan önce kriz geçiren bir kişi görmüştür ki.
    yada alkol amadan önce alkolik olanların ne kadar tutarsız davrandıklarını
    Bunları gösterilmeli çocuklara sansürsüz biçimde
    Yoksa çocukta biliyor bu maddelerin sahte bir huzur verdiğini ve gerçekten istediği oluyor sahtede olsa o huzuru.

    Alıntıları Göster
    diyorum ki. anneler ve babalar cocuklarinin arkadasi olsunlar.
    onlari azarlayip korkutmak yerine, karsilikli oturup defalarca bu konular uzerinde sakin ve samimi telkinlerde bulunsunlar diyorum. bu konusmalari laubali ve cok sert olmamak kaydesiyle yapsinlar.
    onlara uyusturucunun zararlarini bir bir anlatsinlar.
    onlarin karsisina tas firin erkegi olarak cikmasinlar. light da olmasinlar. cocugun babadan sevgiden gelen saygiyla korkmasi sartlardan biridir. cocuk aile fertlerinden birinden cekinip korkmali. ama bu korku babam beni oldurur korkusu degil, babam bu durumu duyarsa cok utanip cekinirim korkusu olmali.
    dinleyin onlari. icinizde kizginlik depremleri kopsa da belli etmeyin dinlerken. onlarin anlattiklarini anlayarak dinleyin ve sakin bir sekilde arkadasmis gibi anlatin. samimi ve sevgi dolu biz senin en yakininiz kotu olmani sacinin teline zarar gelmesini istermiyiz hic diyerek baslayin. kararli ve kesin konusun. cocuklarinizla konusmak icin boyle bir olayi cocugunuzun yasamis olmasi gerekmez. yasamadan uyarin onlari. boyle bir durumla karsi karsiya geldikten sonra zaten gec kalinmis olunur. bu nedenle telkinleri yavas yavas baslatin. onlari sykmadan aralikli zamanlarda konusun. onlari bezdirecek syklikta hergun uuzn uzun nasihatlar vermeyin. aralikli zamanlarda onlari disarida ne gibi tehlikelerin bekledigini anlatin.

    suanda zamanim yok ben buraya uyusturucu mattelerin zarralarini ve bu cemiyetlerin katilanlarin icinde bulundugu zor durumu bir ara anlasilir ve net sekilde yazicam.

    ayrica yoneticilerden ricam uygun gorulurse bu konunun bir sure ust konu olmasi istiyorum.
    gercekte oneli bir konu oldugunu dusunuyorum.
    sizce de oyle degil mi!

    saygilar...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    diyorum ki. anneler ve babalar cocuklarinin arkadasi olsunlar.
    onlari azarlayip korkutmak yerine, karsilikli oturup defalarca bu konular uzerinde sakin ve samimi telkinlerde bulunsunlar diyorum. bu konusmalari laubali ve cok sert olmamak kaydesiyle yapsinlar.
    onlara uyusturucunun zararlarini bir bir anlatsinlar.
    onlarin karsisina tas firin erkegi olarak cikmasinlar. light da olmasinlar. cocugun babadan sevgiden gelen saygiyla korkmasi sartlardan biridir. cocuk aile fertlerinden birinden cekinip korkmali. ama bu korku babam beni oldurur korkusu degil, babam bu durumu duyarsa cok utanip cekinirim korkusu olmali.
    dinleyin onlari. icinizde kizginlik depremleri kopsa da belli etmeyin dinlerken. onlarin anlattiklarini anlayarak dinleyin ve sakin bir sekilde arkadasmis gibi anlatin. samimi ve sevgi dolu biz senin en yakininiz kotu olmani sacinin teline zarar gelmesini istermiyiz hic diyerek baslayin. kararli ve kesin konusun. cocuklarinizla konusmak icin boyle bir olayi cocugunuzun yasamis olmasi gerekmez. yasamadan uyarin onlari. boyle bir durumla karsi karsiya geldikten sonra zaten gec kalinmis olunur. bu nedenle telkinleri yavas yavas baslatin. onlari sykmadan aralikli zamanlarda konusun. onlari bezdirecek syklikta hergun uuzn uzun nasihatlar vermeyin. aralikli zamanlarda onlari disarida ne gibi tehlikelerin bekledigini anlatin.

    suanda zamanim yok ben buraya uyusturucu mattelerin zarralarini ve bu cemiyetlerin katilanlarin icinde bulundugu zor durumu bir ara anlasilir ve net sekilde yazicam.

    ayrica yoneticilerden ricam uygun gorulurse bu konunun bir sure ust konu olmasi istiyorum.
    gercekte oneli bir konu oldugunu dusunuyorum.
    sizce de oyle degil mi!

    saygilar...

    Alıntıları Göster
    @ felsefika
    Gerçekten önemli bir konu ancak bence bu öyle konuşarak çözülebileceğini sanmıyorum
    Somut birşeyler yapılmalı gösterilmeli bence
    Yani bir resim bin söze bedeldir sonuçtır




  • quote:

    Orijinalden alıntı: cavroatesh

    @ felsefika
    Gerçekten önemli bir konu ancak bence bu öyle konuşarak çözülebileceğini sanmıyorum
    Somut birşeyler yapılmalı gösterilmeli bence
    Yani bir resim bin söze bedeldir sonuçtır

    Alıntıları Göster
    @cavroatesh

    tabii oyle iste ben de diyorum ki. neler yapabilecegimizi burada paylasalim.
    birbirimize onerilerde bulunalim.

    ben de gosterilmeli diyorum. bunu zaten soylemeyi dusunuyordum. madde bagimlilarinin yasadiklarini anlatan belgeseller var. mesela bu cd ler alinip izletilinebilir. pc den de indirilinebilir.

    ama once burada bir bu konu uzerinde duralim. duralim ki geclerimize yanlis eylemlerde bulunmayalim.

    cocugunun uyusturucu kullandigini bir anne baba nasil anlayabilir. bunlarin ustunde de duralim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    @cavroatesh

    tabii oyle iste ben de diyorum ki. neler yapabilecegimizi burada paylasalim.
    birbirimize onerilerde bulunalim.

    ben de gosterilmeli diyorum. bunu zaten soylemeyi dusunuyordum. madde bagimlilarinin yasadiklarini anlatan belgeseller var. mesela bu cd ler alinip izletilinebilir. pc den de indirilinebilir.

    ama once burada bir bu konu uzerinde duralim. duralim ki geclerimize yanlis eylemlerde bulunmayalim.

    cocugunun uyusturucu kullandigini bir anne baba nasil anlayabilir. bunlarin ustunde de duralim.

    Alıntıları Göster
    Gençleri en fazla etkileyen televizyon ve özellikle dizilerdir.
    En basiti gevşek kravat modası dizilerle tavan yaptı sanırım!
    İnternet ve bilgisayar da çocukları ailelerden uzaklaştıran diğer araçlardır.
    Ağaç yaşken eğilir ama bu ağacın eğilmesinde eskiden aileler daha baskınken, şimdi diziler ve internet daha baskın olmaktadır.
    Belki de 'globalleşmenin' yan etkilerini yaşıyoruzdur!

    Çok derin bir konu...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: metalok

    Gençleri en fazla etkileyen televizyon ve özellikle dizilerdir.
    En basiti gevşek kravat modası dizilerle tavan yaptı sanırım!
    İnternet ve bilgisayar da çocukları ailelerden uzaklaştıran diğer araçlardır.
    Ağaç yaşken eğilir ama bu ağacın eğilmesinde eskiden aileler daha baskınken, şimdi diziler ve internet daha baskın olmaktadır.
    Belki de 'globalleşmenin' yan etkilerini yaşıyoruzdur!

    Çok derin bir konu...

    Alıntıları Göster
    Konu güzel ancak bir o kadarda tehlikeli.

    Çünkü çok farklı noktalara çekilebilir.
    Insanları yaşam tercihleri farklılık gösterebilir, önce bunu kabullenmeliyiz.

    Herkes uyuşturucu kullansın yada fuhuş yapsın demiyorum.

    Ancak bu öyle bir konudurki sınırlarını belirlemek çok zordur. BiRiLERi bu konular üzerinden kendi karanlık fikirlerini topluma dikte etme yoluna gidiyor, bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Dolayısıyla böyle konularda samimiyetimizin güven verici boyutta olması şart!

    Yoksa bazılarının çıkıp "Sen nasıl adamsın, alkol alıyorsun! Kız arkadaşınla sevişiyorsun! Cayır cayır yanacaksın, dinsiz imansız!!" deyişlerine gelebilir bu konu.

    Dilerim böyle bir durum yaşanmaz..


    Selamlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ayı Baba

    Konu güzel ancak bir o kadarda tehlikeli.

    Çünkü çok farklı noktalara çekilebilir.
    Insanları yaşam tercihleri farklılık gösterebilir, önce bunu kabullenmeliyiz.

    Herkes uyuşturucu kullansın yada fuhuş yapsın demiyorum.

    Ancak bu öyle bir konudurki sınırlarını belirlemek çok zordur. BiRiLERi bu konular üzerinden kendi karanlık fikirlerini topluma dikte etme yoluna gidiyor, bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Dolayısıyla böyle konularda samimiyetimizin güven verici boyutta olması şart!

    Yoksa bazılarının çıkıp "Sen nasıl adamsın, alkol alıyorsun! Kız arkadaşınla sevişiyorsun! Cayır cayır yanacaksın, dinsiz imansız!!" deyişlerine gelebilir bu konu.

    Dilerim böyle bir durum yaşanmaz..


    Selamlar.

    Alıntıları Göster
    @burak murat. benim uyusturucudan kastim alkol degil. ecstasy kokain esrar gibi maddeler.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    @burak murat. benim uyusturucudan kastim alkol degil. ecstasy kokain esrar gibi maddeler.

    Alıntıları Göster
    ECSTASY'NİN ZARARLARI
    Ecstasy hapının kullanımı ile birlikte vücuda yapılan sürekli yüklemelerin (dans ve seks gibi) asıl tehlikeyi oluşturduğunu ifade eden uzmanlar, vücut ısısının, uzun süreli ve yoğun hayatın etkisiyle normalden 42 dereceye kadar yükseldiğini kaydediyor. Vücudun, su içmekle dahi tekrar düzelemeyecek kadar büyük ölçüde su kaybına uğradığını vurgulayan uzmanlar, bunun sonucunda kalp ve yüksek tansiyon sorunları, yüksek ateş ve şok etkileri, kalp ritminde bozukluklar ve merkezi krampların görüldüğünü belirtiyor.

    Uzmanlar, Ecstasy hapını uzun süre kullanan bağımlılarda, sinir hücrelerinde tekrar düzelmeyen hasarlar ve kas yapılarında arızalar meydana geldiğini bildirerek, vücudun doğal salgılarının kana daha çok karışması sebebiyle karaciğer ve böbreklerin tıkanarak işlemez hale geldiğini, beyinde rahatsızlıklar, yüksek tansiyonla beyin kanaması, düşük tansiyonla bayılmalar hatta ölümler görüldüğünü kaydediyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    ECSTASY'NİN ZARARLARI
    Ecstasy hapının kullanımı ile birlikte vücuda yapılan sürekli yüklemelerin (dans ve seks gibi) asıl tehlikeyi oluşturduğunu ifade eden uzmanlar, vücut ısısının, uzun süreli ve yoğun hayatın etkisiyle normalden 42 dereceye kadar yükseldiğini kaydediyor. Vücudun, su içmekle dahi tekrar düzelemeyecek kadar büyük ölçüde su kaybına uğradığını vurgulayan uzmanlar, bunun sonucunda kalp ve yüksek tansiyon sorunları, yüksek ateş ve şok etkileri, kalp ritminde bozukluklar ve merkezi krampların görüldüğünü belirtiyor.

    Uzmanlar, Ecstasy hapını uzun süre kullanan bağımlılarda, sinir hücrelerinde tekrar düzelmeyen hasarlar ve kas yapılarında arızalar meydana geldiğini bildirerek, vücudun doğal salgılarının kana daha çok karışması sebebiyle karaciğer ve böbreklerin tıkanarak işlemez hale geldiğini, beyinde rahatsızlıklar, yüksek tansiyonla beyin kanaması, düşük tansiyonla bayılmalar hatta ölümler görüldüğünü kaydediyor.

    Alıntıları Göster
    AFYONKEŞLERİN FİZYOLOJİK DEĞİŞİMLER'
    Afyon çok miktarda ve birden alınmışsa, içen kimseyi komaya soktuğunu ve ölüm tehlikesi belirdiğini vurgulayan uzmanlar, afyon grubu narkotikler, tedavide kullanılan miktarların sınırı içinde verildiklerinde, etkilerinin ya hemen ortaya çıktığını veya kısa süre sonra görülen fizyolojik değişmelere sebep olduğunu belirtiyor.

    Uzmanlar, bu değişiklikleri şöyle sıralıyor: "Dolaşımda yavaşlama, kalp vurum sayısı ve solunum sayısında azalma, kan basıncında düşme, öksürük reflekslerinde duyarsızlık, göz bebeklerinde daralma, görme keskinliğinin kaybolması, derideki yüzeysel damarlarda genişleme, mide bağırsak hareketlerinde yavaşlama, bulantı ve kusma, ağızda kuruluk, hareketlerde ağırlık, halsizlik ve yorgunluk".

    Afyon narkotiklerinin birden fazla miktarda kullanılması sonucu zehirlenme tablosu ortaya çıktığını bildiren uzmanlar, "Bilinç kısa sürede kaybolur. Derin uykudan derin komaya kadar değişen bilinç bozuklukları görülür. Dolaşım ve solunum yavaşlar. Kan basıncının birdenbire düşmesi şok tablosuna ve ani ölüme yol açar" uyarısında bulunuyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    AFYONKEŞLERİN FİZYOLOJİK DEĞİŞİMLER'
    Afyon çok miktarda ve birden alınmışsa, içen kimseyi komaya soktuğunu ve ölüm tehlikesi belirdiğini vurgulayan uzmanlar, afyon grubu narkotikler, tedavide kullanılan miktarların sınırı içinde verildiklerinde, etkilerinin ya hemen ortaya çıktığını veya kısa süre sonra görülen fizyolojik değişmelere sebep olduğunu belirtiyor.

    Uzmanlar, bu değişiklikleri şöyle sıralıyor: "Dolaşımda yavaşlama, kalp vurum sayısı ve solunum sayısında azalma, kan basıncında düşme, öksürük reflekslerinde duyarsızlık, göz bebeklerinde daralma, görme keskinliğinin kaybolması, derideki yüzeysel damarlarda genişleme, mide bağırsak hareketlerinde yavaşlama, bulantı ve kusma, ağızda kuruluk, hareketlerde ağırlık, halsizlik ve yorgunluk".

    Afyon narkotiklerinin birden fazla miktarda kullanılması sonucu zehirlenme tablosu ortaya çıktığını bildiren uzmanlar, "Bilinç kısa sürede kaybolur. Derin uykudan derin komaya kadar değişen bilinç bozuklukları görülür. Dolaşım ve solunum yavaşlar. Kan basıncının birdenbire düşmesi şok tablosuna ve ani ölüme yol açar" uyarısında bulunuyor.

    Alıntıları Göster
    'ZEKA ZEHRİ' ESRAR
    Uzmanlar, başka bir uyuşturucu olan esrarın ise, 'eroinmanların ilk atlama taşı' olduğunu belirterek, bu maddenin, bilhassa zekaya etki etmesi sebebiyle, 'zeka zehri' olarak da adlandırıldığını bildiriyor. Uzmanlar, esrar kullanıldığında ağzın kuruduğunu, boğazda yanma, öksürük, bulantı, kusma ve ishal görülebildiğini, gözbebeklerin genişlediğini, gözün kanlandığını, yüzün kızardığını, kalp vurumu ve nabız sayısının arttığını, kan basıncının yükseldiğini kaydediyor.

    'KÖTÜ YOLCULUK'
    Esrar alındıktan sonra, önce, elemle haz arasında duygu durumu değişikliği ortaya çıktığını ifade eden uzmanlar, kimi kez bunlara algı ve düşünce değişikliklerinin de eklendiğini vurguluyor. Esrar alındıktan sonra kısa süren hafif bir canlılık ve uyanıklık olduğunu, bunu kaygı, sıkıntı ve tedirginlik döneminin izlediğini belirten uzmanlar, bu dönem geçtikten sonra duygulanma ve coşkuda haz yönüne doğru artma olabildiğini bildiriyor. Uzmanlar, diğer belirtileri ise şöyle sıralıyor: "Aşırı neşe ile birlikte konuşma ve hareketin artması, çağrışım ve düşünce akışının hızlanması, algılama ve tasarım gücünün canlanması ve çevreyle ilişkinin artması".

    Esrar kullananların 'iyi yolculuk' adını verdiği, 'kendini mutlu görme' durumunun her insanda ve her zaman ortaya çıkmadığını ifade eden uzmanlar, çoğu kez bulantı, kusma, endişe, kaygı, sıkıntı ve tedirginlik belirtilerinin ön planda olduğu 'kötü yolculuk' yaşandığını kaydediyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    'ZEKA ZEHRİ' ESRAR
    Uzmanlar, başka bir uyuşturucu olan esrarın ise, 'eroinmanların ilk atlama taşı' olduğunu belirterek, bu maddenin, bilhassa zekaya etki etmesi sebebiyle, 'zeka zehri' olarak da adlandırıldığını bildiriyor. Uzmanlar, esrar kullanıldığında ağzın kuruduğunu, boğazda yanma, öksürük, bulantı, kusma ve ishal görülebildiğini, gözbebeklerin genişlediğini, gözün kanlandığını, yüzün kızardığını, kalp vurumu ve nabız sayısının arttığını, kan basıncının yükseldiğini kaydediyor.

    'KÖTÜ YOLCULUK'
    Esrar alındıktan sonra, önce, elemle haz arasında duygu durumu değişikliği ortaya çıktığını ifade eden uzmanlar, kimi kez bunlara algı ve düşünce değişikliklerinin de eklendiğini vurguluyor. Esrar alındıktan sonra kısa süren hafif bir canlılık ve uyanıklık olduğunu, bunu kaygı, sıkıntı ve tedirginlik döneminin izlediğini belirten uzmanlar, bu dönem geçtikten sonra duygulanma ve coşkuda haz yönüne doğru artma olabildiğini bildiriyor. Uzmanlar, diğer belirtileri ise şöyle sıralıyor: "Aşırı neşe ile birlikte konuşma ve hareketin artması, çağrışım ve düşünce akışının hızlanması, algılama ve tasarım gücünün canlanması ve çevreyle ilişkinin artması".

    Esrar kullananların 'iyi yolculuk' adını verdiği, 'kendini mutlu görme' durumunun her insanda ve her zaman ortaya çıkmadığını ifade eden uzmanlar, çoğu kez bulantı, kusma, endişe, kaygı, sıkıntı ve tedirginlik belirtilerinin ön planda olduğu 'kötü yolculuk' yaşandığını kaydediyor.

    Alıntıları Göster
    KOKAİN: KUVVETLİ UYARICI
    Kokainin renginin beyaz olduğunu vurgulayan uzmanlar, genellikle asit borik veya sodyum bikarbonat gibi beyaz toz maddelerle karıştırılarak saflığının bozulduğunu belirtiyor. Uzmanlar, genel olarak kokainin, burundan çekilerek ve nargile aracılığı ile kullanıldığını, kuvvetli uyarıcı olduğu için sinir sistemi üzerinde anında etki yaptığını söylüyor. Uzmanlar, zehir tacirlerinin, sattıkları kokaini çoğaltmak için, içine diş macunu, bebek maması, floresan lambasının tozu, yemek sodası vb. çeşitli maddeler koyduklarını da bildiriyor.

    BURUN ÇEKME 'TİK'İ
    Kokainin, burundan çekildikten kısa süre sonra merkezi sinir sistemini uyardığını ifade eden uzmanlar, şunları kaydediyor: "Kalp vurum sayısı, kan basıncı ve solunum artar. Hareket çoğalır. Kaslarda gerilme ve kasılmalar olabilir. Bir süre sonra kokainin, merkezi sinir sistemi üzerinde uyuşturucu etkisi olur. Kokain alanlarda bulantı ve kusma görülür. Uzun süre burundan kokain kullananlarda, burun çekme biçiminde bir tik yerleşir. Ayrıca sürekli burun sıkıntısı ve nezle durumu görülür. Kimi bağımlılarda burun deliklerini ayıran bölme delinir. Uzun süre kokain kullananlarda iştahsızlık, zayıflama, uykusuzluk, mide bağırsak bozuklukları ve cinsel gücün azalması gibi belirtiler ortaya çıkar. Bedensel çöküntü olur".

    'MARAZİ NEŞE'
    Az miktarda alınan kokainin coşku, taşkınlık ve marazi neşe verdiğini ifade eden uzmanlar, miktar çoğalırsa, çeşitli algı yanılmaları görüldüğünü ve özellikle dokunma halüsinasyonlarının çok sık olduğunu vurguluyor ve şunları ekliyor: "Kokain kullananlar, vücutlarının üzerinde, derilerinin altında kurtlar yürüdüğünden söz ederler. Kimi kez sinema şeridi gibi geçen renkli, hareketli görme halüsinasyonları olur. Bilinç bulanıklığı görülebilir. Kişilik ve karakter değişmeleri ortaya çıkar. Toplum ve Ahlak dışı davranışlar görülür".

    'BEYAZ SAPLANTISI'
    İleri derecede kokain kullananlarda, 'trip hali' denilen garip haller ve psikolojik bozukluklar meydana geldiğini anlatan uzmanlar, "Mesela, kullandığı maddenin suç olduğunu bildiği için, devamlı suretle takip edildiğini, evinin kapısında Polisler olduğunu düşünür ve hatta gördüğünü sanır. Eğer kokaini biterse yoksunluk belirtileri başlar, maddenin rengi beyaz olduğu için, gördüğü her beyaz noktaya elini dokundurarak ağzına veya burnuna götürür. Hatta bu yaptığı dokunma işini daha da abartabilir, 'ben buraya daha önce kokain koymuştum' deyip, kapı kolunu dahi söküp içine bakar, bu ve buna benzer akla-hayale gelmeyecek bir çok trip hali vardır" diyorlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    KOKAİN: KUVVETLİ UYARICI
    Kokainin renginin beyaz olduğunu vurgulayan uzmanlar, genellikle asit borik veya sodyum bikarbonat gibi beyaz toz maddelerle karıştırılarak saflığının bozulduğunu belirtiyor. Uzmanlar, genel olarak kokainin, burundan çekilerek ve nargile aracılığı ile kullanıldığını, kuvvetli uyarıcı olduğu için sinir sistemi üzerinde anında etki yaptığını söylüyor. Uzmanlar, zehir tacirlerinin, sattıkları kokaini çoğaltmak için, içine diş macunu, bebek maması, floresan lambasının tozu, yemek sodası vb. çeşitli maddeler koyduklarını da bildiriyor.

    BURUN ÇEKME 'TİK'İ
    Kokainin, burundan çekildikten kısa süre sonra merkezi sinir sistemini uyardığını ifade eden uzmanlar, şunları kaydediyor: "Kalp vurum sayısı, kan basıncı ve solunum artar. Hareket çoğalır. Kaslarda gerilme ve kasılmalar olabilir. Bir süre sonra kokainin, merkezi sinir sistemi üzerinde uyuşturucu etkisi olur. Kokain alanlarda bulantı ve kusma görülür. Uzun süre burundan kokain kullananlarda, burun çekme biçiminde bir tik yerleşir. Ayrıca sürekli burun sıkıntısı ve nezle durumu görülür. Kimi bağımlılarda burun deliklerini ayıran bölme delinir. Uzun süre kokain kullananlarda iştahsızlık, zayıflama, uykusuzluk, mide bağırsak bozuklukları ve cinsel gücün azalması gibi belirtiler ortaya çıkar. Bedensel çöküntü olur".

    'MARAZİ NEŞE'
    Az miktarda alınan kokainin coşku, taşkınlık ve marazi neşe verdiğini ifade eden uzmanlar, miktar çoğalırsa, çeşitli algı yanılmaları görüldüğünü ve özellikle dokunma halüsinasyonlarının çok sık olduğunu vurguluyor ve şunları ekliyor: "Kokain kullananlar, vücutlarının üzerinde, derilerinin altında kurtlar yürüdüğünden söz ederler. Kimi kez sinema şeridi gibi geçen renkli, hareketli görme halüsinasyonları olur. Bilinç bulanıklığı görülebilir. Kişilik ve karakter değişmeleri ortaya çıkar. Toplum ve Ahlak dışı davranışlar görülür".

    'BEYAZ SAPLANTISI'
    İleri derecede kokain kullananlarda, 'trip hali' denilen garip haller ve psikolojik bozukluklar meydana geldiğini anlatan uzmanlar, "Mesela, kullandığı maddenin suç olduğunu bildiği için, devamlı suretle takip edildiğini, evinin kapısında Polisler olduğunu düşünür ve hatta gördüğünü sanır. Eğer kokaini biterse yoksunluk belirtileri başlar, maddenin rengi beyaz olduğu için, gördüğü her beyaz noktaya elini dokundurarak ağzına veya burnuna götürür. Hatta bu yaptığı dokunma işini daha da abartabilir, 'ben buraya daha önce kokain koymuştum' deyip, kapı kolunu dahi söküp içine bakar, bu ve buna benzer akla-hayale gelmeyecek bir çok trip hali vardır" diyorlar.

    Alıntıları Göster
    Öyle copy-paste yapmakla olmuyo bu işler.....

    seN İÇMEZSİN OLUR BİTER MİLLETE KARIŞMA




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    KOKAİN: KUVVETLİ UYARICI
    Kokainin renginin beyaz olduğunu vurgulayan uzmanlar, genellikle asit borik veya sodyum bikarbonat gibi beyaz toz maddelerle karıştırılarak saflığının bozulduğunu belirtiyor. Uzmanlar, genel olarak kokainin, burundan çekilerek ve nargile aracılığı ile kullanıldığını, kuvvetli uyarıcı olduğu için sinir sistemi üzerinde anında etki yaptığını söylüyor. Uzmanlar, zehir tacirlerinin, sattıkları kokaini çoğaltmak için, içine diş macunu, bebek maması, floresan lambasının tozu, yemek sodası vb. çeşitli maddeler koyduklarını da bildiriyor.

    BURUN ÇEKME 'TİK'İ
    Kokainin, burundan çekildikten kısa süre sonra merkezi sinir sistemini uyardığını ifade eden uzmanlar, şunları kaydediyor: "Kalp vurum sayısı, kan basıncı ve solunum artar. Hareket çoğalır. Kaslarda gerilme ve kasılmalar olabilir. Bir süre sonra kokainin, merkezi sinir sistemi üzerinde uyuşturucu etkisi olur. Kokain alanlarda bulantı ve kusma görülür. Uzun süre burundan kokain kullananlarda, burun çekme biçiminde bir tik yerleşir. Ayrıca sürekli burun sıkıntısı ve nezle durumu görülür. Kimi bağımlılarda burun deliklerini ayıran bölme delinir. Uzun süre kokain kullananlarda iştahsızlık, zayıflama, uykusuzluk, mide bağırsak bozuklukları ve cinsel gücün azalması gibi belirtiler ortaya çıkar. Bedensel çöküntü olur".

    'MARAZİ NEŞE'
    Az miktarda alınan kokainin coşku, taşkınlık ve marazi neşe verdiğini ifade eden uzmanlar, miktar çoğalırsa, çeşitli algı yanılmaları görüldüğünü ve özellikle dokunma halüsinasyonlarının çok sık olduğunu vurguluyor ve şunları ekliyor: "Kokain kullananlar, vücutlarının üzerinde, derilerinin altında kurtlar yürüdüğünden söz ederler. Kimi kez sinema şeridi gibi geçen renkli, hareketli görme halüsinasyonları olur. Bilinç bulanıklığı görülebilir. Kişilik ve karakter değişmeleri ortaya çıkar. Toplum ve Ahlak dışı davranışlar görülür".

    'BEYAZ SAPLANTISI'
    İleri derecede kokain kullananlarda, 'trip hali' denilen garip haller ve psikolojik bozukluklar meydana geldiğini anlatan uzmanlar, "Mesela, kullandığı maddenin suç olduğunu bildiği için, devamlı suretle takip edildiğini, evinin kapısında Polisler olduğunu düşünür ve hatta gördüğünü sanır. Eğer kokaini biterse yoksunluk belirtileri başlar, maddenin rengi beyaz olduğu için, gördüğü her beyaz noktaya elini dokundurarak ağzına veya burnuna götürür. Hatta bu yaptığı dokunma işini daha da abartabilir, 'ben buraya daha önce kokain koymuştum' deyip, kapı kolunu dahi söküp içine bakar, bu ve buna benzer akla-hayale gelmeyecek bir çok trip hali vardır" diyorlar.

    Alıntıları Göster
    ŞIRINGA VE ÖLÜM
    Eroinin burna her çekilişinde damarlarda çatlama olabileceğini vurgulayan uzmanlar, kurtulma şansının çok az olup ölümün çabuk gerçekleşebileceğini söylüyor. Uzmanlar, eroinin damara şırınga ile enjekte edilen şeklinin ise en tehlikeli ve ölüme en yakın olduğunu belirtiyor.

    Narkotik maddeleri uzun süre kullananların beyin hücrelerinin dumura uğradığı, içinde boşluklar ve yağlanmalar oluştuğunun tespit edildiğini bildiren uzmanlar, bu görünüme ek olarak göz ve beyin kabuğunda ve beyni kaplayan zarlarda şişme, kanlanma ve küçük kanama odakları, damarlarda daralma, incelme ve yağlanmanın dikkat çektiğini ifade ediyor. Uzmanlar, bu tür maddelerden zehirlenerek ölenlerin beyinlerinde şişme, bol kanama odakları ve hücrelerde yozlaşmanın, önemli bulgular arasında yer aldığını kaydediyor.

    EROİNMAN: 'YAŞAYAN ÖLÜ'

    Uzmanlar, eroin kullananlardaki belirtilerle ilgili olarak şunları bildiriyor: "Kalpte çarpıntı başlar, vücudu kırgınlaşır, diz, bel ve başında şiddetli ağrılar oluşur, iştahı kapanır, çalışma gücünü kaybeder. Büyük üzüntü yaşar ve buna bağlı olarak toplumla olan ilişkisini sıfıra indirir. Gözlerindeki canlılık belirtileri kaybolur, sürekli olarak dalgın halde bulunup dünya ile ilgili alakası kalmaz. Yaşayan bir ölüden farksızdır ve tüm bu olumsuzluklardan kurtulabilmek için tek kurtuluşunun eroin olduğunu düşünür".




  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    ŞIRINGA VE ÖLÜM
    Eroinin burna her çekilişinde damarlarda çatlama olabileceğini vurgulayan uzmanlar, kurtulma şansının çok az olup ölümün çabuk gerçekleşebileceğini söylüyor. Uzmanlar, eroinin damara şırınga ile enjekte edilen şeklinin ise en tehlikeli ve ölüme en yakın olduğunu belirtiyor.

    Narkotik maddeleri uzun süre kullananların beyin hücrelerinin dumura uğradığı, içinde boşluklar ve yağlanmalar oluştuğunun tespit edildiğini bildiren uzmanlar, bu görünüme ek olarak göz ve beyin kabuğunda ve beyni kaplayan zarlarda şişme, kanlanma ve küçük kanama odakları, damarlarda daralma, incelme ve yağlanmanın dikkat çektiğini ifade ediyor. Uzmanlar, bu tür maddelerden zehirlenerek ölenlerin beyinlerinde şişme, bol kanama odakları ve hücrelerde yozlaşmanın, önemli bulgular arasında yer aldığını kaydediyor.

    EROİNMAN: 'YAŞAYAN ÖLÜ'

    Uzmanlar, eroin kullananlardaki belirtilerle ilgili olarak şunları bildiriyor: "Kalpte çarpıntı başlar, vücudu kırgınlaşır, diz, bel ve başında şiddetli ağrılar oluşur, iştahı kapanır, çalışma gücünü kaybeder. Büyük üzüntü yaşar ve buna bağlı olarak toplumla olan ilişkisini sıfıra indirir. Gözlerindeki canlılık belirtileri kaybolur, sürekli olarak dalgın halde bulunup dünya ile ilgili alakası kalmaz. Yaşayan bir ölüden farksızdır ve tüm bu olumsuzluklardan kurtulabilmek için tek kurtuluşunun eroin olduğunu düşünür".

    Alıntıları Göster
    İnsanın akıl, zihin ve vücut sağlığının en büyük düşmanı olan uyuşturucu, kişiyi ailesinden, işinden, toplumdan uzaklaştırıp, yalnızlığa, bunalıma ve ölüme götürüyor. Uyuşturuculardan eroinin bir gramı bile, beyindeki bir milyon hücreyi öldürürken, ileri derecede kokain kullananlarda da psikolojik bozukluklar meydana geliyor. Esrar, 'eroinmanların ilk atlama taşı' olurken, çok miktarda ve birden alınan afyon ise, içen kimseyi komaya sokup ölümüne sebebiyet verebiliyor.

    İHA muhabirinin, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün internet sitesinden edindiği bilgilere göre, kişinin beyin, sinir, sindirim ve solunum sistemlerini, ciğer ve böbreklerini, gözlerini olumsuz etkileyen başlıca uyuşturucular şunlar: "Eroin, kokain, esrar, afyon, ecstasy ve LSD. Uzmanlara göre, vücuda giren bir gram eroin, beyindeki bir milyon hücreyi öldürüyor. Eroin, uyuşturucu Maddeler arasında en etkilisi, dolayısıyla da en tehlikelisi olup, morfinden iki ila on defa daha kuvvetli. Eroinin, en çabuk bağımlılık oluşturan uyuşturucu madde olduğunu belirten uzmanlar, bir-iki denemenin, kişiyi eroin kurbanları arasına almaya kafi geldiğini bildiriyor.

    Eroinin beyaz, gri, koyu gri, fildişi ve kahverengi tonlarda, küçük kristaller halinde veya un gibi toz halinde bulunabildiğini ifade eden uzmanlar, saf halde iken beyaz olan eroindeki bu renk farklılaşmasının, içerisine konulan katkı maddelerinin miktarına göre değiştiğini kaydediyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: abuzıttin

    Öyle copy-paste yapmakla olmuyo bu işler.....

    seN İÇMEZSİN OLUR BİTER MİLLETE KARIŞMA

    Alıntıları Göster
    Bana bak adam gibi edebinle durcaksan dur,ne işin var senin burda.Gidip parkta falan oynasana sen.
    quote:

    Orjinalden alıntı: abuzıttin

    Öyle copy-paste yapmakla olmuyo bu işler.....

    seN İÇMEZSİN OLUR BİTER MİLLETE KARIŞMA





  • quote:

    Orijinalden alıntı: felsefika

    @burak murat. benim uyusturucudan kastim alkol degil. ecstasy kokain esrar gibi maddeler.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: felsefika

    @burak murat. benim uyusturucudan kastim alkol degil. ecstasy kokain esrar gibi maddeler.



    Zaten benim söylediklerimde size yönelik değil.

    Açıkçası ben alkolünde gençlerden uzak tutulması gerektiğini ve en az uyuşturucu kadar tehlikeli olabildiğini düşünüyorum.

    Ancak kaş yapalım derken göz çıkarma durumu olabiliyor böyle konularda. Ben "gençleri doğru yola sevketmek" parantezinde gençlerin nasıl kul-köle edildiğini, nasıl birilerinin maşası haline getirildiğini yaşayarak görmüş biriyim.

    Tüm titizliğim bu yüzden!




  • quote:

    Orijinalden alıntı: farukaan

    Bana bak adam gibi edebinle durcaksan dur,ne işin var senin burda.Gidip parkta falan oynasana sen.
    quote:

    Orjinalden alıntı: abuzıttin

    Öyle copy-paste yapmakla olmuyo bu işler.....

    seN İÇMEZSİN OLUR BİTER MİLLETE KARIŞMA



    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: farukaan

    Bana bak adam gibi edebinle durcaksan dur,ne işin var senin burda.Gidip parkta falan oynasana sen.
    quote:

    Orjinalden alıntı: abuzıttin

    Öyle copy-paste yapmakla olmuyo bu işler.....

    seN İÇMEZSİN OLUR BİTER MİLLETE KARIŞMA





    nasil bir yaklasim bu boyle.
    ben icmiyorum tabii icenleri goruyorum. dinliyorum. hallerini biliyorum. aciz hastalikli zayif insanlar bunlar. eksiklik ve acziyetlerine uyusturucuda cagre ariyorlar. bir cogunun sonu olumle sonuclaniyor.
    bad tripe girip de intahar eden ne kadar cok insan var. bu durum sizi endisendirmiyor sanirim.

    ayrica kopy paste yapmayip kendim yassaydim da burada yazilanlarin aynisini farkli cumlelerler icinde kullanacaktim. fark eden birsey olmayacakti.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ayı Baba

    quote:

    Orjinalden alıntı: felsefika

    @burak murat. benim uyusturucudan kastim alkol degil. ecstasy kokain esrar gibi maddeler.



    Zaten benim söylediklerimde size yönelik değil.

    Açıkçası ben alkolünde gençlerden uzak tutulması gerektiğini ve en az uyuşturucu kadar tehlikeli olabildiğini düşünüyorum.

    Ancak kaş yapalım derken göz çıkarma durumu olabiliyor böyle konularda. Ben "gençleri doğru yola sevketmek" parantezinde gençlerin nasıl kul-köle edildiğini, nasıl birilerinin maşası haline getirildiğini yaşayarak görmüş biriyim.

    Tüm titizliğim bu yüzden!

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Burak Murat


    quote:

    Orjinalden alıntı: felsefika

    @burak murat. benim uyusturucudan kastim alkol degil. ecstasy kokain esrar gibi maddeler.



    Zaten benim söylediklerimde size yönelik değil.

    Açıkçası ben alkolünde gençlerden uzak tutulması gerektiğini ve en az uyuşturucu kadar tehlikeli olabildiğini düşünüyorum.

    Ancak kaş yapalım derken göz çıkarma durumu olabiliyor böyle konularda. Ben "gençleri doğru yola sevketmek" parantezinde gençlerin nasıl kul-köle edildiğini, nasıl birilerinin maşası haline getirildiğini yaşayarak görmüş biriyim.

    Tüm titizliğim bu yüzden!


    ben alkolun cok zararli oldugunu dusunmuyorum acikcasi. tabii asiriya kacinilmadigi surece.

    kas yapalim derken goz cikarma durumu nasil oluyor. bunu anlayamadim acikcasi. burada bunu tartismamizin ve aileleri bilgilendirmemizin ne gibi bir zarari olabilir ki.

    ben burada farkli konularda deyinicem. din adi altinda kizlarimizi cektikleri tuzaklardan da bahsedicem. misyonerlerin evlerinin seklini dahil burada tarif edicem. ki cunku misyonerler ilkten misyonlarini gizliyorlar.
    tabii once uyusturucunun zararlarini bir tartisalim sonra cemat konularina giricem ki inanin bana copk tehlikeliler. anlatacaklarim dudak isirtacak cinsten seyler. bunlari gercekten burada tartismayi ve insanlari bu konularda aydinlatmayi yureklten istiyorum.

    saygilar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi felsefika -- 2 Haziran 2008; 19:40:15 >




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.