Şimdi Ara

Hakim ve Tahakküm

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
12
Cevap
0
Favori
667
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar Merhaba;

    Uzunca bir süredir, özellikle numara taşınabilirliğiyle ilgili olarak bu forumu pasif olarak (sadece okuma anlamında) ziyaret ediyordum. Gördüğüm kadarıyla olan biteni "müşteri memnuniyeti" ya da "operatör taraftarlığı" bağlamında değerlendiren anlayışların egemen olduğunu görüyorum. Bunu yadırgamıyorum ama gözden kaçan bazı hususlar olduğu kanaatindeyim; bunları da dile getirmek istedim.

    Bir defa hiçbir zeminde, ortamda, durumda tekelleşme ve tek tipleşmenin hayır getirmeyeceğine inanıyorum. Bu siyasette de olsa, eğitimde de olsa, ekonomide de olsa böyledir. Her alanda çok sesliliğin, rekabet ortamının, eleştir(il)ebilirliğin önemine inanıyorum. Numara taşınabilirliğinin ülkemize gelmiş olmasını bu anlamda olumlu değerlendirmek ve rekabet ortamının sağlıklı bir zemine oturmasına önemli bir katkı sağladığını düşünmek gerekir. Ancak kısa vadede ortaya çıkan manzaraya baktığımızda böylesi bir açılımın bile ülkemizde farklı bir çerçevede seyretmesi resme yukarıdan baktığımızda enteresan bir durum ortaya koymaktadır. Kanaatim odur ki hiçbir kurum, kuruluş tekelleşerek piyasa şartlarını ve abone davranışlarını bu denli yönlendirecek bir potansiyeli ve gücü elinde tutmamalıdır. Dolayısıyla "hakim operatör" kavramının güçlenmesini ve numara taşınabilirliğine rağmen bunun devam etmesini sağlıklı bir gelişme olarak görmüyorum. Bunu hakim operatör karşıtı, ya da B veya C operatör yanlısı bir bakış olarak görmeyin lütfen. Çok temel bir şey söylüyorum; yakın ya da uzak gelecekte A, B ya da C harfleri yer değiştirse bile sonuçta dengesiz bir dağılımın olması rekabet ortamı ve "uzun vadeli" müşteri menfaati açısından sağlıklı bir durum değildir. Bugün kısa dönemli sunulan havuçların albenisiyle ve algı yönetimi (perception management) dediğimiz sofistike araçların uygulamaya konulmasıyla kendini sağlama alan bir tekelleşmenin numara taşınabilirliği gibi bir rekabet unsurunu bile ekarte edebilecek düzeyde güçlenmesini manidar buluyorum. Kapalı devre bir iletişim ağına mecbur bırakıldığınızı ve bunun da ruhunuz hiç duymadan, sizi memnun ederek yapıldığını bir düşünün. Büyük resme bakıldığında bu gerçekten rahatsız edici bir durum olsa gerektir.

    Selamlar.







  • YOrumunuzu okudukça durmadan " Çok halı, ne kadar da güzel yazmış. " dedim içimden. Gerçekten de çok haklısınız. Ben daha önce Telsim'in yaptığı kampanyaları için Telsim'i sever ve de kullanırdım. Telsim gittikden sonra ise tekel kalan Turkcell'i kullanmaya başladım ve kullanmaya devam ediyorum. Elbetteki kullanım amacım, öncelikle kullanımına göre ekonomik olması başta gelen husus olmasıyla birlikte, havuç diye tabir ettiğiniz hediyelerinin bol olması. Bugün havuçları Turkcell dağıtıyor, elbet bir gün dağıttığı havuçları geri isteyecek. O zaman da bir başka operatör havuç vermeye başlayacak ve ben o operatöre yöneleceğim. Turkcell'in havuçları ne kadar bilemiyorum ama havuçları bitirene kadar Turkcell'deyim :)

    Saygılarımla.
  • katılıyorum kısa vadede yapılan müşteri çekme amaçlı yapılan tarifelere aldanmamak ve mantıklı hareket etmek en iyisi

    uzun zaman diliminde numara taşıma biz tüketicilere neler getirecek hangi oparatör hizmeti bize daha ucuza verecek bekleyip göreceğiz
  • Konulara uzun vadeli bakış açımızın olmamasından kaynaklı sorunlar yaşıyoruz. Örneklemek gerekirse "numaranı taşı 3 ay bedava konuş" "ayda 14.99YTL'ye internete bağlan" gibi.
    Oysaki 3 ay bedava konuştuktan sonra numaranı taşıyıp geldiğin operatör sana hangi ücretlerden hizmet verecek buna bakmıyoruz, belki eski operatöründen daha pahalıya konuşturacak.
    Ayda 14.99'a dediği interneti 3 ay bu fiyattan kullacaksın, peki ya sonra kaç liradan kullanacaksın. Kampanyayı düzenleyen firmada "sanki sürekli 14.99 ücret ödeyecekmişsin gibi reklam yapıyor. Bir tanıdığım böyle bir kampanyaya katıldı 4 ay sonra normal tarifeden faturası geldi, isyan bayrağını çekti "ama ben hep 14.99 ödeyecektim".
    Numaranı taşıdın 3 ay bedava konuştun, sonra normal tarifen başladı, ama bir de baktın eski operatöründen daha pahalıya konuşuyorsun.
    Günübirlik yaşamak ve olaylara yaklaşmaktansa, biraz da ileriye bakmak gerekiyor, 6 ay 1 yıl sonra ne olur diye.




  • quote:

    katılıyorum kısa vadede yapılan müşteri çekme amaçlı yapılan tarifelere aldanmamak ve mantıklı hareket etmek en iyisi

    aynen hocam katılıyorum..
  • Güzel yazmışsınız ancak bazı noktaları gözden kaçırmışsınız. Bugün hakim operatör olan Turkcell aralıksız 1 yıldır kampanya yapıyor ve çalışıyor. Konuyu yakından takip eden herkes bilir ki Vodafone Telsim i satın almadan önce Telsim ön ödemeli hat piyasasını ve özellikle gençleri elinde tutuyordu. Avea nın müşteri profili ise daha çok kamu kesimiydi. Kısacası GSM piyasası daha dengeliydi. Aradan geçen zaman içerisinde Vodafone isminin verdiği avantajla biraz daha büyüdü.

    Ancak Vodafone fırsatı o kadar cömertce harcadı ki hala hayret ediyorum. Vodafone gibi bir dev nasıl bu kadar amatörce hareket etti. Telsim'in elinde tutacağım diye her şeyi göze aldığı, nasılsa bunlar ileride bir yerlere gelecekler, harcamaları artacak diye yatırım yapıp elinde tuttuğu kitleyi adete zorla diğer operatörlere kendi elleriyle yolladı. Ardından faturalı abonelerine gereken önemi vermedi. Avea nın ise müşteri profili belliydi. Üstüne Vodafone un kaçırdığı genç profilinden bir kısmını kaptı. Önümüzdeki 1 yıl vodafone un abone sayısını arttırması çok zor.

    Şimdi bu tekelleşmenin sorumlusu kim? Turkcell mi Avea mı? Yoksa ülke gerçeklerinden bi haber yaşayan Turkcell i zorla tekel yapan Vodafone mu! Suçlu aranacaksa belli bence.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: SKELETER

    Güzel yazmışsınız ancak bazı noktaları gözden kaçırmışsınız. Bugün hakim operatör olan Turkcell aralıksız 1 yıldır kampanya yapıyor ve çalışıyor. Konuyu yakından takip eden herkes bilir ki Vodafone Telsim i satın almadan önce Telsim ön ödemeli hat piyasasını ve özellikle gençleri elinde tutuyordu. Avea nın müşteri profili ise daha çok kamu kesimiydi. Kısacası GSM piyasası daha dengeliydi. Aradan geçen zaman içerisinde Vodafone isminin verdiği avantajla biraz daha büyüdü.

    Ancak Vodafone fırsatı o kadar cömertce harcadı ki hala hayret ediyorum. Vodafone gibi bir dev nasıl bu kadar amatörce hareket etti. Telsim'in elinde tutacağım diye her şeyi göze aldığı, nasılsa bunlar ileride bir yerlere gelecekler, harcamaları artacak diye yatırım yapıp elinde tuttuğu kitleyi adete zorla diğer operatörlere kendi elleriyle yolladı. Ardından faturalı abonelerine gereken önemi vermedi. Avea nın ise müşteri profili belliydi. Üstüne Vodafone un kaçırdığı genç profilinden bir kısmını kaptı. Önümüzdeki 1 yıl vodafone un abone sayısını arttırması çok zor.

    Şimdi bu tekelleşmenin sorumlusu kim? Turkcell mi Avea mı? Yoksa ülke gerçeklerinden bi haber yaşayan Turkcell i zorla tekel yapan Vodafone mu! Suçlu aranacaksa belli bence.

    buna suç demek yanlış ve ağır kaçar pazarlama stratejisinin tutmadığını söyleyebilirsiniz




  • Hakim operatörün tarifelerini incelediğinizde şebeke içi konuşturmaya özendirdiğini ve sayıca çok olan abone sayısını bir güç unsuru olarak kullandığını görebilirsiniz. Şebeke dışı konuşma ücretleri bilinçli olarak yüksek tutulmaktadır ve numara taşınabilirliğinde önem arz eden ve kafa karışıklığının önüne geçen "her yöne" konuşma avantajları yeterince sunulmamaktadır. Kısa dönemli sunulan avantajlar bittiğinde bu durum daha iyi anlaşılacaktır. İzlenen bu politikaya dikkatinizi çekmek isterim. Tarifeleri inceleyin; demek istediğimi daha iyi anlarsınız.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: aRmut

    Hakim operatörün tarifelerini incelediğinizde şebeke içi konuşturmaya özendirdiğini ve sayıca çok olan abone sayısını bir güç unsuru olarak kullandığını görebilirsiniz. Şebeke dışı konuşma ücretleri bilinçli olarak yüksek tutulmaktadır ve numara taşınabilirliğinde önem arz eden ve kafa karışıklığının önüne geçen "her yöne" konuşma avantajları yeterince sunulmamaktadır. Kısa dönemli sunulan avantajlar bittiğinde bu durum daha iyi anlaşılacaktır. İzlenen bu politikaya dikkatinizi çekmek isterim. Tarifeleri inceleyin; demek istediğimi daha iyi anlarsınız.



    Tarifelere bakılınca kağıt üstünde dedikleriniz doğru. Ancak Turkcell mükemmel bir pazarlama stratejisi izliyor. Abonelerinin ne yöne nasıl konuştuğunu takip ediyor. Duruma göre nokta atışı yapıp, geçici kampayalarla da olsa müşteriyi elinde tutuyor. Hatta bizzat yararlandığım bir kampanyadan örnek vermek isterim. Geçen yıl bu zamanlarda Turkcell hattıma yüklediğim 100 kontör karşılığın her yöne kullanabileceğim 120 dk hediye alıyordum. Bu kampanyadan 5 ay faydalandım. Hediyelerde dakika olarak değil saniye olarak düşüyordu. Turkcell bu tip hoş süprizleri sürekli yapıyor. Kısacası Turkcell'in yaşayan bir operatör olduğunu hissediyorsunuz. Avea da da bu tarz yarım elma gönül alma hediyeleri var. Vodafone malesef bu konularda özellikle Atilla Vitai gidene kadar çok uzun süre sessiz kaldı. Yeni yeni kıpırdamaya başladı. Ancak çok abonesini kendinden soğuttu. Giden geri kolay kolay dönmüyor malesef. Şu anda yaptıklarını 1 yıl önce yapsaydı durum çok ama çok farklı olurdu. Vodafone bozulan imajını acaba ne kadar reklam harcaması yaparak düzeltmeyi deneyecek! Dünyanın neresinde görülmüş pazarlama stratejisi olarak biz fiyatla rekabet etmeyiz, bizden ucuzluk beklemeyin demek. Üstelik bu açıklamayı hakim operatör o sıralarda pahalı imajını yıkmak için sürekli kampayalar yapıp tv lere reklam verdiği sırada yaptılar.

    Bu arada ilginç bir bilgi vermek isterim yıllardır ilk kez pazarın Turkcell haricindeki bir oyuncusu abone kaybetti. Vodafone(Telsim)'un abonelerinin sesini dinlemesi için bu kadar beklemesi gerekti işte.




  • 8 senedir Hazır Kart kullanırım. Üstteki yazan arkadaşaın 100 kontör yüklemesine 120 dk. bedava vermişler; halihazırda ayda 1000 kontör yüklüyorum, saniye bile vermedi Trcell. İş amaçlı faturalı Voda kullanırım. Şartlara uyulduğu sürece gerçekten ekonomik olduğu gayet açık. Trcell i de Voda her yön 1 kontöre taşıyacağım. Verdiği nar kontörleri işime yaramıyor. Diğre hatları kullanan insanları da aramak istediğim zaman anormal pahalıya geliyor ve bu durumdan hoşlanmıyorum. Hakkım olan ve para verip satın aldığım hattı istediğim gibi kullanma zamanı geldi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi El Fuego -- 1 Aralık 2008; 23:01:20 >
  • kapalı devre iletişim sistemi ne demek bunu anlayamadım
    ancak operatör içi görüşmeyi kastediyorsanız, hatalı bir yaklaşımda bulunmuşsunuz
    3 operatörde bugün her türlü kullanıcıya sunulabilecek geniş bir tarife ve kampanya yelpazesine sahiptir.
    Bugün o beğenmediğiniz çağrı merkezlerinde çalışan on binlerce insan bile kendi firmalarına ait kampanya ve tarifeleri takip etmekte zorlanıyorlar. isteyen şebeke içi görüşmelerini uygun yapar (çok kullanıyorsa) isteyen şebeke dışı görüşmelerini. Kampanyaların kısa dönemli sunulmasının tek sebebi ise tekelleşmenin önüne geçmeye çalışan rekabet kurumunun olmasıdır. (ki strateji olarak bizleri bir yerlere götürebilecek hiç bir şey yapmıyor! yapamıyor!)

    Hakim operatör kavramına gelince. Kimse zorla bir gsm hattını kullanmak zorunda değil. Size uygun operatörü seçip onu kullanırsınız. haa hiçbirinimi beğenmedin alırsın turktelekom onu kullanırsın. Ondan damı rahatsız oldun. Kullanmazsın bu bukadar basit. Telefonun bir zorunluluk olmadığını sadece bir ihtiyaç olduğunu hatırlatmak fayda var
    Eğer bir yerde tekelleşme var ise bunun bir kaç sebebi vardır;
    1.Seçme şansın yoktur.
    2.Zoraki ticaret
    3.Piyasada ki zayıf rakipler
    şimdi seçme şansın yok ilkesini ele alacak olursak; elinde 3 adet seçeneğin var ve kendi kullanımına göre avantaj sağlayabileceğin birini saçabilirsin. 2.madde yi ele alacak olursak; yıllardır telekominikasyon kurumu hakim operatörün tarifelerine müdahele edip piyasanın tekelleşmemesi için indirim yapmasına izin vermedi, dönemlik kampanyalarda rekabete aykırı davranıldığını düşündüğü her kampanyasını iptal ettirdi.Ama buna rağmen hala rakipsiz önde gidiyorlar. Geriye son seçenek kalıyor. Zayıf rakipler; evet tekelleşmenin tek sebebi (bana göre) piyasadaki zayıf rakipler. Zayıf rakipler, yanlış reklam stratejisi ve pazarlama stratejileriyle daha uzun yıllar bu tekelleşmenin önüne geçemezler.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: aRmut

    Arkadaşlar Merhaba;

    Uzunca bir süredir, özellikle numara taşınabilirliğiyle ilgili olarak bu forumu pasif olarak (sadece okuma anlamında) ziyaret ediyordum. Gördüğüm kadarıyla olan biteni "müşteri memnuniyeti" ya da "operatör taraftarlığı" bağlamında değerlendiren anlayışların egemen olduğunu görüyorum. Bunu yadırgamıyorum ama gözden kaçan bazı hususlar olduğu kanaatindeyim; bunları da dile getirmek istedim.

    Bir defa hiçbir zeminde, ortamda, durumda tekelleşme ve tek tipleşmenin hayır getirmeyeceğine inanıyorum. Bu siyasette de olsa, eğitimde de olsa, ekonomide de olsa böyledir. Her alanda çok sesliliğin, rekabet ortamının, eleştir(il)ebilirliğin önemine inanıyorum. Numara taşınabilirliğinin ülkemize gelmiş olmasını bu anlamda olumlu değerlendirmek ve rekabet ortamının sağlıklı bir zemine oturmasına önemli bir katkı sağladığını düşünmek gerekir. Ancak kısa vadede ortaya çıkan manzaraya baktığımızda böylesi bir açılımın bile ülkemizde farklı bir çerçevede seyretmesi resme yukarıdan baktığımızda enteresan bir durum ortaya koymaktadır. Kanaatim odur ki hiçbir kurum, kuruluş tekelleşerek piyasa şartlarını ve abone davranışlarını bu denli yönlendirecek bir potansiyeli ve gücü elinde tutmamalıdır. Dolayısıyla "hakim operatör" kavramının güçlenmesini ve numara taşınabilirliğine rağmen bunun devam etmesini sağlıklı bir gelişme olarak görmüyorum. Bunu hakim operatör karşıtı, ya da B veya C operatör yanlısı bir bakış olarak görmeyin lütfen. Çok temel bir şey söylüyorum; yakın ya da uzak gelecekte A, B ya da C harfleri yer değiştirse bile sonuçta dengesiz bir dağılımın olması rekabet ortamı ve "uzun vadeli" müşteri menfaati açısından sağlıklı bir durum değildir. Bugün kısa dönemli sunulan havuçların albenisiyle ve algı yönetimi (perception management) dediğimiz sofistike araçların uygulamaya konulmasıyla kendini sağlama alan bir tekelleşmenin numara taşınabilirliği gibi bir rekabet unsurunu bile ekarte edebilecek düzeyde güçlenmesini manidar buluyorum. Kapalı devre bir iletişim ağına mecbur bırakıldığınızı ve bunun da ruhunuz hiç duymadan, sizi memnun ederek yapıldığını bir düşünün. Büyük resme bakıldığında bu gerçekten rahatsız edici bir durum olsa gerektir.

    Selamlar.


    Sn.aRmut, genel itibariyle doğru tespitleriniz var. Altını çizerek belirttiğim görüşlerinizin tamamına katılıyorum. Ancak burası genel olarak "Tüketicilerin" olduğu bir paylaşım ortamı, yazınızın diğer kısımlarını dikkate alarak buradaki Gsm Abonelerinin (Tüketicilerin) bahsettiğiniz vaadlere kanmayarak, genel anlamda söylüyorum "Hizmet" alamadığı (Kampanya,hediye vs...) bir operatöre, sırf rekabet devam etsin, diğer operatörlerde para kazansın diye düşünerek Abone olmasını veya aktif kullanmasını düşünmek ve beklemek çok komik olur. Bu nedenle yazınızın belirttiğim bölümleri Gsm Operatörlerini ilgilendirmektedir.

    Tüketici, aynı kaliteyi daha ucuza bulduğu anda işin doğası gereği o hizmeti/ürünü kullanmaya başlar. Burada görev, gerektiği gibi rekabet edip, Tüketicinin gönlünü kazanmasını bilecek Operatörlerdedir. Hizmet kalitesi için sürekli yatırım yapan, Müşteri memnuniyeti ön planda olan, Ürün ve Hizmet çeşitliliği sunan Operatör hep bir adım önde olacaktır.

    Değer yaratın, değer kazanın. Elinizi taşın altına koymadan hiçbir şeyi başaramazsınız, vereceksiniz ki karşılığını alabilesiniz, ağlamakla, şikayetle bu işler yürümez ve yürümeyecektir de...

    Saygılar.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.