🟡🔴 Galatasaray 2024/2025 #HEDEF25 [ANA KONU] ⭐⭐⭐⭐ (7806. sayfa)

Saatin 12 yi geçtiğini mi unutuyoruz. :) Sabahtan beri aynı şeyleri yazıp duruyorlar sorumlu olduğunuz forumun farkında değil misiniz? İlla ki tepki verince mi kıpırdanacak yönetici arkadaşlarınız?

Cuesta nın pozisyonuna kırmızı diyen insanla futbol mu konuşacaktık? 😂😂😂

Takımda sıkıntı var bjk maçına kadar kayıpsız atlatirsak olurda belki şampiyon oluyoruz yoksa bjk samsum Göztepe maçların da kayıp bekliyorum

hocam bu sefer arada şöyle bir fark var. bu takım 2 aydır top oynamıyor. zorla gol atarak ite kaka kazanarak gidiyoruz. sevin veya sevmeyin taraftar her zaman gerçekçi bakıyor romantik bakmıyor olaya. bakın cuesta ismi geçtiği anda taraftar yıktı ortalığı ama bildiklerini yaptılar ilk maçında yaktı adam takımı. keza lemina konusunda taraftar yangın yaptı zorla aldılar. derbi de o adam sayesinde takım diri kaldı.

daha bu takımın birçok zorlu deplasmanı var ama takım da birlik beraberlik namına bir şey yok. sadece partilemekle uğraşıyorlar. ha bu maç ha diğer maç çıkış olsun diye bekledikçe oyun daha geriye gidiyor. sene başından beri gol yeme sorunu çözülemedi. skoru koruma konusunda zaten berbatız. bunun için bir yıldır bir önlem neden alınamadı ?

hocam size soruyorum iki aydır akan oyunda taktik organizasyonla en son golü kime attık ?

birkaç oyuncunun bireysel performansına bakıyoruz başka yaptığımız bir şey yok.

neye jk maçında kırılım yaşanır zaten bu oyunla. bizim kızgınlığımız buna.

ben zannetmiyorum burada olupta takımının şampiyon olmamasını isteyen bir taraftar. taraftarın kızdığı şey hep bu ortak noktalar.

Sac örnegiyle doping testi yapildigini ilk defa bunlardan duydum. Bunun icin idrar örnegi kullanilir.

Tertemiz bir dille, katkı sağlamayı amaçlayan yazın için teşekkür ederim.

Şöyle bir bakış açısıyla konulara yaklaşmaya çalışıyorum, kısaca onu anlatayım.

Sorunları sanırım görmeyen dile getirmeyen kimse yok. O nedenle durumdaki vahim noktaları uzun uzun tartışarak yazıyı daha da uzatmayayım.

Soru, bu durumda NE YAPMALIYIZ ve bu durumdan NASIL KURTULABİLİRİZ?

Üstelik bulacağımız çözümler öyle gelecek sezonları değil, doğrudan bu sezonu kurtarmalı.

Sorular basit ama yanıtları o kadar kolay değil.

Şimdi forumda sesi çok çıkan, gündemi belirleyecek kadar fazla tekrarlanan istekleri düşünelim.

Okan'ı kovalım. Bu arada taraftar olup GS TD'sine Bokan, Kokan, çaycı gibi aşağılık ifadeleri kullananlar da kendilerine taraftar diyor.

Yönetimi kovalım. GS başkanına her tür aşağılıyıcı sözleri yazarken zerre düşünmeyenleri, yağlı surat vs gibi ifadeleri düşün.

Muslera'yı, Icardi'yi, Abdülkerim'i, Akmanları, Yunus'u, Torrerira'yı, Merten'si, Cuesta'yı zaten yazmaya gerek yok, aklına gelen her oyuncuyu kovmak gerek diyenlerle de dolu burası.

Yani bu tür yaklaşımların hangisi, bu sezon bize şampiyonluğu getirir? Yoksa bunlar sadece kişisel tatmin için bir araç mıdır?

Burada sövenler, saydıranlar gerçekten takımı düşündüğü için mi bunları sıralıyor, yoksa kişisel hırslarını, nefretlerini kusup kendi rahatlıkları için mi?

Bunların hangisini yaparsak şampiyonluğu garantileriz?

İşte burada "kendine taraftar" olanlar diyorum. Yıkmak kolay, yapmak zordur.

Şu an transfer yapabilir miyiz? Hayır.

Çok başarılı olacağına güveneceğimiz yeni bir TD bulup takımın başına hemen geçirebilir miyiz? Hayır

Zaten yönetimi de kovduk diyelim, kim ne zaman yeni yönetim kuracak da, yeni TD yeni oyuncular getirip şampiyon olacağız? Bu şu an için mümkün mü? Hayır.

Bu durumda benim istikrarlı şekilde tekrar ettiğim bir konu var. Biz taraftar olarak desteğimizi sonuna kadar sürdürelim. TD,lik, başkanlık, muhasebecilik, futbolculuk yapmadan destekleyelim. Yakıp yıkmaya değil, birlikten güç üretmeye odaklanalım. Olmazsa zaten o zaman hesap sormak zaten hakkımız.

Ama bu yolda sürekli sekter davranıp, sürekli bel altı algıları körükleyip sonra da taraftar haklı burası GS diye hava atmayı gerçekten taraftarlık saymıyorum. Bu olsa olsa ya benim ya toprağın saçmalığının farklı bir tezahürüdür.

Uzun oldu kusura bakma, ancak buradaki akıntıyla mesajlar yazmak yerine gerektiğinde burada saçmalayanlara da itiraz etmeyi görev sayıyorum. Linçlenmek umurumda da değil.

Yok etmek yerine var etmeyi, yıkmak yerine yapmayı, var olanı geliştirmeyi öneriyorum. Zamanlama her şeydir. Günü geldiğinde de oturup hesap sormayı ihmal etmemeyi öneriyorum.