Şimdi Ara

Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
8
Cevap
0
Favori
625
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  •  Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
    Şimdi buradaki maddelerden bazıları bilinmekte;
    -Döneminde epey toprak kaybedildiği,
    -Alkol kullandığı bilinen birşey
    -Diğer son dönem reformcu padişahlar gibi kendisinin de operayı sevdiği tahmin edilebilir
    -Yine dönemin önemli şairleri kendisi hakkında sert şiirler yazmıştır.Mesela Namık Kemal'inde kendisi hakkında bir şiiri vardır.
    -Baskıcı bir padişah olduğu da bilinmekte..
    -


    Buda diğer kısımlar

     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur
     Sultan Abdülhamit hakkındaki bu bilgiler doğrumudur







  • Yukarıda bahsettiğim Namık Kemal'in şiiri

    Bünyan-ı mülke verdi hakkıyla indirası
    Abdülhamit Han'ın Kanun-i biesası
    Mahvoldu din-ü devlet devr-i şeametinde
    Mülkü bitirdi gitti zulmiyle kahrolası...
  • İdeolojik hamasetle yazılmış nefret söylemlerinden başka bişey değil...

    Ayrıca Abdulhamid tam anlamıyla islamcı değil. Dönemindeki bütün islamcılar ona muhaliftir.
    Said Nursiden başla Mehmet Akife kadar neredeyse hepsi. Abdulhamidin hal fetvasını verende büyük islam alimi elmalılı hamdidir.

    Alman emperyalizmide islamcılığı değil, halifeliği kullanmıştır ve bu abdulhamidin politikası dahilindedir. İngilizler karşı Almanların güçlendirilmesi devlet politikasıdır. Tabi Abdulhamid devrilince İttihatçılar bu politikanın tam içine etmiştir... İlber Ortaylının Osmanlı İmparatorluğunda Alman Nüfuzu kitabını öneririm konuyla ilgili.

    İçki içmiş veya içmemiş bu sizi neden rahatsız ediyor? Yoksa yobazmısınız?
    Müslüman bir adam günah işkemez diye bir şartmı var?

    Gene mesele despotluğada gelmiş. Öncelikle şunu söyleyeyim siz Abdulhamid muhaliflerini sadece vatanını seven insanlardanmı sanıyosunuz?????

    İNGİLİZDEN DAHA ÇOK KRALİÇECİ OLANLAR, FRANSIZDAN BU TOPRAKLARA DAHA FRANSIZ KALANLAR, KENDİLERİNE PRENS LAKABINI TAKANLAR, İNGİLİZ KONSOLOSUNUN AT ARABASININ ATLARINI SALIP ARABAYI KENDİ SIRTLARINA BAĞLAYAN ENTELEKTÜELLER, BOER MUHAREBESİNDE SABAHTAN AKŞAMA İNGİLİZLERİ ÖVENLER....

    Bunlarla sınırlı değil mesele. Balkanda dönen oyunu kavrayamayıp dönen oyuna kendilerini kaptırırlarken birileri Abdülhamid onların planını devrildiği anda bozdu. Bunuda o günleri adam akıllı okuyan herkes bilir.

    Abdülhamid problemi bu ülkeye düşmüş olmasıdır. Aynı Mustafa Kemalin problemi gibi.

    Bugün bu iki şahsı ideolojik kör gözle bakanlar anlayamıyolar. Onlar bu ülke için mücadele ederlerken en büyük kazığı gine halkları attı onlara. Çünkü bizim halkımız maalesef kendine en hizmet edeni yarı yolda bırakıp daha öldükten sonra onları yüceltmeye çok meraklıdır.

    Abdulhamit devrildikten sonra nasıl hapis hayatı yaşadığını ve onu devirenlerin nasıl karalama yaptığını şuan onun hakkındaki tüm iftiraların temelinde o karalamaların yattığını ne kadar anlatsak boş...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • medyayı mı kaynak gösteriyorsun
  • Kendisi abdestsiz yere basmayan bir padişahtır.sen bunları nerden uyduruyorsun?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sorular yanıtlar.
    1-Sultan Abdülhamid içki içermiydi?
    -Evet Sultan şehzadeyken içki içerdi fakat bir gece içkiliyken faytondan düşünce bu duruma çok sinirlenmiştir.Ayrıca içkiyi bırakma çabası o zamanlardada vardı.Ve bu olaydan sonra içkiyi bırakır.
    2-İslamcılıkla İslamizm aynı şeymidir?
    -Kesinlikle farklı şeylerdir.Ayrıca burda kasdedilen İslamizm dediğimiz şey Osmanlıcılık ilkesinden sonra gelen ilkedir.Abdülhamid hem islamcı hem islamizm fikrini savunan bir padişahtır.İslamcı sonucuna bir tekkede derviş olmasından çıkıyoruz.
    3-Abdülhamid Halifeliği nasıl kullanmıştır?
    -Sultan Hamid Halifeliği ve Osmanlı Devletinin gücünü Dengeleme Siyaseti doğrultusunda kullanmıştır.Sultan Abdülhamid İngiltereyi evvelden ve ezelden hiç sevmeyip hiç güvenmemiştir.Aynı şekilde Rusyayıda sayabiliriz.Bu Düvel-i Muazzama devletlerine karşı halifeliği kullanmıştır.İngilizleri Hindistandaki Müslümanlarla Rusları ise Özbekistan Kazakistandaki Türk Müslüman Ahali ile korkutmuştur.Bu güçlere karşı ittifak kurmakta yükselişe geçen ve kendine sömürge aramakta geç kalan Almanya ve Rus-Japon harbinde Rusyayı perişan eden Japonyayı dost bilmiştir.
    4-İttihatçılar Abdülhamidi neden istemiyorlardı?
    -Sultan Abdülhamidi istememelerinin nedeni batılı devletlerin oyununa gelmeleridir.İlk başlarda Makedonya civarında toplanan İttihatçılar son zamanlara doğru batılı güçlerin yardımıyla İstanbul ve çevresinde cirit atmaya başlamışlardı.
    5-Halk Abdülhamidi sevmiyormuydu?
    -Halk sonuna kadar Abdülhamidi sever ve kollardı.Ama Abdülhamidin tahtan indirilmesi bir oldu bittiyle gerçekleşmiştir.31 Mart Vakası dediğimiz olay Harekat Ordusunun izinsiz İstanbula girip Abdülhamiti tahttan indirmesiyle sonuçlandı.Abdülhamit hassa ordusu ile onları bozguna uğratabilirdi fakat kardeş kanı akmasını istemedi.Merhameti buna engel oldu.
    6-İttihatçılar Abdülhamidin değerini 1.Dünya Harbi döneminde anladılarmı?
    -İttihatçılar yüzünden Balkan Harbi patlak verdi ve Balkan Harbinde çok büyük bir yara aldık.Bunun üzerinede 1. Dünya Harbi çıkınca İttihatçılar kara kara düşünmeye başladılar.Talat ve Enver Paşalar Abdülhamidi ziyaretine gidip şimdi ne yapıcaz gibi sualler doğrultuyorlardı.Buda onların hata yaptığının göstergesidir.




  • Şehzadeyken alkol kullandığı, sonra bu haldeyken arabayı devirmesi üzerine tövbe edip bir daha içmediğini İbnü'l Emin kaydetmiştir Hariciye Nazırlığı yapan Tevfik Paşa'dan dinlediğine göre.. Dolayısıyla onu alkolle özdeşleştirmek asla doğru değildir. Olsa olsa şahsi ve rücu edilmiş bir hatadır. Hatada ısrarcı olsa konuşmaya değerdi..

    Jurnalcilik meselesine gelince.. Daha şehzadeliğinde tanıdığı ve en yakın bir adamı olan Hacı Ali Paşa'yı bile bir tartışmada İngiliz Sefareti baştercümanı Adam Blok, Tahsin Paşa'ya kendilerinin aldıklarını söylüyor. Tahsin Paşa, "müddet-i ömrümde böyle hayretefza bir söz işitmemiştim" diye nakleder bunu.. Şimdi; Padişahın en yakın adamı bile düşman devlet tarafından satın alınabiliyorsa, jurnalcilikle herkesi takip ve kontrol etmek en tabii ve müstelzim bir tedbir değil midir?!..
    Kaldı ki, bazen takdir-i şayan işler için de kullanılmıştır. Mesela 1 sene rüşvet suçu tespit edilen Said Paşayı, "sultan Murad olsa başımızda böyle şeyler olmazdı" dediği jurnali yüzünden sürgün ediyor Abdülhamid. Sonra da bu jurnali kendi verdirdiğini, rüşvetten dolayı yollasa çoluğu çocuğunun rezil olacağını, bu suretle buna mani olduğunu aktarır.
    Üstelik, Abdülhamid'in jurnaller sebebiyle 1 kişiyi bile asıp kestiği, hatta hapse tıktığı vaki değildir!.. Ancak onu bunla itham edip tahfife kalkanlar, Divan-ı Harp kararıyla ne masumları astı, Gazeteci Samim Bey gibi nice kimseleri öldürttü.. Asılsız iddialarla ne masumları hapsetti, ne canileri dışarı bıraktı!..
    İronik başka bir yanı, "jurnal" demek olan imzasız ihbar mektuplarıyla Abdülhamid'e karşı zihniyetteki 27 Mayısçılar nice insanı hapislerde çürüttüler..

    Ayrıca, Sultan Hamid'in Alatini köşkündeyken Fethi Okyar'a bu konuda önemli açıklamaları mevcut. Okyar'ın aktardığına göre Sultan Hamid, jurnalin bir hadise hakkında haber ve onun izahı olduğunu, bir hükümdarın hayalinden karar veremeyip bunlara ihtiyacı olduğunu vurguluyor. Ayrıca, vatansever birinin hakikat olduğuna inandığı bir vekayii hükümdarına bildirmesinin vatan hizmeti olduğunu hatırlatıyor. Ayrıca İngiltere'de, bütün İngilizlerin İngiliz Entelijans Servisine üye olduğu bilgisini veriyor. Jurnal verenler için de, bugün(konuştuğu gün) onları tel'in ve imha etmeye çalışanlar olduğunu da bildiriyor(Başka bir kaynakta içlerinde Namık Kemal ve Abdullah Cevdet gibiler olduğu ifade edilir). Ve en nihayetinde, Sultan Aziz'in bu olmadığı için, bu haber ve bilgiden yoksun olduğu için Sadrazam ve Seraskerinin tertip eylediği suikasttan haberdar olamayıp katledildiğini ifade ediyor..
    Burada diğer çok önemli bir husus ise, onun bu suretle dünyanın en etkili bir casus teşkilatını oluşturmuş olduğu hakikati. O kadar ki, kendisine suikast tertip eden Ermeni Joris'i bile hapisten çıkarıp ömrünün sonuna kadar ajan olarak kullandı. Bu suretle dünyada meydana gelen vakaları yakinen takip edebildi.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • von bismarcks'nin lafıdır (alman birliğinin kurucusu muydu neydi ilgilenenler daha iyi bilir) dünyada yüz gram akıl varsa doksanı abdulhamitte, beşi bende, kalan beşi de diğer devlet liderleri arasında paylaşılmış durumdadır.
    e şimdi bir devlet büyüğü, kendisinden evvel abdulhamiti övmüş, biz hâlâ kızıl sultan vs... hani adam dese ki 45'i onda, 45'i bende, gerisi paylaşılmış, anlarım iltifattır derim. adam kendisine 5 vermiş abdulhamite 90. artık yorumu size bırakıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi blackstonewashere -- 10 Ağustos 2015; 12:10:39 >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.