Ford CEO'sundan Xiaomi SU7'ye övgü dolu sözler (2. sayfa)

Binek otomobile doğru düzgün talep kalmadı ki zaten, kim satıyor ki milyonlarla normal otomobil artık? Amerikada japon markalar bile iyice pick-up tarafına yöneldiler ve Suv satıyorlar.

Byd'den çok satan Kia, Hyundai olup olmaması değil mesele (Byd halen büyümekte olan dünyanın en büyük nüfuslu pazarında yerel üretici bu arada çok satması normal)

90'lara kadar Fransızlar yoktu Fiat yoktu, Amerikanlar bitti çıkarımlarına takıldım ben sadece.. Fransızlar bizim ülkemizde çok nadirdi evet, biz bir 504 bilirdik, 90'ların başında BX'ler vardı ama Avrupa'da İngiltere'de falan bir sürü Fransız aracı vardı ve satışları hep iyiydi. İngilizler için de geçerli, kocaman bir British Leyland vardı, Morrisler, Austin'ler, MG'ler, Triumph, Rover bunların çoğunu bilmeyiz biz ama hepsinin ana akım modelleri vardı. Fiat'ın da modellerini saymak istemiyorum, yabancı basında araştırabilirsiniz ama sadece şunu söyleyim, Fiat dediğimiz Türkiye'yi ispanya'yı, Rusya'yı Polonya'yı sattığı 124 ve 131 üretim bantları ile ayağa kaldıran bir dev. bir sürü efsane modeli vardı. ama biz hep 80'ler sonu, 90'lar sonrasını, yerel modelleri biliyoruz.

Fiat'ın günümüzde eski gücünden, kapasitesinden eser yok orası doğru. ve Çin'lilerin de bu jenerasyonun yıldızı olacağı kesin ve Alfa romeo veya DS gibi niş avrupalı markaların işi artık çok zor. ama dev üreticilerin çoğu yoluna dönüşüp devam edecektir.

Yapamazlar.

Yaşlı ve hantallaşmış batının, hırs dolu, genç, dinamik Çin'i geçmesine imkan yok. Adamlar zararına satıyormuş.

Hepsi çöp olacak. Aklı olan markasını Arap'lara satıp çıkar bu işten.

E. Mask bile g.t korkusuna Tramp'a sarıldı Çin'e karşı.

Saydığın modellerin Avrupada esamesi okunmaz. Avrupalılar o modellere yüz vermezler. O saydığın modellerin tamamı Amerikan kültürüne has, ABD'de iş yapacak otomobiller. Bizim de bu otomobillerden haberimiz Hollywood filmleri sayesinde oldu, yoksa biz de pek yakından tanımazdık bu modelleri. Bu arabalar büyük ölçüde çok iyi arabalar olduğu için değil, ABD'nin muazzam pazarlama gücü sayesinde meşhur olmuş araçlardır. Param olsa hiç birini almayacağım araçlar bunlar. "Amerikan Muscle Car" konsepti lüzumsuz bir konsepttir. Viraj yeteneği olmayan ancak düz hatta hız yapabilen, beygir gücünü de sofistikasyondan çok devasa motor hacimleriyle elde eden vasat spor otomobiller bunlar. bana kalsa spor otomobil bile değiller ama genellikle o kategoride değerlendiriliyorlar ve spor otomobil kategorisinde zirveye oynayacak araçlar asla değiller.

Anlaşılan sende Amerikan kaslı araba hayranlığı var ve sen hayransın diye herkesin de hayran olduğunu sanıyorsun. Sokağa çıkıp sorsam bilmezlermiş. Hala küçük Türkiye pazarı penceresinden bakmaya devam ediyorsun. Çık Avrupa'da sor bakalım, biliyorlar mı... Hala Türkiye sınırları dışına çıkamamışsın hocam. Evet Fiat, Peugeot, Citroen vb. "global presence" denilen global varlığı sınırlı markalardır, doğru ama Avrupa kıtasında ve Rusyada bu markalar efsanedir.

Senin Citroen DS'i bilmiyor olman, Peugeot'un ve Fiat'ın efsane modellerini bilmiyor olman üzgünüm ama senin ayıbındır, araba tanınmadığı için değil. Maalesef sen tanımıyorsun, bilmiyorsun. Bana göre gerçek bir otomobilsever bu modelleri ezbere bilir. Gerçek bir otomobil tutkunu olsan zaten o mesajı yazmazdın. Ya da otomobilseversin ama ya çok gençsin, geçmişi bilmiyorsun ya da ufkun sadece Türkiye ve Hollywood efekti yüzünden ABD ile sınırlı. Üzgünüm ama gerçek bu.

Dünya Türkiye ve ABD'den ibaret değil. Fiat belki eski gücünde değil ama Citroen ve Peugeot global ölçekte gayet iyi durumdalar. Ayrıca bir firmanın tüm dünyaya yayılma hırsı olmasıyla iyi otomobiller üreten bir firma olması arasında korelasyon yoktur. Hyundai daha çok satıyor ama iz bırakan, akılda kalan modelleri pek yok örneğin.

Yok hocam ürettiler de sen onlara yetişemedin, hatta ben bile yetişememiş olabilirim. Citroen DS olsun SM olsun premium ve lüks modellerdir. BZaten o yüzden Citroen bugün premium kategorisindeki araçlarına DS diyor. Benim çocukluğumda Citroen hidropnömatik süspansiyonlu modelleri için sanki halı üstünde gidiyor derlerdi. Hidropnömatik süspansiyon motor kapalıyken aracın arkası yere yakın durur, motor çalışır çalışmaz arabanın arkası yükselirdi. Görenler mest olurdu. Keza Pejo 504,405 ülkemizde iyi bilinen modellerdi zamanında, sen yetişememişsin. Mesai arkadaşlarımdan birinin 504'ü vardı. Benim gençliğimde Mazda 323 ve 626 deli gibi satardı, hatta en çok satan yabancıydı bir ara. Bugün Passat neyse 626 da bir zamanlar oydu.

Sen ister kabul et ister etme, Peugeot da, Citroen de, Fiat da Avrupa kıtasında çok iyi sattılar. Efsane modeli yok diyorsun, sayıyorum, bilmiyorsun tanımıyorsun. Mesela Pejo 106 diyorum, bütün dünyanın tanıdığı bir model ama sen tanımıyorsun bilmiyorsun. belli ki çok gençsin. Keza Citroen Saxo döneminde Avrupanın en çok satan modellerindendi.

Senin otomobil anlayışın sanırım performans otomobilleri ile sınırlı çünkü sürekli performans otomobilleri sayıp duruyorsun. Bakışın bu olunca da haliyle gösterdiğim örnekler seni kesmiyor, nasıl efsane olabilir ki bunlar diye düşünüyorsun herhalde ama biraz tamirat-Tadilatın ilk serilerini seyredersen, saydığım otomobillerin Avrupalılar için ne anlama geldiğini gayet iyi anlayacaksın.

Anlıyorum, bu konu güncel değil, saydığım modeller de güncel değil, daha çok otomobil tarihiyle ilgili ve şimdiki neslin otomotiv tarihiyle pek ilgilenmediği de ortada. Zaten ilgileniyor olsalar bu modelleri tanırlardı çünkü bu otomobiller döneminde iz bırakmış modellerdi ve bugün ciddi koleksiyon değerleri vardır. Efsane olmasalar koleksiyon değerleri olmazdı değil mi?

İyi ama sen ilk mesajında bu 3 marka satmadı dediğin için o modelleri saydım. oysa gayet de iyi sattılar.

Neyse ben de teşekkür ederim. Belki de sen haklısındır, birbirimizi anlamamış olabiliriz.