MSI Z68A GD65 (B3) LGA 1155 Anakart İncelemesi (2. sayfa)

MSI Z68A GD65 (B3) LGA 1155 Anakart İncelemesi - Sayfa 2

plextor · 2011-10-14T02:53:43.0000000+03:00

Merhaba; Malum, önümüz kış ve bu aydan itibaren bir sürü yeni oyun çıktı/çıkıyor. Ben de Intel e5700 işlemci ve HD4870 ekran kartı ile buraya kadar diyerek yeni bir sistem kurmaya karar verdim. İlk iş olarak Intel i2500K işlemci ve MSI Z68A GD65 (B3) anakart satın aldım. Sırada bir SSD ve ekran kartı var. İşlemciyi seçme nedenim, HD3000 adlı entegre grafik yongası ve 3,3/3,7 GHzlik saat hızı. Z68 chipseti seçme nedenim de entegre grafiğe izin verebilmesi, her ne kadar kullanmayacak olsam da yedekte durmasında fayda var ve p60 serisine göre optimizasyon içerdiğinin iddia edilmesi. MSI seçme nedenim ise, military class II standardına rağmen uygun fiyatı ve anakartın yerleşim tasarımı. Aslında GD55 alacaktım ama satın aldığım yerde yoktu. Anakarta geçelim: LGA 1155 soket formundaki anakart, Z68 chipsetinin tüm nimetlerini taşıyor, üzerinde biraz da ekleme var. Chipsete bağlı ikisi sata3, dördü sata2 olan 6 tane sata portunun yanında, Marvell 88SE9128 yongasına bağlı 2 tane sata3 portu var. Sata3 portları beyaz olanlar. Burdaki tek eksiklik, farklı yongalara bağlı olmaları nedeniyle, sata3 ile 2 sabit diskli dizilerden daha fazla raid konfigürasyonu kuramıyorsunuz. Tüm portların anakarta yatay olması da güzel olmuş, slotlara ne takarsanız takın, sata portları kapanmıyor. Ayrıca ne kadar sata portu varsa hepsi burada, anakartın o ulaşılması güç IO paneline birini e-sata diye yollamamışlar, benim kasamın ön panelinde e-sata var zaten. Ayrıca e-sata kullanmayan pek çok insan var, bir portu heba etmenin anlamı yok. Anakartın depolama sürücüleriyle ilgili olarak bir detay daha belirtilmiş; SSD ile birlikte klasik bir sabit diskin hybrid kullanımı imkanı var, Verileriniz HDD üzerinde olmasına rağmen, sıkça kullandığınız veriler, mesela Windows açılış ve sistem dosyaları, sıklıkla oynadığınız oyunların sistem ve save dosyaları, SSDnin önbellek haline getirilen hafızasında kayıtlı kalıyor, böylece bu uygulamalar, HDD üzerinde kayıtlı olmasına rağmen, SSD hızında çalıştırılabiliyorlar. en fazla 64 GBlık kısım önbellek olabiliyor ama bu miktar, ortalama bir oyun meraklısı için hayli hayli yeterli. Bir SSD edinebilirsem, bu konuda net görüşlerim olacak. Bu teknolojinin adı, Intel Smart Response. Anakartın, 3 TB üstü diskleri, 64 bitlik Windows kurulması durumunda desteklediği de belirtilmiş. 4 adet dimm slotu ile 32 GB’a kadar DDR3 bellek takılabiliyor. DDR3 1600 MHz ve 2133 MHz, OC ile tanınabiliyor. XMP profili veya OC Genie II ile bu hızlara otomatik olarak çıkmak mümkün. Anakartın iki tane USB3.0 kontrol yongası var ve iki tanesi IO panelde yer alıyor, diğer ikisi anakartta pin olarak bulunuyor ve MSI, kutu içeriğine, PCI kapaklarından birine takılabilir bir USB 3.0 çıkış aparatı vermiş. Gönül isterdi ki bu 3,5” veya 5,25” yuvalardan birine uygun olsun, ama bir plastik kapağa monte etmek zor olmayacak. USB 2.0 ise arkada 4 adet var, gerisi opsiyonel olarak anakart üzerindeki pinlerde. Aslında iyi de hesaplanmış, bugün pek çok kasada, ön panelde 4 usb var, ayrıca bir kart okuyucu kullanıldığında, tam olarak 6 adet USB 2.0 lazım. Tesadüf mü olmuş, yoksa MSI tasarımcıları özellikle mi düşünmüş bilemem. Realtek ALC892 kontrolündeki ve THX TruStudio PRO sertifikalı onboard ses, harici ses kartı kullanmayacak olan biri için tatmin edici, ayrıca tam tekmil çıkışlar var: 7.1 analog ses çıkışı, line in ve mikrofon girişleri, optik ve koaksiyel çıkış, HDMI çıkışı, kasa ön paneli için AAFP pinleri, eski nesil Nvidia ekran kartlarının HDMI çıkışları için S/PDIF pini. Hepsi de uygun yerde, söküp takmada sorun olacak yerlerde değiller. Anakartta opsiyonel com portu da olması gereken yerde, çoğu kişi artık kullanmıyor, ama benim uydu alıcıya kanal listesi yüklemek gibi nostaljik bir alışkanlığım hala var. İkisi 4 pinli, üçü 3 pinli olmak üzere 5 adet fan bağlantısı var. Bir tanesini anakartın alt köşesine taşısalarmış iyi olurmuş, benim kasanın ön alttaki intake fanının kablosu, ucu ucuna yetişti. Anakartın çift PCIe 16x slotu var ve bunlar PCIe GEN 3.0. Şimdilik bu özellik benim pek işime yaramıyor, ilerisini göreceğiz. Çift slot, SLI ve CF konfigürasyonlarını destekliyor, ancak bu durumda hatları x8-x8 olarak paylaşıyorlar. Bu da çok ilgimi çekmiyor çünkü CF veya SLI olayı bana mantıklı gelmiyor, zaten x8 ile x16 arasında, bizim kullandığımız çözünürlüklerde fark da olmuyor. Anakartta beni asıl heyecanlandıran, Lucid Virtu teknolojisi; işlemciye entegre grafik yongası ile ayrıca takılı ekran kartını aynı anda çalıştırmaya yarıyor. Monitörü anakarta takarsanız, gerektiğinde her iki yonga birden çalışıyor, gerekmediğinde ise sadece onboard devam ediyor. Torrente bırakılacak zamanlar için, OC Genie II’yu pasif durumda bırakılarak ve Intel Speed Step teknolojisiyle sağlam bir elektrik tasarrufu yakalanabilir diye düşünüyorum. Monitör ekran kartına bağlandığında ise, her iki kart sürekli olarak birlikte çalışıyor, her iki kartın farklı özelliklerini tek kartta toplanmış gibi kullanabiliyorsunuz. Ancak ben bu kısa zaman diliminde, her iki modda da Lucid Virtu’yu çalıştıramadım. İlerleyen günlerde başaracağıma eminim. Konu grafikten açılmışken, anakartın üzerindeki HDMI çıkışı, HDMI 1.4 standardını destekliyor, yani devasa çözünürlükler veya 3D fantazisine açık. Slot yerleşimleri, temel olarak tam ihtiyaç duyulduğu gibi, sorun oluşturur bir dizilim yok. Anakartın iki ayrı extrem özelliği daha var: voltaj okuma için temas noktaları ve CPU’nun kaç faz kullandığını gösteren ledler. Çok extrem kullanıcılar için çok iyi, şimdilik bunları kullanabileceğimi düşünmüyorum. GD55 versiyonunda bunlar yok. Kutu içeriği, zengin değil, ama yeterli: detaylı anlatım içeren kitapçıklar, sürücü ve uygulama dvdsi, kolay bağlantı aparatları, SLI köprüsü, PCI kapağına takılacak USB 3.0 başlığı, 4 adet birer ucu dik açılı sata kablosu ve bir adet de molex to sata güç kablosu. Güç kablosu sayısı eksilmiş eskiye göre, ama bu 4 pinli sata güç kablolarının, optik sürücüler dışında kullanılmaması gerekiyor. Beşinci pin olan turuncu renkli 3,3 volt kablosunu içeren ve doğrudan psudan gelen sata güç kabloları, Hot Swap için gerekli. Bios ekranı, şaşırtıcı oldu biraz, klavye üzerinden yön tuşlarıyla bios ayarı çekmeye alışmış biri olarak biraz afalladım. DOS işletim sisteminden Windows 3.1’e geçtiğimiz günleri anımsadım birden. Bios ekranında fareyle gezinmek, detaylı ayarlara ulaşmak, frekans ve voltajları grafik olarak görebilmek, işleri biraz basitleştirmiş. Dana gibi ikonlara tıklamak, klavye ile seçmekten çok daha kolay. Eski bios ekranıyla duygusal bağımı koparabilirsem, ustası olacağım bunun. Bir de Windows içerisinde de ulaşılabiliyor biosa. Ekran kartlarında gördüğümüz bu olayı, sistemin temeli olan anakart biosunda uygulamak, bana biraz garip geldi, oturduğun gökdelenin temelinde kazı yapma imkanı gibi bir şey. Ayrıca bios ekranı, çok detaylı ayarlamalara izin verebiliyor, bu ayar seçenekleri, ileri derecede OC sırasında işime yarayacak, tamamı da Türkçe, gerçi bu her şeyin İngilizcesini ezberlemiş kullanıcılar için biraz alışma gerektiriyor. Bios güncelleme ise, pek çok yerden yapılabiliyor, hatta Windows içinden bile. Benim tercihim, flash disk üzerinden yapılması, MSI, bu olaya M-Flash adını vermiş, diğer markalardan farklı olarak, bios güncellemeyi de bios ekranında yapıyor ve bitiriyor. Winki 3 adlı Linux tabanlı işletim sistemi de Windows 7 kurulumundan önce işe yarıyor. En azından yaptığınız bir ayarın işe yarayıp yaramadığını anlamak için Windows açılışını beklemek gerekmiyor. Bios konusunda son olarak, bu anakartın dual bios taşıdığını ve her iki biosun durumuyla ilgili bilgi ledi bulundurduğunu belirteyim. MSI’ın pek çok yardımcı yazılımı da var, çoğu OC üzerine ve yaygın olarak kullanılıyor, ancak anakart üzerindeki USB pin grubunun kırmızı ile kodlanmışı, SuperCharger adlı teknolojiyi destekliyor, bu teknoloji ile bu pin grubuna bağlı iki porttan daha yüksek akım verilerek hızlı şarj sağlanabiliyor, ayrıca bilgisayar uyku modundayken de şarj mümkün. Yalnız burada bir uyarı yapmak lazım: süper şarj için her iki portu aynı anda kullanmayın, her iki port, aynı voltaj kontrol bga chipini kullanıyor ve riskli olabilir. Pek çok kullanıcı, ince ayarlarla OC yapmayı sever ama buna zaman ayırmak, zor olabiliyor. MSI’ın OC Genie II adını verdiği ve tek bir butona bağladığı otomatik OC teknolojisi, burada yardıma koşuyor. OC Genie II butonu, 3,3 GHzlik işlemciyi 4,2 GHz’e yükseltirken, JEDEC standardı olan 1333 MHz ve 9-9-9-24 timinglerinde çalışan CORSAIR Dominator GT 2*2gb DDR3 2000mhz 8-9-8-24 etiketli ramleri, XMP değeri olan 8-9-8-24 zamanlarına indirirken, frekans olarak 1866 MHz’e çıkardı. 2000 MHz’e çıkartmamasının bölenlerle ilgili olduğunu düşünüyorum. OC Genie II açık ve kapalı Cinebench r11.5 testleri ise şöyle: OC Genie II kapalı: OC Genie II Açık: Test sistemi kısaca bu: CORSAIR Dominator GT 2*2gb DDR3 2000mhz ramler CONNECT 3D HD4870 1 GB DDR5 256 BİT EXTREM O.C ekran kartı Samsung SpinPoint F3 500gb sata2 HD502HJ hdd FSP Epsilon 700w PSU Akasa Nero işlemcı sogutucusu XIGMATEK MIDGARD PURE BLACK EDITION kasa Anakartın en önemli özelliği ise, Military Class II adını verdiği yüksek kalite standartları, temel olarak üç bileşenden oluşuyor; Hi-C Cap Tantalum elementinden mamul bir çekirden kullanan bu yüksek iletkenliğe sahip kapasitör, katı kapasitörlerin 20 bin saatlik ömrüne karşılık 160 bin saat ömür vaad ediyor. Bu süre zarfında stabil çalışacağı da bir diğer iddiası. Tantalum elementinin polimer bir yapı olarak kullanılmasının sonucu olarak, kendini onarma özelliğine de sahip. SFC Açılımı Super Ferrite Choke olan ve temel görevi, CPU gibi bileşenlere düzenli enerji vermek olan bu bileşen, esasen bobin dediğimiz bir voltaj düzenleyici. Demir alaşımları kullanılarak imal edilen SFC’nin voltajı otomatik olarak düzelttiği ve klasik bobinlere nazaran %30 daha stabil enerji sağladığı belirtilmiş. Ayrıca %10 daha verimli olduğu da iddia ediliyor. Verimi hakkında konuşamam ama stabil voltaj verdiğini, daha önce kullandığım MSI 870a Fusion anakart tecrübelerime dayanarak doğrulayabilirim. Solid Capasitors Katı kapasitörler, sıvı kapasitörlerin, çoğunlukla ısı yüzünden karşılaştığı patlama-şişme gibi sorunları yaşamıyorlar, aluminyum bir tüp içerisinde güvende kalabiliyorlar. MSI, Military Class II standardı olarak bu katı kapasitörlerin düşük profilli olanlarını kullanıyor, ki montaj sırasında uzun boylu kapasitörü yamultan çok. Ayrıca, bu katı kapasitörlerin, eşdeğer dirençleri (ESR) farklı oluyor, düşük frekansta çalışanlarında yüksek eşdeğer dirençlileri kullanılabiliyor, ama MSI, resimlerde de görüleceği üzere, anakartın her yerinde aynı şekilde düşük eşdeğer dirence sahip olanlarını kullanmış. Gerekliliği tartışılabilir, ancak hangi parçanın daha çok kullanılacağını kim bilebilir ki? Tabii bunu fiyatına ne kadar yansıttığı da önemli bir konu. Sonuç olarak Z68 chipseti, depolama yetenekleri, performans yetenekleri ve grafik yetenekleriyle tercih sebebi. MSI markası ise, uygun fiyat, Military Class II kalite standartları ve yazılım desteğiyle tercih sebebi. Anakartın kendisi ise, mantıklı fiziksel tasarımı, üzerinde gelen ek genişleme özellikleri, OC yetenekleri ile tercih sebebi.

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

AYGAZ Elektronik Ark Çakmak : Amazon.com.tr: Spor ve Outdoor https://www.amazon.com.tr/dp/B09V8DQ1X1 10 sa. önce paylaşıldı

Lepro LED el feneri LE2050 ultra parlak LED el feneri, klipsli, yakınlaştırılabilir kamp el lambası, 5 modlu, su geçirmez el feneri, kamp, dış mekan, doğa yürüyüşü, balık tutma, hediye, 2'li paket : Amazon.com.tr: Yapı Market https://www.amazon.com.tr/gp/product/B0932X7YH6 2 sa. önce paylaşıldı

Puma Plus Backpack Unisex Yetişkin Sırt Çantası, Vivid Violet, Tek Beden : Amazon.com.tr: Moda https://www.amazon.com.tr/dp/B0BPHXZLVZ geçen yıl paylaşıldı

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

2 Misafir - 2 Masaüstü

5 sn

43
Cevap

0
Favori

3.815
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

0 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa:

önceki 1 2 3

Giriş

Mesaj

Alendi

Yüzbaşı

274 Mesaj