Şimdi Ara

Daron Acemoğlu Nobel Ekonomi ödülüne layık görüldü, listede yükseliş yaşadık (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
54
Cevap
0
Favori
862
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • E_Y_B_H_P_T E kullanıcısına yanıt

    Valla neresinden bakarsan bak, adamın bu yorumu tam manasıyla art niyetli yaptığı açık. Sen ben bunu görürüz fakat yabancıların okuduğu bir kitap olarak bu yorumu gören adamı yanlış bilecek.


    gerçi görüyoruz ki nobelin ön koşulu türkiyeyi kötülemek. Bunu yazarken hödö hödö auuuuuu diye havlayarak yazmıyorum öyle gözükmesin, düz bir adam olarak bu kadarını anlayacak kadar yaşadık diyelim.

  • Mylevi M kullanıcısına yanıt

    .

    Bunu son kez yapacağım, "fikirsiz" gibi izlenim vermek istemem. Ama yine aynı ölçüde düşündüğüm çıktı... Ya ben ve yapay zekada aynı anda bir sorun var ya da başka bir şey.


    Sohbet kaydı: https://chatgpt.com/share/670ff453-aee8-8006-84bc-1e5375707a22


    SORU:


    [ ... kitaptaki alıntı ... ]

    Buna göre, bu kitabı okuyan bir Bir Türk vatandaşı dışında, aklı başında bilinçli bir dünya vatandaşı düşünelim. Atatürk hakkında çok bilgisi olmasın. Bu kısmı okuduğu vakit aklında nasıl bir Atatürk imajı çizilir? Ve günümüzden ne yönde olur Atatürk hakkında olumlu mu düşünür olumsuz mu düşünür? Aklındaki bir eleştiride dönemin şartlarında gerekli olduğunu düşünür mü? Ve son olarak kitap, sadece bu kadar bir yazıyla Atatürk'ü hedef göstermiştir, kötülemiştir diyebilir miyiz?


    CEVAP:


    Bu alıntıya dayanarak, kitabı okuyan bir dünya vatandaşı, özellikle Atatürk hakkında çok bilgisi olmayan biri, karmaşık bir Atatürk imajı edinebilir. Metin, Atatürk'ün liderliğindeki reformları vurgularken, bu reformların nasıl uygulandığını da eleştirel bir dille açıklıyor. Dolayısıyla, okuyan kişi muhtemelen Atatürk'ün modernleşme ve reform alanında önemli adımlar attığını, ancak bu süreçte otoriter bir yaklaşım sergilediğini düşünebilir.


    Çizilen Atatürk İmajı:


    • Olumlu Yönler:
    • Kadın hakları, sanayileşme, bürokrasinin modernleşmesi ve devlet kapasitesinin artırılması gibi ilerici reformları gerçekleştirdiği vurgulanıyor. Bu, Atatürk'ün toplumun pek çok kesimi için daha önce olmayan özgürlükler getirdiği anlamına geliyor.

    • Olumsuz Yönler:
    • Ancak bu reformların halkla yeterince istişare edilmeden, zorla dayatıldığı, muhaliflerin bastırıldığı ve bazı durumlarda idam edildiği belirtiliyor. Bu, okuyan kişinin gözünde Atatürk'ü otoriter bir lider olarak konumlandırabilir.


    Olumlu mu Olumsuz mu Düşünür?

    Metindeki eleştiriler Atatürk'ü tamamen olumsuz bir figür olarak göstermiyor, ancak otoriterliği öne çıkarıyor. Dolayısıyla, dünya vatandaşı, Atatürk'ü bir yandan modernleşme çabalarından ötürü takdir ederken, diğer yandan demokrasi ve katılım eksikliği konusunda eleştirici olabilir. Reformların zorla uygulanması ve baskıcı yöntemlerin kullanılması, onu eleştirmeye meyilli bir okurun dikkatini çeker.


    Dönemin Şartlarına Göre Yorumlar mı?

    Dönemin şartlarını değerlendirmeden, Atatürk'ün yöntemleri çok sert ve demokratik olmayan yollarla reform yapma olarak algılanabilir. Ancak bilinçli bir dünya vatandaşı, 20. yüzyıl başındaki siyasi ve toplumsal bağlamı göz önüne aldığında, bu tür otoriter yöntemlerin o dönemin özellikleri ve Türkiye’nin modernleşme süreciyle ilgili olduğunu düşünebilir. Bu da eleştirilerin dozunu azaltabilir. Yani, dönemin zorluklarını bilen bir kişi, yapılan reformların bazı zorunluluklara dayanmış olabileceğini anlayabilir.


    Kitap Atatürk'ü Hedef Gösteriyor mu?

    Kitap sadece bu kadar bir metinle Atatürk'ü hedef alıyor veya kötü gösteriyor demek pek doğru olmaz. Metin, daha çok Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş sürecini ve reformları eleştirisel bir bakış açısıyla değerlendiriyor. Atatürk'ü hedef almak yerine, o dönemdeki liderliğin ve reformların niteliğini sorguluyor. Örneğin, reformların tepeden inmeci ve halkla istişare edilmeden yapıldığına vurgu yapıyor, ama aynı zamanda bu reformların modernleşme için önemli adımlar olduğunu da kabul ediyor. Bu, Atatürk'ün politikalarına tek yönlü bir saldırıdan ziyade, hem olumlu hem de olumsuz yönlerini ele alan bir değerlendirme.


    Sonuç olarak, bu pasaj, Atatürk'ü tamamen olumlu ya da olumsuz bir figür olarak tanımlamaktan ziyade, onun politikalarının karmaşıklığını ve tartışmalı yönlerini ön plana çıkarıyor.





  • E_Y_B_H_P_T E kullanıcısına yanıt

    Abi kusura bakma ama tam manasıyla vakit harcıyorsun. Gerçekten imrendim ben kendime bu kadar vakit ayıramıyorum.


    neden boşa vakit harcıyorsun ;


    • “Ancak bu reformların halkla yeterince istişare edilmeden, zorla dayatıldığı, muhaliflerin bastırıldığı ve bazı durumlarda idam edildiği belirtiliyor. Bu, okuyan kişinin gözünde Atatürk'ü otoriter bir lider olarak konumlandırabilir.“


    orada halk diye birşey yok, bilinç yok bildiğin güdülmüş, bile isteye hem aç , hem cahil bırakılmış kan torbaları var.


    ikincisi, adam şapka takmayanı astılar manası güdüyor. Kahvedeki yobaz dayı yorumunu bu herif te yapıyorsa bunda art niyet aranır. Çünkü kahvedeki bu yüzyılda cahil kalabilmişken bahse konu nobellinin böyle bir hakkı yok. Cahil olmadığı için o kürsüde.


    o zaman çok kasmadan yazarım ki , bu herifçioğlunun niyeti kötü, ağzıyla kuş tutsa hadi oradan derim.





  • Mylevi M kullanıcısına yanıt

    Vakitten ziyade sabırlıyım. Pek de uzun uzadıya bi şey yazmadım sizler gibi, paso Ctrl+C ve CTRL+V hüneri.


    Alıntı yaptığın yerde haklısın, diğerlerinde durum ortada. Söylemini bir tık yumuşatman ve daha kişisel alana çekmen yeterli oldu benim için.


    Yani o fitili ateşleyen yorumunda;

    "Atatürk düşmanı" pek değişmese de eh işte "bu herifçioğlunun niyeti kötü"


    "Türk yurduna gurur yaşatamaz" oldu mu "ağzıyla kuş tutsa hadi oradan derim"


    Böyle olursa benim gibi farklı düşünen Atatürk sevdalısı vatandaşlar da çok tetiklenmez.

  • Çok gurur verici. Ama burada tuhaf olan Türkiye'nin Acemoğlu'nun savunduğu tezdeki kapsayıcı olmayan sömürücü yolu tercih etmesi ve refah kazanarak iktisadi büyüme yaşamayı elinin tersiyle itmesi, kurumlarını kapsayıcılığa dönük biçimde dizayn etmemesi, halktan ziyade genel bir sefalet pahasına dar bir kesimin cebini ve devletin kasasını kayırması. Buna herhalde kişinin ülkesinden farkı diyebiliriz. Halil İnalcık, İlber Ortaylı, Celal Şengör, Ahmet Arslan ve benzerinin çok farklı olması gibi.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Atatürk dönemi Cumhuriyet eleştirisinde azınlık kökenli oluşunun damarı tutmuş, o kadar olacak. 😄


    Cumhuriyetin kurulmasından hemen önceki dönemde Fransız İhtilali'nden temellen nasyonalizmle dönen amansız bir milletler-azınlıklar kavgası vardı. Tabiri caizse herkes birbirini öldürüyordu. Öyle bir ortamdı. Hatta iş bazı örneklerde mübadeleye - Türk-Rum Mübadelesi gibi - kadar vardı. Cumhuriyet de haliyle kurulduktan sonra çağdaşı pek çok devlet gibi kalan azınlıklara karşı otoriter bir tavır benimsedi. O dönem zaten bir otoriter rejimler çağıdır. Bunda bu kadar yadırganacak bir durum yoktur. Dönemsel tarihi konjonktür bellidir. Daron Acemoğlu'nun neredeyse inme geçiren birisinin edasıyla "despotizm" şeklinde Atatürk analizinde tutukluk yaşaması otoritaryanizm veya baskı altındaki azınlık kökenindendir. Azınlıklar da rahat durmamışlar, Türkleri devamlı öldürüp durmuşlar, Türk devletinden toprak yürütmeye çalışmışlar diyerek itiraz edilebilir. Kısaca Türk liderler açısından büyük tavizler vermeden, Türk toplumu nezdinde meşruluğunu yitirmeden azınlıklar için kapsamlı demokratik reformların yapılabileceği bir ortam yoktu. Bir noktada zaten ideallerinin sürdürülebilmesi adına gerçekçi davranmalısın. Yoksa varolamazsın.


    Acemoğlu'nun Cumhuriyet Rejimi ve Atatürk Yönetimi hakkındaki Dar Koridor yorumunun da hatalı olduğunu düşünüyorum. Bilakis Atatürk Türk halkı ve devletini Acemoğlu'nun sözünü ettiği dar koridora sokmayı tüm söyleminin ve inkılaplarının merkezine koydu. İnkılapları tepeden inme olmak zorundaydı çünkü Türk halkının o zamanki seviyesi medeniyetin dar koridoruna girmeye müsait değildi. Ahmet Haşim'in Anadolu hakkındaki tüyler ürpertici gözlemlerine bakarsak bunu anlayabiliriz.


    @gun Acemoğlu tarihçi değil derken çok haklı. O bir ekonomist. Bizi esas ilgilendiren - tarihten ziyade en çok vurguladığı kurumsal politik ve iktisadi yönleriyle - kurumlara odaklanan politik ekonomi tezi olmalı. @Mylevi

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Kalp kalp kalp <3

  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt
    Kesinlikle katılıyorum zamanın çerçevesinde tarihçi edası ile değerlendirirsek, doğru kararlar olabildiğince verilmiş zamanında.

    Ama dönenim ve coğrafyanın diğer devletlerinden çok farklı değildik.

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • gun kullanıcısına yanıt

    Gün Bey, "tek parti dönemindeki uygulamalar antidemokratikti, Osmanlı'da çok partili parlamenter monarşiden, parti kapatan totaliter bi rejime geçildi, Atatürk gücü eline alınca farklı bir yol çizdi, demokrasi rafa kalktı. Tek başına cumhuriyet demek, demokrasi olduğu anlamına gelmez. İran da, SSCB de cumhuriyettir" ve "mesela şapka kanunu bence saçmalık, kalkınmaya ne katkısı oldu" minvalindeki mesajlarım üzerine 15 + 15 toplam 30 gün "Atatürk'e hakaret" etiketiyle uzaklaştırma aldım :) Sonrasında destekten haklı olarak sitem edince 5 yıl önceki (ki olan bir tarihsel gerçeği yazdığım) "fetö Batı destekli diyoruz ama, Jöntürk hareketi de öyleydi, Kemalist devrimler de Batı menşeiliydi" minvalindeki bi mesajım bahane gösterilerek bu sefer de 5816 kanun hatırlatması yapılarak ve "bu sitede yeriniz yok" ifadesiyle kalıcı banlandım. Ardından yapılan adaletsizlikle ilgili yazınca muhtemelen insafa gelinip kalıcı banım kaldırıldı.


    Size forumdaki kasti hukuksuzluklarla ilgili hem pm üzerinden hem mail yoluyla detaylı bir mesaj da yazmıştım ama sanırım bakmadığınız için görmediniz. Hazır burada böyle bağlantılı bir konuda mesajınızı görünce yaşatılan haksızlıkla ilgili yazmak istedim. Forumda elde edilen yöneticilik yetkisinin adeta sanal zorbalık yolunda kötüye kullanımını engelleyecek hiçbir iç denetim mekanizması olmadığı uzunca bir süredir açık bir şekilde görülüyor.


    Yıllardır keyifle kullandığımız DH platformunun, son yıllarda ifade hürriyetinin komple devre dışı bırakıldığı, CHP'li olmayanların adeta barınamaz, mesaj yazamaz hale getirildiği, ayrıca İslam'a ve Müslümanlara hakaretlerin çoğunlukla cezasız bırakıldığı bi platforma dönüşmüş olması çok üzücü. En yetkili kişi olarak bu duruma bir çözüm üretmenizi ivedilikle beklemekteyiz. Bir iç denetim mekanizması oluşturulmadığı taktirde, şahsi siyasi, dini, ideolojik görüşlerini yetki kullanımına yansıtan kimseler sebebiyle maalesef DH platformu kan kaybetmeye devam edecek. Muhtemelen forumu kullanmadığınız için ortaya çıkan tablodan haberiniz yok. Özelden konuyla ilgili dönüş yaparsanız memnun olurum.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sonic.Storm -- 20 Ekim 2024; 5:59:54 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Türk milletini "medeniyetsiz" ilan edip adeta "ehlileştirilmesi gerekiyordu, o yüzden tepeden inme gerekliydi" savunması yapan, medeniyeti "şapka, balo ve giyim tarzından" ibaret sananlara ithaf olunur:


    TVNET Xyoutube
    Bu millet kadın, çocuk ve hayvan katleder hale nasıl geldi? Bu millet hep böyle miydi, yoksa bütün dünyanın hayran kaldığı bir ahlaka mı sahipti? Muhammet Enes Dönmez Post Politik’te anlattı. ABONE OLMAYI VE BİLDİRİMLERİ AÇMAYI UNUTMAYIN: https://www.youtube.com/tvnetx Burası; haberi, hikayeyi, toplumsal meseleleri, küresel krizi, politikayı anladığın yer. Belgesel serileri, özel içerikler ve infografiklerle dijital medyada biz de varız. Bizi sosyal medya hesaplarımızdan da takip et. Unutma, hikayeyi anladığın yerdesin! #tvnetx'i takip et! https://www.instagram.com/tvnetx https://twitter.com/tvnetx https://www.facebook.com/tvnetx
    https://www.youtube.com/watch?v=cHDLR7HzpJ8

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • gun kullanıcısına yanıt

    Forumun kurucusu ve kurucusu sayılabilecek kadar eski ve forumu forum yapmış yapmaya da devam etmiş, bilim adamı-ilim adamı forumcu arkadaşlarımız, "cep telefon numarasını vermedi" diye foruma sokulmuyor şu sırada.


    BUrası bir ticarethane mi ? Öyle ise ödeyin foruma sokmadıklarınızın sermayesini ? Yok forumsa; isteyen cep onaylı olsun isteyen de her zamanki gibi ? Kime ne ? Yanlışı varsa zaten üstü çizilmiyor mu?


    Başkalarının hakkını hiçe saymaktan çekinmemek utanma konusudur. Bu vaziyet utandırmıyor mu ?

  • Reis ekonomisttt ona niye vermemişler dış güç bunlar yoksa reisin hakkıydı ekonomiyi gerçek manada uçurdu

    Dimi ellikiii

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sayın @gun

    pmden verilen son bilgi olan "zırt pırt üyelik alıyorlar" bahanesi de ortada kaldı.... Bunu engellemek için forumun kurucularının yok edilmesinin gerekmediği aşikardır...

    @rafet32 isimli çok değerli, emeği eşsiz forumdaşımız foruma sokulmuyor. Kendisi usulca veda etti ama kabullenmesi zor. Bu denli ucuz mudur insan harcamak ?

    utanç sebebi değil midir ?

  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.