Şimdi Ara

Bir zamanlar Türkiye..... ( Nereden, nereye.. ) (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
5 Misafir - 5 Masaüstü
5 sn
216
Cevap
47
Favori
18.013
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • birçoğu hala var dostum

    her ay bileyiciye bıçak götürürüm mesela.
    at arabası adana'da şehrin içinde dolaşır polis durdurmaz.
    misafir odası sarmaşığına annem hala su verir.
    şu trip..bilmemne motor-minibüs karışımı 3 tekerli şey hala pazarlarda falan geçiyor.
    boncuklu kasap kapıları tabi ki...
  • bazıları bende vardı bazılarını görmüştüm vay be sağol elzemsin döktürmüşsün gene.
  • Bir elzemsin klasiǧi

    Edit: Msj saatim de yakiyo hannyy :D



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi terekeme_1903 -- 24 Eylül 2012; 3:37:03 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Eline sağlık
  • Cin Ali ile Ayşegül'ü görünce duygulandım.
  • bimle kafayı ymsleer
  • O zamanlar yoksulluk vardı ancak mutluyduk.Evde 1 televizyon vardı büyük bir salon olmasına rağmen orta boy bir odada otururduk ısıtması kolay olsun diye.Klima falan 3-5 kişide anca vardı ben ilk olarak bankada görmüştüm.Uydu anten de büyük bir lükstü.
  • 90,lar nesilindenım 80,lerin şartı daha ağırmış duyduklarımdan ve ailemin anlatıklarından bildiği kadarı ile 90,lar ile ilgili konu beklerım
  • Güzelmis

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bilmediğim 2 şey var sanırım gerisini çat pat hatırlıyorum. Şimdiki günlerden daha güzeldi saf dı ..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  •  Bir zamanlar Türkiye.....  ( Nereden, nereye.. )

     Bir zamanlar Türkiye.....  ( Nereden, nereye.. )

    bir zamanlar Türkiye'de bunlardan da vardı




  • Liseliler bilmez bunları.
  • helal olsun, gerçekten çok hoş..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  •  Bir zamanlar Türkiye.....  ( Nereden, nereye.. )


    BAGAJI ÜZERİNDE OTOBÜSLER

    Şehirlerarası çalışan o dönemin otobüslerinin, şimdiki gibi karoser hizasında derin bagajları yoktu. Taşınacak eşya ve bavullar, otobüslerin üzerinde sabitlenmiş metal iskeletli yüklüklere konularak sıkıca bağlanırlardı. Bu yüklüklere otobüs muavinleri, aracın dışında, en arkasındaki dar, metal tırmanma merdiveni vasıtasıyla çıkarak bavulları olabilen en ekonomik şekillerde uzun uzadıya istif ederlerdi. Yolculuk arasında inecek olan yolcuların eşyalarının otobüsün üzerinden alınması epey zaman kaybettirirdi.




  • DANSA DAVeT OYUNU

    İlkokulda oynadığımız kızlı erkekli oynanan bir oyundu.Tek kural kızların ve erkeklerin sayılarının eşit olmasıydı.Karşılıklı dizilir ve sırayla karşı gruba gidip bir kız veya erkek karşısında eğilerek eşimiz olmasını isterdik.Zat-ı muhterem ya kabul eder ya da etmezdi. Bazen anlaşma yapılırdı kızlar arasında kimseye evet demek yok diye dakikalarca uzardı oyun :) Kabul olan eşler bir köşede son çift kalana kadar beklerdi.Sonra eşler karşılıklı gelecek şekilde yanyana dizilirdi. Sonra elele tutuşup kollarımızı havaya kaldırırdık. Hani şu düğünlerde gelinle damat salona girerken eş-dostun arasından geçer ya, aynı o şekilde..Sona kalan iki kişi aramızdan geçerken sırtlarına vururduk ceza olsun diye. :) Diğer cinsle olan ilk münasebetlerimizdi :) Güzel günlerdi..Bilmiyorum hatırlayan çıkar mı ama ben bunuda paylaşmak istedim..


    şimdi olsa keşke burda asosyal gibi kalmazdık




  • Sen ne yaptın ya böyle.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: elzemsin



     Bir zamanlar Türkiye.....  ( Nereden, nereye.. )


    AYŞEGÜL ÇOCUK KİTAPLARI

    Fransız yapımı renkli ve resimli A4 ebatlarında, parlak kalın kâğıda baskılı çocuk kitapları vardı. İçindeki çizimler renkli fotoğraf kalitesinde ve güzelliğinde, hemen her türlü detay düşünülerek hazırlanmış, o günler için oldukça lüks sayılabilecek bu kitaplar, ortalama 16 sayfa civarındaydılar. Türkiye baskılarında Ayşegül adı verilmiş hayalî bir Fransız kız çocuğunun; evde, okulda, piknikte, tatilde, uçakta, köyde, tiyatroda, yaşgününde... şeklinde senaryolaştırılmış serî maceralarını anlatmaktaydı. Bu kızın Fındık adında kahverengi bir köpeği ve hiç de Türkiye şartlarıyla benzerlik taşımayan bir yaşam biçimi vardı. Ailecek bahçeli lüks bir köşkte otururlar, kilisenin bahçesinde oynarlar ve sık sık istakoz yiyip, uzak ülkelere tatile çıkarlardı.




    [/center]

    ATEŞLİ ÇOCUK KİTAPLARI DİYE OKUDUM




  • Süper

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • eline sağlık bide müzik koyalım
  • Ne günlerdi be..Çok güzel bir konu olmuş eline sağlık
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.