İtalya'daki Deneyimlerimi Paylaşıyorum!!!'

İtalya'da master öğrencisiyim. Bu sene geldim fakat erasmus yaptığım zaman 1 haftalık bir ziyaretim olmuştu. İlk geldiğim zaman sadece gezdiğim için pek gözüme çarpan şeyler olmamıştı. 3 aydır burada olduğum için bir sürü değişik deneyimlerim oldu İtalya ve İtalyanlar hakkında. Aklıma gelen bir kaçı şunlar:

1-) Gözlüklerin hepsi kemik çerçeveli gözlükler: Arkadaş ne modaymış ya herkesin gözünde yüzünün dörtte birini kapatan cinsten kalın kemik çerçeveli gözlükler var. Modaymış burada tamam da biraz orijinal olun yapmayın böyle.

2-) Küçük köpek severler: Hani internette sahibine benzeyen köpekler başlığıyla bir sürü resim görmüşsünüzdür, burada alakası yok. Kadın/erkek, genç/yaşlı, güzel/çirkin, kaslı/kassız herkes ya eline almış ya çantasına koymuş ya da tasmasını geçirmiş küçücük köpekler gezdiriyorlar. Kadınları anladım da abicim küçücük köpek kocaman adama olmuyor yani.

3-) Plaka kodu yok: İstanbul 34, Ankara 06, Konya 42... Burada öyle bir sistem yok. Hangi aracın hangi şehirden geldiğini anlamanın bir yolu yok. Bazı plakaların sol tarafında olduğu gibi sağ tarafında da mavi şerit var ve altlarında yazıyor Roma, MI(Milano), CO(Como) gibi onun haricinde anlayamazsınız.

4-) Erkekler yakışıklı kızlar çirkin: İnsan düşünmeden edemiyor adamların çoğu sportif ve yakışıklıyken bu kızlar neden bu kadar çirkin diye. Roma'nın kızlarını beğenmiştim fakat genelleme yaparsak Türk kızları daha güzeller.

5-) Fiziksel olarak çok benziyoruz: Türkiye standartlarına göre normal bir yüz hattına sahipseniz İtalyanlar sizin yabancı olduğunuzu ayıramazlar çünkü çok benziyoruz. Bu zamana kadar İtalyanları Türküm diyerek şaşırttığım çok oldu.

6-) Bürokrasi hızının inanılmaz yavaşlığı: Genelimiz ülkemizi/insanlarımızı hep kötüleriz, malesef bu bir alışkanlık halini aldı. İtalya dediğimiz devletin bürokratik anlamda işlem hızı Türkiye'dekinin 10 da 1 i. Buraya gelipte bu sistemi görünce " Vay anasını bizim daha iyi olduğumuz önemli bir konu varmış." diyorsunuz kendi kendinize.

7-) İtalyan İngilizcesi: Dünyada böyle bir kavram var ben de 1 yıl önce öğrenmiştim. O kadar kötü konuşuyorlar ki istemeden sizin de İngilizceniz bozulup İtalyan İngilizcesine dönüyor. Kelimelerin uzatılarak söylenmesi mı dersin, "r" lere vurgu yapmak mı dersin, kelimenin okunuşuna ters olarak tonlanması mı dersin..

Son olarak Avrupa'nın bir sürü yerini ziyaret etmiş birisi olarak biz Türklere uygun yaşanabilecek en güzel ülke bence İtalya'dır. Hepiniz inşallah hayatınızın bir evresinde gelip ziyaret etme şansı bulursunuz. Daha fazla yazmamalıyım yoksa çoğu kişi okumaktan üşenip okumayacaklar

Sorularınızı cevaplamaya çalışacağım..

EDİT

8-) Sifon ve musluk: Bir çok tuvalette ve ya lavaboda elinizle değil ayağınızla suyu açarsınız. Yerde bir buton olur ve sifonu çekmek için ve ya elinizi yıkamak için suyu açmak istediğinizde ayağınızla o butona basarak suyun akmasını sağlarsınız.

9-) İtalyanların günlük hayattaki hızları: Bir kere bizim aksimize hiç pratik değildirler. Akıllarına bir olayı nasıl daha hızlı nasıl daha verimli yaparım diye bir soru gelmiyor. Zaten hayat felsefeleri beklemek üzerine kurulmuş ve buna alıştıkları için sorun etmiyorlar. Bizim gibi tezcanlı insanlar için pek hoş bir durum değil.

10-) Konuşma sırasında ses tonları: Bir şey soruyorsunuz ve aldığınız cevabı anlamadıysanız anında bağırıyorlar. Bu da sizin canınızı sıkıyor niye bağırıyorsun anlamadım gibilerinden tribe girip sinirleniyorsunuz fakat bu onlar için alışılmış bir durum. Adamlar aslında normal şekilde davranıyorlar

İtalya'daki Deneyimlerimi Paylaşıyorum!!!'

Benzer içerikler