Bana öyle bir film söyleyin ki izledikten sonra kendime gelemeyeyim.

Bana öyle bir film söyleyin ki izledikten sonra kendime gelemeyeyim. (Incendies, OldBoy gibi vs.)

Waking Llife

eyvallah hocam izleyecem bugün

the mandariinid duygusal

Requiem for a dream yazmak için gelmiştim.

ateşböceklerinin mezarı

Pasolini'nin Sodom uyarlaması Salo ya da Sodom'un 120 Günü. Gaspar Noe'dan tut Haneke'ye kadar sinema=ayakkabıya kaçan taştır metaforuna sadık yönetmenleri en çok etkileyen filmlerden biri bu. Kendi röportajlarında dile getiriyor Salo'yu izledikten sonra 3 gün yataktan çıkamadım diye.

Bunun üstüne Haneke'den Funny Games ve Benny's Video yapıştırırsın.

Gaspar Noe'nun Irreversible'ı ve son olarak da benim en sevdiğim film olan The House That Jack Built pastanın üstüne çilek gibi iyi oturur.

Bunlar felsefi derinliği, entelektüel birikimi olan filmler ancak bunları izledikten sonra bana daha hasta şeyler lazım, kan lazım kaaaaan dersen de August Underground's Penance, Srpski film ve Taxidermia gibi extrem önerilerim olur. Ulan ben gerçek snuff isterim, extremin dibini görmek isterim dersen de Orozco the Embalmer diye bir belgesel var seni oraya alalım.

Bunlardan sonra yıllarca kendine gelemezsin.

The Paprica

Togo

Tarkovsky <3 En sevdiğim yabancı yönetmen.

Million Dollar Baby

Miracle in Cell No. 7

Requeim for a Dream - Bir Rüya İçin Ağıt

John Malkoviç Olmak (1999)