|
Bildirim
|
Kim Jong-Un ve Kuzey Kore bugün sana ne hissettiriyorsa Türkiye denilince dış toplumun hissettikleri benzer şeyler.
Biz ne zaman 3.sınıftan 2.sınıf topluma terfi edersek o zaman belki insan yerine koyanlar olur. Bizde işi bilen yapmaz adamı olan yapar, herkes kendi işini yapmadığı için de iki adım yol alamıyoruz. Toplumların bir asırdır halletikleri meselelerde anlık başarılarımızı yere göğe sığdıramıyoruz, ezikliğimizi gösteriyoruz. Dara düşen adamın elinden tutuyoruz, ama darlıktan yokluktan kurtulmasın diye elimizden geleni ardımıza da koymuyoruz. Barbar geldik barzo geldik öyle gidiyoruz. Sen önce millet olarak hayat standardını oturt, kendi iç meselelerini çöz, kendine bir yer edin, bir birey bir medeni olduğunu göster öyle yaşa ondan sonra dışarıda kusur ara. Bugün kendi insanın seni insan yerine koymuyor, piyon gibi maşa gibi kullanıyor. Sen birey olduğunu göstermezsen onlar seni birey yerine koymaz. Aral gibi tuzu kuru kan emicilere milyon liralar kaptırıyor bu insanlar, sanki olmazsa olmaz bir şeymiş gibi ederinin hakkını vermeyen oyunu alma oynama sen kendini mecbur etme, onu mecbur bırak. Sen bilinçli bir müşteri gibi hareket etmezsen o adamlar da kazandığını sana yatırmaz bu devran böyle gider. Alma oynama dedim diye hemen korsana da sarılmayın, medeni olmak bu değil çünkü. hiç oynamayın, dünyanın sonu değil. Sen değerini yükselteceksin önce, onlar da değerli olanı kazanmak isteyecekler. |
İşin içinde olmayan, bizzat oyun yapımcılarıyla ve dağıtımcılarıyla görüşmemiş arkadaşlar durumu tam olarak kavrayamıyor maalesef.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da ülke imajı önemli. Ülke maalesef her geçen gün prestij kaybediyor. Eğitim ve modernlik konusunda ilerlemiş bir ülkeye herkes yatırım yapmak ister ama daha düne kadar her gün başka bomba patlayan, şimdi saymak istemediğim 500 sebepten dolayı her geçen gün prestij kaybeden ve Avrupa'nın Kuzey Kore'si olarak görülen bir ülkeye kimse yatırım yapmak istemez. Hem kişisel olarak sevmemekten dolayı hem de geri dönütünü bulacağına inanmadıkları için. Bu şirketlerin CEOları ve dil bölümünün başındaki localization managerlerinin tamamı etten kemikten, haberleri takip eden insanlar. Ama yine de asıl sebep bu değil. Türkiye genel olarak oyun alanında öne çıkan bir ülke değil. Ülkede oyunculuk LOL ve Fifa gibi oyunlar arasında sıkışmış kalmış durumda. Çoğu kişi "Single player oyuna para verilmez" mantığını hâlâ taşıyor. Herkes istiyor ki yarın bir uyuyup uyanalım bütün AAA oyunlar Türkçe gelsin. Hâlbuki bunlar bir süreç. Önce küçük oyunlar gelsin, onlar satsın ki şirketler büyüklerine yatırım yapabilsin. Çünkü ister inanın ister inanmayın bir oyuna dil seçeneği eklemek çok büyük bir masraf yaratıyor. Bunu da anlatacağım. Oyunlar Türkiye'de yeterince satmıyor. Bu bir gerçek. Nüfusumuza oranla, Türkçe gelen oyunlar bile çok çok az satıyor. Playstation tarafında bile her oyun Türkçe gelmiyor, sorunlar yaşanıyor. Bu gerçeği kabul etmeyip, oyunların Türkiye'de satması için orijinal oyun almamamız gerektiğini düşünen arkadaşlar maalesef bizi dev aynasında görüyor. Çünkü sizin şirketleri protesto etmenizin onlar için Anindilyakwa dilini konuşanların protesto etmesinden çok bir farkı yok. Almazsanız almayın. Cidden oyunlar Türkiye'de hiç satmayınca "Oo hemen Türkçe eklemeliyiz" diyeceklerini mi sanıyorsunuz? Dil eklemenin masrafından bahsetmiştim. RPGleri ele alırsak aşağı yukarı 1 milyon kelimelik bir oyun için oyun şirketinden istenecek para on binlerce dolarla ifade edilebilir. Şimdi bunun üzerine "Bu ne ya ben bir ekip kurarım bunun 10'da 1'ine her oyunu çeviririz" diyen arkadaşlar çıkacaktır. Fark şu ki, siz profesyonel değilsiniz. Sizin işiniz bu değil. Zaten işiniz bu olsa o kadar ucuza yapmazsınız. Şimdi bu ücret sadece şirketin oyunu çevirme ücreti. Eğer aynı şirket oyunu test edecekse bu şirkete ayrı ücret ödeniyor. Eğer oyunun yapımcısı (veya dağıtımcısı olan şirket) oyunu başka bir şirkete test ettirecekse ya da kendisi şirket içi test edecekse ücreti bunlara ödüyorlar. Buna ek olarak, çeviriyi teslim ettiğinizde iş bitmiyor. Oyun şirketi dilinizi oyuna eklemek için bir sürü programcı görevlendiriyor ve bu insanlar saatlerce uğraşıyor. Uğraşmaları yetmiyor, oyun içinde sorunlu göründükleri yer var mı diye test etmeleri gerekiyor. Ve bu programcıların çok büyük bir çoğunluğu maaşlı değil, yaptıkları iş başına çalışıyor. Dolayısıyla bu insanlara da sırf Türkçe dili için ayrı para ödemeleri gerekiyor. Zaten oyun şirketlerinin, gönüllü yapılan yamaları oyuna resmî olarak eklememesinin ana sebeplerinden birisi budur. Diğer sebepse eğer çeviri kötüyse şirketin imajının lekelenmesini göze alamamalarıdır. Basit bir örnek olarak THQ Nordic şirketini göstermek istiyorum. Markus Heitz'in Cüceler romanının telif hakları satın alınarak yapılan The Dwarves oyununa THQ Nordic Türkçe dil desteği verdi. Oyun zaten genel olarak az sattı fakat Türkiye'de neredeyse hiç satmadı. Ben THQ Nordic'in yaptığı masrafı çıkarabildiğini sanmıyorum. Birçok kişi oyunun kötü olduğunu söyleyecektir fakat en azından ümit verici oranda, dil desteği barındıran diğer ülkeler kadar satsaydı bugün Elex oyunu çok büyük ihtimalle Türkçe dil desteğiyle çıkış yapacaktı. Biliyorum çünkü Elex oyununun Türkçe gelmesi için de gerekli görüşmeler yapıldı fakat sonuca ulaşılabilmiş değil. Elex oyununda da bu ümit verici satış sürseydi, Darksiders III de Türkçe gelecekti. O saatten sonra da bu bir alışkanlık olacak ve THQ Nordic bütün oyunlarında Türkçe dil desteğini verecekti, çünkü neden vermesin? İlk cümlelerimde bunun bir süreç olduğunu söylemiştim, süreç yukarıdaki şekilde işleyebilirdi. Bunun yerine bizde denenmesi ile dibe çakılması bir olarak işliyor. THQ Nordic örneğini geçiyorum. Başka bir örnek vereyim. Wasteland 2'ye Director's Cut sürümüyle ile birlikte Türkçe dil desteği geldi. inXile Entertainment'in bir sonraki oyunu Torment: Tides of Numenera'da ise Türkçe dil desteği yok. Merak ediyorsanız hemen söyleyeyim, inXile Entertainment ile de Türkçe dil desteği için görüşme yapan bir oyun çeviri şirketimiz oldu fakat ikna edilemediler. Belki sebebi Wasteland 2 Director's Cut'ta Steam üzerinden yapılan 4000 küsür incelemeden sadece 18 tanesinin Türkçe olmasıyla alakalıdır. Satış oranıyla ilgili ipucu veriyor. Bir diğer örnek Hitman Absolution. Acaba Hitman Absolution'u Türkçe olarak getiren Square Enix, oyun Türkiye'de çok umut vadettiği için mi yeni Hitman oyununa Türkçe dil desteği vermedi? Biraz araştırırsanız Türkiye'de önemsiz oranda sattığı için gelmediğini göreceksiniz. Gelelim Türk parasının değersizliğine. 1 Euro = 4,5 TL, 1 Dolar = 3,80 TL gibi bir kurla karşı karşıyayız. AAA oyunlar genelde 60 euro üzerinden piyasaya çıkıyor. Böylece Steam satış fiyatları en az 200 TL oluyor. 200 TL'lik bir oyunu indirim beklemeden, direkt çekip satın alabilen kaç oyuncu var Türkiye'de emin olmamakla beraber, çok az sayıda olduğuna eminim. Ama her oyun da güncel kuru kullanmıyor. Hâlâ daha kuru 1,5 TL'den alan oyun şirketleri var. Peki bu şirketlerin cebine ne kadar giriyor? Avrupa'ya sattıkları bir oyundan 40-50 euro alırlarken size sattıkları oyundan (kur 1,5 tl olduğu için) 15 Euro falan anca kazanıyorlar. Dolayısıyla Avrupa'da dili eklenen bir ülkeyle rekabet etmeniz için onların 1 alımına karşı sizin 2-3 alım gerçekleştirmeniz gerekiyor. Daha biz onların 1 alımına karşı 0,25 alım gerçekleştiremiyoruz. Şimdi örnek olarak Arapça gösteriliyor. Arapça eklendiyse neden Türkçe eklenmiyor diye. Çünkü Türkçeyi konuşan insan sayısı belli, Arapçayı konuşan insan sayısı belli. Orası yatırıma daha uygun görülüyor. Çünkü konuşan insan sayısı daha fazla. Sayıyla alakalıysa oyunlarda neden Lehçe var? Polonya'da oyunlar çok mu satıyor diyeceksiniz. Bu tarz ülkeler oyun dünyasının çok fazla içinde. İçlerinden CD Projekt Red, CI Games, Techland gibi gerçekten büyük oyun şirketleri çıkarmış durumdalar. Aynı zamanda Ubisoft gibi birçok oyun şirketinin şubesi de bulunuyor. Bizde TaleWorlds'ten başka kim var? Olumsuz bir tablo çizdiğimi farkındayım ama buna rağmen her geçen gün işlerin daha iyiye gittiğini belirtebilirim. Eskiden Türkçe ile ilgili taleplere cevap bile vermeyen, maillere dönüş dahi yapmayan firmalarla artık pazarlık masasına oturulabiliyor, kendilerini ikna etmeniz için size bir şans tanıyabiliyorlar. Dediğim gibi bu bir süreç. Daha hızlı ilerleyebilir mi? Kesinlikle evet. Bunun için yapılması gereken oyunları orijinal olarak satın almaya devam edip, mümkünse olabilecek her platformdan (Steam, mail vb.) oyunu satın aldığınızı fakat Türkçe dil desteği de görmek istediğiniz belirtmek. Çünkü insanlar ışık gördükleri yere yatırım yaparlar. Ölü yatırım gördükleri şeylere değil. Oyunun Türkiye'de çok satabileceğine inanmaları için zaten hâlihazırda biraz satması gerekiyor. Bu kısır tartışmalar beni sıktığı için sektör içinden, tecrübelerimden, duyduklarımdan öğrendiklerimi genel olarak özetledim. Hâlâ daha biz oyun satın almayalım Türkçe gelecek hepsi bakın görün diyen varsa kendileri bilir elbet. Ben mutlak doğruların benim anlattıklarım olduğunu iddia etmiyorum. Herkesin doğrusu kendine. |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ravenholm -- 14 Kasım 2017; 12:12:54 > |
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Magetor -- 13 Kasım 2017; 16:15:4 > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _Witcherer_ -- 13 Kasım 2017; 23:11:57 > |
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ravenholm -- 14 Kasım 2017; 13:31:10 > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ravenholm -- 17 Kasım 2017; 13:56:16 > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Dürüstİnsan -- 14 Kasım 2017; 23:45:30 > |
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Magetor -- 17 Kasım 2017; 2:42:58 > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi AsRuleS -- 23 Kasım 2017; 13:12:40 > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |