Şimdi Ara

hidrojen yakıt tasarruf sistemi (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
4.199
Cevap
49
Favori
517.470
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Cihazı şu an deneme amaçlı olarak benim aracıma taktık. 1 hafta kadar kullandıktan sonra yorumlarımı paylaşırım.



    Cihaz hakkındaki yorumlarınızı merakla bekliyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: akustika

    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Cihazı şu an deneme amaçlı olarak benim aracıma taktık. 1 hafta kadar kullandıktan sonra yorumlarımı paylaşırım.



    Cihaz hakkındaki yorumlarınızı merakla bekliyorum.

    Alıntıları Göster
    Sayın betelguz bu sistem tsı araçlara uygulanıyormu? Jetta 1.2 tsı araç düşünüyorum uygulanabilirmi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: abisi1

    bu hidrojen olayı aslında tehlikeli bir olay, o yüzden yapmıyor olabilirler.
    kaza durumunda falan riskleri var

    lpg ninde riskleri var:D
  • quote:

    Orijinalden alıntı: RisilacMete

    quote:

    Orijinalden alıntı: abisi1

    bu hidrojen olayı aslında tehlikeli bir olay, o yüzden yapmıyor olabilirler.
    kaza durumunda falan riskleri var

    lpg ninde riskleri var:D

    Alıntıları Göster
    Kaza anında depodaki 50 litre benzin ne de güzel yanar biliyor musunuz? Oradan çıkacak 2-3 gr hidrojen kimseye bir şey yapmaz merak etmeyin. Sistemi aracın kontağına bağlarsanız zaten motor durunca sistem de otomatik devreden çıkmış olur.




  • sonuc nedir hidrojen sisteminden tasarruf sağlayan varmı?

    sayın betelguz mazda lantis için uygulama yaptınızmı bu araç için obd çipiniz varmı.
  • gelişmişlik ve gelişmekte olan farkı

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yazılımcı Online

    Amerikan malıymış. Yahu adamlarda benzin ekmek gibi ucuz hala yakıt tasaruffu için cihaz araştırıyorlar. Bizde 4 lira , protesto bile etmiyoruz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: betelguz

    Arkadaşlar kusura bakmayın işlerimin yoğunluğundan forumu bir süredir taskip edemedim.Birçok soru gelmiş.Bu süre zarfında bizde cihazı denedik.ilk denediğimiz araç 1998 model benzinli+LPG li renoult brodway araba.Bu araçta LPG de çalışırken ölçüm yapıldı.Eskiye göre motor şuan daha sessiz ve düzgün çalışıyor.Çekişi çok fazla arttı.Egzostan eskiden çıkan siyah duman tamamen kesildi.Yakıttasarrufu %27 çıktı.eskiden 11 km giderken aynı miktar yakıtla artık 14 km gidiyor.Benzinde denenmedi ama tasarruf miktarı daha yüksek olacağı kesin.İsteyen arkadaşlara cihazı kullanan müşterimizin telefon bilgilerini verebilirim.Bizzat konuşabilirsiniz.

    Cihazın takıldığı diğer bir araç 1989 model enjeksiyonlu Mercedes 200e otomatik vitesli benznli.Bu araçtada çekişte çok çok fazla artış, egzostan çıkan siyah dumanın kesilmesi ve yakıt tasarrufu sağlandı.Tasarruf oranı yaklaşık %30 civarı şehir içi.Şehir dışı ölçülmedi ancak %35 üzeri olacağını düşünüyorum.Şuan bu araçta denenmek üzere birde PWM kontrol devresi takıyoruz.Bunla daha az akımda daha fazla gaz üreterek verimi dahada artıracağız.

    Diğer takılan araç 2005 model 1,6 motor Toyata corolla.Bu araç oksijen sensörlü olduğundan ve araçta ecu ile uyum sağlaması için OBD-2 çipi henüz kullanmamaış olduğumuzdan dolayı yakıtta tasarruf sağlanamadı.Ancak çekişte artış oldu.Şuan OBD-2 performan çipi siparişi verdik.Geldğinde onunla denenecek.Oksijen sensörlü araçlarda OBD-2çipi kullanılması gerekiyor.Bir küçük sorun OBD-2 çipi LPG sistemi ile uyumlu değil.Benzinde kullanmak gerekiyor.Sistemi henüz dizel araçlarda deneyemedik.Yaklaşık 10-15 gün içinde bir dizel minübüste denemesinmi yapacağız.Sonuçları burdan yazmaya çalışacağım.Gittigidiyordaki ilanlarımızı takip ederseniz ordanda sonuçları öğrenebilirsiniz.Dizelde beklentimiz %40 tasarruf miktarıdır.Dizel araçların bir şansıda obd-2 çipi kullanmak gerekmiyor.

    Oksijen sensörü içermeyen benzinli-lpg li araçlarda tasarruf oranı mükemmel.ayrıca çekişi artırması motor ısısını düşürmesi buda yağ ömrünün uzamasını sağlıyor.Bunlar denemeler sonucunda bizzat tespit ettiğimiz durumlar.Biz denemeden emin olmadan bu böyledir demiyoruz.Bunu satıyorsak müşterimizin yüzüne sonrada utanmadan bakabilmeliyiz.

    Bu sistemler hikaye diyen arkadaşım bu sistemler emin ol çok gerçek.Sadece doğru sistemi kullanmak önemli.Yurdumuzda hidrojen tasarruf cihazı diye satılan yerli üretimler var.Bunların ürettiği gaz miktarı dakikada 70-120 mililitre arası.Tabi bu kadarcık gaz ile yeterli verim alınması mümkün olmuyor ve sonuçta ortada pekçok memnuniyetsiz müşteri oluyor.Bu nedenle bu sistemler işe yaramıyor deniliyor.Bizim sistemimiz bu yerli sistemlerin ürettiği gazın 10-20 katı (dakikada 1-2,2 litre arası ayarlanabiliyor) gaz üreterek motora veriyor.Haliyle çokta iyi bir tasarruf sağlıyor.

    Sistemi alıp kullanıp beğenmeyip iade etmek isteyenler için şöyle yapabiliriz.Bize araç bilgilerinizi iletirsiniz.Size en uygun seti veririz.Bu setle verim alamazsanız koşulsuz geri alırız.Gittigidiyordan yapılan alımlarda site komisyon kestiğinden sadece bu komisyon tutarını iadede düşeriz.Buda yeterince adil.

    bu ilan sizemi ayit öyle sanıyorum fakat ilk denediğim araç 98 brodway diyorsunuz ilanınızda 1992 model v.s sıraylamaile gidiyor,
    http://urun.gittigidiyor.com/Otomobiller-icin-hidrojen-yakit-tasarruf-sistemi_W0QQidZZ38221286

    bu da ilanınızdaki yazılar


    alıntı

    ÜRÜNDEN MEMNUN KALMAZSANIZ KOŞULSUZ ŞARTSIZ GERİ ALIYORUZ. PARANIZIN TAMAMINI İADE EDİYORUZ.....
    Otomobil sahipleri şimdiye kadar yapılmış en iyi hidrojen yakıt tasarruf sistemi artık Türkiye'de

    Türkiyede ilk testleri yapılan cihazımız 1992 model LPG li Renoult Broadway arabada %30 tasarruf sağlamıştır.1989 model Benzinli Mercedes 200E otomatik vitesli arabada %40 tasarruf sağlamıştır.Dizel Mitsubishi L200 pikapta %60 tasarruf sağlamıştır.Ayrıca araçların çekişleri çok çok artmış, daha önce egzostan çıkan siyah duman tamamen kesilmiş, motor harareti düşmüştür.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: BLACKMONK

    quote:

    Orijinalden alıntı: betelguz

    Arkadaşlar kusura bakmayın işlerimin yoğunluğundan forumu bir süredir taskip edemedim.Birçok soru gelmiş.Bu süre zarfında bizde cihazı denedik.ilk denediğimiz araç 1998 model benzinli+LPG li renoult brodway araba.Bu araçta LPG de çalışırken ölçüm yapıldı.Eskiye göre motor şuan daha sessiz ve düzgün çalışıyor.Çekişi çok fazla arttı.Egzostan eskiden çıkan siyah duman tamamen kesildi.Yakıttasarrufu %27 çıktı.eskiden 11 km giderken aynı miktar yakıtla artık 14 km gidiyor.Benzinde denenmedi ama tasarruf miktarı daha yüksek olacağı kesin.İsteyen arkadaşlara cihazı kullanan müşterimizin telefon bilgilerini verebilirim.Bizzat konuşabilirsiniz.

    Cihazın takıldığı diğer bir araç 1989 model enjeksiyonlu Mercedes 200e otomatik vitesli benznli.Bu araçtada çekişte çok çok fazla artış, egzostan çıkan siyah dumanın kesilmesi ve yakıt tasarrufu sağlandı.Tasarruf oranı yaklaşık %30 civarı şehir içi.Şehir dışı ölçülmedi ancak %35 üzeri olacağını düşünüyorum.Şuan bu araçta denenmek üzere birde PWM kontrol devresi takıyoruz.Bunla daha az akımda daha fazla gaz üreterek verimi dahada artıracağız.

    Diğer takılan araç 2005 model 1,6 motor Toyata corolla.Bu araç oksijen sensörlü olduğundan ve araçta ecu ile uyum sağlaması için OBD-2 çipi henüz kullanmamaış olduğumuzdan dolayı yakıtta tasarruf sağlanamadı.Ancak çekişte artış oldu.Şuan OBD-2 performan çipi siparişi verdik.Geldğinde onunla denenecek.Oksijen sensörlü araçlarda OBD-2çipi kullanılması gerekiyor.Bir küçük sorun OBD-2 çipi LPG sistemi ile uyumlu değil.Benzinde kullanmak gerekiyor.Sistemi henüz dizel araçlarda deneyemedik.Yaklaşık 10-15 gün içinde bir dizel minübüste denemesinmi yapacağız.Sonuçları burdan yazmaya çalışacağım.Gittigidiyordaki ilanlarımızı takip ederseniz ordanda sonuçları öğrenebilirsiniz.Dizelde beklentimiz %40 tasarruf miktarıdır.Dizel araçların bir şansıda obd-2 çipi kullanmak gerekmiyor.

    Oksijen sensörü içermeyen benzinli-lpg li araçlarda tasarruf oranı mükemmel.ayrıca çekişi artırması motor ısısını düşürmesi buda yağ ömrünün uzamasını sağlıyor.Bunlar denemeler sonucunda bizzat tespit ettiğimiz durumlar.Biz denemeden emin olmadan bu böyledir demiyoruz.Bunu satıyorsak müşterimizin yüzüne sonrada utanmadan bakabilmeliyiz.

    Bu sistemler hikaye diyen arkadaşım bu sistemler emin ol çok gerçek.Sadece doğru sistemi kullanmak önemli.Yurdumuzda hidrojen tasarruf cihazı diye satılan yerli üretimler var.Bunların ürettiği gaz miktarı dakikada 70-120 mililitre arası.Tabi bu kadarcık gaz ile yeterli verim alınması mümkün olmuyor ve sonuçta ortada pekçok memnuniyetsiz müşteri oluyor.Bu nedenle bu sistemler işe yaramıyor deniliyor.Bizim sistemimiz bu yerli sistemlerin ürettiği gazın 10-20 katı (dakikada 1-2,2 litre arası ayarlanabiliyor) gaz üreterek motora veriyor.Haliyle çokta iyi bir tasarruf sağlıyor.

    Sistemi alıp kullanıp beğenmeyip iade etmek isteyenler için şöyle yapabiliriz.Bize araç bilgilerinizi iletirsiniz.Size en uygun seti veririz.Bu setle verim alamazsanız koşulsuz geri alırız.Gittigidiyordan yapılan alımlarda site komisyon kestiğinden sadece bu komisyon tutarını iadede düşeriz.Buda yeterince adil.

    bu ilan sizemi ayit öyle sanıyorum fakat ilk denediğim araç 98 brodway diyorsunuz ilanınızda 1992 model v.s sıraylamaile gidiyor,
    http://urun.gittigidiyor.com/Otomobiller-icin-hidrojen-yakit-tasarruf-sistemi_W0QQidZZ38221286

    bu da ilanınızdaki yazılar


    alıntı

    ÜRÜNDEN MEMNUN KALMAZSANIZ KOŞULSUZ ŞARTSIZ GERİ ALIYORUZ. PARANIZIN TAMAMINI İADE EDİYORUZ.....
    Otomobil sahipleri şimdiye kadar yapılmış en iyi hidrojen yakıt tasarruf sistemi artık Türkiye'de

    Türkiyede ilk testleri yapılan cihazımız 1992 model LPG li Renoult Broadway arabada %30 tasarruf sağlamıştır.1989 model Benzinli Mercedes 200E otomatik vitesli arabada %40 tasarruf sağlamıştır.Dizel Mitsubishi L200 pikapta %60 tasarruf sağlamıştır.Ayrıca araçların çekişleri çok çok artmış, daha önce egzostan çıkan siyah duman tamamen kesilmiş, motor harareti düşmüştür.

    Alıntıları Göster
    "



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi betelguz -- 12 Mart 2012; 13:44:29 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: betelguz

    "

    Alıntıları Göster
    Berkan Bey,

    http://www.cyberenerji.com/?&Bid=710277 buradaki referanslarınıza göz atarken dikkatimi çeken şey içlerinden sadece bir tanesinde OBD-2 çipi kullanmış olmanızdır.
    Bu çip oksijen sensörlü araçların tümünde zorunlu bir gereklilik mi? Yoksa sistemin motor arıza lambasını yapması durumunda mı bu çipi takıyorsunuz?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: DeLiCe_DoLuCa

    bir süredir yazmıyordum ama tam da çalıştığım yerlerden konu açılmış .. motorların (içten yanmalı ve elektrikli tüm motorlar) çalışma prensipleri, verimleri ve bu sistemler hakkında biraz konuşmak lazım.. öncelikle hidrojenin atom sayısı olarak dünyada en çok bulunan atom olduğunu (yaklaşık %90) düşünürsek tüketilmesi en zor yakıttır.. ancak kendisi ikincil yakıt kategorisine girmektedir, bu da şu demektir; doğada hazır bir şekilde bulunmamaktadır, sudan elde edilir (neredeyse bütün yöntemlerde su önceliklidir) ve enerji üretmek için kullanıldığı bütün alanlarda yine suya dönüşür .. bir enerji kaynağını üretmek için ne kadar peşin enerji verirseniz o kadar verimsiz bir sistem elde etmiş olursunuz diyebiliriz.. benzin bu konuda karlıdır, mazot da.. çok güçlü yanma kapasitelerine sahip oldukları için doğru basınç ve hızda yandıklarında ortaya çıkan enerjileri çok yüksektir.. o yüzden petrolü damıtırken harcadığınız enerjiye değer.. ancak bu yakıtlar yandıklarında (hidrojenin aksine) başlangıç formlarına değil başka kimyasallara (zehirlere) dönüşürler, bu da onların bir son kullanım tarihleri olduğu anlamına gelir.. zaten hidrojenden medet arayışı da buradan doğmuştur..

    fakat şimdi enerji dönüşümlerine bakalım.. benzin, mazot üretmek onların yaratacağı enerji bakımından karlıdır dedim ancak bu potansiyel onların içinde zaten damıtılmadan önce de var.. sadece kullanım alanlarına göre ayrılıp saflaştırılıyorlar, yani tam bir enerji dönüşümü yok.. ancak bir enerji dönüşümünü A-B-A şeklinde yaparsanız, yani A dan B ye, sonra yine B den A ya bir dönüşüm yaparsanız en sonda elde ettiğini A, birinci A dan düşük olacaktır.. bu, bütün doğanın en temel yasalarındandır; kayıpsız enerji dönüşümü olmaz..

    şimdi elimizde bir miktar su var diyelim, 100 birim enerji ile suyu birleştirdik, hidrojen elde ettik.. kağıt üzerinde 100 birim enerji potansiyeline sahip hidrojenimiz olması lazım, yani hidrojeni herhangi bir yolla suya geri dönüştürüsek 100 birim enerji açığa çıkacak diyebiliriz (çünkü enerji ve madde yoktan var olmaz, vardan yok olmaz) ancak deneme yaparsak bunun böyle olmadığını görürüz.. bunun sebebi de dönüşümü yapan sistemin (başta ısınma olmak üzere) kayıplı bir sistem olmasıdır..

    bu kayıp anlayışına göre şunu diyebiliriz; enerjiyi ne kadar dönüştürürsek o kadar kayıp olacak! çünkü her sistem kayıplıdır..

    bu son cümleyi aklımızda tutalım ve hemen başka bir noktaya değinelim; alternatör.. yani aküyü şarj eden arkadaş.. bir alternatör ya da dinamo elektrik enerjisini bir yerde depolamaya veya üretmeye çalışmıyorsa hafifçe dönebilir... mesela büyükçe bir dinamonun miline bir kol takıp çevirdiğimizi düşünelim, eğer dinamo elektrik üretmiyorsa (yani fişe takılı değilse de diyebiliriz) kolayca döner.. çünkü döndürmek için vermeniz gereken kuvvetin dinamonun iç parçalarının sürtünme direnç kuvvetinden büyük olması yeterlidir.. ancak diyelim ki dinamoyu fişe taktınız ve bir cihaza 2kW güç besleyeceksiniz.. aynı dinamoyu bu defa döndürmek için ihtiyacınız olan kuvvet 2kW+parçaların iç sürtünme direnç kuvvetini karşılayacak kadar olmalıdır (çünkü enerji yoktan ver edilemez demiştik, dinamonun da 2kW ı yoktan ver etmesi imkansız, o gücü kendisini döndüren koldan almak isteyecek, yani sizin kolunuzdan) .. yani buradan anlayacağımız üzere zaten akü dolduğunda alternatörün içten yanmalı motordan talep ettiği güç sadece kendi parçalarını iç sürtünmesi kadar (elektrik üreteçlerinde bu sürtünme kaybı %1 veya daha altındadır, çoğu zaman dikkate bile alınmaz) olacaktır.. akü boşaldığında alternatörün dönmesi (ürettiği güç kadar) zorlaşacak ve motora ona göre yük bindirecektir.. dolayısıyla alternatörün devreden çıkması gibi bir kavram çok önemli değil, yeni arabalardaki devreden çıkma dediğimiz özellik ise gaza tam yüklenildiği birkaç saniyelik zamanda akü boş olsa bile alternatörün devreden çıkması özelliğidir, bu da araca 5-10 saniyeliğine 1-2 bg ekler.. genellikle spor arabalarda kullanılan bir özelliktir..


    şimdi içten yanmalı motorun veriminden bahsedelim; benzinliler için %20 civarı (genellikle daha da düşük), dizeller için ise %47 civarıdır.. yani benzinli aracınızda yaktığınız her 10 litre benzinin ortalama 2 lt si sizi hareket ettirirken kalan 8 litresi; ısınma, sürtünme, soğutma çabası, belirli devirlerde düşük verimli yanma, egzoz basıncı, devir değişimlerinde anlık olarak hava/yakıt oranının idealden uzaklaşması gibi sebeplerden ötürü boşa gitmektedir..

    şimdi bütün bu verim konularını bir araya getirelim; aracımızda 100 bg brüt güç üreten bir motor olsun.. alternatör tam kapasite ile elektrik üretirken sistemden 2 bg çeksin.. hidrojen sistemimiz de arabamızda kurulu olsun.. bu sistem sürekli akım çeken bir sistem olduğu için alternatör sürekli olarak yüksek kapasite (belki de en yüksek) ile çalışacak.. bildiğiniz gibi her enerji dönüşümü kayıplıdır.. şimdi motordan hareket enerjisi gelip alternatörde elektrik enerjisi üretirken 1. kayıp (verim %80), sonra bu alternatör suya elektrik verip hidrojen üretirken 2. kayıp (bilinen en yüksek hidroliz verimi çok özel şartlar altında %70 ancak suya eklenen maddeler silindir odalarında yapışıp kalıyor dolayısıyla %54 lük ideal saf su hidroliz verimini ele alalım), sonra bu hidrojen motora giriyor ve yine motorun yanma verimine tabi bir şekilde (yani benzinli için %20) yanıyor.. bu sistemin suyu ve hidrojeni taşıması için kullanacağı pompalama enerjisini aküden almasından falan bahsetmedim bile.. onlar en son detaylar..

    şimdi alternatörü döndürmek için kendimizi yırttığımız enerjinin ne kadarı bize beygir gücü olarak geri geldi hesaplayalım : %8,64 .. bu arada bir enerji dönüşümü daha var unuttuğum; alternatörden gelen elektrik doğru akıma çevrilip aküde kimyasal enerji olarak depolanıyor ve sonra tekrar elektrik enerjisi olarak çekiyoruz... bu elektrik-kimyasal-elektrik enerji dönüşümünün de verimi %75-80 civarı.. yani %8.64 x %80= %6.91 .. diyelim ki alternatörümüzün çektiği 2 bg in hepsini (teyp, farlar, klima herşey kapalı ) bu hidrojeni elde etmek, sistemimize katmak ve benzinle yakmak için harcadık.. 2 bg x %6.91 = 0,14 bg güç ortaya çıktı.. tabi burada kütle (aslında atom sayısı) üzerinden hidrojenin benzine oranla 2.8 kat daha yüksek verimle (2.8 gr benzinin yaratabildiğini 1gr hidrojen yapabiliyor) yanabildiğini hesaba katmayı unuttum.. dolayısıyla verim hesabımda sonuç %6.91 değil, 2.8 katı olan %19,34 çıkmalıydı.. 2 bg harcayarak elde ettiğimiz güç de 0.39 bg olmalıydı..

    diyelim ki şehir içinde sakin bir hızla seyrediyorsunuz, 3-5 bg güçle yapabileceğiniz dur-kalklar yapıyorsunuz.. bunun 0.39 unu hidrojenden gelecek güç olarak karşılayabilirsiniz.. ancak öncesinde alternatöre 2 bg kadar yük bindirmek zorundasınız.. yani hayali motorumuzla yapılan her 5-7 bg lik harcamanızın (motorun diğer giderlerini saymazsak) yaklaşık 0.40 bg ini hidrojenden elde edebilirsiniz.. tabi ki benzinle aynı kalitede motora püskürtme yapan bir sistemden bahsediyorsak..

    yani teorik olarak hidrojenden tasarruf yapmak mümkün müdür? evet mümkündür.. bu sistem karlı mıdır ("kar" bilimsel anlamda değil, değer mi anlamında) ? bence değildir.. üstelik halihazırda bahsi geçen, üzerinde 3 yıl ar-ge (buradaki ar-ge anlayışının zararsızlık testlerinden ibaret olduğunu düşünüyorum) yapılmış bir cihazın sürekli sabit hidrojen üretip sisteme vermesi de cok acemicedir ve yüksek devirlerde ihmal edilebilecek alternatör yükünün rölantiye yakın devirlerde (yüzde olarak) gereksiz yere artmış olacağını düşünürsek (sistem rölantide de 2 bg çekiyor, 5000 devirde de) verim beklenilenin de altında olacaktır..

    bir de turbo sorunu var, turbolu araçlarda motora hava yüksek basınç altında veriliyor, dolayısıyla da bu yüksek başınçlı ortama püskürtülecek (ya da gönderilecek diyelim) hidrojenin daha yüksek basınca sahip olması lazım ki ortama katılabilsin..

    yani böyle bir sistemle bu kadar uğraşılacağına en basit lpg kitinin üzerine (motorun avans ayarları değiştirilerek) hidrojen uygulaması yapılsaydı 100 kat daha karlı bir sistem elde edilmiş olurdu.. hiç olmazsa hidrojen arabaya hazır olarak geleceği için sudan hidrojene dönüştürülmesi esnasındaki verimi toplam sistem verimine katmak zorunda kalmazdık.. lpg tankları da 115 bar a kadar destekledikleri için bu şartlar altında tankın kütlesinin %7 si kadar kütlede hidrojen depolanabilir.. yani demir döküm 100 kilo bir tankın içine 7 kg hidrojen depolanabilir, bu da 7x4=28 lt benzinin işini yapabilir.. çok yüksek bir menzil vaadetmediği açık ancak hidrojeni elde etmek için kullanacaklarımızın su+elektrik olduğunu düşünürsek çok ucuz olduğu da kesin..


    bir de son bir not; sistemlerin hidrojen üretimlerini karşılaştırırken "litre" kullanılmış.. kapalı ve değişken basınçlı ortamlardaki gazlar litre ile karşılaştırılmaz.. 5 bar basınçtaki 10 lt hidrojen ile 10 bar basınçtaki 7 lt hidrojenin kütleleri aynı değildir.. benzin-hidrojen karşılaştırmasını yaparken de benzinin normal şartlar altındaki yoğunluğunu hesaplayıp kütlelerini karşılaştırmak gereklidir.. hidrojenin 2.8 kat daha güçlü yanma verimi de kütle farkı üzerinden elde edilmiştir.. hacim üzerinden karşılaştırmak isteseydik sıvı hidrojen (yaklaşık 900 bar basınç altında) söz konusu olurdu, o zaman da hidrojenin yanma potansiyeli yaklaşık 4 kat büyük derdik ancak gaz hidrojende bu karşılaştırma mümkün değil..

    Alıntıları Göster
    bu hydrojen sistemi geleceğin yakıtıdır elektrikli araç falan hikaye elektrikli araçların en büyük derdi akü problemleri.. ve bu akülerin doğaya zararı.. yani bir yandan temiz enerji elde edelim derken bir yandanda o araçların aküsü doğayı kirleticek..

    hydrogen temiz yeşil enerjidir.. türkiye yeni tanışdı ama 1995 lilerden beri avrupa ve amerikada bunun üstüne çalışmalar var. en büyük sıkıntı şudur daha doğrusu hydrojenli araçda şu anda aracın üstünde sudan convert işlemi yapılmakda ama bilim adamlarının amacı hydrogen gazını tıpkı lpg gibi araçda kullanmaya çalışıyorlar.. buda zor nedeni hdrogeni zapedebilicek demir çeşidi dünyada çok özel ve sadece amerikan ordusunun nasa ve özel roketleri için ürettiği özel tip bir demir ile muhafaza edilebiliniyor.. o yüzden muhafaza edilmesi çok zor..

    bmw nin şu anda seri üretimde ürettiği bmw 7 hydrogen aracı var.

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi


    gm in opelle ortak yürüttüğü 4 .nesil hydrogen ev4 projesi var bakın 4.nesil diyorum bu çok önemli yani adamlar hayla vazgeçmeden geliştirmeye devam ediyorlar çünkü dünyanın devlerinin hepsi biliyorki benzin petrol bittimi dünyadaki en yüksek kaliteli yakıt tipi hydrogen.

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi



    Yani hidrojen palavra yada öyle böyle bir sistem değil lpg cng ne kadar araçlarda kullanılıyorsa hidrogende o kadar kullanılabilinir ve hatta kalite yüksek yanma açısından lpg ve cng den misli misli kaliteli bir sistem..

    bunu ithal eden arkadaşlara gelince amerikayı takip ediyorlarsa görürlerki bu sistmeler aşırı gelişdi mesela içerde artık yakıt yani su göstergesi var böylece su bittiğinde anlayabiliyorsunuz bittiğini.. ayrıca hidrojeni devreye sokup devreden çıkartan buton sistemleride var..

    Artık Hho chipler bile var aracınızın modelini cinsini söylerseniz aracınıza hho chip tunning yapıyorlar böylece hidrogeni en verimli şekilde yakıyrosunuz



     hidrojen yakıt tasarruf sistemi


    Türkiyede bu sistemi getirtenlerin yada montajını yapanların ustalaşması ve dünyayı yakından takip etmesi dileğimdir bu sistem kendini ispat ederse hem satan kazanır hem taktıran.. öncelik ekonomi olmalıdır tabiki yakıtın fiyatı malum..


    bazı firmalar sattıkları ürün dışında ek sıvılar veriyorlar bu tip sıvıların gereği yok amerikadaki hiç bir hho kitde bu tür şeyler yok normal suyla çalıştırıyorlar.. normal su zaten en büyük yanıcıdır bunun dışında ek bir sisteme ihtiyaç yokdur..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Cihazı şu an deneme amaçlı olarak benim aracıma taktık. 1 hafta kadar kullandıktan sonra yorumlarımı paylaşırım.

    2 hafta oldu, henüz yorumunuzu göremedik..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: terapist70

    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Cihazı şu an deneme amaçlı olarak benim aracıma taktık. 1 hafta kadar kullandıktan sonra yorumlarımı paylaşırım.

    2 hafta oldu, henüz yorumunuzu göremedik..

    Alıntıları Göster
    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bountr -- 30 Nisan 2011; 0:06:21 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.



    Açıklayıcı bilgileriniz için teşekkür ederim Sn. bountr

    Sormak istediğim bir kaç soru var. Devirin yükseldikçe etkisinin azaldığını söylemişsiniz. Sizce sisteme daha fazla gaz verilirse yani daha yüksek gaz çıkışlı bir sistem takılırsa yüksek devirlerde de verimli hale gelebilir mi? Bunu hissettiniz mi?
    Ayrıca sözünü ettiğiniz radyatör hidrojen pilinden su tankına geri dönüş yapan su çıkışına mı monte ediliyor?

    Ve de bu PWM devresiyle nelere müdale edebiliyor sunuz? Tamamen manuel olarak mı çalışıyor? Sanırım 2 tane siviç var PWM'de bunlar neleri kontrol ediyor.
    Sistem sıvısında kaynama oluşuyor mu?

    Yanıtlarınız ve bilgilendirmeleriniz için şimdiden teşekkür ederim. Saygılarımla.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.


    hatırlıyorsan hocam sana ebaydan hho kitlerinin linkini atmışdım.. sen sanırım burdan almayı tercih etmişsin arkadaşın fiyatlar biraz pahalı.. 50 euroluk chipe 250 tl istiyor bana fazla geldi..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: darkmoon34

    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.


    hatırlıyorsan hocam sana ebaydan hho kitlerinin linkini atmışdım.. sen sanırım burdan almayı tercih etmişsin arkadaşın fiyatlar biraz pahalı.. 50 euroluk chipe 250 tl istiyor bana fazla geldi..

    Alıntıları Göster
    bu fikri dünya üzerinde gerçeğe dnüştüreceğine inandığım tek firma var, o da mazda dır, adamların felsefesi diğer otomobil üreten firmalardan çok farklı, ki renesis motorla 40 yıldır uğraşmalarıda bunun bir göstergesi, ama biz görürmüyüz oda muamma ...


    ama sırada önce, fosil yakıttan maksimum verimi alacaklar, daha doğrusu sıkıştırabileceği kadar motoru sıkacaklar, ondan sonra yavaş yavaş yerini elektrikli araçlara bırakırken, tahmini olarak bir 50 yıl sonra hidrojnli yakıtlarla birlikte elektirkliler piyasada olacaklar, buda zaten fosil yakıtların tamamen tükenmesine yakın (50 yıl ömrü olduğunu varsayıyorlar) olur kanaatimce...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi McManamann -- 30 Nisan 2011; 14:12:46 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: SeKSandDoRT

    bu fikri dünya üzerinde gerçeğe dnüştüreceğine inandığım tek firma var, o da mazda dır, adamların felsefesi diğer otomobil üreten firmalardan çok farklı, ki renesis motorla 40 yıldır uğraşmalarıda bunun bir göstergesi, ama biz görürmüyüz oda muamma ...


    ama sırada önce, fosil yakıttan maksimum verimi alacaklar, daha doğrusu sıkıştırabileceği kadar motoru sıkacaklar, ondan sonra yavaş yavaş yerini elektrikli araçlara bırakırken, tahmini olarak bir 50 yıl sonra hidrojnli yakıtlarla birlikte elektirkliler piyasada olacaklar, buda zaten fosil yakıtların tamamen tükenmesine yakın (50 yıl ömrü olduğunu varsayıyorlar) olur kanaatimce...


    50 yıl verilen ömür tamamen bitmesi yönünde arabalarda benzin tüketimini daha önce keserler.. öyle 50 yılı beklemezler acil kullanım amaçlı benzini buralara yönlendirirler.. neticede hayla bir çok ülkede sanayi elektrik üretimi ve askeri alan petrol ve petrokimya yakıtlar üstünde dönmekde.. o yüzden binek araçlarda benzin akışını çok daha önce keserler..

    ayrıca bu işi bmw yapdı ve şu anda bmw 7 hydrogen satılıyor zaten sadece fiyatı çok pahalı 1 milyon dolar jeyleno da bar bir tane adam satın aldı..

    ayrıca pek çok kişi sessiz sedasız araçlarını hidrojende çalıştırıyor ama petrol devlerinin dikkatini çekmemek için bunun ticaretini yapmıyorlar.. yıllar önce türkiyeye gelen suyla çalışan arabayı yapdığını idda eden bir italyanın sheratonda tarandığını öldürüldüğünü unutmayalım..

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi

     hidrojen yakıt tasarruf sistemi




  • quote:

    Orijinalden alıntı: akustika


    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.



    Açıklayıcı bilgileriniz için teşekkür ederim Sn. bountr

    Sormak istediğim bir kaç soru var. Devirin yükseldikçe etkisinin azaldığını söylemişsiniz. Sizce sisteme daha fazla gaz verilirse yani daha yüksek gaz çıkışlı bir sistem takılırsa yüksek devirlerde de verimli hale gelebilir mi? Bunu hissettiniz mi?
    Ayrıca sözünü ettiğiniz radyatör hidrojen pilinden su tankına geri dönüş yapan su çıkışına mı monte ediliyor?

    Ve de bu PWM devresiyle nelere müdale edebiliyor sunuz? Tamamen manuel olarak mı çalışıyor? Sanırım 2 tane siviç var PWM'de bunlar neleri kontrol ediyor.
    Sistem sıvısında kaynama oluşuyor mu?

    Yanıtlarınız ve bilgilendirmeleriniz için şimdiden teşekkür ederim. Saygılarımla.


    Sisteme belli bir seviyeden fazla gaz verilmesinin tehlikeli olabileceğini düşünüyorum. Sonuçta bu gazı bir torch dedikleri pürmüz tarzı birşeye bağlayıp demiri kesiyor adamlar. Adamın biri büyük bir elektroliz devresi yapıp dakikada 10 lt gaz üretip motora vermiş, sonuçta motoru eline almış tabii. Buradaki amaç dakikada 1-2 litre civarı gaz üretip yakıtın daha verimli yanmasını sağlamak. Mesela düşük devirde daha etkili derken 5. vites ve 80 km hız ile giderken gaza ufak bir dokuşumda motor daha iyi tepki veriyordu ve yokuşları daha rahat çıkıyordu. Ama benim normal kullanış tarzım ile çok fazla bir fark göremedim. Zaten aracım 57 beygir, düz dizel, çok fazla bir performans artışı beklemedim. Radyatör su tankından sonra takılması gerekiyor ve hidrojen pilinin de bundan alçakta durması gerekiyor. Benim araçta fazla yer olmadığı için düzgün koyamadık ve 1 saat kullanım sonunda kaynama yaptı. Pwm devresi verilen akımın ısıya dönüşmesini engelliyor ve elektrolizin verimini arttırıyor.




  • Anılan hidrojen yakıt tasarruf sistemindeki Hidrojen yakıtı , gerçekte HİDROJEN AKARYAKIT TASARRUF SİSTEMİ İÇİN ÖZEL ÇÖZELTİ TUZU diye bahsedilen BOR kökenli Sodium borohydride NaBH4 ( sodium tetrahydridoborate olarak da bilinir)Titanyum katalizör kullanılarak elde edilir.The hydrogen can be regenerated by catalytic decomposition of the borohydride:
    NaBH4 + 2H2O → NaBO2 + 4H2 -218kjul.mol_1
    Sistem tersinirdir... after sodium borohydride (NaBH4) has released its hydrogen and has been oxidized, the product is NaBO2 (sodium metaborate). Sodium metaborate might be hydrogenated back into sodium borohydride fuel by several different techniques, some of which might theoretically require nothing more than water and electricity or heat.

    HİDROJEN AKARYAKIT TASARRUF SİSTEMİ İÇİN ÖZEL ÇÖZELTİ TUZU

    HİDROJEN GAZI ÜRETİMİNDE ELETROLİZ CİHAZINDA KULLANMANIZ GEREKEN ÖZEL KARIŞIM TUZDUR.CİHAZINIZIN UZUN ÖMÜRLÜ VE MAKSİMUM VERİMDE ÇALIŞMASI İÇİN KULLANIM KLAVUZUNDAKİ TALİMATLARA UYGUN OLARAK HAZIRLANMASI GEREKMEKTEDİR.BU ÖZEL TUZ DIŞINDA MADDELER KULLANILMASI HALİNDE CİHAZA CİDDİ ZARARLAR VEREBİLİRSİNİZ.AYRICA CİHAZINIZ GARANTİ KAPSAMI DIŞI KALIR.

    TUZ MİKTARI 360 GR OLUP 1 YIL KULLANMANIZA YETERLİDİR.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bountr


    quote:

    Orijinalden alıntı: akustika


    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.



    Açıklayıcı bilgileriniz için teşekkür ederim Sn. bountr

    Sormak istediğim bir kaç soru var. Devirin yükseldikçe etkisinin azaldığını söylemişsiniz. Sizce sisteme daha fazla gaz verilirse yani daha yüksek gaz çıkışlı bir sistem takılırsa yüksek devirlerde de verimli hale gelebilir mi? Bunu hissettiniz mi?
    Ayrıca sözünü ettiğiniz radyatör hidrojen pilinden su tankına geri dönüş yapan su çıkışına mı monte ediliyor?

    Ve de bu PWM devresiyle nelere müdale edebiliyor sunuz? Tamamen manuel olarak mı çalışıyor? Sanırım 2 tane siviç var PWM'de bunlar neleri kontrol ediyor.
    Sistem sıvısında kaynama oluşuyor mu?

    Yanıtlarınız ve bilgilendirmeleriniz için şimdiden teşekkür ederim. Saygılarımla.


    Sisteme belli bir seviyeden fazla gaz verilmesinin tehlikeli olabileceğini düşünüyorum. Sonuçta bu gazı bir torch dedikleri pürmüz tarzı birşeye bağlayıp demiri kesiyor adamlar. Adamın biri büyük bir elektroliz devresi yapıp dakikada 10 lt gaz üretip motora vermiş, sonuçta motoru eline almış tabii. Buradaki amaç dakikada 1-2 litre civarı gaz üretip yakıtın daha verimli yanmasını sağlamak. Mesela düşük devirde daha etkili derken 5. vites ve 80 km hız ile giderken gaza ufak bir dokuşumda motor daha iyi tepki veriyordu ve yokuşları daha rahat çıkıyordu. Ama benim normal kullanış tarzım ile çok fazla bir fark göremedim. Zaten aracım 57 beygir, düz dizel, çok fazla bir performans artışı beklemedim. Radyatör su tankından sonra takılması gerekiyor ve hidrojen pilinin de bundan alçakta durması gerekiyor. Benim araçta fazla yer olmadığı için düzgün koyamadık ve 1 saat kullanım sonunda kaynama yaptı. Pwm devresi verilen akımın ısıya dönüşmesini engelliyor ve elektrolizin verimini arttırıyor.


    Radyatörün su tankından sonra takılması gerekiyor derken, su tankından hidrojen piline giden hattı mı demek istediniz?

    Ayrıca yakıt pilinde sormak istediğim özel bir soru var. Burada dizi halinde giden - ve + kutuplar var. Sadece bir + ve - arasındaki elektrik verilmeyen yüksüz plaka sayısı nedir? Mesela sırayla gidersek - n n n n + dersek arada 4 tane n (nötr) plaka olacağından 4 tane mi yüksüz plaka var?
    Hiç dikkatinizi çekti mi?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: akustika

    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr


    quote:

    Orijinalden alıntı: akustika


    quote:

    Orijinalden alıntı: bountr

    Çarşamba günü tekirdağa gittim. Sistem takılı iken kullandım ve dönüşte de sistemi kapatarak kullandım. Aynı kullanış tarzı ile gidiş dönüş %20-25 gibi bir fark oldu. Sistem düşük devir yüksek viteste etkisini daha fazla gösteriyor, çekişten düşmüyor ama devir yükseldikçe etkisi azalıyor. Benim aracımda fazla yer olmadığı için radyatörünü doğru şekilde takamadık ve sistem ısınma yaptı, bu da sistemin verimini düşürmüştür. Benim aracım için daha az yer kaplayan bir sistem lazım, mesela daha geniş ama daha az plaka sayısı ile radyatörün ön tarafına sistemi monte edip bir de pwm devresi ile kullanırsam daha etkili olur diye düşünüyorum. Sayın Betelguze teşekkür ederim. Sistemi en yakın zamanda Güven Bey'e teslim ederim.



    Açıklayıcı bilgileriniz için teşekkür ederim Sn. bountr

    Sormak istediğim bir kaç soru var. Devirin yükseldikçe etkisinin azaldığını söylemişsiniz. Sizce sisteme daha fazla gaz verilirse yani daha yüksek gaz çıkışlı bir sistem takılırsa yüksek devirlerde de verimli hale gelebilir mi? Bunu hissettiniz mi?
    Ayrıca sözünü ettiğiniz radyatör hidrojen pilinden su tankına geri dönüş yapan su çıkışına mı monte ediliyor?

    Ve de bu PWM devresiyle nelere müdale edebiliyor sunuz? Tamamen manuel olarak mı çalışıyor? Sanırım 2 tane siviç var PWM'de bunlar neleri kontrol ediyor.
    Sistem sıvısında kaynama oluşuyor mu?

    Yanıtlarınız ve bilgilendirmeleriniz için şimdiden teşekkür ederim. Saygılarımla.


    Sisteme belli bir seviyeden fazla gaz verilmesinin tehlikeli olabileceğini düşünüyorum. Sonuçta bu gazı bir torch dedikleri pürmüz tarzı birşeye bağlayıp demiri kesiyor adamlar. Adamın biri büyük bir elektroliz devresi yapıp dakikada 10 lt gaz üretip motora vermiş, sonuçta motoru eline almış tabii. Buradaki amaç dakikada 1-2 litre civarı gaz üretip yakıtın daha verimli yanmasını sağlamak. Mesela düşük devirde daha etkili derken 5. vites ve 80 km hız ile giderken gaza ufak bir dokuşumda motor daha iyi tepki veriyordu ve yokuşları daha rahat çıkıyordu. Ama benim normal kullanış tarzım ile çok fazla bir fark göremedim. Zaten aracım 57 beygir, düz dizel, çok fazla bir performans artışı beklemedim. Radyatör su tankından sonra takılması gerekiyor ve hidrojen pilinin de bundan alçakta durması gerekiyor. Benim araçta fazla yer olmadığı için düzgün koyamadık ve 1 saat kullanım sonunda kaynama yaptı. Pwm devresi verilen akımın ısıya dönüşmesini engelliyor ve elektrolizin verimini arttırıyor.


    Radyatörün su tankından sonra takılması gerekiyor derken, su tankından hidrojen piline giden hattı mı demek istediniz?

    Ayrıca yakıt pilinde sormak istediğim özel bir soru var. Burada dizi halinde giden - ve + kutuplar var. Sadece bir + ve - arasındaki elektrik verilmeyen yüksüz plaka sayısı nedir? Mesela sırayla gidersek - n n n n + dersek arada 4 tane n (nötr) plaka olacağından 4 tane mi yüksüz plaka var?
    Hiç dikkatinizi çekti mi?

    Alıntıları Göster
    Evet su tankından hidrojen piline giden hattı demek istedim. Betelguzun sitesine girip resimlere bakarsanız kaç tane nötr olduğunu görebilirsiniz. Ben şimdi hatırlamıyorum, ama 9 plaka olması lazım - n n n + n n n - şeklinde veya tersi olabilir.




  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.