Şimdi Ara

SÖZELLERİN HAKKI YENİYOR! (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
52
Cevap
0
Favori
2.467
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Sözel zekası mı?

    Oturup ezberliyorsunuz ne zekasıymış bu böyle?

    Sayısal adam ezberleyemiyor, ezberlemiyor sanki?! Sağlık okuyan adam ne yapıyor, 7/24 ezber...

    Tutunamayanların bölümüdür TS, ne kaa ekmek o kaa köfte.

    Hadi senin gözünle tarih ezber diyelim. Genelde ezber yapılır ama ben genel olarak hakim olduğum için hiç bir zaman ezberlemedim ve sonuna kadar da karşıyım zaten. Eğer LYS-4'e girdiysen bir anlamda tarih testine ezber diyebiliriz, ezber yapanların da yapabileceği sorulardan oluşuyordu. Ama burada gidip de coğrafya testine ve felsefe grubu testine ezber diyeceksen hiç tartışmayalım. Yaşadıklarınızla konuşun, yüzeysel, klişe bilgilerle değil. Hangi teste kaç kişinin girdiğine de bakabilirsin. Olaylara bu kadar yüzeysel bakıp kendini haklı çıkartmaya çalışacaksan yazma gerçekten...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Novak Djokovic -- 16 Temmuz 2013; 1:25:20 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Totalde 100 bin tsci var mıdır bilmiyorum. Yıllık Lysye giren...

    Adamlar kendilerini 700 bin tmci
    400 bin sayısalcı ile kıyaslıyor.

    Ve biz 20 bine girdik ama hiçbir şey olamıyoruz diyorlar.

    Bilmiyorum devam etmeme gerek var mı?

    Sözelden 350 bin kişi giriyor sınava... Ayrıca ben Felsefe grubu soruları ( Psikoloji , Sosyoloji ,) soruları yüzünden çok istediğim Coğrafya bölümüne giremeyeceğim ama TM ler Psikoloji ve Sosyoloji çözmeden bu bölümlere girecekler bana bunu izah edermisin?



    Not: TM yim...
  • arkadaşlar bu ülkede italyan lisesinde okuyup sular seller gibi italyanca bilip lys de italyanca testi olmadığından sadece ingilizce almanca fransızca testlerinden birini yapmak zorunda oldukları için italyan dili ve edebiyatına giremeyenler var. siz ne diyorsunuz ya
  • quote:

    Orijinalden alıntı: xchmer

    Şimdi birisi çıkar matematik analitik zeka demek o yüzden bu bölümler tmde v.s v.s. Demek ki 28 Şubat'tan önce analitik zeka ölçülmüyormuş. O dönemde üniversiteye girip bu mesleklere sahip olan insanlar çözümleme yapamayan dangalaklar zaten (!)...
    Bu sınav sisteminin bir dayatması ve ayıbıdır. İlk 2000'de olmama rağmen kafamdaki 1-2 mesleğe yöneleceğim tercihlerde, bunlar beni mutlu edebilecek düzeyde tam olmasa bile. Daha önceden hedeflediğim mesleklerdi zaten. İlk 500'deki kişiler de aynı şekilde. Benim en sinir olduğum şey sınavın genel kültürü ölçmemesi. Haa, şu da var ki bu yılki psiko,sosyoloji ve mantık soruları gibi o kadar zor deneme olduktan sonra bu kadar basit soracaklarsa elbette geçmesin o bölümler. Toptan ıslah edilmesi lazım...

    Hukuk en başarısız yillarini sözel bolumunden alırken yaşadı. Çünkü şöyle bir gerçek var, matematik insanin zekasını gelistiriyor. Ayni şekilde psikoloji de öyle. Haa sosyoloji ve felsefenin ne işi var onu bende çözemedim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: History_1453

    quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Totalde 100 bin tsci var mıdır bilmiyorum. Yıllık Lysye giren...

    Adamlar kendilerini 700 bin tmci
    400 bin sayısalcı ile kıyaslıyor.

    Ve biz 20 bine girdik ama hiçbir şey olamıyoruz diyorlar.

    Bilmiyorum devam etmeme gerek var mı?

    Sözelden 350 bin kişi giriyor sınava... Ayrıca ben Felsefe grubu soruları ( Psikoloji , Sosyoloji ,) soruları yüzünden çok istediğim Coğrafya bölümüne giremeyeceğim ama TM ler Psikoloji ve Sosyoloji çözmeden bu bölümlere girecekler bana bunu izah edermisin?



    Not: TM yim...


    Açıkçası hukuk için konuşuyorum. Hukuk ts ye bırakılacak bölüm değil. psikoloji felsefe pekte umrumda değil.

    Ayrıca bir sayısal öğrencisi 2 ay kala karar değiştirip tm den veya ts den girse bile çok yüksek puanlar alabiliyor. (kardeşim 4 yıl sayısal okuyup tm den girdi) Eee hani bu iş sayısal sözel eşit ağırlık zekâsıydı demezler mi adama? Yoksa sayısal öğrencisi 3 zekaya aynı anda mı sahip? Emek veren yapıyor işte... Biz mi sana dedik mat geo derslerinde yat hocayı dinleme, saçma esprilerinle sınıfı trolle?

    Birde tm ci denesin şunu da görelim? veya ts ci?

    Bu işin aslen çok çalışmakla ilgisi var, sayısal öğrencisi çalışmaktan korkmaz, yapamam abi ben bunu demez. Osym bunu arıyor, yirtici tuttuğunu koparan sorumluluktan kaçmayan adam istiyor, işverenlerde tabiî.

    Olay budur aksini iddia eden beri gelsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cihancndn -- 16 Temmuz 2013; 1:49:57 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Sözel zekası mı?

    Oturup ezberliyorsunuz ne zekasıymış bu böyle?

    Sayısal adam ezberleyemiyor, ezberlemiyor sanki?! Sağlık okuyan adam ne yapıyor, 7/24 ezber...

    Tutunamayanların bölümüdür TS, ne kaa ekmek o kaa köfte.

    Tutunamayanların bölümü ha Kendi hayal dünyanızda pardon yanlış oldu başkaları tarafından yıllar önce oluşturulan hayal dünyanızda yaşıyorsunuz. Şu an eğitim sisteminde bir şartlama durumu var. Forumda bir konuda daha anlatmıştım. Zeki insanlar bilerek ve istenerek sayılsala şartlandırılıyor devlet tarafından. Sayısal öğrencisi zekidir diye bir algı oluşturulmuş. Sanki insanın zekası hangi alanı seçeceğine göre değişebilen bir şeymiş gibi. Öğrencilerin sayısal bölümlere kaydırılmasının temelde iki sebebi var. Birincisi gelişmekte olan ve geri kalmış ülkelerdeki mühendis ihtiyacı. Şu an Türkiye, Hindistan, Endonezya, Malezya gibi gelişmekte olan ülkelerin tamamında benzer bir "yarış" uygulanıyor. Öğrencilere eğer dersleriniz iyi ise sayılsal bölümlerde okumalısınız dayatması yapılıyor. Bunun ilk sebebi dediğim gibi ihtiyaç. Diğer sebebe gelecek olursak, kendinizi kandırmak isterseniz bu söyleyeceğim sebebe çok rahat komplo diyebilirsiniz. Ülkenin zeki genç beyinlerinin toplumsal yanları köreltilmek isteniyor. Çünkü eğer en zekiler tıp, elektrik elektronik değilde felsefe, siyaset, kamu yönetimi, hukuk, tarih gibi bölümler okurlarsa sosyal yönleri iyice kuvvetlenecek ve bu adamlar ileride yönetimsel bozukluklara karşı ayaklanacaklar, karşı duracaklar ve daha "kötüsü" bu adamlar çözüm üretmeye başlayacaklar. Rusya'da 1820li yıllarda üniversitelerin sözel bölümlerinde çarın baskıcı rejimine karşı üniversite hocalarının da desteklediği ayaklanmalar, protestolar çıkmıştır. Başlangıçta kaba kuvvetle bu protestoları baskılamaya çalışan çarlık yönetimi başarısız olunca taktiğini değiştirmiştir ve üniversite öncesi okullarda öğrencileri matematik sevgisine ve matematikçi olmaları gerektiğine şartlamıştır. Bu taktik işe yaramıştır da. 1870 lere gelindiğinde Rusya matematikte Dünya çapında işler yapan insanlar çıkarmaya başlamıştır. Hala da en başarılı matematikçilerin yarısı Rusya'dan çıkar. Bu dediklerimi araştırabilirsiniz. Bu her zaman böyle olmuştur. Devletin başındakiler eğitim sistemini her zaman çıkarları doğrultusunda kullanmışlardır.
    Şimdi sen bu Dünya'ya ne yaparak tutunuyorsun diye sormak istiyorum ben sana. Sayılsal bölüm öğrencisi misin bilmiyorum fakat mühendis oldun diyelim. Eline ne geçecek? Sana 100 bin lira maaş verdiler çıkar çıkmaz üniversiteden ne kazandın? Üniversiteyi bitirirsin, aradan 30 yıl geçer arkana dönüp bakarsın ve ben bu hayatta ne yaptım? Dünya'ya ne kattım? Beni 100 yıl sonra hatırlayacak birisi olacak mı? dediğinde cevap veremiyorsan ben sana söyleyim senin yaptığın hiçbir şeydir. Senin kazandığın para hiçbir şeydir. Dünya'ya tutunmak demek para kazanmak demek midir? Üç beş matematik sorusu çözmek mi demektir? Hayır. Dünya'ya tutunmak demek yaptığın işi aşk derecesinde sevmek, insanlığın ortak mirasına katkıda bulunmak demektir. Eğer sen bunu yapamıyorsan, yapamamayı geçtim, düşünemiyorsan senin ekmeğine istediğin kadar köfte koysunlar hatta benim payıma düşen köfteleri de sana versinler. Sıkıntı yok. O köfteleri yersin biter. Sonra?? Bunu biraz olsun düşünmeni diliyorum. Genellemeler genellikle yanlıştır. TS'de de MF'de TM'de olduğu kadar tutunamayanlar elbet olacaktır fakat emin ol ki bir çok MF çıkışlı insan TScilerden daha az sevecek ve tanıyacaktır Dünya'yı. O hastahanelerde gördüğün suratsız, hastalarına kızan doktorların hepsi bu ekmek-köfte muhabbetine yanlış mesleği seçmiş, şanssız insanlardır. Aynısı atanamıyorum diye mesleğini kötüleyen öğretmenler, sınavı kazanamıyorum hakim olamıyorum diye feryat eden hukukçular için de geçerlidir. Dünya'ya bir kez geliyorsun sadece bir kez. İnsanın çok ciddi düşünerek karar vermesi lazım hayatı boyunca ne yapmak istediğine.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: feneryener27


    quote:

    Orijinalden alıntı: xchmer

    Şimdi birisi çıkar matematik analitik zeka demek o yüzden bu bölümler tmde v.s v.s. Demek ki 28 Şubat'tan önce analitik zeka ölçülmüyormuş. O dönemde üniversiteye girip bu mesleklere sahip olan insanlar çözümleme yapamayan dangalaklar zaten (!)...
    Bu sınav sisteminin bir dayatması ve ayıbıdır. İlk 2000'de olmama rağmen kafamdaki 1-2 mesleğe yöneleceğim tercihlerde, bunlar beni mutlu edebilecek düzeyde tam olmasa bile. Daha önceden hedeflediğim mesleklerdi zaten. İlk 500'deki kişiler de aynı şekilde. Benim en sinir olduğum şey sınavın genel kültürü ölçmemesi. Haa, şu da var ki bu yılki psiko,sosyoloji ve mantık soruları gibi o kadar zor deneme olduktan sonra bu kadar basit soracaklarsa elbette geçmesin o bölümler. Toptan ıslah edilmesi lazım...

    Hukuk en başarısız yillarini sözel bolumunden alırken yaşadı. Çünkü şöyle bir gerçek var, matematik insanin zekasını gelistiriyor. Ayni şekilde psikoloji de öyle. Haa sosyoloji ve felsefenin ne işi var onu bende çözemedim

    Ben, bazı eğitimcilere de katılarak diyorum ki, eskiden olduğu gibi ilk sınavdaki matematik yüzdesiyle TS derslerinin yüzdesini eşit tutulmalı yani fazla ve zorunlu hale getirilmeli (bundan kastım 10 tane net falan değil, 25-30 en az) ama ikinci sınavda da açık uçlu, ezberden arındırılmış sosyal bilimler sınavına tabi tutulmalı. Yani böyle bir şey söz konusu olacaksa eskiden olduğu gibi bu şekilde olabilir. Bunu bu şekilde değerlendirebiliriz. Yani mat-1 ağırlıklı bir sözel, eskinin tabiriyle S (sosyal) puan türü.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Novak Djokovic -- 16 Temmuz 2013; 1:56:48 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Aqueritas

    quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Sözel zekası mı?

    Oturup ezberliyorsunuz ne zekasıymış bu böyle?

    Sayısal adam ezberleyemiyor, ezberlemiyor sanki?! Sağlık okuyan adam ne yapıyor, 7/24 ezber...

    Tutunamayanların bölümüdür TS, ne kaa ekmek o kaa köfte.

    Tutunamayanların bölümü ha Kendi hayal dünyanızda pardon yanlış oldu başkaları tarafından yıllar önce oluşturulan hayal dünyanızda yaşıyorsunuz. Şu an eğitim sisteminde bir şartlama durumu var. Forumda bir konuda daha anlatmıştım. Zeki insanlar bilerek ve istenerek sayılsala şartlandırılıyor devlet tarafından. Sayısal öğrencisi zekidir diye bir algı oluşturulmuş. Sanki insanın zekası hangi alanı seçeceğine göre değişebilen bir şeymiş gibi. Öğrencilerin sayısal bölümlere kaydırılmasının temelde iki sebebi var. Birincisi gelişmekte olan ve geri kalmış ülkelerdeki mühendis ihtiyacı. Şu an Türkiye, Hindistan, Endonezya, Malezya gibi gelişmekte olan ülkelerin tamamında benzer bir "yarış" uygulanıyor. Öğrencilere eğer dersleriniz iyi ise sayılsal bölümlerde okumalısınız dayatması yapılıyor. Bunun ilk sebebi dediğim gibi ihtiyaç. Diğer sebebe gelecek olursak, kendinizi kandırmak isterseniz bu söyleyeceğim sebebe çok rahat komplo diyebilirsiniz. Ülkenin zeki genç beyinlerinin toplumsal yanları köreltilmek isteniyor. Çünkü eğer en zekiler tıp, elektrik elektronik değilde felsefe, siyaset, kamu yönetimi, hukuk, tarih gibi bölümler okurlarsa sosyal yönleri iyice kuvvetlenecek ve bu adamlar ileride yönetimsel bozukluklara karşı ayaklanacaklar, karşı duracaklar ve daha "kötüsü" bu adamlar çözüm üretmeye başlayacaklar. Rusya'da 1820li yıllarda üniversitelerin sözel bölümlerinde çarın baskıcı rejimine karşı üniversite hocalarının da desteklediği ayaklanmalar, protestolar çıkmıştır. Başlangıçta kaba kuvvetle bu protestoları baskılamaya çalışan çarlık yönetimi başarısız olunca taktiğini değiştirmiştir ve üniversite öncesi okullarda öğrencileri matematik sevgisine ve matematikçi olmaları gerektiğine şartlamıştır. Bu taktik işe yaramıştır da. 1870 lere gelindiğinde Rusya matematikte Dünya çapında işler yapan insanlar çıkarmaya başlamıştır. Hala da en başarılı matematikçilerin yarısı Rusya'dan çıkar. Bu dediklerimi araştırabilirsiniz. Bu her zaman böyle olmuştur. Devletin başındakiler eğitim sistemini her zaman çıkarları doğrultusunda kullanmışlardır.
    Şimdi sen bu Dünya'ya ne yaparak tutunuyorsun diye sormak istiyorum ben sana. Sayılsal bölüm öğrencisi misin bilmiyorum fakat mühendis oldun diyelim. Eline ne geçecek? Sana 100 bin lira maaş verdiler çıkar çıkmaz üniversiteden ne kazandın? Üniversiteyi bitirirsin, aradan 30 yıl geçer arkana dönüp bakarsın ve ben bu hayatta ne yaptım? Dünya'ya ne kattım? Beni 100 yıl sonra hatırlayacak birisi olacak mı? dediğinde cevap veremiyorsan ben sana söyleyim senin yaptığın hiçbir şeydir. Senin kazandığın para hiçbir şeydir. Dünya'ya tutunmak demek para kazanmak demek midir? Üç beş matematik sorusu çözmek mi demektir? Hayır. Dünya'ya tutunmak demek yaptığın işi aşk derecesinde sevmek, insanlığın ortak mirasına katkıda bulunmak demektir. Eğer sen bunu yapamıyorsan, yapamamayı geçtim, düşünemiyorsan senin ekmeğine istediğin kadar köfte koysunlar hatta benim payıma düşen köfteleri de sana versinler. Sıkıntı yok. O köfteleri yersin biter. Sonra?? Bunu biraz olsun düşünmeni diliyorum. Genellemeler genellikle yanlıştır. TS'de de MF'de TM'de olduğu kadar tutunamayanlar elbet olacaktır fakat emin ol ki bir çok MF çıkışlı insan TScilerden daha az sevecek ve tanıyacaktır Dünya'yı. O hastahanelerde gördüğün suratsız, hastalarına kızan doktorların hepsi bu ekmek-köfte muhabbetine yanlış mesleği seçmiş, şanssız insanlardır. Aynısı atanamıyorum diye mesleğini kötüleyen öğretmenler, sınavı kazanamıyorum hakim olamıyorum diye feryat eden hukukçular için de geçerlidir. Dünya'ya bir kez geliyorsun sadece bir kez. İnsanın çok ciddi düşünerek karar vermesi lazım hayatı boyunca ne yapmak istediğine.

    Farklı bakış açısı saygı duyarım, fakat ben tscilerin zordan maksimum düzeyde kaçtıklarını düşünüyorum. Rahat istiyorlar...

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    quote:

    Orijinalden alıntı: History_1453

    quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Totalde 100 bin tsci var mıdır bilmiyorum. Yıllık Lysye giren...

    Adamlar kendilerini 700 bin tmci
    400 bin sayısalcı ile kıyaslıyor.

    Ve biz 20 bine girdik ama hiçbir şey olamıyoruz diyorlar.

    Bilmiyorum devam etmeme gerek var mı?

    Sözelden 350 bin kişi giriyor sınava... Ayrıca ben Felsefe grubu soruları ( Psikoloji , Sosyoloji ,) soruları yüzünden çok istediğim Coğrafya bölümüne giremeyeceğim ama TM ler Psikoloji ve Sosyoloji çözmeden bu bölümlere girecekler bana bunu izah edermisin?



    Not: TM yim...


    Açıkçası hukuk için konuşuyorum. Hukuk ts ye bırakılacak bölüm değil. psikoloji felsefe pekte umrumda değil.

    Ayrıca bir sayısal öğrencisi 2 ay kala karar değiştirip tm den veya ts den girse bile çok yüksek puanlar alabiliyor. (kardeşim 4 yıl sayısal okuyup tm den girdi) Eee hani bu iş sayısal sözel eşit ağırlık zekâsıydı demezler mi adama? Yoksa sayısal öğrencisi 3 zekaya aynı anda mı sahip? Emek veren yapıyor işte... Biz mi sana dedik mat geo derslerinde yat hocayı dinleme, saçma esprilerinle sınıfı trolle?

    Birde tm ci denesin şunu da görelim? veya ts ci?

    Bu işin aslen çok çalışmakla ilgisi var, sayısal öğrencisi çalışmaktan korkmaz, yapamam abi ben bunu demez. Osym bunu arıyor, yirtici tuttuğunu koparan sorumluluktan kaçmayan adam istiyor, işverenlerde tabiî.

    Olay budur aksini iddia eden beri gelsin.

    Sen sözel zeka olmadığını bunun sadece ezber olduğunu iddaa ettin ben ona söyledim bu lafları sözel zekası olmayan bir insan roman,hikaye,şiir yazabilir mi anlat bana?


    Ayrıca TS den düşük yaptığımı söylemedim TS-2 puanım 406 ama Psikoloji ve Sosyolojinin daha fazla etkilediği TS-1 puanım 393 olduğu için Marmara Coğrafya bölümüne giremiyorum ama bu dersler TM-3'de %0 etkiye sahip olduğu halde Psikoloji ve Sosyolojiye girilebiliyor




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    quote:

    Orijinalden alıntı: History_1453

    quote:

    Orijinalden alıntı: Victoяiatus

    Totalde 100 bin tsci var mıdır bilmiyorum. Yıllık Lysye giren...

    Adamlar kendilerini 700 bin tmci
    400 bin sayısalcı ile kıyaslıyor.

    Ve biz 20 bine girdik ama hiçbir şey olamıyoruz diyorlar.

    Bilmiyorum devam etmeme gerek var mı?

    Sözelden 350 bin kişi giriyor sınava... Ayrıca ben Felsefe grubu soruları ( Psikoloji , Sosyoloji ,) soruları yüzünden çok istediğim Coğrafya bölümüne giremeyeceğim ama TM ler Psikoloji ve Sosyoloji çözmeden bu bölümlere girecekler bana bunu izah edermisin?



    Not: TM yim...


    Açıkçası hukuk için konuşuyorum. Hukuk ts ye bırakılacak bölüm değil. psikoloji felsefe pekte umrumda değil.

    Ayrıca bir sayısal öğrencisi 2 ay kala karar değiştirip tm den veya ts den girse bile çok yüksek puanlar alabiliyor. (kardeşim 4 yıl sayısal okuyup tm den girdi) Eee hani bu iş sayısal sözel eşit ağırlık zekâsıydı demezler mi adama? Yoksa sayısal öğrencisi 3 zekaya aynı anda mı sahip? Emek veren yapıyor işte... Biz mi sana dedik mat geo derslerinde yat hocayı dinleme, saçma esprilerinle sınıfı trolle?

    Birde tm ci denesin şunu da görelim? veya ts ci?

    Bu işin aslen çok çalışmakla ilgisi var, sayısal öğrencisi çalışmaktan korkmaz, yapamam abi ben bunu demez. Osym bunu arıyor, yirtici tuttuğunu koparan sorumluluktan kaçmayan adam istiyor, işverenlerde tabiî.

    Olay budur aksini iddia eden beri gelsin.

    Hocam başarılı bir tmyim ama kusura bakmada 3 yil gormedigin fen dersini değil 1 yil , 2 yilda anca toparlarsin. Katsayi bence gelmeli bu konuda yanlışın var.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ProCodPlayer

    Size hak veriyorum .Ama bence sorun sadece sözellerde değil. Tıp hariç hangi meslekte %100 iş bulma garantisi var ki?

    yanlıs dusunuyorsun bı bogazıcınden bı itüden bi odtüden mezun ol bakalım muhendıs olarak falan hemen nasıl ıs buluyorsun hele bogazıcınden olursan yonetıcı bıle olabılıyorsun sırketlerde itü odtü mezunlarını zaten havada kapıyorlar sadece tıp demen yanlıs
  • S



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi brzvtn -- 3 Ağustos 2018; 5:12:16 >
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.