Brainwavz S1, Brainwavz S5, Havi B1 Pro 3 ve MEelectronics M DUO

ozzy81 · 2015-10-15T10:07:54.0000000+03:00

Arkadaşlar Brainwavz S1, Brainwavz S5, Havi B1 Pro 3 ve MEelectronics M DUO Dual Driver hakkındaki görüşleriniz nelerdir? Hem karşılaştırmalı hem tek tek olarak yorumlarınız varsa çok makbule geçer. Benim bir kulaklıkta en önem verdiğim husus, basstan ziyade temiz bir sesi ve geniş bir sahne olarak nitelendirebilirim. Bunların içinde bunu sağlayacak en iyi seçenek hangisidir? Veya bunların dışında bu fiyat skalasında en uygun ürün tavsiyeniz olur mu? Ben bunların içinden bir tek S1 'i dinledim ve sahne performansı olarak gerçekten ayrı bir yere koyarım. Hatta bunun yanısıra bass olarak ta tatmin edici bir ürün. Ama tabii insanoğlu her zaman daha iyisini arıyor ve bunun için bazı arayışlara girebiliyor. Yorumlarınız için teşekkürler.

vaziyetu

Yüzbaşı

483 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

ozzy81 O kullanıcısına yanıt

ben sahne yerine akustik tabirini kullanıyorum. havi b3 pro 1 akustiği en geniş ürün piyasadaki buna şüphe yok. ancak bazıları bu kulaklığı fazla abartıyor sanki piyasadaki geniş akustikli tek ürün buymuş gibi, xiaomi piston gibi uyduruk kulaklıklarla kıyaslayıp, brainwavz beta, koss ruk30 ve vsonic vsd serisi yada audio-technica cks serisini komple yok sayar gibi konuşuyorlar. böylece ortaya öyle bir anlatım çıkıyor ki havi alınca uzaya çıkacakmışsın gibi hissediyorsun, halbuki bu bir yalan. piston'dan geçersen öyle olabilir ama cks77-cks99 arası kulaklıklardan veya yukarda dediğim kulaklıklardan geçince öyle büyük bir etkiyle karşılaşmıyorsun, ha daha geniş mi biraz daha geniş o ayrı...

bunun yanında tiz performansı birçok kulaklığın altında kalıyor çok kaliteli tizleri yok. basları ise komple yok hükmünde. bu yüzden havi ancak para israfıdır. bence denemeye bile lüzum olmayan bir kulaklık. ha yok ille de ben bassız istiyorum diyorsan al sen bilirsin canım kardeşim. seni kıracağıma havi'yi kırarım olur biter... m-duo'nun sahneyle falan bir alakası yok, basları hafif ortalama üstü, tizleri güzel kaliteli bir kulaklıktır ama mid performansı bekleme boş yere, sıradan bir kulaklıktır.

s1-s5 sahnesinde kayda değer birşey yok, o da bas ve tiz ürünüdür. tizleri kolay kolay bulunur tizler değil akustik içinde özel bir yer ayrılmıştır, brainwavz r3'ten kalma bir tiz yapısı var ama o kadar değil tabii ki. basları da dediğin gibi en sağlamlar arasındadır ancak maalesef akustik olarak sınırlı bir kulaklık ve özellikle enstrüman ayrımı konusunda çok kısıtlı maalesef. s1 ve s5 ses olarak aynı ürün sadece kasa malzeme farkı var ve s5 2 yıl garantili.

akustik öncelikli tercih yapıcaksan brainwavz beta amazondan kargo dahil 13 küsür dolara getirilebiliyor, audio-technica cks77 (bas ağırlıklı), cks99 (tiz ağırlıklı) aliexpress'te 15 ila 30 dolar arası bulunmakta. ebay'de cks77x 38 dolara bulunuyor bu kulaklığı denemedim ama muhtemelen bas ağırlıklı cks77'nin tiz ağırlıklı versiyonu olsa gerek. cks99'un basları yetecekse bence başka kulaklık aramana gerek yok bu fiyatlarda. yetmeyecekse cks77x'in heralde biraz daha fazla bası vardır diye düşünüyorum ama şahsen denemedim dediğim gibi.

vaziyetu

Yüzbaşı

483 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

madenci34

Teğmen

128 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Whole Lotta Rosie

Binbaşı

1360 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

ozzy81 O kullanıcısına yanıt

vaziyetu

Yüzbaşı

483 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Whole Lotta Rosie

Hocam ben de Brainwavz S1 almayı düşünüyorum, ses kalitesi konusunda şüphe yok, birçok incelemede pozitif yorum almış, ancak amazon'daki yorumlara baktığımda çok sayıda kişi kulaklığın 1 ay 2 ay sonra bozulduğunu söylüyor, hepsi garanti kapsamında değişmiş ama kulaklığın sağlam olmadığı yönünde yaygın bir kanı var. Siz ne diyorsunuz bu duruma?

birincisi yorumlarla kulaklık alınmaz. sahnesi/akustiği/midleri leş gibi ne kadar kulaklık varsa hepsi "midleri çok önde, sahnesi havadar" falan diye tuhaf tuhaf tabirlerle karşılanıyor. bası zayıf ürünler "kontrollü, gerektiği yerde veriyor, hızlı" gibi bambaşka tuhaf tariflerle karşılanıyor. tizleri kötü kulaklıklara sibilansı yok deniyor vs. neden yorumların bu kadar çeşitli olduğu konusu ayrı ve uzun bir konu ama sonuç itibariyle yorumlarla bir kulaklık hakkında fikir edinilmez. edinilse ben ve benim gibi birçok kişi boşuna aynı fiyat aralığında sürüyle kulaklık gezmek zorunda kalmazdı. gerçi bu duruma rağmen kafasının dikine gidip her okuduğunu doğru kabul edip çelişkileri analiz edecek zekası bulunmayıp daracık bir mantıkla kulaklık seçip yıllarca kullananlar da var ki o da ayrı bir konu.

ikincisi kulaklık bozulan birşeydir. kulaklık minnacık birşey ve dana gibi bas versin, şıkır şıkır tizler versin, bütün enstrümanları gerçekçi versin üstelik bütçemize de hitap etsin istiyoruz. adamlar uğraşıyor yapıyor. sabah akşam kullanıyoruz, film izliyoruz, oyun oynuyoruz, müzik dinliyoruz, her daim emrimize amade olsun istiyoruz ama birkaç ay sonra bana müsade dediği zaman ay ne uydurukmuş diyoruz. işin aslı burada şans faktörü geçerli. adamlar bugünün teknolojisiyle üretiyor, sunuyor. sonuçta maliyeti belli ürünler ferrari almıyorsun. alman da mümkün değil. oldu paşam sana kafana göre fiyat, muhteşem ses, bozulma da bozulmasın. istersen sana zaman makinesini verelim git 2150 yılından mükemmel kulaklığı al gel.

bu mükemmeliyetçilik nerden geliyor ? hayır burda sadece sana veya şuna konuşmuyorum ben de bir zamanlar öyleydim ? yalan mı söyleyeyim kardeşim yıllarca rize merkez sony bayisinden (şimdi kapandı) 15 liraya sony e818lp alıp çıkmış adamım. ve günde en az 8 saat aktif kullanır ve bas tiz köklerdim. bozulduğunda da çok kızardım, sinirlenip philips alırdım bazen kablosu kasası değişik gelince ay bu çok kaliteliymiş sesi de aynı bozulmaz inşallah birkaç sene kullanırım derdim sonuçta birşey farketmezdi. bazısı yıllarca dayanırdı bazısı şak diye giderdi. bana ödediğim para gayet çok görünüyordu kulaklık para etmesi gereken birşey değil gibi geliyordu. bu algıyı ne yaratıyor oturup etraflıca tartışalım isterseniz, var mı bu birikimde kimse ? varsa da onunla mı uğraşıcaz boşver.

elimizdeki ürünlerin durumu bu, ben nasıl sony'den philips'e koşmuşsam bir zamanlar bazı tipler de şimdi farklı farklı markalara koşuyorlar efendim ben şunu tek geçerim, efendim ben bunu yıllardır kullanıyorum, kafasına göre bir mantıkla takmış kafayı x kulaklığa o çok dayanıklı. aynı şekilde de bir takım kitle de tutturuyor efendim şu kulaklık tamam iyi ama bozuluyor. bunlar beni artık gerçekten çıldırtıyor. kardeşim basit bir matematik yapın bir kulaklık bebek gibi korunduğu halde 1 ay sonra sebepsiz yere gidebiliyor, aynı üretim serisinden bir başkası başına elli türlü şey gelse de yıllarca gidebiliyor. sen hayatında bir veya birkaç defa kullandığın bir marka modeli ne hakla dayanıklı diye pompalıyorsun ? efendim yorumlar itibariyle diyorsan zaten senin o dediğin modeli toplamda kullanıp da yorum yapan kaç kişi var ki zaten. sen olanı görüp iyidir diyorsun. bunun hiçbir istatistiki değeri yok.

ben sana olayın özünü söyleyeyim, kulaklığın çalışan bir garantisi var mı birinci mesele bu ki var önümüzdeki particular örnekte. ikincisi sen artık bambaşka bir boyuta geçmişsin yukardaki örnekleri de geçerek, garantisi olanı da beğenemiyorsun yani. senin işin oldukça zor. benim herkese tavsiyem birincisi tek kulaklıkla yaşamaktan vazgeçin. zaten size üstün f/p sunan ürünleri gösteriyoruz. bunların fiyatı da fazla değil. üstüne bir de çalışan garantileri var. yapabileceğiniz en iyi şey 2-3 tane almak, biri bozulunca diğerini kullanıp garantiye göndermek. garantisi dolunca da ucuza satıp ihtiyacı olanlara verirsiniz onlar da ömrü dolana kadar kullanır siz de normalden de daha az ödeyerek tekrar garanti sürenizi sıfırlamış olursunuz.

bundan daha iyi bir çözüm yok. böylece kulaklık bozulunca vay başıma gelenler durumundan kurtulmuş olursunuz. ben böyle yılların tecrübesiyle konuşunca gelen tepkilere de hayran oluyorum. adam tutturuyor hala kafasının dikine gidiyor. herkes herşeyi biliyorsa niye tavsiye dolanır soru sorar onu da anlamıyorum. yok laf dinlemiyor gidip kendi mantığına göre güya dayanıklı kulaklık alacak. eee aldığın kulaklığın ses performansı daha kötü. sen ki kılı kırk yarıp osu da olsun busu da olsun diyordun, sırf güya daha dayanıklı diye gidip daha kötü ses veren bir kulaklık mı kullanacaksın. yahu sen bulaşık süngeri mi alıyorsun yoksa kulaklık mı. madem senin için önemli olan dayanıklı olmasıydı ne diye performansından bahsettin ki. yaaa ben hem dayanıklı hem de f/p olarak iyi... ya kardeşim ben ne anlatıyorum deminden beri... sen dayanıklı ama ses kalitesi kötüyü bul bakalım bulabiliyor musun. matematik bunun neresinde ? aradığın x, senin elinde daha y, z yok ki benim lisedeki matematik notum 2 idi ki aslında sınavları boş verirdim hasan hoca beni çok sevdiği için derslere almazdı ve 2 verip geçirirdi. neyse...

ses kalitesinde niye şüphe olmasın ayrıyeten ? ses kalitesi dediğin ne ki bunun birçok faktörü var, ışığın parlaklığı değil ki bu. s1-s5'in tamam iyi bası var. tamam ilginç tizleri var çok yüksek bir detay seviyesine ulaşmasa da yeterli detay veriyor ve kaliteli, üstünde çalışılmış gerçeçi bir tiz performansı var. bunlar tamam. ancak mid/akustik/sahne denilen enstrüman ve vokalleri özellikle etkileyen kısımda ki bunlar aslında bas ve tizleri de bir miktar etkiler, bu kulaklık bu konularda beta ve cks77'nin gerisinde kalıyor ki daha ileri giden modeller de var (ama onlar bas tiz olarak düşebiliyor), shure se215, vsonic g/r02, ath im50 yada ckr9 gibi ve sonuçta ben bunları onlara tercih ediyorum ki dediğim gibi bunlar ve onların yanında şunlar da var. şimdi onlar bunlar şunlar arasından sen ne ses kalitesi istiyorsun ki ben sana ne anlatıyorum, yani biz şuanda nerdeyiz. burası neresi, sen kimsin...

öte yandan daha real world örneklere geçecek olursak. ben daha önce s1 ve s5 birkaç tane sattım. en son sattığım s5 dört ay sonra gitti. diğer s5 sekiz aydır çalışıyor. sattığım bir s1 on aya yaklaşıyor 1 defa bozulma geçirdi o da. bu sattığım s1 ve s5'lerden birer taneyi birkaç ay da ben kullanmıştım yani toplam kullanım süreleri daha da uzun. aynı şekilde bir süre kullanıp sattığım s0 da 1. yılına yaklaşmış o da 1 defa bozulma geçirdi. temmuz ayı civarında 3 adet beta satmıştım sadece 1'inden bozulma haberi geldi o da çamaşır makinesine attığını kendi söyledi yine de değişim yapıldı. birkaç ay geçti bir daha bozulma haberi de gelmedi. üretim kalitesi çok kötü görünen ve herkesin dikkatini çeken r1'lerden 2 adet sattım birisi birinci yılını çoktan geçti sattığım kişiyi hala ara sıra forumlarda r1 överken görüyorum :D ikincisi de yine toplamda bir yıla yaklaştı, bozulma haberi gelmedi hatta alan arkadaş geçenlerde benden kz ate satın aldı. bir adet delta yine 8 ayı geçmiş durumda o arkadaş da benden başka bir kulaklık almak için iletişim kurmuştu ama olmadı o iş sonra. o kulaklık da sağlam yani.

bu liste daha uzar aldığım bir m4 ertesi gün patlamıştı, benim sattığım m4'lerden biri 5-6 ay sonra bozuldu, m5'lerden ise ses çıkmadı ancak biri kutudan bozuk çıkmıştı. bunlar görülüyor böyle arada. bu kulaklıklar çok sattığı için haliyle daha fazla bozulma hikayesi duyuyoruz. ancak tabii yine de oransal olarak bazı kulaklıkların diğerlerine nazaran daha fazla bozulması mümkün ancak istatistiki değer olarak ne ifade eder elimizde yeterli veri yok. brainwavz dışındaki hikayelere girmiyorum burda uzatmamak için. biraz real world örneği de serpiştirelim istedim. koss, vsonic ve moxpad ürünlerin de başına zaman içinde çeşitli şeyler geldi. ayrıca creative ve sennheiser hakkında da türkiye'de sürüyle şey yazıldı çizildi. sony, philips'in durumu herkesin malumu zaten. ath bozulmaz diyenler vardı bi ara ben kaç tane bozuldu yazan konu gördüm. bunlar dışında geriye kalanlar zaten bunlar kadar çok satmayanlar. onlar hakkında tek tük veri bulunuyor. fiyatları pahalı, performansları f/p ürünlerne göre çoğunun kötü, gerçekten dayanıklı olup olmadıkları da muamma sonuçta. yukarda nedenlerini ayrıntılarıyla anlattım. birileri her daim kendi kafasından efendim ben seni seçtim pikaçu sen bozulmazsın diyecektir bundan kaçış yok. bunu diyenlerin çoğu elindeki ürünün performansı hakkında da bilgi sahibi değildir. o da başka yerden okumuş etmiş kendi kafasına göre süper ürün almıştır.

ha bi de şunu söylemeden geçemeyeceğim. amazon dediğin yerde ve buna benzer yerlerde gerçekten tuhaf insanlar var. mesela işte benim yıllarca çalıştığına defalarca şahit olduğum ve performansı da kral olan ürünlere herkes efendim 100 dolara kadar en iyisi falan diye olumlu yorum girerken bakıyorsun eleman tek yıldızı çakmış bi de "ahh kafam keşke yorumları okusaydım bir yorumcu aynı şeyden bahsetmiş bilsem yapar mıydım bi daha asla, kimse almasın ha" türünden yorum girmiş. yani diyelim ki 500 tane yorum var hepsi olumlu arasında ben şu kadardır kullanıyorum diyen de var ama eleman bakıyor kendisininki bozuldu ve 500 kişiden birininki daha öyle bozuldu diye sanki geri kalan yorumların hiçbirisi yokmuş gibi böyle saçma sapan bir fikir edinebiliyor ve dahi yorum bırakabiliyor. beni yorum ilgilendirmiyor aslında babamın firması mı banane, ama bu kafa yapısını incelemeden bırakmam. bu neyin kafasıdır biri açıklasın kardeşim ? adam resmen kendini paralamış 500 tane yorumdan biri kötü diye onu görmemekle büyük hata yapmış görseymiş almayacakmış. yani bir konuda haklı olabilirsin mesela elindeki kulaklık bozulmuştur tabii ki şikayet edebilirsin de kardeşim böyle yaparak kendini komik duruma düşürüyorsun. bu kulaklığın bozulma hakkı yok mu kardeşim ? 500 kişiye düzgün sana bozuk çıktıysa ne oldu yani. sende hesap mantık falan birşey yok mu ya ?

işte bunları açıklamak için insan psikolojisine girmemiz lazım. ben kesiyorum artık yoruldum. isteyen istediğini alabilir.

Whole Lotta Rosie

Binbaşı

1360 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

vaziyetu

kullanıcısına yanıt

quote:

birincisi yorumlarla kulaklık alınmaz. sahnesi/akustiği/midleri leş gibi ne kadar kulaklık varsa hepsi "midleri çok önde, sahnesi havadar" falan diye tuhaf tuhaf tabirlerle karşılanıyor. bası zayıf ürünler "kontrollü, gerektiği yerde veriyor, hızlı" gibi bambaşka tuhaf tariflerle karşılanıyor. tizleri kötü kulaklıklara sibilansı yok deniyor vs. neden yorumların bu kadar çeşitli olduğu konusu ayrı ve uzun bir konu ama sonuç itibariyle yorumlarla bir kulaklık hakkında fikir edinilmez. edinilse ben ve benim gibi birçok kişi boşuna aynı fiyat aralığında sürüyle kulaklık gezmek zorunda kalmazdı. gerçi bu duruma rağmen kafasının dikine gidip her okuduğunu doğru kabul edip çelişkileri analiz edecek zekası bulunmayıp daracık bir mantıkla kulaklık seçip yıllarca kullananlar da var ki o da ayrı bir konu.

İyi söylüyorsun güzel söylüyorsun da, kimse senin gibi yanında sürüyle kulaklık taşımak zorunda değil. Kimse senin gibi günde 8 saat müzik de dinlemiyor. Sokakta, otobüste, spor salonunda kulaklığıyla müzik dinleyen adam 15 tane kulaklığa sahip olmak zorunda mı? Casual dinleyiciler kullaklık kullanmasın mı? Kulaklık kullanan herkes audiophile mı olmak zorunda? Kulaklık yorumları yüksek derecede kişisel, bunu ben de biliyorum. Kimine çok güzel çok berrak gelen ses, kimine çamur gibi gelebiliyor. Kulaklık almak isteyen kişinin farklı kişilerden farklı görüşler alması, bunları sentezleyip artısını eksisini kendisi çıkarması gerektiğine katılıyorum, ki ben de bunu yaptım.

Kaldı ki sorduğum soru kulaklığın performansından ziyade sağlamlığıydı. Bu kadar felsefe parçalamadan önce soruyu tekrar okusaydınız keşke :)

quote:

ikincisi kulaklık bozulan birşeydir. kulaklık minnacık birşey ve dana gibi bas versin, şıkır şıkır tizler versin, bütün enstrümanları gerçekçi versin üstelik bütçemize de hitap etsin istiyoruz. adamlar uğraşıyor yapıyor. sabah akşam kullanıyoruz, film izliyoruz, oyun oynuyoruz, müzik dinliyoruz, her daim emrimize amade olsun istiyoruz ama birkaç ay sonra bana müsade dediği zaman ay ne uydurukmuş diyoruz. işin aslı burada şans faktörü geçerli. adamlar bugünün teknolojisiyle üretiyor, sunuyor. sonuçta maliyeti belli ürünler ferrari almıyorsun. alman da mümkün değil. oldu paşam sana kafana göre fiyat, muhteşem ses, bozulma da bozulmasın. istersen sana zaman makinesini verelim git 2150 yılından mükemmel kulaklığı al gel.

Elektronik cihazların hepsinde bozulma faktorü mevcut. Hatta bazıları kutularından bozuk çıkıyor. Otomasyon sürecinin getirdiği sıkıntılardan biri bu, her kulaklık tek tek test edilse bile sevkiyat sırasında bozulanlar olabiliyor. Buraya kadar her şey güzel. Fakat sağlamlık kriterleri kişiden kişiye değişir. Benim eski kullandığım kulaklık 2 yıl boyunca tık demeden çalıştı, garantisinin son gününde bozuldu, garantiye gönderdim, yenisi geldi ve onu da yaklaşık iki yıl kullandım ve yine bozulduğunda malesef suçu kulaklığa atamadım çünkü bozulana kadar 2 yıl kullandım kendisini. Ama ve lakin, aldığım kulaklık 2 ay sonra bozulacaksa ne anlamı var onu almanın? 2 ayda bir firmayla iletişime geçip yenisini istemek zorunda mıyım ben? Hadi 1 yıl boyunca 2 ayda bir kulaklık değişti garantiden, garantisi bitince ne olacak? Kulaklığı kullanamadan geçen 15er günden toplam 2 ay ben bu kulaklıktan mahrum kalacağım. Bu durum sana mantıklı geliyorsa buyur istediğini almakta özgürsün. Ben o kadar sabırlı değilim üzgünüm.

Kaldı ki yine ses, fiyat gibi faktörleri işin içine sokmuşsun.
Benim sorum sadece dayanıklılıkla ilgiliydi.

quote:

bu mükemmeliyetçilik nerden geliyor ? hayır burda sadece sana veya şuna konuşmuyorum ben de bir zamanlar öyleydim ? yalan mı söyleyeyim kardeşim yıllarca rize merkez sony bayisinden (şimdi kapandı) 15 liraya sony e818lp alıp çıkmış adamım. ve günde en az 8 saat aktif kullanır ve bas tiz köklerdim. bozulduğunda da çok kızardım, sinirlenip philips alırdım bazen kablosu kasası değişik gelince ay bu çok kaliteliymiş sesi de aynı bozulmaz inşallah birkaç sene kullanırım derdim sonuçta birşey farketmezdi. bazısı yıllarca dayanırdı bazısı şak diye giderdi. bana ödediğim para gayet çok görünüyordu kulaklık para etmesi gereken birşey değil gibi geliyordu. bu algıyı ne yaratıyor oturup etraflıca tartışalım isterseniz, var mı bu birikimde kimse ? varsa da onunla mı uğraşıcaz boşver.

Kulaklığın bozulmamasını istemek bir şekilde mükemmelliyeçiliğe bağlanabilir doğrudur. İnsanın doğasında olan bir şey bu. Kendimiz mükemmel olmadığımız için kendimiz dışındaki herşeyi mükkemmel olarak idealize ediyoruz. Tanrılar da mükkemmeldir fark ettiysen. "İdealize etmek" burada anahtar kelime. Mevcut olana değil, her zaman olması gerekene odaklanıyoruz. Malesef doğamız böyle bununla ilgili yapılabilecek pek bir şey yok. Üzerinde çok da fazla durmamak lazım. (Bilim için bir şeyler üretilmediği sürece.)

Kaldı ki ben de kulaklığı sonsuza de kullanmak amacıyla almıyorum. Elbette bir gün o da bozulacak.

quote:

...efendim yorumlar itibariyle diyorsan zaten senin o dediğin modeli toplamda kullanıp da yorum yapan kaç kişi var ki zaten. sen olanı görüp iyidir diyorsun. bunun hiçbir istatistiki değeri yok.

Malesef bu yorumlar dışında kulaklığı test edebileceğim, deneyimleyebileceğim bir ortam yok. Bu tür kulaklıkları birinci elden test edebileceğim bir mecra varsa lütfen paylaş. Bunun dışında kulaklık hakkındaki bilgilerimin tamamı başka insanların gözlemlerinden ve deneyimlerinden yola çıkarak yazdıkları yazılar. Çok yardımcı olmak istersen ve elinde varsa bana gönderebilirsin, test amaçlı olarak seve seve kabul ederim :))
Acaba siz daha önce denemediğiniz kulaklıkları edinirken hangi süreçlerden geçtiniz bizden farklı olarak? Firmalar elinize "review unit"ler mi gönderdi? Ben o kadar şanslı değilim malesef :)

quote:

ben sana olayın özünü söyleyeyim, kulaklığın çalışan bir garantisi var mı birinci mesele bu ki var önümüzdeki particular örnekte. ikincisi sen artık bambaşka bir boyuta geçmişsin yukardaki örnekleri de geçerek, garantisi olanı da beğenemiyorsun yani. senin işin oldukça zor. benim herkese tavsiyem birincisi tek kulaklıkla yaşamaktan vazgeçin. zaten size üstün f/p sunan ürünleri gösteriyoruz. bunların fiyatı da fazla değil. üstüne bir de çalışan garantileri var. yapabileceğiniz en iyi şey 2-3 tane almak, biri bozulunca diğerini kullanıp garantiye göndermek. garantisi dolunca da ucuza satıp ihtiyacı olanlara verirsiniz onlar da ömrü dolana kadar kullanır siz de normalden de daha az ödeyerek tekrar garanti sürenizi sıfırlamış olursunuz.

Malesef her insan sizler gibi 4-5 kulaklığı alacak bütçeye sahip değil. Önerilen kulaklıkların ne kadar f/p olduğunun önemi yok, dolar kurundan dolayı herkesin alım gücü 5 kulakık almak için yeterli olmayabiliyor. Başka bir boyuta geçme konusuna gelince, almayı düşündüğüm kulaklığın garantisi yurtiçinde geçerli olsa gözümü kırpmadan alırım. İsterse 5 kere bozulsun, önemi yok, gönderirim 3 güne yenisi gelir. Burada bahsi geçen kulaklık denizaşırı yerlerden geliyor, haliyle değişim durumlarında kargo için beklenmek zorunda kalınan süre can sıkıcı.

quote:

ses kalitesinde niye şüphe olmasın ayrıyeten ? ses kalitesi dediğin ne ki bunun birçok faktörü var, ışığın parlaklığı değil ki bu. s1-s5'in tamam iyi bası var. tamam ilginç tizleri var çok yüksek bir detay seviyesine ulaşmasa da yeterli detay veriyor ve kaliteli, üstünde çalışılmış gerçeçi bir tiz performansı var. bunlar tamam. ancak mid/akustik/sahne denilen enstrüman ve vokalleri özellikle etkileyen kısımda ki bunlar aslında bas ve tizleri de bir miktar etkiler, bu kulaklık bu konularda beta ve cks77'nin gerisinde kalıyor ki daha ileri giden modeller de var (ama onlar bas tiz olarak düşebiliyor), shure se215, vsonic g/r02, ath im50 yada ckr9 gibi ve sonuçta ben bunları onlara tercih ediyorum ki dediğim gibi bunlar ve onların yanında şunlar da var. şimdi onlar bunlar şunlar arasından sen ne ses kalitesi istiyorsun ki ben sana ne anlatıyorum, yani biz şuanda nerdeyiz. burası neresi, sen kimsin...

Ses kalitesi konusunda beklentilerimi belirtmedim. daha önce de yazdığım üzere tek kaynağım olan yorumlar üzerine varsayımda bulundum. Gördüğüm yorumlar ve okuduğum incelemeler doğrultusunda ses kalitesi mevzusunu kafamda hallettim. Zaten soru da ses kalitesiyle ilgili değildi. Kulaklık tavsiyesi istemedim, bütçe belirtmedim, dinlediğim müzik türünü de söylemedim. Tavsiyede bulunmuşsun ancak açıkçası bu 2 faktörü bilmeden yaptığın önerileri sağlıklı bulmuyorum. Çok yanlış yerlere gitmişsin yine..

quote:

ha bi de şunu söylemeden geçemeyeceğim. amazon dediğin yerde ve buna benzer yerlerde gerçekten tuhaf insanlar var. mesela işte benim yıllarca çalıştığına defalarca şahit olduğum ve performansı da kral olan ürünlere herkes efendim 100 dolara kadar en iyisi falan diye olumlu yorum girerken bakıyorsun eleman tek yıldızı çakmış bi de "ahh kafam keşke yorumları okusaydım bir yorumcu aynı şeyden bahsetmiş bilsem yapar mıydım bi daha asla, kimse almasın ha" türünden yorum girmiş. yani diyelim ki 500 tane yorum var hepsi olumlu arasında ben şu kadardır kullanıyorum diyen de var ama eleman bakıyor kendisininki bozuldu ve 500 kişiden birininki daha öyle bozuldu diye sanki geri kalan yorumların hiçbirisi yokmuş gibi böyle saçma sapan bir fikir edinebiliyor ve dahi yorum bırakabiliyor. beni yorum ilgilendirmiyor aslında babamın firması mı banane, ama bu kafa yapısını incelemeden bırakmam. bu neyin kafasıdır biri açıklasın kardeşim ? adam resmen kendini paralamış 500 tane yorumdan biri kötü diye onu görmemekle büyük hata yapmış görseymiş almayacakmış. yani bir konuda haklı olabilirsin mesela elindeki kulaklık bozulmuştur tabii ki şikayet edebilirsin de kardeşim böyle yaparak kendini komik duruma düşürüyorsun. bu kulaklığın bozulma hakkı yok mu kardeşim ? 500 kişiye düzgün sana bozuk çıktıysa ne oldu yani. sende hesap mantık falan birşey yok mu ya ?

Senin aksine ben bazı istisnalar dışında amazon'un yorum sistemini sağlıklı buluyorum. Kulaklığı bozulan adam elbette bunu bir yerde afişe edip sinirini atmak ister, bu durumu doğal karşılıyorum. Kaldı ki bir ürün hakkında 500 tane olumlu yorum varsa ve 5 tane olumsuz yorum varsa, beyni olan insan zaten bu 5 yorumun fabrikasyon hatası veya kullanıcı hatası üzerine bozulan cihazlar için yapıldığını anlar. Burada kaçınılması gereken durum, firma tarafından amazon'da inceleme yazısı yazılması şartıyla gönderilen cihazlar. Ki bunlar bizim örneğimizdeki kulaklık için bir hayli fazla. Her ne kadar "this is my honest review" deseler de, sırf firma adına reklam yapmak için, yıldız arttırmak için yapılan yorumlar mevcut. Bu durumda cihaz hakkında tek dayanak noktasını olumlu yorumlar olarak alıp olumsuz yorumları gözardı eden insan benim gözümde aptaldır. Olumsuz yorumlar bir ürünün kronik kusurlarını ortaya çıkarmak için gayet kullanılabilir bir kaynaktır.

Brainwavz S1, Brainwavz S5, Havi B1 Pro 3 ve MEelectronics M DUO

Benzer içerikler