Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
Kahve (2. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü, 
1 Mobil
1 Mobil
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
yani her 8-10 yıl geçtiğinde gözle görülür bir biçimde yaşlanıyoruz.?
Bireyden bireye değişiyor. Göz fark etmese de, teoride on seneyi kameraya kaydedip hızlandırabildiğimiz zaman gözle görülebilir bir değişime her zaman rastgelinebileceği söylenebilir. Bir canlının ömrü boyunca yaşadığı değişime ontojenik değişim deniyor ve bu nesilden nesle gerçekleşen filogenetik (evrimsel) değişimden farklı bir olgu.
quote:
Moleküllerimin değişmesine rağmen ben hala belli bir düzeyde varlık gösteriyorsam ve bu benim aynı kalmamı sağlıyorsa, o halde aynı şeyi kahve içinde söyleyebilirim. Kahve de değişirken aynı düzeyde varlık gösteriyor, molekülleri değişirken bile bir espresso, espresso olmaya devam ediyor. Sorun, ben değişirken belli bir düzeyde aynı kalırken, kahveyi farklı bir düzeyde(daha mikro düzey) değerlendirmemiz de yatıyor. Neden kendimizi yaşlanma gibi gözle fark edilecek bir düzeyde değerlendirirken, kahveyi daha mikroskobik düzeyde değerlendiriyoruz?
Her şey değişiyor. Elektromanyetik bir şebeke / şuur yaratan nörokimyasal bir bütünlük arz ettiğimiz, bu bütünlük üzerine görece düzenli bir kimlik, kültür ve alışkanlıklar bina ettiğimiz için sanki değişmeyen bir varlıkmışız sanısına kapılıyoruz ama biz de durmaksızın "varlığımızı" yitirmeden değişiyoruz. Nöronlarda akan elektrik parçacıklar birbirini destekleme ve belirli bir alan meydana getirme eğiliminde. Beyin bir yandan sinyalleri yalnızca elektriksel değil, hücrelerin, hücrelerdeki bir takım spesifik enzimlerin uyarılmasıyla genom ve protein sentez makinesini harekete geçirip bu sinyalleri kimyasal mimari kalıplara döküyor. Nöronlar yeni bağlantılar, çok daha kalıcı bir data hattı meydana getiriyor. Bir açıdan sürekli güncellenen ve değişen süper bilgisayarlara benziyoruz. Doğadaki seleksiyon sonucu ortaya çıkmış süper bilgisayarlar. Yine kahveye gelirsek, kahvedeki değişim çıplak gözle görülebilir değil ancak tat alma duyumuz ve dilimizin bir süre sonra ısıdan yanmaması kahvedeki atomların / moleküllerin uyarılma seviyelerindeki değişimle ilgili. Isı da bir çeşit hareket ve temelde kuantum varlıkların veya salınımların ortadan kalkarak prensipte yenilerini ürettiği bir süreçle karakterize oluyor. Foton salındıktan ve kuantum sayı düştükten sonra farklı bir atom veya kuantum varlık sözkonusu. Farklı özellikte atom yörüngeleri farklı kuantumlardır.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Nat Alianovna
kullanıcısına yanıt
Yazdıklarınla benim hangi düşüncemin yanlış veya hatalı olduğunu düşünüyorsun dostum? Yanlış anlama ama fazlaca ve gereksiz yere terim kullanman konuyu anlamından saptırıyor, sohbetçe ve amaca yönelik bir iletişimin daha sağlıklı olacağını düşünüyorum.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Hem mikro hem makro açıdan insandan ve kahveden bahsettik diye hatırlıyorum ama atomik düzeyde insana değinmedik gibi. Sebebi basit. Kahve daha basit ve entropi arttışı çok daha yüksek bir fenomen, insan ise çok daha karmaşık ve entropisi bekleyen kahveye nazaran çok daha yavaş çoğalıyor. Oda sıcaklığında kahve hemen soğur ve evrenin düzensizliğine katkıda bulunur ancak bir insan yıllar boyunca belirli bir vücut ısısını muhafaza eder. Bir yerde termodinamik varsa kaçınılmaz olarak değişim de bulunur çünkü ısıl değişim entropiyi de (sistemin minimum enerji ve maksimum düzensizliğe meyletmesini) beraberinde getirir. Bu insan algısında yaşlanma, yıpranma, başkalaşma vb şeklinde vuku bulur. Ayrıca evet bizim referansımızdan ötürü farklılıklar meydana geliyor (bknz: fizikte rölativite). Terimlerle konuşmak genel adet ve terimler herkese açık. İsteyen yorum yapsın ya da araştırsın diye.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Nat Alianovna
kullanıcısına yanıt
Anladım dostum. Referans aldığımız nokta değiştikçe, bir şeyin değişip değişmediği de aynı ölçüde belirleniyor. Burada sıcaklığı referans aldığımızda, kahve belli bir zaman aralığında bu düzeyde değişirken(soğurken), insan bu düzeyde değişmiyor(sıcak bir kahve içtiğimizde, vücut sıcaklığımızın bu düzeyde sabit kalma önkabulüyle), değişiminin daha mikro düzeyde gerçekleşmesi ve dinamik bir yapısından ötürü. Bu referans düzeyinde kahvenin değiştiği ama insanın değişmediğini söylemek anlaşılır. Ama sadece tek bir değişken ile insanın farklı bir kahve içme durumu tartışılabilir. Çünkü beni ben yapan, kahveyi kahve yapan tek etken sıcaklık değil.
Anlaşılır davrandığın için teşekkür ederim.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
kahve devamlı akmıyor fincanda sabit duruyorquote:
Orijinalden alıntı: Guest-ED4010EAB
Akış öğretisi
Herakleitos'a göre her şey akar ve sürekli değişir.Ana madde olarak gördüğü Ateş bir an için bile hareketsiz kalmayan bir maddedir.Bu büyük filozofun akış öğretisini ifade eden sözleri şunlardır:
"ποταμοῖσι τοῖσιν αὐτοῖσιν ἐμϐαίνουσιν, ἕτερα καὶ ἕτερα ὕδατα ἐπιρρεῖ."
"Aynı ırmaklara girenlerin üzerinden farklı sular akar" [16]
"Ποταμοῖς τοῖς αὐτοῖς ἐμβαίνομέν τε καὶ οὐκ ἐμβαίνομεν, εἶμέν τε καὶ οὐκ εἶμεν."
"Aynı ırmaklara gireriz ve girmeyiz. Hem varız hem yokuz."
Heraklitos'un argümanını kastediyorum özetle.
Alıntıları Göster
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
