Need for speed Carbon (Nostalji içerir)

Serinin efsane döneminin efsane oyunlarından. 2003-2006 sonrası benim için nfs tam bir hayal kırıklığı olmuştu. Blackbox keşke tekrar EA bünyesine katılsa, o şahane nfslerin güncel hâlleri yapılsa. 11 yıldır adam gibi bir nfs çıkmadı.

Çok şey istemiyorum. Bildiğimiz underground, most wanted & carbon (en azından biri) sadece gece-gündüz döngüsüyle hd remake yapılsın sevinçten ağlarım. Şu efsane oyunlara benzeyen, o altyapıyı biraz olsun kullanan yeni nfs gelsin benden mutlusu olmaz herhalde. Hele yapım konsept aşamsında oyunda olup sonradan silinen içerikler, özellikler, karakter ve ara sahneleri de eklerlerse var ya of diyorum. Bu dönemin hatta nfsnin hemen hemen tüm oyunlarının beta sürecinde çok daha iyi , sahip olduğu gelişmiş içerikleri mevcut. Donanım kısıtlamaları , süre ve ea in baskılarından dolayı galiba bunlar oyundan kaldırılmış. Hani şu downgrade muhabbeti.

Hâlâ bahsettiğim efsane dönemin oyunlarını widescreen fix ve çeşitli modlarla oynuyorum. Birkaç ay önce yeniden underground a başlayıp bitirdim. Sırayla gittim ara verdim, şu an most wanted ile devam etmekteyim. Yakında carbon u da tekrar bitirip nostalji yapacağım.

Son nfs yi de 10 yıllık nfs hasretini bastırmak için aldım ama tam bir hayal kırıklığı oldu. 70 levele geldim, saatlerce oynadım 10 küsür yıl önceki dönemdeki nfs keyfinin zerresi yoktu.
Yeni nfs geleceği ea play 2017de listesinde belirtilmiş. Beklentim yok ama yeni nfs oyunu ibaresini görünce yine ufak bir heyecana kapıldım. Umarım 10 yıldır yaptıkları hataları tekrarlamazlar.

Hocam mesajınız eski ama benzer duyguları yaşayan birisi olarak bir kaç kelime de ben karalamak istedim.

Need for Speed Underground aslında bir devrimdi. Süperspor otomobilleri bir kenara bırakıp sokakta görebileceğimiz daha "içimizden" olan otomobilleri bize sunmuştu. Tam da Hızlı ve Öfkeli'nin üzerine gelince patladı gitti.
Underground ve Underground 2 sürüş dinamikleri konusunda zirvedir. Hatta UG2 bu işin ustalık eseridir diyebilirim. Herkes UG2'yi basit bir Arcade oyun olarak görür ama benim diyen simülasyonda olmayan ayar, detay ve hissiyat vardı. Sürüşe zaten oyun hiç müdahale etmiyordu, tamamen safkan ve içgüdüsel bir sürüşü vardı. Hele kullandığım araca biraz alışınca refleks olarak gözüm kapalı kullanmaya başlıyordum. Viraja girmeden önce el freni ve direksiyon manevrası yapıp virajın apexini aracın burnu ile silip geçebiliyordum. Öyle organik, öyle hisli, öyle rahat bir sürüşü vardı.
Tuning kısmında mesela motorun 4000 devirde üreteceği güçten feragat edip 5000 devirdeki gücü artırıp (Yazılıma müdahale ederek), vites geçişlerini de her bir vites dişlisinin oranını tek tek ayarlayarak mesela bir üst vitesin başlangıcını 5000 devir civarına denk getirip aynı modifiye parçaları ile daha fazla performans elde etmek mümkündü. Aerodinami, süspansiyon, fren, turbo, lastik hepsine ince ayar çekmek mümkündü. Araba sayısına zaten laf eden çarpılır, her arabaya müthiş modifiye imkanları vardı. Bir de hocam motorun gücünü hissedebiliyordunuz mesela son hız değeri belirlenmiş bir limit değil de motorun yapabileceği son hız olarak hissediyordunuz, son hıza yakın hızlarda yokuşa gelince mesela araba hız kaybediyordu v.b bunlar basit gibi duran ama bir yarış oyunun yarış oyunu yapan detaylardı. Yine mesela diyeceğim 6000 devirde 220 yapan bir araba 3000 devirde 110 yapıyor. Most Wanted'da mesela bu orantı bile yanlıştı.

Most Wanted aslında serinin düşüşe geçmeye başladığı; ama senaryosu, iç açıcı grafikleri, Mia ve M3 gibi etmenler dolayısıyla başarılı olan bir oyundu. Modifiye seçenekleri azaldığı gibi sürüş dinamikleri çok bozulmuştu. Hem UG'daki safkan sürüş yoktu, kodlanmış belli bir kalıpta sürüyorduk arabaları hem de bir tuhaftı, kalkışta gaz kesince lap diye duruyordu araba falan. Bir de Catch Up sistemi vardı, rekabeti koruyacağım derken oyunun "Yarış" kısmını baltalamıştı. Şöyle ki, AI çok geride kalınca, virajları fiziksel olarak mümkün olmayan hızlarla dönerek size yetişiyordu. Bu da can sıkıcı bir durum. Yine de Most Wanted iyi oyundu. Carbon birebir aynı motorla yapılmış, grafikleri kasvetli ve iç karartıcı olduğu için Most Wanted kadar olamamış bir oyundu.

Lafı uzattım biliyorum ama birazdan Undercover'a giydireceğim, ondan önce Pro Street'e giydireceğim. İçimi dökmek diyeyim.

Pro Street aslında Carbon'un kasvetli havasından sonra cıvıl cıvıl atmosferi ile iyi gelmişti. Pist yarışları çok sorun değildi ama oyunun "Sürüş" kısmı çok kötüydü. Hem bazı tuhaf hatalar (Mesela arabaların ön tekerlerinin ikisi de farklı yönlere bakıyordu, yarış oyunu yahu bu bu kadar basit bir detay nasıl hatalı yapılır? Yine mesela frene basınca stop lambaları bile bazen yanıyor bazen yanmıyordu, başka hiç bir yarış oyununda görmediğim tuhaflık) hem de tuhaf sürüş dinamikleri yüzünden sadece Drag ve Speed modunu sevebilmiştim. Hadi onu geçtim şimdi Undercover'ı fena gömeceğim.
Dediler Most Wanted gibi olacak, hikaye olacak, şu olacak bu olacak. Oyun çıktı, hikaye kısmına bir şey demeyeceğim de, arkadaş yaptığınız oyun "Yarış" oyunu. Sürüş dinamikleri o kadar kötüydü ki, yüksek hızlarda yapay zeka bile baş edemiyordu arabayla. Son hız deseniz, mesela 308 km/sa şu anki sürdüğüm M3'ün son hızı, arkadaş araba 308'e o kadar rahat tırmanıyor ki, sanki 340-350 yapacak, ama 308'e gelince sanki limitör varmış gibi pat diye kalıyor o hızda, rampa yukarı aşağı fark etmiyor, 308 km/sa çakılı. Yahu motorun gücü yetiyor da gitmiyormuş hissi var. Yine onu da geçtim, yahu yarış oyunu yapıyorsun, o devir saati sırf "var" demek için yapılır mıı ya? Sayıların olmamasını anladım boş bir devir saati ama 5000 devir çevirebilen Amerikan V8 ile 9000 devir çevirebilen bir Wankell motor için tıpatıp aynı devir saati, aynı redline nedir ya? İnsan birazcık özenir, koskoca EA bünyesinde NFS isminde bir oyunun yarış ögeleri bu kadar mı kötü olur? Arabalar zaten yolda gitmiyor, uçak kullanıyoruz sanki.

Sözün özü, Underground 2 candır, canandır.