Öyle zaten, forumda iki haber okuyup gaza gelen birileri hep olacak. Neymiş geleneksel motorlar bitecekmiş, kolay mı öyle oturmuş bir teknolojiyi terk etmek. |
Toyota, dizellerin hala uzun bir ömrü olduğunu savunuyor (2. sayfa)
-
-
Doğru diyor
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Dizel motorlar zaten dayanıklı, döküm blok kullanıyor, benzinliler gibi alüminyum blok kullanmıyor.
Ayrıca mazot dediğimiz yakıt en güvenli yakıt, çakmak/kıvılcım benzeri ateş ile tutuşmuyor ve yandığında parlamıyor, patlamıyor.
Ayrıca özgül ağırlık konusunda da tasarruf için çok iyi bir yol olduğu gibi, üstüne binen ağırlığa rağmen performans kaybı yaşamayan ve aksine daha güçlü tepki veren ve buna rağmen aynı tüketimi sergileyen kararlı bir motor dizel motorlar.
Küçük hacimde dizel motoru bıraktıktan sonra VAG grubun hali ortada mesela.
Türkiye şartları gibi ekonomisi iflas etmiş ülkelerde dizel motordan gerisi yalan.
-
Otomobil firmaları artık dizel üretmiyor. Mecbur bitecek. 3. dünya ülkelerinin hangi arabalara bindiği kimse ilgilenmiyor.
-
Hala meseleyi anlamayanlar var. Elektrikliye geçiş keyfiyetten değil, zorunluluktan. Dizelin ömrü olsa ne olacak, devletler önünde sonunda tüm fosil yakıtları yasaklayacaklar çünkü zorunda kalacaklar.
Bir grafik bırakayım, belki o zaman meseleyi anlarsınız çünkü gerçekten olan biteni hiç anlamamışsınız:
-
iyi de şuan üretilen elektriğin %60'ı fosil yakıtlarla ele ediliyor. bütün araçları elektriğe çevirince talebi karşılamak için daha fazla kömür/doğalgaz yakımı daha fazla doğa katleden HES kurulumu yapman lazım ne anladım bu işten?
rüzgar, güneş enerjisi falan deme şimdiki talebe bile yetmiyorlar. bir gün bu değişirse işte o zaman dizel/benzin vs bitti diye konuşabiliriz
-
Toyota, elektrikli otomobil yapamadığı için hibrite zorluyordu. Şimdi ise dizel diyor. Doğru motorları uzun ömürlü pat diye de kullanımı bitmez ve uzun yıllar kullacılar isteyebilir.
elektrik kaçınılmaz gerçeklik maalesef. Ayak uyduramazsa güle güle sana güle güle şarkısı ile Toyota'yı uğurlayacağız
-
En kötü senaryoda bile BEV kullanımı fosil yakıtlı otomobil kullanımından daha az çevreyi ve havayı kirletiyor. Bu tür argümanların bilimsel bir temeli yok. Bu tür karşılaştırmalar somut veri setleriyle defalarca yapıldı ve elektriğin en kirli üretildiği ülkeler arasında olan Hindistan'da bile elektrikli otomobillerin çevreyi daha az kirlettiği gösterildi(*). Elektriğin temiz üretildiği, Norveç, Fransa, kanada vb. gibi ülkelerde ise fark BEV lehine devasa.
Elektriğin fosil yakıtlardan üretilmesi halinde dahi elektrikli otomobiller daha az CO2 salınımına neden oluyor. Aksi iddialar veriye dayanmayan temelsiz şehir efsanelerinden öteye geçemiyor. Bu iddia sahiplerinin anlamadığı şu: Fosil yakıtttan örneğin doğalgazdan elektrik üreten santralların verimi benzinli bir otomobilin 2 katından bile fazla, 2,5 katına yakın. Bugün en eski teknoloji kömür santralı bile %30-35 verimle çalışıyor ki hala benzinli arabaların veriminden yüksek. Oysa yeni nesil kömür santrallarının çoğu %45 civarında verimle çalışıyor (**). Özetlersem, fosil yakıtlardan elektrik üreten santralların verimi fosil yakıtlı otomobillerin veriminin hayli üzerinde. Bu nedenle böyle elektrik üretilen ülkelerde dahi elektrikli otomobiller bu yüzden çevreyi daha az kirletiyor.
(*) Global-LCA-passenger-cars-jul2021_0.pdf (theicct.org)
(**) Technology Roadmap - High-Efficiency, Low-Emissions Coal-Fired Power Generation – Analysis - IEA
Sadece şu akademik çalışmada bile elektrikli otomobillerin Hindistan'da fosil yakıtlılara oranla %40 daha az CO2 salınımına yol açtığı gösterilmiş:
Şu da Hindistan'da elektrik üretiminin kömür payını (%73) gösteren Dünya Bankası verisini de paylaşayım:
Electricity production from coal sources (% of total) - India | Data (worldbank.org)
Şu da büyük yaygara koparılan dünyada kömürden elektrik üretimini gösteren tablo. Görüleceği üzere dünyanın çoğunda elektrik üretimi kömüre bağımlı değil, sadece belli başlı ülkeler kömüre ağırlık vermiş:
Share of electricity production from coal, 2022 (ourworldindata.org)
Doğalgazdan elektrik üretimi ise kömür kadar sorunlu değil çünkü modern rejeneratif "kombine"doğalgaz santrallarında verim %60'lara dayandı. Bu muazzam bir verim Carnot çevrimi düşünüldüğünde. Örneğin General Electic marka 9HA gaz türbini tam %64 verime ulaşabiliyor, üstelik %50 hidrojen üretme kapasitesi vaad ediyor. Süper:
9HA Gas Turbine | 9HA.01 and 9HA.02 | GE Vernova
Sonuç olarak, elektrik nereden üretilirse üretilsin, elektrikli otomobil kullanımı daha az CO2 salınımına yol açıyor. Değişen sadece oran. Hindistan'da bu oran atıyorum %10-20 arasıdır, Norveçte %90-100 arasıdır, diğer ülkelerde bu 2 ekstrem arasında yer alıyordur. Yani öyle "elektrik fosil yakıtlardan üretildiği sürece elektrikli otomobilin bir anlamı yok" argümanı oldukça mesnetsiz, veriye dayanmayan bir argümandır, veriyle değil, hisle dile getirilmektedir.
İşte bunun için devletler elektrikli otomobilleri teşvik edip, fosil yakıtlıları bir takvim dahilinde yasaklıyor; keyfiyetten değil, tüm bunlar araştırmalarla ve verilerle görüldüğü için.
Edit: İmla
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 7 Nisan 2024; 16:45:59 >
-
anladım hocam güzel bilgiler. elektriğe alternatif olarak biodizel gibi daha çevreci yakıtların yaygınlaşma durumu var mı?
-
Emmi Toyota büyük suv ve kamyon demiş emmi. Otomobil mi demiş :D Nerenle okuyorsun emmi.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
hocam zamanında elektrikli araçlardan içten yanmalı , petrole dayalı araç geçişini sağlayanlar bugün aynı şeyi petrolden elektrikliye geçişi yapıyorlar.
bu bir dönüşüm hareketi. bazı devletler ve petrol devleri bu dönüşümü ortaklaşa yapıyorlar.
1870 lerde soba gibi çalışan içten yanmalı araçlar basit ve kullanışlı. elektrikli araçlar için gerekli teknoloji o zaman çok düşük seviyelerde.
zaman herşeyi gösterecek.
müşteri için amerika gibi yerlerde hidrojen,doğalgaz,yüzde yüz elektrikli, hibrit ya da sadece içten yanmalı motorlu vb. seçenekler mevcut. insanlar istediklerini gidip satın alıp kullanabiliyorlar en nihayetinde.
-
2023 e-Skyactive manuel 122HP Mazda 3, bir depo ile ş.içi/dışı ortalama 1100km rahat gidiyor, depo 2dk'da doluyor. Emisyonu yok gibi. Böyle bir konfor, güzellik dururken, tuzdan üretilmiş lityumlu 500-600kg bataryalı e-araçlarla 100% şarjla bol yokuşlu Anadolu yollarında 400km gidebilirsek başarılı sayılıyor. %100 şarj en az 1 saat sürüyor. 2dk 'ya karşılık 1 saat bekleme süresi kabul edilemez. Daha başka sorunlar da var, fakat bence en önemli sorun bu. e-araçlar kaybederse bence en çok bu sebepten kaybedecek.
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
Teşekkürler. Biyodizel kısa vadede, sıfır emisyonlu ulaşıma geçene kadar çözümlerden biri olabilir. Bazı bilim adamları iklimin daha fazla beklemeye tahammülü olmadığını, bir an önce emisyonların azaltılması gerektiği konusunda ısrarcı. Bunun için benzin/motorin yerine hemen/acilen biyo dizele geçilmesi gerektiğini savunuyorlar ama çoğunluk biyodizeli nihai çözüm olarak görmüyor. Bunun nedenleri var:
Evet, biyodizel bir döngü yarattığı düşünüldüğü için karbon nötr olarak görülüyor ancak biyodizelin açmazı şurada: Biyodizel için ekim yapılacak yeterli ekstra arazi yok, mevcut arazilere de ekim yapılmak zorunda. Bu da gıda fiyatlarının alıp başını gitmesine ve açlığa neden olabilir. Ya da daha kötüsü ormansızlaşmaya neden olabilir ki nitekim Brezilya'da, Burma'da, Borneo'da ve Sumatra ile Endonezya'da yağmur ormanları bu ve benzeri nedenlerle sürekli yakılarak tarım arazisi yaratılıyor (Brezilya'da et sığırcılığı için hayvan yemi yetiştirmek üzere ve etanol üretimi için, diğer yerlerde palm ve hindistan cevizi yağı için ormanlar yakılıyor).
Ayrıca biyodizel ile CO2 döngüsü verimi tabii ki %100 değil, yani hala tam olarak karbon nötr bir enerji kaynağı değil ama fosil yakıtlara göre çok çok daha düşük bir CO2 emisyonu yarattığı kesin.
Biyodizelin önündeki ikinci engel dağıtım sisteminin yeniden yapılandırılması gerekliliği. Bu elbette aşılır ama kısa vadede aynı hidrojenin başına gelen gibi bir sorun olarak duruyor. Bununla birlikte biyodizel ağır vasıtalara elektrikten daha uygun. Ağır vasıtalarda, iş makinelerinde vb. batarya kullanımı pek efektif değil. Onun için bu tür araçlarda hidrojen ya da biyodizel daha anlamlı bir alternatif gibi duruyor.
İdeal ulaşım enerjisi, en azından otomobiller ve motosikletler için elektrik gibi duruyor, yeter ki yenilenebilir kaynaklardan üretilsin. Batarya kullanımına ilişkin mevcut sorunlar (menzil, şarj süresi, ömür vb.) ise önümüzdeki 10 yıl içinde büyük ölçüde aşılır.
Ayrıca elektrikli otonun biyodizel yakıtlıya oranla 2 önemli avantajı daha var:
- Gürültüsüz çalışıyor. Gürültü insan sağlığı üzerinde olumsuz bir etken, BEV* veya FCEV* ile bu sorun ortadan kalkıyor.
- Sıfır emisyonlu. Biyodizel çevreci de olsa motorda yanarken hala CO2 ve diğer yanma ürünü gazları üretip egzozdan şehrin içine salıyor ve şehir insanı bunları solumaya devam edecek demektir biyodizel kullanılsa bile. Yani bir yerde yanma reaksiyonu varsa gürültü ve zehirli gazlardan kaçış yok. onun için en azından şehir içi ulaşımda yanma reaksiyonuna dayalı tahrik sistemlerinden yani ICEV*'den vazgeçmek gerekiyor.
Elektriklinin (BEV) bir bariz dezavantajı ise bataryanın yarattığı elektromanyetik alan. Bunun sağlığa olası etkileri henüz araştırılmadı ama zaten EM hayatımızın her yerinde var (radyo-tv sinyalleri, hücresel baz istasyonları, cep telefonları, uzaktan kumandalar, wifi, BT, evdeki ve işyerindeki tüm elektrikli cihazlar vb.)
Elektriklinin gelecek açısından bir diğer avantajı otonom sürüşe ve sürücüsüz ulaşıma en uygun otomobil türü oluşu. Mevcut içten yanmalı motorlar otonom sürüşe ve sürücüsüz otomobile pek uygun değiller. Bu da gelecekte küresel ısınma sorunu olmasa bile zaten tedavülden kalkacaklarını gösteriyor çünkü gelecek projeksiyonlarında otomobil sahipliği yerine bambaşka bir model öngörülüyor. Bu gerçekleşirse, zaten elektrikliye pek alternatif yok.
Kısacası, biyodizel ulaşımda sıfır emisyona ulaşma yolunda ivedi bir geçiş aşaması/ön-aşama olabilir ama kalıcı bir çözüm olabileceğini düşünmüyorum pek.
* Mesajımı okuyanlar arasında terminolojiye hakim olmayanlar olabileceği için kısa bir not:
BEV: pilli elektrikli araba
FCEV: Hidrojen yakıt hücreli elektrikli araba
ICEV: İçten yanmalı motorlu araba
Edit: İmla ve ekleme.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 6 Nisan 2024; 20:29:36 >
-
Uzun omurden kasti kullanim için yoksa motorun dayanimi benzinlide daha uzun 500 bin km de tr sartlarinda zortingen oluyor cogu diesel
1 milyon km yapan taksilerde benzinli ticari disinda diesel alinmaz ahmaklik.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Şu an üretilen elektriğin gerçekten fosil yakıtlarla elde edildiğine inanıyor musunuz? Fosil yakıt tanım olarak milyonlarca yıl önce ölmüş dinozor fosillerinin yağından üretilen yakıt demek. Sizce burada biraz hikaye payı yok mu? Günde 16 milyar litre petrol cıkıyormuş, yerin altından. Hergün 16 milyar litre petrol, kesintisiz cıkıyor, geçtiğimiz 150 yıl boyunca cıktı önümüzdeki xxx yıl boyunca da cıkacak. Bu ne dinozormuş böyle? diye hiç düşündüğünüz olmadı mı? Bu öyle dinozor ki, hem milyar otomobil, otobüs, kamyon, iş makinası, gemi, uçağın yakıtını karşıladı, hem de elektrikli araçların elektriğinin %60'ını (siz dediniz) karşıladı. Bu dinozorlar neymiş böyle? Böyle değişik sorular sorma vakti geldi.
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
Ne anlatıyon kardeş? ben ne yazmışım git bi oku bakalım. bi dinazor duyarı kalmıştı o da oldu
-
dinozor duyarı kasmam olanaksız. cunku benzin ve mazot dinozor yağı değil ! benzin ve mazot sentetik üretim ! ancak duvardaki prize ve e-araçları şarj eden elektrik dinozor yağından veya doğal gazdan üretilmiyor ! üretilmesi mümkün değil ayrıca prizdeki e-şarj istasyonundaki elektriğin dinozor yağı, kömür veya doğalgaz termik santralinde üretildiğini kesin ispatlayacak bir kanıt bir gerçek de yok. elektrik 7 gün 24 saat sürekli geliyor. hergün sayısı artan e-araçların elektriği de 7x24 geliyor. İyi de onların elektriği nereden geliyor? Yeni termik santraller mi kuruldu, haberimiz mi yok? Sıra dışı sorular sorma vakti geldi !
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
ramazan ayında üflemeyin bari.
reis hiç kafa açmıyorsun dalga geçecek başka birilerini bul
-
uçmuşsun sen biraz. şimdi dünya düz falan da dersin.
bu arada sorularında bir sıradışılık falan da yok. avrupa'nın heryeri nükleer santral dolu. bir ton da doğalgaz santrali var. buna rağmen artan bir enerji sıkıntısı var. fosil yakıtlar neden bu kadar süredir bitmedi sorusu da sıradışı değil saçma bir soru. milyonlarca yılın birikimi bu fosil yakıtlar. öyle hemen bitmez tabi ama 100 yılda tahminen yarısını bitirdik. petrol neden durmadan daha pahalı oluyor sanıyorsun? gitgide daha zor çıkarılan petrollere geliyor sıra. rüzgar ve güneş enerji santrallerini desteklemekteki tek amaç temiz çevre değil, bir şekilde mecbur dünya buna. bir noktada üretilen enerji yetmeyecek. bakalım o zaman ne olacak.
-
iPhone 4 kullanıcıları gibi priz aramaktansa dizele devam
Ne zaman şarjda 13 performansı yakalanır o zaman alınır.
Kimse kendini kandırmasın evin ikinci aracı olarak kullanılır
< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X