Şimdi Ara

DÜNYANIN EN AKILLI İNSANININ KİTAPLARINI BİLİYORMUSUNUZ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
51
Cevap
0
Favori
2.506
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bugün
    Erdal Demirkıran, hayatı ve kendini alabildiğine seviyor. “Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım” ,“Adam Dediğin Benim Gibi Olur” , "İflas Etmenin Yolları", "Dünyanın En Akıllı İnsanı'ndan Masallar" , "Sadece Aptallar 8 Saat Uyur" ve "Yerim Seni ÖSS" adında altı kitabı bulunan Demirkıran, birinci kitabını yurtdışı pazarına çıkarmak için yurtdışında faaliyet gösteren çılgın bir yayınevi arıyor.

    Dünyanın En Akıllı İnsanı, kolej, dershane, şirket, belediye, siyasi partiler gibi kurum ve kuruluşlarda “dahi” yetiştiriyor. İstanbul Yeşilköy’de bulunan Kashna Dahi Fabrikası’nda, Kashna Öğretileri’ni insanlarla paylaşırken dünyayı değiştirmeye çalışıyor.

    2006
    Türkiye’deki faaliyetleri devam eden Erdal Demirkıran, dünyaya açılmaya hazırlanıyor. Bu arada altıncı kitabını da yayınlayan Demirkıran, kendi kitapları dışında başkalarının yazdığı ama Kashna çizgisine uyan kitaplar da yayınlıyor.

    2008
    Eğitim sektöründe tüm dünyanın bir dünya devi olarak kabul ettiği Kashna Dahi Fabrikası, eğitim çalışmalarını dünyanın her yerinde sürdürmeye devam ediyor. Erdal Demirkıran’ın senaryosunu yazdığı sinema filmi 35 ülkede gösterime girdi. Kashna Kitap Ağacı, 12 tanesi Erdal Demirkıran’a ait olmak üzere 150 özgün meyve verdi.

    2010
    Dünya Liderleri Erdal Demirkıran’dan eğitim almaya başladı.

    2015
    Kitapları 25 dile çevrilen ve dünyanın en fazla satan yazarı olarak tarihe geçen Erdal Demirkıran yazmaya doymuyor.

    2018
    Dünyanın her yerinde enstitüler kuran Erdal Demirkıran, kitapları, filmleri, seminerleriyle yüz milyonlarca insana ulaştı.

    2020
    Dünyaca ünlü starlar, konserlerinden önce Kashna Öğretisi’nden mesajlar veriyorlar.

    2022
    Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Erdal Demirkıran’la yaptığı üçüncü görüşmesinden sonra bir demeç vererek, “Benim dönemimde, hangi gerekçeyle olursa olsun savaşa onay verilmeyecektir!” dedi.

    2026
    Kashna o kadar etkili bir öğreti oldu ki, dünyada silah üretimi yapılmıyor artık, hatta üretilmiş olan silahlar da ortak bir deklarasyonla toplatılıp imha ediliyor. Her yıl silaha ayrılan bütçe aç ülkelere dağıtılıyor, aç ülke kavramı tarihe karışıyor...

    2029
    Suç oranı minimize edildiği gibi, suç işleme akıl hastalığı statüsünde değerlendiriliyor. İnsanlar artık sinirlenmiyor. Özgüven artık özel bir vasıf değil. Cinayet, intihar ya da benzeri kavramlar iflas etti.

    15 Mart 2030
    İstanbul’da, “Barış Vadisi”nde saat 10:00 itibariyle Dünya Barış Zirvesi başladı. Ülkemiz adına Cumhurbaşkanımız açılış konuşmasını yaptıktan sonra, kürsüye gelen Erdal Demirkıran, sözlerine “Başardık Çocuklar*” diye başladı. 26 dakika süren konuşmasından sonra tüm Devlet Başkanları, daha önce imzalamayı kabul ettikleri Barış Bildirisi’ni imzaladılar.

    15 Mart 2030, saat 16.00 itibariyle dünya artık savaşmıyor…

    * Çocuklar asla savaşmaz.


    Dün Bugün ve Yarın
    Kimsenin geçmişi ilgilendirmiyor beni. Ben hep bugüne ve yarına bakarım. Benim için geçmiş, sadece zamanın ne kadar çabuk geçtiğini ispat eden bir aracıdır.

    Senin neler yapabileceğin sadece bugünkü tutumuna bağlıdır...

    Dün için pişman olma, yarın için kaygılanma, bugünü yaşa. Bugünü sanki en son gününmüş gibi yaşa! Unutma ki, yarın bugüne “dün” diyeceksin. Tıpkı dün, bugün için “yarın” dediğin gibi...

    “Daima Büyük Düşünen İnsanlarla Karşılaşabilmen Umuduyla...”


    ERDAL DEMİRKIRAN
    Dünyanın En Akıllı İnsanı




     DÜNYANIN EN AKILLI İNSANININ KİTAPLARINI BİLİYORMUSUNUZ?







  • Dünyanın en akıllı insanı hayatını kitap yazarak mı kazanıyormuş ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: khanturks1

    Dünyanın en akıllı insanı hayatını kitap yazarak mı kazanıyormuş ?
    bilmiyosunuz cunku daha yazmadım =)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: desci

    bilmiyosunuz cunku daha yazmadım =)

    Alıntıları Göster
    kendini beğenmiş
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ali Sami Yen

    kendini beğenmiş

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: darbe16

    kendini beğenmiş


    seni mi begenmemi bekliyodun =)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: desci

    quote:

    Orjinalden alıntı: darbe16

    kendini beğenmiş


    seni mi begenmemi bekliyodun =)

    Alıntıları Göster
    gereksiz biri.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ax

    gereksiz biri.

    Alıntıları Göster
    Ya yazılanları okudum gülmekten karnıma ağrı girdi.Hele adam "gereksiz biri" yazmış ona koptum yaa!!Be kardeşim biraz araştırma yapsanız da adamın neler yazdığını inceledikten sonra yorum yapsanız?Adam ben hırsızım,ben kaçakçıyım,ben kötüyüm demiyor.Dünyanın En Akıllı İnsanıyım diyor!Bu kötü bişey değil ki?Kashna Felsefesinin kurucusu aynı zamanda!Bence bi araştırın,okuyun sonra eleştirin.Buraya kitap önerisi yaptım,önyargı yorumlarınızı beklemiyordum açıkçası...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vti_1.6

    Ya yazılanları okudum gülmekten karnıma ağrı girdi.Hele adam "gereksiz biri" yazmış ona koptum yaa!!Be kardeşim biraz araştırma yapsanız da adamın neler yazdığını inceledikten sonra yorum yapsanız?Adam ben hırsızım,ben kaçakçıyım,ben kötüyüm demiyor.Dünyanın En Akıllı İnsanıyım diyor!Bu kötü bişey değil ki?Kashna Felsefesinin kurucusu aynı zamanda!Bence bi araştırın,okuyun sonra eleştirin.Buraya kitap önerisi yaptım,önyargı yorumlarınızı beklemiyordum açıkçası...

    Alıntıları Göster
    Hemem kötü yorumlarda bulunmayın.Adam Ben dünyanın en akıllı adamıyım derken kendinize güvenmelisiniz,içinizdeki cevheri dışa çıkarmalısınız demek istiyor.Kitaplarını okuyun ne demek istediğini anlarsınız.Öyle kendini beğenmiş biri filan değil.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: d@ndelo

    Hemem kötü yorumlarda bulunmayın.Adam Ben dünyanın en akıllı adamıyım derken kendinize güvenmelisiniz,içinizdeki cevheri dışa çıkarmalısınız demek istiyor.Kitaplarını okuyun ne demek istediğini anlarsınız.Öyle kendini beğenmiş biri filan değil.

    Alıntıları Göster
    atalarımz büyük lokma ye ama büyük konuşma demiş, bence bu kendine güven değil zırvalık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: d@ndelo

    Hemem kötü yorumlarda bulunmayın.Adam Ben dünyanın en akıllı adamıyım derken kendinize güvenmelisiniz,içinizdeki cevheri dışa çıkarmalısınız demek istiyor.Kitaplarını okuyun ne demek istediğini anlarsınız.Öyle kendini beğenmiş biri filan değil.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: d@ndelo

    Hemem kötü yorumlarda bulunmayın.Adam Ben dünyanın en akıllı adamıyım derken kendinize güvenmelisiniz,içinizdeki cevheri dışa çıkarmalısınız demek istiyor.Kitaplarını okuyun ne demek istediğini anlarsınız.Öyle kendini beğenmiş biri filan değil.



    Nihayet önyargısız,kompleksiz bir yorum yapan çıktı. Hay Allah razı olsun ya. Erdal Demirkıran'ın bir milleti şahlandıracak bir konuşması var,herkesle paylaşmak istiyorum:

    Ulusa Sesleniş (BAŞBAKANA ÖNERİ OLABİLİR ASLINDA BENCE)

    Ey benim büyük milletim. Destanlar yazan, dünyayı dize getiren, tarihi boyunca daima özgür yaşamış eşsiz milletim. Seni özgürlüğe duyduğum kadar yüce bir saygıyla selamlıyorum. Oksijen kadar önemli, su kadar gerekli, atom kadar akıl almaz bir dehanın, gökyüzü kadar derin bir fedakarlık mucizesinin önünde eğilmekten onur duyuyorum.

    Bunca yıldır başımıza gelen sayısız felakete rağmen, “Bu vatan benim vatanımdır!” diyerek her türlü acıyı bağrına bastın. Bazen canın çok yandı, içinden kızdın bana. Gönül koydun kimi zaman; ama ben yurt dışında seni temsil ettiğimde ellerini açıp dualar ettin hep bana. Kızdığında bile sen beni hep çok sevdin. Hani babası çocuğunu döverken bile sever ya, öyleydi işte bana olan kırgınlığın. Nasıl sevmezsin ki sen beni. İnsan evladını nasıl sevmez ki. Beni bu topraklar doğurdu. Beni sen doğurdun.

    ‘Kurtuluş Destanı’ nı yazdığımız o günleri hatırlıyor musun? Beraber yazmıştık. Sen ve ben. Ben komutan olmuştum, sen asker.Çanakkale’de şehit olan sendin. Atatürk bendim. 300 kiloluk mermiyi topa sen sürmüştün. El ele vermiştik seninle. Dize getirmiştik yedi düveli. Beraber koparmıştık Yunan’ın Fransız’ın elinden bu cennet vatanı. ‘Hangi çılgın bize zincir vurabilir?’ diye gülüşmüştük şark cephesinde.

    El ele verince dağlar küçülüyordu karşımızda! Ne girdaplardan geçmiş gitmiştik, diz boyu saplanmıştık çamurlara, beraber basmıştık bütün mayınlara hayatını koymuştun benimkinin yanına gözünü hiç kırpmadan, göğsünü siper etmiştin bana. Umurumuzda değildi dünya. Kokutmuyordu ölüm bizi. Süngümüzdü ecel, yanımızda ki mataraydı Azrail. Sen yanımdayken ne aslan kaplan, ne kurt ne kuş, ne Fransız ne Rus korkutuyordu beni.

    Hatırlıyor musun o uçuşan kafaları, kolları, bacakları?… Hatırlıyor musun gökten parça parça sen yağdığını, ben aktığımı. Hatırlıyor musun o amansız o zamansız ölmelerimizi?

    Peki şimdi ne oldu bize? O kıyasıya, o çıldırasıya, o ölümüne girdiğimiz savaşları, kan gölüne dönen Çanakkaleleri, İzmirleri, Erzurumları kurtarıp geçen biz ufacık bir derede tıkandık, öylece kala kalakaldık. Geçemiyoruz. Aman vermiyorlar bize. İçim yanıyor! O koca kan gölünde boğulmadık da beş para etmez bir derede aman diliyoruz muhannete.

    Borçlandık, muhannete borçlandık. Nasılını nedenini sorma borçlandık işte. Başımızı dik tutamıyoruz eskisi gibi. Tüm dünya birleşerek; topla, tüfekle, silahla, dipçikle ezemedi de bizi, şimdi ‘faiz’ diye uydurma bir belayla eziyorlar şimdi. Peki yakışır mı bu bizim şanımıza?

    Dağlardan gemiler yürüten bir ecdadın torunları olarak şimdi 100 milyon dolar için sıra bekliyoruz el kapısında. 10 milyon dolar bile büyük para gibi geliyor bize. Elin adamı tek başına 30 yılda 700 milyar dolar kazanabiliyor da biz 70 milyon insan bir araya gelip şu üç kuruş borcumuzu ödeyemiyoruz. Neden? Çünkü inancımızı yitirdik, güvenimizi kaybettik, tatillere gömüldük, tembelliklere boğulduk.

    Yılın yarısından çoğunu tatille geçiriyoruz. 30 Ağustos gibi bir günü resmi tatile dönüştürmek ne kadar anlamlı geliyor sana. 30 Ağustos’ ta dedemiz savaşıyordu. Biz de hiç olmazsa çalışmalıyız. Tüm zaferlerimizi çalışarak kutlamalıyız; çünkü zaferler ancak ter dökülerek kazanılır, tatil yaparak değil.

    Olağanüstü zaferlerden sonra borçlu yaşayıp, el alemden aman dilemek benim zoruma gidiyor! Sonra seni düşünüyorum. Senin o asil duruşun var ya, o bir hilal uğruna binlerce güneş batıran akıl almaz mücadeleciğin var ya... Bana “Dur, korkma, üzülme, vazgeçme,diren, dayan!” diyor. “Senin sırtın, asla yere gelmez!” diyor.

    Bütün bunları düşünüp senin adına söz verdim onlara. “Biz borcumuzu bir yılda öderiz!” dedim. “O beni yalnız bırakmaz!” dedim. “O öldü bu cennet vatan için. Okyanuslar geçti derede boğulmaz o!” dedim. “Çalışır didinir öderiz!” dedim. “Biz ne destanlar yazdık onunla. Yine yazarız dedim.” Ben sana inandım da dedim bunları.

    Biliyorum sen yine elini uzatacaksın bana. Bu yıl istirahat etmeyeceksin, bu yıl durup dinlenmeyeceksin, arkana hiç bakmayacaksın. Ben de bakmayacağım. Sabahlara kadar çalışacağız.

    Sabah gün ağarırken dalgalanan o bayrağı seyrettin mi hiç? O nasıl bir asalet, o nasıl bir duruş öyle? Elimden gelse açıp göğe salacağım o hürriyet timsali ay yıldızımızı. Direğe bağlı olması bile zoruma gidiyor. Şimdi söyle bana, kimin gücü yeter onu dindirmeye. Kimin gücü yeter onu durdurmaya. Biz adamın o kalan son dişini de sökeriz. O bayrak uğruna neler feda ettiğimizi kim nereden bilecek?

    Çoluğunu çocuğunu unutacaksın bu yıl, ben de unutacağım. Söz veriyorum sana, eğer bu yıl uyursam namert olayım, durursam kahrolayım. Böyle bir zamanda dinlenirsem dedem bana ne der? “Bu mu senin adamlığın” demez mi dedem bana? “Ben sana borçlan muhannete muhtaç yaşa diye mi teslim ettim bu vatanı? Bunun için mi şehit oldum?” demez mi dedem.

    Ey benim aziz milletim, ben sana güvendim. Söz verdim senin adına. “Bu yıl bitecek borç ve başımızı dik tutacağız artık!”

    “Kurtuluş Destanı” yazarken kan dökmüştük. Şimdi özgürlük destanı yazmak için ter dökeceğiz. Gökten ecdat inecek. Alnımızdan öpecek, o pak alnımızdan...

    Ebediyete kadar hür yaşayacak olan milletimin önünde saygıyla eğilmekten onur duyuyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vti_1.6

    quote:

    Orjinalden alıntı: d@ndelo

    Hemem kötü yorumlarda bulunmayın.Adam Ben dünyanın en akıllı adamıyım derken kendinize güvenmelisiniz,içinizdeki cevheri dışa çıkarmalısınız demek istiyor.Kitaplarını okuyun ne demek istediğini anlarsınız.Öyle kendini beğenmiş biri filan değil.



    Nihayet önyargısız,kompleksiz bir yorum yapan çıktı. Hay Allah razı olsun ya. Erdal Demirkıran'ın bir milleti şahlandıracak bir konuşması var,herkesle paylaşmak istiyorum:

    Ulusa Sesleniş (BAŞBAKANA ÖNERİ OLABİLİR ASLINDA BENCE)

    Ey benim büyük milletim. Destanlar yazan, dünyayı dize getiren, tarihi boyunca daima özgür yaşamış eşsiz milletim. Seni özgürlüğe duyduğum kadar yüce bir saygıyla selamlıyorum. Oksijen kadar önemli, su kadar gerekli, atom kadar akıl almaz bir dehanın, gökyüzü kadar derin bir fedakarlık mucizesinin önünde eğilmekten onur duyuyorum.

    Bunca yıldır başımıza gelen sayısız felakete rağmen, “Bu vatan benim vatanımdır!” diyerek her türlü acıyı bağrına bastın. Bazen canın çok yandı, içinden kızdın bana. Gönül koydun kimi zaman; ama ben yurt dışında seni temsil ettiğimde ellerini açıp dualar ettin hep bana. Kızdığında bile sen beni hep çok sevdin. Hani babası çocuğunu döverken bile sever ya, öyleydi işte bana olan kırgınlığın. Nasıl sevmezsin ki sen beni. İnsan evladını nasıl sevmez ki. Beni bu topraklar doğurdu. Beni sen doğurdun.

    ‘Kurtuluş Destanı’ nı yazdığımız o günleri hatırlıyor musun? Beraber yazmıştık. Sen ve ben. Ben komutan olmuştum, sen asker.Çanakkale’de şehit olan sendin. Atatürk bendim. 300 kiloluk mermiyi topa sen sürmüştün. El ele vermiştik seninle. Dize getirmiştik yedi düveli. Beraber koparmıştık Yunan’ın Fransız’ın elinden bu cennet vatanı. ‘Hangi çılgın bize zincir vurabilir?’ diye gülüşmüştük şark cephesinde.

    El ele verince dağlar küçülüyordu karşımızda! Ne girdaplardan geçmiş gitmiştik, diz boyu saplanmıştık çamurlara, beraber basmıştık bütün mayınlara hayatını koymuştun benimkinin yanına gözünü hiç kırpmadan, göğsünü siper etmiştin bana. Umurumuzda değildi dünya. Kokutmuyordu ölüm bizi. Süngümüzdü ecel, yanımızda ki mataraydı Azrail. Sen yanımdayken ne aslan kaplan, ne kurt ne kuş, ne Fransız ne Rus korkutuyordu beni.

    Hatırlıyor musun o uçuşan kafaları, kolları, bacakları?… Hatırlıyor musun gökten parça parça sen yağdığını, ben aktığımı. Hatırlıyor musun o amansız o zamansız ölmelerimizi?

    Peki şimdi ne oldu bize? O kıyasıya, o çıldırasıya, o ölümüne girdiğimiz savaşları, kan gölüne dönen Çanakkaleleri, İzmirleri, Erzurumları kurtarıp geçen biz ufacık bir derede tıkandık, öylece kala kalakaldık. Geçemiyoruz. Aman vermiyorlar bize. İçim yanıyor! O koca kan gölünde boğulmadık da beş para etmez bir derede aman diliyoruz muhannete.

    Borçlandık, muhannete borçlandık. Nasılını nedenini sorma borçlandık işte. Başımızı dik tutamıyoruz eskisi gibi. Tüm dünya birleşerek; topla, tüfekle, silahla, dipçikle ezemedi de bizi, şimdi ‘faiz’ diye uydurma bir belayla eziyorlar şimdi. Peki yakışır mı bu bizim şanımıza?

    Dağlardan gemiler yürüten bir ecdadın torunları olarak şimdi 100 milyon dolar için sıra bekliyoruz el kapısında. 10 milyon dolar bile büyük para gibi geliyor bize. Elin adamı tek başına 30 yılda 700 milyar dolar kazanabiliyor da biz 70 milyon insan bir araya gelip şu üç kuruş borcumuzu ödeyemiyoruz. Neden? Çünkü inancımızı yitirdik, güvenimizi kaybettik, tatillere gömüldük, tembelliklere boğulduk.

    Yılın yarısından çoğunu tatille geçiriyoruz. 30 Ağustos gibi bir günü resmi tatile dönüştürmek ne kadar anlamlı geliyor sana. 30 Ağustos’ ta dedemiz savaşıyordu. Biz de hiç olmazsa çalışmalıyız. Tüm zaferlerimizi çalışarak kutlamalıyız; çünkü zaferler ancak ter dökülerek kazanılır, tatil yaparak değil.

    Olağanüstü zaferlerden sonra borçlu yaşayıp, el alemden aman dilemek benim zoruma gidiyor! Sonra seni düşünüyorum. Senin o asil duruşun var ya, o bir hilal uğruna binlerce güneş batıran akıl almaz mücadeleciğin var ya... Bana “Dur, korkma, üzülme, vazgeçme,diren, dayan!” diyor. “Senin sırtın, asla yere gelmez!” diyor.

    Bütün bunları düşünüp senin adına söz verdim onlara. “Biz borcumuzu bir yılda öderiz!” dedim. “O beni yalnız bırakmaz!” dedim. “O öldü bu cennet vatan için. Okyanuslar geçti derede boğulmaz o!” dedim. “Çalışır didinir öderiz!” dedim. “Biz ne destanlar yazdık onunla. Yine yazarız dedim.” Ben sana inandım da dedim bunları.

    Biliyorum sen yine elini uzatacaksın bana. Bu yıl istirahat etmeyeceksin, bu yıl durup dinlenmeyeceksin, arkana hiç bakmayacaksın. Ben de bakmayacağım. Sabahlara kadar çalışacağız.

    Sabah gün ağarırken dalgalanan o bayrağı seyrettin mi hiç? O nasıl bir asalet, o nasıl bir duruş öyle? Elimden gelse açıp göğe salacağım o hürriyet timsali ay yıldızımızı. Direğe bağlı olması bile zoruma gidiyor. Şimdi söyle bana, kimin gücü yeter onu dindirmeye. Kimin gücü yeter onu durdurmaya. Biz adamın o kalan son dişini de sökeriz. O bayrak uğruna neler feda ettiğimizi kim nereden bilecek?

    Çoluğunu çocuğunu unutacaksın bu yıl, ben de unutacağım. Söz veriyorum sana, eğer bu yıl uyursam namert olayım, durursam kahrolayım. Böyle bir zamanda dinlenirsem dedem bana ne der? “Bu mu senin adamlığın” demez mi dedem bana? “Ben sana borçlan muhannete muhtaç yaşa diye mi teslim ettim bu vatanı? Bunun için mi şehit oldum?” demez mi dedem.

    Ey benim aziz milletim, ben sana güvendim. Söz verdim senin adına. “Bu yıl bitecek borç ve başımızı dik tutacağız artık!”

    “Kurtuluş Destanı” yazarken kan dökmüştük. Şimdi özgürlük destanı yazmak için ter dökeceğiz. Gökten ecdat inecek. Alnımızdan öpecek, o pak alnımızdan...

    Ebediyete kadar hür yaşayacak olan milletimin önünde saygıyla eğilmekten onur duyuyorum.

    Alıntıları Göster
    Lüzumsuz ve ezik bir şahsiyet. Kendini bu şekilde tatmin ediyor O kadar akıllı olsa S. Hawking yerine bu isimi duyardık.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sebastos Ozius -- 25 Ağustos 2007; 10:36:06 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sebastos Ozius

    Lüzumsuz ve ezik bir şahsiyet. Kendini bu şekilde tatmin ediyor O kadar akıllı olsa S. Hawking yerine bu isimi duyardık.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: VIKING

    Lüzumsuz ve ezik bir şahsiyet. Kendini bu şekilde tatmin ediyor O kadar akıllı olsa S. Hawking yerine bu isimi duyardık.


    Lüzumsuz ve ezik şahsiyet olduğuna nasıl karar verdiniz çözemedim valla.Adamın peşinden tüm dünya koşuyor,adam vatanım diyor hala.Birgün beni herkes anlayacak ama öncelik benim milletimindir diyor,siz adamı dışlıyorsunuz.Adamın kitabını okuyupta hayatı değişmeyen yok.NLP sistemini bile çökertecek kapasitede bir KASHNA FELSEFESİ kurmuş adam.Siz neden bahsediyorsunuz?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vti_1.6

    quote:

    Orjinalden alıntı: VIKING

    Lüzumsuz ve ezik bir şahsiyet. Kendini bu şekilde tatmin ediyor O kadar akıllı olsa S. Hawking yerine bu isimi duyardık.


    Lüzumsuz ve ezik şahsiyet olduğuna nasıl karar verdiniz çözemedim valla.Adamın peşinden tüm dünya koşuyor,adam vatanım diyor hala.Birgün beni herkes anlayacak ama öncelik benim milletimindir diyor,siz adamı dışlıyorsunuz.Adamın kitabını okuyupta hayatı değişmeyen yok.NLP sistemini bile çökertecek kapasitede bir KASHNA FELSEFESİ kurmuş adam.Siz neden bahsediyorsunuz?

    Alıntıları Göster
    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor




  • quote:

    Orijinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor

    Alıntıları Göster
    Her bölüme de konu açılmaz ki...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor


    Bu kitabı nereden bulabilirim çok merak ediyorum
    ben 8 saat uyuyorum ve düşünmeden edemiyorum günün 3/1 bölümü uyuyorum bu oran gerçekten fazla

    @yasinburak88 yardımcı olursan sevinirim



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hocaaa -- 26 Ağustos 2007; 15:22:03 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hocaaa

    quote:

    Orjinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor


    Bu kitabı nereden bulabilirim çok merak ediyorum
    ben 8 saat uyuyorum ve düşünmeden edemiyorum günün 3/1 bölümü uyuyorum bu oran gerçekten fazla

    @yasinburak88 yardımcı olursan sevinirim

    Alıntıları Göster
    olumsuz yorum yapanların çoğu okumamıştr bundan eminim

    önyargı işte ne diyebiliriz ki

    ben kitabını okudum adamın gayet güzel

    siz de biraz olumlu düşünmeyi deneseniz?





  • quote:

    Orijinalden alıntı: hocaaa

    quote:

    Orjinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor


    Bu kitabı nereden bulabilirim çok merak ediyorum
    ben 8 saat uyuyorum ve düşünmeden edemiyorum günün 3/1 bölümü uyuyorum bu oran gerçekten fazla

    @yasinburak88 yardımcı olursan sevinirim

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: cjmurat

    quote:

    Orjinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor


    Bu kitabı nereden bulabilirim çok merak ediyorum
    ben 8 saat uyuyorum ve düşünmeden edemiyorum günün 3/1 bölümü uyuyorum bu oran gerçekten fazla

    @yasinburak88 yardımcı olursan sevinirim



    Dostum tüm D&R larda bulabilirsin. Ayrıca hemen hemen her kitapçıda var... Kitabın ilk 30 sayfasıhttp://www.kashna.com/kka/icsayfalar_sa8su.asp?sayfa=1 da var. Giriş, bir cinin uyuyan bir adamı tokatlamasıyla başlıyor...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vti_1.6

    quote:

    Orjinalden alıntı: cjmurat

    quote:

    Orjinalden alıntı: yasinburak88

    sadece aptallar 8 saat uyur u okumuştum. Güzel bir kitap vakti olmayanlara vakit oluşturmak için gerçekten güzel bir yöntem sunuyor


    Bu kitabı nereden bulabilirim çok merak ediyorum
    ben 8 saat uyuyorum ve düşünmeden edemiyorum günün 3/1 bölümü uyuyorum bu oran gerçekten fazla

    @yasinburak88 yardımcı olursan sevinirim



    Dostum tüm D&R larda bulabilirsin. Ayrıca hemen hemen her kitapçıda var... Kitabın ilk 30 sayfasıhttp://www.kashna.com/kka/icsayfalar_sa8su.asp?sayfa=1 da var. Giriş, bir cinin uyuyan bir adamı tokatlamasıyla başlıyor...

    Alıntıları Göster
    Ayrıca kitabın üst köşesinde yapışık olan bir kutu var. İçinde uyku düzenlenmesi için icad edilmiş "hipotalamus" var.Korsan kitaplarda bu yok bilginiz olsun...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vti_1.6

    Ayrıca kitabın üst köşesinde yapışık olan bir kutu var. İçinde uyku düzenlenmesi için icad edilmiş "hipotalamus" var.Korsan kitaplarda bu yok bilginiz olsun...

    Alıntıları Göster
    vti_1.6 sen bu adamın akrabası,arkadaşı flnmısın(dürüst cvp ver lütfen)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ileri iade

    vti_1.6 sen bu adamın akrabası,arkadaşı flnmısın(dürüst cvp ver lütfen)

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: semtex960

    vti_1.6 sen bu adamın akrabası,arkadaşı flnmısın(dürüst cvp ver lütfen)



    ŞEREFİM VE NAMUSUM ÜZERİNE YEMİN EDERİM Kİ 2002 DE OKUDUĞUM "BEN DÜNYANIN EN AKILLI İNSANIYIM" KİTABIYLA HAYATIM DEĞİŞTİ VE ARKASINDAN ÇIKAN HER KİTABI BENİ FAZLA FAZLA GELİŞTİRDİ VE BENDE BUNU HERKESLE PAYLAŞMAK İSTİYORUM HEPSİ BU KADAR. BURADA REKLAMCI GİBİ Bİ HAVAM OLDU AMA İNANIN ALAKASI YOK,KİTAPLARI OKUYAN ZATEN ANLAYACAKTIR BENİ..




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.