Türk Milleti Resmen Gıda Sektörü Eliyle Zehirleniyor

Merhaba arkadaşlar,

Yaklaşık 2 yıldır gıda dedektifi , denetle gibi hesapları takip eder ülkemizde tüketilen ürün içerikleri , aynı ürünlerin yurtdışındaki içeriklerini takip ederim. Bu ürünlerin arasında özellikle atıştırmalıklar , çocuklar için üretilen ürünler , hazır gıdalar , soslar ve birçok şeyi inceledim.

Sonuç : Türk milletine resmen hayvan muamelesi yapılıyor

En basit örnek çilekli süt: yurtdışında satılan çilekli sütlerde gerçek çilek meyvesi püresi kullanılırken ve zararlı katkı maddesi bulunmazken , Türkiyede satılanları karşılaştırdığımızda yapay aroma vericiler binde 1 oranında çilek püresi ve katkı maddelerinin bolca bulunduğu görülüyor.

Soslardada durum farklı değil örneğin çoğu üretilen ketçaplarda : yurtdışında gerçek domates püresi kullanılırken , türkiyede satılanlarda aynı şekil aroma verici , kıvam arttırıcı , koruyucular ve eser miktarda domates püresi içerdiği görülüyor..

Hazır Gıda ve atıştırmalıkların çoğu palm yağı içeriyor ve onlarda da yapay aroma vericisi ve koruyucular mevcut. Hele o bulyonları , noodleları , hazır çorbaları hiç söylemiyorum bile.

Bunların en önemli etkisi: Kanserojen olması ve çocuklarda zeka geriliğine sebep olması.

Bu iş ahlak ile ilgili. Hani atıp tutuyorsunuz ya müslümanlar ahlaklıdır diye. Hiç de öyle değil. Her konuda olduğu gibi bu konuda da ahlaklı olanların aslında yabancı ülkeler olduğu anlaşılıyor. Gidin bir nussknacker marka alman menşei çikolatayı tadın ve aradaki uçurum farkını görün.

Sırf para ve daha fazla kazanmak uğruna milleti zehirleyenlere hakkımı helal etmiyorum.

Torku için şamda kayısı ağacı diyebilirim. Kötünün iyisi yani. Mesela kaşar peynirinde dikkat edin üzerinde tost peyniri yazıyorsa almayın o eritme peynirdir. Üzerinde Kaşar peyiniri yazanı alabilirsiniz.

gıda dedektifi var takip ediyorum adama birde dava açmışlardı şaka gibi ülke insanları zehirleyenleri ifşalıyordu ürünlerin içerikleri söyleyerek

AOÇ öneririm. Pahalı mı pahalı.

Bugün başka bir konuda da yazdım, işte kanıtı:

Herkeşler bu milleti kandıriii ve aldatiiii emme bu milletin bi özelliği de heçbirşeye heçbir zaman bir karşılık vermemesi...İktidar suyu bitti, yağına kadar, geriye kalanı da diğer dış faktörler sonuna kadar, canı çıkana kadar, iliğine hücresine kadar sömürüyorlar. Herkeş bunun farkında ama gıkını çıkaran olmadığı için bu sömürü devam edeyyo...Hiçbir markaya boykot yok ve raflar boşalıyor; biz buna "kendi ölümünü gülerek kendi eliyle hazırlama" sendromu diyoruz...

firmaların ülkemize sağladığı gıda kalitesinin farkındayım maalesef kötü hatta kasıtlı yapıyor olabilirler dikkat etmek lazım özellikle israil mallarından uzak duruyorum hem boykot için hem güvenmediğim için

bir bizim torku var oda kötünün iyisi

Marketlerde üzerinde kaşar peyniri yazana rastlamadım hocam. Hep tost peyniri yazıyor.

Herkeşin ana babası sucukları kuccük iken onları abur cubura alıştırarak daha kuccük yaşta eti ve ülkere ömürleri boyunca sadık kalacakları müşterileri yetiştiriyorlar da ondan...

Ülkerin kurucusu ne zorluklar çekmiş insanları zehirlemek istemez.

Sabri Ülker, 1920 yılında Kırım’da doğdu. Hayatının çocukluk dönemi, Kırım’daki Sovyet ihtilalinin etkisiyle oldukça zor geçti. Zorlu çocukluk anıları ona Ülker’i kurduğunda “Biz her insanın, hangi ülkede yaşarsa yaşasın, güzel bir çocukluk geçirme hakkına sahip olduğuna inanıyoruz” sözünü söyletti.

Boool diye sattıkları şey fındık değil, aroması! Bol olan şeker ve palm yağı! #GıdaDedektifiMarkette - YouTube

Ülker Çokokrem'de yapay çikolata ve fındık aroması olduğunu Birleşik Arap Emirlikleri'nden öğrendik! - YouTube

Ülker Hobby yayınlarımızdan sonra binde 4 fındık bulunan üründen fındıklı ibaresini kaldırdı! - YouTube