Karbon vergisi bağıra bağıra geliyor. UYUMAYIN! (6. sayfa)

Çemişgezek'e nasıl gidecez ?

Çemişgezek mi?

"15 dakikalık şehirler" projesiyle kadıköyden beşiktaşa bile geçemeyeceksiniz.

https://apnews.com/article/fact-check-uk-15-minute-cities-london-015398736965

uyanmazsak çok geç olacak ...

x (formerly twitter)

Haber Zamanı (@Haberzamaniii) on X

https://twitter.com/Haberzamaniii/status/1753492202267767265?s=20

Katılıyorum. Hurdalıktan motor bulmak kolaylaşsın azıcık yahu! Ruhsatsız kayıtsız küreksiz 4.7 V8 arıyoruz arıyoruz bulamıyoruz.  

Şaka bir yana, 2 ton arabaya start stop takıp çevreci diye kaskalladılar yıllarca. Montofon ineği gibi arabalara çevreci dediler falan. Yalanın bini bir para.

900kg 1991 model LPG'li CRX, 2020 model 2.2 tonluk bir Merco'dan çok daha çevreci. Kimse kusura bakmasın. Kimse kendini kandırmasın.  

------------------------------

Çevreci otomobil HAFİF OLMAK ZORUNDA. Eski şase teknolojisini çöpe atıp, aluminyum boru şase ile araba yapsak, kaportasını kompozit malzemeden yapsak, C sınıfında güvenli ve 900kg araç elde ederim. O 900kg araca da gider 1.2T motor koyarım. Herhangi bir hibrid şehirde bu araçtan daha çevreci iken, uzun yolda çok daha kirletici bir araç olur.

 Hafiflikte bitiyor iş. Şehir içi için 350kg bir buggy yapsam, içine modern çevreci bir motor koysam gezerim çevreci çevreci... Uzun yola da LPG'li C sınıfı 900kg aracımla giderim. Gene çevreci. Tabii ki gelecek elektrikli; ama elektrikli çevreci diye bir şey yok. Üreticiler her zamanki gibi cahil otoritelere ve tüketicilere çevrecilik namına bir şeyler yutturma peşinde. Sizin ise sormanız gereken şey şu: Biz niye montofon ineği gibi araçlara biniyoruz?  

Aracınızın yalpalama ve bocalama sebebi hafif olması değil. Kötü üretilmesi.   Genelde ucuz arabalar hafiftir. Ucuz arabalar aynı zamanda kötü ön takımlara, yürüyen aksama ve bolca ortak parça kullanımına sahip olur. Bu da aracı kötü yol tutan bir araba yapar.  Bir çok hafif araç ucuz araç olduğu için, maliyet minimizasyonuna kurban gider. Bu araçları kullanan kişiler de hafif aracın kötü yol tuttuğuna hükmeder. Böyle bir şey yoktur.

Lotus da hafiftir. Son derece de basit tasarımlıdır. Hayvanlar gibi yol tutar. Çünkü doğru malzeme seçilmiştir. Doğru planlanmıştır. Parçalar araca özel ve iyi yol tutması için üretilmiştir.

Miata da çok hafiftir. Çok güzel yol tutar.

----------------------

Doğru tasarlanmış hafif bir aracın ağır bir araca göre tek bir dezavantajı vardır: Bozuk satıh. Bozuk satıhta yüksek hızda hafif araç sekme yapar. Bunun dışında aracın hafif olması yol tutuşa olumsuz bir etki etmez. Aynı zamanda aracı durdurmak da kolaylaşır. Dolayısı ile daha ince taban lastik, daha sıradan diskler, daha sıradan kaliperler kullanmak mümkün olur (sanılanın aksine, viraj performansında lastik tabanı çok etkili değildir. Yürüyen aksamın geometrisi etkilidir. Motor gücünü kopma yaşamadan yere aktarmak için taban genişliği etkilidir). Bu da daha çevreci bir otomobil demek. Erittiğiniz lastikleri partikül olarak doğaya saçıyorsunuz. Yok olmuyorlar. Lastiklerin ne kadar geri dönüştüğü de tartışmalı.

----------------------

Örnek olarak Mini Cooper verilebilir. Mini Cooper'ın yol tutuşu, kendisinden 300 kilo daha ağır olan Audi A3 1.8tfsi'dan daha iyi.  Audi'de 225/45-17 lastik var. Mini'de 195/50-16 lastik var. Mini'nin freni Audi'den daha kötü. Neden? Çünkü Mini bir BMW.  Herhalde Audi daha iyi duracak.  Şaka bir yana, BMW'nin kaliper seçimi inadından ötürü Mini daha kötü frene sahiptir. Yoksa Mini, o lastiklerle de Audi kadar iyi durabilir. Çünkü 300kg daha hafiftir. Zaten daha iyi yol tutuyor.

Sonuna kadar katılıyorum. İmzamı atarım.

Zerre iyi niyetli olan bir hükümet, duble yollara para gömeceğine demiryolu taşımacılığına para yatırırdı. Nakliye maliyetlerini düşürürdü. Üretimi coğrafyaya yayardı. Büyük şehirlerden nüfus stresini alırdı. Kiradan kaynaklı hayat pahalılığının önüne geçerdi. Üretim maliyetlerini düşürürdü. Dünya ile daha kolay rekabet eden bir sanayinin önünü açardı. Bu da ithalatı düşürür, ihracatı arttırırdı. Büyüyen ekonomi sayesinde topladığı ekstra vergilerle de duble yolları zamanla yapardı.

Ama populist hükümetler böyle çalışmaz. Onlar halk tarafından görünen yatırımı sever. Nakliye demir yolları yapsa kim görecek?

-----------------------

Bir düşünün. Fabrikalar niye Marmara'da? Çünkü hem hammadde, hem ara mamul hem de en büyük yerel pazara yakın. İlk fabrika neden İstanbul'da kurulur? Çünkü zaten ülkede ne varsa, veya ülkeye ne geliyorsa İstanbul'a kesin geliyor. Malı alırsın. Üretiminde kullanır, başka bir mal üretirsin. Post geldi, deri yaptın. Artık deri var. Hop hemen yanına ayakkabı fabrikası, eldiven fabrikası, cart curt. Günümüzde ise bu muazzam bir sıkışmışlık yaratıyor. Ben malı Çorum'a yollayabilsem, Çorum'da üretsem, dünyaya satsam? Nakliye ucuz olsa süper olurdu. Çünkü İstanbul'da 1.5 asgari ücretle geçinemeyen çalışanın Çorum'da 1 asgari ücrete göbek ata ata çalışır. Fabrikanın kirası da düşük.

O zaman neden üretimin %75'i Marmara'da? Nakliye pahalı ondan. Peki nakliye niye pahalı? Çünkü biz malız.

Bakın 5-6 ay önce mesajlarım var. Bu yönetimin çevrenin yararına iş yapacağına inanıyor musun dediğim arkadaş bana düz dünyacısın demişti. O mesajda bahsettiğim siyanür havuzu değil ama siyanürlü toprak kayıp Fırat Nehri'ne karıştı.

O arkadaş şimdi bana gelsin anlatsın karbon vergisini. Çocuklarımıza, torunlarımıza iyi bir gelecek bırakacakmışız otomobil sahibi olmayarak veya 900 cc araç kullanarak. Hadi buyursun anlatsın altın madenlerini, Ukrayna'daki savaşta kullanılan mühimmatlar yüzünden zehirlenen ayçiçek ve buğday tarlalarını...

Hüseyin sen biliyon bu işi