Türkiye’de dindarlık: Dini pratikler terk ediliyor, aidiyet geriliyor, dindarlık azalıyor

İstanbul Politikalar Merkezi ve Ankara Enstitüsü’nün “Toplumsal Eğilimler” araştırma serisinin üçüncüsü “Türkiye’de Dindarlık Algısı” raporu yayımlandı. Rapora göre dini pratikler terk ediliyor, aidiyet geriliyor, dindarlık azalıyor. Araştırmayı yürütenlerden Abdullah Yargı, en önemli bulgulardan birinin Müslümanlığın oransal açıdan gerilemesi olduğunu söyledi.

“Türkiye’de Dindarlık Algısı” raporunu Hatem Ete’yle birlikte hazırlayan Abdullah Yargı, Türkiye’deki dindarlık eğilimin ve Müslüman algısının değiştiğini söyledi.

Çalışmanın, inanç dağılımı, Allah’tan yardım dileme, dini pratiklere yönelik tutumlar, din-siyaset ilişkisi, toplumsal değişim ve din, dinî eğitim, dinî kurumlar, dinî liderlere güven ve dinî hoşgörü gibi din ve dinle ilişkili birçok konuyu içeren kapsamlı bir analiz ortaya koyduğunu söyleyen Abdullah Yargı, en önemli bulgulardan birinin Müslümanlığın oransal açıdan gerilemesi olduğunu ekledi.

Raporda önce çıkan veriler

Araştırmaya katılanların yüzde 92,3’ü Müslüman, yüzde 3,2’si deist, yüzde 2,7’si ise ateist olduğunu söyledi. Baskın çoğunluk Müslüman olsa da araştırmaya göre bir gerileme mevcut. Yüzde 99 olarak kabul gören “dini aidiyet” oranı yüzde 92,3’e geriledi, ateist ve deist nüfusu arttı.

Katılımcıların yüzde 46’sı “Ahlaklı olduğum sürece neye nasıl inandığım o kadar önemli değildir” kanaatine katılmazken, yüzde 37’si katılıyor. Kendini agnostik, ateist veya deist olarak tanımlayan katılımcıların tamamına yakını “Ahlaklı olduğum sürece, neye nasıl inandığım o kadar önemli değildir” derken, kendini Müslüman olarak tanımlayan katılımcıların yarısı bu görüşe katılmadı.

Katılımcılara, “Dindarlığın en önemli kriteri ne?” diye de soruldu. Katılımcıların yarısı, dindarlığın en önemli kriterinin “Allah’a inanmak” olduğunu söyledi. Yüzde 29’u “kalbi temiz tutmak ve ahlaklı olmak”, yüzde 10’u ise “ibadetleri eksiksiz yerine getirmek” cevabını verdi.

Katılımcıların yüzde 43’ü “Her Müslüman kadının başını örtmesi gerekir” görüşüne katılmadığını, yüzde 42’si ise katıldığını belirtti. “Kısmen katılıyorum” diyenlerin oranı ise yüzde 11.

Raporda da bu veri şöyle yorumlanıyor:

“Müslüman kadınların önemli bir kısmı başörtüsünü bir farzın ifası, dindarlıklarını ifade etmenin bir yolu olarak görmekteyken bazıları da bir baskı sembolü olarak görebilmektedir. Bu durumun anket sonuçlarına da yansıdığını görüyoruz. Müslüman kadınların başörtüsü takması gerekmediğini düşünenlerin sayısı oldukça ciddi bir orandadır. Veriler başörtüsü takmanın gerekliliği konusunda tam anlamıyla bir fikir ayrılığı olduğunu göstermektedir.”

Kaynak:

medyascope

Türkiye'de dindarlık: Dini pratikler terk ediliyor, aidiyet geriliyor, dindarlık azalıyor - Medyascope

https://medyascope.tv/2023/11/09/turkiyede-dindarlik-muslumanlik-algisini-degisiyor-mu/

"Kendini müslüman zannedenler" diye düzeltilmesi gerekir. Şeriat isteyenlerin oranı ne kadarsa o kadar müslüman vardır.

hükümet sağolsun dini bitirmek için elinden ne gelirse yapıyor..

Kişinin ahlak anlayışına göre değişir bu. Sokakta ilişkiye girilmesi bir dinsiz olarak beni rahatsız eder. Ancak bir şirketin belediyeden usulsüz ihale alması kadar rahatsız etmez.

Medeni toplumlarda sokakta öpüşenleri görürsünüz ama memleketi babasının malı gibi satanları zor bulursunuz. Şeriatta ise bunun tam tersi olur. Hangisini seçeceğiniz ahlak anlayışınıza göre değişir.

Bir süre İngiltere'de yaşadım, yurt dışında birçok turlara gittim sokakta öpüşen hiçbir çift görmedim.

Sokakta cinsel ilişkiye girilmesi seni rahatsız edeceğini hiç sanmıyorum bu kafayla. Belediyeden usulsüz iş alanların konu ile alakası yok.

%92 müslüman olduğunu iddia eden varsa elimdeki köprüyü uygun fiyata satarım.

Bu konuda taa beş yıl önce yapılan çalışmalarda bile ateist-deist oranı% 20'lere dayanıyordu.Anketi Konya'da mı yapmışlar?

%92,3 müslüman var ama cuma günleri bile camiiler boş. Vakit namazlarını saymıyorum bile.

90'larda ben çocukken aynı mahallenin camii avluda bile yer bulamazken şimdi 3-4 saf ya doluyor ya dolmuyor. 30 yılda ilçede sadece iki camii yapıldığını onun da birinin henüz ibadete açılmadığını bildireyim.

Yolsuzluk bile yapılıyorsa gizli yapılıyor, sokakta cinsel ilişkiye girenler gibi ulu orta yapılmıyor. Din, ahlakı kadın bedenine indirdiği için mi Maun suresi var?

Sen ne yap biliyor musun önce Kur'an oku din öğren bence. Yanlış bildiğin şeyler üzerinden savunma yapınca anlaşamıyoruz.

Onun öğrenmesine gerek yok amacı zekası seviyesince müslümanlara hakaret etmek

Ateist ahlakı dedikleri ve uygulaması genel olarak islamofobi

açıp 5 saat tarihi ayrıntılı incelesen islamdan önce bölgede bulunan medeniyetlerin dinini açıp okusan kuranın nereden kopyalandığını anlıyorsun. okumuş araştırmış adam bu zırvalara inanmıyo

Ateistin ahlakı Kur'an'a endekslidir. Kur'an birşeyi yasak etmişse ne olduğuna bakmaksızın külliyen karşı çıkar. Hırsızın elini kesin diyen Kur'an varken neredeyse "canı çekmiştir çalmıştır" deyip hırsızı savunacak kadar ikiyüzlüdür.

kuran kuran diyip duruyolarda peygamber muhammetin kurandan haberi bile yoktu adam öldükten sonra kuran diye birşeyi yazıyolar, peygamberin yada allahın kuranı yazın diye bir emride yok. kuran dediğin şey arabistanda hz muhammetin ölümünden sonra yazılmış şeyler. ne islamla ne muhammetle nede allahla ilgisi var

şuanda muhammedi diriltsen kuran diye kitap var desen bu ne aga der

yeni bir din lazım şuanki dinler 2 bin yıl öncenin kültürü ve birikimiyle yazılmış şeyler bundan dolayı inanış azalıyor. din ister inan ister inanma ancak insanların manevi kuralları oluyor bundan dolayı çağımıza uygun yeni bir din lazım. insanların inanmaya ihtiyacı var ve bu azalırsa tehlike artıyor