Kiraladığı Evi Kedi Barınağına Ceviren Şahıs (2. sayfa)

Dostum en iyisini yapıyorsun bahçeli ev olmadıkça. Apartmanda falan hiç o toplara girmemek gerek.

Hayatını yaşa, işine gücüne bak , evin temiz olsun.

Hocam gittiğim kütüphanenin birine sokak kedisi sokmuşlardı . Kedinin yattığı her koltuk 1 avuç kıl içinde kalmış Kedi geziyor geldikçe kıl döküyor ve burası kütüphane.

Gittim görevliye dedim bu kedinin burada usi ne , niye görevinizi yapmıyorsunuz.. Adam dedi ki müdahale edince hayvan severler tepki gösteriyor bizde dokunamiyiruz dedi.

Burası kütüphane. Aynı kütüphanenin hemen dışı, turnikenin hemen dışında yine kapalı bir alan kütüphaneye giriyorsun 5 tane 100er kiloluk köpek yatıyor yem dökmüşler bildiğin kütüphanenin giriso ağır biçimde kokuyor .

Iceri kedi sokmuşlar. Dışında da köpek sürüsü besliyorlar. Burası ünlü bir üniversitenin şehir merkezindeki bir kütüphanesi. Gerçekten bir akıl tutulması yaşıyoruz o yüzden ben artık bu kadar tepkiliyim.

Çünkü gittiğim heryerde ya bir kıl tüy sorunu , ya bir koku , yerler deseniz kurumuş artiklar var.

BU UYGARCA BIR DURUM mu , hayvan her haltı yiyecek şehirde bizde kıçında dolaşıp hizmetçi gibi temizleyip besleyecegiz bu mu yani !

O yüzden insanları yaptıklarının ne kadar uygarlık ve akildisi olduğu konusunda bilinçlendirmeye çalışıyorum. Nitekim çok fazla kara propaganda yapıldı, iktidardakilerin cahilliği saolsun zamani da kamu spotu bile kondu sokaklara yiyecek boşaltın diye.

Sonuç nedir ? Hindistan'a döndü şehirlerimiz!

Etrafı rahatsız etmediği sürece isterse komodo ****ri besler. Özel yaşam diye bir şey var. Adam kirasını öder, özel hayatını o evde yaşar. Hiç kimseye de hesap vermez.