Bayanların dolayısıyla eşimin araba ile ilgili bilgisizliklerinden olur olmadık gülünücek, ağlanacak o kadar değişik şeyler yaşıyorum ki.Herkes bu konu ile ilgili birşeyler mutlaka başından geçmiştir.
İlk aracım 8 yaşında polo idi.Eşimde benden yıllar önce ehliyet almış.Ama araba kullanmayı biliyor diyemem.Neyse poloya kaskoyu yaptırdık.Bir süre sonra 10000 km bakımı geldi.Hanım başladı bıdı bıdı etmeye.Ne gerek var bakıma demeye başladı.Bir süre karşılıklı sinir savaşları devam ediyor.Bir süre sonra eşim kaskoyu niye yaptırıyorsun.Kasko bakımı karşılasın demez mi? Güleyim mi ,ağlayayım mı karar veremedim.Güç bela bakımı yaptırdım.Arabaya yapılan her masrafı bayanlara söylememek gerektiğini öğrendim.
Arabayı sert frenlediğimde kızaklamaya ve lastiklerden ses gelmeye başladı.Ustaya gittim.Arabayı test etti, frenleri kontrol etti.Lastiği değiştirmen lazım dedi.Neyse hanım başladı yine ne gerek var demeye.Can taşıyorsun , alttan üstten neyse yine güç bela lastiği değiştirdim.Arabanın gidişi, yol tutuşu bir harika oldu.Kendisi kullanmadığı için farkı bilmiyor.Gerçi bayanların çoğu arabayı kullansa bile bu gibi farkları zor anlıyor.
Bir kaç yıl sonra poloyu sattım. Üzerine biraz kredi ve nakit koyarak yazları tatile uzun yola çıktığım ve 2 çocuk olduğu için bagajı geniş sıfır Corolla aldım. Tatil zamanı yaklaştı.Eşime memlekete tatile araba ile gideriz dedim.Başladı bıdı bıdı etmeye. Uçakla gidelim demeye başladı.Daha önce 2,3 defa aynı yolu polo ile gitmiştim.Corolla daha rahattır diyorum anlamıyor.Dahası yazın apartmanda herkes bir yerlere gidiyor tek biz kalıyoruz.Arabayı burada bırakalım gidelim demeye başladı. 25-30 gün 45 bin liralık sıfır arabayı kime emanet edeyim, bütün arkadaşlar ve komşular tatile gidiyor, bu kadar uzun süre arabayı yatırmak özellikle lastikte veya başka yerde sorun çıkarabilir , sahipsiz arabaya zarar verebilirler diyorum bir türlü anlatamıyorum. Bakalım kim galip gelecek.
Trafikteki bayan şöför dehşetinden bahsedeceksiniz sanmıştım, sizinki farklı bir boyut olmuş allah kolaylık versin :)
quote:
Orijinalden alıntı: andan44
Bayanların dolayısıyla eşimin araba ile ilgili bilgisizliklerinden olur olmadık gülünücek, ağlanacak o kadar değişik şeyler yaşıyorum ki.Herkes bu konu ile ilgili birşeyler mutlaka başından geçmiştir.
İlk aracım 8 yaşında polo idi.Eşimde benden yıllar önce ehliyet almış.Ama araba kullanmayı biliyor diyemem.Neyse poloya kaskoyu yaptırdık.Bir süre sonra 10000 km bakımı geldi.Hanım başladı bıdı bıdı etmeye.Ne gerek var bakıma demeye başladı.Bir süre karşılıklı sinir savaşları devam ediyor.Bir süre sonra eşim kaskoyu niye yaptırıyorsun.Kasko bakımı karşılasın demez mi? Güleyim mi ,ağlayayım mı karar veremedim.Güç bela bakımı yaptırdım.Arabaya yapılan her masrafı bayanlara söylememek gerektiğini öğrendim.
Bunun benzeri bende var. Arabaya yaptığım her masraf gözünde büyür. Yaptırmamaya çalışır. Sadece araba konusunda değil. Eve alınacak herhangi bir eşyada da aynı duyarlılığı(!) gösterirler. Ben artık her masrafı eve söylemiyorum. Mesela 4 gün önce sırf yan sanayi olduğu için, ve pek şikayetim olmamasına karşılık arabanın farını yetkili serviste orijinali ile değiştirdim. Haberi yok. Bugün önüne parlak krom çıta taktıracam. Bakalım ne zaman farkedecek.
Uzun yol meselesinde de tıpkı dediğiniz gibi. benimki uçağı sevmez. Arabayı bırakalım, otobüsle gidelim der. Dinlemem tabi.
Kadınları anlamak, onlarla başetmek zor. O sebeple olan her şeyi söylememekte yarar var.
Kadınlar erkeklere laf eder, arabaya elektroniğe boşa harcıyorsunuz cart curt diye. Olayın altında yatan bir nevi kıskançlık bence. Niye derseniz, temelde "parayı onlara harcayacağına bana harca, onun yerine bak aklımdaki bilmemneyi alırdık" psikolojisi hakim bence, başka bir sebep yok. Aksini ispat edebilecek hatun gelsin Onun haricindeki erkek harcamalarını gereksiz görüyorlar.
Fakaaaaaaaat, kendilerine gelince sanki her şeyi optimum harcıyorlar, hep "gerekli" şeyler alıyorlarmış gibi davranmayı da çok severler.
Örneğin babam ayakkabı ve pantolon hastasıdır, beğendi mi gider 2-3 tane alır gelir. Annem her seferinde "bak işte giymiyo da alıyo da bilmemne" diye sayıklar. İki gün sonra evde bir sürü bardak tabak çanak varken, IKEA'dan, X'ten, Y'den, zart zurt markasından alınmış bir sürü kıvır zıvır görürsünüz. Sorduğunuzda "ama lazım, o eskimişti" falan gibi bi cevap alırsınız.
Bu arada hem bir şey bilmiyor, hem de karışıyor, kendi eşim olsa fena halde kalbini kırardım herhalde, neyse büyük konuşmayayım
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme