< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Alkalen Fosfataz -- 4 Haziran 2019; 21:56:52 > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Alkalen Fosfataz -- 4 Haziran 2019; 21:56:52 > |
Şimdi şöyle bir düşündüm de...
Yaşı benim gibi olanlara ithafen.. İnternetten film indirenlere, korsan film satanlara ithafen.. Bizim kuşak bir garip kuşak. Yaşım 40 benim. Ve biz neler yaşadık, bugünlere nasıl geldik? Biz pc'lerin şaha kalktığı dönemde mario oynayarak başladık pc'de oyun oynamaya, kopya vcd'ler izledik şimdiki en basit cep telefonuyla izleyebileceğiniz en kötü görüntüleri bilgisayarda. 1.44'lük Disketlerle 1 tane mp3'ü 4 diskete bölerek taşıdık. 9-10 mp3 için 40 disket lazımdı ve bunu yaptık gerçekten. 10 Şarkıyı 40'a böldük de taşıdık evimize işyerimize. O zamanlar bilgisayarda film izlemek diye bir derdimiz yoktu, zaten bilgisayar efekti de yoktu. Sonra vcd'ler çıktı. Piyasada satılan kopya bask vcd'leri alıp bilgisayarlarımızda izledik. İnternet neredeyse kimsede yoktu, olanlarda da 56k hızındaydı ve aşırı pahalıydı. O dönemler çıktı zaten cep telefonları da. Onlar da aynı şekilde ya kimsede yok, ya da alanlar bir servet ödeyip alıyordu. Seneler sonra sonra dvd'ler çıktı, hakim oldu piyasaya. Bilgisayarlar yaygınlaştı. Alım gücü artmadı ama cihazlar ucuzladı. Ulaşmak daha kolaydı. Her köprü üstnde, altında birer birer görünmeye başladı korsan dvd satanlar. Bir tanesiyle şöyle bir diyalog yaşadım matrix 2 çıktıktan kısa bir süre sonra : -selamun aleyküm -aleyküm selam. -matrix 3 çıktı mı birader? -daha çıkmadı, çövrülüyo. Korsan film satanlar hakimdi holywood piyasasına. Adamlar gayet iyi biliyordu hangi film piyasaya çıktı hangisi çövrülüyor. Sonra internet yaygınlaştı, filmlere ulaşmak çok hızlı ve kolaydı. İndirdik filmleri üçer, beşer- onar. doldurduk diskleri. Bir insanın ömrü boyunca izlemek için zorlasa dahi izleyemeyeceği, ömrünün yetmeyeceği kadar çok film indirdik bilgisayarlarımıza. Arşiv manyaklığı başladı, film izlemekten daha keyifliydi. Top 250, Oscarlı filmler vesaire.. Manyak gibi indiriyorduk, heryer çanta çanta dvd'lerle dolmuştu. Mux ediyor, altazı gömüyor, ses dosyası ekliyor hem upload ediyor hem download ediyorduk. codec değiştiriyor, yer kaplamasın diye rmvb'lere çeviriyor, tek tek player'da deniyor ondan sonra arşive kaldırıyorduk. Bir filmi yeniden codec değiştirip convert etmek ortalama 8 saat sürüyordu iyi bir bilgisayarda. Ve bununla her gün her gece uğraşırdık. Bazılarımız bu indirme yazma, satma işinin ticaretini yapmaya başladı ve iyi de para kazandı ben şahidim pek çoğuna. O dönemler revaçtaydı divx altyazı siteleri, çok meşhur iki tanesi hala yayında. Oradaki gönüllü çevirmenlik yapan çocuklardan birisi demişti : -Benim çevirdiğim bir altyazıyı adı meşhur bir dvd firması piyasaya sürdüğü filmine koymuş. Şu anda satılan bandrollü, orijinal olan bu film benim çevirdiğim altyazı ile satılıyor. Ve ben hiçbir hak iddia edemiyorum. Hakların yenmeye başladığını görmeye başladık ufak ufak. Ama ters köşeden başladı bu. Zor anladık, zor fark ettik. Helal haram konusu geldi gündeme. Benim gibi olanların bir kısmı arşivini yok etti. Ben matkapla deldim parçalayıp attım ki kimseye yar olmasın. İnanmayanlar için ekleyeyim, 2008’de şu yazıyı yazmışım bir foruma : -------------------------------------------------------------------------------------------- 07-04-2008, 20:39 2000'e yakın film. Tüm dünya ülkelerinden. imdb top 250 + son 25 yıl tüm altın palmiye ödülül, bafta ve daha bir sürü ödüllü filmler.. aşağıdaki resimdeki hale getirdim. gerekli olan ekipman : 1 adet 650 watt matkap 1 adet matkap için 6-8 mm'lik tahta matkap ucu "metal ve elmas uç ile denedim olmadı en iyisi tahta delici uç" 1 adet boş karton kutu 1 adet boş karton kutuyu yapıştırmak için koli bandı 1 adet balkon 1 adet elektrik prizi 1 adet insan :) 700'e yakın dvd ve cd 1 adet sigara ve çakmak sonuç : http://img296.imageshack.us/img296/2159/96299529qb5.jpg http://img296.imageshack.us/img296/1667/15616561un0.jpg -------------------------------------------------------------------------------------------- Ve şimdiye bakıyorum bir de. Şu anda evimde digitürk var ve aylık cüzi bir miktar ödüyorum. Dahili uygulaması ile (tv’de) bir ayda yüzlerce filmi ücretsiz izleme hakkına sahibim. Örneğin bugünlerde Marslı, Jüpiter yükseliyor, Yargıç gibi filmler yayında. Ben bu filmlerin blu-ray versiyonlarını almak için şu anda film başına en az 40 lira vermeliyim. Neden? İşte asıl mesele burada. Neden? Neden bir filme neden para vermeliyiz? Bak digitürk bedava yayınlıyor. Turkcell + da aynı şekilde. Hatta bir filme 40 lira vereceğine bu iki yayıncıdan birine 14 lira verince sana 1 film parasına 1000 film veriyorlar. Ama internette aynı film tamamen ücretsiz. Tv, digitürk, turkcell+ veya başka bir yayın sadece haberleri izlemek için midir? Haber izleyeceğimiz zaman tv’yi açarız, film izlemek için de arşiv yaparız. En yüksek kalitede filmleri biriktiririz, 10 gb, 20 gb hatta direk bluray indirip 40 gb yapanlar da var. Hard disklerimiz dolar taşar gene. Eskisinden hiçbir farkı yok. Arada şu fark var, kalite. Biz eskiden vcd kalitesinde kötü görüntüleri arşivlerdik, siz şimdi yüksek kalitede filmleri arşivliyorsunuz. Aradaki kişisel kul hakları, emekler çabalar hepsi kaynayıp gidiyor. Asıl üreticiye, asıl emeği geçenlere hiçbir şekilde film telif hakları ulaşmıyor. Parayı kazananlar “matrix hala çövrülüyor gardaş” diyen köprü altı satıcıları ve benzerleri. Bak sana ne diyeceğim. Geçen hafta Av Mevsimi filmini izledim bitirdim. Sonra ekstra seçeneklerden filmin yapım aşamalarını izleme şansına eriştim. Bu film şimdi internette 1080p, 720p, divx, xvid, genişletilmiş versiyon dünya kadar var. İndirirsin izlersin. Ama bu kamera arkası görüntüleri orada yok ve ben izlerken ne gördüm biliyormusun? Senin bu indirip izlediğin film için girdiğin kul hakkı sayısı 1 değil. Bak en basitinden örnek veriyorum, içimizden biri hepimizin sevdiği biri bu Cem Yılmaz. Şener Şen ve diğerleri. Film icabı bu filmde bir kız sesi canlandırılıyor ve kızın görüntüsü yok. Sırf ses kayıdı için 120 tane başvuru yapılmış ve 120 kayıt alınmış. 120 kişi geldi, para harcadı, sıra bekledi. BElkide başvuru için aç kalmasın diye sandviç verildi veya bir miktar ödeme yapıldı. 120 tane ses kayıdı yapıldı ve hepsi bunun için emek, zaman harcadı. Sadece 1 kişi seçildi ama 120 kişi geldi oraya ve biz hiçbir zaman ismini öğrenemeyeceğimiz bu 120 kişinin hakkını filmi ücretsiz indirerek nasıl ödeyeceğiz? Bu filmde Şener Şen, Cem Yılmaz ve bir oyuncunun daha dublörü oynadığını biliyormuydunuz? Sen sadece Cem Yılmaz’ın parasını vermediğini mi düşünüyorsun? Ben hiç bilmiyordum ki yerli herhangi bir filmde sadece set ekibi 300 kişiyi geçiyor. Ve ben gerçekten bilmiyordum basit bir dere sahnesinin geçek görünmesi için hurdalıktan 3 kamyon çöp, hurda satın alındığını, dere kenarına görsel uzmanların yerleştirdiğini ve film bittikten sonra tekrar 3 tane kamyon kiralayıp bu pisliklerin alınarak dere kenarının temizlendiğini. Şimdi sen sevgili dostum, internetten film indirerek hangi hakkı savunacaksın? Peki, yayıncısından dağıtımcısına, 300 kişilik set ekibinden 120 kişinin ses kayıdına, 3 esas oyuncu yanında 3 dublör ve sayısı 100'ü geçen oyuncuların, aşçısının, şöförünün, hamalının, ışıkçısının, kostüm/makyaj/görsel tasarımcılarının, yönetmenin oyuncuların toplamda 1 filmde 1000 kişiyi bulan bunca emeğin hakkını internetten indirerek nasıl ödeyeceksin? |
Yeni arşive başlayanlara nacizane fikrimi belirteyim, arkadaşlar bu arşiv işi hem zaman hem paranızı bitirir ilerde pişman olursunuz şimdi bulduğumu alayım mantığıyla bu işe bodozlama girmeyin olaya yoksa hevesiniz çabuk kaçar. Öyle internet sitelerindeki yabancılar gibi arşiv bizim ülkemizde 1 araba parasına eşittir. Onları görüp gaza gelen çok. Gidip kanald nin 10liralık filmlerini bile arşivine koyan var bence bunlara dikkat edin arşiv yapacaksanız gidip baba serisi, braveheart gibi şaheser filmleri ekleyin..
|
Bak ben sana ne diyeceğim. Armageddon diye bir film var. Bruce Willis'in. Bu film yıllarca Türkiye'ye DVD olarak girmedi. Ben bu filmi çok beğenirim. Fakat hiç bir zaman netten seyretmedim. Orijinal VCD olarak seyrettim. Yıllar sonra insafa geldiler. Türkiye'ye TR dublajlı ve TR altyazılı DVD'si geldi. Hemen gittim. Aldım.
Timecop diye bir film var. Jean-Claude Van Damme'nin. Sinemada seyrettim. Bu filmin DVD'si çıkarsa mutlaka alacağım dedim. Seneler oldu. Hala TR'ye gelmedi. Netten de seyretmiyorum. Orijinal VCD'si vardı. Kaybettim. Senin asla yapamayacağın şeyi biz üyeler burda yapıyoruz. Ne yapıyoruz. Biliyor musun. Gelmesi çoook geciken fakat çoook beğendiğimiz bir filmi netten seyrediyoruz. Film Türkiye'ye gelince koşa koşa gidip alıyoruz. Bazı arkadaşlar filmin Türkiye'ye gelmesini beklemeden yurt dışından siparişle getirtiyorlar. Sen şimdi bize kerizler diyorsundur. Biz keriz değiliz ama sen başkasının ortaya çıkardığı bir eseri ondan izinsiz olarak kullanıyorsun. Hırsızlık sadece birinin malını, parasını çalmak değldir. Şimdi dur ve düşün. Arkadaşlarınla kısa bir film çektin. Yarışmaya girdin. Ödül aldın. Sonra bir baktın. Yarışma görevlilerinden biri senin videonu senden izinsiz internette yayınlamış. Veya çok önemli bir buluş geliştirdin. Fakat biri senden onu çalmış. Çalsın, helal olsun dersen tüm yazdıklarında haklısın diyeceğim. Ürünlerin dayanıklılık meselesine gelince. Uygun şartlarda saklanan orijinal bir DVD diskinin yaklaşık 100 yıl dayandığını biliyor musun. DVD çıkalı 100 yıl olmadı ama 2001'de aldığım DVD film hala ilk günkü gibi net görüntü ve temiz bir ses verebiliyor. Blu-ray ise DVD diskinden daha dayanıklı. Ben size 2001'de aldığım DVD player hala çalışıyor diyorum. 1999'da aldığım bilgisayarın üzerinde gelen DVD ROM'da hala çalışıyor. DVD ROM'un markasını da söyleyeyim. E-IDE DVD ROM DVD 8210. Bende yalan yok. Gel eve. Çayımı iç. Burada bahsettiğim şeyleri gör. |
Yeni film şirketini anlamak çok zor ne yapmaya çalışıyolar anlamıyorum.hobbit filmini altyazılı sadece çıkartıyolar yarının sınırında filminde türkçe ses 2.0 stereo koyup birde yüksek fiyat istemeleri aynı filmin polonyada satılan versiyonunda türkçe dolby digital 5.1 mevcut ,heat- büyük hesaplaşma filminin dvd sini çıkartıp blurayini çıkarmazlar.aynı filmin yine polonya baskısındaki blurayinde tr altyazı mevcut,neden türkiye'ye getirmezler anlamıyorum.Bana göre yapılan işle çıkardıkları filmlere istedikleri fiyat çok tezat
|
DVDler 50TL olmadi, 50TL bir DVD ediyor artik
|
Vay arkadaş sanırsın yetim hakkı yiyoruz, amma ajitasyon yapmışsınız.
Film sektörü filmler vizyondayken dünyanın parasını kazanıyor zaten. Bunla da yetinmeyip bir filmi 20,30,40,50 liraya satmanın daha dogrusu bu filmleri bu fiyata almanın bir mantigi yok. He sağa sola saçacak paran vardir sektöre destek olayim diye alirsin ama öğrenci adam nasıl orijinal film izlesin? Edit :İmla (Özel istek üzerine ) |
Restorasyon işlemlerinde filmler önce taranır ve bu işlem oldukça uzun sürmektedir. 2 saatlik filmden 4k kopya çıkartmak için tarama işlemi hiç kesintisiz olarak 10 günde falan tamamlanır 8k için süre iki üç katına çıkar. Ayrıca kopyanın dijitalleştirme sürecine göre çok daha uzun sürebilir molaları da dahil ettin mi daha da uzar. Film dijitalleştirildikten sonra her bir fotoğraf karesi kontrol edilir zaman kazandırmak için bunu özel yazılımlarla yaparlar.
Eskiden kim bilir ne zormuş :D Kontrol aşamasında her karede leke, çizik, renk sapmaları ve diger sorunlar saptanıp onarılır ve dijital master kopyalar dvd, blu ray veya cinema paketi olarak convert edilir ve çogaltılır. Şuraya da forumdaki eski bir yazımı alıntılayayım analog meraklıların ilgisini çekebilir Kendi mesajlarımdan alıntıdır Analog sinema filmlerinin kaç megapiksele eşdeğer olduğunu merak edenler mutlaka olmuştur. Sizlere bunun nasıl basit bir şekilde hesaplandığını paylaşmak istedim. En alttaki tabloya bakarak analog filmlerin çözünürlüğünü hesaplayabilirsiniz. Not: Orijinal kamera negatifin çözünürlüğü mm2 başına 0.0625 megapiksele eşdeğer Alttaki görselin sol kısmında bulunan film şeridi orijinal kamera negatifidir kalitesi en yüksek olanı. Renk paleti çok tuhaftır. [simage][/simage] Bu da tablomuz [simage][/simage] Analog 35mm hesap 18.672 × 24.576 = 458.883072 mm2 458.883072 × 0.0625 = 28.680192 mp 35mm = 28 megapiksel 35mm piksel sayıları (6K) Yatay çözünürlük - 6144 piksel Dikey çözünürlük - 4668 piksel 6144 × 4668 = 28.6 megapiksel Analog 70mm IMAX hesap (70mm IMAX aslen 65mm olur) 51.2 × 70.2 = 3594.24 mm2 3594.24 × 0.0625 = 224.64 mp 70mm IMAX = 224 megapiksel 70mm IMAX piksel sayıları (16K) Yatay çözünürlük - 16848 piksel Dikey çözünürlük - 13334 piksel 16848 × 13334 = 224.6 megapiksel Analog IMAX tam bir canavar Analog 35mm filmlerin görüntü kalitesi Lossless 4K DPX formatında görüntü bitrate oranı saniyede → 1.6 Gbps ← Linke tıkla ; ) https://www.bhphotovideo.com/explora/video/buying-guide/guide-scanning-motion-picture-film 35mm kayıpsız 4K biçimde 1.6 Gbps video kalite değerine ulaşıyor. Analog medyada normal kadraj hızı 24 kare saniyede olur. Bu hızda 4K dakikada 11 gigabyte saatte ise 686 GB yer kaplıyor. Eveet şimdi asıl mevzuya gelelim efendim analog IMAX 16K Sıkı dur yer yerinden oynuyor IMAX 16K saniyede bitrate oranı 28 Gbps yani bir saniyede 3360 megabyte yer kaplıyor Dakikada 201 GB Saatte 12 Terabyte yer kaplıyor Hepside tamamen kayıpsız (DPX dijital format) 16 bit renk kalitesindedir Not: Dijital veri boyutu kopyalama şekline ve formata göre büyük farklılıklar gösterebilir. Yani analog filmler dijital ortamlarda aslında çok daha fazla alan kaplıyorlar ; ) Analog filmler hakkında yabancı sitelerden yaklaşık 1 yıl araştırma yapmıştım. Neredeyse her şeyi öğrendim (%90 cıvarı) Kusura bakma biraz uzun bir yazı oldu : ) Edit: IMAX 16K tarayıcılar yoktur. Bunun yerine maksimum 8K tarama yapan makineler mevcut. Analog IMAX haddini aşıyor anlaşılan Edit 2: Mesaj güncellendi |
Piyasa o kadar kötü ki artık filmler Netflix gibi platformlara çıkmaya başladı arşiv yapmak artık hayal oldu bluray film çıkmaz oldu 4K filmler hala çok az yani anlicaniz artık disc arşiv yapmanin sonuna geldik gibi halbuki Dolby vision HDR destekli yeni gözdemiz olsada malesef ülkede kültürel bir yok oluşa doğru gidiyoruz
|
Allah belalarını versin ne diyelim.
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi semsal01 -- 30 Mayıs 2007; 15:29:01 > |
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DubLanC -- 30 Mayıs 2007; 16:35:38 > |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi saheemr -- 31 Mayıs 2007; 9:15:06 > |
|
|
|