Şimdi Ara

Broadway: 30 yaşında (25 bin) / Volvo S40: 20 yaşında (65 bin)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
20
Cevap
1
Favori
1.360
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar,


    Araba ihtiyacı hasıl oldu ve birbirinden tamamen farklı iki araba arasında kaldım. Kaliteli bir araç kullanayım diye 2000 model S40 almayı düşündüm, ama malum çekinceleri var. Orta halli arabaların da bir çekiciliği yok (Fiat Linea, Ford Focus, Toyota Corolla, 70/80 bin, 10-15 yaşında). O halde ayağımı yerden kessin yeter diye Broadway alayım bari diye düşünüyorum. Sizin de düşüncelerinizi dinlemek isterim. 


    Broadway avantajları:

    İlk başta cebimden çok para çıkmayacak (25bin TL)
    Parçası ucuz (çok canımı sıkmaz)
    Parçasını bulmak kolay
    Basit araba herkes tamir edebilir
    Araba için titizlenmezsin (yok km'si mi düşürüldü, yok kazası var mı, orijinal parça kullanıldı mı vb.) / temiz bir tane bakarsın
    Broadway dezavantajları:
    Sürekli arıza vermesi
    Konforu ve performansının düşük olması
    Yolda bırakma potansiyelinin yüksek olması
    Hava yastığı gibi güvenlik ekipmanlarının olmaması
    Çürük riski (baktırırsın) 
    Daha önce kullanmış olmam! (kişisel)


    Volvo S40 avantajları (20 yaşında)

    Daha az arıza vereceğini düşünüyorum
    Yeterince konforlu ve performanslı
    Eski de olsa hava yastığı gibi güvenlik ekipmanları var
    Tamamen yeni bir deneyim olacak benim için
    Volvo S40 dezavantajları
    İlk başta cebimden çok para çıkacak (65 bin TL) 
    Parçası pahalı
    Parçasını bulmak görece daha zor (ama imkansız değil)
    İyi bir usta bulmak ve sorunlarını iyi araştırmak gerekiyor
    Temizini bulmak ve temiz tutmak için baya titizlenmek gerekiyor
    Daha az da olsa yine yolda bırakma potansiyeli var

    70-80 bine alınacak 10-15 yaşındaki Fiat Linea, Ford Focus, Toyota Corolla tarzı arabalar bu ikisinin ortası özelliklere sahip. 




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Su -- 18 Kasım 2020; 10:28:14 >







  • 20 yaşında S40'ın 10 yaşında Focus'tan daha iyi hissettireceğini düşünmüyorum belki S60, S80 farklı hissettirir. Modelli, düşük kmli, lpgsiz, atmosferik, mümkünse Japon bir şeyler bakardım ben olsam. Broadway gibi miladı dolmuş arabalara hiç bulaşmazdım.

  • Ara araçlar daha mantıklı.


    Volvo modelleri genelde tamircisi, servis hizmeti alabileceği tanıdığı olanların tercih ediceği bir araç.

    Broadway de güvenlik ve yol tutuşu açısından çok tavsiye etmem.

  • s40 iyidir hoştur fakat bir arızada cebinizden çok paralar çıkar. Bunu tecrübe olarak söylüyorum sanayide öperler. Broadway'i 5bin liraya toplarsın. S40'ın 5 bin liraya anca sensörlerini alırsın

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lego95

    s40 iyidir hoştur fakat bir arızada cebinizden çok paralar çıkar. Bunu tecrübe olarak söylüyorum sanayide öperler. Broadway'i 5bin liraya toplarsın. S40'ın 5 bin liraya anca sensörlerini alırsın

    Doğru, ben de sizin gibi düşünüyorum, sanayide öperler... Zaten Broadway için 5-10 bin, S40 için de 25-30 bin bir tamir bütçesi ayırmayı düşünüyorum, fakat buna değer mi ondan emin değilim...

  • Hocam kardeşime ayağını yerden kessin mantığı ile brodvay aldık inan almaz olaydık 98 model kazık gibi gitmeyen, kağıt gibi kaportası olan bir araba, kardeşim 1 2 ay sonra satarım diyor, köyde ya da küçük ilçede kullanılacak ise alınır parçası ucuz, ustası çok hattta hastası da çok ama öteki türlü alınmaz :)
    şimdi baktım 98 model olanlara 35 40 istiyorlar şaka gibi:)))
  • Peugeot Partner 1.4 LPG veya 2.0 HDI az yakıyor bunlara göre modeli yüksek, sağlam araçlar
  • Öncelikle büyük bir şehirde yaşamıyorsanız volvo hiç düşünmeyin derim. Ama İstanbul Ankara Bursa gibi yerlerdeyseniz sıkıntı olmaz.

    Eğer aracı aldıktan sonra tamir-bakım ücreti olarak 25-30 bin ayırabilecekseniz, ben sizin yerinizde olsam S60 veya 80'lere bakardım. D ve E segmenti oldukça üstün araçlar. S40 için ise kenarda 10-15 olması fazlasıyla yeterli (tabii bariz problemli bir araç almazsanız).

    65 bine alınır mı derseniz, geçen sene sormuş olsaydınız asla derdim. Çünkü o zamanlar 40-45 max 50'ye tertemiz araçlar bulunuyordu. Yeni piyasayı anlamak mümkün değil, o yüzden 65 azdır veya çoktur bir şey diyemiyorum. Ama sizin yerinizde olsam 65'in üstüne çıkmadan temiz bir araç kovalardım. Zira 70'lere gelince aynı yıllardaki s60 ve s80'ler de o fiyat bandına girmeye başlıyor, o durumda üstüne biraz daha koyup onları tercih ederdim, tabii benim şahsi fikrim bu.



    S40 özeline gelirsek, size ilk tavsiyem mümkünse bütçeyi zorlayıp 2001 ve sonrası modellere bakmanız. 2001 yılında araç büyük bir makyaj yedi. İç-dış tasarım, motorlar, süspansiyon, şasi, güvenlik ekipmanları vs. hepsi yenilendi dolayısıysa makyajlı bir s40 daha iyi bir araçtır makyajsıza göre.

    Aracın eski olduğuna da çok takılmayın, 2001 yılında 8 hava yastığını standart sunan başka bir araç var mıdır bilmiyorum. Şasi güvenliği olarak da o yılların en iyi C segment aracıdır. 97'de ncap testlerinde 4 yıldız alabilen tek araç oldu, ki üstüne bir de şasi tekrar revize edildi 2001 makyajında.


    Evet parçaları ford, fiat gibi markalara kıyasla pahalı. Bunu da biraz açmam lazım, volvo'ya binip yolda kalmak istemiyorsanız kaliteli parça kullanmanız gerekli. Yoksa elbette orjinali 1000 lira olan sensörü 200 liraya da bulup takarsınız ama ömrü 10 sene olan sensör 1 sene çalışır sadece, o süreçte de yine arıza lambası yakar sapıtır vs. Bu yüzden kaliteli parça, beraberinde yüksek maliyet getiriyor. İşçilik ise yine ustası az bulundugundan biraz fazladır. Ve aracı sadece bir volvo ustasına götürebilirsiniz, başka markaların ustaları anlamaz ve tabiri caizse aracın içine edip bırakırlar. Zaten piyasadaki volvoların büyük çoğunluğu bu yüzden çöp haldedir. Dandik parça + kasap ustalık birleşince arap saçına dönüyor arabalar. Sonra elden çıkartılıyor ve sonraki sahibinde patlıyor bütün masraf.


    Temizini bulmak kesinlikle gerekiyor, dediğim gibi bitik halde volvo çok fazla var piyasada. Bu arabalar eskidir fakat yaşlandıkça kendilerini salmazlar. Araçta bir sıkıntı varsa, arıza lambası yanıyorsa; problemleri tespit edip tamirini düzgün şekilde yaparsanız o lamba bir daha yanmaz. Ne yazık ki volvoların yine büyük çoğunluğu türlü türlü arızalarla hiç tamir görmeden randımansız şekilde geziyor yollarda.

    Temiz tutmak için çok fazla özenmeye de gerek yok aslında. İlk aldığınızda bütün bakımları ve soğutma sistemini (radyatör hortumları vs.) ve varsa arızalarını, gerekirse yürüyen aksamını paraya kıyarak yenilerseniz bir daha dönüp bakmanıza gerek kalmaz. Hatta biraz daha uç noktaya gideyim, sıfır bir araçtan farkı kalmaz arıza/yolda bırakma konusunda. Nitekim ben 7 senedir biniyorum, 325 bin km'yi devirdi araç. Şu ana kadar sadece 1 kez yolda kaldım, o da radyatörün delinmesi yüzünden olmuştu. Araç ister birkaç hafta yatsın marşa dokunduğum anda çalışır, tek marşta 500-600 km yol yaparım arıza vs. olmadan sıfır problemle götürür.

    Aracı bu hale getirmek için evet biraz para harcadım. Belki bir o kadar da keyfi harcamalarım olmuştur, ama karşılığını alırsınız.. Bu arada bu sadece volvo için değil aslında bütün markalar için geçerli. Fakat dediğim gibi volvolar yaşlanmaya karşı daha dayanıklı kalıyorlar diğer bazı markalara kıyasla. Bir kasabın eline düşmemişse zırt pırt problem çıkarmazlar yani.


    Eğer yürütmesi daha ekonomik bir araç bakıyorsanız diğer arkadaşların önerdiği gibi Japon araçları tavsiye ederim ben de. Sadece corolla falan değil mazda, mitsubishi, nissan vs. bir çoğu güzel araçlardır.

    Veya daha yeni model focus vs. bulabilirseniz yine yürütmesi daha rahat olabilir usta ve parça bolluğundan dolayı.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nacker -- 19 Kasım 2020; 0:44:55 >




  • @nacker

    Hocam öncelikle uzun cevabınız için çok teşekkür ederim, siz bu işi biliyorsunuz bence. Ben Ankara’da yaşıyorum, bu açıdan sıkıntı yok. S60 ve S80 ise ocağıma incir ağacı diker diye düşünüyorum, o kadar açılmam, basit ama kaliteli araba mantığı benimkisi.


    Dediğiniz gibi, fiyatlar çok arttı. Yoksa 40 civarı olsa, hiç bakmam, yapıştırır geçerim. Ama benim gelirim bu oranda artmadı. Ayrıca fiyatlar da düşmeyecek, bir gerçek bu.


    Size katılıyorum, temizini bulmak çok önemli. Bunlara da çok para istiyorlar ya da inanır mısınız, fiyatı uygunsa (60 bin civarı) ilanda bir gün kalıp akşama kalkıyor (muhtemelen satılıyor). Sabırla ilanları kollamak gerekli, gidip arabaları görmek falan. Volvo facebook grubuna üye oldum, oradan da yazılanları okuyorum.


    Ayrıca bundan sonra 2001 ve sonrası modellere bakacağım.


    İyi günlerde aracınızı kullanmanız dileğiyle. 




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Su -- 18 Kasım 2020; 15:19:28 >




  • Su S kullanıcısına yanıt

    Ne demek hocam . Daha detaylı sorularınız merak ettikleriniz olursa s40 konusuna yazın, son derece aktif bir konu. Link; https://forum.donanimhaber.com/s40-i-1995-2004--20233407-550

  • Su S kullanıcısına yanıt

    Bir de aklıma gelmişken ekleyeyim. Eğer alacak olursanız 1.6 motor bu kasaya yetersiz geliyor onu belirteyim. 1.8 de özellikle araç yüklüyken çok memnun etmeyecektir. En ideali eğer turboluları saymazsak 2.0. Tabii araçların temizliği daha önemli hacimden önce.

    Turboluların ise performansı çok iyidir ama turbo yüzünden arıza durumunda maliyet artacaktır doğal olarak. Ve hor kullanılma ihtimali yüzünden problemli araç çıkma olasılığı daha yüksek.

  • Nacker hocam detaylı açıklamış zaten pek bir şey eklemeye gerek kalmamış. Bakarsan bağ olur bakmazsan dağ olur söylemi Volvo için çok geçerli. 1 yıldır 98 model v40 kullanıyorum oldukça memnunum. Ben de 1 kez debriyaj alt merkez hidrolik sızdırdığı için yolda kalmıştım. Ufak tefek sensör arızalarından yolda bırakmaz. Onun dışında güvenli ve rijit bir araç güven veriyor. S40 yürütmesi bakımı daha basit bence. Ama bütçe varsa 80bin civarına 2002-2003 s60 benzinliler fln var. Ayrıca manuel vites tercih ederseniz ilk bakım tamir bütçeniz dusuk olur. Motor konusunda dert etmeyin sıfır sandık motor 16-20 bin arası değişiyor. Rektefe de 10 civarı tutar. En kötü senaryo bu olur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ezimuse -- 18 Kasım 2020; 22:7:34 >
  • İkiside o paraları etmez.1.5 DCI Kango alın bence.
  • @nacker

    Evet, s40 konusu baya aktif, haberim yoktu, burayı da kullanırım, teşekkür ederim. Genelde 1.6’lar daha temiz, vergisi, yakıt tüketimi daha düşük, ama ben de çekiş konusunda biraz zayıf kaldıklarını okumuştum. Youtube’da bir video var, 1.9 T4 ile 260 yapıyordu, bu da çok fazla ve tehlikeli.

    1.6 için maksimum hız 190 yazıyor, bana gayet yeterli ama tabii şehir içinde kalkışlarda, hızlanmada hantal mı kalır, onu da deneyimlemek gerekiyor.


    @ezimuse


    Bu sıfır sandık motorlar fabrikadan mı geliyor? Halen üretim var mı, yoksa eski üretilmiş motorlardan kalan mı? Bilginiz var mı bu konuda?


    Bugün araştırdım, s40 “giriş seviyesi Premium” araç olarak geçiyor. Eski de olsa, bir premium araç sahibi olma isteği var bende. S60 daha da iyi tabii, fakat işte o bakım masrafları beni düşündürüyor.


    Mesela Fiat, Renault grubu araçlarda sanayiye girip 600-700 liraya çıktığınız yerden, Volvo gibi araçlarda 2000-2500 lira ile çıkmak var. Aradaki fark boşa gidecek gibi, hayatını daha iyi yapmayacak, sadece bozulan bir şeyi tamir ettireceksin, aradaki bu farkı başka şekilde değerlendirirsin diyorum: tatile gidersin, üzerine takım elbise alırsın, kıyafet alırsın, parfüm alırsın, eşine hediye alırsın, seçenekler sonsuz…


    Yoksa parçasını da bulurum, ustasını da bulurum, uğraşırım da; ama buna değer mi işte, bilmiyorum, bu yüzden düşünüyorum biraz. Sağolunuz.





  • Su S kullanıcısına yanıt
    Bildiğim kadarıyla sıfır olarak geliyor. Servislerde de sıfır olarak bazı parçalar alınabiliyor ancak yetkili servis fiyatları malum. 1.6 tercih etmenizi önermem. Bende 1.8 var şehir içi uzun yol iyi ancak rampa görünce her atmosferik gibi cekiş performansı düşer. Ben parçaları kendim değiştirdiğim için usta aramamız gerekmiyor. Küçük bir il de yaşıyorum Parca sıkıntısı cekmiyorum. Kargo ile ertesi gün geliyor.
  • Su S kullanıcısına yanıt

    S40'ın giriş premiumu olduğu doğrudur. Çünkü ilk çıktığında D segmenti olarak planlanmıştı, kalitesi de ona göreydi doğal olarak. Fakat sonradan araçların ebatları büyüyüp, bir de S60 gelince C sınıfına düşmüş oldu. Yani baktığınızda dışarıdan C sınıfıdır ebatlarıyla, ama D segmenti ayarındadır üretim kalitesi bakımından. Malzeme kalitesi, kabin konforu ve tam bağımsız süspansiyonlar vs. bunu destekler nitelikte.


    1.6'yı yakıt tüketimi az olur diye tercih etmeyin derim. Çünkü 1.6 da 2.0 da o kasada neredeyse aynı yakıyor. Hatta uzun yolda 1.6 daha çok bile yakabilir motorun gücü yetmeyip gaza daha fazla basmanız gerektiğinde. O yüzden ben 1.8 öneririm, 2.0 olursa daha da güzel olur tabii.


    Eğer özel bir ilginiz yoksa T4'lere bulaşmayın derim. Yüksek basınçlı motorlar olduğundan biraz nazlı oluyorlar, üstüne bilinçsiz kullanıcılar da eklenince problem yumağına dönebilecek bir motor.

    Fakat öbür yandan, düzgün ellerde sağlıklı çalışan bir T4 ile aynı performansı veren araçlar bugün 500-600 bin tl'ye satılıyor, yani o açıdan biraz manyak bir araç .


    Sanayi olayı az çok dediğiniz gibi oluyor. Mesela renault'da karter havalandırma valfi değiştirirsiniz en fazla 200-300 lira tutar. Volvoda sadece parça 400-500 tl civarına gelir, bir o kadar da işcilik ve diğer ıvır zıvır şeyler, 1000-1200 liraya çıkarsınız.

    Değer mi değmez mi konusu biraz size bağlı. Arabalardan hoşlanan, sürüşten keyif alan birisiyseniz kesinlikle değer zira çok zevkli bir sürüşü vardır S40'ın. Ama önceliğiniz A noktasından B'ye en mantıklı şekilde götürsün ise o zaman biraz ters kalabilir. Birazcık tutku da var volvo işinde çünkü. Aynısı alfa romeo, jaguar veya mazda gibi yaygın olmayan diğer markalarda da vardır mesela.



    edit: Bu arada evet sandık motorlar sıfır geliyor. İsveç'te hala üretiyorlar mı yoksa orada stoktan falan mı geliyor bilmiyorum ama.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nacker -- 19 Kasım 2020; 0:40:43 >




  • Vay arkadas
  • @nacker Arabaları severim, çocukluğumdan beri hep arabaların üstünde büyüdüm. Bundan 3-4 yıl kadar önce Volvo'nun çıktığı İskandinav ülkelerindeki bisikletli yaşamı görünce arabalardan bir soğudum, otobüs, dolmuş kullanmaya başladım. Araba sürmeyi seviyorum, ama herhalde bir Broadway ile geçiştiririm.

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.