Şimdi Ara

Matematiğe Ne Kadar Hakimsiniz?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
32
Cevap
1
Favori
1.060
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Özellikle beş yıldan fazla tecrübesi olan geliştiricilerin matematik ile olan becelerini merak ediyorum.

    - Ayrık matematik
    - Calculus
    - Matrix
    - Diferansiyel Denklemler
    - İstatistik
    - Olasılık

    Bu matematik alanlarına ne kadar hakimsiniz?



  • Yanlış, yanlış, yanlış... Sakın dikkate almayın. Adı gibi kolpa bir mesaj geçmiş arkadaş. Bir makine mühendisi/kimya mühendis/malzeme mühendisi/mekatronik mühendisi hatta elektronik müh. ve türevleri de en ufak şirketten en büyüğüne kadar üniversitede öğretilen dersleri ve programları kullanır. Hepsi her programı kullanmaz ama hepsi bu derslerde elde edilen kazanımlara ihtiyaç duyar.

    "Sanmıyorum kullandıklarını", "Üniversitelerde öğrendiğin hiçbir şey* iş hayatında kullanılmıyor." dedikten sonra "Java developer olacağım" demek gerçekten bu işe dair zerre bilgisinin olmadığını gösteriyor.




    /* Fikirlerime katılan olur olmaz o ayrı. */

    Soruya gelecek olursak. Programlamayı iki kategoriye ayırmak istiyorum birisi "sabit", "değişken". Sabit programlama olarak ifade ettiğim programlama, oturmuş bir düzen, devamlılık amacı, rutin geliştirmeler, test, kategorileme, statik web programlama gibi isimlendirilecek programlama şeklini kastediyorum. Değişken derken ise analiz, anlamlandırma, işleme, ölçümleme, optimizasyon, paralelleştirme gibi yaklaşımlara sahip programlamayı kastediyorum. Bahsedilen matematik alanlarında ve başka alt dallarında uzman olmak şart değil. Ancak her görevin, her amacın bir takım gereksinimleri vardır. Değişken programlama olarak ifade ettiğim yaklaşımlarda matematik bilmek, aslında matematiği bilmek değil öğrenmeyi bilmek, analitik düşünebilmek gereklidir. Elbette hazır kütüphaneler ve açık kaynak kodlar ile bu kategorideki bazı görevler geçekleştirilebilir. Ama bu bir kitabı yazmak gibi değil de kitaba çeşitli yerlerden alınmış dökümanları koyup geçmek gibidir. Yani programcı bu konumda aslında yazar değil hevesli bir okuyucu konumundadır.

    Daha güncel bakacak olursak;

    Veri madenciliği yapacak bir kimsenin istatistik bilmemesi asla kabul edilemez. Veriyi ön hazırlıktan geçirmeyi, neyi sınıflandıracağını, hangi veriyi nasıl anlamlandıracağını ve işlenecek verinin nasıl işleneceğini istatistik metodları dahilinde gerçekler veri bilimcisi. Buradaki Algoritmalar [İngilizce]'ı incelerseniz hepsinin analitik algı ve kendinden emin bir istatistik/olasılık bilgisi istediğini görürsünüz.

    Yapay zeka/makine öğrenmesi ile ilgilenen bir kimsenin çok iyi olasılık/ayrık matematik bilmemesi asla kabul edilemez. Yapay zeka sonu gelmeyen if statement'larından ibaret değildir. Sakın böyle hayal etmeyin. Buradaki
    link'ten genel bilgi edinebilirsiniz.

    FAANG'da çalışma hayalin mi var? Graph theory soruların geleceği ilk konu olacak bilesin.

    Üniversite adayı mısınız? O zaman şu an muhtemelen oyun oynuyorsunuz ve acaba ben de oyun yapabilir miyim diyorsunuz gelin beraber düşünelim.. (Değilsen okuma)


    Çok çok basit bir örnek vereceğim; sayısız dinamiklerden, aksiyonlardan ve öğelerden oluşan Counter Strike türünden bir bilgisayar oyununu düşünün. Konumları farklı iki insan var, ve birisi diğerine ateş ediyor. Bu kurşun nesnesinin isabet edip etmeyeceğini nasıl tayin edersiniz, biraz düşünün...? Aklıma gelen ilk çözümü söyleyeyim lisede kullandığınız iki nokta arası uzaklık vardı ya hani bunu uygulayabilir miyiz? Hedefin (x1,y1) ve merminin çıkış noktasının (x2,y2) noktalarında olduğunu ve iki nokta arası uzaklık formülünü bilmediğimizi varsayalım. Pisagor teoremini hatırlayın. Bu iki nokta arası mesafe, hipotenüsü olan bir dik üçgen hayal edin. uzaklığın karesi = (x2-x1)'in karesi + (y2-y1)'in karesinden formülü çıkardık.(Euclidean Distance) Şimdi merminin hızını programcının v piksel/saniye olarak tanımladığını varsayalım. Her şey çok güzel artık mermi ne zaman karaktere ulaşacak biliyoruz? Pekii, merminin yönü ne olacak? Gerçekten karaktere isabet edecek mi? Mermi bir piksel iken karakter (diyelim ki) 100piksel. Bu durumda karakterin her bir pikseli için bu uzaklığı hesaplayıp merminin gelecekteki noktalarından birinde bu karakterin piksellerinden herhangi birine dokunup dokunmayacağına bakabiliriz.. Bir dakika, bu çok zahmetli ve bir nevi ters kulağı tutmak gibi duruyor.. O zaman merminin eğimini kullanarak (bkz. mx+n = y) y1 noktasındaki x değerine bakabiliriz. Bu sayede karakterin piksellerinin x değerleri ile kesişip kesişmediğine bakabiliriz.. Sanki yine uzun bir döngü gerekiyor gibi. İşte burada işin içine optimizasyon giriyor ordan sonrasını ilgilenen olursa yazsın konuşalım.

    Not: Hitbox kavramını duymuş olabilirsiniz. Bu problemin çözümü için 2d veya 3d ortamlarda aynı mantık kullanılır. Colission detection şeklinde araştırabilirsiniz.

    Demek istediğim en ufak şeyler için bile temelden iyi ("ihtiyaç seviyesinde") seviyeye matematik önemlidir.

    Araba yarışlarında fırlatılan memiden dahha hantal testere vs gibi şeyler olan oyunları düşünelim. E araç da aynı zamanda hareket ediyor, şimdi ne olacak..?

    Not: Devam ederdim ancak yoruldum.. :)
  • 4 ıslem kadar. Yazılım ıcın zorunlu olan matematık de bu kadar
  • mahoni_38 kullanıcısına yanıt
    Aslında ben de öyle düşünüyordum ama bir arkadaşım ekipçe bir problemde takıldıklarını ve danışmanlarının Jaccard Benzerliği üzerine kurulu bir çözüm önerdiğini söyledi. Ne olduğunu bile bilmiyorum ama buna benzer teoremleri/yaklaşımları bilmemiz işimizi kolaylaştırmaz mı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-06D4C1909

    Aslında ben de öyle düşünüyordum ama bir arkadaşım ekipçe bir problemde takıldıklarını ve danışmanlarının Jaccard Benzerliği üzerine kurulu bir çözüm önerdiğini söyledi. Ne olduğunu bile bilmiyorum ama buna benzer teoremleri/yaklaşımları bilmemiz işimizi kolaylaştırmaz mı?
    Ne kadar cok bılgı o kadar cok kolaylık. benım yıllar once yaptıgım kan bagısı deneyımı bile sorun çözmemde işe yararı. Ben öğrenmeyin demiyorum. yazılım yapmak için dört işlem yeterli diyorum. Hatta amigalar çarpma operatorü olmamasına rağmen bir çok şey yapılabilmiş. Tüm yapılan yazılımlar roketi yörüngeye götürüp geri getirmek zorunda değil sonuçta. Yahut Go sampıyonunu yenmek zorunda değil. Bir muhtarın doldurduğu formları otomatize etmek de yazılımdır, yumurtaların kulukça sürelerini ttumakta. Ne kadar bılgı sahibi olursanız o kadar iyi sorun çözersiniz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mahoni_38 -- 10 Haziran 2020; 23:54:45 >




  • mahoni_38 kullanıcısına yanıt
    Çok geniş aralıkta iş imkanları olduğu için haklısınız. Her iş için bu kadar matematik şart demek abartı olur.
  • Üniversitedeyim bu dersler ilgimi çekmiyor ve çalışmıyorum, sebebini bilmiyorum ama içimde çalışmak için heyecan-istek yok.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • youtube de bir çok üniversitenin eğitim videosu var

    ingilizce bildiğimden değil !

    youtube altyazı seçeneğini kullana bildiğimden izliyorum.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    ne kadar birikiminiz var
    2 hafta önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • bu saydıkların direkt olarak karışına çıkmaz çogu zaman ama örnegin bu tarz sorunları çözecek yetenegin varsa muhtemelen çogu sorunu çözersin.Eger eline çok spesifik bir sorun yoksa bu saydıklarını kullanmazsın kullansan bile hazır kütüphaneleri vardır.Gerçekle hayatla bire bir sorunlar için kullanılması daha elzem.
  • Sanmıyorum kullandıklarını.

    Üniversitelerde öğrendiğin hiçbirşey iş hayatında kullanılmıyor.Kullanıldığı yerlere de giremiyorsun.Ben makine mühendisliği okuyorum analys,matlab ne varsa gösteriyorlar bunların hepsini roketsanda "bir ihtimal" kullanırsın orasıda Odtü dışından eleman almaz(itü dahil) o zaman biz niye görüyoruz ki bunu? Bu gidişle ya alman sermayesine çalışacağım ya devlette kıyak bir pozisyon arayacağım yada Java developer olacağım.Bu ülkeden adam olmaz.
  • Matematik her şeyin temelidir. Batı da bu işe öyle bakılıyor. Biz de bir şekilde yolunu bulmaya bakıyoruz.
  • x



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mghfreud -- 15 Haziran 2020; 23:52:55 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • mghfreud M kullanıcısına yanıt
    Teşekkürler.
  • mghfreud M kullanıcısına yanıt
    Burasi mühendislerin buluşma yeri değil, giren-çıkanın belli olduğu bir klüp değil. Hata ediyorsunuz bu detayları aleni ortamda paylaşarak. Biliyorum, sen de her bilgisayarcı gibi yalnızsın, tanınma bilinme takdir arayışındasın, ama burası yeri değil.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • alimmm78 kullanıcısına yanıt
    bizim uninin sorunu, bu dersleri soru ezberle ve gec seklinde isliyorlar.
  • seyfi84 S kullanıcısına yanıt
    Affedersiniz ama çok anlayamadım neden böyle bir tavsiye verdiğiniz konusunda. Şirket sırrı diye mi yoksa bireysel olarak kendi tecrübelerini değersiz bir ortamda paylaşıyor diye mi?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-06D4C1909 -- 17 Haziran 2020; 1:0:15 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jet Fadıl 2

    Sanmıyorum kullandıklarını.

    Üniversitelerde öğrendiğin hiçbirşey iş hayatında kullanılmıyor.Kullanıldığı yerlere de giremiyorsun.Ben makine mühendisliği okuyorum analys,matlab ne varsa gösteriyorlar bunların hepsini roketsanda "bir ihtimal" kullanırsın orasıda Odtü dışından eleman almaz(itü dahil) o zaman biz niye görüyoruz ki bunu? Bu gidişle ya alman sermayesine çalışacağım ya devlette kıyak bir pozisyon arayacağım yada Java developer olacağım.Bu ülkeden adam olmaz.
    Yanlış, yanlış, yanlış... Sakın dikkate almayın. Adı gibi kolpa bir mesaj geçmiş arkadaş. Bir makine mühendisi/kimya mühendis/malzeme mühendisi/mekatronik mühendisi hatta elektronik müh. ve türevleri de en ufak şirketten en büyüğüne kadar üniversitede öğretilen dersleri ve programları kullanır. Hepsi her programı kullanmaz ama hepsi bu derslerde elde edilen kazanımlara ihtiyaç duyar.

    "Sanmıyorum kullandıklarını", "Üniversitelerde öğrendiğin hiçbir şey* iş hayatında kullanılmıyor." dedikten sonra "Java developer olacağım" demek gerçekten bu işe dair zerre bilgisinin olmadığını gösteriyor.




    /* Fikirlerime katılan olur olmaz o ayrı. */

    Soruya gelecek olursak. Programlamayı iki kategoriye ayırmak istiyorum birisi "sabit", "değişken". Sabit programlama olarak ifade ettiğim programlama, oturmuş bir düzen, devamlılık amacı, rutin geliştirmeler, test, kategorileme, statik web programlama gibi isimlendirilecek programlama şeklini kastediyorum. Değişken derken ise analiz, anlamlandırma, işleme, ölçümleme, optimizasyon, paralelleştirme gibi yaklaşımlara sahip programlamayı kastediyorum. Bahsedilen matematik alanlarında ve başka alt dallarında uzman olmak şart değil. Ancak her görevin, her amacın bir takım gereksinimleri vardır. Değişken programlama olarak ifade ettiğim yaklaşımlarda matematik bilmek, aslında matematiği bilmek değil öğrenmeyi bilmek, analitik düşünebilmek gereklidir. Elbette hazır kütüphaneler ve açık kaynak kodlar ile bu kategorideki bazı görevler geçekleştirilebilir. Ama bu bir kitabı yazmak gibi değil de kitaba çeşitli yerlerden alınmış dökümanları koyup geçmek gibidir. Yani programcı bu konumda aslında yazar değil hevesli bir okuyucu konumundadır.

    Daha güncel bakacak olursak;

    Veri madenciliği yapacak bir kimsenin istatistik bilmemesi asla kabul edilemez. Veriyi ön hazırlıktan geçirmeyi, neyi sınıflandıracağını, hangi veriyi nasıl anlamlandıracağını ve işlenecek verinin nasıl işleneceğini istatistik metodları dahilinde gerçekler veri bilimcisi. Buradaki Algoritmalar [İngilizce]'ı incelerseniz hepsinin analitik algı ve kendinden emin bir istatistik/olasılık bilgisi istediğini görürsünüz.

    Yapay zeka/makine öğrenmesi ile ilgilenen bir kimsenin çok iyi olasılık/ayrık matematik bilmemesi asla kabul edilemez. Yapay zeka sonu gelmeyen if statement'larından ibaret değildir. Sakın böyle hayal etmeyin. Buradaki
    link'ten genel bilgi edinebilirsiniz.

    FAANG'da çalışma hayalin mi var? Graph theory soruların geleceği ilk konu olacak bilesin.

    Üniversite adayı mısınız? O zaman şu an muhtemelen oyun oynuyorsunuz ve acaba ben de oyun yapabilir miyim diyorsunuz gelin beraber düşünelim.. (Değilsen okuma)


    Çok çok basit bir örnek vereceğim; sayısız dinamiklerden, aksiyonlardan ve öğelerden oluşan Counter Strike türünden bir bilgisayar oyununu düşünün. Konumları farklı iki insan var, ve birisi diğerine ateş ediyor. Bu kurşun nesnesinin isabet edip etmeyeceğini nasıl tayin edersiniz, biraz düşünün...? Aklıma gelen ilk çözümü söyleyeyim lisede kullandığınız iki nokta arası uzaklık vardı ya hani bunu uygulayabilir miyiz? Hedefin (x1,y1) ve merminin çıkış noktasının (x2,y2) noktalarında olduğunu ve iki nokta arası uzaklık formülünü bilmediğimizi varsayalım. Pisagor teoremini hatırlayın. Bu iki nokta arası mesafe, hipotenüsü olan bir dik üçgen hayal edin. uzaklığın karesi = (x2-x1)'in karesi + (y2-y1)'in karesinden formülü çıkardık.(Euclidean Distance) Şimdi merminin hızını programcının v piksel/saniye olarak tanımladığını varsayalım. Her şey çok güzel artık mermi ne zaman karaktere ulaşacak biliyoruz? Pekii, merminin yönü ne olacak? Gerçekten karaktere isabet edecek mi? Mermi bir piksel iken karakter (diyelim ki) 100piksel. Bu durumda karakterin her bir pikseli için bu uzaklığı hesaplayıp merminin gelecekteki noktalarından birinde bu karakterin piksellerinden herhangi birine dokunup dokunmayacağına bakabiliriz.. Bir dakika, bu çok zahmetli ve bir nevi ters kulağı tutmak gibi duruyor.. O zaman merminin eğimini kullanarak (bkz. mx+n = y) y1 noktasındaki x değerine bakabiliriz. Bu sayede karakterin piksellerinin x değerleri ile kesişip kesişmediğine bakabiliriz.. Sanki yine uzun bir döngü gerekiyor gibi. İşte burada işin içine optimizasyon giriyor ordan sonrasını ilgilenen olursa yazsın konuşalım.

    Not: Hitbox kavramını duymuş olabilirsiniz. Bu problemin çözümü için 2d veya 3d ortamlarda aynı mantık kullanılır. Colission detection şeklinde araştırabilirsiniz.

    Demek istediğim en ufak şeyler için bile temelden iyi ("ihtiyaç seviyesinde") seviyeye matematik önemlidir.

    Araba yarışlarında fırlatılan memiden dahha hantal testere vs gibi şeyler olan oyunları düşünelim. E araç da aynı zamanda hareket ediyor, şimdi ne olacak..?

    Not: Devam ederdim ancak yoruldum.. :)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: DisconnectusErectus35

    Yanlış, yanlış, yanlış... Sakın dikkate almayın. Adı gibi kolpa bir mesaj geçmiş arkadaş. Bir makine mühendisi/kimya mühendis/malzeme mühendisi/mekatronik mühendisi hatta elektronik müh. ve türevleri de en ufak şirketten en büyüğüne kadar üniversitede öğretilen dersleri ve programları kullanır. Hepsi her programı kullanmaz ama hepsi bu derslerde elde edilen kazanımlara ihtiyaç duyar.

    "Sanmıyorum kullandıklarını", "Üniversitelerde öğrendiğin hiçbir şey* iş hayatında kullanılmıyor." dedikten sonra "Java developer olacağım" demek gerçekten bu işe dair zerre bilgisinin olmadığını gösteriyor.




    /* Fikirlerime katılan olur olmaz o ayrı. */

    Soruya gelecek olursak. Programlamayı iki kategoriye ayırmak istiyorum birisi "sabit", "değişken". Sabit programlama olarak ifade ettiğim programlama, oturmuş bir düzen, devamlılık amacı, rutin geliştirmeler, test, kategorileme, statik web programlama gibi isimlendirilecek programlama şeklini kastediyorum. Değişken derken ise analiz, anlamlandırma, işleme, ölçümleme, optimizasyon, paralelleştirme gibi yaklaşımlara sahip programlamayı kastediyorum. Bahsedilen matematik alanlarında ve başka alt dallarında uzman olmak şart değil. Ancak her görevin, her amacın bir takım gereksinimleri vardır. Değişken programlama olarak ifade ettiğim yaklaşımlarda matematik bilmek, aslında matematiği bilmek değil öğrenmeyi bilmek, analitik düşünebilmek gereklidir. Elbette hazır kütüphaneler ve açık kaynak kodlar ile bu kategorideki bazı görevler geçekleştirilebilir. Ama bu bir kitabı yazmak gibi değil de kitaba çeşitli yerlerden alınmış dökümanları koyup geçmek gibidir. Yani programcı bu konumda aslında yazar değil hevesli bir okuyucu konumundadır.

    Daha güncel bakacak olursak;

    Veri madenciliği yapacak bir kimsenin istatistik bilmemesi asla kabul edilemez. Veriyi ön hazırlıktan geçirmeyi, neyi sınıflandıracağını, hangi veriyi nasıl anlamlandıracağını ve işlenecek verinin nasıl işleneceğini istatistik metodları dahilinde gerçekler veri bilimcisi. Buradaki Algoritmalar [İngilizce]'ı incelerseniz hepsinin analitik algı ve kendinden emin bir istatistik/olasılık bilgisi istediğini görürsünüz.

    Yapay zeka/makine öğrenmesi ile ilgilenen bir kimsenin çok iyi olasılık/ayrık matematik bilmemesi asla kabul edilemez. Yapay zeka sonu gelmeyen if statement'larından ibaret değildir. Sakın böyle hayal etmeyin. Buradaki
    link'ten genel bilgi edinebilirsiniz.

    FAANG'da çalışma hayalin mi var? Graph theory soruların geleceği ilk konu olacak bilesin.

    Üniversite adayı mısınız? O zaman şu an muhtemelen oyun oynuyorsunuz ve acaba ben de oyun yapabilir miyim diyorsunuz gelin beraber düşünelim.. (Değilsen okuma)


    Çok çok basit bir örnek vereceğim; sayısız dinamiklerden, aksiyonlardan ve öğelerden oluşan Counter Strike türünden bir bilgisayar oyununu düşünün. Konumları farklı iki insan var, ve birisi diğerine ateş ediyor. Bu kurşun nesnesinin isabet edip etmeyeceğini nasıl tayin edersiniz, biraz düşünün...? Aklıma gelen ilk çözümü söyleyeyim lisede kullandığınız iki nokta arası uzaklık vardı ya hani bunu uygulayabilir miyiz? Hedefin (x1,y1) ve merminin çıkış noktasının (x2,y2) noktalarında olduğunu ve iki nokta arası uzaklık formülünü bilmediğimizi varsayalım. Pisagor teoremini hatırlayın. Bu iki nokta arası mesafe, hipotenüsü olan bir dik üçgen hayal edin. uzaklığın karesi = (x2-x1)'in karesi + (y2-y1)'in karesinden formülü çıkardık.(Euclidean Distance) Şimdi merminin hızını programcının v piksel/saniye olarak tanımladığını varsayalım. Her şey çok güzel artık mermi ne zaman karaktere ulaşacak biliyoruz? Pekii, merminin yönü ne olacak? Gerçekten karaktere isabet edecek mi? Mermi bir piksel iken karakter (diyelim ki) 100piksel. Bu durumda karakterin her bir pikseli için bu uzaklığı hesaplayıp merminin gelecekteki noktalarından birinde bu karakterin piksellerinden herhangi birine dokunup dokunmayacağına bakabiliriz.. Bir dakika, bu çok zahmetli ve bir nevi ters kulağı tutmak gibi duruyor.. O zaman merminin eğimini kullanarak (bkz. mx+n = y) y1 noktasındaki x değerine bakabiliriz. Bu sayede karakterin piksellerinin x değerleri ile kesişip kesişmediğine bakabiliriz.. Sanki yine uzun bir döngü gerekiyor gibi. İşte burada işin içine optimizasyon giriyor ordan sonrasını ilgilenen olursa yazsın konuşalım.

    Not: Hitbox kavramını duymuş olabilirsiniz. Bu problemin çözümü için 2d veya 3d ortamlarda aynı mantık kullanılır. Colission detection şeklinde araştırabilirsiniz.

    Demek istediğim en ufak şeyler için bile temelden iyi ("ihtiyaç seviyesinde") seviyeye matematik önemlidir.

    Araba yarışlarında fırlatılan memiden dahha hantal testere vs gibi şeyler olan oyunları düşünelim. E araç da aynı zamanda hareket ediyor, şimdi ne olacak..?

    Not: Devam ederdim ancak yoruldum.. :)

    Alıntıları Göster
    Jet fadıl yine işkembeden sallamış işte. Yok roketsanda su su mezunlar hariç kimse yok diye.

    Girdim baktım. Tobb mezunu var. Hacettepeli var. 1300 tane çalışanı var. Aöa olsun sallamak bedava

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.