Şimdi Ara

Trafik Kazası - Değer Kaybı Hakkında. (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
93
Cevap
8
Favori
13.044
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • relaxist R kullanıcısına yanıt
    Merhaba ,
    Olayı ve talebinizi anlatan kısa bir yazı yazabilirsiniz , belli bir format mevcut değil . Ayrıca bence mahkeme yerine sigorta tahkim komisyonuna gidiniz. Hem daha hızlı sonuç alırsınız hemde masraf yapmamış olursunuz.
    İyi çalışmalar.
  • yakın zamanda genel şartlar değişecek ve bu hususta yeni düzenlemeler gelecek.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: meph

    deger kaybi davasi acar olurda kazanirsaniz, kazandiktan sonra olurda icra yoluyla paranizi alamazsaniz, bana danisin baska turlu hallederiz, benimde o sekilde bir katkim olsun.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: laptop arası köfte

    Değer kaybı davası gibi bi saçmalık acilen yasaklanmalı...yahu sen bu araç ile trafiğe çıkıyorsan,başına gelebilecek her türlü kazaya hazırlıklı olman lazım.....düşünüyorum da,sen geleceksin,benim aracıma çarpacaksın,hatalı olmana rağmen aracın hasar alıp değer kaybettiği için değer kaybı davası açacaksın bana öyle mi?vururum ulan onu

    Olur.!!!

    Ben sıfır arabamla , ailemle yolda giderken 3 maganda gelecek arabamın yarısını göçertecek. Varsa sigortası yaptıracak. Ya da benim kasko yaptırıp karşıdan tahsil edecek.
    Ama benim aracımın boyalı-değişen parçası olduğu yanıma kâr kalacak. Ondan sonra benim aracımın 2. el değeri 3-4 bin TL düşecek. Benim suçum ne? Trafikte öyle magandalar var ki! olay sadece "Aracı yaptırdık, oldu!" olmamalı.


    Adamın 3-4 bin TL lik aracı var. Acemi acemi , lastikleri eski, freni tutmaz, ya da çoluk çocouğa vermiş arabayı yola çıkıyor, Nasıl olsa 3 bin liralık araba diyor. Adam park ederken dönüp arkasına bakmıyor. Reno'yla vursam ne olur diyeni duydum. Arkada kini hiç düşünmez.
    Benim 3-4 yıl kredi çekerek aldığım arabaya gelecek vuracak. Sonra sigortadan boyatacak. İş başınıza gelince anlarsınız. Allah göstermesin.

    Örnek: Adam oto parkta Toros'un kapısını bir açtı. LAAAAAK diye benim kapıyı çizdi/göçertti. Dönüp arkasına bile bakmadı. Boyatsam (metalik renk komple boyanır) araç boyalı olacak. Boyatmaz isem olmayacak. Adama söylesen sigortam boyatsın der. Ama bu değer kaybı parasını öderse kapıyı "ımııııl ımıııl" açar.

    Bunun gibi örnekleri çoğaltabiliriz.

    Bir arkadaşın 2 yaşındaki arabasına Tüpçünün mobiletin arkasına takılan römork tarzındaki o şey boydan boya çizmişti/ezerek. Koca bomboş yolda gelip, çırak arabayı haşat etmiş. Arka çamurluktan başlamış ön tamponun ucuna kadar yan profili boydan boya çizmiş, hafifte ezmiş.
    Ülkemizdeki çoğu motor sürücüsü gibi Ehliyette yok. Çırağın patronu Adam "Sanayide boyatalım. Daha ne istiyorsun" deyip işin içinden çıkmış. Mecburen anlaşmışlar.


    Eğer kanunen benim araç değer kaybı bedeli talep hakkım olsa, adam hem aracımı yaptırır hem da değer kaybımı öder.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: laptop arası köfte

    Değer kaybı davası gibi bi saçmalık acilen yasaklanmalı...yahu sen bu araç ile trafiğe çıkıyorsan,başına gelebilecek her türlü kazaya hazırlıklı olman lazım.....düşünüyorum da,sen geleceksin,benim aracıma çarpacaksın,hatalı olmana rağmen aracın hasar alıp değer kaybettiği için değer kaybı davası açacaksın bana öyle mi?vururum ulan onu

    Olur mu canım? Çarptığınız adamı mağdur etmeyeceksiniz. Adamın arabasına çarp , çiz, sigortam boyatsın. 2. elde değer kaybı ne olacak?

    Adam 3-4 bin liralık Reno'yla trafikte gelecek benim arabamı KAYFİİİ telef edecek. "Reno'ya ne olur ?" mantığı ile piyasada gezecek.
    Aracımın değer kaybı olmayacak mı?

    YA da maganda gibi trafikte terör estirecek. Arabayı boyat, işi bitir olmaz. Herkes kendi aracını düşündüğü kadar karşısını da düşünmeli.

    Yapılan hiç bir suç karşılıksız kalmamalı.




  • Değer kaybını ödemek sigorta şirketlerinin sorumluluğundadır. Aynı hasar durumunda olduğu gibi. iki yıl geriye dönük kazalarınız için, bir sigorta eksperi vasıtasıyla değer kaybı raporu temin edebilirsiniz. Bu raporu sigorta şirketine ilettikten sonra eğer ödemeyi gerçekleştirmezlerse tahkim komisyonuna başvurabilirsiniz. Bazı şirketler ödeme yapıyor. Bazıları yapmıyor. Ama kanunen ödemekle mükelleflerdir Yargıtay kararları bu yöndedir. Bu sadece ülkemizde değil Avrupa ve Amerika'da da böyledir. Ama aynı sigorta şirketleri Türkiye'de farklı, keyfi uygulamalarda bulunabilmektedirler. Diyelim eksper 3 bin lira yazar, şirket 2 bin lira öder, kafi gelirse eyvallah dersiniz, kabul etmezseniz üstü için tahkim komisyonuna başvurursunuz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sky_lark

    quote:

    Orijinalden alıntı: laptop arası köfte

    Değer kaybı davası gibi bi saçmalık acilen yasaklanmalı...yahu sen bu araç ile trafiğe çıkıyorsan,başına gelebilecek her türlü kazaya hazırlıklı olman lazım.....düşünüyorum da,sen geleceksin,benim aracıma çarpacaksın,hatalı olmana rağmen aracın hasar alıp değer kaybettiği için değer kaybı davası açacaksın bana öyle mi?vururum ulan onu

    Olur.!!!

    Ben sıfır arabamla , ailemle yolda giderken 3 maganda gelecek arabamın yarısını göçertecek. Varsa sigortası yaptıracak. Ya da benim kasko yaptırıp karşıdan tahsil edecek.
    Ama benim aracımın boyalı-değişen parçası olduğu yanıma kâr kalacak. Ondan sonra benim aracımın 2. el değeri 3-4 bin TL düşecek. Benim suçum ne? Trafikte öyle magandalar var ki! olay sadece "Aracı yaptırdık, oldu!" olmamalı.


    Adamın 3-4 bin TL lik aracı var. Acemi acemi , lastikleri eski, freni tutmaz, ya da çoluk çocouğa vermiş arabayı yola çıkıyor, Nasıl olsa 3 bin liralık araba diyor. Adam park ederken dönüp arkasına bakmıyor. Reno'yla vursam ne olur diyeni duydum. Arkada kini hiç düşünmez.
    Benim 3-4 yıl kredi çekerek aldığım arabaya gelecek vuracak. Sonra sigortadan boyatacak. İş başınıza gelince anlarsınız. Allah göstermesin.

    Örnek: Adam oto parkta Toros'un kapısını bir açtı. LAAAAAK diye benim kapıyı çizdi/göçertti. Dönüp arkasına bile bakmadı. Boyatsam (metalik renk komple boyanır) araç boyalı olacak. Boyatmaz isem olmayacak. Adama söylesen sigortam boyatsın der. Ama bu değer kaybı parasını öderse kapıyı "ımııııl ımıııl" açar.

    Bunun gibi örnekleri çoğaltabiliriz.

    Bir arkadaşın 2 yaşındaki arabasına Tüpçünün mobiletin arkasına takılan römork tarzındaki o şey boydan boya çizmişti/ezerek. Koca bomboş yolda gelip, çırak arabayı haşat etmiş. Arka çamurluktan başlamış ön tamponun ucuna kadar yan profili boydan boya çizmiş, hafifte ezmiş.
    Ülkemizdeki çoğu motor sürücüsü gibi Ehliyette yok. Çırağın patronu Adam "Sanayide boyatalım. Daha ne istiyorsun" deyip işin içinden çıkmış. Mecburen anlaşmışlar.


    Eğer kanunen benim araç değer kaybı bedeli talep hakkım olsa, adam hem aracımı yaptırır hem da değer kaybımı öder.


    Ülkemizde arabayı kullamaktan çok 2. elini düşünmenin sonuçları bunlar işte. Neymiş boya varmış diye değeri düşermiş. Kardeşim boyadan ötürü arabanın değerinin düşmesi saçmalığı bir bizim ülkede var.

    Adam arabayı spor diye sürekli redline'da kullanmış, daha 25000 deki araç yağ yakıyor, satarken sorun yok,
    Adam arabanın altını vurmuş alt takım ve bir kaç parça değişmiş satarken sorun yok,
    Adam aracı gece gündüz kullanmış ama satarken 125000'den 25000'e düşürmüş satarken sorun yok,
    Arabanın kapısında boya var, bu araba taklalı fiyattan 8000 lira düşersen satarım!

    Oldu!!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi robotica -- 4 Ekim 2013; 20:55:58 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Değer kaybı hususu sadece ülkemizde yaşanan bir olgu değildir, Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş sigortacılık sektörüne sahip ülkelerde değer kaybı tazminatı ödenmektedir.

    Tarafımca yayınlanmış olan üç adet yazı aşağıda bulunmaktadır. İlki Avrupa'da bulunan Bağımsız Eksperler Derneğinin bir Türk eksper üyesi tarafından Türkçe'ye çevrilmiş olan makaleyi içeriyor. Sonraki iki adet yazım ise Amerika'da değer kaybı raporları yazan bir firmanın yardımıyla edindiğim bilgileri içeriyor.

    Avrupa'da uygulanan değer kaybı hesap teknikleri:

    Değer kaybının Avrupa uygulamalarını araştırırken şu güzel yazıyı buldum. Eksper Yaşar Uysal Bey'in eksperhaber.com adlı sitede yayınladığı yazıdır. Yazının bir kısmının ya da tamamının Almanca Türkçe çevirisi, yazının en altında da ismi görülen Sayın Şinasi Ekincioğlu Bey'e aittir. Şinasi Bey'in SED'de kayıtlı Oto Kaza Eksperi olduğu görülüyor fakat Levha'da ismi yok. En altta da adı geçen "BVSK (Serbest Motorlu Araç Eksperleri Derneği)" de, anladığım kadarıyla Almanya'da bulunan bir eksper/uzman/avukat derneği. Şinasi Bey bu güzel teknik ve teorik bilgileri Türk Sigorta sektörüne ve eksper camiasına kazandırmış. İzinsiz paylaştığım için umarım herhangi bir sorun olmaz, buradan teşekkürlerimi belirtmek istiyorum. Bu arada ben de saat geç olduğu için tamamını okuyamadım ama bitirdiğim kısmına kadar, rehber ve yardımcı olabilecek gayet güzel değer kaybı hesap teknikleri ve örnekleri var. Yaşar Bey'e ve Şinasi Bey'e tekar teşekkürler. Oto branşı meslektaşlarımın vakit ayırıp bir göz gezdirmelerini tavsiye ederim. Orijinal link;

    http://eksperhaber.com/deger-kaybi-analiz-ve-parametreleri.html

    Türkiye Sigorta sektöründe yeni gündeme gelmekte olan Trafik kazalarında
    KTK Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçeleri gereği kazaya karışan araçların kusur
    dağılımı sonrası mağdur araca sigortalının verdiği hasar / zarar aracın değer kaybına
    ilişkin talepler ve rapor tanzimleri gözlemlenmiştir.
    Sigorta Şirketleri kendilerinden talepte bulunan şahıs / kurum / kuruluşların
    teknik dayanıksız detayı araştırılmadan aracın durumsallığı değerlendirilmeden bu
    taleplerin aşağıda deklere edilen parametrelerin korelasyonlu kıyaslanarak objektif tespit
    yapılabilir.
    DEĞERLENDİRME PARAMETRELERİ
    ** 100.000 Km
    Aracın yaptığı kilometre 100.000 km ve yakın olması AB ülkelerinde 100.000 KM
    baz alınsada Türkiye şartlarında yol / Atmosferik şartlar ve yerleşim bağlamında
    80.000 km sınırı optimum olacağı düşünülmektedir.Diğer kriterleri değerlendirilmeye gerek
    kalmadan değer kaybı uygulaması yapılamaz.
    ** MODEL 5 YAŞ SINIRI
    Aracın model yılı 5 yılı tamamladığında ve Türkiye şartlarında malzeme
    yorgunluğunu tetikleyen unsurlarla 4 yıl / yaş uygun olacağı düşünülmektedir.Diğer koşullar
    değerlendirilmeden değer kaybı uygulaması yapılmaz.
    ** ARAÇÜZERİNDE DEĞİŞMESİ GEREKEN KOMPANENTLERİN SÖKÜLÜP /
    TAKILABİLİR ÖZELLİĞİ
    Aracın onarımı esnasında gereksinimi olan kompanentlerin sökülüp takılabilir
    olmaları aracın Tampon / ön çamurluklar / Kapılar yetkili servis ortamında veya
    Atelye koşullarında onarıldığında değer kaybı uygulaması yapılmaz.
    ** ARACA AİT ESKİ HASARLAR
    Aracın önceye ait hasarları tespit edildiğinde kendi insiyatifiyle veya III.şahısların
    verdiği zararla olsun değer kaybı değerlendirilemez.
    ** 2.000 TL LİMİT
    Türkiye’de uygulama örneği şimdilik olmasada AB ülkelerinde (Almanya / Fransa
    /Hollanda vb. 800 Euro) limit hasarların altındaki talepler değerlendirilmeyip F lüx sınıf E / D
    sınıfı üst segment araçlarda durumsallığına göre diğer kriterleri sağlasada limit değişkenliği
    yapılabilir.
    2
    ** SERVİS / ATELYE ORTAMI
    Araçların yetkili servis ortamında Distribütör’e ait servis şebekelerinde yapılan
    onarımlar ve Türkiye’de Atelye ortamında standardı olan TS’li ve block muafiyeti
    kapsamında yedek parça kullanılarak yapılan onarımlar mağdurun kendi insiyatifiyle
    yaptırması veya Sigorta Şirketlerinin atelye ve yetkisiz atelye farkı söz konusu
    olamayacağı kanaatimdir.
    ** 2.EL DEĞERİ PİYASA REALİTESİ
    Hasarlı aracın onarımı tamamlandığında onarımın lokasyonu ve aracın fizyonomisi
    görseliği değerlendirildikten sonra değer kaybı olsa bile 2.el değer bandında alt ve
    üst limitler dahilinde pazarlanabildiğinde talep olan değer kaybı itirazı söz konusu
    olabilir.
    ** ARACI KULLANAN SÜRÜCÜ SAYISI
    Aracın kiralama filolarında veya çok sayıda kullanıcının bulunması da
    değerlendirilmesi gereken parametredir.
    ** ARACIN ANA GÖVDE VE ŞASİYE KAYNAKLI KOMPANENT DEĞİŞİMİ
    Değer kaybına ilişkin yargıtay kararlarında hasarlı araç onarılmış olsa bile aynı
    nitelikteki hasara uğramayan aracın değerinden düşüktür ifadesi araçlardaki
    durumsalıık özelliğini öncelik haline getirmektedir.
    Aracın ana gövdesine kaynaklı puntalı montajlı parçaların Tavan Sacı – Arka
    çamurluklar – yan marşbiyel – yanal direkler – taban sacı – iç karkas ve takviye
    saçlarının montajı belirlenen limit üstünde kalmak kaydıyla aracın ekspertizini yapan
    bilirkişi ve eksperin objektif korelasyonlu değerlendirmesi sonucu Değer Kaybı
    tazmini hasarın Aşağıda yazılı yıl / yüzde oranları doğrultusunda söz konusu olabilir.
    1. yıl %25
    2. yıl %20
    3. yıl %15
    4. yıl %10
    5. yıl % 5
    SONUÇ OLARAK
    Yukarda yazılı deklere edildiği üzre değer kaybı uygulaması aracın dış sökülüp
    takılabilen kompanentler haricinde aracın ana gövdesine kaynak / punto ile birleşimi
    yapılan kompanentlerin limiti aşma durumunda görsel durumsallığında
    değerlendirilerek belirli yüzdelerle model ve yılına göre değer kaybı uygulaması söz konusu
    olabilir.
    AB Ülkelerinde Almanya’da eyalet bazında bazı lokal bölgelerde aşağıda detaylı
    deklere edilen model ve sistemler uygulansada Türkiye’de Pazar dinamikleri otomotiv
    / sigorta sektörü ilintili şartlar korelasyonlu detaylandığında Türkiye’de
    uygulanabilecek realitede donanımlı model tasarlanması için ortak platform
    oluşturulması sektörün kazanımı olacaktır.
    3
    AB ÜLKELERİNDE DEĞER KAYBINA İLİŞKİN TEMEL BİLGİ BAKIŞ AÇISI
    UYGULANAN MODELLER VE KARŞILAŞTIRILMASI
    Bir motorlu araç zorunlu mali sorumluluk sigorta hasarında sigortacı ve sigortalı
    arasında birçok anlaşmazlık çıkabilir. Aslında ilk olarak onarılmış hasara bağlı teknik
    olmayan ticari değer kaybının haklılığı tartışma konusudur. Bu ilke üzerinde anlaşma
    sağlandığında bu kez tartışma değer kaybının yüksekliği üzerinde sürer. Onarılmış hasara
    bağlı ticari değer kaybı(çevirenin notu: orjinalliğin kaybı) özellikle hasarlı aracı ikinci elde
    satın alan kişinin satınalma sırasında bu ticari kaybı ne kadar gözettiğine dayanan kişiye özgü
    değerlendirmeleri yoluyla belirlenmektedir. Onarılmış hasara bağlı teknik olmayan ticari
    değer kaybı, saklı kalabilecek kaza hasarları nedeniyle aracın başkasına devrinde düşük gelir
    elde etme riskine karşı düşünülmüş bir değer ayarlamasıdır.
    Gelişmiş onarım teknikleri yoluyla onarımların uzmanlar tarafından daha doğru
    yapılabilmesine bağlı olarak bugün bu risk geçmişe nazaran bir hayli azalmıştır. En uygun
    onarım yoluna işaret eden hasar raporları araç sahiplerinin bu bilinç sürecine katkı
    sağlayabilmektedir.
    Eksper, onarılmış hasara bağlı teknik olmayan ticari değer indiriminin belirlenmesinde
    kazazede, sigortacı ve onarım servisi arasındaki çatışma alanında ve tartışma
    içinde kalmaktadır. Bu noktada sorun teknik olarak haklı çıkarılamayan fikirler yoluyla hasara
    bağlı ticari değer kaybının makul olarak karşılanabilmesidir. Sigortalı yönünden bakıldığında
    abartılı bir ticari değer kaybı geçerli olmalıdır. Oysa öte yandan eksper piyasada teknik olarak
    usulüne uygun onarılmış kazalı araçlarda bile belli ticari indirimler geçerliyse dahi hasara
    bağlı teknik olmayan ticari değer indirimini kabul etmeyen bazı düzenlemeye tabi
    sigortacılarla çatışmaya düşebilir.
    Araç satın alma kararına etkili olacak şekilde hasara bağlı ticari değer kaybını
    belirleyebilecek yegane referans değerler rayiç değer ve onarım kapsamıdır. Onarım
    kapsamında ise hasara bağlı ticari değer indirimini etkileyecek faktörler ile satın alma
    davranışını etkilemeyen ya da az etkileyen faktörler ayrıştırılmalıdır. Kazalı bir araçta
    onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybını belirlemek bir sigorta eksperinin başlıca
    görevlerinden biridir.
    Eksper değer kaybını belirlerken onarılmış hasara bağlı teknik olmayan ticari değer
    kaybında hasarın meydana geliş zamanını, onarılamayan hasara bağlı teknik değer kaybında
    ise onarım kararlarını tam olarak saptamak durumundadır. Tam ziya kararı verilmediyse ticari
    değer kaybı, aracın onarılıp onarılmayacağından bağımsız olarak yine de saptanmak
    zorundadır. Bir araç satıcısının ya da alıcısının kişiye özgü değerlendirmelerini kararına esas
    almak eksperin görevi değildir.
    Öte yandan sigortalıya aracını satarken hangi makul nedenlerle aracının değerini
    yitireceği ve hasarının onarılmasına rağmen piyasanın hangi değerlendirmelerine maruz
    kalacağı anlatılmalıdır.
    Eksper kararlarıyla aynı zamanda pazarı etkilediğinin farkında olmalıdır. Eksper değer
    kaybını saptarken potansiyel bir alıcının onarılmış aracı alırken hasar görmemiş bir araca göre
    yapacağı farklı tahmini gözetebilmelidir.Satın alma algısı yapılan onarımın türüne bağlı
    olduğundan pazarda kullanılan hesaplama yöntemleri tam olarak yardımcı olamayacaktır.
    4
    Rayiç değeri hesaplarken eksper ortalama bir alıcının tahmininden yola çıkmalıdır.
    Özel bilgiler ya da abartılı görüşler değer kaybını hesaplarken tümüyle dışarıda tutulmalıdır.
    Motosikletlerde onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybı kural olarak yalnızca hasar sıra dışı
    özellikteyse ve özellikle şase parçaları değiştirilmek ya da onarılmak zorunda kalındıysa
    geçerli olabilir. Günümüz motosikletlerinin teknik dizaynına bağlı olarak ticari değer kaybını
    ilke olarak reddeden görüşler çağdaş değildir.
    Raporlanan araçta önceki hasarların saptanması ticari değer kaybını dışlamayı
    gerektirmez. İkinci hasarda ilk hasar ile benzer bir hasar görüntüsü varsa ikinci hasardaki
    değer kaybı azalırsa da potansiyel bir alıcı için aracın durumu önemli olduğundan ikinci
    hasarın nispi etkisi önem taşımaz. Hasarlar aracın farklı yerlerindeyse yine de sadece tek bir
    değer kaybı hesaplanırken araç kusurunun ilk hasarla başladığı gözetilmelidir. İkinci el pazarı
    bulunmayan münferit üretimlerde ( devlet işleri için özel yapım araçlar vb) ilke olarak ticari
    değer kaybı yoktur.
    Ticari araçlarda satın alma davranışı farklılık gösterdiğinden ticari değer indirimi daha
    düşük kapsamda ön görülebilir. Binek amaçlı kullanılan ticari araçlarda bir kamyona göre
    daha fazla değer kaybı düşeceği kabul edilmelidir. Onarılan hasara bağlı ticari değer kaybının
    hak edilebilmesi kaza hasarının açıklama yükümlülüğü olmasına (çevirenin notu: yasal
    zorunluluk) ve bu açıklamanın alıcının satın alma davranışına etkisine bağlıdır.
    MODELLER
    Yıllar boyunca onarılmış hasara bağlı değer kaybının hesaplanmasında çok sayıda modeller
    kullanılmıştır. Bu çeşitli modellerin yaygınlaşması ve gelişmesi farklı olmuştur. Bazı eski
    modeller kendini kabul ettirdi. Bazıları pazarda kayboldu. Takibeden satırlarda bir çok farklı
    model arasından seçilen az sayıda bazı örnekler incelenebildi. Bu incelemelerde en yüksek
    araç sayısına sahip araç grubu olan binek araçlar esas alındı.
    RUHKOPF/SAHM MODELİ
    Ruhkopf/Sahm modeli onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybının hesaplanmasında
    başvurulan en eski yöntemlerden birisidir. Günümüze kadar ulaşmış bu eski model bazı
    bölge mahkemelerinde hala kullanılmaktadır. Bu model takibeden şu verilere dayanır:
    · Aracın yeni değeri (liste fiyatı)
    · Rayiç değeri (yeniden satın alma değeri)
    · Araç yaşı
    · Onarım masrafı
    Bu yöntemde değer kaybı, rayiç değer ile onarım masrafının toplamının belirli bir yüzdesi
    olarak saptanır. Değer kaybının sağlaması iki ön koşula bağlıdır. Onarım masrafı, rayiç
    değerin en az yüzde onu kadar olmalıdır. Buna karşılık rayiç değer, liste fiyatının yüzde
    kırkından daha küçük olmamalıdır. Bu iki kriter sağlanamıyorsa yasal olarak ihmal
    edilebilecek sınırın altında kalınacağı için değer kaybı uygulanamaz.
    Bu yönteme göre hesaplanan ticari değer kaybı sonucu kritik edilmeden alındığında asıl pazar
    davranışından farklı miktarlara varılabilmektedir. Bunun nedeni onarım masraflarının
    tamamının alınması ve değer kaybına yol açan maliyet paylarının değer kaybına yol açmayan
    maliyet paylarına oranının gözetilmemesidir. Ayrıca aracın pazarda bulacağı talep dikkate
    alınmamaktadır. Bu durum çabuk satılabilen araçlar için kaza hasarı olmasa dahi zor
    satılabilen araçlara göre daha yüksek değer kaybı hesaplanmasına yol açabilmektedir.
    HALBGEWACHS YÖNTEMİ
    5
    Bu yöntem de başlangıcı 1964 yılına dayanan eski bir modeldir. Ruhkopf /Sahm modelinden
    farklı olarak bu yöntem üzerinde çalışılarak pazar ihtiyaçlarına uyarlanmıştır. Son uyarlama
    Mart 2003 tarihinde olmuştur. Halbgewachs modelinin uygulanabilmesi için şu hesap
    büyüklüklerine ihtiyaç vardır:
    · Yeni fiyat, aksesuarlı ve KDV hariç
    · Hasar tarihindeki devir fiyatı, KDV dahil
    · Ay bazında araç yaşı
    · Onarım masrafı KDV hariç
    · Ortalama işçilik saati fiyatı (makul değer) hesabına göre düzeltilmiş işçilik
    · masrafı, KDV hariç
    · Yedek parça masrafı,KDV hariç
    Bu hesaplama değerlerinden yararlanarak değer oranı W (devir fiyatının yeni fiyata oranı)
    maliyet oranı K ( onarım masrafının devir fiyatına oranı) masraf oranı A (işçilik maliyetinin
    malzeme maliyetine oranı) saptanır. Aracın yaşı ile hesaplanan bu oranlar bir ilişki içinde
    olduğundan çeşitli diyagramlar üzerinden bir x faktörü bulunur. Değer kaybı x faktörü ile
    devir fiyatı ile onarım masrafının toplamının çarpılarak yüze bölünmesiyle elde edilir.
    Belli sınır değerlerin altında kalınması ya da aşılmasına bakılarak Halbgewachs
    Hesaplamasına göre değer kaybı olup olmayacağının sağlaması yapılır. Bu sınır değerler şu
    şekilde belirlenir:
    · W değer oranı % 35 altında
    · K maliyet oranı %10 altında
    · A masraf oranı % 40 altında
    Halbgewachs modeli sonuç formülünde aracın devir değeri dışında onarım maliyeti
    yüksekliğine dayanır. Onarım maliyeti yüksekliği etkisi Ruhkopf/Sahm modeline göre işçilik
    maliyetinin kabul edilebilecek ortalama saat maliyeti hesabına bağlanmasıyla zayıflatılmıştır.
    Buna rağmen Halbgewachs modelinde onarım maliyetine yüksek bir bağımlılık söz
    konusudur. Fakat bu modelde vaka bazında belli sınır değerlerin altında kalınmasına bağlı bir
    sağlama yapılması tavsiye edilmiştir.
    13. ALMAN TRAFİK HUKUKU KONGRESİ KARARI
    Onarılmış hasara bağlı teknik olmayan ticari değer kaybının haklılığı sorusu 13. Alman
    Trafik Hukuku Kongresinde görüşülmüştür. Buna göre ticari değer kaybının referans
    büyüklükleri şöyledir:
    · Aracın Kullanılmışlığı ( çevirenin notu : iş makinelerinde saat, taşıtlarda km olarak
    verilir)
    · Aracın yaşı
    · Taşıyıcı parçalarda onarım masrafı yüksekliği
    Bu temelde aracın tescil yılına veya kullanılmışlığına göre değer kaybıyla ilişkili onarım
    maliyetleri belirli yüzdelerde atanır. Bu yöntemde %30 ile %10 arasındaki oranlar, 20.000 km
    den az ve 20.000 -100.000 km arasındaki kullanım durumları ve 1 ile 5 yıl arasındaki model
    yaşlarına göre değerlendirilir. Kongrenin ikinci bir kararında taşıyıcı parçalar ve giydirme
    parçaları daha açık tarif edilmiştir.
    6
    13.Kongrenin yöntemindeki değer kaybının belirlenmesi yalnızca ilgili onarım masraflarına
    bağlanmıştır. Aracın yeni satın alma değeri bu yöntemde gözetilmemiştir. Bu yöntem ticari
    değer kaybı miktarını beş yıllık araç yaşı ve 100.000 km kullanım sınırları içinde
    değerlendirmektedir. Bu tür bir sınırlama yeni nesil taşıtlarda hiç bir şekilde adil
    olmayacaktır. Pazarın, taşıyıcı parçalarla ilşkilendirilemeyecek karoseri hasarlarında da ticari
    değer kaybı uygulaması gibi her zaman akılcı olmayabilen değer tahminleri de
    gözetilmemektedir. Onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybı miktarını hasarın şiddetine
    endekslemek modelin sözedilen yetersizlikleri nedeniyle zorlanmış yaklaşımlardır.
    HAMBURG MODELİ
    Hamburg modeline göre onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybının hesap büyüklükleri
    şunlardır:
    · Taşıtın kullanılmışlık durumu
    · Onarım Masrafları
    20.000 km ile 100.000 km arasındaki dört kademeli km kullanım aralıkları, onarım
    masraflarının %30 u ve % 10 u arasındaki değerleri arasında atanmaktadır. Bu derece kaba bir
    kademelendirmede onarım masraflarının kısmi atamalarının yapılması yoluyla ticari değer
    kaybının gerçek değeri ancak tesadüfen yakalanabilmektedir. Ayrıca bu modelde de ticari
    değer kaybı miktarını kabul ederken yine 100.000 km sınırı ön görülmüştür. Bu tarz bir sınır
    günümüz taşıtları için haklı olmayacaktır.
    BREMEN MODELİ
    Bremen modeli takip eden hesap büyüklüklerini kullanır:
    · Taşıtın yaşı
    · Kazaya bağlı hasar maliyeti
    Bu değerlere göre ticari değer kaybı 6 aylık bir araç yaşına kadar onarım masrafının %30 u,
    12 aya kadar %25 i, 24 aya kadar %20 si, 36 aya kadar %15 i, ve 60 aya kadar % 10 u olarak
    hesaplanır. 60 aydan yaşlı araçlarda ticari değer kaybı hesaplanmaz. 60 aylık araç yaş sınırı ile
    bu hesaplama modeli de günümüz araç neslinin kalitesini görmezden gelmektedir. Yalnızca
    onarım masraf büyüklüğüne odaklanarak ticari değer kaybının gerçek pazar değerine ulaşmak
    mümkün değildir.
    HEİNTGES MODELİ
    Heintges modelinde onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybının belirlenmesi için başlıca şu
    hesap büyüklükleri kullanılır:
    · Değer kaybı eğilimi
    · Değer kaybı ile ilişkili araç değeri
    · Önceki hasarlar
    · Değer kaybı ile ilişkili onarım maliyeti
    Bu modelin kullanılabilmesi için bazı ön kabullerin yapılması gerekiyor. Bu kabuller
    formüllerde ve bir sürgülü -değer kaybı- cetveli üzerinde seçilebiliyor. Model bir broşürle
    7
    tanıtılıyor. Diğer modellerin aksine burada her araç tipi için bir pazar talep faktörü işleniyor.
    Ayrıca kazaya bağlı hasarın şiddeti gözetiliyor. Bu şekilde yalnızca onarım masraflarını
    referans almaktan uzaklaşılmış oluyor.
    MODEL BVSK
    Serbest Motorlu Araç Eksperleri Derneğinin modeli onarılmış hasara bağlı değer kaybının
    belirlenmesinde tümüyle yeni yollar getirmiştir. Derneğin Teknik ve Hukuk Komitesi 2003
    yılında onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybının saptanmasında yeni bir yöntem
    hazırlamıştır. Kendisinden önceki modellere göre bu model kazalı aracın tekrar satın alma
    değeri (rayiç değer) ve meydana gelen zararın sınıflandırılması şeklinde iki temel üzerinde
    kurulmuştur. Burada yeni bir model söz konusu olduğundan biraz daha geniş açıklamaya
    ihtiyaç vardır.
    Ticari değer kaybı sağlam aracı referans alan şu faktörlerden etkilenir:
    · Araç yaşı
    · Kilometre durumu
    · Araç sahiplerinin sayısı
    · Genel durumu
    · Donanımı
    · Bu etken faktörlerin hepsi aracın kaza sırasındaki rayiç değerini belirler.
    · Hasarın kapsamı
    · Onarım şekli
    Bu faktörler ise onarım maliyetinin yüksekliğinden bağımsız olarak hasar klasifikasyonunda
    özetlenirler. Hasar kapsamının sınıflandırılmasıyla farklı işçilik saat ücretleri, yedek parça
    fiyat ilaveleri, transfer maliyetleri gibi çeşitli etken maliyetler elimine edilmektedir. Hasarın
    sınıflandırılması aracın sadece gerçek hasarını gösteren bir matematik büyüklüktür. Bu
    katsayı eksper tarafından gerçek hasar durumuna göre belirlenir.
    Onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybı bu şekilde genel olarak rayiç değer ve sınıflandırma
    şeklindeki etken değerler tarafından belirlenmektedir.Rayiç değer içinde zaten bulunan etken
    büyüklüklerden pazar talebini (kolay satılabilirlik) iki kez gözetmiş olmamak için bir
    düzenleyici değer olarak M-değeri kullanılmıştır. Bu değer kullanılmadığında pazarda
    hareketli bir aracın aynı hasar sınıfındaki pazarda az hareketli bir araca göre daha yüksek bir
    ticari değer kaybı çıkardı. Oysa önceki bir hasarı yoksa bile pazarda gideri olmayan bir aracın
    önceki bir hasarı bulunan ve pazarda gideri olan bir araca göre daha yüksek ticari değer kaybı
    çıkması gerekir. Hafif ticari araçlarda ve benzerlerinde ise özel pazar durumuna bağlı bir K
    faktörü gözetilmelidir.Hasar sınıflandırılmasında güncel olarak (yazı tarihinde) yedi sınıf
    mevcuttur.
    · Hasar sınıfı 1 : % 0 – 0,5 Düzeltme gerektirmeyen boya işleri
    · Hasar sınıfı 2: % 0,5-1,5 Montaj parçaları ve cıvatalı karoseri parçaları değişimi
    · ile düzeltme gerektirmeyen hafif hasarlar
    · Hasar sınıfı 3: % 1,5-2,5 Montaj parçaları ve cıvatalı karoseri parçaları değişimi
    yanında kaynaklı karoseri parçalarında düzeltme işleri
    · Hasar sınıfı 4: %2,5 – 3,5 Montaj parçaları ve cıvatalı karoseri parçaları
    değişimi,kaynaklı karoseri parçaları düzeltmesi ve değişimi, Aks parçaları değişimi
    · Hasar sınıfı 5: %3,5- 4,5 4. hasar sınıfı gibi fakat yüksek düzeltme işçiliği ilavesiyle
    8
    · Hasar sınıfı 6: %4,5 – 6 Montaj parçaları ve cıvatalı ve kaynaklı karoseri parçaları
    değişimi, bu parçalarda ve şase ve taban saclarında düzeltme işleri , şase düzeltme
    tezgahı kullanılması, aks parçaları değişimi
    · Hasar sınıfı 7: %6 – 8 6. hasar sınıfı gibi yalnızca ilave olarak şase parçaları,taban
    sacları değişimi ile şase düzeltme ve ön ve arka hasarı Pazarda hareketlilik ölçümü
    için kullanılacak M-Değeri hesaplama formülünde şu şekilde gözetilir:
    · İyi talep görür : eksi % 0,5
    · Orta talep görür : 0 %
    · Az talep görür : artı % 1
    · Çok uzun bekler (egzotik) : artı % 2 Hafif ticari araçları ve onarılmış eski hasarları
    gözeten K-Faktörü şu şekilde kullanılır :
    · Hafif ticari araçlar : % 0,8
    · Onarım ön hasarları mevcut : % 0,8 – 0,5 K-Faktörü eksperin ölçü yargısında
    belirlenecek hassas bir büyüklüktür. BVSK Modeli ( Serbest Motorlu Araç Eksperleri
    Derneği Modeli) kaza hasarlı bir araçta onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybının
    belirlenmesinde aşağıdaki formül kullanılır:
    MW = WBW x ______( % Hasar Sınıfı + M Değeri ) / 100 x K Faktörü
    MW : Onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybı
    WBW : KDV dahil rayiç değer (tekrar satın alma değeri) % Hasar Sınıfı : Hasarın
    sınıflandırması
    M-Değeri : Pazar talebinin düzeltme katsayısı
    K Faktörü : Eski kaza hasarı, hafifi ticari ve benzeri durumların düzeltme katsayısı
    Makul bir değer kaybı belirlenebilmesi için 100.- Euro alt sınırı öngörülmelidir. Bu alt sınır
    altında hesaplanan değerler için değer kaybı olmadığı hükmüne varılmalıdır. Verilmiş formüle
    göre yapılacak değer kaybı hesabı, toplam ağırlığı 3500 kg a kadar olan binek ve hafif ticari
    araçlar için geçerli kabul edilebilir. Arazi taşıtları, ağır ticari araçlar ve otobüslerin
    özelliklerine uygun bir hesaplama gelecek zamanda bu ihtiyaçlara uyacak şekilde
    yapılabilecektir. BVSK modeli hesaplamaya temel olarak yalnızca rayiç değer ile araç
    hasarının şiddetini almaktadır. Onarım maliyetinin yüksekliğini gözetmemektedir.( Tercüme
    edilecek sayfada bu bölgedeki paragraf fotokopi izi nedeniyle tam olarak okunmuyor)
    ÖRNEK
    Bir örnekte farklı modellerin sonuçları karşılaştırılmalıdır. Aracın durumu şöyledir :
    Binek Opel Astra G Karavan Selektion 5 kapılı, benzinli, 1598 cm3, 62 kW, trafik tescil :
    03.08.2001, 94.951 km de gümüş metalik renkte, römork kancalı, klimalı, Arka hasarlı, arka
    kapama sacı değişecek, sol arka parça ve bagaj tabanı bombesi alınacak ve düzeltilecek. Bagaj
    kapağı ve arka tampon ve diğer montaj parçaları değişecek.
    WBW brüt: 8000.- Euro
    WBW net : 6900.- Euro
    Onarım maliyeti brüt : 4856.- Euro
    Onarım maliyeti net : 4187.- Euro
    Malzeme maliyeti : 1694.- Euro
    İşçilik maliyeti : 1400.- Euro
    Boya maliyeti : 1047.-Euro
    Araç yaşı : 50 ay
    Verilen değerlere göre şu ticari değer kayıpları hesaplanmıştır:
    Ruhkopf/Sahm Modeli : 590.- Euro
    Halbgewachs Modeli : 300.- Euro
    13. Kongre : 210.- Euro
    Hamburg Modeli : 420.- Euro
    9
    Bremen Modeli : 420.-Euro
    BVSK Modeli : 280.- Euro
    Sonuçlardan görüleceği üzere farklı hesap şekillerine bağlı olarak modellerin öngördüğü
    onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybı birbirinden çok farklı olarak hesaplanabilmektedir.
    EKSPER FAKTÖRÜ
    Onarılmış hasara bağlı ticari değer kaybının belirlenmesi makul bir değerlendirmeyle Motorlu
    araç eksperine bırakılması gereken bir görevdir. Eksper için birbirinden farklı hesap
    modellerine başvurmak olanağı bulunmaktadır. İncelemede görüldüğü üzere bu modeller
    farklı esaslar üzerinde şekillenmiştir.
    Modellerin gelişme çizgisi boyunca onarım masrafının büyüklüğünden gerçek zararın
    ölçüsüne ve hasarın şiddetine doğru bir eğilim ağırlık kazanmıştır. Bu gelişme tüketicilerin
    talepleriyle de uyumludur. Hasarlı bir aracın alıcısı herhangi bir onarım maliyetinin belirli bir
    payıyla telafi edilmek arzusunda değildir. O satın alma fiyatının doğru değer kaybını talep
    etmektedir. Ve bu değer kaybını belirleyecek olan kişi ise eksperdir.
    Motorlu araç eksperi için farklı modellerin incelenmesinden sonra onarılmış hasara bağlı
    ticari değer kaybının belirlenmesinde zorlayıcı bir sonuç çıkmıştır. Kendi uzmanlığını hesap
    modelleri arkasında saklayamayacaktır.
    Model hesaplarından çıkan sonuçları kritik yönleriyle yeniden değerlendirmek için bir uzman
    görüşü gereklidir. Profesyonel ve gerçeğe uygun bir değer kaybı kanısına ancak bir uzman
    değerlendirmesi yoluyla varılabilir.
    Kaynakça
    2009 BVSK (Serbest Motorlu Araç Eksperleri Derneği)
    Teknik ve Hukuk komitesi
    Almanca / Türkçe Çeviri Şinasi Ekincioğlu


    Amerika'da uygulanan tekniklerden biri; 17c olarak adlandırılan hesap tekniğidir.

    Türk vatandaşının aracı için reva görülen "Değer Kaybı" taslağını yayınlamıştık. Bu hesaplama değerleri meğersem kopyala yapıştır usulü ortaya çıkmış. Afedersiniz, KES yapıştır diyecektim. Neden KES yapıştır peki? Anlatayım;

    Bu değer kaybını biraz daha araştırayım derken Sayın Muammer Uçarer'in yazısını buldum. Esasen bunu daha önce okumuştum ancak bu "17c" meselesini ya araştırmayı tamamen unuttum ya da üşengeçliğimden detaylı araştırmadım, hatırlamıyorum. Neyse Muammer Bey değer kaybı hesabında Amerika uygulamalarının araştırılması gerektiğini, 17c formülünün eksik olsa da kullanıldığını söylemiş. Doğrudur. Fakat bizde uygulamaya koyulması düşünülen "TÖRKİŞ 17c" sini gördü mü acaba?

    Bu 17c formülünün bence hukuki olarak hiçbir geçerliliği yok. Şirketlerin dayatmasıyla Amerika'da uygulamaya konan bir hesap türü olduğunu düşünüyorum. Yabancı eksper sitelerinde de 17c'nin saçma ve oldukça yetersiz olduğu hakkında çok yazı okudum. Google'a "17c insurance" tarzı bir şey yazarsanız birçok makale, forum sitesi, ekspertiz sitesi görebilirsiniz. Çok da güzel birkaç örnek okudum yetersizliği hakkında, su altında kalan ya da hava yastığı patlayan bir araca hasar katsayısı verirken 0 ya da 0.25 vermek hangi aklın ürünüdür?

    Şimdi bu 17c'nin orijinalini, anladığım kadarıyla aktarayım;

    (Araç Rayiç Değeri x % 10) x (Hasar Bouyutu) x (Kullanılmışlık Düzeyi)

    Kullanılmışlık Düzeyi Katsayıları (Katsayılar belirlenirken oran orantı yapılıyor. Örneğin 45 bin mildeyse araç; katsayı=0,55)

    0 Miles 1.0

    20,000 miles 0.8

    40,000 miles 0.6

    60,000 miles 0.4

    80,000 miles 0.2

    100,000 miles 0

    Hasar Boyutu Katsayıları (Burada da illa verilen katsayılar kullanılacak diye bir kaide yok, 0,55 0,35 gibi bir katsayı belirlenebilir EKSPER tarafından)

    MODIFIER EXTENT OF DAMAGE

    1.0 Severe damage to the structure of vehicle.
    0.75 Major damage to structure and panels.
    0.50 Moderate damage to structure and panels.
    0.25 Minor damage to structure of vehicles.
    0.0 No structural damage and replaced panels.

    Şimdi TÖRKİŞ 17c ile orijinalini kıyaslayalım biraz;

    1) Araç rayiç değerinin % 10'u değeri bize de aynen konulmuş.

    2) Aracın gördüğü hasar sonucu bir katsayı verilmesi hususu da aynı oranlarda konulmuş.

    3) 100.000 bin "mil" olan araç km üst limit değeri bizim halkımız için nedense 75.000 km olarak uygun görülmüş, büyüklerimiz tarafından. 100 bin mil=160.000 km eder ortalama. 75 bin km'nin 2 katından fazla.

    4) Daha bitmedi, araç yaşı diye bir şey yok orijinal 17c hesap formülünde. Avrupa'da 5 yaş koyulmuş, daha önce de belirttim. Amerika uygulamalarında araştırdığım ve anladığım kadarıyla yaş sınırlaması yok. (Gören olursa lütfen uyarsın, kimseyi yanlış veya eksik bilgilerim, araştırmalarım sonucu istenmeyen bir duruma düşürmek istemem)

    5) Biraz daha kırpa işlemi var tabi. Araç başına maddi kaza teminatının % 15'ini geçme şartına da rastlamadım. Yetkili servis onarımı gören araçların istisna edilmesine de rastlamadım. Ticari araçlarda değer kaybı olmaz diye bir şey de görmedim. Çekme ve hurda belgeli araçlarda olmaz diye de bir şey görmedim. (Piyasadaki araçların hiç de azımsanmayacak bir bölümünün ağır hasarlı kaydı var. Allah sonumuzu hayır etsin bu arada buna da değinelim)

    Çoğunu 5. maddede sıraladım ki fazla yer kaplamasın hem ben de fazla abartmayayım. İlla hatalarım vardır, İngilizcem çok çok iyi olmasa da idare ediyorum. Gerçekten hatam varsa şimdiden özür dilerim, tarafıma bildirildiği taktirde özrümü yine buradan bildirerek gerekli düzeltmeleri yaparım.

    Şimdi ben bunları neden yazdım? Trafik genel şartlarında bir değişikliğe gidilecek anladığım kadarıyla. İki gündür hem gazete hem televizyonda bu konuyla alakalı haberler var. Bu değer kaybı hususu trafik genel şartlarına derç edilecek ise iyice düşünülmeli. Yazsam mı yazmasam mı diye çok düşündüm bu 17c mevzusunu. Ama sonunda yazmaya karar verdim çünkü benim amacım doğrunun, hakkın yerini bulması. Başkaca bir derdim yok. Umarım elimizdeki taslak aynı şekliyle genel şartlara sokulmaz, inşallah bu haliyle uygulamaya konulmaya çalışılmaz.

    Elin Amerikalısı Avrupalısı, aşağı yukarı aynı sigorta şirketleri tarafından hangi haklarla korunuyorsa, hangi haklara sahipse Türk vatandaşı da aynına hatta daha iyilerine sahip olmalı. Bizim sigortacılık sektörümüz Avrupa ve Amerika'ya nazaran 3 aylık bir bebek gibi desem sanırım hata etmiş olmam. E madem bebek elimizde, en iyi şartlarda büyütelim, değil mi? Benim mesleğim her ne kadar eksperlik olsa da, önce kimliğim gelir, ben bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Bu değer kaybı hususunda görüş belirtirken öncelikle vatandaş olarak görevimi yaptığıma inanıyorum. Eksperlik ikinci planda kalıyor desem yalancı durumuna düşmem.

    2012 Temmuz ayında Ankara'daki toplantıda Sayın Ahmet GENÇ, eksperlerin ortak havuzdan atanması ve ücretlerinin buradan ödenmesi hususunda "Sayın Müsteşar, poliçelerde yapılacak 5 lira artışa dahi kesinlikle karşı, olmaz, mümkün değil" dedi. Şimdi, ben bu forum ortamında siyaset yapmayı asla doğru bulmuyorum. Hoş bürokratlarımızı eleştirmek siyaset olarak algılanmamalı. Ama ben bunu sorarım, bu benim ilk aklıma gelen şey oldu hatta; Müsteşar Amerika'da böyle Türkiye'ye gelince böyle olan bir 17c modelini öğrendiğinde ne düşünecek peki? Dahası da var, bugün yine burada paylaştığım bir haberde diyor ki, trafikte indirim, sürprim uygulaması kalkacak falan? Neyse hep diyorum, doğmamış çocuğa don biçmeyelim diye. Erkenden yorum yapmak istemem. Ama gördüğüm hataları dilim döndüğünce bildirmek de bir meslek mensubu olarak sanıyorum ki başlıca görevlerimdendir.

    Son olarak yine tekrar edeyim, inşallah bu yayınladığımız taslak aynı şekliyle yürürlüğe sokulmaya çalışılmaz. Çünkü bu taslak gerçekten yetersiz, haksız düzenlenmiş. Bu arada SEİK bu taslak hakkında bir görüş bildirdi mi? Bilgisi olan varsa açıklasın lütfen,

    Selametle.

    Amerika'nın Georgia eyaletinde lisanslı olarak eksperlik yapan bir firmaya bizdeki değer kaybı taslağını anlatan bir mail yolladım, 17c'nin orijinal formül sistemini istedim. Yarım saat geçmeden cevap verdi. Ekspertiz örneği de yollamış, ekliyorum. İlk sayfa önemli, diğer 3 sayfa aracın rayiç bedelinin belirlenmesiyle alakalı tamamen. NADA diye bir sistemleri var (National Automobile Dealers Association=Ulusal Otomobil Satıcıları Derneği, bizdeki oto galericiler gibi) o sistemden araç rayiç bedeli bulunuyor.

    Vereceğim örnekteki değerler şöyle;

    Ekspertiz tarihi: 2012
    Araç modeli: 2006
    Marka model: Audi A4
    Km: 42.295 mil (Ben yukarda 100 bin mil demişim tek hatam o olabilir, çünkü bu raporda anladığım kadarıyla mili km'ye çevirip öyle katsayı bulmuşlar)
    Hasar Katsayısı: 0,1 (sanırım küçük bir hasar o yüzden 0,1 katsayısını vermişler)

    Bulunan değer kaybı tutarı: 63 $

    Veriler bunlar. Anlamadığım, Estimate Amount kısmında yazan 2.317,64 $ ibaresi. Bu araç sahibinin kendi yaptırdığı ekspertiz sonrası tahmini değer kaybı miktarı olabilir, bence bu. Ya da araçta kaza sonrası oluşan hasar miktarı da olabilir ama bu olsa daha açık belirtilirdi bence. Bunu sordum cevabı gelmedi daha.

    Dediğim gibi km olayı 100.000 km ile sınırlı, yukarıda benim iddia ettiğim gibi 100.000 mil değil sanırım.

    Bana bu maili yollayan da bu 17c hesap kriterlerinin yetersizliğinden ve adil olmadığından bahsetmişler sitelerinde. Bunu da belirteyim. Yeni bir bilgi edinirsem yine buradan bildiririm.


    Yazılar tarafımca epey bir süre önce yayınlanmıştır.www.idealisteksperler.com adresinde "değer kaybı meselesi" başlığı altında daha başka eksperlerin de yayınladıkları yazıları, görüş ve fikirlerini okuyabilirsiniz.




  • favorilerime ekliyorum
  • sayfa çok yararlı bende başımdan geçeni anlatayım uzmanımız yardımcı olsun
    bizim 5 yaşında 15000 km hatasız bir aracımız vardı
    bir hafta önce aracımıza yeşil yanaraken karşı surucuye kırmızda geçmemesi gerekirken kırmızda geçip aracımıza önden vurdu
    aracın aracın sağ şase 270 derece eğildi kırılacak kadar ,sağ çamırluk, ön tampon ,traverst ,alt takım ,kaput değişecek parçalarlar beraber yapılmak istense masrafı 20 bin tlyi geçiyor yada o civarında
    bizde kasko var karşı taraf8 de 8 kusurlu çıktı kaza tutanağında
    şimdi dün kasko aradı aracın perte çıkarılma durumu var yada yapılacak dedi
    aracı 55000 tl den kaskolattık geçen yıl kasko aracın kaza olmasaydı 40-45 arası piyasası var diyor yalnız bizim arac sıfırdan farkısz 5yaşında 15000 km de kaskolattığımız fiyat bile 55000 tl
    şimdi kasko bize 45 verse piyasa değeri kazadan önce bu diyen kasko haricinde biz kimden ne talep edeceğiz
    yada aracı yaptırdık aracın değeri bukadar buyuk kazayla tabiki iyi düşecek bu değer kaybını kimden karşılayacağız
    piyasada 50 bin -100 bin km de hatası olana 42-45000 veriyorlar benim aracım hatasız 15000 km di
    nasıl bir yol izleyeceğiz
    kasko perte çıkarsa elimize verilen para dışında kazayı yapan kişiye yine değer kaybı davası açabilirmiyiz ,illa yapılıp sonra tekrar değer biçilip öylemi açmalıyız

    tşk



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi albenilim -- 26 Ekim 2013; 13:45:07 >




  • güncel
  • değer kaybı davasını çok saçma buluyorum ve umarım dava açanlar ödedikleri iki tarafın avukatlık parasıyla kalırlar.
    benim de 2012 model 8 binde aracım var, bir dikkatsiz gelir de vurursa üzülürüm fakat "kaza" işte hiç kimse yapmak istemez.
    eğer trafiğe çıkıyorsak sonuçlarına katlanmalıyız.
    canlar sağ olsun yeter...
  • Bilgi amacli,
    4 ay once karsi tarafin trafik sigortasina deger kaybi davasi actim. 1 ay icinde deger kaybimin yarisini sigorta hesabima gonderdi, dava acmayin dedi. Parayi aldim ve deger kaybimin kalanini almak icin davaya devam ettim. 3 ay icininde kalani aldim.
    Dava tahkim kuruluna acildigindan cabuk sonuclandi.
    Burada onemli olan davanin şahsa değil, şahsın trafik sigortasına açilmasi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Cok begendim guzel konu , takip :)

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: oldsalt


    Önce kazanın sizin sandığınız şey olmadığını izah edelim.

    Bkz ; oldsalt 19 Mayıs 2013; 11:07:12 http://forum.donanimhaber.com/m_73911923/tm.htm


    Trafiğe çıkarken ya da gün içersinde hayatımızı yaşarken zarar görmemek için "Devlet" i kurduk, yetkilerimizden ve özgürlüklerimizden bir kısmını genel bir koruma için bu kuruma devrettik.

    Eski hali ile Polis Vazife ve Selahiyetleri kanununda Polisin tarifi "devletin ve vatandaşların tasarruflarını koruyan kolluk kuvveti" olarak yapılmış idi "Protect and serve"

    Buradan da açıkca anlayacağımız gibi devletin vatandaşların tasarruflarını koruma ödevi var. Devlet bu ödevini gerekli kanunları çıkararak ve organları ile yürüterek yerine getiriyor.


    Trafiğe çıkarken zarar görme riskini almıyoruz, başkalarına zarar verme riskini alıyoruz ve bunun neticesinde verdiğimiz zarardan sorumluyuz. Bu nedenle başkalarına vereceğimiz zararları karşılamak için mali mesuliyet sigortası zorunlu, başkaların bize vereceği zararları karşılamak üzere kasko sigortası ihtiyaridir. Göze aldığımız riskin tarifi için aşağıya aldığım kısma ve linki verilen makaleye lütfen göz atınız.



    "KTK 85. maddesinde motorlu bir araç işleteninin sorumluluğu, kusura dayanmayan bir tehlike sorumluluğu olarak düzenlenmiştir. Bu düzenleme; karayollarındaki motorlu araçların işletilmesinin doğurduğu büyük tehlike, bunların zarar doğurmaya müsait oluşu, sürücünün ekonomik durumun genelde zayıf olması gibi zarara uğrayan tarafı himaye düşüncesinden doğmuştur.

    Motorlu bir aracın işletilmesi cismani bir zarara ya da bir şeyin hasara uğramasına sebep olursa işleten kusursuz olarak sorumlu olacaktır. İşletenin bu sorumluluğu, ağırlaştırılmış kusursuz sorumluluk, başka bir deyimle tehlike sorumluluğudur. Eğer ortada bir zarar varsa karine olarak bu zarar motorlu araç işletilmesinin tabi ve normal bir sonucudur. Dolayısıyla bu sonuçtan motorlu aracı işleten sorumludur. KTK 85/1 göre işletenin sorumluluğu kusur sorumluluğu olmadığı gibi, B.K. 55. maddesinde öngörülen objektif özen ödevinin ihlaline dayanan bir sebep sorumluluğu da değildir. Bu itibarla işleten hiçbir kusuru olmazsa da, aracın işletilmesinin sebep olduğu zararı tazmin etmekle sorumludur. Sorumluluk kusura dayanmamaktadır. "

    http://www.turkhukuksitesi.com/makale_253.htm

    http://forum.donanimhaber.com/m_63949043/tm.htm

    Zarar karsilaniyor zaten, araba pert sekilde mi birakiliyor? Fonksiyonel olarak tamamen eski haline donduruluyor. Bu noktada zararin karsilanmasi bitmistir. Aracin ileride "muhtemel" satisindan dogacak "muhtemel" ve subjektif deger kaybi tamamen ihtimale dayali yani farazi birsey. Adam belki son sahibi olacak. Belki bahsettigi deger kaybindan cok daha iyi fiyata satacak. Belki 2 ay sonra kaskosuz gezerken pert edip hurdaya satacak. Belki 2 yil sonra kendi kusuruyla kaza yapip ayni yerden hasar alacak?

    Gelecekte olusmasi muhtemel ve rakami belirsiz bir sozde deger kaybini simdiden tahsil etmek nasil oluyor?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • lotus1 L kullanıcısına yanıt
    merhaba,
    benim başımada karşı tarafın %100 kusurlu bulunduğu bir kaza geldi.
    öncelikle adım adım neler yaptığınızı ve ödediğiniz masrafları yazarsanız çok sevinirim
    örneğin davayı açmak için nereye başvurdunuz hangi evrakları doldurdunuz
    ve ben ilk olarak ne yapmalıyım?

    şahsa değilde karşı tarafın trafik sigortasına mı dava açmalıyım?
  • Karsi tarafin tafik sigortasina actim ben. Mahkemeye degil tahkim kuruluna basvurdum. Tabi avukatim araciligi ile. Experin hazirladigi deger kaybi raporu, vekaletname, Resimler, faturalar, tramer fotokopisi vs.. bunlari avukata veriyorsunuz. Kazanilan miktarin %15 ini dava sonuclaninca avukat aliyor kalani siz. Pm atabilirsiniz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • deger kaybi kullanıcısına yanıt
    2001 model bir araç için değer kaybı davası açılabilir mi ? araç için belli bir yaş sınırı var mı ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hay2010

    değer kaybı davasını çok saçma buluyorum ve umarım dava açanlar ödedikleri iki tarafın avukatlık parasıyla kalırlar.
    benim de 2012 model 8 binde aracım var, bir dikkatsiz gelir de vurursa üzülürüm fakat "kaza" işte hiç kimse yapmak istemez.
    eğer trafiğe çıkıyorsak sonuçlarına katlanmalıyız.
    canlar sağ olsun yeter...

    Evet haklı olabilirsiniz bende saçma buluyordum ancak aracıma çocuğum içinde iken gelip çarpıp önce özür dileyip hatasını kabul ettiğini söyleyen şahsın, patronu gelince ağız değiştirip kaza tutanağına aksi ifade verip, hata oranını bana da yüklenebildiğini görünce, evet trafiğe çıkıyorsa sonuçlarına gerçekten katlanmalı diyorsunuz. Maalesef dediğiniz gibi canlar sağ olsun ile olmuyormuş.
    Sağlıcakla.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cosx -- 17 Kasım 2013; 3:20:56 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: deger kaybi

    değer kaybı ve ikame araç bedeline ilişkin her türlü sorunuza yardımcı olabilirim.
    Kazasız günler
    www.degerkayip.com


    her iki tarafa 50 ,50 kusurlu ise nasıl oluyor?
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.