Zonguldak’ın Alaplı İlçesi’nde, BMW marka otomobille kamyonun altına girerek ölen üniversite öğrencileri 20 yaşındaki Melih Enes Bülbül ile 21 yaşındaki Egemen Acar’ın ‘hız yüzünden öleceklerini’, 15 ay önce paylaşım sitesi Facebook’taki yazışmalarında esprili bir şekilde anlattıkları ortaya çıktı.
İŞTE O YAZIŞMALAR
Egemen Acar, 200 kilometre ile giderken hız göstergesinin fotoğrafını çekerek sitesine koyan Melih Enes Bülbül’e, ‘Yalnızken 200 yapıp çekiyosun. Helal olsun kardeşim. Bir de İstanbul içi 250’yi beraber göreceğiz, sözün var’ diyor. Bülbül ise ‘İnşallah kardeşim. Ölene kadar böyle. Tutku bu ne yapalım. Bundan ölecez zaten sanırım’ diye karşılık veriyor.
Zonguldak- İstanbul karayolunun Ereğli ile Alaplı ilçeleri arasındaki Tersaneler mevkiinde dün saat 17.30 sıralarında meydana gelen kazada, Ereğli’den Alaplı yönüne giden 34 MRG 69 plakalı BMW marka otomobil, sürücüsü Melih Enes Bülbül'ün, direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu kontrolden çıkarak karşı yönden gelen Sami Silahlı’nın kullandığı 81 BP 602 plakalı kamyonun altına girdi. Çarpışmanın etkisiyle kamyon ve otomobil yol kenarına savrulurken, otomobil sürücüsü Melih Enes Bülbül ile yanında oturan arkadaşı Egemen Acar olay yerinde öldü. İtfaiye ve sivil savunma ekipleri, hurda yığınına dönen otomobilin içinde sıkışan Bülbül ve Acar’ın cesetlerini yaklaşık 1.5 saat süren çalışmayla çıkarabildi.
GÖZYAŞLARIYLA TOPRAĞA VERİLDİLER
Kazayla ilgili soruşturma başlatılırken, Ereğli’de sac ticareti yapan bir işadamının oğlu olan Yeditepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi Melih Enes Bülbül ile Bahçeşehir Üniversitesi Öğrencisi Egemen Acar’ın cenazeleri bugün gözyaşları arasında toprağa verildi. Bülbül’ün cenazesi Ereğli’deki Hatip Camii’nde, Acar’ın cenazesi de Alaplı’daki Merkez Camii’nde cuma namazı sonrası kılınan cenaze namazlarının ardından defnedildi.
NASIL ÖLECEĞİNİ FACEBOOK'A YAZMIŞ
Kazanın, Melih Enes Bülbül’ün aşırı hız ve hatalı sollama yapması sonucu meydana geldiği iddia edilirken, Bülbül ve Egemen Acar’ın, paylaşım sitesi Facebook’ta 13 Mayıs 2008’deki yazışmaları hız tutkularını gözler önüne serdi. Acar, 200 kilometre ile giderken hız göstergesinin fotoğrafını çekerek sitesine koyan Bülbül’e, ‘Yalnızken 200 yapıp, çekiyosun. Helal olsun kardeşim. Bir de İstanbul içi 250’yi beraber göreceğiz, sözün var’ diyor. Bülbül ise ‘İnşallah kardeşim. Ölene kadar böyle. Tutku bu ne yapalım. Bundan ölecez zaten sanırım’ diye karşılık veriyor.
‘HIZ MERAKI DEĞİL, TUTKU’
Bülbül, aynı fotoğrafın altına, ‘Arkadaşım manyak mısın? Yavaş gitsene, nedir bu hız merakı?’ diye yazan bir başka arkadaşına da, ‘Kardeşim merak değil bu, tutku, zamana meydan okumak’ yanıtını veriyor. Bülbül, ‘En sonunda 200 kilometre hızla viraja girmeyi başardın mı? Tebrik ederim’ diyen başka bir arkadaşına ise, ‘Mustafacığım, bu hızla viraja girmeye başlayalı çok oldu da, şimdi bu hızla yanlamaya çalışıyoruz. Drift is an art (otomobili kaydırmak bir sanattır)’ diyor. Bülbül, ‘Madem bu hızı yapıyorsun, bari emniyet kemerini tak, bak orada ışık yanıyor’ diye kendisini uyaran arkadaşına da, ‘Bak o beni fena bozuyor işte’, ‘Kim tutar seni’ yazan başka bir arkadaşına ise, ‘Tutamıyorlar zaten’ diye yanıt veriyor.
Ölüm haberini alan arkadaşları da, Melih Enes Bülbül ile Egemen Acar’ın Facebook’taki sitelerine çok sayıda mesaj yazıp üzüntülerini dile getirirken, kazaya inanamadıklarını söyledi.
Ö.Ç.: Arkadaşım manyak mısın? Yavaş gitsene, nedir bu hız merakı?
Melih Enes Bülbül: Kardeşim merak değil bu tutku... Zamana meydan okumak.
E.Ç.: Helal kardeşim...
M.E.: En sonunda 200 km hızla viraja girmeyi başardın mı? Tebrik ederim...
Bülbül: Eyvallah Enescim.
Bülbül: Mustafacım, bu hızla viraja girmeye başlayalı çok oldu da, şimdi bu hızla yanlamaya çalışıyoruz:):):):) drift is an art (otomobili kaydırmak bir sanattır).
M.Y.A.: Melih madem bu hızı yapıyosun bari emniyet kemerini tak, bak orada ışık yanıyor.
Bülbül: Bak o beni fena bozuyor işte:):)
A.G.: BMW’si var, 200’e hız diyor adam ya. İbrenin hakkını ver aslanım, bekliyoruz o resmi de :)
Bülbül: Hem kullanıp hem resim çekmeye kalkınca bu kadar oluyor. O da gelir yakında.
M.Y.A.: Gaza sonuna kadar da basmıyor zaten. Yakıt tüketim ibresinden de görüldüğü gibi.
Bülbül: Eyvallah kardesim. Ahmet abi yereceğine takdir ediyorsun. Cesarete, emeğe saygı lütfeeeen!!!
M.Y.A.: Yok hacım o manada değil. Fotoğraf çekmek için ayağını gazdan çekmişsin manasında dedim.
Bülbül: Ahmet abiye diyorum hacım zaten, sana lafım yok. Benden ne istiyor bu Ahmet abi yav):)
M.Y.A: Kıskanıyor abi :)
Bülbül : Estağfurullah da ne istiyor bu adam benden ya bi bilsem. Kedisini çok elliyoz ona mı kızıyor ki?
A.G.: Kedimi karştırmayın :) Kardeşim ibrenin hakkını ver dedik, bir şey demedik. 250 diyor bak, daya ona ibreyi :)
Egemen Acar: Yalnızken 200 yapıp çekiyosun. Helal olsun kardeşim. Bir de İstanbul içi :) 250’iyi beraber görecez sözün var:)
Bülbül: İnşallah kardeşim. Ölene kadar böyle. Tutku bu ne yapalım:):)(bundan ölcez zaten sanırım)
Acar: Allah korusun kardeşim...
Bülbül: Amin sağolasın.
A.G.: Kısmet
Bülbül: Ahmet abi ayıp oluyor ha. Ölmemizi mi istiyorsun? Bu kadar belli edilmez ki...
A.G.: Hepimiz ölecez aslanım :))
Bülbül: Abi ölecez de senin niyet belli direk ha:):) Neyse saygılar, hürmetler. Abimizsin, ne kadar niyetin bozuk da olsa:)
A.G.: :))) le şimdi ölün mölün bizi alırlar içeri ben silim bunları :))
Bülbül: Al işte ne denebilir ki bu adama yaw!
A.G.: Adımlarına dikkat et düşme :) He bir de kemer tak :))