Şimdi Ara

Bilgisayar Mühendisliği İş Hayatı Hakkında Bir Soru

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
15
Cevap
2
Favori
511
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Merhaba..

    Ben 2. sınıf Bilgisayar Mühendisliği öğrensiyim. Bu ara tatilden itibaren bir şirkete girerek iş hayatıma yavaş yavaş başlamak ve kendimi geliştirmek istiyorum. Ancak tam olarak ne tarafa (Donanım / Yazılım) yönlenmeliyim kestiremiyorum. Bundan ötürü, deneyimli olanlar bilgilerini ve tecrübelerini paylaşır ise çok sevinirim.

    Şu an benim için var olan ilk seçenek:

    Ankara / Öveçler'de bir şirkette çalışan bir tanıdık "Donanım alanında" seni işe aldırtırım, orada biraz ufak tefek işleri yaptırtırlar ama işi de öğrenirsin diyor. Yazılım alanında iş imkanı az ve donanımda fazla kazanırsın diyor. Derslerini de bundan sonra donanım alanında seç diyor.

    Benim birikimim ise;

    Üniversite öncesi bilgisayar alanında bir bilgiye hakim değildim. Üniversite sonrası ise C ve Java dillerinde çalışmalar yaptım. Tabi bunlar temel çalışmalar. Şu an kendimce CSS takip etmekteyim. İngilizce'de Upper- Intermediate seviyeye geldim. Donanımsal olarak bir şey görmedim / bilmiyorum diyebilirim. Sizce bu önümdeki seçeneği değerlendirmeli miyim?

    Ya da;

    Diğer bir seçenek ise;

    Ara tatil boyunca, Odtü Teknokent, Ankara Üni. Teknokent, Hacettepe Teknokent, firmalarına yazılım alanında başvurular mı yapmalıyım? Ya da bizzat giderek iş öğrenmek amacında olduğumu mu belirtmeliyim?

    Bunların yanında merak ettiğim donanım alanında mı çalışma saatleri fazladır, yazılım alanında mı? Bu ikisi için çalışma günlerine hafta sonları dahil midir? İlk başlarda ne kadar maaş beklemeliyim? Yazılım ve donanımda maaşlar nerelere kadar çıkabiliyor? Her şirketin çalışma şekli farklı mıdır? Mesela baktığım zaman kimi şirketler yurtdışına dahi gitme sorunu olmamasını çalışanından bekleyebiliyor.

    Son olarak, kendi yapım gereği fazla yorulmak istemeyen, hafta sonu tatili olmasını isteyen, daha çok memur hayatı şeklinde bir hayatı tercih eden, sıkıntısı az olan, maaşı orta düzey olan (3000 - 5000) senelik en azından 15 gün izni olan bir çalışan olmak istediğimi de belirtmek isterim. Bu şartlar için önerilerinizi merakla beklemekteyim..



    Last Edit: Hiç iş hayatı donanım üzerine olan, birşeyler söylemek isteyen birisi yokmu?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi adsızhesap2 -- 11 Ocak 2016; 18:15:21 >







  • Oncelikle sana tavsiyem hangi alanda kendini gelistirmek istedigine karar vermen ve bu alanda projelerde yer alman uzerine. IOS , Android, Web gibi. Daha sonra da bunlar sekillenirler kendi icinde. Mobil oyun olabilir, Cloud sistemler olabilir, SaaS , CRM vb bir suru dallari var. Ilerleyen yillarda is aradiginda soyle seyler goreceksin " CRM alaninda en az 5 sene tecrubeli Senior" gibi. Nereye gidecegini bilmeyen yelkene hic bir ruzgar yardimci olamaz hesabi.

    Ben de is hayatina teknokent firmalarindan bir tanesi ile baslamistim. Kucuk firmalarda isi ogrenmek ve projenin her alaninda calismak daha kolay olur. Kurumsal firmalarda da roller daha spesifik oldugu icin projenin diger yonlerini kavramak biraz daha zor olur. Isi ogrenmek icin bu sebeple "kucuk firma" bence daha avantajli, en azindan baslangic icin. Fakat sececegin firmanin duzgun teknolojiler ile calistigini, ne yaptigini, senin ileride yapmak istedigin konuda sana bir seyler katabilecegine emin olman gerek. Piyasada abidik gubidik isler yapan ve gunu kurtarmak adina kodlama yapan yerler var.

    Mulakat sirasinda kod kalitesini nasil olctuklerini, senin performansini neye gore degerlendireceklerini, code review, pair programming vb seyler yapip yapmadigini sormalisin. Daha tecrubeli insanlarin neyi nasil yaptiklarini, neyi dogru neyi yanlis yaptiklarini anlaman icin bu onemli.

    Kurumsal yerlerde calisirsan tatil olanaklari ( izin almak , mesai calismasinin kaydedilmesi vb ) daha duzgun isler. Kucuk yerlerde genelde bu isler hatir-gonul isleri ile yurur. Yoneticinin insiyatifinde olacaksa eger ve ters bir insan ile calisirsan problem yasarsin.

    Ama bilgisayar muhendisligi, yazilim alaninda en azindan, yapisi geregi mesai yapmak zorunda olan bir meslek. Deadline lara yetistirmek zorunda olacaksin bazi projeleri. Code of Ethics i duzgun takip eden, kaliteli is cikaran bir yer ile baslarsan bence en optimumu budur. Ya da hayatinin 1-2 senesini tecrube edinmek icin biraz feda etmek zorunda kalacaksin. Daha sonra istifa edip daha duzgun bir yere girmeye calisacaksin.

    Ornegin ben 1 sene kadar Ericsson da calismistim, Misir'da bulunan bir telekomunikasyon sirketi icin altyapi yazilimlari yapiyorduk, development i biz yapiyorduk, test ekibi ise Misirdaydi. Surekli Araplarla telefon, mail uzerinden konusuyorduk. 1 hafta gelistiriyorduk onlar da 1 hafta test ediyordu. Onlar test ederken eger bir bug bulamazlarsa 1 hafta boyunca neredeyse hic bir sey yapmadigimiz oluyordu. Gayet rahatti. Ustelik Ericsson'da haftada 1 gun evden calismaya olanak sagliyordu. Yani cuma gunu evden sirkeye VPN baglantisi yapip kodunu gelistiriyordun. Bence bu cok guzel bir ozellik.

    Yaptigin isi sevmeli, surekli kendini gelistirmeye calismalisin. Ne yapiyorsan, amacin "isi halletmek" olmali oncelikle, daha sonra da "best practise" nedir onu ogrenmek olmali. Bu isi iyi yapan kimselerin kodlarini okumali, ogrenmeli, onlarin yanlislarini bulmaya calisip kendini ve kodu gelistirmelisin. Bu surede pek cok insandan " O is oyle olmaz" minvalinde seyler duyacaksin. Bu iste "Ego" cok onemlidir. Herkes cok iyi kod yazdigini zanneder, ben dahil. Ama dogru tektir. 6 ay once yazdigin projeye baktiginda " ne yapmisim lan ben" diyorsan dogru yoldasindir : )

    Turkiye'de donanim uzerine bir bilgisayar muhendisinin cok fazla calisma alani olmadigini dusunuyorum. Sonucta "ara eleman" ulkesiymisiz biz efendilerimize gore. Bu dediklerim yazilim muhendisligi uzerine bir degerlendirme.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Teşekkürler yorumlamanız için. Eğer yazılım alanı seçersem hevesim Web'ten yanadır. Ülkemizde oyun alanında iyi düzeyde olduğumuzu düşünmüyorum. Ve bende ağır basan donanım değil de daha çok yazılım ile uğraşmak. Ancak diğer yandan da sanki donanımda aradığım memur hayatına yakın bir hayatı bulacakmışım gibime geliyor. Telaşı olmayan, daha az sıkıntılı.. Bir hafta içinde bunu kesinleştirmem gerekiyor ve ona göre başvurulara başlayacağım.

    Konuyu takip etmekteyim, tüm bunların yanında biraz da ücret / maaşlar hakkında beklemem gerekeni bilirsem, donanın alanında çalışanların tecrübelerini bulabilirsem daha iyi olacak..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • şu anda bin lira yemek yol sigorta bir iş bulursan öp başına koy. o senin dediğin ücreti, seniorlar yada ancak 2bine torpille giren yeni mezunlar alıyor. birde bir yere girip ne yapmayı düşünüyorsun? şu anda kod yazabileceğini, yoksa şirketten birisinin şu şöyle bu böyle demesini mi? hiç işi yok sana işi öğretecek birde sana para verecek ? okulda öğrenmek için para veriyorsun, işe girip öğreneceksin sana para verecekler? türkiyede heves diye birşey yok. hevesinin peşinden 3 ay koşarsın, cv ni incelemeye bile acizlik yapan insanları gördükçe, hayal kırıklığına uğrayacaksın. bu arada ülkemizde sağolsunlar donanım şirketide yok(taş çatlasın 10 tanedir, onlarda montaj şirketidir.). o tanıdığına selam söyle benden.
  • _mia _ kullanıcısına yanıt
    İlk başta alacağım miktarı çok önemsemiyorum. Ancak işi öğrenme adına çalışacağım yerden beklentilerim var. "En azından bana bir yol gösterilmesini beklemekteyim". Ufak tefek işlere aldırış etmem, onlarıda yaparım ama kendimi geliştirmek için de dediğim gibi beklentilerim olur.

    Tabi ki bir anda beklemiyorum, "hadi geç projenin başına" demelerini ama zamanla ne olup bittiğini anlarım, kodlama kısmına, kendimi geliştirmem açısından da benim yapmam gerekenleri söylerler diye düşünmekteyim. Ve her yeni mezun kodlamayı çok iyi bildiğinden işe alınmıyor diye düşünmekteyim. Onlar da kendilerini iş ortamında geliştiriyorlar. Yanlış mı düşünüyorum?

    Ayrıca, sizin önerileriniz nelerdir, şu an için nasıl bir yol izlemeliyim?
  • Aşağıda yazdıklarım tamamen benim görüşlerim:

    Ben bana danışan lisans öğrencilerine "paraya ihtiyaçları yoksa" öğrenciyken çalışmamalarını öneriyorum. Oraya harcayacağınız vakti okula harcayın. Teorik bilginizi geliştirin. Görüntü işleme, veri madenciliği, ne bileyim doğal dil işleme gibi "bilgisayar bilimleri" alanlarında hocalarınızla çalışın ve onların tecrübelerinden faydalanın. Yazılım modelleme ve tasarımını adam gibi öğrenin. Okul hepi topu 4 sene. Onun da 1, 1.5 senesi bölüm dışı derslerle geçiyor. Okuldan mezun olduktan sonra 40 sene çalışacaksınız zaten. Öğrenciyken yarı zamanlı çalışarak elde ettiğin o bir senelik avantaj 40 senelik çalışma hayatını göz önüne aldığında çok önemsiz bir süre. O tecrübe eksiği rahatlıkla kapatılabilir ama teorik bilgi eksiğini kapatmak çok daha zor.

    İnsanların kafasında bilgisayar mühendisi, programlama dillerini öğrenmiş insan olarak algılanıyor. Aslında çok yanlış. Programlama dili bilgisiyle neredeyse hiç bir şey ölçülmez. Programlama dili bir amaç değil, araçtır. Piyasada çok fazla "şuraya iki textbox koyayım, buradan iki sayı alıp bir de veri tabanından alayım kullanıcıya göstereyim" tarzı niteliği düşük iş yapılıyor. Bu işleri herkes yapabilir. Amacınız sıradan bir web yazılımcısı olmak değil, bir "mühendis" olmak olmalı.

    Önemli olan yarın bir gün karşına mesleki bir problem çıktığında "Ben bu problemi yapay sinir ağı kullanarak çözebilirim" diyebilmektir. Bu yeteneği de ancak okula gereken önemi vererek kazanabilirsiniz.




  • kirmik K kullanıcısına yanıt
    Evet bu da farklı bir yaklaşım.

    Kendi açımdan değerlendirecek olursam, eskisi kadar bilime tutkulu, araştırma ruhu derin ve istekli olsa idim bu yorumu göz önünde bulundururdum. Söylediğiniz şeyler yapılamayacak şeyler değil ancak kişinin tamamen seçimine bağlı.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Benim bakışım da başka bir boyutta olacak:

    Tabii ki okul şart. Ama okul dışı bilgiler de şart. Okul dışı kodlar okulda öğretilen kodlar kadar önemli.

    "Kod Şiirdir."

    Bunu Wordpress diyor. Yani programcılığın bilgisayar öncesi dönemine "şiir" adı veriliyor. Şiir oku. Sevmeye çalış. Orhan Veli'den başla. Melih Cevdet ile Oktay Rifat'a bak. Birinci Yeni'nin arkasından neden 2nci Yeni gelmiş? Peki Nazım Hikmet ne yazmış da ülkeyi terketmesi gerekmiş? Ya Cahit Sıtkı neden yaş 35 yolun yarısı demiş? Metin Eloğlu bugün Penguen dergisinde yazar gibi yazmış 1950lerde. Aşık Veysel başka kod yazmış, Fatih Sultan Mehmet Avni mahlasıyla başka kod yazmış. Yani o kodları da incele.

    Peki tiyatro bir kod değil mi? Ya Hollywood? Ya romanlar, mesela Dan Brown ve Da Vinci Kod?

    Peki karikatür de bir kod değil mi? Hangi karikatüre gülüyoruz hangisine gülmüyoruz; bunu çözen başarılı oluyor.

    Ya siyaset? Ya ticaret? Ya aşk?

    Yani hayatın kendisi kodlardan oluşuyor. Bu kodları çözenler hayatta başarılı oluyor.

    Okulda öğretilen bilgisayar kodlarını sadece kod olarak görmemek lazım. Hayat bir kare bulmaca gibi, sudoku gibi. Hayat futbol gibi, ofsaytı bilmeyen komik duruma düşüyor. Ve mesela ingilizce bilmeyenler internetin %5'ini bile görmüyor ve bundan haberleri yok, bir şey görüyorum sanıyor. Öğrenim hayatı okulla bitmiyor; meraklı olan hızlı öğreniyor; hızlı öğrenen ve öğrendiği kodları hayatın kodlarına uygulayabilenler başarılı oluyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: indirim kodu

    Benim bakışım da başka bir boyutta olacak:

    Tabii ki okul şart. Ama okul dışı bilgiler de şart. Okul dışı kodlar okulda öğretilen kodlar kadar önemli.

    "Kod Şiirdir."

    Bunu Wordpress diyor. Yani programcılığın bilgisayar öncesi dönemine "şiir" adı veriliyor. Şiir oku. Sevmeye çalış. Orhan Veli'den başla. Melih Cevdet ile Oktay Rifat'a bak. Birinci Yeni'nin arkasından neden 2nci Yeni gelmiş? Peki Nazım Hikmet ne yazmış da ülkeyi terketmesi gerekmiş? Ya Cahit Sıtkı neden yaş 35 yolun yarısı demiş? Metin Eloğlu bugün Penguen dergisinde yazar gibi yazmış 1950lerde. Aşık Veysel başka kod yazmış, Fatih Sultan Mehmet Avni mahlasıyla başka kod yazmış. Yani o kodları da incele.

    Peki tiyatro bir kod değil mi? Ya Hollywood? Ya romanlar, mesela Dan Brown ve Da Vinci Kod?

    Peki karikatür de bir kod değil mi? Hangi karikatüre gülüyoruz hangisine gülmüyoruz; bunu çözen başarılı oluyor.

    Ya siyaset? Ya ticaret? Ya aşk?

    Yani hayatın kendisi kodlardan oluşuyor. Bu kodları çözenler hayatta başarılı oluyor.

    Okulda öğretilen bilgisayar kodlarını sadece kod olarak görmemek lazım. Hayat bir kare bulmaca gibi, sudoku gibi. Hayat futbol gibi, ofsaytı bilmeyen komik duruma düşüyor. Ve mesela ingilizce bilmeyenler internetin %5'ini bile görmüyor ve bundan haberleri yok, bir şey görüyorum sanıyor. Öğrenim hayatı okulla bitmiyor; meraklı olan hızlı öğreniyor; hızlı öğrenen ve öğrendiği kodları hayatın kodlarına uygulayabilenler başarılı oluyor.




    aynen öyle. eğitim kurumunda öğretilen şeylerin, nerede kullanılacağı malesef öğretilmiyor. mesela veri madenciliği denilip geçiliyor. en güncel örneği şu şekilde verebiliriz. artık her market kendi kartını çıkarmış durumda. ve o kartı kullanınca indirim yapmakta. asıl yaptıkları şey veri madenciliği. kişilerin alış veriş alışkanlıklarını analiz edip, ürünleri ve reyonları şekillendirmekteler. veya makine öğrenmesi neden olay ile, sosyal medyadaki botlar sayesinde bütün içerikler içinde bir algortima üretip, şahısları fişleme, yada zamanında ürünler hakkındaki oluşturulan form uygulamalarını gerçekleştirmekteler.
    realizme geçecek olursak yeni başlayan birisi; kurumsal bir şirkette işe iyi* bir maaşla (+-2000, vergi ile değişiklik göstermekte) işe girip, yaptığı iş (gerçek örnekler) uzak bağlantı ile gerçekleşen hangi banka şubesindeki bilgisayarda virüs var ise, eski image yüklemek yani format atmak ing bank., bankalarda test kartları oluyor bunların bakiyesi olmayınca vs işlem gerçekleşmiyor bunun limitini güncellemek vs işbank., mağazalara giden siparişleri onaylamak günncellemek vs sony, bir kaç tanesi ise teknokentlerde script yazdığını söylemekteler bunu anlayamadım ama pek bişi değil herhalde maçlara bilet alınan yeni sistemi yazmışlar gördüğüm habire hata oluştuğu. ben ise özel bir şirkette java projesi gerçekleştirmekteyim.
    bir hocam şöyle derdi, 2 çeşit yazılımcı vardır: kütüphane yazanlar, kütüphane kullananlar.
    seçim senin.




  • Konu güncel.
  • seyfi84 S kullanıcısına yanıt
    Son edit nedenimi belirttim, bakarsanız.
  • Mephalay M kullanıcısına yanıt
    hocam peki alt dalları seçerken nasıl yol izlememiz gerekiyor. en basitinden web programalayı ele alalım. php kullanıp laravelle çalışmayı seçmek mi ruby on rails mi tarzı şeyleri nasıl elemeliyiz?
    Kimisi php bitti kimisi php en iyisi tarzı şeyler söylemekte.Aynı şey çeşitli dallar içinde geçerli. senin görüşün ne bunlar hakkında en yakın olduğumuza mı yönelelim yoksa en karlısına mı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Naples

    hocam peki alt dalları seçerken nasıl yol izlememiz gerekiyor. en basitinden web programalayı ele alalım. php kullanıp laravelle çalışmayı seçmek mi ruby on rails mi tarzı şeyleri nasıl elemeliyiz?
    Kimisi php bitti kimisi php en iyisi tarzı şeyler söylemekte.Aynı şey çeşitli dallar içinde geçerli. senin görüşün ne bunlar hakkında en yakın olduğumuza mı yönelelim yoksa en karlısına mı?

    X en iyisidir diye bir sey yok, projeye gore , ekibe gore secilir hangi programlama dili ve framework kullanilacagi.
    Ama sen web alaninda kendini gelistirdikmek icin ve iş bulma derdindeysen piyasa kosullarina da bakmalisin. Yurt içinde calisacaksan ornegin Python Django ile cok fazla is imkani bulamazsin. Buna gore kendi sevdigin & is imkani arasinda bir denge kurup ogrenmeye bak. Benim çevrem genelde banka ve telekom sektörü ve java, c# kullaniliyor web projelerinde ornegin.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Donanimda is olanaklari baya baya sinirlidir. Umarim donanima baslatayim diyen kisi seni teknisyen falan yapmaya calismiyodur. O yuzdende bu konuya donanim yonunden cevap verecek insani cok zor bulursun

    Onun disinda seyfi ve kirmik in dediklerine katilmiyorum.

    Oncelikle 2016 ya girdik, artik isler 2006 daki gibi kolay bulunmuyor yeni mezunlar icin. Her yil daha fazla mezun ve daha cok rekabet edecek kisi var.
    Bu ne demek? Yeni mezun alicak kisi bile 6-12 ay deneyim istiyor.

    Onun disinda gelelim universiteyi, bence kisisel projeler cok onemli; soyle ki gidipte graph theory i okuyarak veya ufakli odevler yaparak ne kadar anlamaya calissanizda; gidipte bu teorinin kendi kisisel projenizde kullanimi size ayri bir boyut katar. O yuzden sadece universiteye odaklanmayi ben dogru gormuyorum. Zaten teknoloji firmalarina bakarsan "bilgisayar bilimlerini yalayip yutmus cok iyi kodlayan ve problem cozen" kisileri aliyorlar.

    Yani kisaca: ikisini beraber goturmeye calisin.




  • valla yazılımda biraz sana bağlı kendini ezdirirsen patron eve iş kitler. Yok efendim ben sabah 9 akşam 6 dışında çalışmam dersen bişey diyemez. Maaş konusunda firmaya bağlı ama middle civarında 2500 almaya başlarsın senior olunca bu maaş 4000 e çıkar eğer iyiysen ve şirketinde iyiyse 5000 5500 e bile çıkar sonrası zaten yavaştan gelir. en azından istanbulda böyle
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.