E-Ticaret’e Stopaj Vergisi Geliyor
Arkadaşlar, bir şeylere ihtiyacınız varsa bence hiç beklemeyin.
Hükümet yakında online alışverişe stopaj vergisi getirecek, dolayısıyla bu oranlar ürün fiyatlarına eklenecek…
KOL SAATİ FIRSATLARI PAYLAŞIM
Merhaba,
Kol saati fırsatları konusudur.
Mekanik en lüks ve pahalı saatler günde en iyi ihtimalle günde +/- 5 saniye kadar sapma gösterebilir.
Yani kaba bir hesapla 10 günde 50 saniye 100 günde ise 8,5 dakika kadar sapma yapabilir.
Sırada mekanik saatler günde +/- 10 saniye sapma yapabilir.
İlk fırsatımızı paylaşalım.
Ayrıca Tissot saatlerde peşin fiyatına 10 taksit kampanyası
https://www.marmarisgoldcenter.com.tr/tissot-prx-powermatic-80-35mm-t137.207.11.091.00-kol-saati?
Merhaba,
Hepimizin malumu bir mouse ne kadar hafif ise fiyatı o oranda artıyor, bende elimdeki Corsair Katar Pro mouse hafifletmeye karar verdim.
Tek tek adımları sizinle paylaşmak istedim, biraz el becerisiyle mouse hissedilir bir şekilde hafifletmeyi başardım.
CS oynarken artık bir hayli hafif bir mouse var :)
- Skatezleri sökme ve altındaki vidalara ulaşma (saç kurutma makinesiyle ısıtma)
- Mouse sökme
3. Hafifletmek için havya ile delikler açma (yapısal bütünlüğü ve bağlantı noktalarına zarar vermeden)
4. Açılan delikleri temizleme (en önemli nokta burası çünkü mouse bu aşamada hafifliyor)
5. Altındaki açılan deliklerde çapak kalmaması önemli çünkü kullanırken bu çapaklar mouse kaymasını engelleyebilir (zımpara kağıdı kullandım)
6. Geri montaj işlemi
7. Mouse kullanıma hazır :)
HUAWEI WATCH 5 Serisi [ANA KONU]
Huawei, yeni Watch GT 5 serisini tanıttı ve Türkiye’de satışa sundu.
Standart Watch GT 5, paslanmaz çelik gövdeye sahipken, Watch GT 5 Pro modeli, seramik ve titanyum alaşımlı olmak üzere iki gövde seçeneğiyle geliyor.
Huawei Watch GT 5 Pro özellikleri
- Kasa boyutu: 46 mm ve 42 mm
- Ekran: 1.43 inç (46mm), 1.32 inç (42mm)
- Malzeme: Titanyum alaşım (46mm), Nanokristal seramik (42mm)
- Sensörler: EKG, Derinlik, İvmeölçer, Jiroskop, Manyetometre, Optik kalp atış hızı, Barometre, Sıcaklık, Ortam ışığı
- Tuş: Ana ekran düğmesi (Döner kurma kolu) ve yan düğme
- Şarj bağlantı noktası: Kablosuz şarj
- Pil ömrü: 14 gün (maks), 9 gün (normal), 5 gün (AOD açık)
- Gereksinim: Android 9.0 ve üzeri, iOS 13.0 ve üzeri
- Su dayanıklılık: 50 metre, IP69K, Dalış (40 metre derinliğe kadar)
- Bağlantı: NFC, Bluetooth 5.2, 2.4GHz
Huawei Watch GT 5 özellikleri
- Kasa boyutu: 46 mm ve 41 mm
- Ekran: 1.43 inç (46mm), 1.32 inç (41mm)
- Malzeme: Paslanmaz çelik
- Sensörler: İvmeölçer, Jiroskop, Manyetometre, Optik kalp atış hızı, Barometre, Sıcaklık, Ortam ışığı
- Tuş: Ana düğme (Döner taç) ve yan düğme
- Şarj bağlantı noktası: Kablosuz şarj
- Pil ömrü: 14 gün (maks), 9 gün (normal), 5 gün (AOD açık)
- Gereksinim: Android 9.0 ve üzeri, iOS 13.0 ve üzeri
- Su dayanıklılık: 50 metre, IP69K
- Bağlantı: NFC, Bluetooth 5.2, 2.4GHz
Notlar : Youtube Music kontrolü için Hava Durumu ekranında aşağıya kaydırın.
Merhabalar,
Bu mouse şans eseri denk geldim ve şu anda almamak için kendimi zor tutuyorum, son bir kaç gündür youtube ve forumlarda incelemelerini izliyorum. Kendi siteleri ve amazon.com üzerinden TR ye gönderimi mevcu.
Magnezyumdan imal edilen yapısı nedeniylede bir hayli çekici yani aşık oldum resmen, markayla ilgili hiçbir fikrim yok sizce bu mouse alınır mı?
Merhaba,
Kılıf biraz pahalı olduğundan almak isteyenler için kullanım deneyimlerimi paylaşmak istiyorum, kılıfın 2 adet modeli olduğundan alırken dikkat edilmesi gerekiyor.
Biri air adıyla yan taraflarında koruma bulunmayan model, diğeri ise ArmorPro adıyla satılıyor.
Bu arada kılıf 13 günde elime ulaştı, n11 üzerinden indirim kuponuyla kılıfı 1,156-TL’ye mal ettim.
Özellikleri;
- Kılıf askeri standartlarda (certified MIL-STD-810H) 600D Dupont Kevlar Fiberden üretilmiş
- Üretici düşük kalibreli mermileri geçirmediğini söylüyor
- Üretici 5 ft (1,5m) yükseklikten düşmelerde telefonun zarar görmeyeceğini söylüyor
- Kamera bölümü lensleri darbelerden korumak için yükseltilmiş
- Magsafe destekli
- Minimalist tasarım
Artı yönleri;
- Kılıf telefona çok iyi oturuyor ve sarıyor
- Oldukça ince ve hafif, telefonu kesinlikle kalınlaştırmıyor
- Süper bir dokunma hissiyatı var, elinizden bırakmak istemiyorsunuz
- Arka tarafı biraz kaygan cebe koyup çıkartırken bu nedenle takılmıyor ancak kenar kısımlarını poliüretandan yapmışlar elden de kaymıyor
- Kamera bölümü yüksekte, lensleri koruyor
- Düğmelerin hissiyatı geri beslemesi çok güzel
- Güvenli hissettiriyor
- İnanılmaz şık bir kılıf, fazlasıyla premium duruyor
Eksi yönleri
- Arka kısmında yağlı gibi gözüken parmak izleri kalıyor
- Kılıfı sallayınca tuşlar ses yapıyor (neden sallayacaksınız orasını bilmem ama belirtmek istedim)
Tabii ki dünyadaki gelmiş geçmiş en büyük arap hainlerinden, yüzbinlerce askerimizin katili olan şerif hüseyin ile başlıyoruz,
Hicaz Emiri şerif hüseyin bin ali’nin İngilizler tarafından Ortadoğu’da kurulacak Arap Krallığının başına getirileceği ve kral yapılacağı vaadi ile kandırılmasından ve Arap aşiretlerinin Osmanlı Devletine karşı bölgesel isyanlarının senkronik olarak başlamasından sonra Irak cephesinde Mart 1917’de ve Filistin cephesinde de Ekim 1917’de başlayan
yenilgiler ve geri çekilmeler sonucunda Filistin ve Kudüs 9 Aralık 1917 tarihinde İngiliz egemenliği altına girer. Müslüman Arapların İngilizlerin yanında saf tutmaları ve Osmanlı İmparatorluğuna başkaldırmalarından sonra Hicaz’dan başlamak üzere Mısır’da, Filistin’de ve Suriye’de ard arda yenilgiler alınmış ve bu toprakların tümü domino etkisiyle kaybedilmiştir.
1917 yılının Ekim ayında Rusya’da Çarlık devrilip komünistler iş başına geçtikten sonra Rusya’da yönetimi ele alan Lenin Hükümeti Sykes-Picot anlaşmasından vazgeçmiş ve o güne
değin gizli kalan bu anlaşmayı dünya kamuoyuna açıklamıştır. Söz konusu anlaşmadaki bölgede Arap Krallığının kurulmayacağı, bunun yerine İngilizlerin ve Fransızların mutlak
denetimi altında küçük sömürge devletçikleri oluşturulacağı ve İngiliz İmparatorluğu Birinci Dünya savaşı sonrasında şerif hüseyin’e verdiği sözü tutmayacağı ifadeleri de yer almaktadır.
Şerif Hüseyin’in bütün girişimlerine rağmen bölgede sözünü verdikleri Arap Krallığı’nın kurulmasına onay verilmez ve şerif hüseyin “kandırıldım” diyerek sürgün edildiği topraklarda küskün -belki de pişman- olarak hayata veda eder.
yaser arafat
Ermenilerle ilgili bazı açıklamaları;
filistin halkının “Abu Ammar” -Halkın babası- lakabını taktığı Yaser Arafat, El Fetih Başkanı olduğu dönemde yaptığı açıklamaların birinde;
“Ermenistan’ın haklı davasını destekliyoruz, Türkler Ermenilere jenosit (soykırım) yapmışlardır. Tarihteki Ermeni katliamının bir benzerinin bir daha yaşanmasına izin vermeyeceğiz.
Ermeniler başaramadı, ancak biz onların düştüğü hataya düşmeyeceğiz”
yaser arafat, Makarios III dostluğu
yaser arafat’ın Kıbrıs’ta Kıbrıslı Türkleri katleden ve Kıbrıslı Türklere soykırım uygulayan Rum lider Makarios ile olan dostluğu ve ona Kıbrıslı Türklere karşı yaptığı mücadelede
verdiği destek, neredeyse efsane haline gelmiştir. Makarios’un, 1950’li ve 60’lı yıllarda, dünya üzerinde demir perde ülkelerine ve batı blokuna bağlı olmayan ve genelde özgürlüklerini yeni kazanmış ülkelerin oluşturduğu bağımsızlar grubunun liderliğine oynaması, ‘emperyalist ülkelere karşı mücadele veriyor’ havası yaratması, Kıbrıslı Rumlarla Filistinli yöneticileri birbirine yaklaştırmıştır. Yaser Arafat, Makarios’un kendisine destek verdiğini sandığından arkadaşlıkları yıllar içinde ilerlemiş, pekişmiştir. Politik çıkarlara dayalı olan bu yapay destek nedeni ile de başta Mısır
olmak üzere İslam ülkeleri de Kıbrıs konusunda, Türkiye ve Kıbrıslı Türkler yerine Rumlara destek verir olmuşlardır. 1964 yılında Kıbrıs’ta Rumlar ve Türkler arasında çatışmalar çıkınca
Mısır, Kıbrıslı Türklere karşı kullanılmak üzere Makarios Hükümetine zırhlı araç, silah ve cephane göndermiş, başta Filistin olmak üzere Arap ülkeleri ve birçok Müslüman ülke Kıbrıs
sorunu konusunda soykırıma uğrayan Kıbrıslı Türklere destek vermek yerine Hıristiyan Ortodoks Rumlara destek vermeyi tercih etmişlerdir.
yaser arafat’ın Türkiye karşıtı teröristlere kucak açması Bununla da yetinmeyen Yaser Arafat, Türkiye’yi bölmek ve parçalamak amaçlı mücadele veren dönemin bölücü, Kürtçü, Marksist örgütleri olan Türk Halk Kurtuluş Ordusu (THKO), THKP-C, TKPML militanlarına, Suriye’deki Bekaa vadisinden önce Filistin de eğitim almalarına izin vermekten çekinmemiştir.
PKK’lı teröristler ilk kuruluş yıllarında Irak’ta tutunamadıkları dönemde eğitimlerini Filistin kamplarında almış ve Türkiye’ye Suriye üzerinden sızarak terör eylemlerini
gerçekleştirmişlerdir. Aşırı sol örgüt üyeleri Türkler 1967-1968 yıllarında ezilen Filistin Araplarına destek amacıyla Filistin’e çarpışmaya ve mücadelelerine destek vermeye gitmiş,
oradaki kamplarda silahlı eğitim görmüşlerdir. Filistin’deki eğitim kampları, Türkiye’den gelen aşırı solcu devrimcilere barınma sağlamış, iaşe sorunlarını çözmüş ve maaşa
bağlamıştır. Söz konusu devrimciler geri döndüklerinde de Türkiye’de pek çok terör eylemini gerçekleştirmişlerdir.
filistinli “Navaf Havetma’nın gerillaları” adlı örgüt ile PKK, 1980’li yılların başlarında Suriye’nin Bekaa vadisinde ortak bir kamp inşa etmişler ve bu kampta eğitim
almışlar/vermişlerdir. ASALA terör örgütü üyelerinin de zaman zaman bu kampta eğitim aldıkları bilinmektedir. Filistinlilerin Suriye’yi terke zorlanmasından sonra kamp PKK terör
örgütünün yönetimine geçmiş, 1992 yılında kapatılana dek PKK’lı teröristler kırsal gerilla eğitimini burada almışlardır. (Karluk, 2018)
mahmut abbas
filistin Devlet Başkanı yaser arafat’ın vefatından sonra 9 Ocak 2005 tarihinde yapılan seçimlerde El Fetih adayı olarak Mahmut Abbas girmiş ve seçimi kazanarak Filistin Devletinin İkinci Devlet Başkanı olmuştur. Mahmut abbas, Gazze’nin idaresini teslim almalarının Hamas tarafından kabul edilmemesi durumunda, Filistin hükümetinin Gazze’de
olanlardan sorumlu olmayacağını açıklayarak ayrılığın ipuçlarını vermiştir. Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın sosyal medyada dolaşan bazı konuşmaları;
“Türk askeri Kıbrıs’ta işgalcidir”,
“Diyarbakır’ın özgürlüğünü görmekten memnuniyet duyarız” ,
“Büyük Ermenistan görmek arzusundayım. İnanıyorum ki, Ermenistan bu savaşı zaferle bitirip Azerbaycan’ı tamamen işgal edecek”
"Çin’in Uygur Türk'lerine yaptığı katliamlar için “Bir insan hakları meselesi değil. Aşırıcılığı ortadan kaldırmayı, terörizme ve ayrılıkçılığa karşı çıkmayı amaçlıyor"
sözleri tarihteki yerini almıştır.
Filistin bayrağı, Filistin halkını ve devletini temsil etmek için kullanılan resmi bayraktır.
İlk olarak Şerif Hüseyin tarafından 1916 yılında Osmanlı Devletine karşı başlatılan Arap ayaklanmasının sembolü olarak tasarlandı.
Daha sonrasında bayrak ilk olarak 1964 yılında Filistin Kurtuluş Örgütü tarafından Filistin halkının bayrağı olarak ilan edildi.
15 Kasım 1988 tarihinde de bağımsız Filistin ülkesinin bayrağı olarak kabul edildi.
En üstteki siyah yatay çizgi, abbasileri, alttaki yeşil renk şii fatımileri, ortadaki beyaz renk emevileri temsil eder.
Kırmızı üçgen ise 1916 yılında osmanlı devletine isyan eden şerif hüseyin'in kabilesi haşimoğullarını, aynı zamanda arapların osmanlı devletine karşı bağımsızlığı için dökülen kanı temsil eder.
EK bilgi; MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün bedevilerle olan katıldığı savaşlar;
- Suriye-Filistin Cephesi 1917-1918 (1. ve 2. Gazze Savaşları) 7.Ordu, 31 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi imzalanmıştır.
Müthiş bir Youtube filistin yayını, TEKETEK BİLİM (Murat Bardakçı ve Fatih Altaylı)
Kaynak :
Müthiş bir Youtube filistin yayını, TEKETEK BİLİM (Murat Bardakçı ve Fatih Altaylı)
Yıl 1837
Filistin'denüfus sayımı yapılıyor, filistin'de bulunan yahudilerin toplam nüfusu dokuz bin olarak kayıtlara geçiyor.
Filistinli arapların, yahudilere toprak satması ile bu rakam elli bine yükseldi, böylece 1882'de ikinci yahudi yerleşimi kurulmuş oldu.
1908'de yahudi nüfusu yüz binin üzerine çıktı.
Bu topraklar devlet tarafından satılmıyordu, bizzat o bölgede yaşayan arap şeyhlerinin şahsi mallarıydı.
Ederinin çok üstünde fiyatlara satmak için filistinli araplar adeta birbirleriyle yarışıyordu. (çok tanıdık geliyor, değil mi ?)
Hâlbuki padişahın bu konuda açık emri vardır, hiçbir yahudiye filistin'de toprak satılmayacaktır.
Her şeyin kılıfını uyduran yahudiler , alman kimliği ile , ingiliz kimlikleri ile toprak satın alıyorlardı, filistinli arapların ise gözü doymak bilmiyordu.
Yani öyle işgal ederek başlamadı her şey ! Adamlar bastılar parayı aldılar toprakları.
Demek ki neymiş, vatanın her bir karışı kutsal imiş, kutsalı satar isen başına bunlar gelir imiş !
Osmanlı dönemi sonrası filistin, ingiliz himayesi altına girdi.
Toprak satışı yasağı kalkınca yahudiler, satın aldıkları toprakların tapularını kendi üzerlerine aldılar.
1925'te 944 bin dönüm arazi satılmıştı !
1927'de satılan arazi miktarı 1 milyon 124 bin dönüme yükseldi
1930'da ise satılan arazi miktarı 1 milyon 700 bin dönümü geçti...
Bunlar yahudiler tarafından filistinli arap şeyhlerinden satın alınan arazilerdi. hepsi resmi, tapulu ve belgeli !
1948 yılına gelindiğinde yahudiler bir devlet kurabilecek kadar toprak satın alınmıştı !
Öyle bazılarının söylendiği gibi filistin falan henüz işgal edilmiş değil !
Peki bu filistinliler nasıl insanlar, Türkler ile bağları neymiş bir de ona bakalım..
yıl 1915
filistin askerleri, Türk askerlerine cephe arkasından saldırmış ve 14 bin Türk askerinin şehit olmasına birçok askerin yaralanmasına sebep olmuştur.
Arap ihaneti ile esir düşen on beş bin Türk askerinin gözleri tekrar savaşa katılırlar diyerek kör edildi, türlü eziyetler ve işkencelerle yavaş yavaş öldürüldüler.
Bunları yapan kardeş filistinliler
yıl 1916
filistin bayrağı, filistin halkını temsil etmek için kullanılan bayraktır.
ilk olarak şerif hüseyin tarafından 1916 yılında osmanlı devletine karşı başlatılan arap ayaklanmasının sembolü olarak 4 renkli ,siyah , beyaz, yeşil ve kırmızı renklerden oluşan bir bayrak tasarlanır.
En üstteki siyah yatay çizgi, abbasileri, ortadaki yeşil renk şii fatımileri, alttaki beyaz renk emevileri temsil eder.
Kırmızı üçgen ise 1916 yılında osmanlı devletine isyan eden şerif hüseyin'in kabilesi haşimoğullarını, aynı zamanda arapların osmanlı devletine karşı bağımsızlığı için dökülen kanı temsil eder.
şerif hüseyin ise ihanetin kitabını adeta ansiklopedi haline getirmiş bir haindir, binlerce askerimizin kanı ellerindedir.
yıl 1917
filistinli araplar ingiliz lawrance ile tarihe akabe baskını olarak geçecek yenir bir ihanete daha imza atıyorlar.
Akabe'deki tüm Türk askerlerini katlettiler, bugün ürdün-filistin arasındaki vadi rum çölünde, lawrance rölyefi ile lawrance'ı dağlara taşlara kazımışlardır.
Aynı yıl yani 1917'de
kudüs filistinliler tarafından ingilizlere teslim edildi !
İngiliz general edmund allenby kudüs'e girerken filistinli araplar tarafından “el-nebi” yani peygamber sloganlarıyla karşılanıyor.
yıl 1974
Kıbrıs Barış Harekatı, dost ateşiyle TCG Kocatepe muhbirimiz batırılıyor, Filistinli Araplar Eoka katillerini eğitiyordu, o sırada sivil Yahudi balıkçılar ise denize koşup, canını tehlikeye atarak batan TCG Kocatepe muhribimizden filikalara binmiş Mehmetçiği kurtarıyordu.
Deniz Kuvvetleri İsrailli 4 balıkçı teknesine teşekkür gönderdi ve rahmetli Denktaş 1994'de mutlu barış harekatından 20 yıl sonra yaklaşık 100 balıkçı Kıbrıs'da misafir edildi.
yıl 1978
filistin kurtuluş örgütü terör örgütü pkk'ya kucak açıyor, pkk ile birlikte türkiye aleyhine faaliyetlere başlıyorlar.
yıl 1979
Ankara'da bulunan mısır büyükelçiliği filistinliler tarafından basılıyor bir polisimiz ve bir bekçimiz şehit ediliyor.
yıl 1980
filistin halk kurtuluş
cephesi lideri george habash, lübnan'ın sidon şehrindeki kamplarını asala terör örgütüne açıyor.
(asala 1975 ve 1994 yılları arasında, Türkiye dahil 16 farklı ülkede Türk ve diğer sivil, mülki ve diplomatik hedeflere karşı bombalı ve silahlı eylemlerde bulunmuş solcu ve aşırı milliyetçi silahlı örgüttür)
asalanın şehit ettiği devlet personellerinin bazıları;
Beyrut Büyükelçiliği Başkatibi Oktar Cirit (1976), Vatikan Büyükelçisi Taha Carım (1977), Madrid Büyükelçisi Zeki Kuneralp'in eşi Necla Kuneralp (1978), emekli Büyükelçi Beşir Balcıoğlu (Madrid/1978), Lahey Büyükelçisi Özdemir Benler'in oğlu Ahmet Benler (1979), Paris Turizm Müşaviri Yılmaz Çolpan (1979) Ermeni terörünün kurbanları oldu. 1980'li yıllarda ise Ermeni teröristlerin saldırıları hızla artış gösterdi. Teröristler, bu dönemde Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip Özmen ve kızı Neslihan Özmen (1980), Sydney Başkonsolosu Şarık Arıyak (1980), Sydney Başkonsolosluğu Güvenlik Ataşesi Engin Sever (1980), Paris Çalışma Ataşesi Reşat Moralı (1981), Paris din görevlisi Tecelli Arı (1981), Cenevre Başkonsolosluğu Sözleşmeli Sekreteri Mehmet Savaş Yergüz (1981), Paris Başkonsolosluğu Güvenlik Ataşesi Cemal Özen (1981), Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan (1982), Boston Fahri Başkonsolosu Orhan Gündüz (1982), Lizbon Büyükelçiliği İdari Ataşesi Erkut Akbay ve eşi Nadide Akbay(1982), Ottawa Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Hava Kurmay Albay Attila Altıkat (1982), Burgaz Başkonsolosluğu İdari Ataşesi Bora Süelkan (1982), Belgrad Büyükelçisi Galip Balkar (1983), Brüksel Büyükelçiliği İdari Ataşesi Dursun Aksoy (1983), Lizbon Büyükelçiliği Maslahatgüzarının eşi Yurtsev Mıhçıoğlu (1983), Tahran Büyükelçiliği Sekreterinin eşi Işık Yönder (1984), Viyana Büyükelçiliği Çalışma Müşaviri Vekili Erdoğan Özen (1984), Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi Uluslararası Memur Direktör Yardımcısı Enver Ergun'u (1984) şehit etti.
Kardeşe bak kardeşe, kardeşlik fışkırıyor!
yıl 1989
yaser arafat, "ermenistan'ın haklı davasını destekliyoruz" açıklamaları yapıyor.
ermenistan’ın Karabağ işgaline ve ermeni katliamlarına destek veriyor.
yıl 1993
filistinli araplar, mesud barzani'nin "bağımsız kürdistan" fikrine de destek oluyor.
yıl 2002
Binbaşı Cengiz Toytunç batı şeria'da , barış gücünde görevliyken aracı durdularak şehit ediliyor.
yıl 2009
filistin devlet başkanı mahmut abbas Kıbrıs'ta Türk’lerin işgalci olduklarını, rumların tüm tezlerini desteklediklerini dünyaya açıklıyor.
Tabii araplarda ihanet biter mi ? bitmez... devam edelim
yıl 2012.
filistin devleti al nakba kupası adı altında bir organizasyon düzenliyor ve sözde kürdistan takımını da davet edip , kürdistan futbol takımı ile maç yapıyor.
yıl 2015
filistin devleti, sözde Ermeni Soykırımı için 100. Yıl hatıra posta pulu çıkarttı.
Filistin halkının “Abu Ammar” -Halkın babası- lakabını taktığı Yaser Arafat, El Fetih Başkanı olduğu dönemde yaptığı açıklamaların birinde;
“Ermenistan’ın haklı davasını destekliyoruz, Türkler Ermenilere jenosit yapmışlardır. Tarihteki Ermeni katliamının bir benzerinin bir daha yaşanmasına izin vermeyeceğiz.
Ermeniler başaramadı, ancak biz onların düştüğü hataya düşmeyeceğiz”
yıl 2019
Türkiye'nin suriye'de başlattığı “barış pınarı harekatı” için filistin'in de içinde olduğu “arap birliği “ kınama mesajı yayınlıyor.
yıl 2020.
filistin, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hak iddialarına karşı olarak kurulan Doğu Akdeniz Gaz forumuna üye oluyor.(eastern mediterranean gas forum)
yunanistan,mısır,kıbrıs rum kesimi ve israil ile birlikte türkiye'nin mavi vatan tezine karşı cephe alıyor.
yine 2020'de
filistin,çin'in Uygur Türkleri'ne yaptığı soykırımı destekliyor ve Çin'in Uygur Türkleri politikasına destek verdiğini söylüyor.
Yıl 2023
filistin Türkiye’nin ara bulucuğunu kabul etmedi.
(tarih değişmiyor??)
yıl 2023
Rte ‘hamas terör örgütü değildir’ dedi.
(28 Ekim Yenikapı'da akp ve mhp filistin destek mitingi yaptı)
filistin devlet yöneticilerinin TÜRKİYE düşmanlıkları;
Yaser Arafat’ın Ermenilerle ilgili açıklaması
Filistin halkının “Abu Ammar” -Halkın babası- lakabını taktığı Yaser Arafat, El Fetih Başkanı olduğu dönemde yaptığı açıklamaların birinde;
“Ermenistan’ın haklı davasını destekliyoruz, Türkler Ermenilere jenosit yapmışlardır. Tarihteki Ermeni katliamının bir benzerinin bir daha
yaşanmasına izin vermeyeceğiz. Ermeniler başaramadı, ancak biz onların düştüğü hataya düşmeyeceğiz”
demiş ve bu sözler, (Tanay, 2018) Türk milletinin yüreğinde derin bir çizik bırakmıştır.
Yaser Arafat, Makarios III dostluğu
Yaser Arafat’ın Kıbrıs’ta Kıbrıslı Türkleri katleden ve Kıbrıslı Türklere soykırım uygulayan Rum lider Makarios ile olan dostluğu ve ona Kıbrıslı Türklere karşı yaptığı mücadelede
verdiği destek, neredeyse efsane haline gelmiştir. Makarios’un, 1950’li ve 60’lı yıllarda, dünya üzerinde demir perde ülkelerine ve batı blokuna bağlı olmayan ve genelde özgürlüklerini yeni kazanmış ülkelerin oluşturduğu bağımsızlar grubunun liderliğine oynaması, ‘emperyalist ülkelere karşı mücadele veriyor’ havası yaratması, Kıbrıslı Rumlarla Filistinli yöneticileri birbirine yaklaştırmıştır. Yaser Arafat, Makarios’un kendisine destek verdiğini sandığından arkadaşlıkları yıllar içinde ilerlemiş, pekişmiştir. Politik çıkarlara dayalı olan bu yapay destek nedeni ile de başta Mısır
olmak üzere İslam ülkeleri de Kıbrıs konusunda, Türkiye ve Kıbrıslı Türkler yerine Rumlara destek verir olmuşlardır. 1964 yılında Kıbrıs’ta Rumlar ve Türkler arasında çatışmalar çıkınca
Mısır, Kıbrıslı Türklere karşı kullanılmak üzere Makarios Hükümetine zırhlı araç, silah ve cephane göndermiş, başta Filistin olmak üzere Arap ülkeleri ve birçok Müslüman ülke Kıbrıs
sorunu konusunda soykırıma uğrayan Kıbrıslı Türklere destek vermek yerine Hıristiyan Ortodoks Rumlara destek vermeyi tercih etmişlerdir.
Yaser Arafat’ın Türkiye karşıtı teröristlere kucak açması Bununla da yetinmeyen Yaser Arafat, Türkiye’yi bölmek ve parçalamak amaçlı mücadele veren dönemin bölücü, Kürtçü, Marksist örgütleri olan Türk Halk Kurtuluş Ordusu (THKO), THKP-C, TKPML militanlarına, Suriye’deki Bekaa vadisinden önce Filistin de eğitim almalarına izin vermekten çekinmemiştir.
PKK’lı teröristler ilk kuruluş yıllarında Irak’ta tutunamadıkları dönemde eğitimlerini Filistin kamplarında almış ve Türkiye’ye Suriye üzerinden sızarak terör eylemlerini
gerçekleştirmişlerdir. Aşırı sol örgüt üyeleri Türkler 1967-1968 yıllarında ezilen Filistin Araplarına destek amacıyla Filistin’e çarpışmaya ve mücadelelerine destek vermeye gitmiş,
oradaki kamplarda silahlı eğitim görmüşlerdir. Filistin’deki eğitim kampları, Türkiye’den gelen aşırı solcu devrimcilere barınma sağlamış, iaşe sorunlarını çözmüş ve maaşa
bağlamıştır. Söz konusu devrimciler geri döndüklerinde de Türkiye’de pek çok terör eylemini gerçekleştirmişlerdir.
Filistinli “Navaf Havetma’nın gerillaları” adlı örgüt ile PKK, 1980’li yılların başlarında Suriye’nin Bekaa vadisinde ortak bir kamp inşa etmişler ve bu kampta eğitim
almışlar/vermişlerdir. ASALA terör örgütü üyelerinin de zaman zaman bu kampta eğitim aldıkları bilinmektedir. Filistinlilerin Suriye’yi terke zorlanmasından sonra kamp PKK terör
örgütünün yönetimine geçmiş, 1992 yılında kapatılana dek PKK’lı teröristler kırsal gerilla eğitimini burada almışlardır. (Karluk, 2018)
Filistin’in günümüz siyaseti
Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat’ın vefatından sonra 9 Ocak 2005 tarihinde yapılan seçimlerde El Fetih adayı olarak Mahmut Abbas girmiş ve seçimi kazanarak Filistin
Devletinin İkinci Devlet Başkanı olmuştur. Mahmut Abbas, Gazze’nin idaresini teslim almalarının Hamas tarafından kabul edilmemesi durumunda, Filistin hükümetinin Gazze’de
olanlardan sorumlu olmayacağını açıklayarak ayrılığın ipuçlarını vermiştir. Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın sosyal medyada dolaşan
“Türk askeri Kıbrıs’ta işgalcidir”,
“Diyarbakır’ın özgürlüğünü görmekten memnuniyet duyarız” ,
“Büyük Ermenistan görmek arzusundayım. İnanıyorum ki,
Ermenistan bu savaşı zaferle bitirip Azerbaycan’ı tamamen işgal edecek”
sözleri tarihteki yerini almıştır.
Yıl 2023
filistin ve diğer arap ülkelerinden kutlama olmadı..
Tüm dünya ülkelerinin birbirleriyle barış içinde yaşamasını isterim, hiçbir şey insan canından önemli değil.
Elbette savaşa karşı çıkalım ancak araptan daha arap olurken bir düşünelim.
Bize ihanet eden bu insanların kurduğu ülkeyi ilk tanıyan ülkelerinde başındayız, biz Türk'ler sanırım dünyadaki en unutkan milletiz.
Zaten bu araplar iyi bir şey olsalar Yaradan bunlara peygamberleri, kitapları göndermezlerdi.
"Türk çocuğu, artık Arap çölleri için kanını dökmeyecektir."
MUSTAFA KEMÂL ATATÜRK
"Biz ülkeleri Türklerin dostu olanlar ve olmayanlar olarak değerlendiririz. Çünkü biz kendimizi dünyanın merkezinde görüyoruz."
Barış Manço
Türkiye yüzölçümü : 783.562 km²
1923-2002 yabancılara satılan : 22 km²
2003-2022 yabancılara satılan : 93 km²
Kaynak :
Hamas saldırdığında sevinç çığlıkları atıp, bebeklerin kafasını kesen ve gencecik bir kıza önce tecavüz edip sonra öldürüp, pickuplar üzerinde çırıl çıplak bir vaziyette gezdirenlerle aynı tarafta olmadık.
İsrail bombaladığında babasının kucağında can vermiş suçsuz günahsız sübyanlar ve insanlar üzerinden siyaset yapanlarla da aynı tarafta değiliz.
Ben ve benim gibi düşünen kimse herhangi bir tarafı tutmuyoruz, tuttuğumuz savunduğumuz tek şey savaşların iyi bir şey olmadığı ve bu savaşın kaybedeninin masum sivil insanlar olduğudur.
Üzüldüğümüz tek şey ordaki masum ve sivil insanlar, 2 tarafın elinde de masum insanların kanı var.
Problem şu; biz bunlara sizler gibi çanak tutmuyoruz, sizler gibi sırf ümmet, arap kardeşimiz diye kimsenin yaptığını meşru görmedik, göremeyiz.
Türk’lerin Yahudilerle hiçbir zaman sorunu olmadı, aksine Hitler den kaçan Yahudilere Türkiye kucak açtığı için bizi sever ve sayarlar. Tek problem kaynağı Filistin’dir, bunca şeye rağmen arapların ümmet İsraillilerin düşman olarak görülmesini zaten anlayamamışımdır. Yok siyonist devlet, yok Bop vs her ülkenin belli hedefleri vardır, bizde kızıl elma diyoruz yani çok farklı şeyler değil.
Mazlum filistinliler deniyor, bence İsrailliler bu dünyadaki en mazlum halk. Bu insanları hiçbir ülkenin istemedi ve birazda İngilizler nedeniyle filistin’den toprak almaya başladılar. Sonra Hitler soykırıma başlayıp milyonlarcasını öldürünce nazilerden kaçanlar bu topraklara gelmeye başladılar, canları sıkıldığı için gelmediler yani ve bu toprak sorunu ortaya çıktı. Dünyada milyonlarca suçsuz günahsız insanı öldürülmüş başka bir halk daha yok…
Bunlar gerçekten insan değil, insanlıkla alakaları yok.
filistin'de her 10 dakikada bir çocuk İsrail ordusu tarafından yapılan bombardımanda öldürülürken,
suudi arabistan'da dünyanın en büyük müzik festivali başladı.
MACBOOK BİLGİSAYARLARA KOLAYCA EKRAN KORUYUCU NASIL TAKILIR ?
Merhaba,
Telefonların ekranına bile tozsuz ve kabarcıksız ekran koruyucu takmak oldukça zor.
Cam olan ekran koruyucular kalınlıkları dolayısıyla sıkıntı çıkarıyormuş diye okudum ancak bu konuda bir tecrübem yok, bu nedenle bu konuda soru soracaklara cevap veremiyorum.
Ben kendim klasik ekran koruyuculardan aldım ve cillop gibi taktım, isteyen herkes 0 toz ve kabarcıkla ekranlarına koruyucu takabilir.
Aşağıdaki linkteki üründen aldım, paketten 2 adet koruyucu çıktığından 1 tanesini çok özenmeden ekrana yapıştırdım.
Böylelikle ekrandaki tüm toz ve pislikler bu koruyucuya yapıştı.
Sonra yavaşça ekranında köşesinden kaldırarak eş zamanlı olarak diğer koruyucuyu ekrana takmaya başladım, böylelikle ekrana düşecek tozların önüne geçmiş oldum.
Ekranda kalan ufak tefek kabarcıkları ise koruyucu ufak ufak kaldırarak tekrardan aldım, 2 kişi olursanız takarken aynı zamanda kabarcık olmamasına da dikkat edebilirsiniz.
Çok dikkatli bakmadıkça ekranda koruyucu olup olmadığı bile anlaşılmıyor ancak çok azda olsa görüntü kalitesi etkilendi gibi hissettim.
Ekranın çizilmesinden veya zarar görmesindense görüntü kalitesinin biraz düşmesi çokta problem değil diye düşünüyorum.
Merhaba,
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, hali hazırda Deathadder V2 kablolu mouse kullanıcısıyım.
Daha önce de Basilisk X Hyperspeed kablosuz mouse ile ufak bir maceram olmuştu.
Basilisk X Hyperspeed 3 kere service gitti ve her seferinde yenisiyle değişti.
En son değişim istemeyip ürünü geri iade ettim, hem yazılım hem donanım anlamında problemli bir model olduğunu düşünüyorum.
2 adet sıfır Basilisk X Hyperspeed deneyimledim, mouse sık sık uykuya geçtiğinde uyanmayıp donup kalıyordu ve pili çıkartıp takmadan düzelmiyordu.
Aktif olarak kullanırken ise çoğu zamanlar gidiyordu yine pili çıkartıp takmak zorunda kalıyordum, özellikle bu durum oyun oynarken gerçekten beni kanser etmişti.
Pil seviyesini yanlış gösteriyordu, pil düşük diye uyarı verip mouse çalışmamaya başladığında pili çıkartıp geri takınca yine çalışmaya başlıyordu.
Ağırlık merkezi arka alt tarafta olduğundan benim için kontrol etmesi, kavraması ve kullanması zor ve konforsuzdu.
Tüm bu deneyimlerime rağmen cesaret edip notebook bilgisayarımda kullanmak üzere Razer Deathadder V2 X Hyperspeed mouse aldım.
Neyse geleyim V2 X’e, kutudan mouse, Energizer Max AA pil, kullanım klavuzu ve sticker çıkıyor.
Mouse hemen hemen kullanmış olduğum Deathadder V2 ile aynı boyutlara ve tasarıma sahip, sağ el kullanımına göre tasarlanmış kesinlikle küçük ellere sahip kişilere uygun değil.
Her türlü tutuş pozisyonuna uygun olduğunu düşünüyorum, V2 X bu yönden çok iyi tasarlanmış.
V2 X'te kullanılan plastik çok kaliteli diyemem ancak kalitesiz bir hissiyatta da sahip değil, elinizden kayması çok mümkün olmayan dokulu bir yapıda.
Pil bölümüne erişmek çok kolay ve pratik bir şekilde üst kapağı kaldırıyorsunuz, ayrıca bu kapak mouse 3 noktadan mıknatıslar ile de tutunuyor.
Mouse sıktığımda herhangi bir ses vs. çıkmıyor, oldukça dirençli bir yapıdaymış gibi hissettiriyor.
Baş parmağımı koyduğum yerde yumuşak bir doku yok, yumuşak bir yapı olması iyi olurdu.
Ağırlık noktası pille birlikte merkezde yoğunlaşıyor, dengesini çok sevdim.
Mouse un ele oturuşu gerçekten çok iyi, mevcut Deathadder V2 kullanıcısı olduğumdan hiç yabancılık çekmedim.
V2 X'e adapte olmak çok kolay oldu, oldukça doğal ve ergonomik bir tutuş pozisyonuna sahip.
Mouse fazlasıyla rahat ve fazlasıyla konforlu, V2 X kullanmak beni gerçekten mutlu etti.
Mouse un sağ-sol click sesi biraz fazla gibi fakat basış hissiyatı, geri beslemesi oldukça tatminkar.
Orta tekerlik dokulu ve kauçuk bir yüzeye sahip, tekerliği çevirdiğinizde akıcı bir geri beslemesi var.
Toplamda 7 adet tuş var ve istediğiniz şekilde program üzerinden fonksiyon atayabiliyorsunuz.
Sol taraftaki DPI değiştirme tuşlarına uzanmak biraz zor oluyor ancak sürekli DPI değiştirmekle işim olmadığından benim için eksi bir durum diyemem.
Oyunlarda heyecanla veya yanlışlıkla bile olsa o tuşlar size sol clik yaparken engel olmuyor.
Makro kullanmadığım ve pek işim olmadığından bu konuda yorum yapamayacağım.
Mouse altında bulunan tuşla dongle veya Bluetooth bağlantılarını seçebiliyorsunuz.
Tekerliğin hemen gerisinde durum ledi koyulmuş, pil seviyesi düştüğünde ve bağlantı durumlarında yanıp sönüyor o kadar.
Mouse uykuya geçince (uygulamadan süresini ayarlayabiliyorsunuz) hareket ettirdiğinizde yaklaşık 1 saniye gibi bir sürede uyanıyor.
Dongle ile bağlantıda kablolu mouselardan bir farkı yok, kesinlikle gecikme söz konusu değil bu yönden oldukça memnun kaldım.
V2 X üzerindeki skatezler kesinlikle Deathadder V2 den çok daha iyi kayıyor.
Keskinlik ve hız açısında kullandığım Deathadder V2 kablolu mouse umdan ben bir fark hissemedim.
Ben AAA pil ile kullanıyorum ağırlık açısından hemen hemen aynılar diyebilirim.
Çok sık olmasada fırsat buldukça CS GO oynuyorum (Maksimum Tek Keleş olabildim) performansından oldukça memnun kaldım.
Zaten pahalı ekipmanlar sizi bir yere kadar götürüyor sonrası bilek işi :)
Hem AA hem de AAA pille kullanabiliyorsunuz, ancak sadece birini takabiliyorsunuz.
Pil ömrü gerçekten çok çok iyi, özellikle Bluetooth ile kullanırsanız ne zaman pil taktığınızı unutuyorsunuz.
Şarj edilebilir piller kullanırsanız V2 X çok daha verimli bir hale geliyor.
Bu fiyatlara çıkıldığında bir çok seçenek karşıma çıkmıştı ve özellikle çoğu şarj edilebilir modellerdi.
Ben günde 9-10 saat PC başında çalıştığımdan ve 3-4 günde bir mouse şarjı ile uğraşmak istemediğimden dolayı V2 X'i uzun pil ömrü nedeniyle tercih ettim.
Bu mouse ile ilgili Türkçe kaynağa rastlamadım, Youtube üzerinde sadece 1 tane Türkçe videoya denk gelmiştim.
Fiyatı dışında olumsuz bir yönü yok gibi, tabii hafiflik fetişiniz varsa onu bilemiyorum :)
Umarım bu yazı kablosuz mouse arayan arkadaşlara yardımcı olabilir.
Şu günlerde kendinize çok iyi bakın.
Razer Deathadder V2 X Hyperspeed in teknik özellikleri;
Ödüllü ergonomik tasarım
60 milyon tıklama ömrüne sahip mekanik switch
Razer 5G 14K optik sensör
Maksimum 300 IPS hız - 35G hızlanma
AA Pil ile 235 saate kadar dongle (2.4ghz) - 615 saate kadar bluetooth üzerinden bağlantıda
AAA Pil ile 144 saate kadar dongle (2.4ghz) - 369 saate kadar bluetooth üzerinden bağlantıda
Pilsiz Ağırlık : 83 gr Pilli Ağırlık : 103 gr maksimum (seçeceğiniz pile göre değişir)
Boyutlar : Uzunluk 128mm Yükseklik 43mm Genişlik 70mm Kavrama Genişliği 65mm Hacim 385cm3
Skatez : %100 PTFE
Son Giriş: 9 sa. önce
Son Mesaj Zamanı: 4 gün
Mesaj Sayısı: 1.681
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 1.959
İkinci El Bölümü Mesajları: 106
Konularının görüntülenme sayısı: 87.701 (Bu ay: 18.888)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 2.439 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Donanım / Hardware