Suriyelilere Kızılay kartlara 600 lira zam yapmış...

x (formerly twitter)

Kaşif (@kasif131111) on X

https://x.com/i/status/1832473607454236863

SADAT'ın kurucusu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski başdanışmanı Adnan Tanrıverdi, 79 yaşında hayatını kaybetti. Tanrıverdi'nin cenazesi yarın Eyüpsultan Camii'nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek.

Sadat'ın (Uluslararası Savunma Danışmanlığı) kurucusu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski başdanışmanı Adnan Tanrıverdi hayatını kaybetti.

Adnan Tanrıverdi'nin cenazesi yarın ikindi namazını müteakiben Eyüpsultan Camii'nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek.

haberler

SADAT'ın kurucusu Adnan Tanrıverdi hayatını kaybetti

https://www.haberler.com/guncel/sadat-in-kurucusu-adnan-tanriverdi-hayatini-17686788-haberi/

ateşi bol olsun diyorum... darısı diğerlerinin başına..

Erdoğan'dan İsrail'e: Karabağ'a nasıl girdiysek onlara da yaparız..

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Rize İl Teşkilatı toplantısında konuştu. Erdoğan, İsrail'e seslenerek Biz nasıl Karabağ'a girdiysek, nasıl Libya'ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız. Yapmamak için hiçbir şey yok" dedi.

birgun.net

Erdoğan'dan İsrail'e: Karabağ'a nasıl girdiysek onlara da yaparız

https://www.birgun.net/haber/erdogan-dan-israil-e-karabag-a-nasil-girdiysek-onlara-da-yapariz-548056

Çanakkale Ezine'de saat 17.39'da 4.7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İstanbul ve çevre illerden hissedilen depremle ilgili açıklama yapan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "An itibari ile olumsuz bir durum yoktur" dedi. Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür de şimdilik en yakın depremin Marmara içinde olacağını söyledi.

NACİ GÖRÜR: ŞİMDİLİK EN YAKIN DEPREM MARMARA İÇİNDE OLACAK

Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabından depremle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Çanakkale'deki depremin Bayramiç'in güneyindeki Evciler fay zonunda olduğunu belirten Görür, "Bu zon KAF'ın orta branjina ait. Bu kol ve KAF’ın güney kolu yavaş enerji biriktiren dallar. Bu nedenle daha geç depremler bekliyoruz. Şimdilik en yakın deprem Marmara içinde olacak" dedi.

kaynak :

www.sozcu.com.tr

Çanakkale'de 4.7'lik deprem (Son depremler) - Sözcü Gazetesi

https://www.sozcu.com.tr/canakkale-de-4-9-luk-deprem-p68039

bu adam aylardan beri haykırıyor kimsenin salladığı yok malesef..

Kahramanmaraş'ta kontrolden çıkarak direğe çarpan otomobil ikiye bölündü. Olay yerine gelen ekipler, otomobilin halini görünce şaşkına dönerken; feci kazada 1 kişi hayatını kaybetti, 1 kişi ağır yaralandı.

Kaza, Dulkadiroğlu ilçesi Doğu Çevre Yolu üzerinde meydana geldi. Muhammet Ümit Y. idaresindeki otomobil, seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek refüjdeki direğe çarptı. Çarpmanın etkisiyle otomobil ikiye bölündü.

İhbar üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri yaralıları otomobilden çıkararak sağlık ekiplerine teslim etti.

mynet haber

Otomobili görenler şaştı kaldı! Ortadan ikiye bölündü: 1 ölü, 1 yaralı

https://www.mynet.com/otomobili-gorenler-sasti-kaldi-ortadan-ikiye-bolundu-1-olu-1-yarali-110107183598

bu ekonomik zorlukta insanlar hala bu arabaları kullanıyor. yazık be..

İçişleri Bakanlığı, BirGün'ün CİMER araclığıyla yönelttiği Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'KİM' diye adlandırılan uygulamayı kullanmaya devam ediyor mu?” sorusuna 84 gündür yanıt vermedi.

BirGün, 29 Nisan’dan Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) aracılığıyla İçişleri Bakanlığı’na “Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'KİM' diye adlandırılan uygulamayı kullanmaya devam ediyor mu?” sorusunu yöneltti.

Ancak sorunun iletilmesinin üzerinden 84 gün geçmesine rağmen İçişleri Bakanlığı hâlâ bir yanıt veremedi. CİMER kayıtlarında ise sorunun İçişleri Bakanlığı’na iletildiği belirtiliyor.

birgun.net

İçişleri Bakanlığı, Soylu sorusuna 84 gündür yanıt veremiyor: Hâlâ ‘KİM’ uygulamasını kullanıyor mu?

https://www.birgun.net/haber/icisleri-bakanligi-soylu-sorusuna-84-gundur-yanit-veremiyor-hala-kim-uygulamasini-kullaniyor-mu-546290

Kıbrıs Cumhuriyeti, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere ile Kıbrıs Türkleri ve Rumlar arasında 1959'da imzalanan Zürih ve Londra anlaşmalarıyla kuruldu. Anlaşmada imzası olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantör devletleri oldu.

Uluslararası antlaşmalar uyarınca ve Türkler ve Rumlar arasındaki ortaklık temelinde, 1960'ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası'nda iki halka eşit siyasi hak ve statü verildi.

Rum tarafı, Ortaklık Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla Kıbrıs Türklerini devlet kurumlarından uzaklaştırma, Ada'daki varlıklarını sonlandırma ve Ada'nın Yunanistan'a bağlanması (Enosis) yolunu açmaya yönelik faaliyetlerini sürdürdü.

Kıbrıs Cumhuriyeti, Kıbrıslı Rumların tek taraflı güç kullanımıyla Anayasa'yı feshetmelerinin ardından 1963'te fiilen son buldu.

Rumlar, Enosis'e ulaşma hedefiyle silahlanarak, Yunanistan'ın da desteğiyle, 1963-1974 yılları arasında Kıbrıs Türklerine karşı baskı, zulüm ve ambargoyu durmaksızın devam ettirdi.

Kıbrıs Türklerinin, ortaklık devletinin yönetiminden uzaklaştırılmalarının ardından Rumlar arasında fikir ayrılıkları başladı.

Terör örgütü EOKA mensupları arasındaki görüş ayrılıkları, Türkiye'nin müdahalesinden endişe eden ve Kıbrıs Türklerini ekonomik yoldan bitirmeyi dileyen Rum lider Makarios ve daha hızlı sonuç alınmasını isteyen eski cuntacılardan oluşan EOKA-B mensuplarının karşı karşıya gelmesine sebep oldu.

EOKA lideri Nikos Sampson, Yunan cuntasının desteğiyle 15 Temmuz 1974'te Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlamak amacıyla Makarios'a karşı darbe yaptı ve iktidarı ele geçirdi. Yapılan darbeyle Kıbrıs'ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne kastedildi.

Türkiye'den harekat öncesinde diplomasiyi seçti

Türkiye, darbenin ardından 1960 Garanti Antlaşması uyarınca ilk aşamada diplomatik girişimleri önceledi.

Bu hususta 17-18 Temmuz 1974'te Türkiye ile İngiltere arasında darbenin ardından yapılabilecek girişimlere

ilişkin Londra'da görüşmeler de yapıldı.

Görüşmelere garantör ülke olarak Yunanistan da davet edilirken Atina'daki cunta yönetimi görüşmelere katılmadı.

Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit ile İngiltere Dışişleri Bakanı James Callaghan arasındaki görüşmelerde İngiltere'ye ortak müdahale teklifinde bulunuldu.

Başbakan Ecevit ve Yardımcısı Necmettin Erbakan, İngiltere'nin olumsuz cevap vermesi üzerine, garantörlük hakkını kullanarak ve Ada'daki Türklerin güvenliğini de dikkate alarak 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs Barış Harekatı'nın başlaması kararını aldı.

Harekat, dünyaya Ecevit'in yaptığı tarihi, "Biz aslında savaş için değil, barış için ve yalnızca Türklere değil, Rumlara da barış getirmek için Ada'ya gidiyoruz." sözleriyle duyuruldu.

Barış harekatıyla Kıbrıs'ın Yunanistan'a ilhakının önüne geçilirken Kıbrıs Türk halkının güvenliği ve varlığı güvence altına alındı.

Türkiye, 20 Temmuz 1974'te Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 353 sayılı kararı ile İngiltere ve Yunanistan'a "barışın yeniden tesisini sağlamak üzere müzakerelere başlama" çağrısında bulundu ve 22 Temmuz 1974'te harekatı durdurdu.

Daha sonra garantör ülkeler bir araya gelerek Kıbrıs meselesinin çözümü için görüşmelere başladı.

25 Temmuz 1974'te toplanan 1. Cenevre Konferansı, 30 Temmuz 1974'te imzalanan Cenevre Deklarasyonu ile son buldu.

Deklarasyonda, Yunanistan ve Rumlar tarafından işgal edilen Türk anklavlarının (bölgelerinin) acilen boşaltılması ile Ada'da barışın ve anayasal düzenin yeniden tesisini teminen dışişleri bakanları arasında müzakerelere devam edilmesi öngörüldü.

Öte yandan deklarasyonla Ada'da Kıbrıs Türk toplumu ile Kıbrıs Rum toplumu olmak üzere iki özerk yönetimin mevcudiyeti ilkesel olarak tanındı.

Harekatın ikinci aşaması "Ayşe tatile çıksın" parolasıyla başladı

konferansın 8 Ağustos'ta başlayan ikinci aşamasında, Yunanistan, Ada'da yeni anayasal düzenin kurulmasına yönelik tüm teklifleri reddetti ve anayasaya ilişkin varılacak bir uzlaşma için Türk birliklerinin geri çekilmesini

ön koşul olarak ileri sürdü.

Ayrıca ikinci toplantıya kadar Rum ve Yunan askerlerinin Türklerin bulunduğu bölgeden çekilmeleri gerekiyordu ancak çekilmedikleri gibi saldırılar da sürdü.

2. Cenevre Konferansı görüşmelerinden de bir sonuç çıkmayınca 14 Ağustos’ta "Ayşe tatile çıksın" parolasıyla Kıbrıs Barış Harekatı'nın ikinci aşaması başladı ve 16 Ağustos'ta ateşkes ilan edildi.

Türkiye'nin başlattığı harekat başarıyla sonuçlanırken Ada'da yaşayan Kıbrıs Türk halkının güvenliği de sağlandı ve Ada'ya barış hakim oldu.

İkinci harekat sırasında geri çekilen Rum askerleri, geçtikleri Türk köylerini yakarak silahsız insanları katletti. Toplu katliamlar, katliam çukurları ve mezarlar, harekatın bitiminde ortaya çıkarıldı.

Kıbrıs Barış Harekatı sırasında, Türk ordusu 498 şehit verirken Kıbrıs Türk tarafı ise 70'i mücahit, 270 kişiyi kaybetti. Kıbrıs Türkleri genel olarak ise 1672 şehit verdi.

Harekatın ardından Kıbrıs Türkleri kendi yönetimlerini kurdu

Kıbrıs'ta mevcut sınırların çizilmesine olanak sağlayan harekatın hemen ertesine Kıbrıslı Türkler, 1 Ekim 1974'te Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi'ni kurdu.

Ardından Kıbrıs Türklerinin devlet yapısını kökleştirme, anayasa yapma ve çok partili sisteme geçme gibi tecrübeler yaşadığı Kıbrıs Türk Federe Devleti (KTFD) 13 Şubat 1975'te ilan edildi.

KTFD Meclisi, 15 Kasım 1983'te oy birliğiyle aldığı bir kararla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) kurulduğunu ilan etti.

arap şeyhleri ölünce ulusal yas ilan edilirken gazzeye saldırıldığında cumhuriyet kutlamaları iptal edilirken neden 12 şehidimiz için ulusal yas ilan edilmiyor? arap kadar değerimiz yok mu bu ülkede?

Araç sahipleri, bu sefer kontaklarını kapatmak zorunda kalacak. Akaryakıta yeni zamlar yolda ve bu zamlar oldukça büyük olacak.

Bugüne kadar yaşanan tüm zamları unutun. akaryakıt almak neredeyse imkansız hale gelecek. Sektör kaynaklarına göre, benzin, mazot ve LPG'ye 6-8 TL arasında zam yapılması bekleniyor. Döviz kurundaki artış ve vergi yükselmeleri, akaryakıta zam getirecek.

İşte akaryakıt piyasasındaki son dakika gelişmeleri...Son seçimlerden sonra dolar kurundaki yükselişe ek olarak akaryakıta ÖTV ve KDV zammı geldi. Vergi uzmanı Dr. Ozan Bingöl, vergi zamlarının akaryakıta büyük bir etkisi olduğunu belirterek, akaryakıtta zam furyasının devam edeceğini ve vergi artışının pompa fiyatlarına 6 ila 8 TL arasında yansıyacağını ifade etti.

https://www.mavimarmaragazetesi.com/404.html/

süleyman soylu bir video da 15 temmuzu fetö mü yaptı zannediyorsunuz tarzında bir cümle kurmuş. eğer bu doğruysa ki bu adam içişleri bakanıydı bu 15 temmuzu kim yaptı peki??

Selcuk Ataktwitter

“Süleyman Soylu’dan itiraf gibi açıklama! Peki o zaman #15TemmuzuKimYaptı ?”

https://twitter.com/i/status/1679040650233237506