Şimdi Ara

...:: Ford Connect Muhabbet Odası ::... (12. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
17.216
Cevap
15
Favori
1.479.235
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1011121314
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Güzel bir İzmir sabahından, bahar yüklü yazılarla herkese günaydın...



     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...
  • Lukunku;

    karteldeki yağ sızıntısı contadan yani kapağın birleştiği yerden kaynaklanan bir olay.Mazot pomapasına gelincede o kadar büyük kaçak yoktu .ne yağ olsun nede mazot yere damlayacak kadar kaçırmıyordu.Yoksa araç sürekli kapalı yerde ve aynı noktada duruyor fark edilirdi.servise gelince İstanbul insanı Ege insanı kadar sıcak kanlı değildir.Artık insanlar bile bir birine tahammül edemediği kentte birinin yemek ihtiyacı olup olmadığı onları pek ilgilendirmez sanırım.Dediğim gibi Bu serviste buranın en iyisiymiş. yapılan işler için sürekli kontrol edeceğim kaçakları.
  • yaw etme açım zaten.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku

    Güzel bir İzmir sabahından, bahar yüklü yazılarla herkese günaydın...



     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...

  • quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku

    Güzel bir İzmir sabahından, bahar yüklü yazılarla herkese günaydın...



     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...


    Allahtan kahvaltımı ettikten sonra baktım sofranın resmine. Yoksa hemen bir rezervasyon isterdim senden. Öyle gösterip gösterip kaçmak olmaz




  • quote:

    Orjinalden alıntı: hacada

    bana focus için en uygun fiyatı izmir çetaş vermekte halen...

    Hemşehrim, köyümün insanı, portakal çiçeklerinin kokusuna bürünmüş toprağım. Sen şimdi söyle bakalım, focusun hangi modelini kaça verdiler.
  • kardeşim gözlerimi yaşarttın yavv
    portakalların maşallah ı var bu sene...
    Rab'bim eğer bi afat vermezse rekor tonajlarımız olcak bu sene..
    şükür yıl da yağışlı geçti...
    su sıkıntısı çekmeyiz inşallah...
    portakal bahçelerini tam gezcek vakit şimdi..
    ayarlayın gelin bizim köye gezdireyim dostlar...
    can erikleri de olmaya başladı artık...1 haftaya fındık kadar olur..
    bizim oraların tam gezilcek zamanı gari....


    toprak focus un dizel titanyum sedan ını 39 diyorlar
    ben kararsız kaldım.
    30 bin linea
    34 bin c4
    40 bin 407
    36 bin megane exeption
    volvo s40 bile 40 bin tl ya...

    bu FORD da işin tadını kaçırmaya başladı arkadaşlar.
    bu kadar adilik olmaz..zam üstüne zam...
    fazla naz da aşık usandıracak...


    not:bu araçların hepsi de ful donanımlıları...ilginc değil mi???


    quote:

    Orjinalden alıntı: Jackdaniels_35


    quote:

    Orjinalden alıntı: hacada

    bana focus için en uygun fiyatı izmir çetaş vermekte halen...

    Hemşehrim, köyümün insanı, portakal çiçeklerinin kokusuna bürünmüş toprağım. Sen şimdi söyle bakalım, focusun hangi modelini kaça verdiler.





  • quote:

    Orjinalden alıntı: akmenx


    Lukunku;

    karteldeki yağ sızıntısı contadan yani kapağın birleştiği yerden kaynaklanan bir olay.Mazot pomapasına gelincede o kadar büyük kaçak yoktu .ne yağ olsun nede mazot yere damlayacak kadar kaçırmıyordu.Yoksa araç sürekli kapalı yerde ve aynı noktada duruyor fark edilirdi.servise gelince İstanbul insanı Ege insanı kadar sıcak kanlı değildir.Artık insanlar bile bir birine tahammül edemediği kentte birinin yemek ihtiyacı olup olmadığı onları pek ilgilendirmez sanırım.Dediğim gibi Bu serviste buranın en iyisiymiş. yapılan işler için sürekli kontrol edeceğim kaçakları.




    Kartel contası, tahmin ettiğim ve kötünün iyisi denebilecek bir yer. Ancak, gene de yeni arabadan öyle bir sızıntı olması enteresan.

    İnsanlığın; ege'liliği istanbul'luluğu olmaz. İnsanlık, insanlıktır; içinden gelen bir davet duygusu da yoksa zorla da bir şey öğretemezsiniz. Bir yemek ikram etmekle de herhalde şirketleri batmazdı. Hakikaten çok ayıp etmişler, senin müşterin sabah ilk mesai girişinden akşam mesai saati sonuna kadar firmanda bekleyecek ve sen dil ucuyla dahi olsa bir teklifte bulunmayacaksın. Bu kadar da insanlık ölmüş olamaz ve de diyorsun ki, bu diğerlerinin içinde en iyisi.

    Böyle şeyleri duydukça, büyük hayalkırıklığı yaşıyor ve geleceğimiz adına çok da ümitli olamıyorum malesef. Bizim içimizi boşaltıp, insan diye ortalığa salmışlar.

    --------

    Ben afrika'da yaşadım biliyorsunuz; şu anlatacağım tarz şeyleri her zaman anlatmam doğru olmaz ama bizim millet olarak varabileceğimiz son nokta olarak gelecek nesillerin de böyle şeyleri bilmesi, bence bazen gerekli oluyor.

    Terör, organize suçlar gibi şeyleri bilmezler ama, adi suçlar çok boldur oralarda; hırsızlık, yankesicilik gibi. Evlere kadar hırsızlığa geldikleri olur. Böyle işler için, 3-5 kişilik çete kurdukları da olur. En büyük silahları da keleşden daha adi otomatik silahlardır, pompalı bile bilmezler. En çok da ellerinde saçma atan tabancalardan vardır.

    Her neyse, anlatacağım şey başka. Bazen ortalıkta, ufak tefek yankesicilik yapanlar da çıkar, kadının elinden çantayı alıp götürmek gibi. İşte bu tarz insanları yakaladıkları anda, çok ama çok vahşi bir şekilde cezalandırma şekilleri vardır. Herkesin içinde, (tam tabiriyle) eşek sudan gelinceye kadar döverler, kırbaçlarla, coplarla, ip ve sopalarla, postallı ayaklarından çıkan tekmelerle hem de. Asıl işlem daha sonra başlıyor; adamın dayak yiyecek hali kalmayınca bir yol ortasında, bu kez başına bir lastik geçirirler ve yine herkesin içinde yakarlar, adam zaten dayaktan bitap düştüğü için canlı canlı yanışını izlerken, can acısından bağıramaz bile. Etraftan da araçlar geçer, insanlar geçer, polisler bile hızlı hızlı devam ederler yollarına. Zira bu vahşi linç harekatı, onlara göre suçluyu cezanlandırma şeklidir ve gayet de doğaldır. Biz, yabancılar için de asıl vahşet bundan sonra başlıyor; yolun ortasında o yanmış simsiyah ceset, günlerce bekler, herkes yanında geçer gider, bazı araçlar bir tarafına çarpar vurur, bazı yerleri ezilir, ama günlerce yerden kalkmaz, öylece durur. Ailemle otoban ortasında bile çok ama çok görmüşüzdür böyle şeyleri bizler. "İnsanlığın bittiği, tükendiği an" der, üzülürsünüz, ama elinizden de bir şey gelmez, siz dahi o ceseti kaldıramazsınız, zira öyle bir durumda sizin de öyle bir durumda bir trafik kazasına kurban gitme ihtimaliniz vardır. Ne kadar görmemeye çalışsanız da, bir gün mutlaka birisi ile karşılaşırsınız. Bugün, şu anlarda bile bir orta Afrika ülkesine gitseniz, bir hafta kalsanız, böyle bir durumla şu anda bile karşılaşmanız işten bile değildir.

    Bunları gördükçe, yaşadıkça, bizim insanımız cennetten çıkmış melek gibidir, havaalanından ilk indiğinizde karşılaştığınız ilk kişiyi yakasından tutup yalapşap öpmek istersiniz, şükrederek. İşte insanlığın gelebileceği en son nokta olarak, neslimizi korkutup bari bundan sonrası için eski günlerimize yeniden dönme adına, iğneyi batırmalıyız.


    Geçen hafta Hürriyet gazetesinde burada verilen bir röportajda şöyle deniyor: Buraya (Mardin'e) ilk geldiğimizde daha dizi başlamamıştı ve ben sokakları geziyordum. Bir evin camında duran kadın “Gel kahve içelim” diye çağırdı mesela beni. Gittim. Kahve içtim, sohbet ettim. Bir yandan dolma sarıyordu, diğer yandan 4-5 yaşında bir çocuk kolonya, şeker getirdi. İnanılmazdı. İstanbul’da biri “gel” dese, arkanıza bakmadan kaçarsınız herhalde. Biz bu'yuz, böyle olmalı, böyle kalmalıyız, Anadolu'daki bu anlayışımız hiç bir zaman yitmemeli, gelecek nesillere tek mirasımız olarak, daha sonraki nesillere de aktarılmalı. Yazacak daha çok şeyim var da, daha sonra inşallah...




  • Yapılan bir istatistiğe göre, üçüncü dünya ülkelerinin şehirlerinin orta yerinde mutlaka bir şehir meydanı inşa edilirmiş, yoksa da insanların kafasına da mutlaka bu kavram sokulurmuş. Son seçimlerde bile, dikkat ettiniz mi bilmem, istanbul'da meydan kavgaları vardı ve meydan yokluğundan şikayet ediliyordu. Avrupa'da hiç böyle meydanlar yok biliyor musunuz?

    İzmir'de de var, Salihli'de de var.

    Bu da benden size, Nazilli'lilere hediye.

     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...
  • Bu keyifli paqzar gününü, bu keyifli ortamda kalıp sohbetlerimizle daha da tadlandırmak isterdim. ne yazık ki çocuklara daha fazla direnemeyerek az sonra Torbalı'nın mesire yerlerine doğru yola çıkacağım ASALET'imle.

    @hacada, Hemşehrim, hangi köydensin? Ben merkezdeyim lakin hanımköy olarak Kuyucak'tayım. Nazilli'ye ilk gelişimde görüşelim, tabi yolu düşenleri de bekliyoruz.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orjinalden alıntı: akmenx


    Lukunku;

    karteldeki yağ sızıntısı contadan yani kapağın birleştiği yerden kaynaklanan bir olay.Mazot pomapasına gelincede o kadar büyük kaçak yoktu .ne yağ olsun nede mazot yere damlayacak kadar kaçırmıyordu.Yoksa araç sürekli kapalı yerde ve aynı noktada duruyor fark edilirdi.servise gelince İstanbul insanı Ege insanı kadar sıcak kanlı değildir.Artık insanlar bile bir birine tahammül edemediği kentte birinin yemek ihtiyacı olup olmadığı onları pek ilgilendirmez sanırım.Dediğim gibi Bu serviste buranın en iyisiymiş. yapılan işler için sürekli kontrol edeceğim kaçakları.




    Kartel contası, tahmin ettiğim ve kötünün iyisi denebilecek bir yer. Ancak, gene de yeni arabadan öyle bir sızıntı olması enteresan.

    İnsanlığın; ege'liliği istanbul'luluğu olmaz. İnsanlık, insanlıktır; içinden gelen bir davet duygusu da yoksa zorla da bir şey öğretemezsiniz. Bir yemek ikram etmekle de herhalde şirketleri batmazdı. Hakikaten çok ayıp etmişler, senin müşterin sabah ilk mesai girişinden akşam mesai saati sonuna kadar firmanda bekleyecek ve sen dil ucuyla dahi olsa bir teklifte bulunmayacaksın. Bu kadar da insanlık ölmüş olamaz ve de diyorsun ki, bu diğerlerinin içinde en iyisi.

    Böyle şeyleri duydukça, büyük hayalkırıklığı yaşıyor ve geleceğimiz adına çok da ümitli olamıyorum malesef. Bizim içimizi boşaltıp, insan diye ortalığa salmışlar.

    --------

    Ben afrika'da yaşadım biliyorsunuz; şu anlatacağım tarz şeyleri her zaman anlatmam doğru olmaz ama bizim millet olarak varabileceğimiz son nokta olarak gelecek nesillerin de böyle şeyleri bilmesi, bence bazen gerekli oluyor.

    Terör, organize suçlar gibi şeyleri bilmezler ama, adi suçlar çok boldur oralarda; hırsızlık, yankesicilik gibi. Evlere kadar hırsızlığa geldikleri olur. Böyle işler için, 3-5 kişilik çete kurdukları da olur. En büyük silahları da keleşden daha adi otomatik silahlardır, pompalı bile bilmezler. En çok da ellerinde saçma atan tabancalardan vardır.

    Her neyse, anlatacağım şey başka. Bazen ortalıkta, ufak tefek yankesicilik yapanlar da çıkar, kadının elinden çantayı alıp götürmek gibi. İşte bu tarz insanları yakaladıkları anda, çok ama çok vahşi bir şekilde cezalandırma şekilleri vardır. Herkesin içinde, (tam tabiriyle) eşek sudan gelinceye kadar döverler, kırbaçlarla, coplarla, ip ve sopalarla, postallı ayaklarından çıkan tekmelerle hem de. Asıl işlem daha sonra başlıyor; adamın dayak yiyecek hali kalmayınca bir yol ortasında, bu kez başına bir lastik geçirirler ve yine herkesin içinde yakarlar, adam zaten dayaktan bitap düştüğü için canlı canlı yanışını izlerken, can acısından bağıramaz bile. Etraftan da araçlar geçer, insanlar geçer, polisler bile hızlı hızlı devam ederler yollarına. Zira bu vahşi linç harekatı, onlara göre suçluyu cezanlandırma şeklidir ve gayet de doğaldır. Biz, yabancılar için de asıl vahşet bundan sonra başlıyor; yolun ortasında o yanmış simsiyah ceset, günlerce bekler, herkes yanında geçer gider, bazı araçlar bir tarafına çarpar vurur, bazı yerleri ezilir, ama günlerce yerden kalkmaz, öylece durur. Ailemle otoban ortasında bile çok ama çok görmüşüzdür böyle şeyleri bizler. "İnsanlığın bittiği, tükendiği an" der, üzülürsünüz, ama elinizden de bir şey gelmez, siz dahi o ceseti kaldıramazsınız, zira öyle bir durumda sizin de öyle bir durumda bir trafik kazasına kurban gitme ihtimaliniz vardır. Ne kadar görmemeye çalışsanız da, bir gün mutlaka birisi ile karşılaşırsınız. Bugün, şu anlarda bile bir orta Afrika ülkesine gitseniz, bir hafta kalsanız, böyle bir durumla şu anda bile karşılaşmanız işten bile değildir.

    Bunları gördükçe, yaşadıkça, bizim insanımız cennetten çıkmış melek gibidir, havaalanından ilk indiğinizde karşılaştığınız ilk kişiyi yakasından tutup yalapşap öpmek istersiniz, şükrederek. İşte insanlığın gelebileceği en son nokta olarak, neslimizi korkutup bari bundan sonrası için eski günlerimize yeniden dönme adına, iğneyi batırmalıyız.


    Geçen hafta Hürriyet gazetesinde burada verilen bir röportajda şöyle deniyor: Buraya (Mardin'e) ilk geldiğimizde daha dizi başlamamıştı ve ben sokakları geziyordum. Bir evin camında duran kadın “Gel kahve içelim” diye çağırdı mesela beni. Gittim. Kahve içtim, sohbet ettim. Bir yandan dolma sarıyordu, diğer yandan 4-5 yaşında bir çocuk kolonya, şeker getirdi. İnanılmazdı. İstanbul’da biri “gel” dese, arkanıza bakmadan kaçarsınız herhalde. Biz bu'yuz, böyle olmalı, böyle kalmalıyız, Anadolu'daki bu anlayışımız hiç bir zaman yitmemeli, gelecek nesillere tek mirasımız olarak, daha sonraki nesillere de aktarılmalı. Yazacak daha çok şeyim var da, daha sonra inşallah...





    Afrikada Gördüğün yaşadığın hoş şeyler değil tabi.Seninde bildiğin gibi benimde yurt dışı geçmişim bulunmakta.Bizim dönemimizde olay denecek bir şey yoktu ufak tefek hırsızlıklar hariç.insanlar bir birlerine sıcak değildiler ama buna karşı saygılıydılar.hatta birbirlerinin haklarını korur ve sahip çıkarlardı.Şunu da belirtmek isterim her kez ne iş yaparsa yapsın kim olursa olsun kazançları ve eğitimleri gözetilmeden aynı saygıyı görüyordu etraftan,yani demek istediğim magandayım ama para bende veya sonra dan görme tabiri yoktur.Orada şu kanun vardı her iş titizlikle yapılır ve işin hakkı verilirdi.kaypaklık denen bir olay yoktur.Gene zamanla orayıda bozmuşuz.Bizdede bahsetiğn o sıcak insanların sayısı çok azaldı,halen köylerde taşrada onlara rastlamak çok güzel.




  • kardeş nerdeyse akraba cıkcaz yahu..
    kuyucak bizim burnumuzun dibi yaa
    nazilli nin kuyucağa yakın son köyü desem::)))))
    portakalı ile meşhur köyü desem:)))
    başka da bişi demiyorum:)
    hayırlı yolculuklar...iyi eğlenceler....
    mangal da varmı mangal???

  • quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku

    Yapılan bir istatistiğe göre, üçüncü dünya ülkelerinin şehirlerinin orta yerinde mutlaka bir şehir meydanı inşa edilirmiş, yoksa da insanların kafasına da mutlaka bu kavram sokulurmuş. Son seçimlerde bile, dikkat ettiniz mi bilmem, istanbul'da meydan kavgaları vardı ve meydan yokluğundan şikayet ediliyordu. Avrupa'da hiç böyle meydanlar yok biliyor musunuz?

    İzmir'de de var, Salihli'de de var.

    Bu da benden size, Nazilli'lilere hediye.

     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...


    Lukunku; farkındamısın insan bu fotoğraflara baktığında huzur hissediyor.sanırım 1970 tarihleri




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku

    Yapılan bir istatistiğe göre, üçüncü dünya ülkelerinin şehirlerinin orta yerinde mutlaka bir şehir meydanı inşa edilirmiş, yoksa da insanların kafasına da mutlaka bu kavram sokulurmuş. Son seçimlerde bile, dikkat ettiniz mi bilmem, istanbul'da meydan kavgaları vardı ve meydan yokluğundan şikayet ediliyordu. Avrupa'da hiç böyle meydanlar yok biliyor musunuz?

    İzmir'de de var, Salihli'de de var.

    Bu da benden size, Nazilli'lilere hediye.

     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...



    eyvallah kardeşim ...yyannız bu resim çok eski.şimdi çok değişti oralar..
    sana diyiim belki 15 belki 20 yıllık..
    bide düzeltme yapayım..
    orası bizim meşhuuuur dörtyolumuzdur..
    denizli aydın izmir otoyolu gördüğünüz..
    resime göre bakınca sağ taraf denizli istikameti
    sol taraf aydın-izmir
    karşıya gidince şehir merkezi
    zıt taraf aşağı nazilli...o yol bozdaoğana a ordan da yatağan-muğla-köyceğiz dalaman......devam edip gider..kestirme...tüm akdenizi dolaşırsın



    meydan deyince asıl meydanımız
    1-anıt meydanı
    2-belediye meydanı...



    yani resimleri bulursam koyayım...
    teşekkürler...




  • mehmet abi davetine ancak icabet ettim. Ben sınıf değiştirdim(zorunluluktan dolayı....albea aldık.) ama gerçekten süper bir inceleme olmuş.... ellerine sağlık.....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mabbay -- 19 Nisan 2009; 13:05:03 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: mabbay

    mehmet abi davetine ancak icabet ettim. Ben sınıf değiştirdim(zorunluluktan dolayı....albea aldık.) ama gerçekten süper bir inceleme olmuş.... ellerine sağlık.....


    Mehmet hocam,

    Burada illa Connect üzerine muhabbet etmek gerekmiyor, Connect'i merkeze koyduk, ekseninde açılabildiğimiz kadar açılıyoruz, muhabbetimize devam edebildiğimiz kadar ediyoruz. Sizleri de her zaman bekleriz.

    Hatta vazife yaptığınız, Rize-Çayeli-Derecik köyü'nden ve İlköğretimokulu'ndan enfes resimler paylaşabilirsiniz, sadece bugüne mahsus değil, her daim bekleriz ve isteriz. Gelsek acaba oralara, yiyecek ekmeğimiz, içecek suyumuz var mıdır?

    Hoşgeldiniz ama her zaman, her daim görüşmek üzere...


    Arkadaşlar, internette Derecik köyü'nü bir araştırın, fotoğraflarını bir görün, köy demeye bin şahit ister, dağın eteklerine kurulmuş, öbek öbek evlerden müteşekkil, harika ötesi harika, enfes bir yer. Mehmet Hocamız da orada vazifeli, ama bize ucundan bile koklatmıyor. Bir baskına mı gitsek oraya, ne?




  • quote:

    Orjinalden alıntı: akmenx

    quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku

    Yapılan bir istatistiğe göre, üçüncü dünya ülkelerinin şehirlerinin orta yerinde mutlaka bir şehir meydanı inşa edilirmiş, yoksa da insanların kafasına da mutlaka bu kavram sokulurmuş. Son seçimlerde bile, dikkat ettiniz mi bilmem, istanbul'da meydan kavgaları vardı ve meydan yokluğundan şikayet ediliyordu. Avrupa'da hiç böyle meydanlar yok biliyor musunuz?

    İzmir'de de var, Salihli'de de var.

    Bu da benden size, Nazilli'lilere hediye.

     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...


    Lukunku; farkındamısın insan bu fotoğraflara baktığında huzur hissediyor.sanırım 1970 tarihleri





    Sen ne diyorsun yaw; bir asudelik, bir kafa dinlenme yeri, bir yeşillik boğulması, "şirin bir Anadolu kasabası" ifadesinin tam karşılığı; özellikle koydum bu resmi zaten, eskiler çağrıştırsın diye...

    Şimdiki halini de biliyorum oraların, trafikten yeşilliklerin bile rengi değişmiş, insanları değişmese bari...




  • Buyrun, bu da benden size duvar kağıdı enfesliğinde bir fotoğraf. Boyutu biraz büyük ama, bence değer...

    Kendi çekimim.

    İzmir Kemalpaşa tarafları...

     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orjinalden alıntı: mabbay

    mehmet abi davetine ancak icabet ettim. Ben sınıf değiştirdim(zorunluluktan dolayı....albea aldık.) ama gerçekten süper bir inceleme olmuş.... ellerine sağlık.....


    Mehmet hocam,

    Burada illa Connect üzerine muhabbet etmek gerekmiyor, Connect'i merkeze koyduk, ekseninde açılabildiğimiz kadar açılıyoruz, muhabbetimize devam edebildiğimiz kadar ediyoruz. Sizleri de her zaman bekleriz.

    Hatta vazife yaptığınız, Rize-Çayeli-Derecik köyü'nden ve İlköğretimokulu'ndan enfes resimler paylaşabilirsiniz, sadece bugüne mahsus değil, her daim bekleriz ve isteriz. Gelsek acaba oralara, yiyecek ekmeğimiz, içecek suyumuz var mıdır?

    Hoşgeldiniz ama her zaman, her daim görüşmek üzere...


    Arkadaşlar, internette Derecik köyü'nü bir araştırın, fotoğraflarını bir görün, köy demeye bin şahit ister, dağın eteklerine kurulmuş, öbek öbek evlerden müteşekkil, harika ötesi harika, enfes bir yer. Mehmet Hocamız da orada vazifeli, ama bize ucundan bile koklatmıyor. Bir baskına mı gitsek oraya, ne?




    Dün akşam daha önce bereber çalıştığımız halen sık sık görüştüğüm arkadaşımın Okmeydanında nişanına gittim .Kendisi Rize Çayeli Beyaz su köyündenmiş .Her sene beni davet ediyor,abi evhalini topla yatacak yerin her şey hazır yeterki gidelim .Seni aydere çok güzel yere götürecem diye bir türlü kısmet olmadı. Artık fırsatı kaçırdık herhalde




  • yok hocam ya
    pek değişmiş sayılmaz..
    bizim nazilli miz pek bi yemyeşildir hala...
    sadece biraz daha modern oldu...

    sot tarafta yukselen cami meşhur garaj camii dir.hemen yanında nazilli otogarı var.
    o cami yanılmıyorsam 80 lerin sonunda belki 90-91 senesinde ibadete açıldı.
    lise yıllarımızdı 90-91.o camide cuma namazı kılardık.
    caminin tam karşısında meşhur nazilli lisesi vardır.yolun alt tarafında kalır.(bozdoğan tarafta)biz de mezunlarındanız.
    ahh ah o eski günler...
    lukunku kardeş nerden çıkardın sen pazar pazar şu fotorafı yaaafff
  • kemalpaşalı olup aslen izmir de ticaretle uğraşan çok çok iyi bi abimiz vardır kulakları çınlasın...
    sizlerden iyi olmasın...
    quote:

    Orjinalden alıntı: Lukunku

    Buyrun, bu da benden size duvar kağıdı enfesliğinde bir fotoğraf. Boyutu biraz büyük ama, bence değer...

    Kendi çekimim.

    İzmir Kemalpaşa tarafları...

     ...::  Ford Connect Muhabbet Odası  ::...

  • 
Sayfa: önceki 1011121314
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.