Siz hiç katil gördünüz mü ? (8. sayfa)

quote:

Orjinalden alıntı: Makif13

Hayatınızda hiç ölü bir çocuğun yüzüne baktınız mı ? Ya bir anneye oğlunun öldüğünü söylediniz mi ? Dışarıda hüzün ve merak ile bekleyen kalabalığa " maalesef kaybettik.." demenin dayanılmaz ağırlığını yaşadınız mı? Aracın çarptığı annesinin kucağından yola fırlamış 3 yaşındaki bir kız çocuğunun " annneee, annneee.." diye feryatlarını dinleyip, " annen birazdan gelecek.." derken, o annenin bir daha asla dönmeyeceğini bildiğiniz hiç oldu mu ?...

Siz hiç katil gördünüz mü ? Yurtdışındaki üniversitelerde zorlu eğitim sürecini tamamlayıp, ülkesine geldikten sonra hız meraklısı bir sürücünün tekerlekleri altında canını veren dünya güzeli bir kızı ?... Ve hızın yarattığı adrenalin fırtınasından yaşamın ölümlü yüzüne düşmüş sürücünün "ben şimdi ne yapacağım" diyen çaresiz yüzünü ??? Her gün aynada gördüğünüz suratın bir gün katil olabileceğini hiç düşündünüz mü ?

Hangi otomobil daha performanslıdır ? 0-100 arasını 7.4 saniyede mi 10.1 de mi alıyorsunuz ? En güzel makası kim atar ? Virajda yanlamak ne demektir ? Yeşil ışıkta nasıl kalkıyor hangi araçlara toz yutturuyoruz ? Hafif ticari aracım niçin 140 km hızın üzerine çıkmıyor ? Bu yollarda 90 km hız sınırlaması çağımıza uyuyor mu ??? Şehir içinde sol şeritte 120 km hızla seyreden araca sellektör yaptım ama yol vermedi adam denyo mudur ?...

Ben bir beyin cerrahıyım. Ortalama 2 günde bir trafik kazasında ölmüş yüz görüyorum. Annelere "oğlunuz ... maalesef.." diyorum. Yaşamın ince ipini saatler süren operasyonlarda bağlamaya çalışıyorum. Hüzünlü insanların ağlamalarını dinliyorum... Ölü canlar konuşamıyorlar. Konuşabilselerdi, katilin ne muhteşem bir makine olduğunu anlatacaklardı. 100 km hıza 7 sn'de ulaşmış ve bedenini 3 metre uçurmuştu, hele o spoileri ne de muhteşemdi.

Dün 6 yaşında bir kız çocuğu getirdiler. Hızperver bir otomobilin kontrolsuz sollamasında (ya da svrulmasında) aracın aynası çocuğun sol gözüne çarpmış, alnının sol tarafındaki kemikler parçalanmıştı. Kırmızı renkli yaratık kazadan sonra kaçmış kayıplara karışmıştı.... Akşam eve geldiğimde 65 yaşındaki annem arka taraftaki sokak arasındaki markete giderken, 18 yaşından küçük olduğunu tahmin ettiği iki sürücünün kalkış yarışmasına tanık olduğunu anlatıyorsu. Yaşını anlayabilecek kadar yakından görmüştü sürücüyü çünkü kulakları yırtan bir feryat ile kendisine çarpmaya santimler kala durmuştu araç....

Nedense hafif ticari araç sürücüleri tek biçim haline gelmeye başladılar. Combo'lar Caddy'ler, Partner'ler WRC'nin İstanbul ayağını yaşamaktalar her gün. Ben ise bunlara baktıkça bir katilin yüzünü görmekteyim. Ammannn bu da mı sorulur " Performans yaşamdan daha değerlidir" Yaya geçitleri ise yayaları ezmek için işaretlenmiş alanlardır.

Burası bir otomobil topiği ve bu sözcüklerin burada yeri yok. Burada performans konuşulur, hız konuşulur... İntenet kullanan, iyi eğitim görmüş bu kadar insanın yapacağı birşeyler de olamaz mı ? Bir yerden başlayıp, başlatıp kuralların herşeyden üstün olabileceğini insanlara anlatamaz mıyız. İleri sürüş teknikleri kadar emniyetli sürüş tekniklerini de yazamaz mıyız. Kırmızı'da durmanın, şehir içinde 50 km hızı geçmemenin önemini anlatamaz mıyız. Hızı kalkışı, yanlamayı yalnızca pistlerde deneyemez miyiz ? Bilmiyorum DH üyeleri olarak ortak ne gibi çalışmalar yapabilir insanları uyarabiliriz ...

Bir gün aynada gördüğümüz bu yüz de katil olabilir...

Neyse bu topiğin yeri burası olmayabilir..Emre, Serkes en iyisi siz bu topiği kilitleyin..

Edit :Son cümledeki noktadan sonraki ban kaldrırıldı

quote:


Orjinalden alıntı: araba hastası

AMA SİZİN GİBİ DUYARLI İNSANLAR OLDUKÇA ÜMİT EDİYORUM Kİ BU SORUNLARI YENECEĞİZ.

quote:

Orjinalden alıntı: gordini

Ben 30 yaşındayım,5 yaşında veletken arabalara ve motorsporlarına merakım başladı,kendime ait 3 araba,arkadaşlarıma ait en az 60-70 araba kullandım,sanırım bugüne kadar yaptığım toplam km 400.000 civarındadır..

18 yaşında ehliyet aldığımda arabam vardı (babam sağolsun). O zamanlarda profesyonel olarak yarışan insanlarla beraberliğimzden de dolayı elimizde yol notları,bir arakadaş co-pilot trafiğe açık yolları etap olarak kullanırdık..Karşıyaka-Kuşadası arasını 40 dakikada almak (otoban yoktu o zaman), İzmir-Balıkesir arasını trafiğin yoğun olduğu saatlerde 1 saatin çok az üstünde tamamlamak gibi meraklarımız vardı. Kullandığımız arabaların Ferrari vs değil bildiğimiz 1.4,1.6 motorlu aile arabaları oldugunu da ekleyeyim.. 94 model Renault 11 Rainbow ile çeşme otobanının en açılı virajına yağmur altında 190 km/s gibi bir hızla girip çıkmak gibi becerilere de sahiptik..Öyle ya,biz hanzo değildik,bu işin tekniğini de biliyorduk!!

Yaş 23 civarlarıydı sanırım,birgün Karşıyaka nikah sarayının virajına yaklaşıyorum.. (orayı bilenler bilir,seneler önce o viraj çok kaygandı ve hemen çıkışında yaya geçidi vardı..orada ölümlü dahil birçok kaza oldu) Neyse,hızım 70 km/s kadardı sanırım (normalde 100 üzeri girip denemeler yapardık) viraja girdim ve baktım ki yaya geçidinden yaşı 70 civarlarında oldugunu tahmin ettiğim bir teyze geçiyor,korna çaldım duymadı,sola kaçtım o devam etti ve en nihayetinde 20 km/s gibi bir hızla teyzeye çarptım. Kadıncağız önce kaputun üzerine yuvarlandı,oradan kayarak yere yüz üstü düştü..O birkaç saniyeyi hiç unutmadım,hala gözlerimin önünde..Hemen aşağı indim,etraftan koşanlar kadını kaldırmaya çalıştılar,engel oldum..belki beli,boynu,kaburgaları kırıktı..Ben kadına "teyzecigim,neren ağrıyor" diyorum,toplaşan bir ton öküz bana laf atıyor vs..Neyse,teyzeyi hemen hastaneye gönderdik,ben ifade vermek üzere karakola götürüldüm..Alkol muayenesinde 0 promil alkollü oldugum ortaya çıktı,ölümlü kaza olmadıgı için de sadece "dikkatsiz araç kullanmak"tan para cezası ödedim.. Teyzeye ne mi oldu? Sadece bacağındaki kocaman bir çürükle bu olayı atlattı ve 1 saatte taburcu oldu.. Ertesi gün kocaman bir çiçek yaptırıp evlerine ziyarete gittim. Diş hekimi olan kocası "evladım olur böyle şeyler,benim hanımın da kulakları ağır işitiyor,ben balkondan bakıyordum zaten,sen de pek hatalı sayılmazsın" dese de o an ki mahcubiyetimi unutamam,suratım kıpkırmızıydı..

İki olasılık sunayım size :

1. Bazen yaptığımız gibi o gün de o viraja 100'ün üzerinde bir hızla girseydim muhtemelen teyze bugün yaşamıyordu,ben ise cismen yaşıyor ama ruhen ölü olacaktım..Artık katildim..
2. O viraja 70km/s yerine kurallara uygun olarak 50 km/s ile girseydim,teyzeye çarpmam mümkün değildi,durmuş olurdum..

Trafikte kullandığımız tekerlekli bombalar bizim o saniyedeki kararımıza göre hareket ediyor ve bazen o 1 saniyeyi geri almak mümkün olmuyor..!

Not : - İki yakın arkadaşımın kanlı kefenine toprak attım (Cesetler o kadar parçalanmıştı ki,yıkanmasına ragmen kefende hala kan vardı)
- Bir tanıdığımın vücudunun parçalarını ağaç üzerinden tek tek topladılar (motorsiklet kazası)
- Az tanıdığım 5 kişinin cesetlerinden kalan parçaları kazalı arabanın içinde gördüm,o kesif kan kokusu hala burnumda
- Yine profesyonel rallici olan bir tanıdıgımın sebep oldugu bir yol kazasında ölen 11 yaşındaki kızın birkaç parçaya ayrılmış bedeni önünde polisi bekledim..

Şimdiki arabam 1.2 motorlu ve 100km'de 5 litre yakıyor çünkü ben eski ben değilim..

quote:

Orjinalden alıntı: Whisper911

quote: Orjinalden alıntı: fagrusovic "Her canlı ölümü mutlaka tadacaktır." Hadis-i Şerif. Araba ile hız yapmayı sevmem.Ama imzamdakini de 90-100 ile gitmek için hiç kimse almaz.Otoyollar haricinde hız sınırlarını geçmem.Gerçekçi olalım ;hız tutkusu hepimizin içinde vardır.Doktorumuz söylediklerinde sonuna kadar haklı ama kaç kişi hız limitlerine tam olarak uyuyor acaba.Trafik kazalarının hepsi aşırı hız yüzünden olmuyor.Büyük bir çoğunluğu hatalı sollamalar,alkollü sürücüler ve yanlış şerit ihlallerinde oluyor.Trafik magandalarını unutmayalım.Bir motorcu olarak böylelerinden neler çektiğimi bir ben bilirim bir de ALLAH.Yollarımız ne kadar uygun ,ne kadar bakımlı.Aşırı hız kaza nedenleri içinde yol hatalarından ve alkolden bile sonra geliyor.Böyle dedim diye yanlış anlaşılmasın.Sadece hızı suçlamak yanlış olur.

Yaw arkadaş tabiki her canlı ölümü tadacakta....hadisi şerifte otomobil iiçinde tadacaktır demiyor ki......
kazaların hepsi hızdan değil tabiki....ama çoğu hızdan........diyelimki siz yolunuzda giderken karşıdan hatalı sollayan bi haywan çıktı gelio siz bu durumda 90 la mı 140 lamı daha iyi mantıklı we güvenli tepki werirsiniz.....herkes belirlenen hız limitlerine uysa kazalar okdr azalırki kimse inanamaz buna.......bence hatalı sollamanında altında hız isteği yatıyor ayrıca.....

quote:

Orjinalden alıntı: egeliefe

Bir arkadaş şöyle yazmıştı:Dr.'lar ölmesini yeğliyorlar çünkü hayatta kalırsa bitkisel hayat tarzı bir hayat olacak.
Gerçekten de öyle.Türkiye'de 4 milyon özürlü var ve bunun 1 milyon kadarı trafik kazası ile oluşmuş özürler.
Ne kadar iyi ve dikkatli şöför olursanız olun,başkasının yaptığı hata size de yansıyabilir.
Lütfen dikkat ve duyarlılık gösterelim.