2 Yıllık 65 LG SK 8600 (Nano Cell) kullanıcısıyım. Bu yıl TV'mi babamın evine vereceğim için yeni bir TV alma fikriyle uzun araştırmalar yaptım. Önce LG'nin son çıkan Nanocell ekranlı ve Oled'lerine, daha sonra Sony'nin XH serisini araştırarak yola devam ettim. Samsung Q70-80 serisi de karşılaştırmalarıma dahil oldu. Sonunda uzun bekleyişler sonucu Philips 9435'te karar kıldım. Herkesin ihtiyacı ve bütçesi farklı olduğu için buradaki karşılaştırma kriterleri tamamen benim kendi ihtiyaç ve imkanlarıma uygun düşüyor. Öncelikle seçim kriterlerimden bahsedeyim: 1- Evde çocuk olduğu ve çocuk kanalları sürekli açık olduğu için Oled TV'deki burn in riski ve fiyatların tam 2 kat olmasından ötürü Oled ekranları eledim. 2- Geçmiş 3-4 televizyonum LG olmasına karşılık forumdaki LG mağdurlarının sayısının artması ve OLED dışındaki TV'lerde aradığım özelliklerin olmaması sebebiyle LG'yi de eledim. Bu aşamada sahip olduğum Nano Cell TV'nin de payı büyük oldu tabii. OLED'e en yakın siyah performansı ve Full Array Local Dimming konusundaki başarısını düşünerek aldım. Ancak Local Dimming maalesef hiç te abartıldığı gibi değildi. Siyah sahnelerde bol bol parlak bulutlanmalar oluyordu. Yani LG'de OLED dışında bu soruna çare bulunduğu iddiası bence doğru değil. 3- Samsung Q serisi elbette muhteşem. Samsung'da da Dolby Vision Desteği olmayışı, bazı modellerde DTS dahi desteklemeyişi ve fiyatının diğer markaların eşdeğer modellerine göre yüksek olması Samsung konusunda da kararımı aksi yöne kaydırdı. 4- Sony XH serisinin birçok modelini hem internetten hem fiziken inceledim. Gerçekten çok başarılı TV'ler var. Özellikle 9000 serisi çok yüksek kalitede. Bu serinin bazılarında geniş izleme açısı, bazısında HDMI 2.1, bir tek modelde ise hepsi olduğunu görerek şaşırdım. Playstation 5'i çıkaran firma neden bütün 2020 modellerine HDMI 2.1 koymaz anlam veremedim. Gene de Philips almasaydım tercihim Sony olacaktı. Peki neden Philips'i tercih ettim: 1- Evde Philips Hue aydınlatmalarım olduğu için yeri geldiğinde senkronize edip tüm salonun ışıklarını filmin ya da müziğin ambiansına uydurabilmek farklı bir deneyim sunacağı için 2- Ambilight muhteşem bir deneyim. Hem izlemeye farklı bir boyut katıyor hem karanlıkta izlemelerde renk geçişlerinde keskinliği ortadan kaldırıp yumuşattığı için gözlerin yorulmasını azaltıyor. 3- Müzikle profesyonel anlamda uğraşan hassas kulağa sahip bir kişi olarak dünyanın en önemli hoparlör üreticisi Bowers & Wilkins'in TV'ye dahil olarak gelen 2.1.2 hoparlörünün sesini dinlediğimde hayran olduğum için 4- Android TV'yi deneyimlemek arzusunda olduğum için (Benim seçeneklerimde bunun dışında bir tek Sony'de vardı) 5- Işıklı aydınlatmalı kumanda (genelde gece karanlıkta dizi izlemeyi sevdiğimden bu özellik çok hoşuma gideceğinden emindim) 6- Fiyat olarak çok düşük olmasa da TV+Soundbar almış olsaydım diye hesapladığımda oldukça makul seviyede bir fiyat sunduğu için 7- Kasasının Philips 8505 serisine göre daha şık ve kaliteli olması ve Türkiye montaj değil direkt Avrupa üretimi ve ithal olması. 8- Philips'in P5 görüntü işleme motorunda banding, black frame insertion gibi konularda Sony kadar olmasa da oldukça başarılı işler çıkartması 9- Sony dahil OLED dışında gördüğüm en iyi FALD (Full Array Local Dimming) Performansı. 32 Zona ayrılan ve detaylı local dimming yapan bu sistemi mağazada izleyince inanamadım. Siyahlar siyah resmen ve diğer renk geçişlerinde zerre bulutlanma yok. Eksikliğini duyduğum/beğenmediğim özellikler ise şöyle: 1- 100Hz Panel olsaydı iyiydi ama uydu, USB ve çoğu internet içeriği 50/60hz - 24p iken hangi yayında bunun eksikliğini hissedebileceğimi de daha keşfedemedim 2- Android ve Chromecast müthiş ama Apple kullanıcısı olarak Sony'deki gibi Airplay neden yok anlayamadım. Bunun eksikliğini ise AirScreen gibi bir program indirerek çözebildim. 3- Kumanda aydınlatma ve imalat kalitesi mükemmel. Ama kumanda çok büyük ve tuş takımı dizaynı baya bir alışmayı gerektiriyor. 4- USB Medya oynatıcısı bir felaket. Burada LG'yi çok aradım. 2TB NTFS desteğine sahip diskten birçok içerik denedim. SD, HD, 4K UD, HDR, Dolby Vision içerikler. Önceleri birçoğunu oynatmadı. Servisin dediği gibi Android uygulama mağazasından VLC player indirdim. PC'de oynatmadığı ortam olmayan bu oynatıcı da şaşırtıcı şekilde hiçbir videoyu görmedi. Sinirlenip onu da sildim ama mucizevi şekilde TV'nin kendi oynatıcısı açmadığı içerikleri açmaya başladı. Codec falan mı indirdi VLC bilemiyorum. Hala açmadığı içerikler var. Boyutu 50-60GB olan 4K HDR içeriklere bazen ya hiç okumuyor ya da takılıyor. Onun dışında şimdilik idare eder durumda. Ama dil seçme işi berbat. Her filmde önce filme gömülü altyazıyı görüyor. Diske .srt uzantısında dışarıdan Türkçe altyazı atmış olsanız bile mkv dosyasındakini asıl alıyor. Her seferinde girip harici altyazıyı seçmek, onunla da kalmayarak bozuk çıkan harf kodlamasını da ikinci ayar sayfasına geçip Unicode veya Türkçe'ye geçirmek gerekiyor. Berbat bir deneyim. Bunu sabitlemenin bir yolu olmalıydı yazılımda kesinlikle. Ayrıca film yarıda bırakıldığında devam ediyor kaldığı yerden ama TV kapanıp açılırsa LG'deki gibi gene kaldığı yerden devam etmiyor. Bunun için MX player gibi başka bir yazılım indirip denemek gerekebilir, ben şimdilik idare ediyorum. 5-P5 görüntü işleme motorunu daha çok aydınlık ve parlak sahneler ve kaliteli çözünürlükler için kalibre etmişler. Karanlık sahnelerde P5 biraz afallıyor. Hele ki internetten çözünütlüğü düşük gelen bir medya izleniyorsa sıkıntı büyüyor. Aynı diziyi önce online siteden test edin. Berbat görünecek. Sonra sabit bitrate'e sahip Full HD veya 4K USB'den aynı diziyi izleyin hiç sorun olmayacağını göreceksiniz. Kısaca ülkemizin internet streaming koşulları için değil Avrupa için TV'nin incelemesine geçerken genelde Philips gruplarında sorulan soruların ve sorunların cevaplarını da keşfedebildiğim kadarıyla yazmaya çalışacağım. Artıları kadar eksi yönlerini de belirtmeye özen göstereceğim ki Philips ile uzaktan yakından bir alakam olmadığı anlaşılsın. :) TV'nin kasası oldukça şık parlak metal alt çerçeve ile geliyor. Hoparlör aynı zamanda sehpa görevi görüyor. Kutudan çıkan demir bir aparatla stand konumundan duvara asma konumuna getirilebiliyor. şans eseri diyeceğim (maalesef Avrupa bantlarından çıkan modellerin Türkiye'de üretilenler kadar problemli olmadığını forumdaki arkadaşlarımızın deneyimlerinden öğrenmiş olduk) panelle çerçeve arasında boşluk, açıklık, ölü piksel, ışık sızması çıkmadı. Gelen Antalya merkez servisi TV'yi daha önce hiç kurmadıklarını, eğitimini almadıklarını ancak gelmeden konuyla ilgili araştırma yaptıklarını söyleyince etkilendim. Bu gayet normaldi çünkü TV'yi Mediamarkt'ın ana depo stoklarına girmeden sipariş ettim ve neredeyse 1 ay gümrükten geçmesini bekledim. TV ana depoya girdiğinin ertesi günü teslim edildi. Bu nedenle daha önce kurulum yapılmamasını yadırgamadım. Ama servisteki arkadaşların ilgi ve becerisine hayran kaldım diyebilirim. Duvar aparatının gizemini çözüp montajı yaptılar. Android kurulumunu, ön ayarları hızlıca yaptılar. Panel testini birlikte gerçekleştirdik. USB'den panel testi ile ilgili birkaç videoda takılma olduğunda (bu konuya aşağıda daha detaylı deyineceğim) VLC player indirip kurmamı önerdiler ve evrakları imzalatıp gittiler. Ben de kendim birçok ayarı yaptım. Bu ayarlar kişinin tercihine göre değişebilir tabii ben kendimce en sorunsuz gördüğüm ayarları yaptım. Öncelikle Android, TV ve Bluetooth kumanda güncellemelerini yaptım. Ambilight ayarlarını ve evdeki diğer ışıklarla senkronizasyon işlemlerini gerçekleştirdim. Bluetooth kulaklığımı eşledim. Uydu ayarlarını yaptım. Google ve gizlilik ayarlarını yaptım. İhtiyaç duyduğum programları indirdim. Sonra yavaş yavaş görüntü ayarlarına girdim. Görüntü Burada özellikle belirtmek istiyorum. Görüntü ayarları, ilk geldiği haliyle Vivid dışında çok kötü kalibre edilmişti. Zaten mağazada bu TV'nin 55 inch'ini Samsung Q80 ile yan yana gördüğümde yanlış bir karar verdiğimi düşünmüştüm. O derece kötüydü. Kalibrasyondan sonra anladım ki asıl durum mağazadaki gibi değil. TV'nin inanılmaz başarılı bir görüntüsü var ama günler süren denemelerden sonra varabildim bu sonuca. Philips TV satmamaya çalışsa bu kadar kötü ayar yapabilirdi kanımca. Profesyonel ekipman olmadan profesyonele en yakın kalibrasyonu yapmak isteyenlere önerim şu videoyu sağda solda olan birilerinden edinmeleri. Uzun ve zorlu bir süreç ama işe yarıyor. https://www.amazon.com/Spears-Munsil-Benchmark-Blu-ray-Disc/dp/B07Q2KBDKV *İngilizce kullanım yönergesini buradan takip edebilirsiniz: http://spearsandmunsil.com/portfolio-item/getting-started-with-the-ultrahd-benchmark-3rd-edition// Ayarların parametrelerini daha sonra vakit bulduğumda bir tablo ile paylaşacağım. Ama ilk işim aydınlık sensörünü kapatmak oldu. Mağazalarda ışıl ışıl görünen TV'ler Demo modunda oluyorlar. Onlarda bu ayar kapalı. Ben de kapattım. Bilgisayarda, cep telefonunda da hep kapalı tutarım çünkü değişken parlaklık ve kontrast benim gözümü rahatsız ediyor. 400 nit parlaklık verebilen bir ekran almışken gündüz aydınlığı algılayıp 100 nite indiren sensöre gıcığım var benim :) PPI indexi 2400 olan ekran 400 nit deyince diğer RV lere göre kağıt üzerinde zayıf görünebilir hiç aldanmamak lazım. Ekran doğru kalibrasyonla ve uygun içerikle öyle parlak oluyor ki karanlıkta izliyorsanız güneş gözlüğü takmak isteyebilirsiniz😂 Bunun dışında Vivid'e alıp kullanmak en konforlusu gibi geliyor insana önce. Ben şahsen Vivid modlarını çok suni buluyorum. Aşırı parlak ve gerçekötesi renkli oluyorlar. Philipsteki Vivid bu güne kadar gördüğüm en başarılı vivid. Hem canlı, hem parlak, hem de hiç suni durmuyor. Ve siyahlar simsiyah. Diğer ayarlara geçince siyahlar gri olmaya başlıyor. Önemli bir detay şu. Her yayın tipi için bir kez ideal ayarları yapmak gerekiyor. Yani SD ve HD için ayrı, HDR10, HDR10+ ve HLG için ayrı, Dolby Vision için ayrı ayar yapmak gerekiyor. Bir yayın tipinde ayarı yapıp sonra başka bir yayın izlerken bu neden kötü görünüyor diye endişeye düşmeyin. Dediğim gibi çıldırmaya az kalmıştı. 1 hafta ayar yaptım bunu keşfedip istediğim sonuca ulaşana kadar. Ücüncü kez VA panelli bir cihaz kullanıyorum. Daha önceki tüm tercih ettiğim paneller IPS'ti ve sanırım renk canlılığı dışında netlikte ve karanlık sahne performansında halen IPS paneli daha başarılı buluyorum. Bunun yanında bu güne kadar aldığım 7-8 IPS panelli TV ve monitörde hiç ölü piksel olmadı. Ama aldığım VA panelli bir Samsung TV ve Asus Monitörde ölü pikseller oluşmuştu. Bunu düşünerek ilk aylarda çok yüklenmeden TV'yi alıştıra alıştıra parlaklığı yükseltmeyi düşünüyordum. Ama yaptığım kalibrasyondan sonra parlaklık 100 üzerinden 50 iken bile son derece tatmin edici bir parlaklığa ulaştığım için ileride de arttıracağımı hiç düşünmüyorum. Bunun yanında karanlık sahne performansı LG'den iyi olmakla beraber elbette ki OLED gibi değil. Eğer düşük çözünürlüklü içerik kullanılırsa kötü bile diyebilirim. Dolby visionda gayet iyiyken HDR ve HDR 10 da kötü oluyor. Karanlık bir odada yapılmış bir çekimde insanların yüzleri karanlık ve kahverengiye çalan bir renk alıyor. Tv aynı tv. Neden farkediyor çözemedim. Bence P5 görüntü motorunu daha çok renk ve parlaklığa göre geliştirmişler. Üzerinde daha fazla çalışılması lazım. Benim optimal olarak hem aydınlık hem de karanlık sahnelerde bana göre en iyi performansı veren ayarlar şöyle. Herbir yayın tipi (SD, HD, HDR10 ve 10+, Dolby Vision) ayrı ayrı yapmak gerekiyor. Ayrıca dışarıdan HDMI ile bağlantı yapanların da ayarı yaptıktan sonra tüm girişlere uygula seçeneğini yapması lazım. Yoksa sadece yapıldığı kaynak için geçerli oluyor. Konu altında bazı arkadaşlar ayarları nasıl yapacağını sormuştu. Buradan açıklamaya çalışayım. + Önce Tv'de HD;HDR veya Ultra HD olmayan bir yayın açalım. (Trt-Çocuk ya da belgesel kanalları olabilir) Emin olmamız gereken mutlaka SD veya HD yayın olması. Yoksa TV otomatikman yayın tipini algılayıp o yayına göre ayarı getiriyor. Uydu, kablo veya internetten olabilir. Bu yayın açıkken ayarlar/görüntü ayarına giderek Kişisel (Personal) ayarını seçin. Ardından aşağıdaki ayarları gablodaki şekilde değiştirin. Tamamı bittiğinde "Tüm girişlere uygula" yı seçerek işlemi bitirin. + şimdi gene uydu, digiturk, youtube,netflix (hangisinden olduğu önemli değil), Ultra HD HDR ya da HDR+ bir yayın açalım. Bu sfer de bir üst maddedeki şekilde HDR Kişisel (HDR Personal) seçeneğini seçerek tablodaki orta kolondaki ayarları girelim. Bittiğinde tüm girişlere uygulayı seçmeyi unutmayalım. + Son olarak Netflix veya Youtube'dan Ultra HD Dolby Vision bir yayın bularak aynı işlemleri tekrar en son işlem dahil uygulayalım. Bazı ayarlar yayın tipine göre değiştirilemez olacaktır. Bu alanlar tabloda N/A olarak işaretlenmiştir. Bu ayarlarla TV nin fabrika ayarlarına göre daha doğal ve iyi kontrast ve renk dengesine sahip bir yayın izleme deneyimi elde ettiğimi düşünüyorum. Fabrika kalibrasyonuna sahip Tvlerde genelde yönetmenler daha karanlık ve atmosferik izleme istediklerinden Film (Movie) ve Dolby modları çok cansız ve karanlık kalıyor. Delicesine parlak ve aşırı renkli izlemeyi tercih edenler Canlı (Vivid) modu tercih edebilirler. Ben her ikisini de keyifli bulmadığım için Spears and Munsil profesyonel kalibrasyon videoları ile kendi zevkime göre bu optimum ayarlara ulaştım. Elbette mucizeler vaadetmiyor nu ayarlar ama ilk geldiğine göre de oldukça düzeltiyor görüntü dengesini. Bir de alt bilgi paylaşmakta fayda görüyorum. Plazma/Led/Oled farketmez TV'lerin ilk 500-1000 saatlik kullanımında marka/model ne olursa olsun parlaklığı asla en yüksekte kullanmamak gerekir. (Oled'lerde yanma riski sebebiyle belki de her zaman). Parlaklığın ilk başlarda kısık kullanılması TV'nin parçalarının alışma sürecinde olası pixel yanıklarının önüne geçeceğini daha önceki TV'lerimi bağlayan serivsler söylemişti. Bu nedenle yapmış olduğum bu ayarlarda arka aydınlatma parlaklığı 75 - Ekran parlaklığı 50 görünüyor. Aslında bu TV çok daha parlak sonuçlar verebiliyor. (Canlı moddaki gibi) ama ben TV'yi koruma içgüdüsüyle bana göre fazlasıyla yeterli bir doygunluk seviyesine ayarladım. TV ilk geldiği yazılım sürümünde bu üstteki ayarlar ile optimum görüntüyü kendime göre sağlamışken 2021 Ocak ayındaki güncellemeden sonra görüntüde nedense memnuniyetsizlik veren unsurlar oluştuğunu farkettim. Ne oluyor diye tekrar ayarlara girdiğimde yukarıdaki ayarlardan bazılarının kendiliğinden farklı ayarlara geldiği, daha önceki menüde olmayan yeni ayar seçenekleri (HDR Plus gibi) eklendiğini farkettim. Bu yazılımda HDR, HDR+10 ve Dolby Vision ile ilgili iyileştirmeler olduğu sürüm notlarında vardı zaten. Bunu dikkate alarak ayarları yeniden düzenledim. Bundan sonra ortaya çıkan son tablo şu şekilde. (Bazı ayarları keyfi değiştirdim Picture Clean kısmı gibi. Onların genel görüntüye çok büyük etkisi yok) Bu ayarı yapmayı tercih etseniz de etmeseniz de alttaki videoyu TV'nizden ambilight ile birlikte izlemenizi öneririm. Video Samsung'a ait aslında ama bu TV'nin diğerlerine göre nasıl bir performansı olduğunu anlatmak için birebir. 32 Zone FALD (Lokal karartma) özelliğinin aslında bazı Qled ve Nanocell'lerin tamamından daha üstün olduğunu göreceksiniz. Aynı zamanda Bowers & Wilkins'in gücü de çıkıyor ortaya: (İzlemeden youtube video görüntü ayarından 2160p604k ayarına getirmeyi unutmayalım. İyi bir internet olduğunu da varsayıyorum bunun için) https://www.youtube.com/watch?v=5oXvF1Wam7k Paylaşacağım videolarda maalesef Iphone 7 ile zifiri karanlıkta yaptığım çekimler TV'nin gerçek görüntüsünü yansıtamıyor. Ben cam gibi pırıl pırıl gördüğüm yerler videoda sisli bulutlu görünüyor. Arada sırada ekrana basarak netliği artırmaya çalışsam da pek işe yaramadı. Zaten altyazılardan anlaşılacaktır. Sisli ve beyaz görünen altyazılar aslında sarı ve net. Karıncalanmalar ise gene çekimden. TV nin yanındaki duvara da baksanız aynı karıncalanmalar mevcut. Bir tek pikselizasyon farkedeceksiniz. O da internet modemi üst katta ve TV'nin tam üstünde olduğundan, mum altına aydınlık vermez misali internet çok zayıf geliyor. Zaman zaman takılıyor. O zaman da görüntü berbat geliyor tabii. TV'yi iade etmeyi aklımdan geçirmiştim ki aklıma gelip yukarıdan aşağıya ethernet kablosu çekip bağladığımda asıl sorunun TV'de değil internet bağlantısında olduğunu anlayıp bir oh çektim. Değişik kaynak ve çözünürlükler ile aldığım videoları paylaşayım. Dediğim gibi, telefon çekiminden dolayı gözümün gördüğünün yanında berbat bu görüntüler. TRT 4K Performansı NETFLIX Dolby Vision ve Atmos Performansı USB Oynatıcıdan HD Film Performansı USB Oynatıcıdan 4k UHD HDR Film Performansı Uydu anten ile maç performansı (Edit 06/02/2020) TV'yi satın alan bazı arkadaşlarımız ekranın köşelerinde gölge gördüklerinden bahsetmişler ve fotoğraflarını paylaşmışlardı. Ben ise bu gölgeleri göremediğimi belirtmiştim. Bunun üzerine yeni bir test yapmak şart oldu tabii. Play Store'dan "TV Calibration" programını indirip kurarak White Levels testini açtım. Renk ayarları Kişisel'deyken ve Canlı'dayken test fotoğrafları aldım. (Altta ilk iki fotoğraf kişisel, son iki fotoğraf ta canlı modda çekildi) Her iki ayarda da TV'ye tam karşıdan bakıldığında belli belirsiz bir gölge var gibi dursa da gölgeye doğru yaklaştıkça aslında panelin köşesinin karanlık olmadığını köşeye çerçevenin gölgesinin düştüğünü ve göz yanılması yaşadığımızı düşünüyorum. Bunu gösteren köşeye odaklı fotoğraflara bakınca köşede bir karartı olmadığı görünüyor. Ses Ses konusunda bu televizyonla 2020 sonu itibariyle boy ölçüşebilecek az sayıda TV vardır diye düşünüyorum. Bu TV'de 2.1.2 düzende hoparlörler var. Sağ, orta/sub, sol ve Dolby Atmos için 2 adet tavana yansıtan hoparlörler. B&W farkı burada ortaya çıkıyor. Adamların üst seri bir hi-fi hoparlör setinin 50.000TL olduğunu düşünürsek benzeri ses kalitesini TV fiyatına dahil almak benim için en önemli tercih sebebi oldu. Ayrıca TV DTS-Fi desteklediği için DTS-Fi destekli kablosuz harici hoparlörlere de yayın gönderebiliyor. Gene Philips'e ait kendinden ambilight özellikli kablosuz hoparlörleri bağlayıp ses genişletilebiliyor. Ses kalitesi gerçekten muhteşem. Ayrıca soundbar almadan bir TV'den alınabilecek en iyi sonuç bu bence. Bildiğim sadece bir model bu TV'ninkini döver o da Philips OLED 935+ modeli. (Bu hoparlöre ekstra tweeter eklenerek 3.1.2 'e genişletilmiş hali) Atmos tavan hoparlörleri ekstra derinlik sağlıyor ama gerçek Atmos 9.1.2 sistemlerdeki gibi tam tavandan aşağı yağan yağmur efektini verdiğini söyleyemem. Bowers & Wilkins'in ünitesi bir soundbar değil bir hoparlör. En büyük avantajı TV'nin arkasında değil önde kullanıcıya doğrusal ses verebilmesi. Bunu 2.1.2 Atmos dizilimiyle sağlıyor. Bir TV hoparlörü için çok başarılı ancak birçok kullanıcı bu hoparlörü soundbar ya da amfili sistemle karşılaştırdığı için yanılgıya düşebiliyor. harici sistemlerde 5+1/7+1 gibi dizilimle Subwoofer'da bulunduğu için daha derin basslar elde edilebilir. Ülkemizde TV'lerin frekans aralıklarına ve bozulma seviyelerine pek bakmaz. Bu TV 20-20.000 hz referans aralığında son derece temiz ve yüksek volümde bozulmadan pırıl pırıl bir ses veriyor. Oled 935+ taki ekstra tweeter ve harici subwoofer girişinin olmasını da isteyebilirdik tabii. Genelde gelen sorular hep bassların ne kadar verimli olduğu yönünde. Bu hoparlörlerle odayı inim inim inletmeyi düşünenler hayal kırıklığı yaşayabilir o zaman ses sistemi edinmelerini önermek daha doğru olur. Ben TV fiyatına dahil en temiz ve yeterli seviyede sesi TV fiyatına dahil olarak almak isterim diyen için mükemmel bir çözüm oluyor. Gene de bass seviyesini merak edenler bu videodan fikir edinebilirler: https://www.youtube.com/watch?v=McYoIfBYZh0 Bluetooth kulaklık olarak Sennheiser HD 4.40 kullanıyorum. Ses kalitesi iyi. Gecikme vs olmuyor. Burada da bir ilginçlik var. 8505 kullanıcısı arkadaşlar bluetooth kulaklık sesinin kısıklığından dem vuruyorlardı. Bende de aynı şey oldu. Ses TV'de 50 ye gelse bile ses kısık çıkıyordu. İki şey farkettim. Birincisi TV ayarlarındaki Kulaklık Ses Seviyesi ayarı bluetooth kulaklıklar için değil kablolu kulaklık çıkışına bağlananlar için. Yani bluetooth kulaklığı 50 sansak da değil. TV ses ayarında neyse o geliyor. İkincisi TV'nin ses ayarıyla kulaklığın kendi ses ayarı eşleşmiyor. LG TV'de bluetooth kulaklık bağladığınızda TV'den de kulaklıktan da sesi açsanız da aynı işlem olurken, bu TV'de TV'den sona kadar açsanız da kısık kalan kulaklık sesi kulaklığın kendi ses artırma tuşuna basarak daha da yükseltilebiliyor. Bu bana saçma geldi. Yazılımla düzeltilebilir ama uğraşırlar mı bilmem. Kablolu kulaklık takınca TV sesi kesiyor mu diye merak edenlere söyleyeyim. Kesmiyor. Bu iyi. Çünkü bir kişi bluetooth bir kişi de kablolu bağlayıp TV sesini de Mute ederek aynı anda iki kişi kulaklıkla TV seyredebilir. Uydu Uydu kurulumu son derece basit. kanalları otomatik olarak buluyor. Sıraya dizme konusunu servise sorduğumda favori listesi hazırlayıp oraya atılabileceğini söylemişlerdi. İsteyen yapabilir tabii. Bunun avantajı hem uydu, hem karasal, hem kablo, hem de IPTV kanallarını bu favoriye koyarak canınızın çektiği gibi bir liste hazırlayabiliyorsunuz. Ama diğer TV'lerdeki alışkanlığını sürdürmek isteyenler Chansort programını kullanarak uydu kanallarını istedikleri sıraya sokup usb'den transfer edebilir. https://sourceforge.net/projects/chansort// Uydu geçişleri yavaş diyenler oldu. Ben kullandığım Nanocell LG ile bir fark göremedim. Bazı harici kutular elbette ki daha hızlı geçiş yapıyor. Kullanmadığım için karşılaştırma şansım yok. Tek tek kanal ilerleme hızı, kanal numarası tuşlayarak geçiş hızını test ettim. Ayrıca basılı tutarak jet hızıyla kanalı bulabilir ve üzerinde durunca kanalı çağırabilirsiniz. Bir de kanal progarm listesi (EPG) üzerinden gidilebilir ama ben kullanmıyorum. Geçiş hızını görmek isteyenler için videolar: Kumanda Görünüşü ve hissiyatı çok kaliteli. Hem IR hem bluetooth özelliğine sahip. Arkası İskoç Muirhead deri kaplı ve tuşlar her dokunmada aydınlanıyor. Google sesli assistan desteği var. şimdilik sadece youtube'da denedim. Kullanımını yanlış yaptığınızda can sıkıyor ama alışınca kolay. Asistan tuşuna basıp tutmamak gerekiyor. Bunu yapınca kilitleniyor. Bir keresinde TV'yi kapatıp açmak zorunda kaldım. Basıp bırakıp hemen söylemek gerekli. Tuşların ışıklı olması çok güzel karanlıkta film seyrederken ışık açmak gerekmiyor. Ama yanması için mutlaka bir tuşa basmak gerekiyor. Bu sinir bozucu olabiliyor. Zaten kumandaya yabancıyız. Bir tuşa basıp yakayım da neyi tuşlayacağımı göreyim diye basıyorum. Netflix'ten film izlerken yanlışlıkla TV tuşuna basarsan gitti film. USB'den izlerken bastın Ev tuşuna yanlışlıkla gitti film. Tekrar gir bul başlat, altyazıyı seç, dili ayarla işin yoksa. Kumanda çok şık ve düz tasarım olduğu için diğer kumandalardaki gibi el yordamıyla ortada OK tuşu, renk tuşu falan bulmak zor. Çünkü hepsi aynı büyüklük ve yükseklikte. Yani hem iyi hem kötü diyebilirim bu tasarım. Bunun yanında bir de sensör yardımıyla ele aldığında hareket sensörüyle aydınlatmayı yakabilselerdi 10 numara olurdu. Bir de tuş aydınlatması sanırım pil tasarrufu için çok kısa tutulmuş. Bastığında aradığım tuş nerede diyene kadar sönüyor bile. Evde çocuk varsa kumandanın sürekli düşüp kırılma ya da zamanla yapış yapış ellerle kullanılmaktan tuşlarının bozulduğunu deneyimleyen bir kişi olarak en büyük korkum bu kumandanın yenisini almak zorunda kalmak olurdu. Zira hem bulamayabilirdim hem de bulsam da 500-1000TL aralığında olacağını düşünüyorum. Araştırdığım alternatiflerde daha önce LG TV me alıp ortalama performans veren Huayu dahil birçok ucuz muadil kumanda bulabildim. Ama smart özelliği, ambilight gibi fonksiyonlar için ayrılmış tuşlar yoktu elbette. Bu hafta çok kaliteli bir kumanda buldum ve aldım. İnternette 185-350TL aralığında satılıyorken reklam olmaması için adını vermeyeceğim bir internet mağazasından 75TL'ye aşağıdaki kumandayı aldım. 350TL'ye satılan kumandayı bu fiyata alırken tereddütüm olsa da gelince şaştım kaldım. Gayet orjinal bir kumanda. Malzeme kalitesi orjinal kumandaya yakın. Tüm özellikleri de mükemmelen çalışıyor. Almak isteyen internette "Philips Ambilight Kumanda" anahtar kelimesiyle aratabilir. Giriş Çıkışlar 2 USB den birini film izlemek için diğerini ise boş olarak android sisteminin hafızasını artırmak için kullandım. Gerektiğinde uydudan USB'ye kayıt yapılabiliyor diğer TV'lerdeki gibi. Ben denemedim ama burada dikkat edilmesi gereken bir unsur var. Kayıt yapmak isterseniz USB diski sadece kendi oynatabileceği bir formata formatlıyor. Bazen yanlışlıkla kumandadan kayıt tuşuna basınca "Disk formatlanacak emin misiniz" diye soruyor. İçinde filmleriniz olan bir disk bağlıyken yanlışlıkla buna OK derseniz gitti bütün içerik aman dikkat. Bir de başka saçmalık keşfettim. İki adet USB bağlıyken uydu listesi yüklemek isterseniz "iki usb bağlı birini çıkartınız" uyarısı veriyor. Ne saçma. İçerik zaten birinde ve kendi attığı klasörde zaten. Hangi USB'de bu klasör varsa ordan alabilir en kötü hangi USB'den atmak istiyorsunuz" diye sormak bu kadar zor değil ki. Yazılım kısmında daha uğraşması lazım Philips'in. HDMI'ların hepsi ARC destekli ama Hdmi2.1 yok. Sadece ALLM (Auto Low Latency Mode) yani oyun modu var. Oyun konsolu bağlandığında otomatikman düşük gecikme moduna alıyor (muş. Denemedim) Standart TV'lerdeki kablo TV, Uydu TV, CAM modülü girişleri var. Hem arkada hem de yanda girişler mevcut. Kendi askı uyarlayıcısından çıkan parçalarla standart bir duvar askısına asılabiliyor. Ambilight için özel düşünülmüş yükseltici çubuklar çıkıyor kutudan. Onlarla asında TV duvardan gerektiği kadar açıkta kalıyor ki ambilight ledler duvara yansıyacak alan kalsın. Ambilight Ambilight anlatılmıyor yaşanıyor arkadaşlar. Ne desem, ne kadar görüntü paylaşsam o havayı yaşatamam. Filmde görüntülere göre, müzik dinliyorsanız müzikteki harmony'e göre 16,7 milyon renk değiştiriyor. Bu TV'de 3 taraflı ambilight var. Altta yok. Oled 935+ ta 4 taraflı. Ama yukarıdaki ses demosundaki gibi hue genişletme ile çözülebiliyor. Ambilight ayarlarından asıldığı duvarın rengini seçtiğinizde otomatik olarak renk ayarlarını adapte ediyor. Benim bulgularım şimdilik bu kadar. İncelemeyi vakit buldukça genişleteceğim. Ben aldığıma pişman olmadım. İleride 100hz ve HDMI 2.1 ile çıkarsa, çocuk ta büyüdüğü zaman, ekonomimiz de elverirse Philips OLED'e şans tanıyabilirim. Yoksa bugünkü koşullarda iki katından fazla para verip 50hz ve Hdmi 2.0 olan OLED'i almadığıma çok memnunum. Teknik Detaylar Aida 64 ile TV'nin teknik detaylarını aldığımızdaki bilgiler şu şekilde: Yazılım Philips yazılım güncellemelerinde LG'ye göre çok daha sık iyileştirme yayınlıyor. Üstelik bütün firmaların aksine yazılım güncellemelerinde neyi düzelttiklerini de yazıyorlar. 2021 Nisan ayına kadar çıkan yazılım güncelleme listesi şu şekilde: Philips destek sayfasına direkt gidince 9435 anahtar kelime ile sonuç bulamıyor. Philips'in genel ürünlerinin destek sayfasıyla TP Vision tarafından yapılan TV'lerin yazılım destek sayfaları sanırım ayrı sitelerde tutuluyor. Firmware güncellemelerine direkt ulaşma linkini de şuraya koyalım dursun: Faydalı Bilgiler (Tüm Philips Android TV'ler için geçerlidir) 1- USB EJECT (Güvenli Çıkarma) - LG Televizyonumda kolaylıkla Girişler/USB üzerine gelerek sağa kaydırdığımda diski güvenle çıkartabiliyorken Philips Android TV'de bunun nasıl yapılabileceğini keşfedememiştim. Dün tesadüfen keşfettim. Benim gibi bilmeyenler olabilir düşüncesiyle paylaşıyorum. Inputs (Girişler) yerine bunu sol tarafındaki Notifications (Duyurular) simgesine basın. Sağ tarafta açılan diskin adını yazacak. Aslında basınca kapanacağını düşünüyoruz çünkü sağ üst tarafta kapatma için çarpı var. Ama OK'e basınca kapatmayıp ekstra bir ekran açıyor. Buradan içini görüntüleyebilmek, diski formatlamak ya da Çıkartmak mümkün. Listeden Eject (Çıkar) yaparak diski güvenli çıkartıp bozulmasını ya da veri kaybını engelleyebiliriz. 2-Google Play'de görünmeyen Uygulamaları Yükleme - Android Google Play Store nedense telefondaki uygulamaların tamamını göstermiyor. Sebebi uyumluluk problemleri ya da lisans ücretleri olabilir. Gene de Apple Music, Tivibu, Bein Connect gibi zaruri uygulamaları yüklemek istiyorsak aşağıdaki yöntemler ile bunu sağlayabiliriz. Normal şartlarda uygulamayı kuruğumuz gibi kaldırabiliyoruz da. Bunun TV için bir sakıncası olduğunu düşünmesem de gene de sorumluluğun kendinize ait olduğu bilinciyle yüklemenizi öneririm.
3- Pixel Test Videoları: Sadece Android'e özel değil, tüm TV alanların test yapabilmesi için videolar var. Youtube'da var bunlardan ama bazı markaların servisleri vakti ya da kalitesini bahane edip bu videolarla test yapmayı istemeyebiliyorlar. Test için videoları USB'ye atıp hazırda bulundurmakta fayda var. Linkleri paylaşıyorum ancak zamanla öleceklerdir. Vakit bulursam güncellerim. https://dosya.co/0wdom0d3fof0/Panel_Test.zip.html 4- Chromecast'ın çalışmaması durumuna çözüm (Partir adlı üyenin katkısıdır): Chromecast'ın çalışmadığı durumda Android İşletim Sistemini yeniden başlatmak bir çok sorunu çözebiliyor. Android'i yeniden başlatmak için ya elektrik bağlantısını keseceksiniz (Televizyon'u kumandandan OFF konumuna getirmek yeterli değil) ya da: Ayarlar->Android ayarları->Cihaz tercihleri->Hakkında->Yeniden Başlat, seçeneğini seçmek gerekiyor. Bunu yapınca ekrana yansıtma başlıyor. 5- Gboard Türkçe klavye bulunmaması sorununa çözümler: (MrBurock06 adlı üyenin katkısıdır) Aralık ayı güncellemesi sonrasında Tv ülke seçimi Türkçe olsa da Android tarafında ülke ayarları Arapça'ya sabitlenmiş olduğundan klavye İngilizce ya da Arapça'ya ayarlanabiliyor. Bunu değiştirmek istendiğinde ise ülke listesinde Türkiye yok. Gerekli düzeltmenin yapılması için Philips müşteri hizmetlerine talep açtık. Bu arada iki çözüm ile nunu aşmak mümkün. Birinci çözüm Google Play store'dan Android Klavye indirmek. Türkçe tanımlanıyor ve Türkçe karakterler görüntüleniyor. Bu TV, uygulama ve Google play store'da geçerli. Netflix ve Youtube kendi klavyelerini kullandığından bu klavye seçim i bu uygulamalara etki etmiyor. MrBurock06 kullanıcısı Ocak 2021 güncellemesi sonrası bulduğu yöntemle Türkçe seçilememesine rağmen Türkçe klavyeyi ek program yüklemeksizin kullanmanın bir yolunu keşfetti. Bu çözüm sadece TV menü dilinin Türkçe kullanımı durumunda işe yarıyor. Benim gibi İngilizce kullanıyorsanız Play Store'dan klavye yükleme yöntemini denemelisiniz. MrBurock06'nın çözümü şu şekilde işliyor: -Ayarlar -Android ayarları -Cihaz Tercihleri - klavye -Gboard Ayarları - Diller * sistem dillerini kullan = kapalı * Etkin giriş yöntemleri - Alphabet seçilirse Türkçe klavye düzeliyor. 6-İlk kurulumda dikkat edilmesi önerilen noktalar: Grubumuzda TV'yi satın alanların deneyimlerinden yola çıkarak ilk kurulum öncesi ve sırasında yapılması gerekenler ve dikkat edilmesi önerilen noktalar şunlardır: + Kutu elinize geçtiğinde 6 yanını kontrol ederek delik, yırtık, darbe izi olup olmadığını, TV'nin kutudan çıkmasını engelleyen kilit plastiklerinin yerlerinde olup olmadığını kontrol edin + Kutunun üzerinde açılma yerinde şeffaf bantlı olarak geliyor, bir güvenlik şeridi vs yok ama sökülmüş yeniden bantlanmış kolide mutlaka bir takım belirtiler kalmıştır, bunu kontrol edin + Servis geldiğinde cihazı bağladığı prize akım korumalı priz takmak isteyebilir. Zaten varsa kullanın. Yoksa taktırırsanız iyi olur. Bunu bazı servisler servis raporuna akım korumalı priz uygulandı şeklinde not alıyorlar. Arızalar için bir avantaj olabilir. + TV'yi kuran servislerin birçoğu bu modeli ilk kez kuruyor olacaklarından, B&W hoparlörün bağlanması için çıkan 2 adet aparatın farkını bilmeyebiliyorlar. Bunlardan V gibi kıvrık olup kısa olanı sehpa üzeri stand olarak kurulum, düz ve uzun olan ise duvara asmak için gerekli parçadır. Yaptıracağınız kuruluma göre doğru parçanın takıldığına emin olun. Kutudan çıkan demir parçalar bir duvar askı aparatı değil yalnız yanlış anlaşılmasın, TV'yi duvara asmak için hala duvar askı aparatına ihtiyacınız var. TV'yi duvara astıracaksanız yine kutudan çıkan uzun vida millerini montaj vidalarına takmaları şart. Bu sayede TV duvardan 5-10 cm açıkta duruyor. Bu sayede Ambilight efektini tam olması gerektiği gibi kullanabiliyorsunuz. Bu milleri takmadan kısa vidalarla montaj yaparlarsa duvara sıfır olan TV ambilight efektini veremeyecektir. + Servis montajı yaptıktan sonra ilk bakacağınız şey panelin 4 yanından ekranın içine doğru beyaz ışık sızması olup olmadığı. Bu modelde pek yaşayan yok. 8505 serisinde çok var maalesef. + TV ayarları yapılırken Ambilight ayarlarında arka duvar renginizin doğru seçildiğinden emin olun. Ayrıca otomatik ışık algılama ayarını kapatın. + Sonra tüm ayarlar yapıldıktan sonra ölü piksel testi yapmak istediğinizi belirtin. Servis pek hevesli davranmayabilir bu konuda. Aceleleri olduğunu söyleyebilirler. Zira ölü piksel işine pek bulaşmak istemiyorlar. Yasal boşluklardan ötürü garantiye girebiliyor da girmeyebiliyor da. Partir kullanıcısının başına geldiği gibi 8 ve daha üstte ölü piksel çıktığı için iade hakkı oldu. 2-3 çıkarsa en kötüsü. Tamamen servisin insafına kalınıyor. Testi İnternet yerine USB'ye atıp deneyin. Test videoları Youtube'da bir sürü var, ayrıca ölmediyse üst kısımda 3 nolu maddede verdiğim linkte de mevcut. + Son olarak eğer servis yaparsa servis menüsünden kullanım süresine baktırın. Bu sayede Teşhir ya da daha önce kurulmuş olup olmadığı da anlaşılır. + Servis yaparsa servis yapmazsa gittikten sonra kendiniz TV yazılım güncellemesini yapın. Varsa kumanda yazılımı da otomatik olarak güncellenecektir. + Servis gittikten sonra bu konudaki ayarları yapın ve Android Türkçe klavyeyi yükleyin. + TV'nin en göze hoş görünen ayarı Vivid (Canlı) mod olsa da bu ayarda tüm parlaklık ayarları %100'e dayanmış durumdadır. Bazı marka TV servislerinin verdiği tavsiyeye uyarak ilk 200-300 saatlik kullanımda aşırı parlak ayarlarda kullanımdan kaçınmakta fayda var. Ölü piksel oluşumuna yol açabildiği iddia ediliyor. 7-USB Medya oynatıcısı altyazı ayarları: Dahili medya oynatıcısının altyazı fontunu, rengini, erkran pozisyonunu ayarlamak, ileri ya da geri senkron ayarlanası yapabilmek için kumandada pek işlevi bilinmeyen + tuşunu kullanmak gerekiyor. + tuşuna basınca açılan menüde genelde o an aktif olan uygulamaya özel ayarlar görüntüleniyor. Bu bağlamda + tuşundan sonra, altyazı ayarları alt menüsünden dilediğiniz ayarları yapabilirsiniz. 8-Kanallar için favori listesi oluşturma (@BooZeR_54 adlı üyenin katkısıdır): Chansort ile kanalları bilgisayara taşıyarak düzenleyip tekrar TV'ye atmakla uğraşmayacak kullanıcılar için TV menüsünden kanal listesi hazırlanabiliyor. Hatta forumlarda bu kanal listesine sadece uydu/tv kanalları değil IPTV'den de kanallar eklenebildiği yazılıyor. Uygulama rehberi şu şekildedir: 9. ISIK SIZMASI TESTİ: Bütün markalardaki gibi bu TV'lerde de ışık sızması sorunundan şikayet edilebiliyor. Grubumuzda yaptığımız testlerde gördük ki iki vaka dışında evdeki aydınlatmalar, sokaktan gelen ışıklar ekranda yansıma yapabiliyor. Biz de ışık sızması teşhisini koyup servis yolunu tutuyoruz. Bir üyemiz de ekran koruyucu ile kullanıyordu. Ekran koruyucu varken ekran gerçekten bulutlanmadan geçilmiyordu. Hatalı panel sandık. Sonra çıkartıp zifiri karanlıkta test ettik. Sorun olmadığını gördük. Bu nedenle siyah ekran testi, tamamen zifiri karanlık bir ortamda yapılmalı. Herhangi bir yerde siyahlarda bir aydınlık görülüyorsa o alana yakınlaşarak yakından bakılmalı. sağa ve sola hareket ederek bakılmalı. Bütün bu açılarda yerinde sabit hiç yeri değişmeyen ya da kaybolmayan bir ışık varsa gerçekten ışık sızmasıdır. Ama yer değiştiriyor ya da yaklaşınca kayboluyorsa bu yansımadır kanaatine vardık. 10 MEDYA OYNATICI ALTYAZI AYARLARI (@BooZeR_54 adlı üyenin katkısıyla oluşturulmuştur): Başka marka TV'lerden geçiş yapanlar için medya otynatıcının alışılması gereken bazı kullanım değişiklikleri var. USB'den film oynatırken OK tuşuna bastığımızda Altyazı açıp kapatmak için altta içinde "dört nokta olan ekran" seçeneğe girip aç/kapat yapabiliyoruz. TXT yazana basarak dil değiştirebiliyoruz. Altyazı Türkçe ya da Unicode hazırlandığında dil ayarı başka seçiliyse altyazılarda tuhaf karakterler görünmeye başlıyor. Bunu önlemek için en sondaki üç noktaya basıp ikinci bir ayar sayfasına geçerek orada Klavye resmi seçeneğine basarak Türkçe ya da Unicode seçerek problemi çözebilirsiniz. Bu seçeneğin sağ tarafında bulunan hoparlör resmi ise filmin ses dilini değiştirir. Diğer TV'lerde renk, font, konum ve senkron değiştirmek isteyenler bu menülerde bu seçenekleri bulamayınca panikleyebilir. Sakin olun :) Kumanda'da + tuşuna basılınca bu seçenekler Android üzerinden ayrı bir seçenek menüsü olarak geliyor. Bu TV'nin bana göre en zayıf yönü medya oynatıcısı. Burada LG Webos'taki oynatıcıyı çok arıyorum. Aslında yazılımla düzeltilebilirler ama uğraşırlar mı bilmem. 11- CONAX CI+ KART İLE TELEDÜNYA İZLEMEK (Cartegena kullanıcısınıin katkısıdır) Uydu yayınları üzerinden şifreli kanalları izleyebilmek için Teledünya modülü kullanırken dikkat edilmesi gereken ilginç bir durum var. Türkiye'de yaşasanız dahi bölgede Türkiye seçilirse bulunan kanallar modülle görüntülenemiyor. Bunun için aramayı yapmadan önce bölge seçimini Almanya olarak ayarlayın. Kanal tarama seçeneklerinde de analog, dijital ve hepsi seçeneklerinden "Hepsi" olarak seçip taratın. Bu şekilde bulunan kanallar sorunsuz bir şekilde CI+ modül ile izlenebiliyor. 12- TV'DEN MÜZİK DİNLERKEN AMBILIGHT AYARI: TV'den Google Play Music, Spotify, Deezer gibi uygulamalardan müzik dinlerken ambilight modunu Videoyu takip et yerine Müziği takip et seçerek kullanmanızı öneririm. Film izlerken ekrandaki renk değişimlerine tpki veren ledler sadece müzik olan yayınlarda ekranda statik bir görüntü olduğu için tek renkte kalıyor. Müziği takip et seçeneklerini deneyin, ekran sabit olsa da bu sefer müziğin ritmine göre ışıklar renkli efektler verecektir. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi alien2000a -- 16 Mart 2021; 20:49:13 > |
PHILIPS 55/65 PUS 9435 İnceleme ve Android TV Faydalı Bilgiler
-
-
Hayırlı olsun güle güle kullanın. Ben de bir hafta önce 55 inc 9435 aldım. Çok memnunum. Tüplü televizyon zamanından beri kullandığım TV ler Phılıps’tir.
TV ile ilgili özellikleri anlatan çok güzel, faydalı bir yazı yazmışsınız. Elinize sağlık.
Benim teknoloji ile ile ilgili konularda bilgim azdır. Sizin böyle bir yazıyla giriş yaparak forum sayfası açmanız benim için büyük bir şans oldu. İzin verirseniz size zaman zaman sormak istediğim sorular olacaktır.
Televizyonun özellikleri ile ilgili yaptığınız bazı yorumlar ve tespitlerde ben de aynı şeyleri düşünüyorum. Örneğin kumanda ile ilgili olumsuzluklar. Tuşların yüksek olmaması, gömülü olması özellikle ok tuşu ve yukarı aşağı kaydırma tuşlarında zorlanıyorum. Evde yaşlı anne ve baba da var. O yüzden evde tüm tv lere uyumlu ucuz ama rahat kullanılabilen bir kumanda bulunduruyorum. Hatta ses açma ve kanal değitirmek için ben de bazen kullanıyorum.
Tuşların ışıklı olası çok güzel ama sizinde dediğiniz gibi karanlıkta ışığın yanması için herhangi bir tuşa basma gereği kullanışsız. Ben de sizin gibi hereket sensörü olsaymış dedim. Veya ışığı açmak için kumandanın ön yüzünde diğer tuşlardan uzak bir yerinde ya da kumanın arkasında yüksek bir tuş olmalıymış. Ayrıca tuş ışıklarının yanma süresi de çok kısa. Hemen sönüyor.
Görüntü konusunda ben ayarlarla oyanayıp değiştrimesini pek sevmiyorum. Televizyonu üreten mühendisler en ideal ayarları yaparak satışa sunuyorlar diye düşünüyorum. Görüntü formatlarıda standart olanı seçili fakat canlı formatını denedim o da güzel ve canlı göründü. Ama standart daha doğal gibi. İkisi arasında kararsızım. Hangisini tercih etmeliyim sizce.
Diğer formatları denediğimde çok daha farklı oluyor görüntü. Örneğin filim formatını seçtiğimde renk tonları çok değişiyor. İzlediğim filimdeki adamın montunun rengi maviydi. Filim formatını seçtim nerdeyse montun rengi yeşile kaçıyordu. Acaba dedim gerçek rengi bumu yoksa diye düşündüm. Niye bu kadar renk tonu fark ediyor ilginç.
Birde siz Vivid modlarından bahsediyorsunuz. Vivid modunu hangi ayarlarda bulabilirim. Yoksa benim incelediğim görüntü formatlarınımı kastediyorsunuz. ( standart, canlı, filim gibi )
-
quote:
Orijinalden alıntı: CARTEGENAHayırlı olsun güle güle kullanın. Ben de bir hafta önce 55 inc 9435 aldım. Çok memnunum. Tüplü televizyon zamanından beri kullandığım TV ler Phılıps’tir.
TV ile ilgili özellikleri anlatan çok güzel, faydalı bir yazı yazmışsınız. Elinize sağlık.
Benim teknoloji ile ile ilgili konularda bilgim azdır. Sizin böyle bir yazıyla giriş yaparak forum sayfası açmanız benim için büyük bir şans oldu. İzin verirseniz size zaman zaman sormak istediğim sorular olacaktır.
Televizyonun özellikleri ile ilgili yaptığınız bazı yorumlar ve tespitlerde ben de aynı şeyleri düşünüyorum. Örneğin kumanda ile ilgili olumsuzluklar. Tuşların yüksek olmaması, gömülü olması özellikle ok tuşu ve yukarı aşağı kaydırma tuşlarında zorlanıyorum. Evde yaşlı anne ve baba da var. O yüzden evde tüm tv lere uyumlu ucuz ama rahat kullanılabilen bir kumanda bulunduruyorum. Hatta ses açma ve kanal değitirmek için ben de bazen kullanıyorum.
Tuşların ışıklı olası çok güzel ama sizinde dediğiniz gibi karanlıkta ışığın yanması için herhangi bir tuşa basma gereği kullanışsız. Ben de sizin gibi hereket sensörü olsaymış dedim. Veya ışığı açmak için kumandanın ön yüzünde diğer tuşlardan uzak bir yerinde ya da kumanın arkasında yüksek bir tuş olmalıymış. Ayrıca tuş ışıklarının yanma süresi de çok kısa. Hemen sönüyor.
Görüntü konusunda ben ayarlarla oyanayıp değiştrimesini pek sevmiyorum. Televizyonu üreten mühendisler en ideal ayarları yaparak satışa sunuyorlar diye düşünüyorum. Görüntü formatlarıda standart olanı seçili fakat canlı formatını denedim o da güzel ve canlı göründü. Ama standart daha doğal gibi. İkisi arasında kararsızım. Hangisini tercih etmeliyim sizce.
Diğer formatları denediğimde çok daha farklı oluyor görüntü. Örneğin filim formatını seçtiğimde renk tonları çok değişiyor. İzlediğim filimdeki adamın montunun rengi maviydi. Filim formatını seçtim nerdeyse montun rengi yeşile kaçıyordu. Acaba dedim gerçek rengi bumu yoksa diye düşündüm. Niye bu kadar renk tonu fark ediyor ilginç.
Birde siz Vivid modlarından bahsediyorsunuz. Vivid modunu hangi ayarlarda bulabilirim. Yoksa benim incelediğim görüntü formatlarınımı kastediyorsunuz. ( standart, canlı, filim gibi )
Size de hayırlı olsun TV’niz. Elden geldiği kadarıyla yardımcı olurum tabii. Sizin de incelemeye ekşeyeceğiniz unsurlar varsa lütfen paylaşın ekleyelim.
Vivid mode aslında Canlı mod. Ben TV yi ingilizce kullandığımdan öyle yazmıştım. Sizinkiyle aynı mod yani.
Ben de Standardda kullanıyorum ama baya modifiye ettim. İnanın mühendislerin yaptığı ayarlar bu tv içün çok çok kötüydü. Benim paylaşacağım değişikliklerle hem doğal hem de parlak bir sonuç alınıyor. Yarın listeyi yükleyeceğim. Ayarları değiştirip deneyin. Eğer memnun kalmazsanız her ayar sayfasındayken ayarları sıfırla (ya da ilk haline döndür olabilir Türkçede) komutunu kumandadaki renk tuşuyla vererek şu andaki orjinal standart değerlerine geri dönebilirsiniz.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Bu arada ekstra kullandığınız kumandanın bilgilerini alabilir miyim? Malum TV yeni olduğu için kumandasını bulmak imkansız. Yan sanayi bir kumanda edinerek orjinali korumaya almakta fayda var.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bilgiler için çok teşekkürler bende yeni evlendim evimde de tek eksik TV kaldı ve 2 senedir de TV araştırıyorum güncel kullandığım TV yine philips 47PFL67xx serisi bi TV ama evlendiğim için bunu anne babaya bıraktım, çok model arasında kararsız kaldım kimine niyetlendim stok bulamadım, örneğin en son niyetlendiğim 55olen804 modeliydi bunlardan önce de samsung 55MU9000 ve nu8000 di ama philipsde şimdi iki model arasında kaldım 65/55 PUS 9435 veya 55oled805 anlattıklarınız dan yola çıkarak ve oledde de logo ekran yanığı sorunlarından dolayı LED tv ye yönelmeye başladım ama yine de hangisi olsun konusunda kararsızım PUS9435 mi OLED805 mi ?
-
Bendeki kumanda modeli HUAYU RM-670 elektronik aksesuar satan bir dükkandan almıştım fakat sadece TV açar, kapar, ses açar kapar, kanal değiştirir. Ben anne baba ve çocuklar için almıştım ama bende kullanıyorum. Ayarlarla ilgili bir işlev yapmayacaksam sık kullanımlarda sürekli el altında iyi oluyor. HUAYU nun diğer modellerine de bakabilirsiniz.
Not : Ben yayınları Kablo TV Platformundan Conax Modülle ile izliyorum. Yani Receiver kutu olamadığı için kanalları tek kumandayla değiştiriyorum.
https://www.n11.com/televizyon-ve-ses-sistemleri/televizyon-aksesuarlari/uzaktan-kumanda
Bir tanede bu model var.
https://www.hepsiburada.com/philips-lcd-tv-kumandasi-rm-d1000-pm-HB000008BXP6
Tüm modeller
https://www.n11.com/televizyon-ve-ses-sistemleri/televizyon-aksesuarlari/uzaktan-kumanda?q=huayu&
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CARTEGENA -- 14 Kasım 2020; 22:21:50 >
-
Her ikisini de yakından inceleme şansım oldu. Eğer evde çocuk şimdilik yoksa, saatler boyu aynı kanalda kalmadan netflix vb izlenecekse ve tabii ki bütçe elveriyorsa Oled 805,in bariz 4 avantajı ve 1 dezavantajı var.
avantajları:
1- siyah performansı mükemmel. Renkler zaten 9435 gibi 95. Full gamut. Mükemmel bir görüntü var.
2- B&W hoparlörde ek olarak bir tweeter var ki ses karakterini inanılmaz değiştiriyor. Tek aklımda kalan eksik bu oldu benim TV yi alınca
3- P5 engin’in geliştirilmiş hali var 805’te. Banding için ekstra önlemler alınmış. Youtube’da videosu var.
4- Ambilight 3 taraflı değil 4 taraflı
Eksisi:
Oled ekranların parlaklığı arkadan aydınlatmalı ve 9435 gibi 32 bölge FALD ( Lokal Karartma) bir TV ye göre biraz daha sönük. Ve tüm Oled panellerde olduğu gibi OLED organik madde olduğundan zaman içerisinde parlaklığını daha da yitirecek.
son baktığımda ikisi arasında özellikle 65 inchte 2 katından fazla fark vardı. Airplay, 100hz ve hdmi 2.1 çıkışı olsaydı belki kenfimi zorlayabilirfim ama gelecek sene muhtemelen bunlar dahil 806 çıkartırlar o zaman da o farkı boşu boşuna verdiğimi düşünürdüm. Bunun yerine ben 9435 alıp tasarruf efip ileride bu özellikler çıkan model ile değiştirmeyi düşündüm. Karar sizin tabii.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Çok trşekkürler. Bir bakayım ben de. Bence de bir yedek şart.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Hocam merhaba s.a. bu güzel inceleme için, faydali bilgiler için çok teşekkür ederim. Öncelikle ben uzun süredir tv araştırıyorum çok gittim geldim ancak philips almaya karar verdim. Ancak simdi de 65pus8505 ile 65pus9435 arasında kaldim. 3 bin tl'ye değecek bir fark var mı ? Evet 9435'in ses sistemi daha iyiymiş ancak ses benim pek önceliğim değil. Siz ne amaçla 9435 aldınız. Gorüntü arasinda çok buyuk bir fark var mı ? Teşekkürler.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
2016 serisi 55pus6561 100 Hz direct LED tv kullanıyorum bence özellikle siyah renk üretmede Philips tv ler cok başarılı.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
hocam emek vermişsiniz ama videoların çözünürlüğü çok kötü izleyene pek fikir vermiyor açıkcası youtube yükleyebilirseniz daha iyi olur
-
Teşekkürler bilgiler için, OLED için belki ilerde almayı düşünebilirim, şu an için 65PUS9435 için fiyat düşmesini bekleyeceğim, OLED deki ışık azalması ve logo yapışma sorunu için o kadar para vermeye cesaret edemiycem sanırım, yoksa istediğim bir OLEd tv, 47PFL6877 TV eksikleri olmasına rağmen güzel televizyon 9435 de bundan daha iyi olacaktır elbette Teşhirde görme şansım olmadı henüz, OLED için de Vatan da varmış gidip bi bakıcam müsait zamanda, 9435 de geldi mi o zaman bakarım artık ona göre netleştiririm kararımı.
-
quote:
Orijinalden alıntı: BooZeR_54Teşekkürler bilgiler için, OLED için belki ilerde almayı düşünebilirim, şu an için 65PUS9435 için fiyat düşmesini bekleyeceğim, OLED deki ışık azalması ve logo yapışma sorunu için o kadar para vermeye cesaret edemiycem sanırım, yoksa istediğim bir OLEd tv, 47PFL6877 TV eksikleri olmasına rağmen güzel televizyon 9435 de bundan daha iyi olacaktır elbette Teşhirde görme şansım olmadı henüz, OLED için de Vatan da varmış gidip bi bakıcam müsait zamanda, 9435 de geldi mi o zaman bakarım artık ona göre netleştiririm kararımı.
9435 Mediamarktlarda teşhirde görülebilir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi alien2000a -- 16 Kasım 2020; 23:38:12 > -
quote:
Orijinalden alıntı: playfurkanHocam merhaba s.a. bu güzel inceleme için, faydali bilgiler için çok teşekkür ederim. Öncelikle ben uzun süredir tv araştırıyorum çok gittim geldim ancak philips almaya karar verdim. Ancak simdi de 65pus8505 ile 65pus9435 arasında kaldim. 3 bin tl'ye değecek bir fark var mı ? Evet 9435'in ses sistemi daha iyiymiş ancak ses benim pek önceliğim değil. Siz ne amaçla 9435 aldınız. Gorüntü arasinda çok buyuk bir fark var mı ? Teşekkürler.
Bütçe konusu çok öenmli bence de. İnsan tabii ki en iyisini almak ister ama en iyi diye bir tv yok maalesef. 8505 ile 9435 arasında görüntü açısından iki önemli fark var bana göre. Birincisi 2100 nit parlaklık. 8505 te yanlış hatırlamıyorsam 1800 nit. Çok büyük bir fark değil. Ama fark gene de. İkincisi 32 bölge yerel karartma. İşte bu çok önemli. Philips'in OLED olmayan TV'lerinde en başarılı siyah performansı ve siyahın diğer renklerle kontrastında bulutlanma yaratmayan P5+ özellikleri sadece 9435te var. Bu asla 8505'in kötü bir görüntü verdiği anlamına gelmiyor elbette.
Benim 9435 tercihimin iki sebebi vardı. B&W ses sistemi ve Türkiye değil Avrupa montaj olduğu için burada yaşanan olumsuzlukların gözümü korkutmuş olması. Olumsuzlukların ne olduğunu 8505 grubundan takip edebilirsiniz.
-
quote:
Orijinalden alıntı: Asdfg12
2016 serisi 55pus6561 100 Hz direct LED tv kullanıyorum bence özellikle siyah renk üretmede Philips tv ler cok başarılı.Beni de bu şaşırtıyor aslında. Birçok özellikte Philips zirveye oynarken kendini iyi tanıtamıyor bence. Bir de 2016 da 100Hz yaparken 2020 de 50hz yapmalarına anlam verebilmiş değilim :)
-
quote:
Orijinalden alıntı: RNNNhocam emek vermişsiniz ama videoların çözünürlüğü çok kötü izleyene pek fikir vermiyor açıkcası youtube yükleyebilirseniz daha iyi olur
Haklısınız dostum. DSLR makineyle daha kaliteli çekip youtube'a yüklemeye çalışacağım en kısa zamanda.
-
quote:
Orijinalden alıntı: alien2000aBeni de bu şaşırtıyor aslında. Birçok özellikte Philips zirveye oynarken kendini iyi tanıtamıyor bence. Bir de 2016 da 100Hz yaparken 2020 de 50hz yapmalarına anlam verebilmiş değilim :)
Alıntıları GösterHocam ben de aynı fikirdeyim şu konuda. Amiral televizyonunuzda bile 100 Hz yok. Türkiye için söylüyorum. Belki 2020 tvlerinde oled hariç Avrupa'da da100 Hz olmayabilir Bence bunu gözden geçirmeliler.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EvrimS -- 19 Kasım 2020; 1:0:2 > -
İkisini de kullanmadığım için denemedim. İlk fırsatta deneyeceğim. Ama menülerde HDMI CEC özelliğini gördüm. Bütün HDMI larda da ARC desteği de var. Olacağına eminim.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Lisans sorunu için kafamda belirli sorular var.5 yasa 5 yıl sonra tv de youtube ve diğer uygulamalar giderse ne olacak?
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bunlar iyi günlerimiz bence. Ülkemizdeki yasalar ve denetimler artırılmadıkça işimiz gittikçe zorlaşacak maalesef. Foruma bir gezinti yapın, ya da şikayetvar sitesine. Tüm markalardan illallah gelmiş vaziyette herkese. Üreticisi ayrı, distribütörü ayrı, perakendecisi ayrı telden çalıyor olan biz tüketicilere oluyor. Avrupa'da TV aldın, beğenmedin koşulsuz 30 günde iade edersin. Burada yok internetten alınmış olacak, paket açılmamış olacak vs. Paketi açmadan bir üründen memnun olup olmadığımı nasıl anlayabilirim ki? Sadece cayma hakkı denen bir saçmalık çıkarftmışlar. Alacaksın. Gelince açmadan cayacaksın. Akıl tutulması bir sistem. Üreticiler Covid'den beri masraf kısmak adına her türlü hileyi hurdayı yapmaya başladılar. Sadece TV değil beyaz eşya, araba ne ararsan hepsinde aynı trend var. Üreticinin malı sıkıntılı olunca iadeler artıp duruyor. Perakendeciler ürünleri tekrar kutulayıp başkasına satıyor. Hem de teşhir ibaresi olmadan. Distribütörler ise kırık çıkık malları toplayıp servislerde yeniletip ikinci elde satıyorlar. Araç firmaları garantiye sokmamak için binbir takla atıyorlar. Otomatik araba alacaksın ama baskı balata hatası kullanıcı hatası olacak Sanki debriyaj varken basmamışsın gibi. Oled alacaksın ekran yanığı. Hep aynı kanalı seyretmeseydin diyecekler. Yahu kardeşim onbinlerce para verip ne izleyeceğimi sana mı soracağım diyen yok. Ölü pikselin 8 tanesine kadarı normalmiş. Bu ne saçmalık. Arabanın 4 tekerleğinden biri dönmezse normaldir demek gibi birşey. Servisler zaten ayrı bir konu başlığı. Kısaca hangi ürünü, hangi markayı alırsan al başın belada tüketici olarak. Sans meselesi. Linç yiyecek olsam da eklemek istiyorum. Apple neden apple işte fark burada çıkıyor ortaya. Malına sonuna kadar sahip çıkıyor. Amerika'dan 4 yıl önce gelen telefonumda yazılımsal sorun olduğunda Türkiye desteği aradım. Buradan aldın, almadın, garanti vardı yoktu demeden bağlanıp telefondan sorunumu çözdüler. Pahalı falan ama tüketicisini koruyan bir firma. Keşke tüm sektörlerde böyle firmalar olsa diğer kurnazlar biraz zor satar çürük çarık malları insanlara. |
Merhabalr öncelikle,amblight ı şöyle anlatmak istiyorum,insan o kadar alışıyorki geçen gün ayarlar ile oynarken amblight ı kapattım yemin ederim dünyam karardı şaşkınlığımı anlatamam tv küçüldü ortam sevimsizleşti daha nasıl anlatayım bilemedim:) |
Cihazı dün kurdular arkadaşlar. Bi hayılı olsununuzu alırım.
Çocuklar çok beğendi. Özellikle 4k dolby atmos videolarda ağızları açık kaldı. Baba heryerden ses geliyor dedi oğlum :) Ambilight bi harika her içeriğe farklı bi ambians katıyor. Siyahların bu kadar iyi olmasına şaşırdım doğrusu. 42 inç 2011 İps panasonic ten geçtiğimden galiba. Android sisteminin nimetlerini hafta sonu daha çok deneyimleyeceğim. Kodi bildiğim bi platformdu hemen Turkvod ve Seyirtürk kurdum. Kaliteli İPTV üyeliği ve Netflix Dolby planı ile bu kombinasyonu tamamlamayı düşünüyorum. Panelde hiçbir hata gözlemlemedim gerekli kontrolleri ve ayarları buradan paylaşılan bilgilerle yapmaya çalışıyorum. Tüm forumdaşlara teşekkür ederim. Hdmi 2.1 ve air mouse kumanda haricinde benim için 10 numara 5 yıldız bi seçim oldu. Forumu takip etmeye ve edindiğim tecrübe ve bilgileri paylaşmaya devam edeceğim. Saygılar herkese |
Teşekkür ederim hocam . TV'yi dünden beri kullanıyorum. İlk izlenimlerim oldukça olumlu. Sony XH9096'nın beni daha iyi bir TV'ye geçiş yaptığım konusunda ikna etmesi uzun sürmedi. Ancak uzun zamandır Philips TV kullandığım için biraz Sony karakteristilerine alışmam gerekecek. Bir ara etraflıca ayarlarımı kişiselliştireceğim. Ayrıca 65 inch'ten 75'e geçince bu kadar büyük bir ebat fark algısı beklemiyordum. TV gerçekten büyük. PUS9435 renk gösterimi zaten iyi ve siyah renk ise şimdiye kadar kullandıklarımın (49PUS6561 ve 58PUS7304) en iyisiydi. Ancak Sony XH9096 ile bu tecrübem yukarı çıktı diyebilirim. Ama tekrar vurguluyorum. Bu TV'yi kullanmadan önce PUS9435 ile zaten oldukça iyi bir siyah gösterimim vardı. O yüzden aradaki fark iki modeli de gören birisi tarafından algılanabilir ancak sadece PUS9435 kullanan da o TV'den çok memnun kalacaktır. Sony görüntüsü daha bir pastel dokulu ve doğal geldi. Bunu zaten daha önceden okumuştum. Philips TV'lerde Samsung modellerinde olan yapay canlılık kesinlikle yok. Ama XH9096 PUS9435'e göre daha doğal ve gerçeğe yakın bir görüntü veriyor. Sonuçta panelleri de görüntü işlemcileri de farklı. Bu beğeni biraz da benim tercihimden kaynaklanıyor olabilir. Zira yapay parlaklık/canlılıkta olan görüntüyü sevmiyorum. Samsung'a karşı olan önyargımdan bundan kaynaklanıyor. O tarz görüntüyü sevenler de bu TV'lere için "cansız/renksiz" diyebiliyor mesela. Sony ilk izlenim olarak yıllar önce kullandığım Panasonic plazmamdaki (50UT30 diye aklımda kalmış. 2011 yılında almıştım. Hala da annemlerin evinde kullanılıyor.) doku hissini verdi. Onu çok seviyordum. Görüntü gerçekten doğal geldi.Elbette o görüntünün çok daha kalitelisi. Annemlere de 55XH9096 aldım ve onların da görüşü mevcut plazma gibi doğal bir görüntü veriyor ama çok daha kalitelisi. Babamın Chelsea - MCity final maçı için yorumu "sanki gerçekten stattan maçı izledim" gibi oldu :) Şimdilik Shield TV Pro, PS4 Pro ve DSmart'ı takıp hızlıca bir baktım ama her bir kaynak için ayrı bir özelleştirme yapmak gerekecek. Biraz panele ve menülerine alışmam gerekir. Son 5 yıldır Philips Ambiligt TV kullanıyorum. Android TV de olsalar kendi iç menü ve seçenekleri farklı. Sony TV ayarlarının kişiselleştirme seçeneklerini pek kurcalamadım henüz. Sony görüntü işlemcisinin başarılı olduğu da bir gerçek ki açıkçası bu da bilinen bir durum. Genel olarak Sony panel tipi ve görüntü işlemcisi ile Philips panel tipi ve görüntü işlemcisinin sundukları farklı. Beklentiyi ona göre belirlemek gerekir. Samsung ve LG (nanocelli ev ortamında görmedim ama teknomarketlerde baktım biraz)'ye göre öncelikle Philips tercih ederim. Ama Sony şu an tercih listemde onların üstüne çıktı. Eksi olarak dahili ses sistemi ve ambilightı söyleyebilirim. Ambilight ile çevresel aydınlatmayı biraz arayacağım gibi duruyor o da bir gerçek. Çünkü sevdiğim bir özellik. Eğer alışmaz da Ambilight istersem belki HDMI sync box ve gradient light ile eklerim. Ama şu an böyle kullanacağım. Zaten 75 inch izleme alanını gerçekten fazlası ile doldurdu. Ambilight'ın bir katkısı da aslında çevresel aydınlatma ile izleyini içeriğin biraz daha içine dahil etmek ve ekranı daha da büyük olarak algılatmak. En azından bendeki etkisi buydu diyeyim. Bu arada Sony modelinin ses performansı beklediğimin üzerinde çıktı ama elbette 2.1.2 Bower&Wilkins soundbar ile yarışamaz. Kanal ayrım hissini çok iyi veren dahili bir soundbarı TV ayak çözümü olarak sunmak gerçekten çok yenilikçi. Ayrıca XH9096 kumandasının aydınlatması yok. 9505 serisinin kumandası aydınlatmalıymış. PUS9435 kumandası da aydınlatmalı. Ürün segmentleri farklı olsa da Philips PUS9435 2020 yılı için Philis LED ürün gamında en üst model ama XH9096 Sony'nin 2020 LED ürün gamında en üst model değil. Üzerinde 9505 serisi var. Ama panel olarak bakacak olursa XH900 serisi VA, Directled FALD ve 100/120Hz paneli ile Philips'in VA,Directled ve 50/60Hz panelinin üstünde bir panel. OLED'e en yakın paneller olarak zaten 9505 ve sonra da 9096 serileri söyleniyor. Kullandıkça ve aralarındaki farklı gördükçe eklemeler yapabilirim. Philips 65PUS9435 dün itibariyle kapandı. Şimdilik satışa çıkartacağım veya duruma göre birkaç hafta sonra kayınpederimin evine götüreceğim. İleride Philips serilerini belki tekrardan değerlendirmeye alırım. Yeni gelecek miniled PML9636 teknik özelliklerine göre çok iyi duran bir TV ama 75 inch için 3300-3500 Euro gibi fiyatlar konuşuluyor. O yüzden de beklemedim ve 75 inch olarak Sony'ye geçiş yaptım. |
Benzer içerikler
- ekran yenileme hızı testi
- arçelik tv alınır mı
- tv den çıt çıt ses gelmesi
- 65 inç tv önerisi
- 120 hz tv önerisi
- bim bot
- en iyi televizyon markası
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X