Galaxy S25 Ultra, 16 GB RAM ile gelecek

Ön kamerayı da geliştirmeleri lazım.

"512GB almak zorunda kalıyor" şeklinde düzelteyim. Bu konuda haklısınız tabi ama yine de bunun karşı argümanı kesinlikle Apple olamaz. Apple yıllarca ideal ara kapasiteleri satmadı hocam. 128GB'ın en mantıklı olduğu dönemde 64-256-512GB şeklindeki konfigürasyonlar sattı. Telefon beni uzun süre götürsün dediğiniz noktada 256GB almaya itiliyordunuz. Üstelik kapasiteler arasındaki fiyat farkı da makul olmamakla birlikte diğer üreticilerin hiçbiri bu saçmalığı yapmadı bildiğim kadarıyla. SD kart yuvasi gibi bir opsiyon da hiçbir zaman söz konusu olmadığından sürekli yedeklemeye yapmaya itilen kullanıcı, bir de yeterince teknik değilse, icloud'un kucağına düşüyordu.

Demem o ki gereksiz üst donanım aldırttığı konusunda hak veriyorum ama ekonomik yönüne bakarsanız talep edilecek farkın Apple'ın kapasite için aldığı farktan fazla olacağından bile şüpheliyim.

Apple ın depolama zorlaması sadece kapasitenin yetmemesinden de ibaret değil

1) Eğer ProRes 4K çekim istiyorsanız 256GB almak zorundaydınız iP13 Pro ve Pro Max bunu getiren ilk telefonlar oldu, hala iPhone 16 serisinde de devam ediyor çünkü 15 Pro ve 16 Pro 128GB la geliyor

https://www.donanimhaber.com/iphone-13-pro-larda-4k-prores-icin-256-gb-lik-model-gerekecek--138978

2) Telefonun depolaması azaldıkça hızı da düşüyor ama zaten iPhoneların hızı Android cihazlara nazaran daha düşük, eğer bir de 128GB almışsanız daha düşük oluyor çünkü iPhonler da GB bazlı hız kavramı mevcut, yıllardır Phonelar depolama hızı değişmedi

3) ProRaw ve Apple Lossless Audio Codec geldikten sonra işler daha da ciddileşti çünkü ProRaw da çekim sonrası 1 resmin 120MB lara kadar çıkabildiği, Apple Lossless Audio Codec in ise 200 şarkıyla 10GB kaplaması söz konusuydu

SD kartlar dahili depolama kadar iyi olmadığı için terk edildi çünkü hızlı SD kartların fiyatları aşırı pahalı bunun dışında Apple sistem düzeyinde yedeklemeyi sadece iCloud hizmetine veriyor, tabi Google drive kullanabilirsiniz ama aynı fonksiyonda olmayacak. Basitçe pazarlama stratejisi, Apple yıllarca insanları en yüksek depolama, en iyi cihaza yönlendirmek için çaba sarf ediyor

Zamanında telefonlardaki sd kartlarının en fazla alacağı hız 312 MB/s okumaya 312 MB/s yazmaydı (UHS-II)

https://www.gsmarena.com/sony_xperia_1_ii-10096.php

Bu telefonunun SD kart desteğinin yanı sıra UHS-II desteği olan kart okuyucusu vardı. 2020 yılında çıkmış bu cihaza alabileceğin en iyi SD kart ise: Sony SF-E Series dı yani 270 MB/s okumaya, 128 MB/s yazma, basitçe kart okuyucu bu karta daha fazla destek vermiş, yani ortada max performansı verecek bir sistem varmış.

O zaman SD kartları neden çıkarıldı?

Telefona entegre edilen depolama sistemleri, SD kartların sağlayabileceği hızların çok ötesinde performans vaat ediyordu.

Ayrıca, firmalar zamanında telefonlara toz ve suya dayanıklılık konusunda kıyasıya rekabete girdi haliyle bu şartı sağlamak için, SD kart yuvalarının tasarımı ve özel bir donanım gereksinimi üretim maliyetlerini artırıyordu.

Bunun yanında, telefonların kamera sensörleri büyüdükçe, SD kartlar bu sensörler için alan sorunlarına yol açabiliyordu.

Değişen SD kartlardaki verilerin hızlı bir şekilde aktarılabilmesi için daha güçlü cihaz donanımları gerekmekteydi ve bu da ekstra maliyet anlamına geliyordu.

Dahili depolama yalnızca daha hızlı değil, aynı zamanda uygulama yükleme sürelerini kısaltıyor, enerji verimliliğini artırıyor, çekim kayıtlarında gereksiz vakit kaybını azaltıyordu ve daha sorunsuz bir kullanıcı deneyimi sunuyordu.

Basitçe SD kartlarının çıkartılması şirketlerin maliyet, deneyim, yenilikleri açısından gerek gördüğü bir karardı. Elbette bir çözümü ortadan kaldırmak sorun yaratır, sorun içinde çözüm gereklidir, bu çözümde ya bulut depolama ya da daha büyük depolamalar oldu. Yani şirketlerin en büyük amacı maliyetti, maliyeti kısmak amaçlı davranışları bir soruna sebep oldu, sorun içinde çözüm getirdiler ve bu onların kar oranlarını daha da arttırdı.