Ultimate Revolution - Kickstarter

Şimdi arkadaşlar, bunun "sürpriz, oyunu yaptık, buyrun oynayın" şeklinde bir açıklama olmayacağını anlamışsınızdır.
En başında söylediğimiz gibi, bizler bir oyun firması değiliz. Fakat oyunu yapabilecek bütün donanıma sahip bir ekibiz.
Bu fikir her zaman hepimizin yaşadığı durumun hayata geçişiydi aslında.
"Herhangi bir oyunu oynarken,
-Şu da mı olsa?
-Bu yetenek böyle olsa daha iyi olmaz mı?
Sorularını cevapladığımız, o hep "keşke olsa" dediğimiz oyunu birlikte yapmaktı amacımız.
Aklımıza gelen ilk görüntüleri, bizi oyunlardan cezbeden ilk anıları canlandıralım istedik, ve size sunduğumuz videolar ortaya çıktı.
Sonra "İnanmadık biz, bu oyunu yapmıyorlardır" diyenleri okuduk.
Oyunumuzda istediğimiz şey aslında basitti. Temelde hep aynı şey vardı, eskiye özlem. Ama bununla birlikte aynı olmayan, daha iyi bir şey için çalıştık.
-Oyun kolay olmayacak dedik.
Zor oyun oynamayız bu saatten sonra dendi.
-Yepyeni bir sistem üzerine çalışıyoruz dedik.
O zaman eski tadı vermez bu dendi.
Sizlere Knight Online ya da Lineage farketmez, bunlara benzer bir oyunu versek bundan yine keyif almayacaktınız. Ki biz bunun bir devam oyunu olmayacağını, yepyeni bir şey hazırladığımızı söylemiştik.
Mesela yenilik olarak oyuna, aslında çok yakından tanıdığınız rank sistemini getirelim istedik. Evet sürekli level kazandığınız bir oyun sonunda sıkıcı olacaktır.
Ve artık dünyada çoğu firma bunu farketti ve End-Game içeriklere gitti.
Örneğin World of Warcraft, Final Fantasy, Guild Wars.
Bu oyunlar aslında Devasa Çok Oyunculu adı altında Single Player oyunlardan farklı değildir.
Son seviyeye kadar oyun hikayesini tek başına yap. Son seviye olduğunuzda 25 kişi hadi Dungeon'a...
Bu projeyi takip edenler eminim bu oyunların çoğunu denemiştir ve yine eski oyununa geri dönmüştür.
Nasıl League of Legends ya da Dota'da kazanmanız ve kaybetmeniz sizi aşağı ya da yukarı itiyorsa bunda da aynı şekilde sürekli daha yüksek seviyeye çıkmak için çaba gösterilecekti.
Tabi öldüğünüzde de seviye düşecektiniz.
Bu sayede oyunun devamlılığı sağlanacak ve son seviyeye ulaşmanız belki yıllarınızı alacaktı.
Ama kimse son seviyeye ulaşmak için saatlerce robot gibi bilgisayar başında yaratık kesmeyecek, kimse son seviyeye ulaşmanın derdinde düşmeyecekti.
Bunlar bizim isteklerimizin küçük bir kısmı. Sizin düşüncelerinizi merak ettiğimiz için de bir anket yayınladık.
Geri dönüşlerde neler yok ki? Guild Wars var, Knight Online var, Black Desert var...
Proje yayınlandıktan sonra "şu neden var, bu neden yok" dediniz ya, aslında anket ne diyorsa biz onu yapmaya çalışıyorduk. Ama sanırım çoğu kişi açıklamaları bile okumadı.
Mesela ankette "Zıplama olsun ve olmasın" eşit çıkmıştı.
Biz de dedik ki eskiye özlem var, zıplamayı da koymayalım madem öyle.
Ama kendi oyunumuza girdik baktık ki, grafikler iyi, ortam iyi, insanın eli ister istemez SPACE'e gidiyor. Hani zıplamazsan ayıp olur dercesine.^^
Peki... Bu zamana kadar iyi para ve zaman harcadık, gerisini nasıl yapacağız?
Oyunu bildiğiniz gibi Buy to play yapacağız dedik. Yani bir kez al, sınırsız, para vermeden oyna. Neden? Çünkü siz de biliyorsunuz...
Her ay 100 lira vereceğine, bir kere ver. Paran cebinde kalsın. Oyunda daha güçlü olacaksınız diye paranızı harcatmamalıyız! Çünkü biz bunu diğer oyuncuya saygısızlık olarak görüyoruz.
Tekrar söylüyorum, evet biz bir oyun şirketi değiliz. İyi ki de değiliz ki "Daha çok para kazanalım" amacıyla bu işe girişmedik.
----
Kickstarter'a gidelim dedik biz de...
Burada bir parantez açmak gerek. Bazı takipçilerimiz demiş ki, Kickstarter olayı Türk oyuncusuna ters, o sistem Avrupa-Amerika oyuncularına uygun...
Arkadaşlar, bunun oyunla ya da oyunculukla ilgisi yok!
Bu tamamen bizim sahtekarlığı, aldatmacayı normalleştirmiş bir toplum olmamızla ilgili. Bağış neymiş? Ön satış neymiş? Tabiri caizse genlerimize aykırı böyle şeyler.
Avrupa ya da Amerika'da ise fikirlere sahip çıkılır ve el uzatılır ki o fikir hayata geçsin.
Biz bu olumsuzlukların hepsini düşünmemize rağmen dedik ki, bu topraklarda bir şeyler yapılsın. Deneyelim! Yani anlayacağınız, sadece umut ettik. Güvendik, denedik, olmadı.
Biliyor musunuz, ilk gün bağış yapan 8 kişinin sadece 3'ü TC vatandaşı idi.
Zaten biri de bendim, €5 attım siftah olsun diye^^
Japonyadan ve Almanya'dan oyunu, hatta ek paketli versiyonu alanlar oldu.
Aklıma gelmişken, yeterince reklam yapmadığımızı söyleyen arkadaşlar da oldu fakat sayılar farklı şeyler söylüyor:
30'dan fazla internet sayfası ile doğrudan iletişime geçildi,
3 günde web sitemizi ve facebook sayfamızı 30 binden fazla kişi ziyaret etti,
Demo oyun 2bin kez indirildi (sadece bizim adresimizden)
50'den fazla e-posta geldi, bir o kadar telefon, mesaj...
Gelen onlarca arama içinde gerçekten destekleyen büyük firmalar, Türkiye'de oyun sektöründen birçok değerli insan vardı.
Çok iyi sohbetlerimiz oldu.
Evet bazı yatırımcılar, yayımcı şirketler de aramadı değil. Sizlerin de önerdiği gibi "SPONSOR" alınabilirdi.
Ama biz oyunu sizlerle, yani oyuncularla yapalım, kendi içerimizde çıkaralım istedik, çünkü biz tasarımcıyız, üreticiyiz ama asla tüccar değiliz.
Oyuna dair son toplantımızı dün gece yaptık ve ve şu anda sizlerle bunu paylaşıyorum.
Biz bu projeye sizlerle başladık, sizlerle devam ettik. Projenin devam etmesi için birlikte çalışmamız gerektiğini ve desteğe ihtiyacımız olduğunu belirttik fakat
inanmanın ötesinde, hiçbir şey umut ettiğimiz gibi olmadı ve haliyle yine sizlerle projemizi sonlandırdık.
"Bizlere sormadınız ki bitirirken" demeyin tabi, sorduk ama 3 gün cevap alamadık^^
Bu arada, yukarıda yazan şeyler kesinlikle sitem içermiyor.
Bunu nerden mi biliyorum? Çünkü biz şu an, yine, yeniden bu topraklarda bir şeyler yapmak için çabalıyoruz.
Bu zamana kadar destek verenlere, gün sayanlara, ve "Sayfamıza
-Benim yaşım Kickstarter'da bağış yapmak için tutmuyor, kredi kartım yok ama videolarınızı paylaşarak sizlere yardım edicem!
diyen o küçük dostumuza...
Çok teşekkür ederiz.
İyi oyunlar