Profil: planck_sabitii | DonanımHaber Forum

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Bakan Albayrak: YEKA İhalesi Alım Fiyatında Dünya Rekoru Kırıldı

1 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Prof. Kadıoğlu'nda Korkutan Uyarı:Mümkün Olsa İstanbul'u Terk Ederim

2 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Saadet Partisi, "Büyük Kudüs Mitingi"ne Cristiano Ronaldo'yu Davet Etti

Saadet Partisi, Filistin konusundaki hassasiyeti bilinen Cristiano Ronaldo'ya, 30 Temmuz'da düzenlenecek "Büyük Kudüs Mitingi"ne katılması için davet mektubu gönderdi.

Reklamı Kapat
Saadet Partisi, "Büyük Kudüs Mitingi"ne Cristiano Ronaldo'yu Davet Etti 2 saat önce
Saadet Partisi, Filistin konusundaki hassasiyeti bilinen Cristiano Ronaldo'ya, 30 Temmuz'da düzenlenecek "Büyük Kudüs Mitingi"ne katılması için davet mektubu gönderdi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Filistin konusundaki hassasiyeti dolayısıyla Real Madrid'de forma giyen Portekizli yıldız futbolcu Cristiano Ronaldo'ya, 30 Temmuz'da İstanbul'da yapacakları "Büyük Kudüs Mitingi"ne katılması için davet mektubu gönderdi.

Partiden yapılan yazılı açıklamada, Genel Başkan Karamollaoğlu'nun, Real Madrid'de oynayan Ronaldo'ya 30 Temmuz Pazar günü İstanbul Yenikapı'da yapacakları "Büyük Kudüs Mitingi"ne katılması için davet mektubu gönderdiği bildirildi.

Filistin konusundaki hassasiyeti ve Filistinli çocuklara yaptığı büyük bağışlarla da dikkat çeken Ronaldo'ya, Karamollaoğlu imzası ile gönderilen mektupta şu ifadelere yer verildi:

"KABUL EDİLEMEZ UYGULAMALAR, İSRAİL'İN PERVASIZLIĞINI BİR KEZ DAHA GÖSTERDİ"

"Malumunuz olduğu üzere İsrail son günlerde Kudüs ve Mescid-i Aksa'da Filistinlilere yönelik uyguladığı zulmü daha da artırmaya başlamış bulunuyor. Her gün gelen acı haberler ve ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'da başlattığı kabul edilemez uygulamalar, İsrail'in pervasızlığının had safhaya ulaştığını bütün dünyaya bir kere daha göstermiştir. Bu yaşananların tabii olarak milletimizin öfkesini doruğa çıkardığı da bir vakıadır.

"30 TEMMUZ'DA MİTİNG KARARI ALDIK"

Bu durum karşısında Saadet Partisi olarak milletimizin hissiyatına tercüman olmak, Filistin'de yaşanan zulümlere karşı duruşumuzu göstermek ve uluslararası kamuoyunun Filistin'de yaşananlara dikkatini çekmek için 30 Temmuz Pazar 17.00'de İstanbul Yenikapı Meydanı'nda 'Büyük Kudüs Mitingi' düzenleme kararı almış bulunuyoruz.

Bu miting, 80 milyonluk nüfusu ile milletimizin yeri ve zamanı geldiğinde farklılıklarını bir kenara bırakıp birlikte hareket edebileceğini gösteren önemli bir örnek olacaktır.

"SESSİZ KALMAMIZ MÜMKÜN DEĞİLDİR"

İslam ülkelerinin dağınıklığından istifade eden İsrail'in insanlık dışı uygulamalarına karşı sessiz kalmamız ve yapılanları içimize sindirmemiz mümkün değildir. Her daim mazlumun yanında durmuş, göz yaşını silmeyi vazife bilmiş bu aziz millet, dün olduğu gibi bugün de Filistinli kardeşlerinin yanında olduğunu gösterecektir.

"KATILIMINIZ ÖNEM ARZ ETMEKTEDİR"

Cristiano Ronaldo olarak mitingimize katılımınız, Filistinli kardeşlerimiz başta olmak üzere mazlum coğrafyalara ümit olması bakımından önem arz etmektedir."

2 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

İstanbul'a Düşen Yumruk Büyüklüğündeki Dolunun Nedeni Belli Oldu: Downburst

İstanbul'un üzerinden geçen 10 kilometre kalınlığında -60 derecelik bulut kütlesi, sıcak hava kütlesiyle çarpışınca kent kabusu yaşadı. Bu meteorolojik olay, "Downburst" olarak adlandırılıyor.

Reklamı Kapat
İstanbul'a Düşen Yumruk Büyüklüğündeki Dolunun Nedeni Belli Oldu: Downburst 1 saat önce
İstanbul'un üzerinden geçen 10 kilometre kalınlığında -60 derecelik bulut kütlesi, sıcak hava kütlesiyle çarpışınca kent kabusu yaşadı. Bu meteorolojik olay, "Downburst" olarak adlandırılıyor.

Megakent İstanbul'da 27 Temmuz Perşembe günü meteorolojik açıdan çok şiddetli hadiseler yaşandı. Türkiye'nin ilk meteorolojik forumu Hava Forum sitesi'nden yapılan açıklamada "Yaklaşık 10 kilometre kalınlığındaki süper hücre bulut kütlesi İstanbul'da gündüz vakti gece karanlığının yaşanmasına neden oldu." denildi.

Ayrıca meteorologlarca derlenen bu yazıda şiddetli ve büyük taneli dolunun nedeni; sıcak hava ile -60 derecelik bu bulut kütlesinin çarpışması olarak değerlendirildi.

İSTANBUL'DA HAVA NEDEN KARARDI?

İstanbul semalarında bulut kütlesinin kalınlığı 10 kilometreyi buldu. Açıklamaya göre; Tonlarca su taşıma kapasitesine sahip bu kalın bulut kütlesi güneş ışınlarının yer yüzüne geçmesini engel oldu. Bu sebepten dolayı İstanbullular gündüz vakti adeta geceyi yaşadı. Bu denli kalın -60 derecelik bulut kütlesinin sıcak havayla çarpışmasıyla birlikte İstanbul'da "downburst" olarak adlandırılan meteorolojik hadise gerçekleşti.

DOWNBURST NEDİR?

"Downburst" kısacası aşağı patlama demektir. Bu meteorolojik hadise şiddetli yağmur, dolu, yıldırım, şimşek vakıaları oluşturabilen, normal şartların tersine aşağı yöne doğru ivme alan ve yerde yanlara saçılan çok kuvvetli hava hareketidir. Çok sıcak hava kütlesiyle çok soğuk hava kütlesinin çarpışması neticesinde meydana gelmektedir. "Downburst" olarak adlandırılan bu meteorolojik hadise, kasırga boyutunda hasarlar doğurabilmektedir.

"Downburst" hadisesinde, hızla yere çöken hava yere çarpmasıyla birlikte daha fazla gidemeyeceği için aynı hızla yanlara doğru yön alır. İstanbul'da yaşanan hadise bu şekildeydi. Yer seviyesinde gerçekleşen şiddetli yatay rüzgarlarla büyük dolu tanelerini adeta bir mermi gibi insanlara, araçlara, evlere savurdu. Çengelköy'de 176 yaşında 6 metre boyunda 126 cm çapındaki çınar ağacı yerinden söküldü.

-60 DERECELİK BULUT ÇARPIŞTI

İstanbul'da meteorolojik açıdan tarihi bir gün yaşandı. -60 derecelik, 10 km kalınlığındaki soğuk hava kütlesi ile sıcak hava kütlesi İstanbul'un merkezinde çarpıştı. Bu sert çarpışma sonucunda başta büyük taneli dolu olmak üzere çok kuvvetli meteorolojik hadiseler gerçekleşti.
İşte -60 derecelik bulut kütlesinin hareket ettiği güzergahlar:

2 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Ronaldo 7 Çocuk İstiyormuş

5 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Katar Ekonomi Bakanı El Sani: Türkiye'ye Müteşekkiriz

Katar Ekonomi Bakanı Ahmed bin Casim El Sani, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Türkiye devletine ve Türk halkına müteşekkiriz. Türk şirketlerini Katar'a yatırıma davet ediyoruz." dedi.

Katar Ekonomi Bakanı Ahmed bin Casim El Sani, Katar ve Türkiye arasındaki ilişkilerin "tarihinin en üst seviyesinde" olduğunu belirterek, "Bu krizde gönülden bizim yanımızda yer alan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Türkiye devletine ve Türk halkına müteşekkiriz. Ambargo, hem Türkiye'deki hem de Katar'daki özel sektör için iki ülke arasında ticareti artırmak için bir fırsat yarattı. Bizim önceliğimiz Türkiye'yle ticaret yapmak" dedi. El Sani ayrıca Türk şirketlerini Katar'la sadece ticaret değil, ülkede yatırım yapmaya da çağırdı.

"KATAR'I İZOLE ETME PLANI İLK GÜNDEN ÇÖKTÜ"

- Körfez ülkelerinin 5 Haziran'dan bu yaba Katar'a uyguladığı ambargo, bugüne dek ekonominizi nasıl etkiledi?

Körfez İşbirliği Konseyi (GCC) ülkelerinin Katar'ı izole etme planı ilk günden çöktü. Biz zaten böyle bir durumla karşılaşırsak ne yapacağımıza dair önceden çok net bir plan yapmıştık. Ekonomiye ve tüketici mallarına ilişkin her türlü senaryoyu düşündük, böyle bir ambargoyla karşılaşırsak hangi ülkeden ne getirebiliriz diye her şeyi planladık. Krizin ilk saatlerinden itibaren de ortak ülkelerle birlikte çalışıp bu planı hayata geçirdik. Burada özellikle Türkiye çok büyük bir rol oynadı. Süt ve tavuk ürünlerini, günlük tüketilen taze meyve ve sebzeyi Türkiye'den getirdik. Özellikle de krizin ilk günlerinde gerekli olan bu ürünlerin sağlanmasında Türk şirketleri çok önemli rol oynadı. Dolayısıyla da Katarlılar krizden bir gün öncesinden daha farklı bir gün yaşamadılar. Bu nedenle de bu krizde gönülden bizim yanımızda yer alan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Türkiye devletine ve Türk halkına müteşekkiriz.

İZMİR'DE BULUŞMA

- Körfez ülkeleriyle yaşanan bu krizin ardından Türkiye ve Katar arasındaki ekonomik ilişkilerin gelişeceğini ve ticaret hacminin artacağını düşünüyor musunuz?

Bu ülkelerle ticaretimiz bitti, bu nedenle tüketici ürünlerinin ithali için kendimize alternatif yerler bulmak zorundayız. Türkiye bizim için çok önemli bir kaynak. 2016'da Katar'la Türkiye arasındaki ticaret hacmi yaklaşık 915 milyon dolardı. Bu ambargo, hem Türkiye'deki hem de Katar'daki özel sektör için iki ülke arasında tüm sektörlerde ticareti artırmak için bir fırsat yaratacaktır. Özellikle de gıda, tüketici malzemeleri, inşaat malzemeleri vs. gibi alanlarda... Biz de enerji, petrokimya ve endüstriyel ürünler alanlarında Türkiye'ye ithalat yapabiliriz. İki ülke arasındaki ticareti artırmak ve fırsatları keşfetmek amacıyla önümüzdeki ay İzmir'de Katarlı ve Türk işadamları bir araya gelecekler.

- Ekonomi yönetiminde bundan sonraki hedefleriniz neler?

Bizim amacımız öncelikle gıda, tüketici malzemeleri, inşaat malzemeleri gibi alanlardaki tüm ihtiyacımızı güvence altına almaktır. Ancak Türkiye'yle olan ilişkimiz, coğrafi yakınlığımız ve dostluğumuz nedeniyle dünyadaki ülkeler arasında bizim önceliğimiz Türkiye'yle ticaret yapmak.

"TÜRK ŞİRKETLERİNİ KATAR'A YATIRIM YAPMAYA DAVET EDİYORUZ"

- Türkiye'den şu anda ne ithal ediyorsunuz? Türkiye'de yeni yatırım planlarınız var mı?

Şu anda Türkiye'den çok fazla ürün ithal ediyoruz. Ancak bunu daha da artırmak için elimizde fırsat var. Bu fırsat da Katar'a uygulanan ambargo sayesinde ortaya çıktı. Türk şirketlerini bizimle sadece ticaret yapmaya değil aynı zamanda sanayi alanında, hizmet sektöründe ve diğer sektörlerde Katar'a yatırım yapmaya da çağırıyoruz.

- Bu ambargo Katar'ın uluslararası ticaretini ve yatırımlarını nasıl etkiledi?

Her şeyden önce biz dünyadaki en büyük LNG (Sıvılaştırılmış doğalgaz) ithalatçısıyız. Aynı zamanda dünyadaki en büyük GTL (Gazdan sıvıya dönüşüm) ve helyum ithalatçısıyız. Dünyadaki en büyük petrokimya ithalatçılarından da biriyiz. Güneydoğu Asya'ya, Avrupa'ya, Güney Amerika'ya, yani tüm dünyaya bunları ithal ediyoruz. Dolayısıyla bu krizden dış ticaretimiz ve ithalatımız hiç etkilenmedi. Çünkü zaten dünyanın büyük bölümüyle ticaretimizi deniz yolu ya da havayolu üzerinden sürdürüyoruz. Dış ticaretimizin sadece yüzde 8'i GCC ülkeleriyle yapıyorduk, onun için de alternatif ülkelere gittik.

AMBARGOCULAR EN BÜYÜK KAYBEDEN

- Peki ambargo kararı alan Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinin ekonomisi bu krizden etkilendi mi?

Bu krizde ticari olarak en büyük kaybedenler ambargo uygulayan ülkeler oldu. Çünkü biz onlara ihracat yaptığımızdan daha çok onlardan mal ithal ediyorduk. Yani ticaret dengesi daha çok onlara doğruydu. Şimdi onların şirketleri bize mal ihraç etmeyi bıraktı. Aynı zamanda Katar'da bizim projelerimizde çalışan bazı Suudi Arabistanlı, BAE'li ve Bahreyni şirketler de geri dönmek zorunda kaldı, çünkü bu ülkeler şirketlerini geri çağırdılar. Dolayısıyla buradaki kontratlarını kaybettiler. En fazla kaybedenlerden biri de (Dubai'deki) Jebel Ali serbest ticaret bölgesi oldu. Çünkü bizim dış ticaretimizin büyük bölümü daha önce Jebel Ali ticaret bölgesi üzerinden geliyordu. Şimdi onların ambargosu sayesinde tüm dünyadan aldığımız mallar doğrudan Doha'daki Hamad Limanı'na geliyor. Ancak onlar için asıl sorun şu oldu; uluslararası şirketler ve uluslararası iş dünyası GCC'ye olan güvenini kaybetti. Jebel Ali'yi serbest ticaret bölgesi olarak lanse ediyorlardı, artık böyle bir şey yok. Merkez depoları Jebel Ali'de olan bazı uluslararası şirketler artık oradan Katar'a mal gönderemiyorlar. Bu da uluslararası şirketler nezdinde BAE ekonomisine olan güveni sarstı. ( Hürriyet)

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Fatih Terim, TFF'den 20 Milyon TL Tazminat Alacak

15 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Bir Kilo Alıp Bir Veren Hadise: Kilolu Değilim Kıvrımlıyım

2 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

FETÖ'cülerin Yeni Üssü Latin Amerika! Vizesiz Gidebiliyorlar

TİKA Kolombiya Koordinatörü Doç. Dr. Özkan, yurt dışına kaçan FETÖ'cülerin Latin Amerika'yı yeni üs olarak seçtiklerini açıkladı. Türk pasaportu geçerli olduğu için vizeye ihtiyaçları yok.

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı Kolombiya Koordinatörü ve Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Özkan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün yurtdışına kaçan mensuplarının Latin Amerika'yı yeniden 'yapılanma üssü' olarak kullandığını ileri sürdü. Mehmet Özkan, "Kaybolmak, kendilerini unutturmak için özellikle Latin Amerika'yı üs olarak seçiyorlar" dedi.

BREZİLYA VE ARJANTİN

FETÖ'nün Latin Amerika'da gizli bir yapılanma içinde olduğunu ifade eden Özkan, örgütün Brezilya ve Arjantin'de çok güçlü olduğunu, Kolombiya'da ise güçlenmeye çalıştığını anlattı. Türkiye'den çok sayıda FETÖ üyesinin Güney Amerika'ya kaçmayı tercih ettiğini belirten Özkan, örgütün bu bölgeyi yeniden yapılanma için 'üs' olarak kullandığını iddia etti. Özkan, "Gözlerden uzak durma, kaybolma, kendini unutturma ve bir sonraki hamle ve planları için yeniden yapılanıyorlar. Bu yapılanma biraz daha gizli bir şekilde yapılıyor. Örgütlenmeden çok yeniden toparlanma ya da duruma göre konum alma da diyebiliriz" görüşünü ifade etti.

SIĞINMA HAKKI İSTEDİLER

Türkiye'den kaçan FETÖ'cülerin Kolombiya'daki Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'ne başvurarak sığınma hakkı istediğine dair kendilerine birtakım bilgilerin ulaştığını aktaran Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

" Latin Amerika Türk pasaportunun geçerli olduğu bir bölge ve vizeye ihtiyaçları yok. Buradan ABD'ye geçiş için de vizeye ihtiyaçları yok. Örgüt üyelerinin bir kısmı geldikleri ülkede kalırken bir kısmı da buradan ABD'ye geçiyor. Bir anlamda burayı bir durak gibi kullanıyorlar. Burada çok rahatlar, çünkü onları takip edecek çok fazla sayıda Türk yok. Dolayısıyla faaliyetlerini de daha rahat yapıyorlar."

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

1

P

planck_sabitii · Ülke ve Dünya Gündemi altına konu açtı. 7 yıl

Eşiyle Yasak İlişki Yaşayan Eniştesini Pompalı Tüfekle Öldürdü

Eniştesinin eşiyle ilişki yaşadığını öğrenen koca, çılgına döndü. Pompalı tüfekle eniştesinin evine gitti, önce tartıştı sonra vurdu. Başından yaralanan enişte, olay yerinde can verdi.

Bolu'nun Dörtdivan ilçesindeki tavuk çiftliğinde çalışan Hasan Mitili, çiftliğin yanındaki evinde önceki gün pompalı tüfekle başından vurularak öldürüldü. Silah sesini duyan komşularının haber vermesiyle gelen polis ekibi, cinayetle ilgili soruşturma başlattı. Yapılan çalışma sonunda cinayet şüphelisi olarak Hasan Mitili'nin Kahramanmaraş'ta yaşayan kayınbiraderi Hasan Adıyaman gözaltına alındı.

ENİŞTESİNİ ÖLDÜRÜP TÜFEĞİ GÖLETE ATMIŞ

Adıyaman'ın, olay günü Kahramanmaraş'tan otomobille gelerek evde eniştesiyle tartıştığı ve başına pompalı tüfekle ateş ederek öldürdüğü belirlendi. Adıyaman'ın, tüfeği de çiftliğin yakınındaki gölete atarak kaçtığı saptandı.

"EŞİMLE İLİŞKİSİ VARDI, 40 GÜN ÖNCE KAÇTILAR"

Kahramanmaraş'tan Bolu'ya getirilen Adıyaman, İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemleri ardından Gerede Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılık sorgusunda cinayeti itiraf eden Adıyaman, eniştesi Hasan Mitili'nin eşiyle yasak ilişki yaşadığını, birlikte yaklaşık 40 gün kadar kaçtıklarını, bunu öğrenince eşinden boşandığını söyledi. Ancak eniştesine öfkesinin geçmediğini, çalışmak için Bolu'ya geldiğini öğrenince de peşinden gittiğini anlatan Adıyaman, "Kahramanmaraş'tan çalıştığı kümese geldim. Onu öldürme kastım yoktu. Sadece dövüp en fazla bacağına sıkacaktım ama ölümle sonuçlandı" dedi.

"ONU ÖLDÜRDÜKTEN SONRA İNTİHAR EDECEKTİM, YAPAMADIM"

Savcılık sorgusu ardından Cumhuriyet Savcısı eşliğinde olay yerinde keşif yaptırılan Adıyaman, cinayeti soğukkanlılıkla anlattı. Aracını kümesin girişine bıraktığını anlatan Adıyaman, "Daha sonra yürüyerek kümeste çalıştığı yere gittim. Kümesin yanındaki evde yaşanan tartışmanın ardından onu öldürdüm. Daha sonra geldiğim yere doğru koşarak gittim. Aracıma binerek uzaklaştım. İleride gölet kenarında durarak tüfeği sazlıklara doğru attım. Kendime sıkacaktım ama yapamadım. Tüfeği atarak kaçtım" diye konuştu.

SUÇ ALETİ POMPALI TÜFEK ARANIYOR

Zonguldak ve Kocaeli Emniyet Müdürlüğü'nden gelen dalgıç ekibi gölette ve sazlık bölgede tüfeği bulmak için çalışma başlatırken cinayet zanlısı tekrar Gerede Adliyesi'ne götürülerek nöbetçi mahkemeye sevk edildi.

6 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0