kitap yazıyorum

Question

dediğim gibi 30 sayfa yazdım

belki 2 konu bilgim yok

bu hafta tekrar yazıcam

nasıl dır fikrinizi bleirtin öncelikle noktalama işaretlerini koymadım farkındayım en son düzenliyicem

Geriye ne kaldı ?

Yıl 1913 bremen kasabasında sıcak bir yaz günü almanya

Güneş yeni doğarken aşağıdaki evlerden birinde bir ses duyulur
adamin. gale uyanın kahvaltı hazır . ‘tamam anne geliyoruz’ hadi abi günaydın anne günaydın -
canlarım gale adamin ile bugün okuldan sonra tarlaya amcanızın tarlasına uğrayın hasat zamanı
yardımınıza iğtiyacı var . olamaz anne ısrar istemem amcanız bu konuda çok hassas peki hayla
tamam anlaşılan bu gece uyumucaz . gale üniversiteye yeni başlayan ondan 1 yaş küçük ikizi
adamin ile orta halli çitçi bir ailenin çocuklarıdır 2 side ikizdir buda günlü hayatlarında 2 sini hep
karıştırılmasına sebebiyet verir bunun için birisi yakasında hep çengelli bir iğne taşır genede okulda
öğretenleri tarafından karıştırılasını engellemezler . okul günü 14 temmuz 1913 . hadi abi tarlaya
geç kalıcaz . hey biraz sakin ol nasıl olsa önümüzde 2 ay kaldı amcamız bizi öldürmezse akşam yemeğine yetişebiliriz işte geldik . 2 kardeş tarladaki amcalarına yardım edip eve geçtikten sonra

karyolalarına uzanıp anılarını anlatırlardı gale nin bir sevdiği kız vardı adı alesyaydı ama başka birisiyle(edngarla) sevgiliydi buda onun içini ateş püskürtürcesine yakıyordu hatta bi keresinde alesyayı sevgilisiyle görünce sessizce ağlamıştı karyolasının başında durmadan o aklına gelir unutmak için elinden geleni yapardı o zamanlar için tek bir söz vardı ‘hatırlama zamanı’ rüyasında defalarca bir ses bunu tekrarlıyor ve her gece ter içinde uyanıyordu alesyanın sevgilisi serseri başı boş birisiyde

alysanın yaşındaki kızlar o tiplerin onları koruyucağını güçlü olduğunu düşünürdü onlar içinse o kızlar gündelik bir eğlenceydi gale gibi tipler ise kavga etmeyi pek sevmeyen cesur ve temiz yürekli tiplerdi

bremen kasabasında sevgi ve barış vardı ülkelerinin başındaki liderlerin yaptılarına aldırmaz barış içind yaşarlardı ordakilerin bir çoğu gençti akşamları bir uhultu vardı kuşların uhultusu
gale ve kardeşi bu uhultuyu dinlemeyi severdi günler böyle geçip gitti sabah olmuştu güneşli bir gündü adamin her sabah abisiyle birlikte kiliseye gider dua ederdi 2 kardeş sabah duasını bitirince okulun yolunu tutuşlardı okula vardıklarında eğitim o zamanlar önemliydi onlarda eskiden tembelli
yapmalarına rahmen şimdi delice çalışıyor herkesin gözünde iyi bir yer alıyorlardı hergün yaptıkları
gibi okuldan eve evden okula bazen gezmek için çıkıyorlardı okul çıkışı adamin gale ye biraz
geziceğini ve 12 den önce geliceğini söyledi galede kabul etti ve çok oyalanmamasını söyledi adamin

tesadüfen alesyanın evinin önünden geçerken kavga ve çığlık sesleri duydu sessizc e camın
kenarından bakınca alesyanın babasının kızını ve arısı teke tokat dövdüğünü gördü alesyanın babası
sarhoştu ve çok içerdi karısını ve kızını devamlı döverdi onu alkole .katıldığı savaşlar alıştırmıştı
eskiden bir süvariydi ve onca savaş arasında alole alışış zamanla karısı swetlanaya ardından kızı
alesyaya şiddet uygulardı buda alesyayı zor durumda bırakırdı.
adamin bu durumu görünce hemen kardeşine anlattı o kadar çok yorulduki ağızındaki sözcükleri
kesik kesik anlatmak zorunda kaldı gale bu durumu öğrenince içinde öfke çığlıkları oluştu artık
alesyayla konuşmalı yalnız olmadığını hissettirmeliydi ama o serseri sevgilisi yokmuydu her zaman
onu engelliyordu bi keresinde ciddi bir kavgaya tutuşmuşlardı kendisi azar işitmişti sıradan bir okul günüydü dersin sonlarına doğru alesya erkek arkadaşıyla bir yere gitti gale gizlice onu takip etmeye başladı fakat karanlıktan dolayı kaybetti
kasabanın dışında ıssız bir yerde birden çığlık sesleri geldi gale uzaktaydı fakat karanlıktatada hiç bir şey net değildi gale seslere kulak vererek oraya gitti ve 2 kişinin alesyayı taciz ettiğini gördü hemen bağırarak ‘ne yapıyorunuz haydutlar bırakın onu !!!’ diye bağırdı ve birden adamlardan birinin göğüsüne bir tem indirdi o kadar net vurmuştuki az kalsın yere kapaklanıcaktı ardından haydutlardan
biri onu arkadan tuttu birisi karnına yumruk çaktı ardındanonu tutan hayduta dirsek geçirdi alesyasa
çığlık atarak yardım edin diye bağırıyordu o sırada gal haydutlardan birinin maskesini yere atmış ve
onun alesyanın sevgilisi edengar olduğunu görünce birden küfürler savurdu hemen üstüne atlıyarak
ard arda yumruklamaya başladı ‘eden.seni şerefsiz piç kurusu bunu nasıl yaparsın !!!! geber’ hasta
herif. Sonra birden bir ses duyuldu ne oluyor orda sizi budalalar ayrılın hemen ordan kalk yeter!!!
Ne oluyor burda . alesya ağlıyarak eden ve bir arkadaşı bana saldırdı .yaşlı çitçi edena dönerek
defolun burdan diye bağırdı onlarda ard arda kaçmaya başladıları zaman gale zafer çığlıkları atarcasına
keyifle izledi . alesya gale ye sarılarak ona teşekkür etti . ve çiftçi galeye dönerek minnetinizi yarın
paylaşırsınız şimdi bu genç bayan eve dönüyor dedi ve hızlıca ayrıldılar gale eve varır varmaz.

Babasından sert bir tokat yedi ve bu saatlere kadar nerede olduğunu sordu asıl onu öfkelendiren o

değildi babası asıl suratındaki kavga izlerini ve morlukları görünce ( bide kavga mı ettin
utanmıyormusun odana git hemen!! Diye sinirle bağırdı babası kavga edenleri sevmeyen dindar bir

adamdı çocuklarınında dindar olmasını istemişti bunun için her sabah kiliseye giderlerdi gale

odasında uyurken o olayı düşünüyor pişmanlık duyup duymadığından emin olamıyordu babasınamı
üzülücekti alesyaylamı ilgilenecekti her ikisini düşünmek için zamanı vardı şimdi onun için dinlenme
vaktiydi yarın yoğun bir gün olacağını biliyordu .

ertesi sabah.9:30 gale yeni uyanmıştı annesine bakmaya gitti ama kapıda bir notvardı

(kiliseye gidiyoruz . kahvaltı masada hazırlanmış tı anlaşılan kahvaltıyı yalnız yapıcaktı .

Kahvaltısını yaptıktan sonra okula doğru ilerlemeye başladı okula vardıktan bir süre sonra tam

sınıfa giricekken birilerinin onu engellediğini hissetti kolundan tutan alesyaydı gale ye konuşacaklarının olduğunu söyledi okul çıkışı onunla gelmesini istedi . ders vaktiydi galenin yakında geçiş sınavları vardı 5 ay kadar kısa bir süresi vardı onumu düşünücekti yoksa kendi hayatınımı şuan ilgilendiği tek şey kendisiydi bide kardeşi . ders bitiminin sonlarına doğru kilise çanları duyulmuştu (eskiden okul kilisenin çan vuruşlarına göre bitirildi ) sabırsızlanıyordu alesya ona gerçekten ne diyecekti öğrenmek için vakti vardı fakat içinden bişey onu kemiriyordu bu merak ve endişeydi
okuldan çıktı gözü alesyayı aradı sonra arkasından birisinin nefesini hissetti bu alesyaydı galenin

kolundan yakalayıp aceleyle koşuşturdu ne olduğuna anlam veremeden soluğu çay bahçelerinde aldı

kafası hayla karışıktı sonrasında ise konuşmaya başladı ne: ne oldu neden beni buraya getirdin ?
alesya ise sadece sana dünki olay hakkında teşekkürlerimi sunmak istedim yüzünde bir tebessüm oluştu.
Ardından ise yanağına bir öpücük kondurup oradan uzaklaştı gale ise yerinden fırlarcasına evine

doğru koşmaya başladı uzun ve soluklu bir koşudan sonra eve vardı birdne karyolasına atlayıp uyumaya başladı . uzun bir uykudan sonra kardeşinin onu uyandırmasıyla karyoladan kalktı
kardeşi neden bu kadar uzun uyuduğunu sorduğunda yoruldum diye geçiştirdi o olayı asla anlatmak istemiyordu hatta ailesi aşağıya yemeğe çağırdığında yemek istemediğini söyledi ardından gene u

yumaya başladı.

Sabah olmuştu gale usulca yüzünü yıkamaya gitti yarı uyanık yarı sersem bir şekilde çeşmenin başına

Gitti yüzünü yıkayıp esnedi

Kısa bir süre sonra babası kahvaltıya çağırdı masaya oturduğu andan itibaren içine bir iştahsızlık çöktü
Zar zor babasının zorlamasıyla önündeki kuru ekmekten bir dilim aldı

ertesi gün okula doğru yola koyuldu sınıfa girdi gözleri alesyayı arar oldu fakat göremedi sırasında oturan başka bir kız görünce şaşkına döndü yanından geçen bir kıza sorucaktıki ders zili aniden çaldı

sınıfa hocaları geldi hocaları sert ve kabaydı geçenlerde gale yi okula geç geldiği için sertçe fırça atmıştı onun için onun dersinde her zaman yarım saat erken girer ödevlerini erken yapardı
çünki neredeyse bütün hocalar hızlı ders işleyip çok az anlatım yapardı galenin okuduğu okulda her ay 1 hafta boyunca sınav yapılırdı ders saati akşam 9 u buluyordu tüm sınavlar o kadar zorduki
geçmek neredeyse imkansızdı çok iyi yerler çok çalışma ve maksimum performans isterdi galenin
istediği yer ise öğretmenlikti çünki o zamanlar girilmesi en zor ve gelicekli olan bir meslekti fakat o
kadar zorduki tam puan yada parası olmayan giremezdi bunun için yıl sonuna kadar ya çok çalışacak
yada parası olmak zorundaydı oda iyi bir yere gelmek için kardeşiyle tarlada çalışırdı ve parasını
kazanırdı ailesi özellikle babası onun çalışmasını istemez fakat oğulları ısrarcı olunca amcalarının
yanına yollardı çünki bilmediği bir adamın yanında çlaışmaktansa bir akrabasınnı yanında çalışmak
çok daha iyi demişti ama galenin bazen tembelliği tutunca tarlaya gitmez ders çalışırdı babasıda
amcasıyla ortak olup iyi bir azar çekerlerdi bir gün babası okumak istiyorsan tırnaklarını kıracaksın

derdi oda bu öğüdü dikkate alıp okulunu ve işini aksatmazdı kardeşinin ve onun dersleri pek iyi

olmasına rahmen dersler hakkında görüşleri farklıydı mesela bazı dersleri sevmezken diğeri severdi

okula ilk başladığında notları berbat ve vasat bir öğrenciydi fakat bu durum lisede değişti ve yükselmeye başlamıştı o bu günleri düşünür ve daha iyisini yapardı .

dersten sonra eve ilerlemeye başladı evin önüne varınca gökyüzüne baktı yıldızlar parlıyordu
havanın karanlığı etrafı siyahlaştırmıştı evinin önünde olmasına rahmen etraf çok karanlıktı gale

havaya bakar yıldızların ötesine doğru uçtuğunu düşünürdü sonra bunun imkansız olduğunu düşünüp

içinden ‘aptalca hayal’ derdi bazen kafasının içi iyi ve kötü düşüncelerle dolar bunlarla savaşırdı iyi

düşüncelere pozitif kötülere ise zehirli düşünceler erdi eve vardı etraf dışardan karanlıktı karanlık

boğazını sarıyor ve gözleri yeşil renkli parlıyan bir yılan gibi sokmaya hazır pusuda bekliyordu sanki
onu zehirliyeceğini düşünüyordu akşam karyolasına uzanmış ve alesyanın neden gelmediğini
düşünüyordu günün sonunda aklında tek bir soru vardı ‘neden gelmedi’ ayrıca bu soruyu

soramadan derse girip çıkmışlardı ertesi gün. Kahvaltısını yapıp okula gitmiş gene gözleri onu ara
olmuştu yoktu bu sefer sormaya niyetliydi kızın dikkatini çekip sorulara başladı . alesya nerde ?

babası onu okuldan almış. Neden ?. bilmiyorum ama gitmeden önce seni sordu anlaşılan sana
sorucakları varmış galiba . gale birden meraklanarak. Ne acaba bir bilgin varmı ? .yok alakadarda

etmez öğrenmek istiyorsan ona sorucaksın gale mahcup bir şekilde tamam dedi ve sırasına oturdu

uzun bir okul gününden sonra ev yoluna koyuldu acaba evlerine uğrasammı diye düşündü evleri
hemen yolundan .5 km ötedeydi bir yandan eve ilerlerken bir yandan gitsemmi diyordu tam o sırada

kulakları sağır eden bir gürültü duyuldu o sese doğru koştu ve sesin kaynağına vardığında şiddetli bir
tokat sesi duyuldu gale eve baktı bu alesyanın eviydi kapı açıktı camdan baktı beyaz gömlekli bir
adam kemerini kaldırmış bir yere vuruyordu bir düşünceyle içeri girdi ve adam tam tokat atıcakken

kolunu kavradı adam yüzünü dönünce gözü kan çanağı yüzüde sanki yanmış bir adamı andırıyordu

her tarafı içki tutuyordu adam birden galeyi geri fırlattı adam ani bir hamleyle kemerini eline aldı ve

tam vurucakti ki bir güçle adamın üstüne atladı ve boşluğa düştüler ardından ard arda şiddetli bir

kavgaya tutuştular adam birden cebinden bir bıçak çıkardı tam hareket edicektiki alesya .dur baba!

Diye bağırdı o anda içeri 2 polis memuru girdi adam delirmişçesine bağırıyordu o adan 2 memeur zar

zor kavrayak sürüklercesine dışarıya taşıdılar bundan geriye sadece kırık dökük bir salon kalmıştı

alesya hıçkıra hıçkıra ağlıyordu ardından annesi olduğunu düşündüğü bir kadın git genç adam burada

bi şey yok. Dedi gale duraksadı ardından GİT! Diye bağırınca koşarak uzaklaşmaya başladı kaçarcasına

koşuyordu ardından ayağı bir kayaya takıldı ve kafasını morarttı küfür ede ede zar zor eve vardı ve

içeri girdi sonra karşısında annesini gördü .olayı anlatmakta güçlük çekiyordu onun için başını çarptım

demekle yetindi annesi kavga ettihini anlamıştı yüzünde morluklar vardı bunlar taş izi olamazdı
annesi pansuman yaparken bir yandan azından laf almaya çalışıyordu pansumanı bitirince oğlunu
yanına çekti ve soru yağmurunu başlattı. Söyle kimle kavga ettin ? etmedim . yalan söyleme

söz babana söylemiyicem bana anlatabilirsin. Tamam kavga ettim kiminle ettin . okuldan birileriyle

endişe etme hallettik annesi oğluna dönerek . tamam bir kereye mahsus babana söylemiyorum ama

bu olay tek ve son olsun .şimdi uyu baban erken kalkıcak .gale umutsuzca odasına yattı aslında yalan

söylerken bile doğruyu söylüyordu özellikle babasının kulağına bu konu bir gitsin ölümü bu sefer

garantiydi çünki onu bir sefere uyarmıştı oysa şimdi ne yapmalıydı ? yalanı bir ortaya çıksın kardeşi
dahil tüm ailesinin güvenini sarsıcaktı bir yandan birisi diğer yandan ise ailesi vardı bu düşünceleri
kenara bıraktı ve uyumaya başladı ardından gene bir düşünce krizine tutuldu kafasını duvarlara
vurası geliyordu .
artık oda bıkmıştı bu düşünce yağmurundan.
Ertesi gün: herkesten önce masaya oturdu ardındna ailesi gelmeye başladı babası oğlunun başındaki
Morluğu soramadan gale ‘başım ağrıyor dedi’ babası gene cevap veremeden annesi ağrı kesici

isteyip istemediğini sordu ardından babası dikkatle suratlarını süzdü ve kokusu yakında ortaya çıkar

dermiş gibi sertçe bakış atarak azına bir dilim ekmek atarak dışarı çıktı gale şimdilik yırtmıştı ama
hayla korkuyordu o sırada saate baktı ve geç kaldık diyerek dışarı koştu ilk ders felsefe hocasının

dersiydi ve geç kalanı affetmezdi okula vardı etraf sessizdi sınıf kapısı kapalıydı elini kapı koluna

uzattı ve kapıyı araladı ve öğretmenleri gel! Diyince sınıfa adımını attı hocanın gözü yoklama
kağıdındaydı onu fark etmemişti fakat sınıftaki herkes ona bakıyordu utana utana yerine oturdu

sınavların olmasına 1 haftadan az vardı hocalar sınıfta çıt çıkartmazdı nefes bile alınsa haberi olurdu

ders başlamıştı.
Ders anlatılırken gale uyuya kalmıştı aniden kafasında bir kitap darbesi hissetti irkilerek kafasını
kaldırdı karşısında hocası vardı kızgın gözlerle ona bakıyordu.

Birden bağırdı seni uyarıyorum bidaha olursa kötü ödersin diye tehtitler savuruyordu öğretmen ilerlerken arkasından konuşmadığını bırakmadı üstüne üstün sınıf arkadaşları sesli sesli gülmeye

başladı bu onu daha çok sinirlendirmişti sinirden yüzü kızarmıştı hafızasına bu olay çıktan kazınmıştı
bile bu şartlarda unutması hayli uzun sürücekti ders bitmişti çeşmeye yüzünü yıkamaya giderken

omuzunda birden bir el hissetti bu müdürdü sonra odama geliyorsun mazeret istemem ! diye

söylendi yaka paça müdürün odasını götürüldü yanında felsefe hocası ve not tutan bir kadın vardı
ardından müdür onu soru yağmuruna tuttu karşısındaki bayan ona bir form uzattı müdür bu kağıda
adını numarasını vb yazmasını söyledi yazma bittikten sonra bak oğlum numaran ve adın elimde

bi daha dersi kaynatırsan kötü ödeşiriz’ dedi sonra konuşmasına fırsat vermeden odadan çıkardı

şimdi ikinci kez sınırdaydı artık .

sinirli bir şekilde eve yürüdü bu arada yoluna ne çıkarsa taş.toprak .ağaç vb yumruklamaya başladı

düşse yeriydi artık tam işler sarpa sarıckatıki içinden birden bir sakinlik bir huzur doldu ve

yavaşlamaya başladı içindeki tüm nefreti atmıştı artık . bir anda sinirlenmeyi anlamsız bulmaya
başladı sebebi ise içindeki tüm nefreti atmıştı şimdi eve doğru bir rota izledi ve çantasını yere atarak
masaya oturdu yemekte tavuk vardı sofradakiler iştahla yerken kendisi tavuğa gözlerini dikmişti
bunun nedeni vejataryen olmasındna kaynaklanıyordu ve bunu ailesine kabul ettirememişti ailesi
sofrada yerken o kuru ekmek ve suyla yetindi sofradan kalktı bir süre sonra koltuğa oturup

babasının eski gazete külpürlerini okumaya başladı bunu yaparken bir süre sonra gözüne bir uyku

girdi elindeki son külpürü okuyup baygınlık geçirmiş gibi başını koltuğa yığdı . rüyasında bir bir kızın

kendini köprüden su dolu bir nehre attığını gördü dehşete kapıldı tam onu kurtarıcaktıki kan

içerisinde uyandı sabah. Olmuştu .artık yüzünü yıkamaya çeşmeye gitti kendisi yüzünü yıkarken
çeşmede birden bir yansıma gördü hemen arkasını döndü ve kimseyi göremedi oda hayla

gördüğünü zannedip eve girdi . artık ayılmıştı fakat hayla uyumayı istiyordu nasıl olsa okul 1 günlük özel tatile girmişti uyumaya yukarı çıkıcakken babası ona dönerek ‘ bugün tembellik etmek yok tez
tarlaya gidiceksin dedi.ama onun başka planları vardı. Fakat babasını kıramadı oda şapkasını takarak dışarı çıktı vardığında.
Etrafa bir göz attı fakat amcasını göremedi ve uzaklaştı toprağı sürerken birden sayısı 5 i bulan
çocukların kendisine bağırdığını duydu çocukların sınıftaki serseri tipli çocuklar olduğunu

görünüşlerinden anladı ‘ne istiyorsunuz ? dedi çocuklardan birisi alaycı bir tavırla . baksen bizim

kerkenez aslında toprak süren bir zavallıymış .gruptan bir adam ise aşağılamaya yapmaya başladı

aldırmamaya çalışıyordu içinden söylene söylene işine devam etti zar zor tarlayı sürdükten sonra

odasına geçip .LANET OLSUN ! diye haykırarak odasını dağıtmaya başladı sinirden eli ayağı titriyordu

cam çerçeve ne varsa indiriyordu sonrasında elinin kanadığını fark etti koltuğa oturarak Tanrım

diyerek ağlamaya başladı azına yüzüne kan bulaşmıştı günü zehir olmuştu bileklerinden aktıhı kan
kadar gözünden fazla yaş akmıştı odasında hareketsiz bir şekilde bekliyordu bir delinin baktığı

bakıyordu yüzü bembeyaz vücudu terliydi .
sonra annesi içeri girmiş oğlunu o halde görünce şok geçirmişti ardından oğlum ne yaptın sen diyip

yerden aldığı bez parçasıyla oğlunun bileklerini sarıp doktor çağırmak için dışarı koştu gale ise her

tarafı titriyerek gözlerini boşluğa ayarlayarak korkuyla tırnaklarını kemiriyordu ardından içeri önce

babası sonra doktor girdi babası oğlunun tutuyor doktor ise kesiğe dikiş atıyordu dikiş atmayı bitirince gale yi salondaki kanepeye yatırdılar annesi oğlunu kontrole geld babası ise oğlunun odasını toplarlıyordu.
Annesi elini oğlunun kine götürdü eli buz gibiydi yatakta sayıklıyordu iş işten geçmişti artık eğer
bilinçli bir şekilde bu olucakları görseydi kendisinden utanırmıydı artık fark etmezdi bileğinde bu

olayın izini bırakmıştı artık ona bkaınca hpe bu olayı hatırlıyıcaktı annesi baygın haldeki oğluna

incilden birkaç paragraf okuyordu babası ise aptal çocuk diye söyleniyordu yapıcağı tek iş kalmıştı

oğlunun uyanmasını beklemek .

doktor 2 güne kalmaz uyanacağını söylüyor babası ise içinden söylemediği lafı bırakmıyordu kalksın

işimizi görelim dermiş gibi bir hali vardı .
ertesi gün :oğullarının teki yatakta diğeri ise okuldaydı gale yatakta uyanmayı bekliyordu ama daha

bir günü vardı babası kasabadaki her zaman uğradığı bara oturmuş bira içerken birkaç adamın
konuşmalarına kulak misafiri oldu .

‘şu bizim gerzek çiftçinin oğlu varya iyi becermiş kendisini yatağa düşürmüş . ‘onların kökünü bilirim

aileleri korkaktır . bu konuşmaları duyunca o kadar sinirlenmiştiki yarı sarhoş halde önündeki

bardağı kapıp adamların üstüne rastgele fırlattı gruptan bir adamın yüzüne kırılmıştı ardından

adamların 2 sini yere fırlatmıştı birisini boğarken bağırmış az kalsın öldürecekti ardından adamlardan

biri eline aldığı şişeyle kafasına vurmuş bayıltmıştı adamlar kaçarken arkasından yere yatar vaziyette

oğlum! Diye bağırmıştı.
Sonra yaka paça bardan dışarı atılmıştı giderken kafasının şiştiğini görmüş pansuman için eve

yürüyordu eve varmış karısına hesap vermeden odasına çekilmişti gale ise yeni yeni bilincini kazanmış
annesine .

Ne oldu ? bakışı atmıştı annesi ise ona sarılmış sonra babası aşağıya indiğinde yüzüne tokat atıp

azarlamıştı bu baba korumasıydı bu son 2 gün içinde yapmak istediği şey buydu o tokatla

yaşadıklarının acısını çıkarmıştı gale ise final anını yani bunları ne için yaptığının sorusuydu

ne yapsın al birini vur ötekine nasıl olsa onun mantığı oydu son 3 yıl içerisinde hep mantıha bağlıydı

bu düşüncelerle hareket etmez fakat yarısını savunur yarısıyla ise hareket etmeyi göze alamazdı
böyle gereksiz bir riske giremezdi ama onun bundan çok alacağı intikamı düşünüyordu onlara bunu

mutlaka ödetmeliydi bir daha itibarını kaybetmemeliydi bunun için fazla düşünmeye gerek yoktu

küçük bir sırıtmayla yarını beklemek için uyudu .
ertesi gün: yarın olmuş kahvaltısını yapmadan okula doğru hızlı adımlarla ilerledi öfkeden gözü

dönmüş bilinçsizce ilerliyordu okula varır varmaz sınıfa girdi ardından o gruptan bir çocuğu görüp

öfkeyle üstüne atladı gözü dönmüş bir şekilde yumruk atmaya kendisini kaybetti resmen sonra o

gruptaki çocuklardan biri galenin sırtına sopayla bir darbe indirdi gale nin ise yüzü öfke ve acıdan

mosmor olmuştu artık azından köpükler akıcak seviyeye gelmişti sonra sırtına aldığı sopa

darbelerinin acısına dayanamadı ve bırakmak zorunda kaldı sonra nöbetçiöğretmen aralarına koşup

açılın! Diye bağırdı bu arada diğer çocuk oturmuş boğazını tutuyordu sonra 2 kişi gelip revire doğru

ilerlediler önce muayane ettiler sonra sırtındaki morlukları kapattılar ağrılarını dindirmek içinse afyon

tentürü enjekte ettiler bu olayın ardından müdür galenin ailesini çağırtıp okuldan bir süreliğine

uzaklaşmasını söyliyen bir kağıt imzalattı ardından gale nin sağlık kontrolleri bitince evine yollattı

birkaç kişinin desteğiyle o ise gülüyordu olayları tekrar tekrar ve tekrar edilmiş senaryo ise eve

gidilmesiyle son bulmuştu bundan sonra babasından sert bir tokat yemesiyle kendine gelmiş

ayaklanmıştı şimdi sınırdaydı okuldan 1 hafta uzaklaştırılmı sırf intikam uğruna başkalarının ekmeğine

yağ sürmüştü üstüne üstün en çok kendisi zarar görmüştü bu utancı artık mezara kadar taşımak

zorundaydı bu vücuduna işlenen ikinci olaydı düşününce bu hareketleri ocukça gleiyordu kendisi
haklıyken haksız olmuştu üstelik okuldan geri kalmıştı 2 hafta sonra sınavlar vardı şimdi tüm konuları

baştan işlemeliydi babası ona ceza vermiş bu hareketinin sonuçlarını düşünmesi için 2 günlüğüne

odasına kapanmıştı şimdi kendisi hareketsiz bir biçimde karyolaya uzanmış ağlıyordu gözünden yaş

kalbinden ise kan akıyordu çok çaresiz kalmıştı eski günlerini hatırlıyordu buda onu boşluğa itiyordu

annesinin koyduğu yemeği yememiş iştahtan kesilmişti alesyayı düşünmüş onun hayalini kurmuştu

yarın kimseden habersiz yanına gidicekti onu 5 gündür görmemiş hayalini kurmuştu şimdi kafasındaki

bu düşünce hastalık halini almış dudaklarını ısırmıştı hayati bir işi başarmış gibi kahkahalarla gülmeye

başladı bir süre sonra ise uyuya kalmıştı gündüz vakti kimseye fark ettirmeden dışarı atlamış onların

evlerine doğru koşuşturmuştu evlerine varınca kimseyi göremedi yoldaki insanlara sormak istiyordu

fakat kimsenin ağzını bıçak açmıyordu geri dönücektiki birden arka tarafta alesyayı gördü şarkı

söylüyordu ona fark ettirmeden onu dinledi şarkının sonlarına doğru yerinden çıktı sonra birden

yanağınabir teşekkür atarak uzaklaştı ikinci kez yapmıştı bunu onunla uzun süre kalıp konuşmak

isterdi fakat eve dönmeliydi acelesi vardı orada olduğunu kimse bilmiyordu odasına biri girsin yanmış
tı daha fazla riski göze alamazdı

hızlı adımlarıyla arkasına bkamadan oradan uzaklaştı evinin balkonuna tırmanmış odasına girmişti ki o

sırada annesi içeriye girmişti içinden tam zamanında diyerek annesinin uzattığı kahvaltı tepsisini aldı

son günlerde morali bozuk olduğundan şu topu topu onbeş dakika içerisindeki aldığı mutluluk ona

yetmişti bile artık tıka basa yedikten sonra odasında kitap okumaya başladı eline ne geçerse okurdu

ranzadaki kitaplardan birini alarak rastgele okumaya başladı ayrıca kendi kendine konuşmayı

seviyordu bundan dolayı bir ok kez annesine yakalanmıştıve her seferinde alışkanlığı olduğunu inkar

etmişti kendisi ne yazıkki bu alışkanlığı küçükken yaşadığı bir trampadan dolayı kazanmıştı fakat

zaman içerisinde bu trampadan aldığı bir çok etkiyi yok etmeyi başarmıştı ama geriye bu etkiyi bırakmıştı

artık normal görmeye başlamıştı en azından kendisi için normaldi ötesi değil.

Elindeki kitapları okumayı bitirmiş canı sıkılmıştı okuyucak kitabıda yoktu sonuncusunu az önce bitirmişti
Şimdi yaptıklarını sorgulayıp günün değerlendirmesini yapmıştı karyolasına uzanıp tavanı ve yerdeki

halının desenini inceledi öylesine başı boş bir şekilde pencereden dışarı baktı ilk başta bir adamın

siluetini gördüğünü sandı fakat yanılmıştı o anki duygularını anlamak çölde su bulmaya benzemişti o

anda aşağıdan bir ses duyuldu onu aşağıya yemeğe çağırıyorlardı içinden bir ses gitmemesini söyledi

yemeğe çağırıyorlardı içinden bir ses gitmemesini söyledi fakat tereddüt etmeden aşağıya indi ve

sofraya oturdu ardından yemek yemeye başladılar o sırada babası ona bir takım sözler söyledi
‘umarım aklın başına gelmiştir gale ise ypatıklarında haklılık payı olduğunu savundu babasından ise

yanıt gecikmedi ‘ hayır tamamen tökezledin bu ailede yaşamak istiyorsan benim dediklerim geçerli

dedi ‘ dedi ve başını eğerek yemeğine devam etti sonra annesi böbürlendi sonra kardeşi soru

soruyordu arda arda sorular glemeye başladı sonra yeter be ! diyerek sofradan kalkarak dışarı çıktı

ardından kapıyı sertçe kapattı babası ‘saygısız herif diye arkasından seslendi dinlemiyordu bile son

günlerinde üzerinde baskı hissetmişti .
dışarıda bu baskının üstünden biraz kalktığını hissetti kafasını havaya doğru kaldırdı ve grup halinde

kuşların uçtuğunu gördü kendisi mutsuzmuydu yoksa öylemi sanıyordu aslında bu olaylar yüzünden

sıkkında ama bu olayların ardına bakarsan görüceksinki herşeyin ardında bir kız vardı ve o bunu

sorumlu tutmayı bırak aklına bile getirmemişti düşüncesi bile çok gülünç geliyordu kendisi kötü kişilikli biri olmadığından sadece somurtan birisi olu vermişti ailesine içini dökmekten utanıyordu

gururuna yediremiyordu paranoyak olmaktan korkuyordu en çokta delirmekten tüm bunların nedenini bir türlü anlamıyordu anlasa iş çözülmüştü bunları söylerken bile başı ağrıyordu

evine doğru yürümüş fakat balkondan girmişti sırf babasının yüzüne bkamamak için yüzünde bir günahkarın bakışı vardı

gözü keskindi kendisi bir şey düşünmeden karyolaya uzanıp kendi dünyasında geziyordu

dünyasında bir sürü kişinin hayalllerini katmıştı kardeşinide bu dünyanın varisi olarak görüyordı olurdu orada kaybolursa belki bu mirası kardeşi devam ettirebilirdi

gecenin köründe içini bir susuzluk kapladı ve su almak için mutfağa indi yanında bir bardak su alıp yatağının başına oturdu

ve kütüphaneden daha önce bitirdiği bir edebiyat kitabını tekrar okumaya başladı sayfaları rastgele çevirirken suyundan yudum almaya başladı kitaptaki şiirleri okumasına rahmen hepsini daha önce okumamış gibi yabancıydı tkerar ederek gür bir sesle okudu sesten solayı az kalsın ailesini uyandırıcaktı

annesinin tuvalet için banyoya gittihini fark etmedi bile açıkçası anneside uyku sersemiydi oda sesi fark etmemişti kendisi bile duymamıştı sadece o evde bulunan birisi o sesi duyabilirdi şiirleri okurken içini bir uyku kaplamış şiirleri tekrar ederken uyuya kalmıştı ilginç bir uyuma şekli vardı

ailesi bir keresinde kanepede otururken uyuduğunu duymuştu
geceler böyle geçip gitmiş uzaklaşmasının bitmesine 2 gün kalmıştı bir yandan okula gitmenin sevincini yaşıyor bir yandan öğretmenden yiyeceği azarı nasıl olsa ipin ucundaydı önündeki günler
tren vagonu gibiydi

istese istemesede önündeki durağı bekliyicekti önünde iki seçenek vardı ya ilk duraktan inicek yada

son durağı bekliyicekti okul ise ilk duraktı evin ön camına bir kuş çarpmış her yeri kan olmuş adeta yapışmıştı

kuş sonra kapıdaki mermerin üstüne düşmüştü kapıyı açmış ve kuş kulağına bi şeyler fısıldayıp tamamen ölü olduğundan emin olduktan sonra tırnaklarıyla toprağı kazımış çukur açmıştı

kuşu içine atıp aynı şekilde kapatmış sonra tahtadan birkaç çubukla haç işareti yapıp toprağı saplamıştı ardından toprağa.

Amaçsızca bakıp içinden birşeyler fısıldayıp çamurlu elleriyle eve girmişti uzun bir el temizliğinden sonra

Elini kurulayıp azına birkaç parça hamur atıp su içmeye gitmişti bir yandan bağçedeki mesara bakmış bir yandan

Elindeki suyu bitirmişti

Ardından ders kitabını açıp 5.10 defa konu tekrarı yapmış beş saat kadar elinden atmamıştı
Çalışması akşam yemeğine çağırılmasıyla son bulmuş hava almaya dışarı çıkmış okuldan dönen çocukları görünce içi acımış fakat 2 gün sonra okulda olacağından

İçi rahatlamıştı iki adım yürüdükten sonra derin bir oh çekip evine
Doğru hızlı adımlarda eve girer girmez terli üstünü değiştirip karyolaya altamıştı.
Ardından evindeki eski gramafonu açıp müzik dinlemeye başlamıştı mozarttan bethovenn’e kadar bir sürü plak vardı aralarını karıştırdı ve karnaval eğlencesi adında bir plak gördü

Müziği taktı ilk başları çalgılarla başlayan müzik sonrasında cızırtılı bir hal aldı anlaşılan plak bozulmuştu müzik hevesi kursağında kalmıştı sonra yastığına sarılıp uyumaya başladı

bu hasreti neye borçluydu ? son zamanlarda en rahat uyuduğu uykuydu bu oysaki

ertesi gün :sabah okula gideceğine seviniyordu heyecanla azına ekmek parçaları doldurup hızlıca yedi okul için babasının verdiği takviye parayı almamış tahta kasasına atmıştı

ihtiyacı olmadığı sürece kendiside kullanmıyıcaktı

bu sayede kazandığı dolu birikim vardı yaptıhı her işle para kazanıyordu bu nedenle tarladan kazandığı paralar yetmeyince acil ihtiyaç parası olarak kullanıyordu

çabuk olmalıydı okula geç kalıcaktı okul yolunu tuttu bir hevesle okula girdi sınıfına girmeden önce arkasından bir görevli

şu kapıyı açarmısınız’ dedi gale ise kapıyı açtı görevle ona teşekkür etti oda cevap vermeden sınıfa girdi herkesin artık kendisine saygı duyduğunu hissetti fakat bilmediği bir şey vardı

yakında çok üzüleceği bir olay olucaktı yakında daha yaşayacağı çok şey vardı bunlardan birisi ise beş gün sonra stresli bir sınav haftasına giriceklerdi kızıl ayın ilk sınavına
dersleri boşaldı aklından uydurduğu şiiri satır satır yazmaya başladı şiirlerin kimsenin beğenmiyeceğini düşünüp kimselere okutmazdı bu korkuyu ona öğretmenleri vermiş beyninde uzun bir etki bırakmıştı .

ailesi uzun süre bu trambanın etkisini kendileride yaşamıştı arkadaşları dolaşıp şakalaşırken o şiir yazardı buda sosyal ortamdan soğumasını sağlamış . fakat iyi yürekliydi başkasına yna bakmazdı sanki geçici süreliğine insan bedenine haps olmuş kuvvetli bir varlıktı kendiside bazen bunu düşünür astronomi ve gök bilimi kitapları okurdu şiirini bitirdikten sonra sırtını kasarak gevşek adımlarla eve ilerledi kendisinin kafası karışıktı sonra birden boğazı kurudu sırtını duvara yaslayıp elindeki tastan az bir kalmış suyu içmeye başladı azı açık bir şekilde soluklanırken önünden geçen kadınları
izlemeye başladı.

Answer

Tamam eksiğini bilmiş ve yazmışsın.
Peki noktalama işaretsiz biz nasıl okuyalım bunu? Cümleler birbirine giriyor o yüzden diyorum yani.
Hadi yazım yanlışlarını saymıyorum.
Dil ve anlatım yönünden çook eksik var. Betimleme yok, hızlı hızlı geçmişsin herşeyi. Tamamını okumadığım halde gördüklerim bunlar.

Olmamış yani.

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Betax -- 13 Nisan 2014; 18:41:41 >

Answer

quote: Orijinalden alıntı: İrem-  Tamam eksiğini bilmiş ve yazmışsın. Peki noktalama işaretsiz biz nasıl okuyalım bunu? Cümleler birbirine giriyor o yüzden diyorum yani. Hadi yazım yanlışlarını saymıyorum. Dil ve anlatım yönünden çook eksik var. Betimleme yok, hızlı hızlı geçmişsin herşeyi. Tamamını okumadığım halde gördüklerim bunlar.  Olmamış yani.   +1 Noktalama işaretleri bir yana birçok da yazım yanlışı yapılmış. Eh kendin okuyacağın hoş bişey olmuş diyebilirim anca.

Answer

off her önüne gelen kitap yazacaksa işimiz var

Answer

Rastgele iki yerden okudum Hiç olmamış Bu işle uğraşmak istiyorsan bol bol oku Sağlam bir dilbilgisi kitabı edin Önce kısa kısa yazılar yaz bu yazıları başkaları ile paylaş fikirlerini al yarışmalara falan gönder Zaman içersinde bir roman yazacak kapasiteye ulaştığında yazarsın

Answer

İlk paragrafı okudumda olmamış. Çok basit yazmışsın.

Answer

'2 side ikizdir' kısmından sonra okumayı bıraktım hocam. Kusura bakma, şu an için olmamış. Arkadaşların yukarıda verdiği tavsiyelere uymanda fayda var diye düşünüyorum. Umarım ilerde çok daha iyilerini yazarsın..

Answer

Bi ara okurum, okumayanlar için eleştirlerinizi bekliyorum ==> http://forum.donanimhaber.com/m_89587991/f_/key_ilk%252Bvaka//tm.htm#90150059

Answer

quote: Orijinalden alıntı: Lugat47  off her önüne gelen kitap yazacaksa işimiz var

Answer

Uğraşmaya devam et geliştir kendini. Aklındakiler içinde kalmasın

Answer

bu kitap yazanlara özel bi bölüm açılsa iyi olur

Answer

hocam birazda tasvirleri geliştirmen gerek çok sade olmuş

Answer

Bu ne yav böyle isim çalıntı Gale, sonra bi anormallik var

Answer

kitap degil de kucuk kucuk denemeler, hikayeler yazsan daha iyi olur senin icin ve mumkunse bunlarin ustunde biraz calis, derle toparla. sonra, ilk yazdigin hikayeni bu tur forumlarda paylasmaman gerekiyor bence. cok yaz, kendini gelistir. yeterli olgunluga ulastigini dusunuyorsan bizlerle paylas. uzulmemen acisindan soyluyorum. yorumlar moralini bir hayli bozabilir. "kitap"ina gelecek olursak arkadaslara katiliyorum. olmamis.

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

Answer

Dil bilgisi berbat

kitap yazıyorum

Benzer içerikler