İkinci el araç satışında yeni dönem: 'İlan kısıtlaması' devri başlıyor (4. sayfa)

Osmanlı zamanında hattatların matbağanın gelişine engel olmaya çalışması gibi engel olmaya çalışan çok bu yurt dışı ikinci el ithalatı işinde. Bir ara Erdoğan olmalı falan dedi sonra vazgeçti bu işten. Engel olmaya çalışanların da argümanı ''Türkiye Avrupa'nın otomobil çöplüğüne döner''. Ulan zaten TÜrkiye Avrupa'nın en çöp otomobil piyasasına sahip. Adamların peynir tenekesi sanacağı şahinlerin bile yanına yaklaşamıyorsun. İkiye bölünüyor arabalar kaza esnasında. Bırak adam şahine bineceğine 99 model Focus'a binsin. Almanya'da bakalım araçların % kaçı D sınıfı kaçı E sınıfı. Burada kocaman aileler bile aslında D sınıfı isterken B sınıfı almak zorunda kalıyorlar.

Bana göre bu iş olmasın diye ''ağlayacak'' herkese 1 araç ithal hakkı da olsa verilmeli. Mesela kim ağlayacak galeriler mi? O zaman galerilerin verdiği vergi oranına göre 1 ile 5 arasında ithalat hakkı ver bak nasıl susup destekliyorlar. Kim ağlayacak distribütörler mi? Onlara da ver 5000 ile 20000 arası ithal hakkı bak nasıl onlar da susuyor. Bana göre piyasaya öyle 100.000 falan değil en az bir milyon araç girmeli. Onu da 0 olarak yapamayacağımıza göre (halkta da o kadar para yok devlette de o kadar döviz yok) ikinci el yapılmalı. Ancak o zaman piyasa düzelir. Yok çakallar varmış, sahibinden.com olmasa piyasa düzelirmiş bunlar hep boş laf. Bir şey azsa değerlenir çoksa değeri düşer bu kadar basit.

2. el araç işine ve araç sahipliğinin tabana yayılmasını yani kişi başına düşen araç sayısının artmasını ben şahsen istemiyorum. Buna ister kötü niyet deyin, ister başka şekilde adlandırın ancak bizim şehirleşmemiz bu kadar araç için uygun hale gelmeden ikinci el araç getirtme işi sadece ve sadece çoğunluğun hayatını daha problemli haline getirmeye neden olacak.

Sokaklarda araba koyacak yer yok, parasını versen dahi arabayı koyacak otopark yok, devasa konut projelerini besleyen yollar trafik hacmine uygun değil vs. birçok sebep sayarım size. Bu bahsettiğim sorun İstanbul ve biraz da İzmir özelinde bir sorundu bundan birkaç yıl önce ancak artık anadoludaki ufak şehirler bile araba yükünü kaldıramaz hale geldi. Kırşehir'de bile araba koyacak, park edecek yer yok. Ender park alanına sahip 10 daireli apartmanda oturuyor ailem ve bahçeye tetris gibi araç yerleştirsen bile 5 tane araba ancak sığıyor. Sokakta 20 apartman varsa 15'inde bahçe, garaj yok. Sokaklarda araba koyacak yer için 3-5 tur atmak zorunda kalıyorsun bir yere gidince. İstanbul'a göre oldukça rahat olan Ankara'da bile kendi oturduğum 26 daireli butik sitemsi apartmanda açık garajda taş çatlasın 10, girişi ahiret sınavı gibi olan kapalı garajda ise taş çatlasın 4 araba ancak park edilebiliyor. Her yere yarım saatte giderken sabah 10 km'lik yolu 1 saate gider hale geldik. Ulus-Kızılay bölgesinde otoparklar artık giriş 30-50 tl saat başı ise 15-20 tl olacak şekilde trife belirlemeye başlamış. Talep artarsa bu fiyatlar daha da şişecek.

Velhasıl şehirleşme kültürünün değişmesi gerekiyor. Onun için de "imar" denilen kapının daha genişletilmesi ve şehirlerin yayılması gerekiyor. Ancak bunu geçin şu anda 2-3 katlı apartmanları yıkıp hatta ada bazında toplayıp devasa 20-25 katlı bloklar dikiyorlar buralarda. Eski yollar da park alanları da kaldırmıyor artık bunu. Araç sayısının artmasının bu trafik ve park yeri zulmünü genele yaymaktan başka getirisi olmayacak.

İnsanlar 1.500.000TL yerine 1.500 TL yazmaya başladılar çoktan.

Ekonomiyi yönetemedikçe iyice saçma sapan bir işe yaramayan polisiye yöntemlere başvurmaya başladılar.

 habere bak

yasak bir şeyi Bir kişi yaparsa suç , çoğunluk yaparsa yasal olur diye bir söz vardı.

Ee seçilen mebuslar masrafları birine karşılattı onların itliğini yapacak. Kanun teklifi nedense birinin aklına geliyor ve birilerinin işine gelirse yasallaşıyor öncekiler düşünememiş salaktı herhalde.

Zamanında italya mafya pisliğinden kurtulmak için uğraştı. Şimdi her yere yasal veya hayalet mafyalar çöktü. Başları kesilmedikçe düzende huzurda olmaz.

Vatandaş zaten sıfır otomobil alamıyor.

Parası olanda rezil oluyor olmayanda rezil oluyor.Parası olan istediği otomobili bulamıyor çünkü ya aylarca beklemek zorunda yada bayiler yok çekiyor,parası olmayanda bırak sıfır otomobili 2. eli bile alamıyor artık ülkemizde ..!

Üstelik 2023 Motorlu Taşıtlar Vergisi'nde ek ödeme kararı verildi.Yani bu sene otomobilimiz için 2 defa vergi ödeyeceğiz.Güya geçici olduğu söyleniyor ama biliyoruz ki 2000'li yıllarda ÖTV deprem dolayısıyla geçici olarak alınacak denmişti ama şimdi sıfır otomobil alacakların belini büküyor.1 Otomobil alıyoruz ama 3 otomobil parası ödüyoruz.Diğer gelecek vergi ve zamlarla ne olacak halimiz belli değil ...!

Vatandaşları gerçeten korumak istiyorsanız bir çok kentin otomobil garajlarında ki satılmamış sıfır otomobillerin kime ait olduğunu vede neden satılmadıklarını devlet olarak denetlemek zorundasınız.Sarı site başta olmak üzre bazı siteler,kayıtsız yada sahte belgeler düzenleyerek hurda araçları üç kuruş parası olan vatandaşa sanki az hasarlıymış yada hasarı yokmuş gibi satan galeri ve çeteleri neden cezalandırmıyorsunuz ...!

hayır, ben sene başından beri sıfır clio arayıp bulamayanlardanım.

üstelik arabam olsa ve satacak olsam, piyasası 1 milyonsa neden 700 binden vereyim ?

burda konu ekonomiyi bu hale kim getirdi, nasıl bu sarmala girdik ?

yanlış politikalar ile sistem bozulursa saçma yasaklarla sistemin düzeltilemeyeceğini tekrar yaşarayarak öğreneceğiz.